Samsun'da mobil santrallerin yeniden devreye alınmasına dayanak olarak gösterilen ÇED raporu, isteğe rağmen kamuoyunun bilgisine sunulmuyor. Samsun'daki demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri ÇED raporunun gizlenemeyeceğini, toplumu ilgilendiren bir konuda böyle bir tutumun suç teşkil ettiğini söylüyor.
Ahmet Gürel (Samsun Baro Başkanı): Bu devlet sırrı olacak bir belge değil. Bu nasıl bir yaklaşım, nasıl bir
mantıktır? Sonuçta, bu toplumu ilgilendiren bir konu. Mühendis odalarından, üniversiteden, Samsun halkından görüş alınmadan bu rapor verilemez. Konuyu inceleyeceğiz. ÇED raporu ile ilgili de bir dava açmamız gündemimizdedir. 'Ben yaptım oldu' mantığı ile yapılan bu uygulama hukuki değildir. Daha önce bu santrallere ödenen tazminatlarla ilgili itiraz yapmıştık. Bu itiraz üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatmıştı. Bu soruşturma kapsamında 4483 sayılı yasaya göre kamu görevlileri hakkında, EÜAŞ Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu üyeleri hakkında dava açılmasını istedik. Ancak, Enerji Bakanlığı Teftiş Kurulu, santralin Samsun'a konuşlanmasıyla ilgili sürecin zaman aşımına uğradığını, para ödenmesinin ise sözleşme gereği olduğunu gerekçe göstererek soruşturmaya izin vermedi. İşyeri açma ruhsatı bulunmayan bir tesise tazminat ödenmesi hukuki değildir. Ancak, bakanlık burada ÇED olur kararı vererek bu tazminatları yasal hale getirmek istiyor. Santrallerin, işyeri ruhsatını yeni edindiğine dair duyum aldık.
Coşkun Kaya (İnşaat Mühendisleri Odası Samsun Şube Başkanı): ÇED raporu alındığı söyleniyor. Fakat hala bunu gören olmadığı gibi gösteren de yok. Böyle bir rapor alınsa bile, bu rapor mu daha önemlidir, yoksa ortada olan gerçekler mi? ÇED raporu olsa bile mobil santralin faaliyete geçirilmesi büyük bir bir hata. Sonuçta kullanmış olduğu yakıt petrol atığından oluşan 6 nolu fuel-oil. Bu yakıtın birçok yerde kullanılması da yasak. Mobil santralin
Türkiye'nin en önemli ovalarından biri olan yerde çalıştırılması çok büyük bir yanlış. Bu çalışacaksa da mutlaka doğalgaz santraline dönüştürülmelidir.
Sadi Subaşı (SAMSEV Başkanı): Resmi evraksa bunun herkes tarafından biliniyor olması lazım. Yani, bu rapor gizli olmamalı. Neden saklanıyor anlayamıyorum. Bu raporun gizli bir yanı olmamalı. Çevre Birlikteliği üyeleri olarak ÇED raporunun iptali için dava açacağız. Biz bu raporu incelemek zorundayız.
Metin Telatar (Samsun Çevre Birlikteliği Sözcüsü): Santraller kentin içme suyunu temin eden Çakmak Barajı'nı kirletecektir. Mobil santralin neden olacağı çevre kirliliği ile meydana gelecek olan sülfürik asit yağmurları içme suyuna zarar verecek. Bu nedenle insan sağlığının yanısıra üretilen mahsuller de tehdit altındadır. Mobil santrallerin, 2006 yılının son aylarında 'emre amade' talimatıyla çalıştırılmaya hazırlandıkları kamuoyunca bilinmektedir.
Anlaşılıyor ki yapılan genel seçimler öncesinde kamuoyu tepkisinden çekinilerek santrallerin devreye alınması, seçim sonrasına bırakılmıştır. Santrallere yasal kimlik kazandırmak amacıyla değişik kurum ve kuruluşlar tarafından ÇED raporu yerine ÇED olumlu kararı verilmesi, işyeri ruhsatı, inşaat ruhsatı gibi benzeri belgelerin şu günlerde
tamamlandığı ya da tamamlanmak üzere olduğu da bilinmektedir. çevre ve insan sağlığına zararları kesin olarak bilinen 6 numaralı fuel-oil ile çalıştırılan mobil santrallerin çalıştırılmasına karşıyız.
Bugüne kadar mobil santrallerin haksız ve hukuksuz çalıştırılmasına, devreye alınmasına ve müteahhit firmalara aylık 2.4 milyon dolar ödeme yapılmasını sağlayan tüm bürokratların yargılanmaları için hukuki süreci başlatacağız.
06/08/2007 sol