• Sonuç bulunamadı

ENFLASYON ORANLARI ve BIST ETKİSİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "ENFLASYON ORANLARI ve BIST ETKİSİ"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ENFLASYON ORANLARI ve BIST ETKİSİ – 03.02.2014

(2)
(3)

TÜFE Ocak ayında aylık %1,72 yükselişle ile beklentilerin (%1,59) üzerinde geldi. Yıllık olarak ise 12 aylık TÜFE %7,48 olarak gerçekleşti. Piyasa beklentisi TÜFE’de aylık en yüksek artış %5,16 ile gıda ve alkolsüz içecekler grubunda gerçekleşti. Aylık en yüksek düşüş ise %7,59 düşüşle giyim ve ayakkabı grubunda gerçekleşti. Yıllık en yüksek artış ise %11,95 ile ulaştırma grubunda yaşandı. Trend olarak incelendiğinde TÜFE’de yıllık olarak enflasyonun yıllıkta yatay hareket ettiği görülüyor. Enflasyonun düşüş trendine girebilmesi için üst üste iki ay TÜFE’nin yıllık olarak

%7,30 altında geldiğini görmemiz gerekiyor.

Enerji hariç enflasyonun Ekim’de zirve yaptıktan sonra yıllık da %8 altına geldi. Enerji hariç enflasyon yıllık olarak geçen ayki seviyelerine paralel %7,83 geldi. Ekim 2013’de enerji hariç enflasyon %8,69’ı görmüştü. ocak ayında aylıkta enerji hariç enflasyon %1,79 yükseliş kaydetti.

Enerji hariç enflasyon yıllık olarak TÜFE’nin üzerinde seyretmeye devam ediyor. Özel kapsamlı H ve I endekslerinde (çekirdek enflasyon) yıllık olarak geçen ay duraksayan yükseliş bu ay yükselişine devam etti. Daha önce yıllık olarak TÜFE’nin altında seyreden H ve I endeksleri bu ay yıllık bazda TÜFE’nin üzerine çıktı. H endeksi yıllık %7,70, I endeksi %7,53 seviyesine yükseldi.

Ocak ayında ise H endeksi %0,51 artış kaydederken, I endeksi ise %0,31 yükseliş kaydetti. Özel kapsamlı endekslerin yıllık bazda TÜFE’nin üzerine çıkması enflasyonun önümüzdeki kısa vadeli dönemde yıllık olarak yükseliş eğiliminde olacağına işaret ediyor. Bununla birlikte H ve I endekslerinin aylık olarak TÜFE’nin altında olması orta vade açısından kısmen olumlu bir gelişmedir.

ÜFE’de Ocak ayında %3,32’lik sert yükseliş gerçekleşti. Yıllık ÜFE oranı ise baz etkisiyle birlikte hızlı yükselerek %10,72 seviyesine yükseldi. Ocak ayı itibarıyla ÜFE hesaplama yönteminde değişikliğe gidildi. Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) üretilmiştir. Yİ-ÜFE sanayi sektöründeki üreticilerin yurt içine sattıkları ürünlerin fiyat değişimini yansıtmaktadır. Geçmişte Toptan Eşya Fiyat Endeksi (TEFE) ve ÜFE olarak adlandırılan endekslerin yerine bundan sonra Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi kullanılacaktır. ÜFE’de en yüksek aylık artışın yaşandığı sektörler diğer mamul eşyalar %7,82, metal cevherleri %6,64, diğer ulaşım araçları %6,15 alt sektörleridir. Ocak ayında ana sanayi gruplarında en yükse aylık artış %4,35 ile dayanıklı tüketim malları grubunda yaşandı. Ocak ayında hızlı değer kaybeden TL’deki negatif etkinin ÜFE’ye TÜFE’den daha fazla yansıdığı görülüyor. Döviz kurlarındaki geçiş genlik ÜFE’de daha yüksek olduğu için Ocak ayı ÜFE enflasyonu çok yüksek geldi.

TCMB’nin son enflasyon raporunda 2014 yılında enflasyonun %70 olasılıkla %5,5-8 arasında

gerçekleşmesi ve orta noktasının %6,6 olması beklenmektedir. Mevcut TÜFE verileri ve Özel

kapsamlı enflasyon rakamlarının TCMB’nin hedefi olan %6,6 orta hedefine ulaşılmasının kısa

vadede zor olacağını gösteriyor. Özellikle TL’de yaşanan değer kaybı ve yeni yıl ile birlikte

yapılabilecek olası zamlar bu hedefin tutturulmasının güç olacağını işaret ediyor. Özel kapsamlı

enflasyon kalemlerinde oluşan trend önümüzdeki dönemde TÜFE’nin TCMB’nin enflasyon tahmin

ufku olan üst banda yakın seyredeceğine işaret ediyor. Kısa vadede yıllık bazda enflasyonun bu

aralığın üzerinde seyretmesi muhtemel görünüyor. TL’de yaşanabilecek değerlenme, petrol

fiyatlarında yaşanabilecek düşüş, talep tarafında yaşanacak düşüş enflasyon hedeflerini

tutturmada oluşabilecek pozitif gelişmelerdir. Bununla birlikte TL’de değer kaybının devam

etmesi, doğalgaz-elektrik v.s. gibi ürünlerde yapılacak zamlar ve olası enerji fiyatlarındaki

yükseliş enflasyon üzerinde negatif etki oluşturabilecek gelişmelerdir.

(4)

ENFLASYON ORANLARININ BIST’E ETKİSİ

TÜFE ve ÜFE arasındaki yıllık enflasyon farkları incelendiğinde, TÜFE’nin yıllık olarak ÜFE’den yüksek olduğu ve farkı açtığı dönemlerde BIST’te orta ve uzun vadeli yükseliş trendlerinin oluştuğu görülüyor. Tam tersine farkın kapanarak yıllık olarak ÜFE’nin TÜFE oranları üzerine çıktığı nokta da ise BIST’te düşüş trendi başlıyor ve negatif fark arttıkça düşüşler hızlanıyor.

Bunun en temel sebebi TÜFE ve ÜFE enflasyon oranları arasındaki farkın tüketici ve üretici rantları arasında aktarıma neden olmasıdır. TÜFE’nin yüksek, ÜFE’nin düşük olduğu dönemlerde üreticilerin maliyetleri daha düşük hızda artarken, tüketici fiyatları daha hızlı yükseldiği için üreticilerin kar marjı daha yüksek olmaktadır. Bu da tüketici rantından, üretici rantına bir aktarım sağlamaktadır. Bu da şirket karlılıklarına orta vadede olumlu katkı sağlamaktadır. Bu dönemde sadece üretim yapan sanayi şirketlerinde değil banka karlarında dolaylı olarak artış olduğu görülmektedir. (Üretici ve tüketici rantıyla ilgili genel tanımlaya raporun sonunda yer verilmiştir.) Ayrıca TÜFE enflasyonu Türkiye’de direkt iç taleple de alakalı olduğundan TÜFE’nin ÜFE’den yüksek olması yurtiçi talebinde yüksek olduğunu işaret etmektedir.

BIST’in hareketleri incelendiğinde Mayıs enflasyon verisi sonrası endeks ile TÜFE-ÜFE arasındaki spread ’de uyumsuzluk oluştu. Şubat-Mayıs arasında TÜFE-ÜFE farkı yatay seyrederken endeksin yeni yükselişler yaparak yeni zirveler oluşturması negatif bir uyumsuzluk oluşturdu. Başka bir ifadeyle endeks yeni zirveler yapmasına karşın iki enflasyon oranı arasındaki spreadın son 3-4 ayda yeni zirvelere gidememesi BIST endeksi için bir düşüş trendinin gerçekleşebileceğine işaret etmiştir. Önceki bültenlerde de değindiğimiz gibi bu uyumsuzluk sonrası BIST’te düşüş trendi gerçekleştiğini görüyoruz. İki enflasyon oranı arasındaki fark yıllık olarak sıfıra yaklaştıkça BIST’te de yeni düşükler görülmeye başlandı. TÜFE-ÜFE arasındaki fark Haziran 2012’den sonra en düşük seviyesine geriledi. İki enflasyon oranı arasındaki yıllık fark geçen ay sıfıra yaklaşmıştı.

Bu ay itibarıyla TÜFE-ÜFE arasındaki bu fark Ocak 2012’den sonra ilk kez sıfırın altına inerek - 3,24 puan oldu. Bu sert düşüş BIST’te uzun vadeli düşüş trendini teyit eden bir durumdur.

Önümüzdeki aylarda yıllık TÜFE-ÜFE arasındaki fark eksi oldukça bu BIST endeksi için düşüş trendinin orta ve uzun vadede devam edeceğine işaret edecektir. Zaten ay içinde BIST 100 endeksi uzun vadeli yükseliş trendinin aşağı yönde kırarak son 1,5 yıl içindeki en düşük seviyelerini gördü.

Yukarıdaki son grafikten de görülebileceği gibi TÜFE-ÜFE farkının sıfırın üzerinde olduğu dönemlerde BIST’in uzun vadeli yükseliş trendinde olduğu spreadin zirve yapmasından sonra düşüşe geçmesiyle BIST’te zirve oluşumu gerçekleşip düşüş trendinin başladığı görülmektedir.

Farkın azalarak tekrar sıfır altına inmesi ile (yani ÜFE’nin yıllık olarak TÜFE üzerinde seyrettiği dönemlerde) ile birlikte ise BIST’te orta ve uzun vadeli düşüş trendlerinin oluştuğu görülüyor.

Başka bir ifadeyle BIST’te yükselen trendin teknik olarak aşağı kırıldığı görülüyor. Son gelen veri

sonrası TÜFE-ÜFE arasındaki yıllık farkın sert bir şekilde eksiye dönmesi yeni en düşük seviyeler

görebileceğine ve düşüş trendinin geçerliliğini koruyacağına işaret ediyor.

(5)

TÜİK BÜLTENİ Tüketici Fiyat Endeksi, Ocak 2014

Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) aylık %1,72 arttı.

TÜFE’de (2003=100) 2014 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre %1,72, bir önceki yılın Aralık ayına göre

%1,72, bir önceki yılın aynı ayına göre %7,48 ve on iki aylık ortalamalara göre %7,51 artış gerçekleşti.

Aylık en yüksek artış %5,16 ile gıda ve alkolsüz içecekler grubunda gerçekleşti.

Ana harcama grupları itibariyle 2014 yılı Ocak ayında endekste yer alan gruplardan alkollü içecekler ve tütünde %2,72, ulaştırmada %2,50, çeşitli mal ve hizmetlerde %2,43, sağlıkta %1,86 artış gerçekleşti.

Aylık en fazla düşüş gösteren grup %7,59 ile giyim ve ayakkabı oldu.

Ana harcama grupları itibariyle 2014 yılı Ocak ayında endekste düşüş gösteren bir diğer grup ise %0,60 ile haberleşme oldu.

Yıllık en yüksek artış %11,95 ile ulaştırma grubunda gerçekleşti.

TÜFE’de, bir önceki yılın aynı ayına göre gıda ve alkolsüz içecekler (%10,89), lokanta ve oteller (%10,70), eğitim (%10), ev eşyası (%6,44) artışın yüksek olduğu diğer ana harcama gruplarıdır.

Tüketici Fiyat Endeksi (2003=100), Ocak 2014 (Yıllık Değişim Oranı)

Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi, Ocak 2014

ÜFE yerine Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yayımlanmaya başladı.

Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) 2003 referans yıllı olarak, güncel ürün sepetinin ve ağırlıkların

yansıtılabilmesine imkan veren zincirleme endeks yöntemiyle tarım ve sanayi kapsamında hesaplanarak

NACE Rev.1 sınıflamasına göre bugüne kadar yayımlanmıştır. Diğer göstergelerle karşılaştırılabilir ve

Avrupa Birliği normları ile tam uyumlu endeksler oluşturmak amacıyla, tarım sektörü hariç olmak üzere

sadece sanayi kapsamında NACE Rev.2 sınıflamasına uygun olan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE)

üretilmiştir. Yİ-ÜFE sanayi sektöründeki üreticilerin yurt içine sattıkları ürünlerin fiyat değişimini

yansıtmaktadır. Geçmişte Toptan Eşya Fiyat Endeksi (TEFE) ve ÜFE olarak adlandırılan endekslerin yerine

bundan sonra Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi kullanılacaktır.

(6)

Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi aylık %3,32 arttı.

Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE), 2014 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre %3,32, bir önceki yılın Aralık ayına göre %3,32, bir önceki yılın aynı ayına göre %10,72 ve on iki aylık ortalamalara göre %5,22 artış gösterdi.

Sanayinin dört sektörünün bir önceki aya göre değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe %3,68, imalat sanayi sektöründe %3,29, elektrik ve gaz sektöründe %3,60, su sektöründe %1,39 artış olarak gerçekleşti.

En yüksek aylık artış diğer mamul eşyalar sektöründe gerçekleşti.

Bir önceki aya göre endekslerin en fazla artış gösterdiği alt sektörler; diğer mamul eşyalar (%7,82), metal cevherleri (%6,64), diğer ulaşım araçları (%6,15) alt sektörleridir. Buna karşılık temel eczacılık ürünleri ve müstahzarları (%0,21), ağaç ve mantar ürünleri (%0,53), kömür ve linyit (%0,79) bir ay önceye göre endekslerin en az artış gösterdiği alt sektörler oldu.

Ana sanayi gruplarında en yüksek artış dayanıklı tüketim mallarında gerçekleşti.

Ana sanayi grupları sınıflamasına göre 2014 yılı Ocak ayında en fazla aylık artış dayanıklı tüketim mallarında, en fazla yıllık artış ise sermaye mallarında gerçekleşti.

Kaynak: TUİK BÜLTEN

(7)

Tüketici Rantı nedir?

Bir mal ve hizmete her tüketici farklı değerler verir. Bunun sonucunda bir maldan çeşitli fiyatlardan satın alınmak istenen miktarlar her alıcı için farklı olur. Bazı alıcılar bir mala, öteki alıcılardan ve satın almak istedikleri öteki mallardan daha fazla önem verdiklerinden dolayı daha fazla para ödemeye razı olurlar.

Bazı alıcılar ise, sözü edilen malı yalnızca ucuzlayınca almak isterler. Farklı alıcıların aynı mala farklı fiyat ödemeye nazır olmalarına karşın yukarıda açıklandığı gibi tam rekabet piyasasında her mal için tek fiyat vardır. Tüketicilerin bir bölümü o malı alabilmek için denge fiyatının üzerinde bir fiyat ödemeye hazır oldukları halde, piyasada geçerli sabit denge fiyatından o malı satın almaktadır.

Denge fiyatının üzerindeki fiyatlardan, söz konusu malı satın almaya razı olan alıcıların, bu malı denge fiyatından alabilmeleri, bunlar için bir tür gelirdir (kazançtır). İşte bu gelire tüketici rantı adını veriyoruz.

Bu açıklamaya bağlı olarak tüketici rantının, bir tüketicinin belirli bir malı satın alabilmek için ödemeye razı olduğu fiyat ile piyasada oluşan ve ödediği denge fiyatı arasındaki fark olduğunu söyleyebiliriz.

Belirli bir piyasada herhangi bir malı satın alan tüketicilerin sağladıkları toplam tüketici rantı aşağıdaki şekilde gösterilmiştir Örneğin tüketiciler arasında bazılarının ödeyebileceği en yüksek fiyat OP2'ye kadar çıkabilir. Bu durumda P1P2 taralı alanı toplam tüketici rantını oluşturacaktır. Çünkü piyasada oluşan denge fiyatı OPı; bu fiyattan alınan yani talip edilen miktar OQı'dir. OPı fiyatından daha fazla fiyat ödemeye razı tüketiciler olabilecektir.

Üretici Rantı

Yine belirli bir piyasada oluşan denge fiyatı OPı; bu fiyattan satılan miktar da yani arz miktarı da OQı olsun. OPı fiyatından ürününü daha düşük fiyattan satmaya razı üreticiler (firmalar) de olabilecektir.

Ürününü denge fiyatından daha düşük fiyatla satmak isteyen üreticilerin, OPı fiyatından satış yapmaları durumunda birim başına P1P3; toplam olarak da P1P3K taralı alanı kadar bir kazançları olacaktır. Bu kazanca da üretici rantı veya üretici artığı adı verilir.

Fatih TOMAKİN

Yurtiçi Sermaye Piyasaları Uzman

Tel : 0216 250 53 06

Mail : fatih.tomakin@asyayatirim.com.tr

www.asyayatirim.com.tr

Referanslar

Benzer Belgeler

Çeyreğinde 2.9680 – 2.9340 fiyat aralığından aldığı destekle 3.00 gibi çok önemli bir direnç seviyesini kıran ve üzerinde tutunmayı başaran parite, haziran

Piyasanın TÜFE artış beklentileri %52,85 olarak şekillenirken, aylık TÜFE artışı %4,81, yıllık TÜFE artışı %54,4 olarak gerçekleşti.. ÜFE ise yıllık %105

Döviz kurunun yanı sıra küresel olarak da artış yaşayan metal, elektrik ve gaz fiyatları ÜFE’yi olumsuz etkilerken tekstil grubu da Aralık ayında önemli artış

Aylık bazda en yüksek artış %2,53 ile gıda grubunda olurken, manşet enflasyondaki aylık 0,85’lik artışın 0,61’lik kısmı gıda enflasyonundan geldi.. Benzer şekilde giyim

Eurozone Üretici Fiyatları Endeksi- Kasım ABD İthalat/ İhracat- Kasım ABD Ticaret Dengesi- Kasım Almanya İşsizlik Oranı- Aralık 8 Ocak Çarşamba Almanya İthalat/

Y›ll›k bazda martta yüzde 10.86 olan art›fl, ni- sanda yüzde 10.72'ye geriledi; yüzde 10 s›n›r›n›n alt›na inilen may›s ay›ndaki art›fl yüzde 9.23, ha-

Ekim ayını ABD hisse piyasasındaki güçlü karlılık desteğiyle pozitif bir yatırım ikliminde tamamlayan küresel hisse piyasalarında Kasım ayına başlangıç söz konusu

Elektrik ve doğalgaz zamlarıyla aylık %19,5 artan elektrik, gaz üretim ve dağıtım grubu yıllık %48,4 oranında bir artış yaşadı. Söz konusu durumun önümüzdeki dönemde