• Sonuç bulunamadı

Dogumsal Nazolakrimal Kanal T›kan›kl›g›nda Sondalama Zaman›

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Dogumsal Nazolakrimal Kanal T›kan›kl›g›nda Sondalama Zaman›"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

(*) Asist. Dr., Sagl›k Bakanl›g› Ankara Egitim ve Araflt›rma Hastanesi, 2. Göz Klinigi, A nkara (**) Uz. Dr., Sagl›k Bakanl›g› Ankara Egitim ve Araflt›rma Hastanesi, 2. Göz Klinigi, A nkara (***) Doç. Dr., fief Yard›mc›s› Sagl›k Bakanl›g› Ankara Egitim ve Araflt›rma Hastanesi,

2. Göz Klinigi, Ankara

(****) Uz. Dr., Klinik fiefi Sagl›k Bakanl›g› Ankara Egitim ve Araflt›rma Hastanesi, 2. Göz Klinigi, Ankara

Yaz›flma adresi: Asist. Dr. Elif Erdem, Ulucanlar - Ankara E-posta: eliferdem2003@yahoo.com

Dogumsal Nazolakrimal Kanal T›kan›kl›g›nda Sondalama Zaman›

Elif Erdem (*), Özlem Tök (**), Fatma Akbafl Kocaoglu (**), Ayfle Burcu Nurözler (***), Firdevs Örnek (****)

ÖZET

Amaç: Dogumsal nazolakrimal kanal t›kan›kl›g›nda (DNLKT) sondalaman›n yafl gruplar›- na göre baflar›s›n› araflt›rmak.

Gereç-Yöntem: 2004-2006 tarihleri aras›nda DNLKT nedeni ile sondalama yap›lan 44 hastan›n 66 gözü çal›flmaya al›nd›. ‹fllem sonras› ilk 3 aydaki muayene bulgular› kay›tlardan ret- rospektif olarak incelendi. Hastalar tekrar muayeneye çag›r›ld›. Ailelere sulanma ile ilgili soru- lar yöneltildi, beraberinde floresein kaybolma testi yap›ld›. Sonuçlar yafl gruplar›na göre deger- lendirildi.

Sonuçlar: 24 k›z (%54,5), 20 erkek (%45,5) hastan›n 9'unda sag göz (%20,45), 13'ünde sol göz (%29,55), 22'sinde (%50) her iki gözde epifora mevcuttu. Ortalama sondalama yafl› 27,3 ay (6-60 ay) ve ortalama takip süresi 11,8 ay (3-24 ay) idi.

Atm›flalt› gözün 58'inde (%87,9) baflar›l›, 8'inde (%12,1) baflar›s›z sonuç al›nd›. Yafl grupla- r›na göre; 0-12 ay grubunda 8 gözün 8'inde (%100), 13-24 ay grubunda 26 gözün 21'inde (%80,7), 25-48 ay grubunda 18 gözün 16's›nda (%88,8), 49-60 ay grubunda 14 gözün 13'ünde (%92,8) baflar›l› sonuç al›nd›. Baflar›s›z grupta 7 hastan›n 5'inde epifora sondalamadan 1-3 ay sonra tekrar bafllad›.

Tart›flma: Sondalama ifllemi DNLKT'da tüm yafl gruplar›nda etkin ve öncelikli cerrahi yöntemdir. 0-12 ayda tekrarlayan dakriosistit ataklar› d›fl›nda öncelikli tedavi seçenegi hidrosta- tik masaj ve medikal tedavidir. ‹leri yafl grubunda da sondalama ile baflar›l› sonuçlar al›nabil- mektedir. Sondalama baflar›s› en az 3 ayl›k takipten sonra degerlendirilmelidir.

Anahtar Kelimeler: Dogumsal nazolakrimal kanal t›kan›kl›g›, sondalama

SUMMARY

The Timing of Probing for Congenital Nasolacrimal Duct Obstruction

Purpose: To investigate the outcome of probing according to age groups for nasolacrimal duct obstruction.

Mecmuaya Gelifl Tarihi: 23.11.2006 Düzeltmeden Gelifl Tarihi: 10.01.2007 Kabul Tarihi: 03.06.2007

OR‹J‹NAL MAKALELER

(2)

G‹R‹fi

Nazolakrimal kanal›n dogumsal t›kan›kl›g› s›k gö- rülen bir durum olup, kanal› oluflturan kolumnar epitel hücrelerinin kanalizasyonundaki bir hata sonucu olufltu- gu düflünülmektedir. Yay›nlanan raporlara göre infant- larda epifora insidans› %1,2 ve %20 aras›nda degiflmek- tedir (1,2).

Bir yafl›na kadar hastalar›n %80 ile %90'›nda epifo- ra kendiliginden düzelmektedir. Kanal›n tümüyle aç›l- mas›n›n 24 aya kadar gecikebilecegi yönünde görüfller vard›r. ‹lk birkaç ay içinde kendiliginden aç›lmayan ol- gularda hidrostatik masaj ve topikal antibiyotikler fay- dal›d›r. Bu tedavilerin yetersiz kald›g› olgularda sonda- lama, bikanaliküler silikon tüp uygulamas› ve dakriosis- torinostomi diger tedavi seçenekleridir. Öncelikle daha az invaziv yöntemler tercih edilir. Sondalaman›n amac›

nazolakrimal kanal›n alt ucuna ulaflmak ve membran›

delerek aç›lmay› saglamakt›r. DNLKT'da sondalama za- man› için evrensel bir görüfl bulunmamaktad›r. ‹lk bir y›l içinde sondalama yap›lmas›n› savunan oftalmologlar gecikmifl sondalama nedeniyle enfeksiyon riskinin artt›- g›n› ve bunun da sistemde skar oluflumuna neden oldu- gunu, ayr›ca daha sonra yap›lacak sondalaman›n baflar›- s›n› da düflürdügünü belirtmektedirler (3,4,12). Dogum- sal dakriosistosel ve fliddetli dakriosistitte erken sonda- lama gereklidir. Üç yafl›n üzerinde sondalaman›n baflar›- s› halen tart›flmal›d›r.

Çal›flmada DNLKT'da sondalama iflleminin farkl›

yafl gruplar›ndaki baflar›s› araflt›r›ld›. Baflar› degerlendi-

rilmesi semptomlara, floresein kaybolma testi sonuçlar›- na ve takip süresine göre yap›ld›.

GEREÇ ve YÖNTEM

Dogumsal nazolakrimal kanal t›kan›kl›g› (DNLKT) tan›s› öykü ve klinik bulgular ile konuldu. fiüpheli olgu- lara floresein kaybolma testi yap›ld›. Bir damla %2'lik fluoresein solüsyonu her iki gözün alt konjonktival for- niksine konuldu. Befl dakika süre geçmesine ragmen bo- yan›n gözyafl› havuzundan temizlenmemifl olmas› t›ka- n›kl›k lehine degerlendirildi.

Yirmidört k›z (%54.5), 20 erkek (%45.5) toplam 44 hastan›n 66 gözü çal›flmaya al›nd›. Yirmiiki hastada (%50) bilateral nazolakrimal kanal t›kan›kl›g› mevcuttu.

‹fllem öncesi hastalar›n önceki medikal ve cerrahi öykü- leri sorguland›, tam oftalmolojik muayeneleri yap›ld›.

Daha önce sondalama geçirmifl, lakrimal kese mukoseli, akut dakriosistit, dakriokütanöz fistül, nazolakrimal sis- tem travma öyküsü, punktal veya kanaliküler anomali, kraniofasiyal anomalisi olan olgular çal›flmaya al›nmad›.

Sondalama laringeal maske ile inhalasyon anestezisi al- t›nda yap›ld›. ‹fllem için, bir ucu 25 mm uzunlugunda di- latatör, diger ucu 0.70 mm x 45 mm (22 G) boyutunda sonda olan bir prob kullan›ld›. Teknik olarak üst punktu- mun dilatasyonundan sonra prob ampullaya kadar verti- kal, buradan sonra 90 derece horizontal plana dönüldü, kanalikülde katlant› olmas›n diye üst kapak laterale dog- ru çekildi. Prob lakrimal kesenin nazal duvar›na kadar (kemige ulafl›ncaya kadar) ilerletildi. Bu aflamada prob Methods: Fourty-four patient's 66 eyes were included in the study, who were performed probing for congenital nasolacrimal duct obstruction between 2004-2006.

Findings of 3 months postoperative period after probing were retrospectively reviewed. Pa- tiens were called again for examination. A questionnaire was performed to all parents inquiring about the timing of symptom resolution after probing and whether symptoms had resolved completely or recurred. The same time flourescein disappear test were done. Results were eva- luated according to age groups.

Results: 44 consecutive patients, 24 females and 20 males, at right eyes of 9 patients (%20.45), at left eyes of 13 patients (%29.55) and bilateral of 22 patients (%50) were entered into this study. Mean probing age was 27.3 month old (6-60 month) and mean follow up was 11.8 month (3-24 month). Fifthy-eigth in 66 eyes (%87.9) results were succesful. Probing achi- eved successful results in 8 out of 8 eyes (%100) aged 1 month to 12 months; 21 out of 26 eyes (%80.7) aged 13 months to 24 months; 16 out of 18 eyes (%88,8) aged 25 to 48 months; 13 out of 14 eyes (%92.8) aged 49 to 60 months. Considering failure group, 5 out of 7 patients repea- ted epiphora 1-3 month after probing.

Discussion: In all age groups, probing is effective and preferential surgical method for con- genital nasolacrimal duct obstruciton. Between 0-1 age group, hydrostatic massage and medical treatment are first therapeutic option. However at the older age group, probing is performed with good results. Probing success should be evaluated at least after 3 month follow up period.

Key Words: Congenital nasolacrimal duct obstruction, probing

(3)

geri çekilip, 90 derece aflag› yöneltilerek membran rüp- türü hissedilinceye kadar ilerletildi. Sondalaman›n ar- d›ndan 1/3'lük suland›r›lm›fl metilen mavisi ile lavaj ya- p›ld›.Boya, alt meatusa yerlefltirilen pediatrik oksijen kateteri ile aspire edilerek pasaj aç›kl›g› kontrol edildi.

Postoperatif 1 hafta tobramisin damla (4x1), floro- metalon damla (4x1) ve 3 gün süreyle nazal dekonjestan sprey (3x1) verildi. Postoperatif ilk 3 aydaki muayene bulgular› hasta kay›tlar›ndan degerlendirildi. Bundan sonraki muayene için hastalar›n çag›r›lmas› planlad›.

Ailelere çal›flma ile ilgili bilgi verildi ve onaylar› al›nd›.

Muayenede fluoresein kaybolma testi yap›ld›, sulanma ile ilgili sorular yöneltildi (Tablo 1).

Ailelerden al›nan cevaplar ve fluoresein kaybolma testi sonuçlar› birlikte degerlendirildi. Buna göre test so- nucu olumlu olan ve 1. soruya 'a' veya 'b' yan›t›n›n al›n- d›g› olgularda sondalama ifllemi baflar›l› kabul edildi.

‹statisiksel analizde hastalar› yafl gruplar›na ay›rd›- g›m›zda baflar›l› olan grup ile baflar›s›z olan grubun yafl dag›l›mlar› farkl›l›g›n› incelemek amac›yla Khi-Kare testinin kullan›lmas›na karar verildi. Baflar›s›z olan olgu say›s›n›n dört farkl› yafl grubu içerisindeki dag›l›m› ista- tistiksel olarak yetersiz oldugundan, baflar›l› grup ile ba- flar›s›z grubun yafl verileri kullan›larak bag›ms›z iki grup aras›nda yafl ortalamas› yönünden fark›n önemliligi Stu- dent's t testi ile degerlendirildi. Cinsiyet ve lateralitenin baflar› ile iliflkisi ise Fisher'in kesin testi ile degerlendi- rildi. Sonuçlar p<0,05 için istatistiksel olarak anlaml›

kabul edildi.

SONUÇLAR

Ortalama sondalama yafl› 27,3 ay (6-60 ay), ortala- ma takip süresi 11,8 ay (3-24 ay ) idi. Hiçbir olguda

operasyona ve anesteziye bagl› komplikasyon geliflme- di.Birinci soruya 'a' veya 'b' yan›t›n›n al›nd›g›, berabe- rinde fluoresein kaybolma testinin pozitif oldugu olgu- larda sondalama ifllemi baflar›l› kabul edildi. Buna göre 66 gözün 58'inde (%87.9) baflar›l› ,8'inde (%12.1) bafla- r›s›z sonuç al›nd›. Birinci soruya 34 gözde 'a' yan›t›, 24 gözde 'b' yan›t› al›nd›, hiçbir olguda 'e' yan›t› al›nmad›.

1. soruya 'c' yan›t› al›nan 6 göz için ailelere 2.soru yö- neltildi. Bunlar›n 5'i tekrar sulanman›n sondalamadan sonra 1-3 ay içinde, 1'i 8.ayda bafllad›g›n› söyledi. Yafl gruplar›na göre baflar› oranlar› tablo 2'de gösterilmifltir.

Tüm yafl gruplar›nda sondalama iflleminin %80 ve üzerinde baflar› ile sonuçland›g› görüldü. 24 ay alt›nda baflar› yüzdesi %90.35 iken 24 ay üzerinde %90.8 bu- lundu. Yafl gruplar› aras›nda baflar› oranlar› karfl›laflt›r›l- d›g›nda istatistiksel olarak anlaml› fark bulunmad› (Stu- dent t testi p = 0,925, p<0.05). Çift tarafl› kanal t›kan›k- l›g› olan 22 olgunun 17'sinde (%77,3) çift tarafl› baflar›- l›, 4'ünde (%18,1) tek tarafl› baflar›l›-tek tarafl› baflar›s›z, 1'inde (%4,6) çift tarafl› baflar›s›z sonuç al›nd›. Ayr›ca erkek hasta baflar› yüzdesi (%75), kad›n hastalara (%91,7) göre daha düflük bulundu. ‹statistiksel degerlen- dirmede, bilateralite ve cinsiyetin baflar›ya etkisi anlaml›

bulunmad›. (Fisher's exact test: lateralite; p= 0,412, p<

0,05, cinsiyet; p = 0,217, p<0,05)

Sondalama iflleminin baflar›s›z oldugu hasta grubu incelendi. Operasyon öncesi öyküleri, yafl, cinsiyet, ikinci ifllemler ve bilateral t›kan›kl›k degerlendirildi (Tablo-3).

Befl hastada bilateral kanal t›kan›kl›g› mevcuttu, bunlardan birinde sondalama ifllemi bilateral baflar›s›z olmufltu. Üç hastada medikal tedavi ve masaja yan›t ver- meyen sürekli pürülan ak›nt›, 4 hastada geçirilmifl akut dakriyosistit öyküsü mevcuttu. Bir hastada akut dakriyo- sistit preseptal selülite ilerlemiflti. Bu grupta 1 hasta 13 ayl›k, 1 hasta 50 ayl›k iken diger 5 hastan›n yafllar› 24 ve 36 ay aras›nda degiflmekteydi. Tüm hastalara birinci Tablo 1. Ailelere yöneltilen sorular

Sondalama iflleminden bu yana sulanma flikayeti ;

a) Tamamen durdu.

b) Durdu, ama soguk veya rüzgarl›

havada sulan›yor.

c) Ameliyat sonras› durmufltu, bir süre sonra tekrar bafllad›.

d) Ayn› kald›.

e) Kötüleflti.

Tekrar sulanma flikayeti

operasyondan ne kadar süre sonra ortaya ç› kt› ?

1 ay'dan k› sa ( ) / 1-3 ay aras› ( ) / 3-6 ay aras› ( ) / 6 ay'dan sonra ( ) Soru -1

Soru -2

(Soru -1'de 'c'yan›t› n›

s eçenlere yöneltildi)

Tablo 2. Yafl gruplar›na göre baflar›

Hasta yafl›

(ay)

Göz say›s› Sondalama baflar›l›

Sondalama baflar›s›z 0-12

13-24

8 26

8 (%100) 21 (%80.7)

- 5 (%19.3) 25-48

49-60

18 14

16 (%88.8) 13 (%92.8)

2 (%11.2) 1 (%7.2)

(4)

den en az 6 hafta sonra ikinci kez sondalama yap›ld›.

Sondalama s›ras›nda kanaliküler sistemde güçlükle kar- fl›lafl›lan 4 ve 5 numaral› olgulara ayn› seansta bikana- liküler silikon tüp entübasyonu uyguland›. 3 ve 7 numa- ral› olgulara, ikinci sondalamadan ortalama 4 ay (2-6 ay) sonra epifora semptomlar›n›n devam etmesi üzerine bi- kanaliküler silikon tüp entübasyonu yap›ld›. Sonraki ta- kiplerde, hastalarda semptomlar›n ya tamamen kaybol- dugu ya da hasta ve aileyi rahats›z etmeyecek kadar azald›g› görüldü.

TARTIfiMA

Sondalama ifllemi dogumsal nazolakrimal kanal t›- kan›kl›g›nda standart terapötik bir yöntemdir. Ancak op- timal zamanlama konusu günümüzde halen tart›flmal›d›r.

Havins ve Wilkins 8 ayda sondalama baflar›s›n› %94, 18 ay ve üzerinde %56 olarak bildirmifllerdir (5). Young ve arkadafllar› da 2 yafl›ndan sonra baflar› oran›n› %54 ola- rak bildirmifltir (6). Esgin ve arkadafllar›, 4-6 ayda bafla- r›y› %100, 7-12 ayda %96.9, 13-48 ayda ise %85.4 ola- rak bildirmifllerdir (7). Gürdag ve arkadafllar› ise sonda- lama baflar›s›n›n 6-24 ayda %95 oldugunu, 2 yafl›ndan sonra %34'e düfltügünü ifade etmifllerdir (8). Erdogan ve arkadafllar›, 14-78 ayda sondalama baflar›s›n›n %79.2 ol- dugunu bildirmifllerdir (9). Özdemir ve arkadafllar›, 2 yafl ve üzeri olgularda sondalama-lavaj yöntemi ile %40 ilk seansta, %13.33 ikinci seansta baflar› sagland›g›n› be- lirtmifllerdir (10). Robb yafl›n baflar› yüzdesi üzerinde spesifik bir etkisi bulunmad›g›n› savunmufltur. Robb'un serisinde 1 yafl›ndan sonra baflar› %92, 24 ay ve üzerin- de ise %94.5 olarak bildirilmifltir (11). Bizim çal›flma- m›zda ise 24 ay alt›nda baflar› yüzdesi %90.35 iken 24 ay üzerinde %90.8 bulunmufltur. Pek çok oftalmolog yafl

faktörünün yan› s›ra bilateralitenin , baflar›s›z konserva- tif tedavilerin, nazolakrimal kanaldaki anatomik degi- flikliklerin de baflar›y› etkiledigini savunmaktad›r. Paul ve Shepherd yafl artt›kça baflar› oran›n›n düflmesini, ha- fif t›kan›kl›klar›n spontan aç›lmas›na, ileri yafl grubunda ise ciddi t›kan›kl›klar›n kümülatif olarak birikmesine baglam›fllard›r (12). Kashkouli ve arkadafllar›n›n çal›fl- mas›nda 3 yafl ve üzeri çocuklarda sondalama baflar›s›z- l›g›nda en önemli risk faktörünün nazolakrimal kanal›n kompleks t›kan›kl›klar› oldugu öngörülmüfltür (13). Ho- navar 2-3 yafl grubunda sondalaman›n öncelikli cerrahi ifllem oldugunu, yafl›n yan› s›ra bilateral t›kan›kl›k,bafla- r›s›z konservatif tedavi, baflar›s›z sondalama giriflimleri, atonik kese varl›g› ve nazolakrimal kanalda fibröz darl›- g›n sondalama prognozunu olumsuz etkiledigini bildir- mifltir (14). Bizim çal›flmam›zda da baflar›s›z hasta gru- bu incelendiginde tüm hastalar›n ifllem öncesi masaj ve medikal tedaviye yan›t vermemifl kronik nazolakrimal kanal enfeksiyonu öyküsü mevcuttu.

Bu çal›flmada,tüm yafl gruplar›nda baflar› oranlar›

%80 ve üzerinde, özellikle 49-60 ay grubunda %92.8 bulundu. Bu yafl grubundaki yüksek baflar› oran› hasta- larda kompleks nazolakrimal kanal t›kan›kl›g›n›n olma- mas›na ve kronik enfeksiyon öyküsünün sadece 1 hasta- da mevcut olmas›na bagland›. Çal›flmada yafl faktörünün yan› s›ra preoperatif kronik enfeksiyon öyküsü, bilatera- lite ve cinsiyetin baflar›ya etkisi incelendi. Bilateral son- dalama yap›lan olgularda bilateral baflar› oranlar›n›n tek tarafl› uygulamalara göre daha düflük oldugu, ayr›ca er- keklerde baflar› oran›n›n kad›nlara göre daha az oldugu gözlemlenmifltir. Ancak bu sonuçlar istatistiksel analiz- de anlaml› bulunmam›flt›r. Bu nedenle bu faktörlerin da- ha genifl kat›l›ml› hasta gruplar›nda tekrar degerlendiril- mesi gerektigi düflüncesindeyiz. Tan› ve takipte fluore Tablo 3. Sondalama iflleminin baflar›s›z oldugu hasta grubu

Hasta no

Cinsiyet Yafl ‹kinci ifllemler Preoperatif Öykü Bilateralite

1 2

Erkek Erkek

24 ay 50 ay

Sondalama Sondalama

Dakriosistit Dakriosistit

Bilateral olgunun 1 gözü Bilateral olgunun 1 gözü 3

4 5 6

Kad›n Kad›n

24 ay 36 ay Erkek

Erkek

26 ay 24 ay

Sondalama/*BSE Sondalama/BSE

Sürekli pürülan ak›nt›

Sürekli pürülan ak›nt›

Sondalama/BSE Sondalama

Preseptal selülit (dakriyosistit zemininde) Dakriyosistit

Unilateral olgu

Bilateral olgunun 1 gözü Unilateral olgu

Bilateral olgunun 1 gözü

7 Erkek 13 ay Sondalama/BSE Sürekli pürülan ak›nt› Bilateral olgunun 2 gözü

*Bikanaliküler silikon tüp entübasyonu

(5)

sein kaybolma testi ve hasta semptomlar›n›n birlikte de- gerlendirilmesi faydal› olmaktad›r. Bu çal›flmada sonda- lama ifllemi baflar›s› ; postoperatif 3.ay ve sonras›nda ai- lelere yöneltilen sorular ve beraberinde yap›lan floresein kaybolma testi sonuçlar›yla birlikte degerlendirildi. Ba- flar›s›z kabul edilen sondalamalarda, hastalar›n çogunda (7 olgunun 6's›) semptomlar›n ifllem sonras› 1. ay ve sonras›nda bafllad›g› görüldü. Bu verilerle sondalama ifl- leminde baflar› degerlendirmesinin postoperatif en az 3 ayl›k takip sonunda yap›lmas› gerektigini düflünmekte- yiz.

Sonuç olarak sondalama ifllemi günümüzde dogum- sal nazolakrimal kanal t›kan›kl›g› olan çocuklarda, genel anestezi alt›nda uygulamas› güvenli ,etkin primer cerra- hi yöntemdir. Bas›nçl› lavaj, sondalama ve silikon tüp entübasyonu seçeneklerinin basamakl› olarak uygulan- mas›n›n baflar›y› artt›rd›g› baz› çal›flmalarda gösterilmifl- tir (15,16). 0-12 ayda tekrarlayan dakriosistit ataklar› d›- fl›nda öncelikli tedavi seçenegi hidrostatik masaj ve me- dikal tedavi olmal›d›r. ‹leri yafl gruplar›nda da sondala- ma ile baflar›l› sonuçlar al›nabilmektedir. Ancak hasta- n›n yafl›, önceki tedavileri, bilateral t›kan›kl›g›, nazolak- rimal sistem, atonik kese varl›g›,anatomik varyasyonlar birlikte degerlendirilerek uygulanacak tedaviye karar verilmelidir.

KAYNAKLAR

1. Wagner RS. Management of congenital nasolacrimal duct obstruction. Pediatr Ann 2001;30:481-8.

2. Macewen CJ. Congenital nasolacrimal duct obstruction.

Compr Ophthalmol Update. 2006 Mar-Apr;7(2):79-87.

Review.

3. Katowitz JA, Welsh M G. Timing of initial probing and irrigation in congenital nasolacrimal duct obstruction.

Ophthalmology 1987;94:698-705.

4. Baker JD. Treatment of congenital nasolacrimal system obstruction. J Pediatr Opththalmol Strabismus 1985; 22:

34-5.

5. Havins HE, Wilkins RB. A useful alternative to silicone intubation in congenital nasolacrimal duct obstructions.

Ophthalmic Surg 1983;14:660-670.

6. Young JDH, MacEwen CJ, Ogston SA. Congenital naso- lacrimal duct obstruction in second year of life: a multi- center trial of management. Eye 1996;10:485-91.

7. Esgin H, Özgür S, Erda S. Dogumsal nazolakrimal kanal t›kan›kl›klar›nda sondalama zaman›. Türkiye Klinikleri Oftalmoloji Dergisi 1999;8(1):56-59.

8. Gürdag T, Zengin N, Okudan S, Gündüz K, Özbayrak N, Okka M, Acaroglu fi. Konjenital nazolakrimal kanal t›ka- n›kl›klar›nda yaklafl›m›m›z.TOD Bahar Sempozyumu.

Oküloplastik Cerrahi, 24-26 May›s 1996, Rize.

9. Erdogan H , Toker M.‹, Ar›c M.K, Akbulut M, Topalkara A. Dogumsal nazolakrimal kanal t›kan›kl›g›nda lavaj-son- da uygulamas› sonuçlar›m›z. Türk Oftalmoloji Gazetesi 2004;34(2):98-102.

10. Özdemir M, Yaflar T, Ö zçimen M, Çinal A . Konjenital nazolakrimal kanal t›kan›kl›g›nda sonda-lavaj zamanlama- s›. Türk Oftalmoloji Gazetesi 2002;32(4/1):592-595.

11. Robb RM. Success rate of nasolacrimal duct probing at time intervals after 1 year of age. Ophthalmology 1998;

105: 1308-10.

12. Paul TO, Shepherd R. Congenital nasolacrimal duct obs- truction:natural history and the timing of optimal inter- vention. J Pediatr Strabismus 1994;31:362-7.

13. Kashkouli MB, Beigi B et al. Late and very late inital probing for congenital nasolacrimal duct obstruction:

what is the cause of failure? Br J Ophthalmol 2003;

87:1151-1153.

14. Honavar SG, Prakash VE, Rao GN. Outcome of probing for congenital nasolacrimal duct obstruction in older children. Am J Ophthalmol 2000;130:42-8.

15. Çiftçi F et al. Systematic, combined treatment approach to nasolacrimal duct obstruction in different age groups.

Eur L Ophthalmol 2000;10:324-329.

16. Yaman A, Berk AT, S öylev MF. Dogumsal nazolakrimal kanal t›kan›kl›g›nda tedavi sonuçlar›m›z. Türkiye Klinikle- ri Oftalmoloji Dergisi 2004;13(3):159-164.

Referanslar

Benzer Belgeler

Behçet hastal›¤› çok say›da sistemi tu- tan bir hastal›k oldu¤undan, anestezi uygulamalar› yö- nünden önem arzeder.. Bu çal›flmada bir olgu nedeniyle

Amaç: Retina dekolman tedavisinde subretinal s›v› drenaj›n- dan önce kriyoterapi uygulamas›n›n göziçi hemoraji (G‹H) s›kl›¤›na etkisini araflt›rmak.. Materyal

Çal›flmam›zda santral retinal ven t›kan›kl›¤› olan 20 hastan›n 20 gözü renkli doppler ultrasonografi cihaz› kul- lan›larak, santral retinal arterde pik sistolik

Key words: Distal ulnar tunnel, Guyon’s canal, the superficial branch of the ulnar nerve, the deep branch of the ulnar artery..

Ülkemizde daha önce yapılan iki çalışmada nazolakrimal kanal tıkanıklığında enfeksiyona en sık sebep olan mikro- organizmaların gram-pozitif ajanlar olup, bunlardan

Yenido¤anda do¤umsal nazolakrimal kanal t›kan›kl›¤›na ba¤l› dakriyosistit: Olgu sunumu.. Emrah Can 1 , Ali Bülbül 1 , Sinan Uslu 1 , Asiye

Tar t›fl ma: Konservatif tedavi ile hayatın ilk yılında düzelmeyen doğumsal nazolakrimal kanal tıkanıklığı olguları için sondalama etkili bir tedavi şeklidir..

This is a case report of a patient with a transverse colon vol- vulus and acute obstruction of the large intestine.. A case is presented with emphasis on incidence,