• Sonuç bulunamadı

KARA KUTU KİTAPLARI. uzun yıllar fethettiği arazilerde gayri Müslim tebaaya baskı ve zorlama yapmadan yaşamışlardır. (Hoşgörü Politikası)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "KARA KUTU KİTAPLARI. uzun yıllar fethettiği arazilerde gayri Müslim tebaaya baskı ve zorlama yapmadan yaşamışlardır. (Hoşgörü Politikası)"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

KARA KUTU KİTAPLARI TEST 1

1. Verilen metni incelediğimizde;

Türkler, 751 yılında Semerkant’ta bir kâğıt yapımevi kurmuşlardır.

Burada ipek liflerini tokmaklaya- rak hamur hâline getirip onu düz yapraklara dönüştürmüşler ve bu yapraklara kakat (kakaç) adını vermişler. Bu sözcük de, Arapça ve Farsçaya kâğıt olarak geçtiğine göre Türklerin Araplardan önce ka- ğıt yaptıkları bilgisine ulaşabiliriz.

Cevap C 2. Türklerin İslamiyet’i kabul etmesi

ile;

✔ İslam hukuku farklı coğrafya- larda yayıldı.

✔ Müslümanlık Hindistan’a ulaştı.

✔ İslam dünyası askerî açıdan güçlendi.

✔ Türk-İslam sanat anlayışı oluştu.

Fakat İslamiyet’in İspanya’da yayıl- ması Emevi Devleti Dönemi olay- larındandır. İspanya, Tarık bin Zi- yad tarafından Kadisk Zaferi (711) ile fethedilmiştir

Cevap D 3. Türklerin İslam dünyasına olan

katkıları arasında; Abbasiler Dönemi’nde devletin Bizans’a karşı korunması, Gazneliler Dönemi’nde İslamiyet’in Hindistan’a kadar yayılması, Anadolu Selçukluları Dönemi’nde haçlılara karşı ba- şarılar elde edilmesi, Büyük Sel- çuklular Dönemi’nde İslamiyet’in Anadolu’da yayılması yer alır.

Endülüs Emevileri Dönemi’nde İslamiyet’in İspanya’da yayılması seçenekten de anlaşılacağı gibi Türkler tarafından gerçekleştirilen bir olay değildir. Emeviler Arap’tır.

Cevap C 4. Batılı tarihçiler, ‘’Türkler olmasay- dı İslamiyet ilk çıktığı Arabistan’a geri dönerdi.’’ diyerek Türklerin İslamiyet’in savunuculuğunu üst- lendiğini belirtmişlerdir. Batılı ta- rihçilerin bu sözlerine A, B, C ve E seçenekleri dayanak olarak göste- rilebilir. Fakat Türklerin Gayrimüs- limleri Müslüman olmaya zorlama- ları söz konusu olsaydı İslamiyet’in geniş alanlara yayılması mümkün olmazdı. Gerek Selçuklu gerek Os-

manlı uzun yıllar fethettiği araziler- de gayri Müslim tebaaya baskı ve zorlama yapmadan yaşamışlardır.

(Hoşgörü Politikası)

Cevap D 5. TOLUNOĞULLARI (868- 905)

✔ Abbasi Devleti’nin Mısır valisi Tolunoğlu Ahmet tarafından kuruldu.

✔ Mısır’da kurulan ilk Türk İslam devletidir.

✔ Devletin başkenti Fustat (Ka- hire) olup halkın çoğunluğu Arap, yöneticileri ise Türk’tü.

✔ Suriye, Lübnan, Filistin ve Bin- gazi bölgelerini fethetti.

✔ Mısır’ın zenginleşmesinde ve bölgenin bayındır hale getiril- mesinde etkili oldular.

✔ Tolunoğlu Cami dönemin en önemli eserlerindendir.

✔ Tolunoğlu Ahmet’ten sonra taht kavgalarından yararlanan Abbasiler tarafından bu devlet yıkılmıştır.

AKŞİTLER (İHŞİTLER 935-969)

✔ Abbasi Devleti’nin Mısır valisi Muhammed bin Toğaç adında Ferganalı bir Türk tarafından Mısır’da kuruldu.

✔ Başkent Fustat’tır.

✔ Mısır’da kurulan ikinci Türk devletidir.

✔ Abbasi halifesi, Muhammed’e Akşit (Beyaz Güneş) unvanı verdi.

✔ Suriye, Lübnan, Filistin ve kutsal şehirler Mekke ve Medine’yi kendine bağladı.

✔ Hicaz (Mekke - Medine ) böl- gesine hâkim olan ilk Türk devletidir.

✔ Fâtımîler tarafından yıkılmıştır.

Cevap D

6. Karahanlı Devleti’nde, devletin iki ana kısma ayrılarak yönetilmesi uy- gulaması bulunmaktadır. Karahan- lılardan önce de I. Göktürk (Bumin Kağan devleti kardeşi İstemi Yabgu ile birlikte yönetmiştir) ve II. Gök- türk Devletlerinde (Bilge Kağan ve Kültigin) de bu uygulamaya rastla- maktayız.

Cevap A

7. Verilen öncüllerden Karahanlıla- rın, (III) Türk dilinin korunması için tedbirler almaları ve (IV) Hakaniye Türkçesi ile kitap yazmaları millî kimliklerini koruduklarının gös- tergesidir. III. ve IV. öncüller millî benliklerinin, kültürel özelliklerinin korunduğunun göstergesidir.

Cevap B 8. Satuk Buğra Han, amcası Oğulcak

Kadir Han devletin başındayken İslamiyet’i benimsemiş, amcasın- dan sonra hükümdar olunca da İslamiyet’i resmî din olarak kabul etmiştir.

Karahanlılarla ilgili verilen bilgiye baktığımızda Satuk Buğra Han’ın amcasından sonra hükümdar ol- masından, devleti yönetme yetki- sinin hanedana ait olduğu yargısı- na ulaşabiliriz. İslamiyet’in resmî din olarak kabul edilmesi ile de İslamiyet’in Türkler arasında yayıl- masının hızlandığı yargısına ula- şabiliriz. Arapçanın resmî dil olarak kabul edildiği yargısına ulaşama- yız. Ayrıca Karahanlıların resmî dili Türkçedir.

Cevap D 9. Karahanlıların posta teşkilatı kur- maları haberleşmeye önem verdik- lerini, kervansaraylar inşa etmeleri ticareti geliştirmek istediklerini, hastaneler inşa etmeleri sosyal ku- rumlar oluşturduklarını, Türk- İslam kültürüne ait yazılı eserler ortaya koymaları Türkçenin gelişimine kat- kı sağladıklarını gösterir.

Fakat verilen bilgilerden Karahanlı- ların inanç özgürlüğü sağladıkları- na dair bir bilgiye ulaşamayız.

Cevap E 10. İslamiyet’i kabul eden ilk Türk dev- letlerinden biri olan Karahanlılar- da; hükümdarlık halife tarafından tasdik edilmiş, ülkede halife adına hutbe okutulup para bastırılmıştır.

Böyle olmakla birlikte İslamiyet ön- cesi yönetim gelenekleri de büyük ölçüde devam ettirilerek İslamiyet’i kendi kültürleriyle kaynaştıran bir siyasi yapı oluşturmuşlardır. Ka- rahanlıların İslam’ı benimsemeleri Arap kültürünü bütünüyle benimse- diğini göstermez. Din ve devlet iş- lerinin birbirinden ayrıldığı bilgisine ulaşamayız.

Cevap A

BÖLÜM 2

(2)

KARA KUTU KİTAPLARI

11. Karahanlılar ve Göktürkler ara- sındaki ortak özellikler arasında;

✔ Asya’da kurulmuş olmaları

✔ İkili yönetim anlayışını uygula- maları

✔ Ülkenin, hanedanın ortak malı olduğu anlayışını benimseme- leri

✔ Yaşadıkları dönemin Türk kül- türünü yansıtan eserler verme- leri yer alır.

Karahanlılar Müslüman bir Türk devletidir. Göktürkler ise İslamiyet öncesi Türk devletleri arasında yer alır

Cevap C 12. Karahanlılar Dönemi’nde, Yusuf

Has Hacip’in yazdığı, Türk devlet anlayışını, kanun ve siyaset üzeri- ne görüşler ile hükümdarlara öğüt- leri içeren eser Kutadgu Bilig’tir.

Divanu Lûgati’t Türk: Kaşgarlı Mahmut

Divan-ı Hikmet: Hoca Ahmet Ye- sevi

Atabetü’l Hakayık: Edip Ahmet Yükneki

Siyasetname: Nizamülmülk Cevap B 13. Yusuf Has Hacip Kutadgu Bilig adlı

eserini Karahanlı Devleti dönemin- de, Uluğ Kara Buğra Han’a takdim etmiştir.

Cevap B 14. Büyük Selçuklu Devleti

✔ Oğuzların Üçok kolunun Kınık boyu tarafından kurulmuştur.

✔ Devlete ismini veren Selçuk Bey Oğuz Yabgu Devleti’nin komutanlarından Dukak Bey’in oğludur.

✔ Yabgu ile arası açılan Selçuk Bey Kınık boyu ile Cend böl- gesine gelerek İslamiyet’i ka- bul etmişlerdir.

✔ Devleti yönetme konusunda eski Türk hâkimiyet telakkisi (anlayışı) geçerlidir.

Nişabur, Rey, İsfahan ve Merv şehirlerini, yönetim mer- kezi olarak kullanmışlardır.

✔ İkta sistemini geliştirerek ken- dilerinden sonraki Türk devlet- lerine örnek olmuşlardır.

✔ Anadolu’nun Türkleşmesi ve

Müslümanlaşmasında rol oy- namışlardır.

Büyük Selçuklu Devleti Orta Asya’da kurulan en büyük Türk- İslam devleti değildir.

Cevap C 15. Kutadgu Bilig

✔ Mutluluk veren bilgi anlamına gelmektedir.

✔ Türkçe ilk siyasetnamedir. Sul- tanlara öğütler vermektedir.

Uygur alfabesi ile yazılmıştır.

✔ Yusuf Has Hacip, Karahanlı- lar Devri’nde Uluğ Kara Buğra Han’a takdim etmiştir.

✔ Türk dirlik, düzenlik ve adalet anlayışını en iyi şekilde anlat- maktadır.

Cevap C 16. Karahanlıların özellikleri arasın-

da;

✔ Federatif bir yapıda olması

✔ Orta Asya’da kurulan ilk Müs- lüman Türk devleti olması

✔ Adını devletin başındaki süla- lenin unvanından alması

✔ Türk töresine uygun olarak idari bakımdan iki kısma ayrıl- ması yer alır.

✔ Karahanlılarda, resmi dil, halk, ordu ve saray dili Türkçe idi.

Yazışmalarda Uygurca kulla- nılıyordu

Cevap A

TEST 2

1. Karahanlı Devleti’nin Özellikleri

✔ Orta Asya’da kurulan ilk Türk- İslam devletidir.

✔ 1042 yılında ikiye ayrılmıştır.

✔ Döneminde Türkçeye büyük önem verilmiştir.

✔ Semerkant, Buhara ve Kaşgar önemli bilim ve kültür merkez- leridir.

Hindistan’da İslamiyet’in yayılmasına öncülük eden devlet Gaznelilerdir.

Cevap D

2. Hükümdarlar için sultan unvanı- nı kullandığı bilinen ilk Türk-İslam devleti Gaznelilerdir.

✔ Gazneli Mahmut Dönemi’nde devlet en parlak dönemini ya- şadı.

Sultan unvanını kullanan ilk Türk hükümdarı Gazneli Mahmut’tur.

✔ Gazneli Mahmut Dönemi’nde Hindistan’a yapılan 17 sefer sonrası İslamiyet’i bölgeye yaydılar.

Cevap B 3. 1025 yılında Karahanlılar (Yusuf

Kadir Han) ve Gazneliler arasın- da Maveraünnehir İttifakı kurul- muştur. Bu ittifak Büyük Selçuklu Devleti’nin güçlenmesine karşı ön- lem amacıyla yapılmıştır.

Cevap B 4. GAZNELİLER (963- 1187)

✔ Samanoğulları Devleti’nde ko- mutanlık ve valilik yapan Alp Tigin tarafından Afganistan’da kurulmuştur.

✔ Devlet ismini devlet merkezi olarak seçilen Gazne şehrin- den almaktadır.

✔ Afganistan, Özbekistan, İran, Horasan, Pakistan ve Kuzey Hindistan’a kadar uzanan ge- niş bir coğrafyaya hâkim olan devlettir.

Cevap C 5. 963-1187 yılları arasında Orta

Asya’da siyasi varlık gösteren, hü- kümdarları için sultan unvanı kul- lanılan, Hindistan’da İslamiyet’in yayılmasında etkili olan Türk devleti Gazneliler’dir.

Ayrıca; Gazneliler’in önemli hüküm- darları Gazneli Mahmut ve Sultan Mesut’tur. Hindistan’a 17 sefer ya- pılmıştır. Büyük Selçuklularla Dan- danakan Savaşı’nı yapmışlardır.

Cevap B 6. Gazneli Devleti’nin kuruluş şekli

açısından benzerlik gösteren devlet Tolunoğulları Devleti’dir. Abbasi Devleti’nin hizmetinde bulunan Mı- sır valisi Tolunoğlu Ahmet tarafın- dan kuruldu.

Cevap D

BÖLÜM 2

(3)

KARA KUTU KİTAPLARI

7. Dandanakan Savaşı 1040

✔ Sultan Mesut 1040’da Danda- nakan Savaşı’nda Selçuklula- ra yenildi.

✔ Gazne ordusunun bütün hazi- nesi, silahları ve malları Sel- çukluların eline geçmiştir.

✔ Selçuklu Türklerinin Batı’ya doğru ilerleyişi hızlandı.

Önemi: Bu savaş iki Türk devleti arasında gerçekleşmiştir. Büyük Selçuklu Devleti’nin resmen kurul- masına, Gaznelilerin zayıflayarak yıkılma sürecine girmesine neden olmuştur.

Cevap A 8. Hutbe okutmak, para bastırmak Türk İslam Devletlerinde hüküm- darlık sembollerindendir. Danda- nakan Savaşı sonrasında Tuğrul Bey’in kendi adına hutbe okutması devlet başkanlığına geldiğini gös- terir.

Cevap D 9. Divan-ı Mezalim: Hükümdar baş- kanlığında ağır siyasi suçların, idareci ve memurlar hakkındaki şikâyetlerin görüşülüp karara bağ- landığı meclistir.

Gazneli hükümdarı Sultan Mahmut, bir gün mezâlim divanında iken;

bir tacir, Şehzade Mesut’un ken- disinden altmış bin dinarlık kumaş aldığından ancak parasını ödeme- diğinden şikâyet eder. Tacirin, hak- kını aramak istediğini dile getirmesi üzerine Sultan Mahmut’un, taciri haklı bulması ve alacağının hemen ödenmesini emretmesi yargı ala- nında yetki kullandığının göster- gesidir.

Cevap C 10. Verilen bilgilerden Abbasi hali- fesinin siyasi yetkilerini Gazneli Mahmut’a bıraktığına, Türkler ara- sında İslamiyet’in hızla yayıldığına, İslam dünyasındaki mezhep çatış- malarının son bulduğuna, Gazneli Mahmut’un İslam dünyasında siya- si birliği sağladığına ulaşamayız.

Ancak Gazneli Mahmut’un Abbasi halifesini Büveyhoğullarının baskı- sından kurtarması ve karşılığında Abbasi halifesinden Sultan unvanı alması İslam dünyasının önemli bir siyasi gücü olduğunu gösterir.

Cevap A

11. Devlet Kurucu

Selçuklu Devleti - Selçuk Bey Göktürkler - Bumin Kağan Uygurlar - Kutluk Bilge Kül Kağan

Cevap A 12. Selçuklu hükümdarlarının halife adına hutbe okutması, halifeden al- dıkları yetkiyle devleti yönetmeleri halifenin üstünlüğünü tanıdıklarına kanıt olarak gösterilebilir.

Cevap D 13. 1055’de Abbasi halifesi Kaim bi- Emrillah’ı (Bağdat) Şii Büveho- ğullarının baskısından kurtaran Büyük Selçuklular hilafetin ve İslam dünyasının koruyuculuğunu ve li- derliğini üstlenmişlerdir.

Halife bu olay sonrası1058 yılında Tuğrul Bey’e iki altın kılıç kuşatıp ona, “Doğunun ve Batının hü- kümdarı” unvanını verdi.

Cevap A 14. Tuğrul Bey, Bağdat’ı alarak Halife Kaim bi Emrillah’ı Büveyhoğulları- nın elinden kurtarmıştır. Bunun üze- rine halife, Tuğrul Bey’i Doğu’nun ve Batı’nın sultanı ilan etmiştir.

Verilen bu bilgilerden halifenin dini yetkilerini Tuğrul Bey’e bıraktığına, halifeliğin dini bir makam haline gel- diğine ve Selçukluların İslam dün- yasının liderliğini ve koruyuculuğu- nu fiilen üstlendiğine ulaşabiliriz.

Cevap E 15. Halife Kâim-Biemrillah’ın, Büveyhi

komutanı Arslan Besâsiri tehlikesini ortadan kaldırması üzerine 1058’de

“Doğu’nun ve Batı’nın Hükümdarı”

unvanını verdiği Türk-İslam hüküm- darı Tuğrul Bey’dir.

Cevap C 16. Selçuklular, bölge veya eyaletlerin

başına idareci olarak atadıkları ha- nedanın erkek çocuklarının yanına Atabey unvanlı kimseler verirlerdi.

Bunlar, devlet ve askerlik işlerinde iyi yetişmiş, deneyimli kimselerden seçilirdi. Atabeyler hanedanın er- kek çocuklarını idarecilik ve asker- lik konularında en iyi şekilde yetiş- tirmeye çalışarak devleti yönetme konusunda deneyim kazandırma- yı amaçlamışlardır.

Atabeylerin kuvvet kazanmaları mer-

kezi otoriteyi olumsuz etkileyeceğin- den atabeylerin kuvvet kazanmaları amaçlanmamıştır. Hanedanın erkek çocuklarının en iyi şekilde yetiştiril- mesi taht kavgalarını önlemekten ziyade taht kavgalarını artırır.

Cevap A 17. Büyük Selçuklu Devleti’nde ha- nedan üyeleri ve valilerin, hüküm sürdükleri bölgelerde kendilerine bağlı askerî birliklerinin olması so- nucunda; hanedan üyeleri arasında egemenlik anlayışına dayalı iktidar mücadelesi yaşanır. Geniş iktala- ra sahip olan valiler bölgelerinde güçlenir. Atabeyliklerin kurulmasına zemin hazırlanır. Tam tersine ha- nedan üyeleri ve valilerin, hüküm sürdükleri bölgelerde kendilerine bağlı askerî birliklerinin olması mer- kezi otoriteyi güçlendirmez, merke- zi otoriteyi zayıflatır.

Cevap E 18. Hutbe okutmak, para bastırmak

Türk-İslam devletlerinde hüküm- darlık sembollerindendir. Tuğrul Bey’in kendi adına hutbe okutması, para bastırması bağımsız bir dev- let kurduğunun göstergesidir.

Cevap A

TEST 3

1. Alp Arslan tarafından veliaht tayin edilen ve Büyük Selçuklu Devleti’ni en geniş sınırlarına ulaştıran hü- kümdar Melikşah’tır.

Melikşah Dönemi’nde (1072-1092) iç karışıklıklar ve taht kavgaları ön- lendikten sonra fetih hareketlerine ağırlık verildi. Celali Takvimi hazır- lanmıştır

Büyük Selçuklu Devleti’nde Tuğrul Bey Alp Arslan’dan önce, Berkya- ruk, Muhammed Tapar, Sultan Sen- cer ise Melikşah’tan sonra tahta geçen hükümdarlardır.

Cevap A 2. Büyük Selçuklu Devleti’nin Hüküm Sürdüğü Yıllarda Ortaya Çıkan Kol- ları (MEB Kitabı 2018)

Irak Selçukluları (1118-1194) Kirman Selçukluları (1048-1187) Suriye Selçukluları (1078-1117) Türkiye Selçukluları (1075- 1308)

Cevap C

BÖLÜM 2

(4)

KARA KUTU KİTAPLARI

3. MEMLÛK DEVLETİ (1250-13.yy/

1517-16.yy)

✔ Memluk komutanı İzzettin Ay- beg tarafından Mısır’da kurul- du.

✔ Abbasi halifeliğini koruyarak halifeliğin devamını sağladılar.

✔ Sultan Baybars 1260 Ayn Ca- lut Savaşı’nda Moğolları yen- miştir.

✔ Moğolları tarihte ilk kez yenen ve durduran devlettir. Elbis- tan Savaşı’nı da kazandılar.

(1277)

✔ Baharat ticaret yoluna hâkim oldular.

✔ Resmî dil olarak Türkçeyi kul- landılar.

✔ Memlukler’de saltanat sistemi yoktu. Her emirin hükümdar olma şansı olduğu için hüküm- dar sayıları fazladır. Sık sık taht kavgaları yaşanmıştır.

✔ 1517’de Osmanlı Devleti (Ya- vuz) tarafından yıkıldı.

Cevap B 4. Sultan Baybars verdiği siyasi mü- cadeleden sonra Memluk Sultanı olmuş ve Moğolların Bağdat katli- amından kaçarak Mısır’a sığınan Abbasoğullarından El Mustansır’ı halife ilan etmiştir. Böylelikle İslam dünyasındaki halifenin dinî nüfu- zundan yararlanıp hükümdarlığını meşrulaştırmak istemiştir.

Cevap A 5. TİMUR İMPARATORLUĞU (1369-

1507)

✔ Çağatay Hanlığının zayıflama- sı Timur Devletinin kurulması- nı kolaylaştırdı.

✔ Merkezi Semerkant’tır. Semer- kant, “Şehirlerin Şahı” olarak nitelendirilmiştir.

✔ Timur, Altınordu Hanlığının da parçalanmasına neden oldu.

1402 Ankara Savaşı’nda Ti- mur Osmanlı Devleti’ni yendi.

✔ Kuzey Hindistan, İran, Anado- lu ve Türkistan’a hâkim oldular.

✔ Timur’un torunu olan Uluğ Bey astronomi, matematik gibi bilimlerle uğraşmıştır. Uluğ Bey Semerkant’ta dünyanın en büyük rasathanesini kur- muştur. Uluğ Bey’in “Zeyc” adlı bir astronomi kitabı vardır.

✔ Timur’un sarayında yaşayan Ali Şir Nevai (1441-1501) Türk dilinin Farsçadan üstün olduğunu göstermek amacıy- la “Muhakemetü-l lugateyn”

adlı eseri yazmıştır.

Cevap D 6. Rusların, Karadeniz’in kuzeyinde

güçlerini artırmalarında; Timur’un Ankara Savaşı’nda Yıldırım Bayezid’i yenmesinin ve İlhanlıların Anadolu Selçuklularını egemenliği altına almasının bir etkisi yoktur.

Timur’un Karadeniz’in kuzeyinde kurulan Altın Orda Devleti’nin par- çalanmasına neden olması sonrası Ruslar Karadeniz’in kuzeyinde güç- lerini artırmıştır.

Cevap A 7. KARLUKLAR

Talas Savaşı’nda Müslüman- ların yanında yer alarak Orta Asya’nın Çinlileşmesini önle- diler.

✔ II. Kök Türk Devleti’nin yıkıl- masında Basmil ve Uygurlarla birlikte rol oynadılar.

✔ İslamiyet’i topyekûn seçen ilk Türk boyudur.

✔ Türgişler’e son verdiler.

✔ Cengiz Han’a itaat eden ilk Müslüman Türk topluluğu ola- rak bilinmektedir.

✔ Karahanlı Devleti’nin kurulma- sında etkili oldular.

✔ Bugün Tacikistan’da Karlukla- rın torunları yaşamaktadır.

Cevap E 8. Karlukların Çin’in Orta Asya’daki

Türk egemenliğine son vermek is- temesi üzerine 751 yılında yapılan Talas Savaşı’nda Çin’e karşı Müs- lüman Araplarla birlikte hareket et- miştir. Savaşın kazanılması ile Orta Asya’nın Çinlileşmesi önlenmiştir.

Cevap B 9. İlhanlı Devleti (1256-1335): Cengiz

Han’ın torunu Hülagu tarafından İran’da (Tebriz) kurulan ve 1258 yılında Bağdat’ı alarak Abbasi Devleti’ne son veren devlettir. Irak, Kafkasya ve Anadolu’ya egemen oldular. İlhanlılar İslamiyet’i benim- semişlerdir.

Cevap A

10. Cengiz Han’ın ölümünden sonra merkezî otoritenin zayıflamasıyla Moğol İmparatorluğu topraklarında dört büyük devlet kurulmuştur.

✔ Altınordu Hanlığı (Batu Han) -Karadeniz’in kuzeyi

✔ Çağatay Hanlığı (Çağatay Han) -Türkistan

✔ İlhanlı Devleti (Hülagu Han) -İran

✔ Kubilay Hanlığı (Kubilay Han) -Çin ve Moğol toprakları

Safeviler Cengiz Han’ın ölü- münden sonra kurulan dev- letlerden değildir. 1502’de Şah İsmail İran’da Akkoyun- lu Devleti’ni yıkarak Safe- vi Devleti’ni kurdu. Osmanlı Devleti’ne (1514) Çaldıran Savaşı’nda yenildiler.

Cevap A

11. Moğolların; I. en önemli devlet or- ganlarının Kurultay olması, II. ülke topraklarının hanedan üyeleri ara- sında paylaştırılması, III. orduları- nın onlu sisteme göre oluşturulması Türklerden etkilendiklerini gösterir.

Bu üç öncülde verilen özellikler ilk Türk devletlerinden itibaren Türkler tarafından kullanılmıştır. Moğollarda Türklerden etkilenerek bu özellikleri kullanmıştır.

Cevap E

12. Türk-İslam devletlerinde Müslüman olmayan devletlere sınır olan bölge- lere uç denilirdi. Bu ifadeden III. uç- lar, çoğunlukla savaşların yapıldığı yerlerdir yargısına ulaşılabilir. Müs- lüman olmayan devletlerle sürekli gaza ve cihat düşüncesinden, sınır anlaşmazlıklarından dolayı savaş yapılabilir.

Beyler sınırlara yönelik saldırılar olduğunda ya da bir düşman ka- lesinin ele geçirilmesinde sultana sormadan hareket edebilirlerdi ifa- desinden, uç beyleri merkezî otori- teye bazı durumlar dışında bağlıdır yargısına ulaşılabilir. Beyler sınıra yönelik saldırılarda, düşman kalesi- ne saldırılarda merkezden bağımsız hareket edebilmektedirler.

Verilen bilgilerden I. ve IV. öncüllere ulaşamayız.

Cevap B

BÖLÜM 2

(5)

KARA KUTU KİTAPLARI

2. Devlet yönetimini hanedanın erkek çocuklarına öğretmeyi amaçlayan atabeylik Büyük Selçuklular za- manında ortaya çıkmıştır. Atabeylik Selçuklularla İslam dünyasına gir- miş ve kendisinden sonraki birçok devleti etkilemiştir.

Cevap C 3. Selçuklularda erkek hanedan

üyelerinin, yanlarına bilgili devlet görevlileri verilerek eyalet veya vi- layetlere yönetici olarak gönderil- melerindeki amaç hanedan üyele- rinin devlet yönetiminde deneyim kazanmalarını sağlamaktır.

Cevap A 4. Naip: İlk Müslüman Türk devlet- lerinde, hükümdarın çocuk yaşta olması hâlinde devleti yönetme yet- kisi verilenin unvanıdır.

Atabey: Büyük Selçuklularda me- liklerin (şehzadenin) yetiştirilmesin- den sorumlu hocadır.

Şıhne: Meliklerin haricinde diğer eyaletlerde görevli askeri komutan- lardır. (Askeri vali)

Melik: Hükümdarın erkek çocuğu (Osmanlıda şehzade)

Ulak: Haberci

Cevap B 5. Selçuklularda (II) ülkenin, hanedan

üyelerinin ortak malı sayılması taht kavgalarına neden olmuştur. Bu taht kavgaları devletin zayıflama- sında ve yıkılmasında etkili olmuş- tur. I ve III. öncülde verilen ifadelerin taht kavgalarına neden olduğunu söyleyemeyiz.

Cevap B 6. Alp Arslan’ın “toprak fethedenin

malıdır” anlayışı Anadolu’da ba- ğımsızlık hareketlerine yol açtı ve ilk bağımsız Türk beylikleri kurul- du. Artuk, Saltuk, Danişment, Men- gücek, Çaka beylikleri.

Cevap A 7. Türk-İslam devletlerinde hüküm-

darlık sembolleri

Para bastırmak (sikke), çetr (sal- tanat şemsiyesi), hutbe okutmak (cuma namazlarında hükümdarın isminin ve unvanının zikredilmesi), asa (hükümdarın taşıdığı baston), Tuğra (hükümdarın mührü), taht 13. Türklerde İslamiyet’in kabulün-

den sonra; Ahilik teşkilatı (Esnaf teşkilatı), kümbet mimarisi, Arap alfabesi, vakıf sistemi gibi uygula- malar görülmektedir. Veraset sis- temi (ülke hanedanın ortak malıdır anlayışı) ise ilk Türk devletlerinden itibaren Türklerin devlet yönetimin- de uyguladıkları bir sistemdir.

Cevap E

14. Veraset sistemi (Ülke hanedanın ortak malı anlayışı) ilk Türk dev- letlerinden itibaren Türklerin devlet yönetiminde uyguladıkları bir sis- temdir. Bu yönetim anlayışı Gök- türklerde ve Selçuklularda da görül- mektedir.

Göktürkler ve Selçuklular aynı yüz- yılda yaşamamıştır. Alfabe birliği söz konusu değildir. C ve D seçe- neklerinde verilen özellikler Selçuk- lularla ilgilidir.

Cevap B

15. Hindistan’da “Türk-İslam Etkisi”

konulu bir çalışma yapması istenen öğrencinin, araştırma sürecinde Gazneliler ve Babürlerle karşılaş- ması beklenir. Gazneliler ve Babür- lüler Hindistan’da egemenlik kuran Türk İslam Devletlerindendir.

Gazneli Mahmut Dönemi’nde Hindistan’a yapılan 17 sefer son- rası İslamiyet’i bölgeye yaydılar.

Babürlüler Timur soyundan gelen Muhammed Babür Şah tarafından Hindistan’da kuruldu.

Cevap E

TEST 4

1. Selçuklularda atabey adı verilen şehzade hocasının, Osmanlı Dev- leti’ndeki benzeri Laladır.

Büyük Selçuklularda meliklerin (şehzadenin) yetiştirilmesinden

“atabey” unvanlı hocalar sorum- luydu.

Osmanlıda şehzadelerin yanlarına yardımcı olarak verilen tecrübeli devlet adamlarına Lala denir.

Cevap B

(hükümdarın koltuğu), otağ (Salta- nat çadırı), âlem (bayrak), nevbet (saltanat davulu), hilat (giysi), sa- ray (devlet yönetim merkezi).

Ok: Türk-İslam Devletlerinde hü- kümdarlık sembolleri arasında yer almaz. İlk Türk Devletlerindeki hü- kümdarlık sembollerindendir.

Cevap E 8. Müslüman Türk devletlerinde dev- let memurluğunun çoğunlukla ba- badan oğula geçmesi, iktidar de- ğişmelerinde de iktidarın çoğu kez aynı ailede kalması bürokraside egemen bir sınıfın ortaya çıkması- na zemin hazırlar.

Cevap E 9. Büyük Selçuklularda iktalar askerî

ve sivil devlet görevlilerine hiz- metleri karşılığında verilirdi. İkta sahipleri ikta olarak verilen toprak- larda oturur, memurlar aracılığıyla vergileri toplardı. Bu vergilerin bir kısmıyla kendi geçimini sağlar, geri kalan kısmıyla da belli sayıda atlı asker beslerdi. Sefere çağırıldığı zaman askerleriyle birlikte sefere katılırdı. Verilen bu bilgilerden or- dunun tümünün atlı askerlerden oluştuğuna ulaşamayız. A, B, D ve E seçeneklerindeki ifadelere verilen bilgilerden ulaşılabilir.

Cevap C 10. İkta Toprak

Büyük Selçuklularda, ülke toprak- larının vergi gelirlerine göre bölüm- lere ayrılarak bunların askerî ve sivil devlet görevlilerine hizmetleri karşılığında verilmesi usulü ikta sistemidir.

Devletin maaş yerine memur ve as- kerlere bıraktığı topraklardır. Mül- kiyeti devlete ait olan bu toprağın işletim hakkı köylülere bırakılırdı.

İkta sahipleri hizmetleri karşılığı maaş almayıp, kendilerine verilen topraklardan topladıkları vergilerle geçinirlerdi.

Cevap: A 11. İkta sisteminin yararları

✔ Hazineden para harcanmadan büyük ve güçlü bir ordu kuru- lurdu. (askeri-ekonomi)

✔ Göçebe Türkmenlerin yerleşik unsura zarar vermesi önlenir- di. (sosyal)

BÖLÜM 2

(6)

KARA KUTU KİTAPLARI

Silahtar: Merasimlerde sultanın silahlarını taşırdı ve silahhanedeki muhafızların amiriydi.

Camedar: Sultan ve ailesinin elbi- sesinden sorumludur.

İğdişcibaşı - Şarabdar: Sarayda içeceklerden sorumlu kişidir.

Cevap D 16. Selçuklu paraları belirli ağırlıkta

bakır, gümüş ve altın gibi değer- li madenlerden kesilmiştir. Fakat tüm para birimleri aynı değerde olmayıp farklı değerlerdedir. Farklı değerlere sahip bakır, gümüş ve al- tın paralar bastırılmıştır.

Cevap D

TEST 5

1. Türk-İslam Devletlerinde ekono- mi

Yerleşme merkezlerinde orta ve kü- çük esnaf, tüccarlar ile sanatkârlar, aynı loncalar kurmuşlardır. Ticaret- le uğraşmışlardır.

Köylerde yaşayanlar da devletin himayesi altında tarımla ve hay- vancılıkla uğraşarak geçimlerini sağlıyorlardır.

Cevap E 2. Büyük Selçuklularda; (I) gümrük ve

ticaret vergilerinin sık sık kaldırıl- ması, (II) ticari güvence usulünün uygulanması ekonomiye canlılık kazandırmak amaçlı yapılan uygu- lamalardır.

III. öncüldeki kullanılan paranın al- tın ve gümüş olması ekonomi ile il- gili olup doğrudan ekonominin can- landırılması ile ilgili değildir.

Cevap D 3. Büyük Selçuklular Dönemi’nde,

(I) Müslüman olmayan tüccarların can ve malının devlet güvencesine alınması, (II) kervanların konakla- ması için kervansaraylar yapılma- sı faaliyetleri ticaretin geliştirilmesi için yapılan çalışmalardır. Ülkede tüccarların can ve mal güvenliği, kervansaraylarda konaklama hiz- metleri sağlanırsa ticaret gelişir.

Fakat III. Tuğrul Bey ve diğer Sel- çuklu sultanlarının kendi adlarına para bastırması hükümdarlık, ba-

ğımsızlık sembollerindendir.

Cevap C 4. Göktürkler Dönemi’nde yerleşik

hayat olmayıp kalıcı mimari eserle- re pek rastlanmaz. Göçebe olarak yaşamışlardır. Karahanlılar (ribat), Gazneliler, Büyük Selçuklular ve Anadolu Selçuklularında kervansa- ray mimarisine rastlanmaktadır.

Cevap E 5. Türk-İslam Devletlerindeki Top-

rak Yönetimi

Has Toprak: Mülkiyeti devlete ait olan bu toprakların gelirleri hüküm- dara ve hanedan üyelerine ayrılırdı.

Miri arazidir.

Mülk (hususi) Toprak: Şahıslara ait olan topraklardır. Bu toprakların sahipleri istedikleri gibi kullanma (alma, satma, vakfetme, miras, bı- rakma vb.) hakkına sahiptiler. Bu toprakların miktarı azdır.

İkta Toprak: Devletin maaş yerine memur ve askerlere bıraktığı top- raklardır. Mülkiyeti devlete ait olan bu toprağın işletim hakkı köylülere bırakılırdı.

Vakıf Toprak: Sosyal kurumların ihtiyaçlarının karşılanması için ay- rılmış topraklardır. (Cami, medre- se…)

Gulam: Savaşlarda ganimet olarak alınan genç erkek tutsaklar. Gulam Sistemi, Osmanlı Devleti’nde Kapı- kulu Sistemi adını almıştır.

Cevap C 6. Büyük Selçuklular Dönemi’nde, Ha- san Sabbah tarafından kurulan ve önemli devlet adamlarına suikastler düzenleyen Batinî anlayıştaki gizli örgütün mensupları için kullanılan yaygın ifade Haşhaşilerdir.

Şiilik mezhebinin bir kolu olup bü- tün Kur’an ayetlerinin gizli manala- rının olduğunu ileri süren bir grup.

Bu fikir akımına ise Bâtınîlik denir.

Bâtınîlik Hasan Sabbah’ın görüş- leri etrafında oluşmuştur.

Cevap A 7. Büyük Selçuklular Dönemi’nde ra- sathanenin kurulmasında ve gök cisimlerinin gözlenmesinde Celali Takvimi’nin hazırlık çalışmaları- nın etkili olduğunu söyleyebiliriz.

Takvimin hazırlanması için ayın, güneşin, dünyanın hareketleri iz-

✔ İkta sahipleri devlet otoritesini en ücra köşelere kadar götü- rürler. (sosyal)

✔ Üretimde verimlilik ve süreklilik sağlanırdı. (ekonomi)

✔ Vergiler düzenli olarak topla- nırdı. (ekonomi)

İkta sisteminde yargı işlerinin de- netlenmesi söz konusu değildir.

Cevap D 12. Büyük Selçuklularda, ülke toprakla- rının vergi gelirlerine göre bölüm- lere ayrılarak bunların askerî ve sivil devlet görevlilerine hizmetleri karşılığında verilmesi usulü ikta sis- temidir. Hazineden para harcanma- dan büyük ve güçlü bir ordu kuru- lurdu. (askeri-ekonomi)

Cevap B 13. Türk İslam Devletleri olan Harzem- şahlar ve Selçuklularda ikta siste- mi uygulanmıştır. Türkler arasında ilk kez Büyük Selçuklularda uygu- lanmıştır. Fakat Hazarlarda ikta sis- temi uygulamasına rastlanmaz.

Cevap D 14. Gaznelilerde “gulam” sistemiyle

savaş esirleri arasından toplanan küçük yaştaki çocuklar yetenekle- rine göre yetiştirilirdi. Bu uygulama Osmanlılarda Devşirme Sistemi- ne benzer.

Devşirme Sistemi (Kanunu)

✔ Sadece gayrimüslim (Hristi- yan) çocuklar alınmıştır.

✔ 8 yaş altı ve 20 yaş üstü dev- şirilemez.

✔ Ailenin rızası alınarak şartlara uygun her aileden bir çocuk alınmıştır.

✔ Bir evde tek erkek çocuk olma- sı halinde sisteme dahil edil- memiştir.

✔ Alınan çocukların bir kısmı devlet adamı ihtiyacının gide- rilmesi için Enderun’a diğer bir kısmı da Yeniçeri ocağına as- ker olması için gönderilmiştir.

Cevap A 15. Muhtesip: Türk-İslam devletlerin- de pazarlarda fiyatları, tartı ve ölçü aletlerini, üretilen ve satılan malla- rın kalitesini denetleyen görevlidir.

Ulak: Haberci

BÖLÜM 2

(7)

KARA KUTU KİTAPLARI lenmiştir. Nizamiye Medresesinin

açılması eğitimle ilgili olup doğru- dan takvimin hazırlanması ile ilgili değildir. B, C ve D seçeneklerinde verilen ifadelerin takvimin hazırlan- masına bir etkisi yoktur.

Cevap E 8. Büyük Selçuklu Devleti’nde bilim

ve eğitim ortamının geliştirilmesi amacıyla;

✔ Sultanlar, âlim ve sanatkârları saraylarında himaye etmiştir.

✔ Farklı şehirlerde medreseler açılmıştır.

✔ Rasathane kurularak gök ci- simleri gözlenmiştir.

✔ Medreselerde dinî eğitimin ya- nında tıp, matematik gibi alan- larda da eğitim verilmiştir.

Fakat tüccar ve yolcuların dinlen- mesi için yollar üzerinde kervansa- raylar yapılması ticareti geliştirmek için yapılan çalışmalardandır.

Cevap E 9. İslam hukukuna göre, herhangi bir

kişinin mülklerinin veya gelirlerinin bir kısmının kamu yararı için süre- siz olarak kullanılması sistemi vakıf olarak adlandırılır.

Cevap C 10. Türk-İslam devletlerinde gelirleri;

bilim, eğitim, sağlık gibi alanlardaki kurumların yapım ve onarımı ile gö- revlilerinin maaşlarının ödenmesi için ayrılan arazilere vakıf arazi de- nir. Sosyal kurumların ihtiyaçlarının karşılanması için ayrılmış topraklar- dır. (cami, medrese…)

Cevap D 11. Öşür: Müslüman halktan alınan

ürün (toprak) vergisi (10/1) Haraç: Müslüman olmayan halk- tan alınan ürün (toprak) vergisi (5/1) Cizye: Müslüman olmayanlardan askere alınmamaları karşılığında alınan sağlık vergisi

Cevap D 12. Talas Savaşı’ndan sonra İslamiyet’i

kabul eden Karluklarda, insan figür- lerinin yerini yavaş yavaş bitki mo- tiflerinin ve geometrik desenlerin almasında inanç sistemi etkili ol- muştur. İslamiyet’in kabulüyle birlik-

te İslamiyet’teki tasvir yasağı, insan ve hayvan figürlerinin yapılmaması biçiminde yorumlanmıştır.

Cevap A 13. Büyük Selçuklu Devleti ile ilgili

verilen bilgilere baktığımızda;

Büyük Selçuklu Devleti’ne adını ve- ren Selçuk Bey’in oğullarına Muse- vilikte öne çıkan isimlerden Mikail, Yusuf, Musa ve Yunus gibi isimleri koyması,

Devlet kurulmadan önce Selçuklu sülalesinin ve etrafındaki bazı boy- ların Museviliği benimseyen Ha- zarlara tabi olması,

Selçuklu sülalesinin İslamiyet’i kabul etmeden önce Museviliği benimsemiş olabileceğini göster- mektedir.

Cevap B 14. Türklerin İslamiyet’e geçmeleriyle

İslamiyet›teki tasvir yasağı, insan ve hayvan figürlerinin yapılmaması hat sanatının gelişmesine zemin hazırlamıştır.

Hat sanatı: Arap harfleriyle güzel yazı yazma sanatı. Bu sanatla uğ- raşanlara Hattat denir. Bursa Ulu Camii’nde önemli örnekleri vardır.

Cevap A 15. Türklerin İslamiyet’e geçmeleriyle İslamiyet’teki tasvir yasağı, insan ve hayvan figürlerinin yapılmaması hat sanatının gelişmesine zemin hazırlamıştır.

Fresk: Duvar resmi

Cevap A 16. Hat sanatı: Arap harfleriyle güzel yazı yazma sanatı. Bu sanatla uğ- raşanlara Hattat denir.

Türklerde, İslamiyet’in kabulüyle birlikte İslamiyet’teki tasvir yasağı, insan ve hayvan figürlerinin yapıl- maması biçiminde yorumlanmıştır.

Bu da süslemede, resimden boşa- lan yerin hat sanatı ile doldurulma- sına neden olmuştur.

Tezhip: El yazması kitapları süsle- me sanatı. Özellikle Kur’an sayfala- rı süslenir. 16. yy.’nin önemli tezhip sanatçısı Kara Mehmet’tir. Tezhip işiyle uğraşanlara Müzehhip denil- miştir.

Ebru: Kâğıt süsleme sanatı olan özel karışımlı suyun içine boya ser-

piştirilmesiyle yapılan bir süsleme sanatıdır.

Cevap A 17. Büyük Selçuklularda kadılar,

Nikâh kıyma, Miras paylaştırma, Vakıfları denetleme,

Ticari anlaşmazlıkları çözme yetki- lerine sahiptir.

✔ Fetva verme yetkisi kadıların yetkileri arasında değildir.

Cevap A 18. Nizamiye Medresesi

✔ Büyük Selçuklular Alparslan Dönemi’nde ilk büyük medre- se olan Nizamiye Medreseleri- ni Bağdat’ta açmışlardır. Bas- ra, Herat, Nişabur, Isfahan, Belh’de benzerleri vardı.

✔ Nizamiye Medreseleri dünya- nın ilk üniversitesi olarak kabul edilmektedir.

✔ Bu medreselerde müderrisler fenni ilimler ve dini ilimleri bir- likte okutmuştur.

Cevap A 19. Büyük Selçuklular Dönemi’nin en büyük medresesi olarak bilinen, Vezir Nizamü’l-Mülk tarafından Bağdat’ta açılan medrese Nizami- ye Medresesi’dir.

Medreseler eğitim ve öğretim prog- ramıyla bir taraftan bilim ve sanat adamları yetiştirirken diğer taraftan da Bâtınî hareketine karşı toplumu bilinçlendirmiştir.

Cevap D

TEST 6

1. İlk Müslüman Türk devleti Karahan- lılardır. Türk-İslam mimarisinin te- melleri de Karahanlılar döneminde atılmıştır.

Cevap B 2. Türk-İslam devletlerinde mimari

Dini mimari: Camiler, mes- citler, medreseler, kümbetler, türbeler, külliyeler, tekke ve zaviyeler

BÖLÜM 2

(8)

KARA KUTU KİTAPLARI

Sivil mimari: Kervansaray- lar, darüşşifalar (Bimarhane), hanlar, hamamlar, bedesten, imaretler, çarşılar, köprüler, şadırvanlar, köşkler, saraylar, çeşmeler

Askeri mimari: Kaleler, surlar, tersaneler, kışlalar, kuleler

Cevap B 3. Leşker-i Bazar: Gazneliler

Dönemi’ne ait saraylardan biridir.

Topkapı, Beylerbeyi, Çırağan ve Dolmabahçe Sarayları ise Osmanlı Dönemi’ne ait saraylardandır.

Cevap A 4. Selçuklularda, medrese yapımına önem verilmesinde; I. İslam dün- yasında din bilginlerine gereksinim duyulması, II. genişleyen devlet yö- netiminde görev alacak kişilere ge- rek duyulması, III. eğitim ve öğreti- me önem verilmesi etkili olmuştur.

Ayrıca, medreseler eğitim ve öğre- tim programıyla bir taraftan bilim ve sanat adamları yetiştirirken diğer taraftan da Bâtınî hareketine karşı toplumu bilinçlendirmiştir.

Cevap E 5. BABÜR DEVLETİ (1526-1858)

✔ Timur soyundan gelen Mu- hammed Babür Şah tarafın- dan Hindistan’da kuruldu.

✔ Devletin merkezi Agra’dır.

✔ Hindistan’daki en önemli Türk- İslam devletidir.

✔ Hindistan’ın İslamlaşmasında etkili oldular.

✔ En önemli eserleri Agra’daki Taç Mahal’dir. (Osmanlı mi- mar Mehmet İsa yaptı.)

✔ Şah Cihan’ın eşi Mümtaz Ma- hal (Begüm Banu Hatun) adı- na yaptırdığı türbedir.

✔ 1723 yılında Delhi ve Hayda- rabat olmak üzere iki devlete ayrıldı.

✔ İngilizler tarafından 1858›de yıkıldılar.

Cevap A 6. Eşi Mümtaz Mahal’in anısına Hin- distan’daki Tac Mahal’i yaptıran Şah Cihan Babür Devleti’nin hü- kümdarıdır. Babürlerle ilgili 5. çö- zümde detaylı bilgi mevcuttur.

Cevap A

7. Nizamiye Medresesi – Büyük Sel- çuklular

Taç Mahal - Babürler Uluğ Bey Medresesi - Timur

Cevap B 8. Samanoğulları - resmî dili Farsça

Karamanoğulları - resmî dili Türk- çe

Büyük Selçuklular - saray ve ordu dili Türkçe, resmi dil Farsça, bilim dili ise Arapça, edebiyat dili Farsça idi.

Cevap B 9. Divan-ı Lügat-it Türk

✔ Karahanlılar Devri’nde Kaş- garlı Mahmut Türk dilinin gü- zelliklerini anlatmak ve Arapla- ra Türkçe öğretmek amacıyla yazmıştı.

✔ Bu nedenle eser, Arapça yazıl- mış bir Türkçe sözlüktür.

✔ Kültür ve uygarlık tarihimizin ana yapıtlarından biridir.

✔ Bu eserde Türklerin kültürü ve ekonomik hayatı ile ilgili ayrın- tılı bilgiler verilmiştir.

✔ Kaşgarlı Mahmut eserini Bağ- dat’taki Abbasi Halifesi El- Muktedi Billah’a sunmuştur.

✔ Etnograf, filolog ve ilk Türk ha- ritacısı olan Kaşgarlı Mahmut XI. yüzyılda yaşamıştır.

✔ UNESCO 2008 yılını Kaşgarlı Mahmut yılı olarak ilan etmiş- tir.

Cevap A 10. Kaşgarlı Mahmut, “Gezdiğim gördüğüm yerlerde birçok şeyle karşılaştım. Farklı işlerle uğraşan Türklerin yaptıkları meslekleri tes- pit ettim. Türkler; çiftçilikle meşgul olanlara tangçı, un öğüten kimseye üğitici, ekmek pişiren ve satanlara etmekçi adlarını vermişlerdir. Türk- ler, kasaba etçi, süt sağanlara koy sakucı demişlerdir. Aşçılık da bir meslekti. Aşçıya saçlı demişler, ter- zilere yiçi, ayakkabı ve çizme di- kenlere etükçi demişlerdir. Demir- ciyi temürci, kap kacak yapanlara ayakçı, kumaş dokuyanlara ise közek adını vermişlerdir.” demiştir.

Kaşgarlı Mahmut’un verdiği bilgile- re bakarak Türklerle ilgili göçebe bir yaşam sürdüklerine ulaşa- mayız. Parçada verilen bilgilerden

Türklerin madencilikle, ticaretle, za- naatla, tarımla, hayvancılıkla, doku- macılık ve dericilikle uğraştıklarına ulaşabiliriz.

Cevap D

11. Kutadgu Bilig

✔ Mutluluk veren bilgi anlamına gelmektedir.

✔ Türkçe ilk siyasetnamedir.

Sultanlara öğütler vermektedir.

✔ Uygur alfabesi ile yazılmıştır.

Yusuf Has Hacip Karahanlılar Devri’nde Uluğ Kara Buğra Han’a takdim etmiştir.

✔ Türk dirlik, düzenlik ve adalet anlayışını en iyi şekilde anlat- maktadır.

Cevap A

12. Nizâm’ül-Mülk’ün Siyasetname adlı eserinin Türk-İslam tarihindeki öne- mi, I. yazarının Selçuklu devlet yö- netiminde söz sahibi olmasından, II. devlet yönetimine ilişkin bilgiler vermesinden kaynaklandığını söy- leyebiliriz.

Fakat Nizâm’ül-Mülk’ün siyasetna- mesi III. Türklerin İslamiyet’i kabu- lünden sonra kendi türünde yazılan ilk eser değildir. Türkçe ilk siyaset- name Kutadgu Bilig’dir.

Cevap D

13. Farabi (870-950)

✔ Türkistan’ın Farab (Karaçuk) şehrinde doğmuştur.

✔ Felsefe (İslam felsefesinin ku- rucusu), matematik, fizik, man- tık, psikoloji, politika ve astro- nomi alanlarında çalışmalar yapmış 160 dolayında kitap ve makale yazmıştır.

✔ Çoğu eserleri Latinceye çevri- lerek Avrupa üniversitelerinde okutulmuştur. Avrupa’da Al- Phorobius adıyla ün yapmış- tır.

✔ Akılcılığı ön plana çıkararak pozitif bilimlerin gelişmesine katkı sağlamıştır.

✔ Aristo’nun eserlerine yeni an- layış getirdiğinden Muallim-i Sani (ikinci öğretmen) unva- nı ile tanınmıştır.

Cevap A

BÖLÜM 2

(9)

KARA KUTU KİTAPLARI

14. Farabi

✔ Aristo’nun eserlerine yeni an- layış getirdiğinden Muallim-i Sani (ikinci öğretmen) unva- nı ile tanınmıştır.

✔ El Medinet’ül Fazıla en önemli eserlerindendir.

✔ İhsâu’l – Ulûm (İlimlerin Tasni- fi) adlı eserinde ilimleri ilk tas- nif eden kişidir.

Cevap E

15. Farabi

✔ Çoğu eserleri Latinceye çevri- lerek Avrupa üniversitelerinde okutulmuştur. Avrupa’da Al- Phorobius adıyla ün yapmış- tır.

İslam ve Avrupa medeniye- tinin gelişmesinde eserleriyle katkıları olmuştur.

✔ Akılcılığı ön plana çıkararak pozitif bilimlerin gelişmesine katkı sağlamıştır.

✔ Aristo’nun eserlerine yeni an- layış getirdiğinden Muallim-i Sani (ikinci öğretmen) unva- nı ile tanınmıştır.

Utbi ve Yusuf Has Hacip’in Av- rupa medeniyetinin gelişmesinde eserleriyle katkıları olduğundan bahsedemeyiz.

Utbi: Tarih-i yemin ismindeki ese- rini Gazneli Mahmut’a sunmuştur.

Yusuf Has Hacip: Karahanlılar Devri’nde Kutadgu Bilig’i Uluğ Kara Buğra Han’a takdim etmiştir.

Cevap C 16. Türklerin tıp alanında İslam mede- niyetine en büyük katkısını sağla- yan bilim adamı İbn-i Sina’dır. El – Kanun-ı Fit-Tıb kitabı dünyaca ünlüdür. Hipokrat’tan sonra tıbbın ikinci babası sayılır. Tababetin Hü- kümdarı olarak bilinir.

Cevap E 17. Uluğ Bey: Semerkant’ta kendi adı- na yaptırdığı rasathanesiyle ünlü astronomi bilgini ve devlet adamı- dır. Timur’un torunu Uluğ Bey hem devlet adamı hem bilim insanıdır.

Yıldız fihristi yapan astronomi bilgi- nidir. Ali Kuşçu Uluğ Bey’in öğren- cisidir.

Cevap A

18. Ömer Hayyam: Büyük Selçuklular Dönemi’nde yaşamış; edebiyat, matematik ve astronomi alanla- rında eserler vermiş ünlü bilim ve edebiyat adamıdır. Zamanın bilim adamlarından oluşan bir heyetle Celali Takvimi’ni düzenlemiştir.

Türk üçgeni denen Hayyam üçge- nini bulmuştur. Rubailer en önemli eseridir.

Cevap C 19. Afrasyab: Firdevsi’nin Şehnâme

adlı eserinde adı geçen efsanevi Türk hakanıdır. İskit-Pers savaşla- rı İskitlerin Alper Tunga, Perslerin Şehname destanlarına konu ol- muştur. Edebiyat’ta Alper Tunga (Afrasiyap) destanı önemlidir.

Cevap C

TEST 7

1. Farabi, İbn-i Sina, Biruni ve Ömer Hayyam Türk-İslam dünyasının önde gelen bilim adamlarındandır.

Fakat Kuyucu Murat Paşa Os- manlı Devleti’nde I. Ahmet Dönemi veziriazamıdır.

Cevap E 2. Türk - İslam bilginlerinin çalıştığı

alan

Farabi – Müzik, Felsefe, Fizik Gazali – Felsefe, Hukuk, İlahiyat İbni Rüşd – Coğrafya, Tıp ( yanlış, felsefe olacak)

İbni Fadlan – Coğrafya, Diplomasi İbni Sina – Tıp, Felsefe

İb-i Rüşd (1126-1198)

✔ İspanya’da yetişen en büyük İslam filozoflarındandır.

✔ Endülüs Emevi Dönemi’nde yaşayan İbn-i Rüşd Aristo fel- sefesiyle ilgilenerek Avrupalı- lara Aristo’yu tanıtmıştır.

Cevap C 3. Semerkant: Türk-İslam devletleri- nin ilk dönemlerinde başkent olan ve Timur Dönemi’nde “şehirlerin şahı” unvanıyla bilinen stratejik öneme sahip şehirdir. Uluğ Bey Semerkant’ta dünyanın en büyük rasathanesini kurmuştur.

Cevap B

4. İlk Müslüman Türk devletlerinden Karahanlıların, diğer devletlerle yaptıkları resmî yazışmalarda Uy- gur Türkçesini kullanmaları, Türk- çenin diplomatik bir dil olarak kullanılmasına zemin hazırlamıştır.

Cevap A

5. Malazgirt Savaşı’ndan sonra Sultan Alparslan, komutanlarına hitaben

“Toprak fethedenin malıdır.” sözünü söyleyerek Anadolu’yu kısa süre- de fethetmeyi amaçlamıştır. Alp Arslan’ın emri Anadolu’nun fethinin hızlanmasına, Türkleşmesine ve İs- lamlaşmasına zemin hazırlamıştır.

Cevap A

6. Selçuklu Sultanı Alparslan, Malaz- girt Savaşı’nda Bizans İmparatoru Romanos Diogenes’i esir etmiş;

iki hükümdar arasında yapılan görüşmede Diogenes, Selçuklu Devleti’ne her yıl 360.000 dinar ver- gi vermeyi ve ihtiyaç hâlinde askerî yardımda bulunmayı kabul etmiştir.

Bu durum Romanos Diogenes’in Alparslan’ın isteklerine boyun eğdiğini gösterir.

Cevap E

7. Malazgirt Savaşı’nın Sonuçları

✔ Anadolu’nun kapıları Türklere açıldı.

Türklerin Anadolu’ya yerleş- me yolu açıldı. Anadolu Türk- lerin yeni yurdu oldu.

Türk-İslam kültürü Anadolu’da yayılmaya baş- ladı.

✔ 1071 yılı Anadolu Türk tarihi- nin başlangıcı sayıldı.

✔ İslam dünyası üzerindeki Bi- zans tehdidi sona erdi.

✔ Türklerin batı yönündeki ilerle- mesi hız kazandı.

✔ Bizans’ın Avrupa’dan yardım talebi Haçlı Seferlerine ne- den oldu.

✔ Tarih boyunca ilk kez bir Bi- zans imparatoru Müslüman bir sultana esir düşmüştü.

Malazgirt Savaşı ile Haçlı Seferleri sona ermedi, savaş Haçlı Seferleri- ne neden olmuştur.

Cevap D

BÖLÜM 2

(10)

KARA KUTU KİTAPLARI

8. Malazgirt Savaşı’nın Sonuçları

Anadolu’nun kapıları Türkle- re açıldı.

✔ Türklerin Anadolu’ya yerleşme yolu açıldı. Anadolu Türklerin yeni yurdu oldu.

✔ Türk-İslam kültürü Anadolu’da yayılmaya başladı.

✔ 1071 yılı Anadolu Türk tarihi- nin başlangıcı sayıldı.

✔ İslam dünyası üzerindeki Bi- zans tehdidi sona erdi.

✔ Türklerin batı yönündeki ilerle- mesi hız kazandı.

✔ Bizans’ın Avrupa’dan yardım talebi Haçlı Seferlerine ne- den oldu.

✔ Tarih boyunca ilk kez bir Bi- zans imparatoru Müslüman bir sultana esir düşmüştü.

Anadolu’da Türk beylik- lerinin oluşumuna zemin hazırlanmıştır. Artuklular, Saltuklular, Danişmentliler, Mengücekliler, Çaka Beyliği.

Malazgirt Savaşı’nın Doğu- Batı arasındaki ticaret yollarının değiş- mesinde etkili olduğunu söyleye- meyiz.

Cevap A 9. Nizamülmülk, Siyasetname adlı eserinde askerî ve idari görevlilerin kendilerine verilen iktalarda sürekli tutulmayıp belirli sürelerle değiş- tirilmesini önermiştir.

Nizamülmülk bu önerisiyle, I. ülke- de feodal güçlerin ortaya çıkmasını önlemek, II. ikta sahiplerinin halka baskı yapmasını engellemek iste- miştir. Uzun süre iktalarda görev alanların görevi kötüye kullanmala- rını, nüfuz sahibi olmaları engellen- mek istenmiştir.

Nizamülmülk’ün önerisinden (III) ta- rım ürünü çeşitlerinin artırılmasının amaçlandığı yargısına ulaşamayız.

Cevap D 10. Nizamülmülk, “Cenab-ı Hak her

dönemde insanlardan birini seçer ve onu hükümdarlık vasıflarıyla donatır.” demiştir. Nizamülmülk’ün bu ifadesi Orta Asya Türk devlet geleneğindeki kavramlardan kut anlayışının Selçuklularda da görül- düğünün bir kanıtıdır

✔ Türk devletlerinde hükümda- ra hükümdarlık yetkisinin Gök Tanrı tarafından verildiğine

inanılırdı. Dolayısıyla Türkler- de gücün kaynağı ilahiydi.

✔ Kut, kan yoluyla geçtiği için bü- tün hanedan üyeleri kağan olma hakkına ve yetkisine sahiptir.

✔ Kut anlayışı, halkın hükümda- ra bağlılığını artırmıştır.

Cevap B 11. Nizamülmülk: Melikşah’ın atabey- liğini yapan ve aynı zamanda Siya- setname adlı eseri yazan kişidir.

Ömer Hayyam: Büyük Selçuklular Dönemi’nde yaşamış; edebiyat, matematik ve astronomi alanla- rında eserler vermiş ünlü bilim ve edebiyat adamıdır.

Yusuf Has Hacip: Karahanlılar Devri’nde Kutadgu Bilig adlı ese- rini Uluğ Kara Buğra Han’a takdim etmiştir

Kaşgarlı Mahmut: Karahanlılar Devri’nde Türk dilinin güzelliklerini anlatmak ve Araplara Türkçe öğ- retmek amacıyla Divan-ı Lügat-it Türk’ü yazmıştır.

Ahmet Yesevi: Divan-ı Hikmet (Kutlu Bilgiler Divanı) Karahanlılar devrinde Hoca Ahmet Yesevi tara- fından yazılmıştır. Tasavvuf içerikli eserdir. Dinî ve ahlaki içeriklidir.

Cevap E 12. Türk-İslam devletlerinde ülke ve

devlet yönetimi hakkında yöneti- cilere bilgi ve öğüt veren eserlere siyasetname denir. Yusuf Has Hacip (Kutadgu Bilig) ve Nizamül- mülk (Siyasetname) siyasetname içerikli eserler kaleme almışlardır.

Cevap B 13. Medrese, Büyük Selçuklular

Dönemi’nin eğitim kurumudur. En önemli medrese Nizamiye Medre- seleridir. Diğerleri Osmanlıda görü- len eğitim kurumlarıdır.

İdadi: Lise Rüştiye: Ortaokul Darülfünun: Üniversite Enderun: Saray Mektebi

Cevap C 14. Haçlılara karşı mücadele eden

Türk devlet ve beylikleri arasında Anadolu’da egemenlik kuran Da- nişmentliler, Saltuklular, Anadolu Selçukluları ve Mardin Artukluları yer alır.

İhşitoğulları Mısır’da kurulmuş olup haçlıların kutsal mekanları güzer- gahında olmadıklarından haçlılarla mücadele etmemişlerdir.

Cevap E 15. AKKOYUNLU DEVLETİ

✔ Güneydoğu Anadolu’da XV.

yüzyılda kurulmuş olan Türk- men devletidir.

✔ Kurucusu Kara Yülük Osman Bey’dir. (1403-1435)

✔ Oğuzların Üçok kolunun Ba- yındır boyundandır.

✔ İran ve Azerbaycan›a hâkim oldular,

✔ Devletin en parlak dönemi Uzun Hasan Dönemi’dir.

✔ Ali Kuşçu ve İdris-i Bitlisi bilim çalışmalarını bu devletin hima- yesinde yürütmüşlerdir.

✔ Kur’an-ı Kerim ilk kez bu dö- nemde Türkçeye çevrilmiştir.

✔ 1473 Otlukbeli Savaşı’nda Os- manlı Devleti’ne yenilerek yıkı- lışa geçtiler.

✔ 1502’de Safeviler tarafından yıkıldılar.

A, B, C ve D seçeneklerindeki özel- likler Akkoyunlularla ilgili doğru bil- giler değildir.

Cevap D 16. İbn Rüşd: Görüş ve düşünceleriyle

Avrupalıları uzun süre etkilemiş bir Müslüman filozoftur. Endülüs Eme- vi Dönemi’nde yaşayan İbn-i Rüşd Aristo felsefesiyle ilgilenerek Avru- palılara Aristo’yu tanıtmıştır.

Baki, Fuzuli ve Nefi Osmanlılarda edebiyatla ilgilenmişlerdir. Levni ise Osmanlıda Lale Dönemi’nin minyatür sanatçısıdır.

Cevap A 17. Optik biliminin kurucuları arasında gösterilen ve Kitâb el-Menâzır isimli eserin yazarı olan Türk-İslam bilgini İbn-i Heysem’dir.

İbn-i Haldun (1332-1406): Tarihçi- dir. Müslüman Arap’dır.

İbn-i Batuta (1304-1369): Coğraf- yacıdır.

El-Razi: İranlıdır. Kimyagerdir.

El Taberi: Tefsir alanında çalışma yapmıştır.

Cevap E

BÖLÜM 2

(11)

KARA KUTU KİTAPLARI

18. – 1118-1157 yılları arasında hü- kümdarlık yapmış olan ve Büyük Selçuklu Devleti’nin son sultanı Sultan Sencer’dir.

– Sencer Selçukluların son parlak dönemidir.

– 1141 Karahitaylarla (Moğol) yapı- lan Katvan Meydan Savaşı’nın kay- bedilmesi ile devlet zayıflamıştır.

Cevap A

GARANTİ SÖZLEŞMESİ ve KULLANICIYA NOT

Kitabımızı bitirdiğinizde size fayda sağlamadı- ğını düşünüyorsanız ve bu bizden kaynaklan- mışsa talebiniz doğrultusunda kitabın ücretini iade edebiliriz (İade garantili kitap).Kitabımızın fotokopi çekilerek (orijinal kitap dışında her tür- lü hakkımız gasp edilerek) kullanılmasına izin vermiyoruz. Sadece bir sınav için ciddi bir telif ücreti ödüyoruz. Kullandığımız yıl ve sınav- ları ve bunların kitap haline gelmesini hesap ederseniz büyük bir ekonomik yatırım yapıyo- ruz. Bundan dolayı yayın ekibi olarak fotokopi çeken, çektirenlere veya PDF paylaşanlara / indirip kullananlara hakkımızı helal etmiyoruz.

Emeğe saygı istiyoruz. Yayınımızın soruları ÖSYM arşividir. Soruları elektronik ortam ve sosyal ağlarda paylaşan, depolayan veya ya- yan kişiler ÖSYM'nin telifli sorularını paylaştığı için ÖSYM'ye ihbar ediyoruz. ÖSYM yaptırım uyguluyor. Hakkımız ihlal edildiği için biz de ayrı dava açıyoruz. Kara Kutu Kitapları'nın PDF'sini paylaşmayınız. Tespit ettiklerimiz hakkında dava açıyoruz. Birkaç yıl sürecek davayı kaza- namasak bile fotokopi çekenler hukuki olarak ciddi anlamda yorulacaklardır. Bundan dolayı PDF'mizi paylaşmayınız fotokopi çektirmeyiniz.

Gerçekten ekonomik durumunuz bu kitabı ala- bilecek kadar iyi değilse kitaba gücünüz yettiği kadar ödeyiniz o şekilde yollayalım. Bu yazıları fotokopiden okuyorsanız fotokopiyi aldığınız yere iade edip durumu bize bildiriniz, kitabımızı size ücretsiz yollayalım. Fotokopi çeken yere de kitabın orijinalini satarak helal ve hukuki yoldan daha çok kazanç elde etmesi için yardımcı ola- lım. 0539775 48 50 numaralı hat ile iletişime ge- çebilirsiniz. Kitabımızda en küçük bir hata dahi tespit ederseniz lütfen bize bildiriniz. Hata tespit edenleri ödüllendirmekteyiz. Kitaplarımızı belirli periyotlarla güncelliyoruz. Yeni çıkacak baskı- mız için fikir ve önerilerinizi bekliyoruz. Eleştiri- leriniz yolumuzu aydınlatan ışıktır. Önerileriniz varsa 0539 775 48 50 numaralı iletişim hattına WhatsApp'tan bildirirseniz çok memnun oluruz.

Sizi vicdanınızla baş başa bırakıyoruz. Başarı- lar hakka girmeden mücadele edenlerin olsun.

Birlikte başaralım…

İsmail KAYNARCA

İnformal Yayınları & Kara Kutu Yayınları Sa- hibi ve Kurucusu

Sonraki bölümlerin çözümleri kısa bir süre içinde eklenecek.

BÖLÜM 2

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu tezin amacı, Evliya Çelebi’nin Seyahatname adlı gezi kitabında, Anadolu coğrafyasında gezmiĢ olduğu yerlerdeki gayri müslimlere ait kutsal mekan, mabet ve

[r]

[r]

Cevap C 14 A, B, C ve D seçeneğindeki koleste- rolün etkisinin tam tersini gerçekleş- tirirken E seçeneğinde verilen koles- terol miktarı azalırsa hücre zarının

Buna göre “Sinirler bu şekilde yeniden üretilebilirse” ifade- sinden A’ya, “bilişsel becerileri tek- rar kazandırabileceği düşünülen bir yöntem” ifadesinden

Buna göre 2 ARGE odası ve he- men arkasından gelen evrak bö- lümü odası için gereken üç odalık boşlukta “2 ve 3 numaralı odalar ARGE”, 4 numaralı oda da evrak

Giriş cümlesi bulunduktan son- ra diğer cümleler anlam ve sözcük bağı kurularak birbiri arkasına sıra- lanır.. Buna göre bakıldığında giriş

Cümlede geçen bir sözün ya da parçada geçen bir cümlenin an- lamını arama sorularında verilen cümle ile seçeneklerde geçen ifa- deler arasında anlam bağı kurulma-