İLETİŞİM
İLETİŞİM BECERİLERİ
İletişim
• Bilgi üretme, aktarma ve anlamlandırma sürecidir.
• Anlaşılabilir mesajların alınması ve yollanma sanatıdır.
İLETİŞİM
Kişilerarası iletişim
Kişilerarası İletişim
Kişilerin birbirlerine bilinçli veya bilinçsiz olarak iletmek istedikleri duygu ve düşüncelerini aktardıkları bir süreçtir.
Kişilerarası iletişim sözlü ve sözsüz olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Empati
Gerçekçi ve doğal davranmak
Başarılı İletişim
Karşımızdaki kişilere saygı
duymak
İletişim sadece konuşma değildir.
Aynı zamanda
Ne
söyleyeceğimizi bilmek
Bunu ne zaman
söylemenin daha
uygun olacağına Ve
Nerede söylemenin doğru olduğuna
karar vermek
En iyi nasıl
söyleneceğini düşünmek
İletişim
Olayları
basitçe
anlatabilmek
Akıcı bir dille ve karşımızdaki kişiyle
göz kontağı
kurarak konuşabilmek
Dikkati
yoğunlaştırmak ve
verdiğimiz mesajların
alınıp alınmadığını
fark edebilmektir
İletişim
İLETİŞİM SİSTEMİNİN
TEMEL
ÖGELERİNDEN BİRİ DE
DİNLEMEDİR
Dinlemek, kulaklarınızın söylenenleri işitmesinden çok
güven, saygı, ilgi ve bilgi paylaşımı
demektir.
• Duymak: Sadece kelimeler duyulur. Hiç bir eyleme girilmez.
• İşitmek: Kelimeler ve ifade ettikleri duyulur. Konuyu netleştirmek için soru sorulur.
• Aktif Dinlemek: Söylenenlerin altındaki duygular dinlenir. Konuşanın hissettikleri gözlemlenir.
DİNLEMENİN SEVİYELERİ
İyi bir DİNLEYİCİ
İYİ BİR DİNLEYİCİ
Bedeniyle yaptıklarını da “DUYAR"
KOLLARI iletişim
kurduğu kişinin yalnız
söylediklerini değil
YÜZÜ VE ELİ
İyi Dinleyici;
• Dikkat ve ilgi ile dinler.
• Sözlerin içeriği kadar duyguları da dinler.
• Sabırlıdır, duygularını kontrol edebilir.
• Göz teması, baş hareketi ile dinlediğini belli eder.
• Konuşanın sözünü kesmez, cümlelerini tamamlamaz.
• Anlamadığı yönleri sorarak açıklığa kavuşturur.
• Söylenenler hoşuna gitmese de, söyleyeni yargılamaktan kaçınır.
• Anladığından emin olmak için söyleneni kendi ifadeleri ile tekrar eder.
Kötü Dinleyici;
• Görünüşte dinleme
• Seçerek dinleme
• Saplanmış dinleme
• Savunucu dinleme
• Tuzak kurucu dinleme
• Yüzeysel dinleme yaparlar.
Görünüşte dinleme: Bu dinleme türü aslında dinlememek sadece dinliyormuş gibi yapmaktır (Balık uykusuna yatmak)
Seçerek dinleme: Bu dinleme türü bir anlamda algıda seçicilikle ilgilidir. Dinleyicinin sadece kendisi ile ilgili olan kısmı duyması diğer anlatılanlara kulaklarını kapatması anlamındadır.
Saplanmış dinleme:Bu tür dinleyiciler siz ne derseniz deyin kendi duymak istediğini duyar, bu tür dinleyicilerle belli bir noktaya ya da ortak paydaya gelmek çok zordur.
Savunucu dinleme: Bu tür dinleyiciler sürekli savunma durumundadırlar.
– Yapılan her tür konuşmayı kendilerine yönelik bir saldırı gibi algılarlar ve sürekli kendileri ile ilgili aslında öyle olmadıklarını, öyle düşünmediklerini ispatlamak gibi bir uğraşı içindedirler. Konuşmaları genellikle kendilerine dönüktür.
Tuzak kurucu dinleme: Bu dinleyiciler sinsice bir çaba içindedirler.Daha önceden yapılmış planları vardır,konuşmacıyı usta sorularla tuzağa çekerler.
Yüzeysel dinleme:
• Yüzeysel dinleyici konuşmanın ayrıntılarına dikkat etmez,genel konu ve içerik hakkında bilgi sahibi olmak onun için yeterlidir.
• Söylenen sözün görünürdeki yüzeysel anlamın arkasında yatan derin anlamını kaçırır.
Pasif (Edilgen) Dinleme
SESSİZLİK
Sessizlik, karşımızdaki kişiye gerçekten kabul edildiğini duyumsatan ve bizimle
duygularını daha fazla paylaşması için onu yüreklendiren, ÇOK GÜÇLÜ SÖZSÜZ bir iletidir.
Dinlerken, özellikle duraklamalarda, gerçekten dinlediğimizi göstermek için sözlü ya da sözsüz belirtiler vermekte yararlı olabilir. Kabul tepkileri (baş sallamak, gülümsemek, kaş çatmak, vb.) uygun zamanda kullanılırsa, anlatanı gerçekten duyduğumuz mesajını verirler.
Kapı Aralayıcı Mesajlar
• Bazı insanlar konuşmayı sürdürmek için yüreklendirilmeye gereksinim duyabilir. Bu tür bir destekleme için verilen mesajlara, kapı aralayıcılar denir.
• "Bu konuda daha fazla bir şey söylemek ister misin?"
• "İlginç, devam etmek ister misin?"....gibi mesajlar, doğru kullanıldığında iletişimin sürmesine yardımcı olabilir.
Etkin (Katılımlı) Dinleme
En sağlıklı iletişim biçimidir.
• Konuşan bireyin söylediği sözleri açarak, tekrar etmekten oluşan etkin (katılımlı) dinleme, insanlar arasında yalın, daha anlamlı bir ilişkinin gelişmesine fırsat verir.
• Dinleyenin kendisini gerçekten duyduğunu gören anlatan, önce kendisine değer ve önem verildiğini, kabul edildiğini, buna bağlı olarak da sevildiğini düşünür.
“SEN” MESAJI YERİNE
“BEN” MESAJI VERİN
Sen dili
• Kişiliğe yönelik ve suçlayıcıdır
• Karşı tarafın kapanmasına neden olur.
• Kendini savunmaya geçmesine neden olur.
Sen Dili / Örnek
- Sizin yüzünüzden derse odaklanamıyorum.
- Çok gürültü yapıyorsunuz.
- Size ders anlatmak istemiyorum.
- Düşünmüyorsun.
- Dikkat çekmek için mi bunları yapıyorsun?
Ben dili
• Konuşanın rahatlamasını, duygularını ifade etmesini sağlar.
• Karşı tarafın savunmaya geçmeden dinlemesini sağlar.
• Kişiye kazandırılmak istenilen davranışı etkili kılar.
• Kızgınlığın daha başka nedenlerden kaynaklandığını fark etmemizi sağlar.
Ben Dili/ Örnek
- Arkadaşlarının dersi dinlemesine engel olman beni üzdü.
- Sınıfta fazla gürültü olunca diğer sınıflar rahatsız olacak diye endişeleniyorum.
- Arkadaşlarına kaba davranışların beni rahatsız etti.
Örnek:sen / ben dili
• Öğretmen: Ahmet derse zamanında gelme konusunda gün geçtikçe sorumsuzlaşıyorsun (Sen-iletisi)
• Ahmet: ………(Sen/ Ben iletisi)
• Öğretmen: ………(Sen/ Ben iletisi)
• Ahmet:………(Savunma iletisi)
• Öğretmen: ………(Sen/Ben iletisi)
• Ahmet: ………...(Sen/ Ben iletisi)
• Öğretmen: ………(Sen/ Ben iletisi) Boşlukları dolduralım.
İletişimde Engeller
1. Emretme, Yönetme
“Yapman gerekir ...”, “Yapmak zorundasın ...”
— Korku ya da aktif direnç yaratabilir;
— Söylenenin tersini “denemeye” davet edebilir;
— İsyankar davranışa ya da misillemeye yol açabilir.
2. Uyarma, tehdit etme (göz dağı verme)
“...yapmazsan...olur”, “Ya yaparsın, yoksa...”
— Korku, boyun eğme yaratabilir;
— Söz konusu sonuçların gerçekten
meydana gelip gelmeyeceğini “denemeye”
yol açar;
— Gücenme, kızgınlık, isyankarlığa neden olabilir.
3. Ahlak dersi verme
“...yapmalıydın”, “senin sorumluluğun”,
“...şöyle yapmak gerekir”
— Zorunluluk ya da suçluluk duyguları yaratır;
— öğrencinin durumunu daha şiddetle
savunmasına yol açabilir; (Kim demiş?)
— öğrencinin sorumluluk duygusuna güvenilmediği izlenimi verir.
4. Öğüt verme, çözüm üretme
“Ben olsam....”, “Neden...yapmıyorsun?”, Bence...”, “Sana şunu önereyim...”
— öğrencinin kendi sorunlarını çözmekten aciz olduğunu ima eder;
— öğrencinin sorunu bütünüyle düşünüp, değişik seçenekler getirip seçenekleri denemesine engel olur.
— Bağımlılıkta da direnme yaratabilir.
5. Mantık yoluyla inandırma, tartışma
“İşte şu nedenle hatalısın...”, “Olaylar gösterir ki...”, “Evet ama...”, “Gerçek şu ki....”
— Savunucu tutumları ve karşı koymayı kışkırtır;
— Çoğunlukla öğrencinin/bireyin öğretmeniyle iletişimi kesmesine ve artık dinlememesine yol açar;
— öğrencinin/bireyin kendisini beceriksiz ve yetersiz hissetmesine yol açabilir.
6. Yargılama, eleştirme, suçlama
“Olgunca düşünmüyorsun....”, “Sen zaten tembelsin...”
— Yetersiz, aptallık, yanlış değerlendirme anlamı taşır;
— öğrencinin olumsuz bir yargıya hedef
olma ya da azarlanma korkusuyla iletişimi kesmesine yol açar;
— Genellikle öğrenci yargı ve eleştirileri
gerçek olarak algılar (Ben kötüyüm!) ya da karşılık verir.
Geribildirim/ Dönüt
• Bir tür mesajdır.
• Geribildirim sayesinde: mesajın alınıp alınmadığı, nasıl anlaşıldığı, neye ihtiyaç duyulduğu açığa çıkar.
• Kaynak, yanlış anlaşıldığını anlayıp, iletisini tekrar düzenleyebilir.
• Olabildiğince fazla geri bildirim alıp vermek, bilgi alışverişinin sağlıklı işlemesi, işe ilişkin gereksiz kaygı ve dedikoduların önlenmesi, motivasyonun arttırılması için çok önemlidir.
• Geribildirim, alıcının iletişime katıldığı duygusunu yaşamasına yardımcı olur.
Kabul iletileri
Koşullu
(Davranışa yönelik)
• Pozitif (+)
Derse ilginiz mükemmel
• Negatif (-)
Kursa geliş saatine uymadınız
Koşulsuz
(Varoluşa yönelik) (Genelleyici)
•Pozitif (+)
Sizi seviyorum
•Negatif (-)
Allah sizi kahretsin, hiçbir şeyden
anlamaz mısınız?
Kabul iletileri örnekleri
• Çok yeteneklisin
• Sizinle çalışmak çok zevkli arkadaşlar
• Çok iyi açıkladınız.
• Anlaşılan ödev yapmayı bilmiyorsunuz
• Ödevinde şunları düzeltmenin gerektiğini düşünüyorum
• Siz öğrenciler zaten hiç kadir kıymet bilmezsiniz
• Dersimi dinlediğiniz için çok teşekkür ederim
• Bence harika bir sınıfsınız.
• Dersime saygı duymanız beni çok memnun etti.
İletişim sürecinde geribildirime ne kadar
önem verilirse,
iletişimin etkinliği, başarısı o kadar artar.
Beden dili
Beden dili duygu ve düşüncelerimizin yansımasıdır.
İnsanların yüz yüze kurdukları ilişkide, kelimeler %10, ses tonu %30, beden dili
%60 önem taşır.
BEDEN DİLİNİN ÖGELERİ
Beden duruşu
Mimikler
Jestler
Göz teması
Oturma biçimi
Ayakların kullanımı
Mimikler
Güvenli bir ifade, verilen mesajla uyum içindeki ifadedir.
Jestler
Baş, el, kol, bacak ve beden hareketlerinin anlatım amaçlı kullanımıdır.
Yüz ifadeleri
Yüz kaslarını kasma, çeneyi sıkma, dudakları ısırma
Baş hareketleri
Başın yukarıdan aşağı hareketi:
• Onaylama, evet anlamı taşır
• Cesaret verir, öğrencinin düşüncesini genişletmesi, yaratıcı olmasını motive eder, katılımı artırır
Başın aşağıdan yukarı hareketi:
• Hayır, onaylamıyorum anlamı taşır.
• Katılımcılarda rahatsızlık, cesaret kaybı, hayal kırıklığına neden olur, katılımı engeller
Başın hafif yan yatması
Başın hafif yana yatması
Dinleyicilerin konuya ilgi duyduğunu anlatır,
anlık ilgi yoğunlaşmalarını gösterir
El- kol hareketleri
• RAHAT
• DÜŞÜNCELİ
• İLGİLİ
• HUZURSUZ
• OLUMSUZ YAKLAŞIMLI
CEVABA HAZIR
El sıkışma
• Üstünlük
• Üstünlüğü kabullenme
• Eşitlik
Ses tonu
• Çok yüksek ve alçak ton dinleyiciyi rahatsız eder
• Alçak ton çekingenlik, güvensizlik hissi verir
• Monoton anlatım konuya ilgisizliği, önem vermemeyi anlatır
Göz teması
• Konuşmacı ve dinleyicileri birbirine bağlar, sunumun içine katar
• İkna ve inandırıcılığı güçlendirir
• İyi bir geri bildirim yöntemi, değerlendirme aracıdır
Oturma biçimi
ÇEVREYİ CİDDİYE ALMAZ
ELEŞTİRMEN DİNLEYİCİ
GÜVENLİ
DİKKATLİ DİNLEME KENDİNE GÜVENLİ RAHAT İLGİLİ
Öneriler
Doğal ve rahat olun : Jestler ve hareketler sarf edilen kelimelerin anlamını bütünlüyorsa, konuşmanın etkisi güçlenecektir.
Kendiniz gibi olarak kendinize güven sağlayın: Beden dilini etkili kullanmanın en önemli kuralı kendiniz olmanızdır.
Bedeninizin duygularınızı yansıtmasına izin verin: Öncelikle anlattığınız şeye kendiniz inanın, benimseyin ve mesajlarınızı paylaşma isteğini hissettirin. Bu durumda hareketleriniz içten gelecek ve söylediklerinizle uyumlu olacaktır.
Kendinizi değerlendirin, bir sunumunuzu videoya kaydedin:
• Duruşunuzu
• Jest ve mimiklerinizi
• Beden hareketlerinizi
• Yüz ifadenizi
• Göz teması ve bakışlarınızı değerlendirin.
Kendinizi dikkat bozucu tavır ve hareketlerden kurtarın:
• Kürsüyü sıkıca kavrama ve üzerine yaslanma, yapışma
• Dudak ısırma ve yalama
• Bozuk paralarla ve takılarla oynama
• Kaşlarını çatma
• Saçları ve giysiyi düzeltme
• Kafa sallama
Eğitim alanında pozisyon alma ve yürüme:
• İlk dakikaları çok iyi değerlendirin, gülümseyin ve selamlayın
• Kürsü arkasına saklanmayın
• Hareketli olun, yürüyün ama dozunu ayarlayın
• Sürekli tekrarlayan hareketlerden kaçının
• Perde ve görsel aracı kapatmayın
GÜLÜMSEYİN
GÖZ TEMASI KURUN
BASİT VE ANLAŞILIR KONUŞUN
SÜREKLİ KONUŞMAYIN
OLUMLU GERİ BİLDİRİM VERİN
MİZAH KULLANIN
COŞKULU VE HEVESLİ OLUN
ÖRNEK UYGULAMALAR
Kodlu ileti:
1. Anayasa ve insan hakları ile ilgili bu kadar saçmalığı
öğrenmek zorunda mıyım?
2. Bu şey çok zor, anlayamıyorum.
3. Çiğdem kendini beğenmiş, kibirli, züppenin teki
Öğrencinin duyumsadıkları:
1. Sınav endişesi
2. Ev ödevlerinin çokluğundan bunalma
3. Reddedilme ya da sevilmeme
Etkin dinleme
Öğr.: yakında sınav mı var?
Öğrt.: yakında sınava gireceğin için endişelisin.
Öğr.: hayır, ne tür bir sınav yapacağınızı bilmiyorum. Soru –yanıt olmasından korkuyorum.
Öğrt.:sınavın türü seni endişelendiriyor.
Öğr.: evet. Açıklamalı sınavları başaramıyorum da.
Öğrt.: anlıyorum. Test sınavını daha iyi yapabileceğini sanıyorsun.
Öğr.: evet. Diğerinde her zaman zorlanırım.
Öğrt.: Çoktan seçmeli test olacak.
Öğr.: Oh rahatladım. Artık o kadar endişelenmiyorum.
Burada empati, saygı, dinleme, anlayış duyguları da yer alıyor.
Vites değiştirme
Öğrt.: Ahmet, sınıfa geç gelmen bana sorun yaratıyor. Sen içeri girince dersi kesmek zorunda kalıyorum. Bu da benim dikkatimi dağıtıyor ve rahatsız oluyorum. (1. ben iletisi)
Ahmet: evet ama bu aralar yapmam gereken çok iş var. Bu yüzden bazen derse yetişemiyorum.
Öğrt.: Seni anlıyorum ama bunu da görmezlikten gelemem. Dersim kesiliyor ve bunun böyle sürmesini istemiyorum. (2. ben iletisi) Ahmet: niye bu kadar büyütüyorsunuz anlamıyorum. Yalnızca birkaç
dakika gecikiyorum.
Öğrt.:Sen böyle konuşunca kendimi değersiz hissediyorum. (3. ben iletisi)
Ahmet: Üstünüze alınmayın. Ben sınıfa geç girince beni görmezlikten gelin. Böylece ben sizin için sorun yaratmış olmam.
Öğrt.: Bana ne yapacağımı söyleme. Bundan sonra zamanında geleceksin (sen iletisi)
Ahmet: (başını arkaya atıp yerine giderken) Ne sinirli şey
Yukarda yazılı metinde öğretmen ve öğrenci birbirini kızdırmıştır. Ben iletisine karşı öğrencisinin tepkisinden ipucunu algılayıp vites değiştiren öğretmenle öğrencisinin konuşmasını değiştirelim. Öğrencinin derse zamanında gelmesi için nasıl bir iletişim kurmalıyız?
Öğrt.: Ahmet derse geç gelmen bana sorun yaratıyor. Sen içeri girince dersi kesmek zorunda kalıyorum (1. ben iletisi)
Ahmet: Evet ama bu aralar yapmam gereken çok iş var. Bu yüzden bazen derse yetişemiyorum.
Öğrt.:Anlıyorum. Son günlerde yeni sorunların var. (etkin dinleme)
Ahmet: doğru. Fen Bilgisi öğretmenimizin dersinden sonra öğretmenime yardım ediyorum.
Öğrt.: Senden yardım istediği için çok memnunsun (etkin dinleme) Ahmet: Evet öyle belki önümüzde yıl laboratuar asistanı olabilirim.
Öğrt.: Bu senin için ödül olacak, oldukça da önemli (etkin dinleme)
Ahmet: evet. Geç kalmamdan rahatsız olduğunuzu biliyorum. sorun yarattığımı düşünemedim. Biliyorsunuz sessizce içeri girmeye çalıştım.
Öğrt.: dikkatli olduğun halde sorun yaratmış olman beni şaşırttı (etkin dinleme) Ahmet: Eh pek de öyle sayılmaz. Ne demek istediğinizi anladım. Fen Bilgisi
öğretmenime dersten birkaç dakika önce ayrılacağımı söylerim, olur mu?
Öğrt.: Bu gerçekten iyi olur. Teşekkürler Ahmet.
Ahmet: Bir şey değil.
Vites değişince;
Örnek olay: kızgın bir veli çocuğunun dersinizi anlamadığını söylemeye gelmiş.
Aşağıda bir konuşma metni hazırlayalım.
Veli: Çocuğum dersinizi anlamıyor. Bu konuda ne yapacaksınız.
Öğretmen:……….. Olumlu ileti/ olumsuz ileti Veli: …………Olumlu ileti/ olumsuz ileti
Öğretmen: …… Olumlu ileti/ olumsuz ileti Veli: … Olumlu ileti/ olumsuz ileti
Örnek: Öğretmen arkadaşınızı değerlendirmeye gittiniz ve sınıf içinde davranışlarında beğenmediğiniz yönler oldu. Bunu arkadaşınıza nasıl açıklarsınız?
Yorumlayınız:…..
Örnek:
Veli: (karneyi havada sallayarak sınıfa girer) Bu ne biçim karne?
Öğrt.: karneye çok kızmışsınız
Veli: Evet, beğenmedim.kimsenin beğeneceğini de sanmıyorum.
Öğrt.: düşüncelerinizi açıkladınız, ama dikkate alınmadığınızı düşünüyorsunuz.
Veli: Hem de hiç alınmamış. Hem bu değerlendirmeyi kim yaptı?
Öğrt.: değerlendirme formları tüm velilere gönderildi.
Veli: Bu form kızımın iyi bir öğrenci olduğunu anlatmıyor.
Öğrt.: Kızınızın özel konularda nasıl gelişme gösterdiğini öğrenmek istiyorsunuz.
Veli: Evet, özellikle iyi olduğu bir konu varsa (burada veliye oldukça
uzun ve ayrıntılı okul programı, konuların neyi kapsadığı, çocuğunun nasıl gelişme gösterdiği anlatılır)
Veli: Gerçekten rahatladım. Şimdi kızımın ne yaptığını biliyorum.
Öğrt.: hiç üstüme alınmamıştım. Sanırım önemli olan düşüncelerin olduğu gibi söylenmesidir. Uzlaşmaya varmanın tek yolu budur.