• Sonuç bulunamadı

Tiyatro yapıları projelendirmesine yön veren önemli

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Tiyatro yapıları projelendirmesine yön veren önemli"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T i y a t r o y a p ı l a r ı p r o j e l e n d i r m e s i n e y ö n v e r e n ö n e m l i s o r u n l a r H a y a t i T a b a n l ı o ğ i u D o ç . D r . M i m a r İ . T. Ü. T i y a t r o y u o l u ş t u r a n e l e m a n l a r

Birçok uygar ulusların dillerine yer-leşmiş bulunan «Tiyatro» Yunanca Tanrı demek olan «Theos» kelimesinden gel-mektedir.

Eski Yunancada,

Theos Hayretle bakılan şey Thea «Spectacle» Theatron Mekân Theastai Görmek anlamındadır.

«Tiyatro» kelimesi böylece bütün bunlarla ilgili anlamları kapsar, buna göre «Tiyatro» yu bir mekânda tanrısallıkla ka-rışık hayret verici olayları, temaşa etmek diye tanımlayabiliriz.

Tiyatronun dinsel törenlerle, ayinler-den doğmuş olduğu yerleşmiş bir kanı-dır. Gerçekte ise, insan hayatının normal akışında, yargılaması çoğunlukla yapıla-mıyan olayların, insan bilincindeki fantezi-lerin, şekillendirilip bir sanat kompozisyo-nu halinde yeniden canlandırılması, top-luluklarda ötedenberi önemli faaliyet ko-nuları olmuştur. Kültür hayatının derin ve etkili bir bölümünü oluşturan bu faaliyet TİYATRO sanatının gelişmesini sağlamış-tır.

Seyreden ve seyredilen varlıkların birleştiği Tiyatro olayının üç ana parçası TEMSİL EDİLEN ESER, SANATÇI, ve SE-YİRCİ'dir.

TİYATRO'da temsil edilen eserin ni-teliği, Dekorasyon, Kostüm, gereğinde Müzik, yardımıyla, Sanatçının anlatım ça-balarını bir araya getiren Sahneye konuş. Seyircinin de aktiviteye katılabilme ora-nıyla, bir sanat düzeyine ulaşır.

Böylece tiyatro olayında, seyredenle seyredilenin ilişkisinin önemi ortaya çık-maktadır. Bu nedenle seyirci ile oyun ala-nının bağıntısı Tiyatro olayının gerçekle-şeceği mekânın düzenlenmesinde en önemli sorun olarak ortaya çıkmaktadır.

T i y a t r o y a p ı l a r ı n ı n t a r i h s e l g e l i ş m e s i n d e s e y i r c i —

O y u n a i a n ı i l i ş k i s i Tiyatro yapıları tarihin çok eski devir-lerinden bugüne kadar değişik biçimlerde uygulanmıştır. Toplumdaki sosyal eğilim ve karakterlere paralel olarak, oyun alanı-seyirci, bağıntısı değişiklikler göstermiş-tir.

Tiyatro binalarının orijini çok eski de-virlerde bulunabilirse de günümüzdeki yapılarda da etkisini sürdüren ilk tiyatro tesislerr ESKİ YUNANİSTAN'da görülmek-tedir. (T.1, T.2)

Başlangıçta yalnız dinsel âyinlerin ya-pıldığı arenada halk çepeçevre yer alırdı (Theatron). Eski Yunan Tanrıları onuruna koronun söylediği şarkılar, dialoglara dö-nüşmüş. daha sonraları da savaşlardaki kahramanlık menkıbeleri temsil edilmeye başlanmıştır. Böylece dinsel karakterde, dolayısıyle hayalde yaşıyan fanteziler, gerçekteki olaylara yönelince, temsil eden-ler dekorasyon ihtiyacı duyarak seyircinin ortasında kenara doğru çekilmişler, böy-lece bu kısımdaki seyirci yerleri kaldırıl-mış, ve arenanın hemen yanında aktör-lerin soyunma ve dinlenme yeri olarak kullanılan bir bina inşa edilmiştir. (Skini). Tiyatro mekânı böylece aksiyal bir düzene girmiştir. Seyirci ve oyun alanı, içiçe değil, yanyana, fakat iyice kaynaş-mış durumdadır. Eski Yunanistan antik tiyatrosu ile onun bir varyantı olan Roma tiyatrosu, açıkta tam bir hacim bütünlüğü göstermektedir.

ORTAÇAĞ Avrupa'da Hiristiyanlığın, toplumları çok etkilediği bir devirdir. Tem-siller başlangıçta kilise avlularında altar önünde dinsel âyinler şeklindedir. 13. Asır başlarında tekrar dramatik konuların temsilleri söz konusu olunca, bu tutum dinsel politikaya uymadığından kiliseler-de temsiller yasaklanmıştır.

Bunun üzerine şehrin meydanlarında, sokaklarında sahneler kurulmuş, bir tem-silin bir sahnesi bitince, oyuncular ve se-yirciler başka bir sahneye yer değiştir-mişlerdir. Böylece Ortaçağ Tiyatrosunun karakteristiği, büyük bir hacim hudutsuz-luğu içinde olmaktır. (T.3)

RÖNESANS ÇAĞINDA, Antik Tiyatro mekânı biçimi benimsenerek ilk defa üs-tü kapalı bir tiyatro tesisi kurulmuştur. Antik tiyatronun sonsuzluğa giden hacım etkisi böylece sınırlanmıştır. Oyunun önünde cereyan ettiği tablolar seyirci ye-ri ile oyun yeye-rini ayırıcı karakterdedir. An-cak perspektifin bulunuşu ile optik'te ol-sa bir derinlik etkisi elde edilebilmiş, bu yöntem günümüze kadar kullanılmış-tır. Ancak perspektifle sağlanan derinlik etkisi sadece, tabloların üstten ve yanlar-dan sınırladığı bir çerçeve içinde olabil-diğinden, oyun yeri-çerçevelenmiş, sahne karakteri almıştır. (Rahmenbühne).

16. yüzyılın 2. yarısında inşa edilen Vicenza'dakr Teatro Olympico, Roma Ti-yatrosunun Skini'deki portaline dar

(2)

kaklar şeklinde kulislerin eklenmesinden ibarettir ve üstünün örtülmesinden başka önemli bir yenilik getirmemektedir. Bu arada 16. yüzyılın ilk yarısında Sebastiano Serlio tarafından yapılmış fakat uygulan-mamış bir tiyatro projesi, modern tiyatro-nun ilk eskisi sayılabilecek niteliktedir. (T.4, T.5)

İngiltere'deki ELİSABETHAN DEVRİ TİYATROSU (Eski İngiliz Tiyatrosu), karak-teristik tipini Shakespeare . sahnesinde vermiştir. Burada Antik Tiyatro biçiminin kapalı bir hacme konduğu görülmektedir. Podyumda değişmez bir dekor vardır. Globe ve Swan Tiyatroları bunun tipik örnekleridir. (T.6)

BAROK DEVRİN (GALERİ) LOCA Tİ-YATROSU, çok sayıda seyircinin kapalı bir mekSn içine yerleştirilmesinden doğmuş-tur. Seyircinin çoğunluğu çağın aristok-ratlarıdır. Seyirci mekânı aşırı süslüdür. Temsili seyretmekten çok kendini göster-mek ve başkalarını görgöster-mek söz konusu-dur. Tiyatro olayı ikinci derecededir. Oyun alanı aşırı süslü bir portal gerisinde tamamen ayrı bir mekândadır. (T.7)

BAROKTAN SONRA GÜNÜMÜZE KA-DAR UZANAN ÇAĞIN TİYATROSU ;

Tiyatro dinsel ve aristokratik anlayış yerine toplumun kendi sorunlarını arama-ya yönelmiştir. Tiarama-yatro mekânının düzen-lenmesinde reformcu olarak anılan Schinkel ve Semper gibi Mimarlar, antik devrin hacim biçimini esas alarak, seyir-ci salonunu sahneye yöneltmişler ve se-yirciyle oyun yerini birleştirici üçüncü bir eleman aramışlardır. Bu eleman önce-leri «Manteau d'arlequin) diye adlandırı-lan bir tüldür. Daha sonraları bu tülün bulunduğu yer büyümüş ve oyun yeri ile seyirciler arasında «ÖN SAHNE» olarak üçüncü ve çok önemli bir mekân haline gelmiştir. 19. yüzyıl sonuna doğru ünlü VVagner, Bayreuth Festival Binasında, Mimar Brückvvald ile birlikte ilk defa or-kestrayı gömerek, (ön sahne) yi opera temsillerinde de birleştirici bir bölge ola-rak düzenlemiştir. (T.8)

GÜNÜMÜZDE TİYATRO YAPILARIN-DA EĞİLİMLER ;

İnsanlığın eski çağlarından beri var-olan Tiyatro, günümüzde de canlılığını sürdürmektedir. Sinema, televizyon gibi tekniğin çok yaygın insan topluluklarına temaşa olanakları sağlandığı çağımızda da, Tiyatro istek görmektedir.

Tarih boyunca olduğu gibi bugün de şehir yerleşmelerinde Tiyatro Binaları çevresini etkileyen yapılar olarak ele alın-maktadır.

Günümüzde TİYATROMUN İNSANA YAŞANTISINI DEĞİŞTİREBİLECEĞİ VE İN-SANLARCA DEĞİŞTİREBİLECEK YÖNLE-RİNİ GÖSTERMESİ GEREKTÎĞİ varsayıl-maktadır.

Bu görüş açısından ve Antik, Barok, Klâsik, Modern ve diğer her tür sahne eserinin günümüzde sahneye konuşunda SEYİRCİ-OYUN ALANI ilişkisini gereğince saylamak için Tiyatro Yapıları tasarımında türlü eğilimler söz konusu olmuştur.

Tiyatro mekCmının TEK HACIM da çözülebileceğini öngörenler çok basit ola-rak oyun yerini seyircinin ortasında dü-zenlemek istemişlerdir. Çok belirli oyun türlerine uygulanabilecek bu çözümün sa-kıncaları şunlardır :

— Her seyirci oyun yerini ayrı bir görüş açısından izleyecektir.

— Oyun yerinin arka fonunda da se-yirciler yer alacaktır.

— Oyun yerinde dekor ve teknik ola-naklar çok sınırlıdır.

Bunlara karşılık mekân bütünlüğünün ve oyun alanında plastik etkinin sağlan-ması tam olmaktadır.

Tiyatro yapılarında yukarıda belirtilen amaçları sağlıyacak mimarî tasarımda, çözüme yaklaşmak için eylemleri ve ihti-yaçları gerçekçi bir görüşle ele almak

Seyirci, Sanatçı ve diğer görevlilerin bir araya gelerek içinde temsil-seyretme ve diğer gerekli eylemlerin yapılacağı Ti-yatro Yapısı çeşitli mekânları kapsıyan bir komplekstir. Çok sayıda insanlar bü-tün duyularıyla bu mekânlarda yaşıyacak-Tiyatro yapısı günümüzde şu mekân-lardan oluşmaktadır :

1 — Seyredenler için :

Belirli sayıda seyircinin yer alacağı SEYİRCİ SALONU

Seyirci Salonu'na bağlanan fuayeler, girişler, gardroplar, W.C. büfe v.b. hacımlar.

Bu kısımlarda sağlanacak önemli hususlar : seyircinin rahat ve gü-venli sirkülasyonu, seyirci salonun-da iyi görme ve işitme olanakları. 2 — Oyun alanı olarak :

Türlü sahne eserlerinin temsili için bütün teknik olanakları kapsıyan bir SAHNE ve yardımcı sahneler. Sanatçı, yönetici ve görevliler için hazırlık, dinlenme hacımları ile, de-kor, kostüm atölye ve depoları ve diğer gerekli teknik hacımlar. 3 — Seyirci ve Oyun yerini birleştirici

niteliklerde : (ÖN SAHNE)

Bir tiyatro kompleksinde bütün bu mekânların fonksiyonlarına göre biçimlen-dirilmeleri ve belirli konfor ve güvenliğin sağlanması gerekmektedir. B i r t i y a t r o y a p ı s ı t a s a r ı n d a a n a m e k â n l a r d a s o n u c u b e l i r l e y e n ö n e m l i h u s u s l a r :

SEYİRCİ SALONU'nda oturma yerle-rinden oyun yerinin tam olarak görülmesi:

Seyirci Salonu'ndan her seyircinin oyun yerini tam olarak görmesi bir ön koşul olarak ortadadır. Ancak Tiyatro bi-nalarının tarih boyunca bütün gelişiminde bu koşul her zaman uygulanamamıştır. Bu da yaşanılan devrin sosyal karakteri ile ilgilidir. Antik Tiyatroda bütün seyirci oturma yerleri oyun yerine tam olarak yöneltilmiştir. Buna karşılık Barok devrin loca tiyatrosunda çoğunluk seyircilerin oyun yerini görememesi, sakıncalı sayıl-mamıştır. Seyircinin her noktadan oyun

m

0 J

-0 - 1 - -0

m

0

i

0

j~ 12 [ DAĞINIK SİMÜLTAN SAHNE

Tablo 3

d ] Ü 3 P H G 3 C D C D • H • H H H

(3)

yerini tam olarak görebilmesi için arka arkaya oturanların göz yüksekliklerinin belli düzey farklarında olması, bunun so-nucu olarak da Seyirci Salonu döşemesin-de döşemesin-de seyirci sıralarının farklı kotlarda döşemeye oturması gerekmektedir.

Bu kotların saptanması çeşitli yön-temlerle elde edilebilir.

Çizim Yöntemi :

Sahnenin belirlenen kritik görüş nok-tası ilk sıradaki seyirci göz yüksekliği ile birleştirilip arka sıradaki göz yüksekliği arasındaki fark (min. 6 cm.— max. 12 cm.) eklenmek yoluyla ikinci göz kotu bulunur. En arka sıra kotu bu işlem ta-mamlanarak belirlenir. Ancak çizimde ya-pılacak en ufak hata birbirine eklenerek kotlamada yanlış sonuç verebilir.

Hesap Yöntemi :

Kotların belirlenmesinde çeşitli hosap yöntemleri ortaya konmuşsa da bunların en doğruya yakını Gellinek formülüdür: P ... Oyun yerinde görülmesi en kritik olan nokta (Çoğunlukla sahnenin en önü, Çelik Perde)

a ... Görüş noktası ile en yakın seyirci gözü arasındaki uzaklık (min. 5 m) b ... En yakın seyirci göz yüksekliği ile

görüş noktası arasındaki yükseklik farkı (15-20 cm)

c ... Arka arkaya iki seyirci göz düzeyleri arasındaki fark (min. 6 cm. -max. 12 cm.)

d ... Arka arkaya sıralar arasındaki uzak-lık (min. 80 cm. ve 100 cm.) x,y .. P sıfır noktası olmak üzere kurulan

ordinat sistemine göre herhangi bir seyirci göz noktasının ordinatlarını, göstermek üzere bağıntı şöyle

kurulmuş-b + c

Oyun alanının görünmesinde en iyi nitelikte yerler aşağıdaki ölçü sınırları arasında kalmaktadır.

Sahne ağzını 60° ile gören çenber, Sahne ağzını 30° ile gören çenber, Sahne ağzı doğrultusuyla 104° lik açı yapan iki doğru.

i y i i ş i t m e n i n s a ğ l a n m a s ı ( A k u s t i k ) :

Bir Tiyatro mekânında seyirci-oyun yeri ilişkisi için iyi görüş kadar iyi işitme-nin de sağlanması gereklidir. Hacım akus-tiği hesap ve deneysel yöntemle kontrol edilebilir ve mekânın biçimlendirilmesi ve kullanılacak malzemelerin nitelikleri be-lirlenebilir. Açık mekânda normal bir ko-nuşma önde 25 m. yanda 13 m. ve arkada 10 m. ye kadar duyulur. Kapalı mekânda

ses daha büyük uzaklıklara yayılır. Kapa-lı bir mekânın döşemesi, yan ve arka du-varları, tavanı ve içinde bulunan cisimler sesin yayılışını etkiler. Bu bakımdan se-sin kaynaktan kulağa doğrudan doğruya gelişi ile yansımaların kulağa ulaşışı ara-sındaki zaman farkı işitmede önem kazan-maktadır.

Sesin seyirci kulağına doğrudan doğ-ruya gelebilmesi için oturma yerlerinin kademelendirilmesi gereklidir. Yan duvar-ların yankıyı önleyecek şekilde paralelli-ğinin bozulması olumlu sonuçlar verir. Se-yirci salonu duvarları ve tavanın sesi se-yirciye iletecek yansıtıcı veya gereğinde emici malzemeyle kaplanması gerekir.

Genel olarak bir seyirci salonunda seyirci başına 4,5 - 6,0 m' hacim boşluğu iyi bir akustik sonuç almak için bir ölçü-dür.

T i y a t r o y a p ı l a r ı n d a Tiyatro yapılarında önemli bir husus da seyircilerin, sanatçıların ve diğer gö-revlilerin özellikle yangın veya herhangi bir tehlike anında binayı güvenle boşalta-bilmeleridir. Olaylar göstermiştir ki, bir tiyatro binası yangınında, yangının doğru-dan doğruya tahribatındoğru-dan çok, panik anın-da boşalmayı sağlıyacak çıkışların yeter-sizliği daha büyük zararlar doğurmuştur.

Seyircilerin gerektiğinde güvenlikle bina dışına kaçabilmelerinin sağlanması ile birlikte girişlerden seyirci mekânın-daki oturulan yerlere kadar da akıcı bir sirkülasyon gereklidir. Bugünkü tiyatro

yapılarının 5-10 katı daha fazla seyirci alan Antik Tiyatrolarda sirkülasyonunun i rahatlık ve güvenlik esas alınarak düzen-lendiği görülmektedir.

Seyirci kısımlarında insan trafiğiyle ilgili olarak :

Seyirci Salonunda oturma düzeni, Seyirci Salonunda giriş çıkışlar, Seyirci Salonunu çevreliyen seyirci mekânlarının düzenlenmesi, önem taşımaktadır.

Tiyatroda toplam sirkülasyon alanı olarak ortalama şu değerler sağlanmalıdır.

(4)

DURMA YERLERİ

O y u n " y e r i ( S a h n e )

Asıl oyun yeri olan SAHNE, Seyirci Salonu'na, ÖN SAHNE ile bağlanmaktadır. Sahnenin ölçülendirilmesi, seyirci

sa-lonunun büyüklüğüne ve temsil türüne bağlıdır.

Oyun yeri, günümüzde rejisöre her türlü sahneye koyma olanaklarını

sağlı-yan mekanik ve elektrik tesisatla dona-tılmıştır. Mekanik tesisat, sahne döşeme--sini oluşturan belirli en ve genişlikte dü-şey hareket edebilen, eğik duruma geti-rilebilen, sahne kürsüleri ile bunların üzerine yardımcı sahnelerde (sağ. sol ve arka sahneler) sürülebilen arabaları, ge-reğinde döner sahneyi (plak veya silindir biçiminde), sahne kulesinde dekorların asılabildiği makaralı döşemeyi ve dekor asansörlerini kapsar. Sahneyi ön sahne ile birlikte her noktada istenilen açılardan ışıklandırabilen sahne ışıklandırması ile elektroakustik tesisat rejisöre istediği her türlü etkiyi elde etmeyi sağlar.

Sahne tekniği Tiyatro yapılarında mi-marın sıkı bir işbirliği yapması gereken

özel bir uzmanlık konusudur. Ö n s a h n e v e s a h n e d e b a z ı ö l ç ü l e r

(Giriş-çıkışlar, Fuayeler v.b.) : Seyirci Sayısı 800'e kadar olan binalarda

seyirci başına eri az 1,20

» 800 - 1200 arası olan

bina-larda seyirci başına en az

1,60 m2. 1200 üzerinde seyirci başı-na en az 2,00 m2.

Ö n s a h n e

Seyirci-Oyun alanı ilişkisini

sağlıya-cak ÖN SAHNE'nin düzenlenmesinde her tür temsilin sahneye konulabilmesi sağ-lanmalıdır.

Bunun için :

Opera, müzikli oyun, operet, rövü için bir orkestra yeri,

Tiyatro (dram, komedi) temsilleri için ana oyun yerinin, uzantısı olarak se-yirciye yaklaşan sahne kısmı, elde edilmelidir.

Bunları sağlıyabilmek için : — Ön sahne yan duvarları ve tavanı

se-yirci salonu duvarlarının devamı ola-rak sahneye doğru uzanmalıdır.

— Ön sahnenin döşemesi bölünmüş podyumlarla düşey olarak kademele-nebilmelidir. Bu kademelenme çeşitli tür temsil gereklerine göre (Opera

Operet, Tiyatro, Konser) düzenli bilmelidir. Orkestra çukurunun büyük

lüğü enstrumanlı müzisyenlerin

sayı-sına göredir. 1 müzisyene 1,25 - 1,40

m2, yer hesaplanır.

Tiyatro Oper Oda Tiyatrosu

Orkestra alanı 90-110 m2. 100-140 m2. 30 m2 (veya hiç yok)

Müzisyen sayısı Max. 80 Max. 100 Max. 20 » » »

Max. sahne açıklığı 12 m x 8 m. 14 m x 8 m. 10 m.x 6 m.

Min. Sahne açıklığı 9 m ,x 4,5 m. 11 m x 5,5 m. 7 m.x 3,5 m.

Esas sahne ölçüleri 24 rr ,x 18 m. 26 m x 20 m. 10 m.x 14 m.

Sahnede sofito

yüksekliği 22 m 24 m. 24 n.- 26 m. 10 m. - 16 m. Yuvarlak sahne çapı 7 -11 m. 9-14 m. 9 m.

T i y a t r o y a p ı a r ı n d a Tiyatro yapılarında, işletme güvenliği ile, içinde bulunan bütün insanların

ko-runmasının sağlanması önemli bir

konu-Sahne, içinde bulundurduğu yanması kolay dekor ve çok sayıda projektör, ref-lektör gibi fazla ısı çıkaran cihaz ve te-sisatla dofu olduğundan yangın bakımın-dan tehlikeli bir mekândır. Seyirci kısım-ları çok sayıda insanın bir arada bulun-ması nedeniyle tehlike anında kritiktir.

Dekor, kostüm depoları yanıcı cisimlerin

bulunduğu ve her zaman kontrol altında olmayan yerlerdir. Bu nedenlerle Tiyatro yapılarında hacımların fonksiyonlarına

gö-re tesisin projelendirme ve uygulamasın-da genel olarak şu güvenlik tedbirleri alın-— Tüm tiyatro kompleksinin çevresinde

belirli ölçülerde boşlukların, çıkışların

ve itfaiye, kurtarıcı v.s. araçların ya-naşabileceği alanların, yolların

(5)

lamalarında konunun önemle ele

alınması-dır.

Zira aynı kişilerin çoğunluğu yatırımın

gerçekleşmesinde, işletme ve bakımı yü-rütecek elemanlar olarak iş yerinde

gö-revlendirilebileceklerdir.

Temeli atılan yatırımların % 20'sinin

gerçekleşebileseğini varsaysak dahi. Bun-ların işletme ve bakımı ile

görevlendiri-lecek eğitilmiş yeterli teknik eleman

ol-madığı sürece ;

Yatırımın randımanlı çalışması ve

üretimini istenen düzeyde sürdürmesi,

kâ-ğıt üzerinde kalmaya mahkûmdur.

SONUÇ: Gelişmekte olan ülkemizde,

hiç-bir aydın kişinin kalkınmaya

dö-nük yatırımlara karşı olabileceği

düşünülemez.

Ne var ki, özellikle uygulayıcı,

işletici ve bakımcı teknik eleman

kadroları oluşturulmadan,

yetişti-rilmesi bir plânlamaya göre

dü-zenlenmeden ya da en azından eldeki teknik eleman sayısının yetersiz kalacağı yatırımlara

yö-nelecek — yatırım adı altında-ki — harcamalar ;

En hafif deyimi ile göstermelik ya da hayalî olmaktan öte bir

an-lam taşımayacaktır.

(Baş tarafı 177. sahifada) — Seyirci kısımlarında Seyirci Salonu ve

bunu çevreliyen hacımlardan belirli düzen ve ölçülerde çıkış olanakları-nın sağlanması.

—. Yangın için en tehlikeli sayılan sah-nenin, seyirci salonu, ve yardımcı

sahnelerden, özel açılır kapanır

me-kanizmalı çelik perdelerle ayrılması, . sahneye açılan normal kapı, geçit v.s. nin çelik veya yanmaz malzeme ka-pıyla kapatılabilmesi. — Sahne ve Seyirci Salonu boşlukları

üstünde belirli ölçüde ve otomatik olarak açıian duman kapakları

bırakıl-— Esas ve yardımcı sahnelerde yağmur-lama tesisatı yapılması. — Depo olarak kullanılan ve sık sık

gi-rilmeyen hacımlarda otomatik yangın tesisatı yapılması.

— Binanın gerekli yerlerinde duvar yan-gın dolapları (Hydrantlar) yapılması. — Binanın gerekli yerlerine yangının ilk

anında kullanılabilecek el söndürme cihazları konması.

— Binanın gerekli yerlerine yangın ih-bar düğmeleri yapılması ve bunların tesisin bütün hacımlarında tehlikeyi işaret eden yangın ihbar santralına bağlanması.

—• Binada gerekli yerlerde emniyet ve

panik ışıkları tesisatı yapılması. — Şehir cereyanı ve suyun kesilmesine

karşı emniyet tesisatının bağımsız

çalışabilmesi için gerekli kapasitede

jeneratör, akü ve yedek su deposu yapılması.

— Biitün bu tesisatı işler halde tutacak

ehil ve disiplinli işletme personelinin temini ve her an görev başında

bu-lunmalarının sağlanması. Tiyatro yapılarının, tasarımı için yuka-rıda genel olarak özetlenen konular

so-nucu belirleyen ana hususlardır. Bütün bunların gereği şekilde

sağlan-masında çeşitli uzmanlarla yakın işbirliği

gereklidir.

Güvenebileceğiniz yegane kaptema malzemesidir

Mstürt Buioan. 6wfâS< Sanması R*sajı «0.-26 ktsma% O - Ş t t H

Referanslar

Benzer Belgeler

D’après l’ordre du sultan Moustafa, les pages de la Petite chambre durent se transporter dans l’ancien serai, et alors cette chambre fi '■'ul-ù-fail fermée; plus

Yine de araştırmacılardan Laurent Co- hen daha önce yaptığı araştırmalarda, gö- rebilen insanların beynindeki, görsel söz- cük biçimi bölgesi (VWFA) olarak bilinen çok

ödül — İ TALYA Arkeoloji ve K ü ltü r M erkezi’nde dört yıldır düzenlenen &#34;Arkeo­ loji ve Sanat Tarihi” konulu Pescara Uluslararası Karikatür

Bu çalışmanın amacı sözlüklerde geçen bir kelimenin Kur'an'da ne kadarının kullanıldığını bir örnekle tesbit etmektir. &#34;قلخ&#34; h-l-k kökü ve bundan

• Birincisi, mevcut duruma dair, daha çok teknisyenlerin dile getirdik­ leri noksanlar ve dertlerdir. Bunlar, eski teknolojilere göre yapılmış bu tarihî yapıların,

Birkaç mektup, birkaç resim Yıllar geçse, o bir isim Unutulmaz, unutulmaz Sahil boyu boş yamaçlar İsim yazılan ağaçlar Öpülen koklanan saçlar Unutulmaz,

When membranes prepared from rat brain slices previously treated with arecoline for 2 hours were used for receptor-ligand binding studies, the receptor numbers and binding

Aynı günlerde İran İslam Cumhuriyeti’nde işadamı Işık Yönder ile Tahran’daki Türk Büyükelçiliği’nde görevli eşi Şa­ diye Yönder’in uğradıkları