Bireysel öğretim teknikleri daha çok sınıf dışı öğrenmelerde yararlıdır ancak sınıf içinde de kullanılabilir.
• Bireysel öğretim teknikleri
A.Bireyselleştirilmiş öğretim tekniği B.Programlı öğretim tekniği
C.Bilgisayar destekli öğretim tekniği
Bireysel öğretim teknikleri
A.
Bireyselleştirilmiş Öğretim Tekniği
• Öğrenciler arasındaki bireysel farklılığın
giderilmesi, her öğrencinin öğrenme hızına
uygun düşecek bir öğretimin yapılması öğretimin bireyselleştirilmesiyle mümkün olabilir.
• Öğrenci merkezli bir öğretimdir.
• Öğretmen sınıfın tümüne değil 3-4 kişiden oluşan gruplara açıklama yapar.
• Öğrenciler de öğretim etkinliklerine aktif olarak katılma, nasıl öğreneceklerini
kararlaştırma, sınav tarihini saptama gibi pek çok sorumluluğu yüklenir.
Grup çalışmaları;
• Okuma parçalarıyla ilgili tartışmalı soruların cevaplandırılması,
• Kompozisyon yazma ve
• Kısa konuşmalar hazırlamaya dönük olmalıdır.
Bireysel gereksinmelere yönelik grup çalışmalarında değişik etkinliklere yer
verilebilir
Bunun için;
1. Dönüşümlü günlük çalışmalar 2. Beceri geliştirme çalışmaları 3. Planlı grup çalışmaları
4. Düzey geliştirme çalışmaları yapılabilir.
1. Dönüşümlü günlük çalışmalar:
• Sınıfta değişik etkinlikler için yeter sayıda gruplar oluşturulur.
• Her grubun başında konuyu iyi bilen öğrenciler grup lideri olarak konur.
• Her öğrenci kendini yetersiz bulduğu konularda sınıf içi öğretim etkinliklerine katılır.
2. Beceri geliştirme çalışmaları:
• Sınıf içinde 5 küme oluşturulur
• Bu kümelerden dördü beceri geliştirme amacına, beşinci küme de öğrencileri yönlendirmeye dönük olarak çalışır.
• Örneğin; Eğitimde temel beceriler,
• Dinleme, Konuşma, Okuma, Yazma üzerinde çalışılabilir.
• Gerekirse 4 temel beceriyi ölçen tanılayıcı testler verilebilir.
3. Planlı grup çalışmaları:
• Öğrenciler, bir akademik yılda ya da
sömestrde kazanmaları gereken becerileri belli bir plan ve sıra içinde grup
çalışmalarına katılarak tamamlarlar.
• Örneğin; 6 hafta okuduğunu anlama, 5-6 hafta konuşma becerisi vs.
• Bu sıralama öğrencinin gereksinimine göre yapılır.
4. Düzey geliştirme çalışmaları:
• Öğretimde başlangıç-orta-ileri gibi düzeyler vardır.
• Öğrencilerin hazır bulunuşluk düzeylerini ölçen yeterlilik testi (proficiency test) verilir.
• Bu testteki başarı durumlarına göre sınıflandırılarak uygun programlardan başlamaları sağlanır.
• Örneğin; dinlediğini anlama: orta düzey, okuduğunu anlama: ileri düzey olabilir
Bireysel öğretim teknikleri
B.
Programlı Öğretim Tekniği
Psikolog Skinner’in pekiştirme ilkeleri esas alınarak ortaya atılmış bir bireysel öğretim
tekniğidir.
Skinner’in pekiştirme ilkeleri şunlardır
1.Küçük Adımlar İlkesi:
• Bilgi üniteleri, adım adım öğrenciyi
ilerlemeye yöneltecek şekilde düzenlenir.
• Her adım ünitenin öğrenilecek en küçük birimidir.
2.Etkin Katılım İlkesi:
• Her ünite bir ilerleme aşamasıdır.
• Her aşamada alıştırma ya da soru bulunur.
• Sorular bilgiyi ölçmekle kalmaz, bilgi kazanılması ve özümseme de araç olmaktadır.
• Böylece soru, bir işlemi ve bir eylemi başlatmaktadır.
• Öğrenme işi öğrencinin kendisi tarafından yapılmaktadır.
3.Başarı İlkesi:
• Sorular öğrencilerin başarı düzeyinde olmalı.
• Güçlüğü aşmak bir sonraki öğrenmeler için gerekli olan güdüyü oluşturur
4.Anında Düzeltme İlkesi:
• Öğrenci soruyu cevapladıktan sonra
anında düzeltme yapılması, kendi kendini kontrol edebilir.
• Anında kontrol pekiştirmenin temel öğesidir.
5.Dereceli (kademeli) İlerleme İlkesi:
• Yapılacak işlemlerin düzeyi;
basitten- karmaşığa,
bilinenden- bilinmeyene,
kolaydan- zora doğru olmalı.
6.Bireysel Hız İlkesi:
• Öğrenci zamanı kendine uygun olarak ayarlar.
• Böylece başarısızlık ya da sınıfta kalma söz konusu olmaz.
• Sınıf ortamında öğrenci düzey farklılığı ortadan kalkar.
• Sınıf geçmede belirli süre kuralı ortadan kalkar.
C. Bilgisayar Destekli Öğretim Tekniği:
• …
Sınıf Dışı Öğretim Teknikleri
• Çağdaş anlamda eğitim programı;
öğrenene okulda ve okul dışında planlı etkinlikler yoluyla sağlanan öğrenme yaşantıları düzeneğidir.
Sınıf dışı öğretim teknikleri
1. Gezi: Okul ve sınıf içinde yapılan eğitsel faaliyetleri tamamlamak ve yaşamla
bağlantısını kurmak amacıyla yapılan planlı ziyaretlerdir.
2. Gözlem: Bir nesnenin, olayın ya da bir gerçeğin niteliklerini bilmek amacıyla
dikkatli ve planlı olarak alınıp izlenmesine olanak sağlayan bir tekniktir. Belli bir
gözlem formuna göre yapılmalıdır.
3. Görüşme: Bir konu ya da bir sorunla ilgili, bir kişinin ya da bir uzmanın görüşlerini
alma işidir. Güdümlü görüşmede sorular önceden belirlenir, görüşme sonrası rapor hazırlanır ve sınıfa sunulur.
4. Sergi: Bireylerin gezip görmesi, tanıması için uygun biçimde yerleştirilmiş cisimlerin ve sanat eserlerinin tümüdür. Görme
yoluyla öğrenmeyi sağlayan bir öğretim tekniğidir.
5. Proje: Öğrencilere yaratıcılık ve bilimsel çalışma alışkanlığı sağlayan bir tekniktir.
Bireysel veya grup olarak, düşünme araştırma ve incelemeye yönlendirir.
6. Ödev: Ödev; yapılması, yerine getirilmesi gereken iş ya da davranıştır.
• Hepimiz çatlak kovalarız.
Ve
• Herkesin kendine özgü kabiliyetleri ve
kusurları vardır.
Tilki iyi
koku alır. Kartallar yüksek
uçar.
• Kartalları iyi koku alamadığı için
• Tilkiyi ise uçamadığı için suçlamak mümkün mü ?
Suçlamak ne kadar insaflıca ise; Matematikte ya da sözel alanda başarılı olamayan birini
eleştirmek ve suçlamak da o kadar insaflıcadır.
• Çünkü zekâ çok yönlüdür.
• Çoklu Zekâ Teorisindeki anahtar sözcük;
“ÇOKLUKTUR”
ZEKÂ
Ne yapacağımızı bilmediğimiz anda kullandığımız şeydir.
J. PIAGET
ÇZT’ ye göre
• Zekâ sözel ve sayısal becerilerin çok ötesinde bir kavramdır.
• İnsanların sahip oldukları yetenekleri, becerileri ve potansiyelleri birer zekâ alanı olarak tanımlanmıştır.
• 8 değişik zekâ alanı tanımlamış ama her zaman daha fazlası olabilir.
Zekâ Alanları
1-Sözel-Dil Zekâsı
2-Mantıksal -Matematiksel Zekâ 3-Görsel-Uzaysal Zekâ
4-Müziksel -Ritmik zekâ 5-Bedensel -Kinestetik zekâ 6-Kişilerarası -Sosyal zekâ 7-Kişisel -İçsel zekâ
8-Doğacı zekâ
1-Sözel-Dil Zekâsı
Bir bireyin; kendi diline ait kavramları bir masalcı, bir konuşmacı veya bir politikacı gibi sözlü olarak ya da bir şair, bir yazar, bir editör veya bir gazeteci gibi yazılı olarak etkili bir şekilde kullanabilme kapasitesidir.
2-Mantıksal-Matematiksel Zekâ
Bir bireyin; bir matematikçi, bir vergi memuru veya bir istatistikçi gibi;
Sayıları etkili bir şekilde kullanabilmesi ya da
Bir bilim adamı, bir bilgisayar programcısı veya bir mantık uzmanı gibi;
Sebep-sonuç ilişkisi kurarak olayların oluşumu ve işleyişi hakkında etkili bir şekilde mantık yürütebilme kapasitesidir
3- Görsel- Uzaysal Zekâ
Bir insanın; bir avcı, bir izci ya da bir rehber gibi görsel ve uzaysal dünyayı doğru bir şekilde algılaması veya
Bir dekoratör, bir mimar ya da bir ressam gibi dış dünyadan edindiği izlenimler üzerine değişik şekiller uygulayabilme kapasitesidir.
4- Müziksel- Ritmik Zekâ
Bir kişinin; bir besteci, bir müzisyen ya da bir şarkıcı gibi müzik formlarını algılaması, ayırt etmesi ve ifade etmesi kabiliyetleridir.
Müziksel-ritmik zekâsı güçlü olan insanlar, sadece
müziksel eserleri kolayca hatırlamazlar, aynı zamanda olayların oluşumunu ve işleyişini müziksel bir dille düşünmeye, anlamaya, yorumlamaya ve ifade etmeye çabalarlar.
Zekâ
Zekâ, hem öğrenme sürecinden ayrı hem de dış dünyadan gelen algıların insana verdiği bilgiyi öğrenmeyle ortaya çıkar.
İbn-i Sina
5-Bedensel- Kinestik Zekâ
Bedensel-kinestik zekâ ile bir kişinin; bir aktör, bir atlet ya da bir dansçı gibi düşünce ve duygularını anlatmak için vücudunu kullanmadaki ustalığı veya
bir heykeltıraş, bir cerrah ya da bir tamirci gibi ellerini kullanma ve elleriyle yeni şeyler üretme kabiliyetleri kastedilir.
6- Kişilerarası-Sosyal Zekâ
Bir insanın; bir öğretmen, bir terapist ya da bir pazarlamacı gibi çevresindeki insanların duygularını, ilgilerini, isteklerini ve ihtiyaçlarını anlama, ayırt etme ve karşılama kapasitesidir.
Sosyal zekâsı güçlü olan kimselerin bir grup içerisinde grup üyeleri ile işbirliği yapma, onlarla uyum içinde çalışma ve bu kişilerle sözlü ve sözsüz iletişim kurma gibi yetenekleri söz konusudur.
Kişilerarası-Sosyal Zekâ’ya
En İyi Örnek:
Mustafa Kemal ATATÜRK
Kişiler arası – sosyal zekâya en iyi örnek Mustafa Kemal ATATÜRK
7-Kişisel-İçsel Zekâ
Bir kişinin kendisini tanıması ve kendisi hakkında sahip olduğu bu bilgi ve anlayış ile çevresinde
uyumlu davranışlar sergilemesi yeteneğidir.
Bu zekâ türü ile bir kişinin kendisini objektif olarak başkalarının gözüyle görebilme
kabiliyetinden söz edilir.
İçsel zekâ, kişinin zayıf ve güçlü olduğu yönlerini anlaması, kim olduğunu, ne yapmak istediğini ve neyi yapmak istemediğini bilmesidir.
İlim, ilim bilmektir, İlim kendin bilmektir.
Sen kendin bilmezsen, Ya bu nice okumaktır.
8-Doğacı Zekâ (Gardner-1995)
Doğacı zekâ ile bir kişinin;
Bir biyolog yaklaşımıyla hayvanlar ve bitkiler gibi yaşayan canlıları tanıma, onları belli karakteristik özelliklerine bağlı olarak sınıflandırma ve onları diğerlerinden ayırt etme kabiliyeti veya
Bir jeolog yaklaşımıyla dünya doğasının bulutlar, kayalar veya depremler gibi çeşitli karakteristiklerine karşı aşırı ilgili ve duyarlı olması kastedilmektedir.
Doğacı zekâsı kuvvetli olan bireyler,
doğa olaylarına karşı çok hassastırlar ve
toprakla uğraşmayı, hayvan beslemeyi veya bitki yetiştirmeyi çok severler.
Bu sadece bir iş. Çimenler büyür, kuşlar
uçar, dalgalar sahile vurur, ben de insanları döverim.
Muhammet Ali
ÇZT önemi
• Öğrenme güçlüğü denen bir şeyin
olmadığını; sadece farklı yollarla
öğrenen bireylerin olabileceğini ortaya koymuştur.
Önemli bir nokta;
• İnsanlar kesinlikle bir zekâ bölümü ile
etiketlenmemeli.
• Çünkü teorinin en önemli ilkelerinden biri
zekâların sürekli bir gelişim dinamizmine sahip olmasıdır.
Çoklu Zekâ Alanlarının Gelişimini Etkileyen Faktörler
Armstrong zekâların gelişmesinde avantaj ya da dezavantaj yaratan çevresel etkenleri şu şekilde sıralamıştır:
1- Kaynaklara ulaşım şansı: Örneğin aile fakirse ve keman, piyano gibi müzikal zekâyı
geliştirecek enstrümanlar yoksa bu zekânın güçlenmesi zorlaşabilir.
2-Tarihsel- kültürel etkenler: Okulda
matematik ve fen’e dayalı programlar
varsa ve bunlar önemseniyorsa, mantık, matematik zekâ gelişir.
Görüldüğü gibi, bu etkileşimlere bağlı olarak zekânın değişik boyutları
artırılabilir.
Zekânın farklı boyutları olmakla birlikte bu boyutlar birbirlerinden çok ayrı yapılar ya da özellikler değildir.
Bir futbol oyuncusu;
Bedensel zekâyı koşarken, yakalarken ve vururken;
Mekansal (şekil-uzay) zekâyı, sahayı, diğer oyuncuların pozisyonlarını düşünürken;
Dil ve sosyal zekâyı oyun kurallarını
öğrenirken ve takım arkadaşlarıyla paylaşırken;
Kişisel-içsel zekâyı kendini değerlendirirken kullanmaktadır.
Okullar; zekâ göstergesi olarak sözel ve matematik yetenekler üzerinde
yoğunlaşmıştır.
Her bireyin çeşitli yetenekleri ve bir zekâ kapasitesi vardır.
Öğretmenlerin görevi her öğrencinin kendine özgü güçlü yanlarını, daha az gelişmiş becerilerini güçlendirmek için kullanmalarına yardım etmek olmalıdır.
Eğitim felsefesi
• Bir kişinin hangi yetenekleri, potansiyelleri doğal ve gizli güçleri varsa…
• Bulup, onları geliştirmeyi vurgulayan bir eğitim felsefesi ortaya atmaktadır.
Okulda uygulanışı
• Her insanın zekâ bölümünü (kolay
öğrendiği öğrenme yolunu) kullanarak o insana öğrenmede zorlandığı pek çok şey öğretilebilir.
Tek tip öğretim şekli bir çok öğrencinin öğrenmesine engel olmaktadır.
• Kişilere özgü nasıl bir eğitim verilebilir?
NLP bu konuda çeşitli seçenekler sunmaktadır.
Bir şey daha var bütün yaptıklarından başka Bir ışık daha var bütün ışıklardan başka
Hiçbir yaptığınla yetinme, geç öteye
Bir şey daha var mutlaka yaptıklarından başka
• NLP mükemmellik psikolojisidir.
• NLP zihinsel bir devrimdir.
• NLP kişinin kendisini yönetme imkânı veren bir bilim dalıdır.
• NLP yaşadığınız duyguları istediğiniz yönde değiştirme sanatıdır.
• NLP çıkmaz sokaklardan çıkaracak yoldur.
Kişilerin bazı temel özelliklerini dikkate alarak daha bilinçli ve verimli bir öğretim yöntemi geliştirilebilir.
İnsanların aynı uyaranlara farklı cevaplar vermeleri beynin görsel, işitsel ve kinestetik merkezlerinin her insanda farklı olmasından
kaynaklanır.
“Yağmur” sizin için ne anlama geliyor?
Çay sözcüğü size neyi hatırlatıyor ?
• Çayın hoş kokusu ve tadı aklınıza gelmişse; siz muhtemelen dokunsalsınız. Duygular sizin için önemli.
• Kıpkızıl sıvı görüntüsü gelmiş ise muhtemelen resimlerle düşünüyorsunuz ve düşüncelerinizi belleğinizle görüntüleyerek depoluyorsunuz.
• Çayın fokurdaması ve bardağa dökülürken
çıkardığı sesler gelmişse; siz muhtemelen seslerle düşünüyorsunuz.
1- Düşünürken ya da iletişim kurarken bu sistemlerini birini ağırlıklı olarak tercih ediyoruz.
2- Güçlü ve zayıf yanların tanınmasına yardımcı olur.
3- Gelişmek ve geliştirmek istiyorsanız kendinizin ve başkalarının temsil
sistemlerini bilmeniz faydalı olabilir.
• Görseller gördüklerini,
• İşitseller işittiklerini,
• Dokunsallar yaptıklarının unutmazlar.
Önemli olan nokta;
• Her öğrenciye öğreneceği stille öğretmektir.
• NLP; Tembel olarak bildiğimiz pek çok öğrencinin, sadece stilinin bilinmediği ve
dikkate alınmadığı için öğrenemediğini iddia eder.
• Öğrenme özürlü öğrenci yoktur. Farklı metotlarla öğrenen öğrenci vardır.
Çevreleri tarafından anlaşılmayan yüzlerce yetenekli ve zeki çocuk vardır:
• Albert Einstein pek çok kez matematik dersinden kalmış.
• Öğretmeni onu hayalci ve ağırkanlı olmakla suçlamıştır.
Hayal etmek, bilgiden daha önemlidir.
EİNSTEİN
Önemli nokta;
Güçlü oldukları yönleri bulmak
Bunun avantajları
1-Derse daha iyi konsantre olurlar.
2-Unutmuyorlar ve daha yüksek not alırlar.
3-Daha aktif olurlar.
4-Nasıl öğrenmeleri gerektiğini öğrenirler.
TEMSİL SİSTEMLERİNİN TESPİT EDİLMESİ
Görseller
• İlkeleri: Anlatamam, görmem lazım.
• Özel yaşamlarında genellikle düzenli tertiplidirler.
• Resim yapmayı severler.
• Karmaşık ve plansız işlerden huzursuz olurlar.
Ve…
• Sözlü talimatları takip etmekte zorlanırlar.
• Hızlı düşündüklerinden hızlı konuşurlar.
• Çok iyi bir görsel hafızaya sahiptirler.
• TV ve sinemayı severler.
En iyi öğrenme yolları:
• Düz anlatımdan yeterince yararlanamazlar.
• Tam olarak dersi anlayabilmeleri için dersin görsel malzemelerle desteklenmesi gerekir
• (Harita, poster, şema grafik, video, VCD, Bilgisayar)
• Öğretmenin tahtaya
herhangi bir bilgi yazmadan hızlı bir şekilde söyleyip
geçmesi bu tür
öğrencilerin öğrenmesini engeller.
İşitsellerin Özellikleri ?
Parolası: Gelin Konuşalım
• Sese ve müziğe duyarlıdır.
• Genellikle ahenkli ve güzel konuşurlar.
• Sessiz okuma konusunda sıkıntı çekerler.
• Yabancı dil öğrenmeye yatkındırlar.
• Sözlü talimatları kolay takip ederler.
• Duygularını ses tonu ve kelimelerle gösterirler.
• İş yaparken radyo dinlemeyi severler.
En iyi öğrenme yolları:
• Derse motive olmaları için sessiz bir ortama gerek duyarlar.
• En iyi işiterek öğrenirler ve işittiklerini unutmazlar.
• Grup çalışmalarında daha iyi öğrenirler.
• Daha çok konuşarak tartışarak öğrenirler.
• Problem çözerken sesli düşünmelerine izin
verilmelidir.
• Ses kayıtları ile daha iyi öğrenirler.
Kinestetik/Dokunsallar
Parolası: aktif olmaktır.
1- Tahta-tebeşir anlatımından en az yararlanan grupturlar
2-Dünyayı adeta vücutları ile hissederler.
Konuşurken el ve kollarını kullanmayı severler.
3- Okuldaki sportif faaliyetlere katılımda öncüdürler
4- Oldukça hareketlidirler.
Hiperaktif oldukları söylenmektedir.
Uzun süre hareketsiz kalarak ders
dinlediklerinde dikkatleri dağılır yeterince verim alamaz.
En iyi öğrenme yolları
1-Daha somut şeyleri
kavrarlar. Dersi dinlerken hareket etmelerine izin verilmelidir.
2- Dersi anlatan kişinin mimik, drama ve abartılı
ağız hareketleri, dokunsalların anlamalarına yardımcı olur.
3-Ne söylendiğinden ve ne okunduğundan ziyade ne yapıldığını iyi hatırlar.
Bizim tembel olarak
nitelendirdiğimiz çocuklar;
Aslında;
• Bizim kullandığımız öğrenme stilinden ayrı bir öğrenme stilleri olabilir.
• Zekâ alanına uygun bilgi aktarmıyor olabiliriz.
“Bu çocuklar dinlemeyi bilmiyorlar, bu yüzden de öğrenemiyorlar”
• Niyet: Hocanın çocukları susturmak istemesi gibi iyi bir niyeti var.
• NLP Ön varsayımı: İletişimin arkasındaki niyet onun anlamı değildir. Onun anlamı aldığınız
yanıttır.
• Sonuç : Öğretici çocukları dinletecek uygun stratejiyi kullanmıyor.
• Esnek olarak (öğrencinin öğrenme stillerini de dikkate alarak) farklı stratejiler
kullanmalı
• Sorumluluk öğretim faaliyetini başlatanındır (hocanındır )
Ben bu kemanı çalamam!
NLP Varsayımı: Bir insan bir işi yapabiliyorsa tüm insanlar yapabilir.
Sonuç: Öğrenci izleyeceği yöntemi öğrenebilirse kemanı çalabilir.
İyi bir öğretmen bulup ilkenin doğruluğunu varsayması ve esnek olması yeterli.
Ben bu işi başaramayacağım!
NLP Varsayımı: Başarısızlık yoktur sadece sonuçlar vardır
Sonuç: Başarısızlık yoktur. Ya kazanmak vardır ya da öğrenmek.
Sonuç olarak:
• Öğretmenler sınıftaki farklı öğrenme tarzlarının farkında oldukları,
• Anne babalar çocuklarının güçlü yönlerini anladıkları ve onlara bu güçlerini nasıl
sermayeye çevireceklerini gösterdikleri zaman çocukların öğrenme potansiyelleri artar.