• Sonuç bulunamadı

Tüketici hukuku çerçevesinde paket tur sözleşmeleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Tüketici hukuku çerçevesinde paket tur sözleşmeleri"

Copied!
130
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

Kadir Erk PEKMEZ

TÜKETİCİ HUKUKU ÇERÇEVESİNDE PAKET TUR SÖZLEŞMELERİ

Özel Hukuk Ana Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi

(2)

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

Kadir Erk PEKMEZ

TÜKETİCİ HUKUKU ÇERÇEVESİNDE PAKET TUR SÖZLEŞMELERİ

Danışman

Doç. Dr. Mehmet ALTUNKAYA

Özel Hukuk Ana Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi

(3)

Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğüne,

Kadir Erk PEKMEZ’in bu çalışması jürimiz tarafından Özel Hukuk Ana Bilim Dalı Yüksek Lisans Programı tezi olarak kabul edilmiştir.

Başkan : Prof. Dr. Muharrem KILIÇ (İmza)

Üye (Danışmanı) : Doç. Dr. Mehmet ALTUNKAYA (İmza)

Üye : Yrd. Doç. Dr. Selin SERT (İmza)

Tez Başlığı: Tüketici Hukuku Çerçevesinde Paket Tur Sözleşmeleri

Onay : Yukarıdaki imzaların, adı geçen öğretim üyelerine ait olduğunu onaylarım.

Tez Savunma Tarihi : 28.06.2014 Mezuniyet Tarihi : 10.07.2014

Prof. Dr. Zekeriya KARADAVUT Müdür

(4)

İ Ç İ N D E K İ L E R KISALTMALAR LİSTESİ ... v ÖZET ... vi SUMMARY ... vii GİRİŞ ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM PAKET TUR SÖZLEŞMESİNİN TANIMI, UNSURLARI, TARAFLARI, KURULMASI, ŞEKLİ ve HUKUKİ NİTELİĞİ 1.1 Paket Tur Sözleşmesinin Tanımı ve Unsurları ... 14

1.1.1 Tanımı ... 14

1.1.2 Unsurları ... 18

1.1.2.1 Edimlerin Bütünlüğü ve Bileşik Edim İçerme ... 18

1.1.2.2 Ücret ... 24

1.1.2.3 Süre ... 27

1.2 Paket Tur Sözleşmesinin Tarafları ... 28

1.2.1 Genel Olarak ... 28

1.2.2 Seyahât Düzenleyen... 28

1.2.2.1 Genel Olarak ... 28

1.2.2.2 Seyahât Acentelerinin Sınıflandırılması ... 30

1.2.2.2.1 Kanuni Sınıflandırma ... 30

1.2.2.2.1.1 Genel Olarak ... 30

1.2.2.2.1.2 A Grubu Seyahât Acenteleri ... 31

1.2.2.2.1.3 B Grubu Seyahât Acenteleri ... 31

1.2.2.2.1.4 C Grubu Seyahât Acenteleri ... 31

1.2.2.2.2 Doktrinde yer alan sınıflandırma ... 32

1.2.2.2.2.1 Perakendeci Seyahât Acenteleri... 32

1.2.2.2.2.2 Aracı Seyahât Acenteleri ... 33

1.2.2.2.2.3 Biletçi Seyahât Acenteleri ... 34

1.2.2.2.3 Değerlendirme ... 34

1.2.3 Seyahât Eden ... 35

1.3 Paket Tur Sözleşmesinin Kurulması ve Şekli ... 37

(5)

1.3.2 Şekli ... 38

1.3.2.1 Yazılı Olması ... 38

1.3.2.2 Zorunlu İçerik ... 39

1.4 Paket Tur Sözleşmesinin Hukuki Niteliği ... 40

1.4.1 Genel Olarak ... 40 1.4.2 Eser Sözleşmesi Görüşü ... 41 1.4.3 Vekâlet Sözleşmesi Görüşü ... 42 1.4.4 İsimsiz Sözleşme Görüşü ... 43 1.4.5 Değerlendirme ve Kanaatimiz ... 45 İKİNCİ BÖLÜM PAKET TUR SÖZLEŞMESİNDE TARAFLARIN HAK ve YÜKÜMLÜLÜKLERİ 2.1 Tanıtım Broşürü ... 46

2.1.1 Genel Olarak ... 46

2.1.2 Tüketicinin Korunmasına İlişkin İşlevleri ... 47

2.2 Tarafların Yükümlülükleri ... 49

2.2.1 Seyahât Edenin Yükümlülükleri ... 49

2.2.1.1 Ücret ve Ekgiderleri Ödeme Yükümlülüğü ... 49

2.2.1.1.1 Genel Olarak ... 49

2.2.1.1.1.1 Paket Tur Bedelinin Ödenmesi ... 50

2.2.1.1.1.2 Faiz ... 51

2.2.1.1.1.3 Hizmet Sağlayıcılarına İfa Sorunu ... 53

2.2.1.1.1.4 İfa Yeri ... 53

2.2.1.1.1.5 İfa Zamanı ... 54

2.2.1.2 Özen Yükümlülüğü ... 55

2.2.2 Seyahât Düzenleyenin Yükümlülükleri ... 56

2.2.2.1 Hizmet Edimlerini Sağlama Yükümlülüğü ... 56

2.2.2.2 Özen Yükümlülüğü ... 58

2.2.2.3 Aydınlatma Yükümlülüğü ... 58

2.2.2.4 Rehber Bulundurma Yükümlülüğü ... 61

2.2.2.5 Sigorta Ettirme Yükümlülüğü ... 62

2.2.2.6 Teminat Gösterme Yükümlülüğü ... 64

2.2.2.7 Sır Saklama Yükümlülüğü ... 66

2.3 Sözleşmenin Devri ... 66

(6)

2.3.2 Paket Tur Sözleşmesinin Devri ... 67

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM PAKET TUR SÖZLEŞMELERİNDE SEYAHÂT EDENİN KORUNMASI 3.1 Genel Olarak ... 69

3.2 Seyahât Edenin Genel İşlem Şartlarına Karşı Korunması ... 69

3.2.1 Genel İşlem Şartları Kavramı ... 69

3.2.1.1 Tanımı ... 69

3.2.1.2 Unsurları ... 70

3.2.1.2.1 Amaç... 70

3.2.1.2.2 Tek Yanlı Hazırlanma ... 70

3.2.1.2.3 Soyut ve Genel Hükümler İçerme ... 71

3.2.1.2.4 Sözleşmenin Kurulmasından Önce Hazırlanma ... 71

3.2.1.2.5 Zorunlu Olmayan Unsurlar... 72

3.2.2 Seyahât Edenin Genel İşlem Şartlarına Karşı Korunma İmkânları ... 73

3.2.2.1 Genel Olarak ... 73

3.2.2.2 Yürürlük Denetimi ... 73

3.2.2.3 İçerik Denetimi ... 74

3.2.2.4 Yorum Denetimi ... 76

3.2.3 Sözleşme Değişikliklerinin Sınırlandırılması ... 77

3.3 Ayıplı Hizmete Karşı Seyahat Edenin Korunması ... 79

3.3.1 Ayıplı Hizmet Kavramı ... 79

3.3.2 Ayıplı Hizmet Halinde Seyahât Düzenleyenin Sorumluluğunun Kapsamı ... 80

3.3.2.1 Genel Olarak ... 80

3.3.2.2 Sorumsuzluk Kaydı ... 82

3.3.3 Seyahat Edene Tanınan Seçimlik Haklar ... 84

3.3.3.1 Genel Olarak ... 84

3.3.3.2 Bedelden İndirim Talep Etme Hakkı ... 86

3.3.3.3 Alternatif Tur ve İkame Edim Sağlanmasını Talep Etme Hakkı ... 92

3.3.3.4 Sözleşmeden Dönme Hakkı ... 93

(7)

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

PAKET TUR SÖZLEŞMESİNİN SONA ERMESİ

4.1 Genel Olarak ... 96

4.2 Paket Tur Sözleşmesini Kendiliğinden Sona Erdiren Sebepler ... 96

4.2.1 Ölüm ve Ehliyetsizlik ... 96

4.2.2 İflas ... 98

4.3 Paket Tur Sözleşmesin Sona Erdiren Genel Sebepler ... 98

4.3.1 Sözleşmeyi Sona Erdiren Genel Sebepler ... 98

4.3.1.1 İfa ... 98

4.3.1.2 Fesih ... 99

4.3.1.3 Dönme ... 100

4.3.1.4 İptal ... 101

4.3.1.5 Bozma ... 102

4.3.2 Borcu Sona Erdiren Genel Sebepler Nedeniyle Sona Erme ... 103

4.3.2.1 Genel Olarak ... 103

4.3.2.1.1 İbra ... 103

4.3.2.1.2 Yenileme... 104

4.3.2.1.3 İmkânsızlık ... 104

4.3.2.1.4 Alacaklı ile Borçlu Sıfatının Birleşmesi ... 106

4.3.2.1.5 Takas... 107

SONUÇ ... 109

EK 1 - Kütahya Çizelgesinde Yüzdelik Hesaba Göre İndirim Oranları ... 111

KAYNAKÇA... 117

(8)

KISALTMALAR LİSTESİ

AB. : Avrupa Birliği

AD. : Avrupa Birliği Adalet Divanı Bkz. : Bakınız

C. : Cilt

dn. : dipnot

E. : Esas numarası

HD. : Hukuk Dairesi HGK. : Hukuk Genel Kurulu K. : Karar numarası

m. : Madde

N. : Numara

PTY. : Paket Tur Sözleşmeleri Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik

RG. : Resmi Gazete

S. : Sayı

s. : Sayfa

SASABK. : Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu SAY. : Seyahat Acentaları Yönetmeliği

SAB. : Seyahat Acentaları Yönetmeliği

SABY. : Seyahat Acentaları Birliği Yönetmeliği

T. : Tarih

TBK. : 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu

TKHK. : 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun TTK. : 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu

vb. : ve benzeri

vd. : ve devamı

(9)

ÖZET

Günümüzde turizmin gerek ekonomik gerekse insanların ihtiyaçlarının farklılaşmasından dolayı gelişiminin hızlanması ve oldukça yaygın hale gelmesi nedeniyle uygulamada gezi sözleşmelerinin bir türü olan paket tur sözleşmelerine sıklıkla rastlanmaya başlanmıştır.

Paket tur sözleşmelerini diğer gezi sözleşmelerinden ayıran en önemli özelliklerden biri, hiç şüphesiz ki, bu sözleşmelerin tüketici işlemi olarak kabul edilmesidir. Bu itibarla, sözleşmenin bir yanını tüketici oluşturmaktadır. Böylelikle, kanunkoyucu, uygulamada seyahat eden tarafı oluşturan tüketicinin, gerek deneyimsizliği gerekse güçsüz yan olması sebebiyle zarar görmesinin olabildiğince önüne geçebilmesini hedeflemiştir. Gerçekten de, tüketici hukuku seyahat edenin mağduriyetini engellemeye elverişli birçok imkan sağlamaktadır.

Yukarıda da bahsedilmiş olduğu üzere, paket tur sözleşmelerine uygulamada sıklıkla rastlanmakla birlikte, tüketici hukuku da sözleşmesel hak ve yükümlülüklerin çerçevesinin çizilmesinde etkin rol oynamaktadır. İşbu incelemede de, bu iki husus göz önüne alınarak, bir yandan paket tur sözleşmelerinin genel yapısı incelenmeye çalışılacak, diğer yandan ise yeri geldiğince tüketici hukuku ile bağlantılarına değinilecektir.

(10)

SUMMARY

PACKAGE TOUR CONTRACTS IN THE FRAMEWORK OF THE CONSUMER LAW

Package travel contracts will be tried to explain in the line of consumer law. Both the developments in terms of tourism and changing about the humane needs are constituted the aim of the thesis.

On the other hand, according to the Turkish Law, these contracts are accepted as consumer transaction. In other words, traveler is accepted as consumer in package tour contracts. Law maker’s aim is tried to prevent the detriments of travelers which are welded from their inexperienced and weak condition.

It can be seen above, package tour contracts are quite widespread and also in a close relation with consumer law. Because of these reasons, in this thesis, the general frame of the package Travel contracts will be tried to explain. Furthermore, under the some titles, the correlation between The Contract and consumer law will be mentioned.

(11)

GİRİŞ

Konunun Takdimi, Önemi ve Sınırlandırılması Konunun Takdimi ve Önemi

Seyahât etmek, her bireyin hayatında önemli bir yer teşkil etmektedir. Her insan, iş, dinlenme, inanç gibi sebeplerle seyahât etme ihtiyacı duymaktadır. Seyahât sırasında, başta ulaşım, yeme- içme ve barınma olmak üzere birçok gereksinim doğmaktadır. Bu durum, ulaşımın sağlanması için birçok kara, hava, deniz ve demiryolu işletmesinin, konaklama için otel, motel, pansiyon gibi işletmelerin, benzer şekilde yeme içme işletmelerinin de açılmasına ön ayak olmuştur. Öte yandan, zamanla, söz konusu hizmetlerin birden fazlasını yerine getirmeye amaçlayan işletmeler de kurulmuştur. Örneğin, her şey dahil sistemiyle çalışan bir otelde, konaklama, yeme-içme, eğlence, hatta transfer hizmetleri bir çatı altında sunulmaktadır. Bu gelişim, seyahât edenlerin seçebileceği kombinasyonların da fazlalaşmasına neden olmuştur.

Çoğu zaman, tüm bu ihtiyaçların bireysel olarak karşılanması mümkün olmamaktadır. Gerek seyahât edilecek yerin bilinmemesi, gerek ihtiyaç duyulan hizmetlerin seçim ve programlanması için ciddi bir süreye ve belirli bir tecrübeye gereksinim duyulması seyahât acenteliği, rehberlik, tur operatörlüğü gibi yeni mesleklerin doğmasına da neden olmuştur. Tüm bunlar zaman içersinde, turizm sektörünün karmaşık bir hal almasına yol açmıştır.

Dünya ile paralel olarak, ülkemizde de turizm yirminci yüzyılın başlarından beri hızlı bir gelişme göstermektedir. Bu hızlı gelişimin bir sonucu olarak, turizm alanındaki sözleşme çeşitliliğinin artmasının yanısıra mevcut sözleşmelerin içerikleri de genişlemektedir. Bu alanda faaliyet gösteren kişiler ve kurumlar arasındaki rekabet de özellikle verilen hizmetlerin çeşitlendirilmesi açısından bu duruma katkıda bulunmaktadır.

Turizm alanındaki hızlı gelişim hukuken de büyük önem taşımaktadır. Zira yukarıda bahsedildiği üzere turizmin gelişimden doğrudan etkilenen unsurlardan biri de turizm alanında yapılan sözleşmelerdir. İşletme türlerinin sayısının artması, birçok mutad edimi bir arada sunan işletmelerin yanısıra farklı edimler sunmayı amaçlayan işletmelerin de ortaya çıkması, bu alanda yapılan sözleşmelerin de çeşitlilik göstermesine yol açmaktadır.

Yeni sözleşmelerin ortaya çıkmasının yanısıra, mevcut sözleşmelerin kapsamının değişmesi de uygulanacak hükümleri önemli ölçüde etkilemektedir. Bu itibarla, birçok hukukî müessese ve sözleşme tipinden izler taşıyan, turizm sözleşmelerine uygulanacak hükümlerin

(12)

dikkatle belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin yapılması ise ancak her bir sözleşme tipinin incelenmesi ile mümkündür.

Öte yandan, hizmet sağlayıcılarının çoğalması ve seçeneklerin çeşitlenmesi nedeniyle seyahât düzenleyen karşısında daha zayıf duruma düşen tüketicinin korunması ihtiyacı da günden güne üzerinde daha çok durulan bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir yandan tüketiciye kendilerine sunulmakta olan alternatiflerden tam ve etkin olarak yararlanmasının sağlanması, bir yandan da seyahât düzenleyene karşı zayıf yanlarının korunma ihtiyacı, bu konuya atfedilen önemin esas kaynaklarını oluşturmaktadır.

AB Hukuku açısından da bir değerlendirme yapıldığında benzer bir tablo ile karşılaşılmaktadır. EEC anlaşmasının 153. maddesinde tüketicilerin ekonomik menfaatlerinin yanısıra, güvenliğe ilişkin ve sağlıksal menfaatlerinin de koruma altına alınması amacından bahsedilerek tüketicinin korunmasına atfedilen öneme ve koruma kapsamının genişliğine işaret edilmektedir. 283/1999 sayılı “Avrupa Parlamentosu ve Konseyi Kararı”nda benzer bir düzenlemeye yer verilerek, tüketiciye sağlanan mal veya hizmet kapsamında olmak üzere, yukarıda belirtmiş olunan hak ve menfaatlerin korunması amacına değinilmiştir. Paket tur kapsamında seyahât edenin tüketici sayılması itibariyle, paket tur sözleşmeleri açısından da böyle bir amacın varlığı kabul edilebilir.

Bu bilgiler ışığında, turizm faaliyetlerinde oldukça sık rastlanan ve rekabetin de oldukça yoğun olduğu bir alan olan acentelerin ürünü olan paket tur sözleşmelerinin de bu kapsamda incelenmesi gerekmektedir. Son zamanlarda seyahât talebinin oldukça büyük bir artış göstermesinin yanısıra, seyahât katılımcılarının özel konumu da bunu gerekli kılmaktadır. Zira, seyahât düzenleyene duyduğu güvene dayanarak, herhangi bir araştırmaya gerek duymaksızın, kendisine tamamen yabancı bir yere giden seyahât eden, özel bir korumaya ihtiyaç duymaktadır.

Hem paket tur sözleşmelerine uygulamada sıklıkla rastlanması sebebiyle karşılaşılan ihtilafların çokluğu, hem de gerek tüketiciye gerekse kendine has haklarla donatılmış olan seyahât edenin sahip olduğu özel konum, paket tur sözleşmelerinin incelenmesi açısından önemli noktaları oluşturmaktadır. Bu nedenle, turizm sözleşmelerinin bir türünü teşkil eden paket tur sözleşmesi bu incelemeye konu edilmiştir.

Paket tur sözleşmeleri, niteliği itibariyle gezi sözleşmesi olmasına karşın, diğer gezi sözleşmelerinden birçok noktada ayrılmaktadır. Bu itibarla, paket tur sözleşmelerinin diğer gezi sözleşmelerinden ayrılması da inceleme açısından önem arz etmektedir. Doktrinde, paket tur sözleşmesinin, gezi düzenleme sözleşmesinden önemli bir ayrım teşkil etmediği,

(13)

gezi düzenleme sözleşmesi olarak nitelendirilebileceği savunulmaktadır 1 . Paket tur sözleşmeleri kaynağını gezi düzenleme sözleşmesinden almakta ve gezi düzenleme sözleşmesine ilişkin hükümler de uygulama alanı bulmaktadır. Öte yandan, paket tur sözleşmelerinin gezi sözleşmesi olarak adlandırılması yerinde değildir. Zira gezi sözleşmesi bir yandan gezi düzenleme sözleşmesini, öte yandan, gezi aracılığı sözleşmesini içine alan geniş bir kavramdır. Ayrıca ileride de değinileceği üzere, paket tur sözleşmesinin unsurlarını taşımayan, bazı başka türleri de mevcuttur. Bu nedenle iki kavramın birbiri yerine kullanılması mümkün değildir. Gezi aracılığı sözleşmesi tüketicinin yalnızca bir gezi düzenleyen bulunmasına ilişkin akdettiği sözleşmeyi2 nitelemekte olmasına rağmen, paket tur sözleşmesi ile bu kurumun karıştırılmaması açısından bu kavramın kullanılması yerinde değildir. Gezi düzenleme sözleşmesi ise, paket tur sözleşmesine daha yakın bir kavram olmasına karşın, unsurlar başlığı altında incelenecek ayrımlardan ötürü iki kavram örtüşmemektedir.

Özetle, uygulamada yaygın olarak paket tur sözleşmeleri yerine gezi düzenleme sözleşmesi kavramı da kullanılmaktadır. Paket tur sözleşmelerinin esasında birer gezi düzenleme sözleşmesi olduğu aşikârdır. Ancak paket tur sözleşmesi niteliğinde olmayan gezi düzenleme sözleşmeleri de mevcuttur. Bu sebeple gezi düzenleme sözleşmesi kavramının da kullanılmaması gerektiği kabul edilmelidir.

Kaldı ki, TKHK.’da yapılan son değişiklik ile paket tur sözleşmeleri hukukumuzda oldukça kapsamlı şekilde düzenlenmiştir. Gezi düzenleme sözleşmelerinden farklı yönleri, taraflara paket tur sözleşmesine özgü olarak yüklenmiş hak ve yükümlülükler, tüketiciye bu sözleşme kapsamında tanınmış özel korumalar, bu sözleşmeyi büyük oranda farklılaştırmaktadır. Düzenleme sonrasında, paket tur sözleşmelerinin, ayrı bir tür oluşturduğunun tartışmaya yer bırakmayacak şekilde kabul edilmesi gerekmektedir.

Yukarıdaki bilgilerden hareketle, işbu çalışmada paket tur sözleşmesi kavramı kullanılacak olup, yeri geldikçe gezi düzenleme sözleşmesine ilişkin hükümlere de değinilecektir. Her ne kadar paket tur sözleşmelerinin ayrı bir tür olarak değerlendirilmesi gerekse de, düzenleme bulunmayan hallerde, klasik gezi sözleşmelerinin kıyasen uygulanmasına da bir engel bulunmamaktadır.

1 Vardar-Hamamcıoğlu, Gülşah: Paket Tur Sözleşmelerinde Tüketicinin Korunması, İstanbul Üniversitesi

Hukuk Fakültesi Dergisi, C.LXVIII S.1-2 (s.275-304), 2010, 277; Öksüz, Ömer: Tüketici Hukukunda Paket Tur Sözleşmeleri, Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Y.19 s.66, 2006, 332vd.; Kara, İlhan: Tüketici Hukuku, Ankara 2012, 474.; Oktay, Saibe: Gezi Sözleşmesi, İstanbul 1997, 8.; Zevkliler, Aydın/Aydoğdu, Murat: Tüketicinin Korunması Hukuku, İstanbul 2004, 197.

(14)

Konunun Sınırlandırılması

Turizm alanında rol oynayan müesseselerin çeşitliliği bu alandaki hukukî ilişkilerin türlerindeki çeşitliliği de doğru orantılı olarak etkilemektedir. Seyahât acentesiyle konaklama işletmeleri, transfer işletmeleri, tur operatörleri arasındaki sözleşmelerin yanısıra seyahât eden ile bu işletmelerin her biriyle akdettiği sözleşmeler farklı bir hukukî ilişki oluşturmaktadır.

Seyahât eden ile seyahât acentesi arasında yapılan sözleşmeler genel olarak seyahât sözleşmesi olarak adlandırılmaktadır. Söz konusu sözleşmeler turizmin amacından süresine ve kapsadığı hizmetlere göre farklılık göstermektedir. Bu anlamda paket tur sözleşmeleri de gerek süre gerekse hizmet kapsamı bakımından diğer seyahât sözleşmelerine göre farklılık arz eden bir tür seyahât sözleşmesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Zira paket tur sözleşmeleri yirmi dört saatten fazla süren; ulaşım, konaklama veya bu iki unsurun uzantısı olmayan ancak turizm aktivitesinin büyük bölümünü kapsayan edimleri ihtiva etme unsurlarından en az ikisini taşıyan tüketici sözleşmeleri olarak tanımlanmaktadır.

Öte yandan paket tur sözleşmelerinin bir tarafında tüketicinin bulunması nedeniyle, genel müesseseler ile turizm hukukuna ve sözleşmelerine özgü müesseselerin yanısıra tüketici hukukuna ilişkin hüküm ve müesseselerin de dikkate alınması gerekmektedir. Zira paket turlar açısından tüketicinin korunmasına kanunkoyucu tarafından özel bir önem atfedilmiştir. Hem tüketici kapsamı hem de haklar bakımından olağan tüketici hükümlerine göre genişletilme söz konusudur. Buna da, seyahât edenin, seyahât düzenleyen karşısında ekonomik zayıflığının yanısıra tecrübe ve bilgi açısından çok daha güçsüz olmasından kaynaklanan bağımlılık hali ile paket tur sözleşmesinde yüklenilen edim sayısının çokluğu yol açmaktadır3. Bu itibarla, işbu konu incelenirken tüketici hukuku temel alınmış olup diğer dallara da bu bağlamda değinilmeye çalışılmıştır.

Paket Turların Tarihsel Gelişim Süreci Paket Tur Sözleşmesinin Ortaya Çıkışı

Seyahât kavramı insanlık tarihinin büyük bir bölümünde yer almakla kökü oldukça eskilere dayanmaktadır. Paket tur sözleşmeleri ise seyahâtin amacının, kapsamının, karlılık durumunun ve bunlar gibi birçok etkenin değişmesiyle veya gelişmesiyle birlikte, seyahâtin gelişiminin bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.

Bu sözleşme tipi kaynağını büyük tur (grand tour) adı verilen yalnızca eğitim amacıyla sınırlı turlardan almaktadır4. Ancak modern anlamındaki ilk örneklerinin ortaya çıkışı on

3 Sayın, Feyza Eren: Paket Tur Sözleşmelerinde Tüketicinin Korunması, İstanbul 2013 (yayınlanmamış

yüksek lisans tezi), 13.; Acquis Group/ Machinikowski, 470 (Naklen, Sayın, 13). 4 Küçükaslan, Nazife: Tur Planlaması ve Tur Yönetimi, Bursa 2009, 28.

(15)

dokuzuncu yüzyılda gerçekleşmiştir5

. Thomas Cook ise paket tur sisteminin yaratıcısı olarak anılmaktadır. Söz konusu turlarda demiryolu ile ulaşım, yeme-içme, eğlence ve tur eskortluğu hizmetleri bir arada görülmektedir. Cook tarafından hazırlanan turlarda konaklama hizmeti sağlanmamaktadır. Her ne kadar konaklama hizmetini barındırmasa dahi, ulaşım, yemek hizmeti, eğlence hizmeti ve tur eskortluğu hizmetinin bir arada paket tur sözleşmelerine özgü bir biçimde birbirlerine bağlı olarak satılması bu sözleşmelerin paket turun ilk örnekleri olarak anılmasına yol açmıştır. İlerleyen dönemlerde Cook, paket tur sistemini geliştirerek, konaklama hizmetini de kapsayan paket turları da ortaya çıkartmıştır6

.

Paket turların gelişiminde bir başka dönüm noktası ise yirminci yüzyılın başlarında buharlı yolcu gemilerinin yaygınlaşması olarak kabul edilmektedir7. Her ne kadar I. Dünya Savaşı’na kadar ulaşım imkânlarının yetersiz olması, ulaşımın yeterince güvenli olmaması, turizm tesislerinin yetersizliği ve bu alanda profesyonelleşmenin henüz gerçekleşmemiş olmasından ötürü gerçek anlamda bir yaygınlaşma sağlanamamış olsa da, buharlı yolcu gemilerinin yaygınlaşması bu alanda turlar yapılması itibariyle, paket tur sisteminin bir nebze de olsa şekillenmesine ve gelişmesine katkı sağlamıştır8

.

Paket turların gerçek anlamda gelişimi, yaygınlaşması ve modern halini alması ise I. Dünya Savaşı Sonrasında karayolu taşımacılığının yaygınlaşması, II. Dünya Savaşı sonrası dönemde yolcu taşıma amaçlı havayolu taşımacılığının ortaya çıkması, inşa edilen turizm tesisleri ve turizme yönelik aktivitelerin (sergiler, festivaller) yaygınlaşması ile bu alandaki profesyonelleşmenin hızlı bir gelişim göstermesi sonucu gerçekleşmiştir9

.

Bu gelişmelerle uluslararası seyahâti konu alan paket tur sözleşmeleri yirminci yüzyılın ortalarında günümüzdeki şeklini almıştır. Yurtiçi paket tur faaliyetlerinin yaygınlaşmaya başlaması ise 1980 yılını bulmuştur10. Günümüzde ise paket tur sistemlerinde öncü ülke ABD olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkedeki paket tur üreticilerini bir araya toplayan USTDA ile sistem farklılaşma eğilimi göstermektedir. Müşteriler paket turları bu birlik aracılığıyla satın almakta olup bu hal bir garanti işlevi niteliğindedir11

. Paket tur sistemindeki başlıca gelişmelerin ise paket tur üretici ve aracılarının seyahât çeşitlerine göre

5 Hacıoğlu, Necdet: Seyahât Acenteliği ve Tur Operatörlüğü, Bursa 2000, 92; Küçükaslan, 28.

6 Mısırlı, İrfan: Seyahât Acenteleri ve Tur Operatörlüğü, Ankara 2000, 165; Küçükaslan, 28 vd.; Hacıoğlu, 92; Ünlü, 5.

7 Hacıoğlu, 92.

8 İçöz, Orhan: Seyahât Acenteleri ve Tur Operatörlüğü Yönetimi, Ankara 2000, 169; Küçükaslan, 29;

Hacıoğlu, 92.

9 Küçükaslan, 29; İçöz, 169.

10 Küçükaslan, 30; Hacıoğlu, 92; Öksüz, 332. 11 Hacıoğlu, 92.

(16)

uzmanlaşmaya gitmesinin yanısıra turizmle ilgili şirketlerin (havayolu, oteller) kendi acentelerini açarak bu alanda bağımsızlaşma çabaları olduğu söylenebilir12

. AB Hukukunda Paket Turların Gelişimi

AB.’de tüketicinin korunmasının temel amacını, tüketicilerin, üye ülkelerin mevzuatları arasındaki farklılıklardan korkmaksızın diğer üye ülkelerden de mal ve hizmet alımı yapabilmesi ile ortak pazarın güçlendirilmesi oluşturmaktadır. Ancak özellikle son zamanlarda, tüketicinin korunması, bu yan amaçtan sıyrılarak AB.’nin asıl politikalarından biri haline gelmiştir13. Paket turlar açısından bir değerlendirme yapıldığında ise, tüketicinin korunma ihtiyacının kaynağını ise, turizmin gelişmesi ile birlikte bu alanda yapılan harcamanın yadsınamaz oranda artması ve paket turların bu harcamalar içerisinde önemli bir yer tutması oluşturmaktadır14

.

AB. Hukuku’nda paket turlar, ilk kez 1970 tarihli Brüksel Konvansiyonunda düzenleme alanı bulmuştur. Konvansiyonda, seyahât düzenleme sözleşmesi ve seyahât aracılığı sözleşmesi olmak üzere iki sözleşme tipi düzenlenmiştir. Seyahât düzenleme sözleşmesi olarak adlandırılan sözleşme paket tur sözleşmelerinin temelini oluşturmaktadır. Zira konvansiyonun 1. maddesinde yapılan seyahât düzenleme sözleşmesinin temel unsurları hizmetler kombinasyonunu içermesi ve hizmetler kombinasyonu için tek bir değer biçilmesidir. Gerçekten de, paket tur sözleşmesinin tanımı ve unsurları başlığı altında da ayrıntılı olarak inceleneceği üzere, modern paket tur sözleşmelerinin de esas unsurlarını götürü ücret ve hizmet kombinasyonu oluşturmaktadır. Aynı zamanda, konvansiyonla, seyahât düzenleme sözleşmesi, paket tur sözleşmesi aracılığı sözleşmeleri ayrı ayrı incelenerek farklı tür sözleşmeler olduğu da ortaya konulmuştur15

. Her ne kadar söz konusu düzenleme, yalnızca temel esasları düzenlemesiyle birçok eksiklik barındırmakta ve yalnızca yedi devletin onaylaması sebebiyle uygulamaya geçirilememiş olsa da, sözleşmenin temellerini attığından önemli bir adım olarak değerlendirilmesi gerekmektedir16

.

Günümüzde ise, paket tur sözleşmeleri AB. Hukuku’nda özel bir direktifle17 düzenlenmiştir. Söz konusu direktif on maddeden oluşmakta olup, paket tur sözleşmelerini oldukça detaylı olarak düzenlemektedir. Direktifte öncelikle sözleşmenin uygulama alanının sınırları sözleşmenin tanımının yapılmasının yanısıra, unsurlarının ve taraflarının da açıklanması ile çizilmiştir. Öte yandan, seyahât düzenleyenin sözleşme kapsamındaki

12 Hacıoğlu, 93. 13 Sayın, 20. 14 Sayın 21. 15 Sayın,17. 16 Sayın, 17.

(17)

yükümlülüklerine, bu yükümlülüklerinden doğan sorumluluğunun kapsamına da yer verilmiştir. Bu düzenlemede seyahât edenin korunmasına da geniş ölçüde yer verildiği görülmektedir.

Öte yandan Paket Tur Direktifi’nin amacına değinmekte de yarar vardır. Çerçeve amaç AB. sınırlarında ortak pazarın kurulması iken, bir yandan da tüketicinin etkin bir şekilde korunması amaçlamaktadır18. Zira, yönetmelik AB. vatandaşlarının herhangi bir üye devletten paket tur satın alabilmesini sağlamakta, hem de tüm devletlerde korunma imkânına kavuşturmaktadır19. Yönetmeliğin 8. maddesindeki düzenlemeden, üye ülkelerde seyahât düzenleyenin korunması bakımından asgari sınırların çizilmesinin amaçlandığı anlaşılmaktadır. 8. maddede üye ülkelerin, direktifin iç hukuka aktarılmasının yanısıra, tüketiciyi koruyucu daha etkin önlemler alabileceği belirtilmiştir20. Görüldüğü üzere, tüketicinin korunmasında azami sınır belirtilmeyerek paket tur sözleşmesinde tüketicinin korunmasına ayrı bir önem de atfedilmiş bulunmaktadır. Direktifte sözleşmenin bir tarafı organizatör, diğer tarafı ise tüketici olarak nitelendirilmektedir.

Son yıllarda, mevcut direktifin yetersiz kaldığı ileri sürülmektedir. Zira direktif oldukça eski tarihli olup, teknolojinin getirdiği yeniliklere ayak uyduramamaktadır. Özellikle, seyahât edenlerin, hazır paket tur satın almak yerine internet üzerinden “dinamik paketleme” olarak adlandırılan sistemle, kendi turlarını oluşturmaları halinde tüketici koruması kapsamı dışında kalmaları direktifin büyük eksikleri arasında sayılmaktadır21

.

AB.’nin yaptığı düzenlemeler karşısında, üye ülkelerin temel yükümlülüğünü ise yapılan düzenlemelerin kendi iç hukuklarına aktarılması oluşturmaktadır. Bu itibarla, üye ülkelerin belirlenen süre içerisinde ilgili düzenlemeleri iç hukuklarına aktarmamaları halinde tüketicinin mağduriyetinin nasıl giderileceğine de değinilmesi gerekmektedir. Tüketici işlemleri hakkında mağduriyetin giderilmesi ile ilgili özel bir düzenleme bulunmadığından genel düzenlemelere başvurulması gerekmektedir. O halde, bu durumun “per se” ihlal niteliğinde sayılarak, üye ülkelerin bizzat sorumluluğuna yol açacağı kanısına ulaşılmaktadır22

. AD’nin Dillenkoffner davasında da, geri dönüş masrafları ile tura hiç gidilememiş olmasından kaynaklanan zararların, iç hukuka aktarım yapılmamış olmasının

18 Strauder, 151 (Naklen, Sayın, 21) 19 Sayın,21 vd.

20

EU 90/314/ EEEC Art. 8: “Member States may adopt or return more stringent provisions in the field covered by this Directive to protect the consumer.”

21 Sayın,23. 22 Sayın,22.

(18)

ihmal niteliğinde olduğu, Alman Devleti’nin zararlarda bizzat sorumlu olacağına karar verilmiştir23

.

Üye ülkeler genel olarak bu direktifi iç hukuklarına aynen geçirmelerine karşın, bazı hususlarda çekince koymuşlar veya bu hususları iç hukuklarına değişiklik yaparak aktarmışlardır.

Alman Hukuku’ndaki düzenlemeler genel olarak AB. direktifinden alınmıştır. İç hukuka aktarım, zaten Medeni Kanun’da mevcut olan hükümlerin direktifle uyumlaştırılması ve kapsamının genişletilmesi ile sağlanmıştır24

. Seyahât düzenleyen açısından incelendiğinde, herhangi bir düzenleyici organ olmadığı görülmektedir25. Bu itibarla ülkemizin aksine seyahât düzenleyen için çok daha az şart ve izin arandığı söylenebilir. Ayrıca paket turlar hakkında Alman Hukuku’ndaki haksız şartlara ilişkin hükümler de uygulama alanı bulmaktadır. Neredeyse diğer üye devletlerin tümünde rastlandığı üzere, teminat sistemi ve kompanse sistemi AB. direktifinden farklılaşmaktadır. Teminat sisteminin farklılaşma sebebi, AB. direktifinde düzenlenen sistemin, ayrı bir fon benzeri sistem gerektirmesi olarak gösterilmektedir26. Alman Hukukundaki bir başka düzenleme ise, sözleşme sorumluluğunun sınırlandırılmasına ilişkindir. Buna göre, kişisel yaralanma durumu haricinde, sözleşmesel sorumluluğun tur bedelinin üç katı ile sınırlanabilmektedir. Sigorta ettirme de bir zorunluluk olarak düzenlenmiş olmakla birlikte, seyahât edenin sigorta ettirilmesi yerine banka garantisinin sağlanmasının da yeterli olacağı öngörülmüştür. Fakat bu imkân, paket turun yurt dışını da kapsaması halinde, garantinin seyahâtin gerçekleştiği ülkelerde de sağlandığının, baştan ispatlanması şartı ile kullanılabilmektedir 27 . Ayrıca, bu yükümlülükle ilgili sınırlandırmalar da mevcuttur. Kamu tüzelkişisinin düzenlendiği turlar, profesyonel bir organizasyon için yalnızca çerçeve şeklinde düzenlenmiş olan turlar, süresi yirmi dört saati aşmayanlar, belirli bir tutarın altındaki turlar ile ticari aktivite dışında düzenlenen turların bu yükümlülükten muaf olacağı düzenleme altına alınmıştır28

.

İngiliz Hukuku’nda ise, mahkemeler AB. Hukuku’nun; bu itibarla paket tur direktifinin uygulanmasında, en önemli rolü üstlenmektedir. AB direktifinin iç hukuka aktarılması bu yolla gerçekleştirilmektedir. Seyahât organizatörleri için kurulmuş üç adet düzenleyici kuruluş mevcut olup, paket tur düzenlenebilmesi için izin alınması gerekmektedir. AB direktifinden farklı olarak, sigorta, teminat ve bahsedildiği üzere izin sistemlerinde

23 AB Hukuku ve Turizm, 45. 24 Zevkliler/ Aydoğdu,196; Sayın, 25. 25

Yaqub, Zahd: European Travel Law, New York 1997, 252.

26 Yaqub, 257.

27 AB Hukuku ve Turizm, 40. 28 AB Hukuku ve Turizm, 41.

(19)

farklılıklar görülmektedir 29

. AB. direktifinden kaynaklanan düzenlemelerin yanısıra, hükümlerin iç hukuka aktarılmamasından önce mevcut olan sigorta yükümlülüğüne de değinilmesi gerekmektedir. İngiltere’de de, ülkemizdeki SAB.’a benzer, bir tür tur operatörleri birliği (ABTA.) bulunmaktadır. Söz konusu birliğe üyeliğin zorunlu olmamasına karşın, birlik üyelerinin seyahât edenleri sigorta ettirme yükümlülüğü bulunmaktadır30

. Seyahât edenlerin menfaatlerinin dört şekilde teminat altına alınması mümkün kılınmıştır. Buna göre, DTI.’a ( Ticaret ve Sanayi Departmanı) yıllık cironun %25’i oranında senet verme, rezerve fon sigorta kurumuna yıllık cironun % 10’u oranında senet verme, tur tutarında sigorta ettirme veya tur bedelinin tur sonuna kadar tutulacağı güvenli bir hesaba yatırma yükümlülüğün yerine getirilmesi için sağlanan imkânlardır31. Paket tur başına sorumluluğunun tur bedelinin üç katı ile sınırlandırılmasının mümkün kılınmasının yanısıra, üçüncü kişinin davranışı ile öngörülemeyen hallerin sorumluluk kapsamında olmaması da düzenlemeler arasındadır32. Diğer üye ülkelere nazaran farklılık arz eden diğer düzenlemeleri ise, hizmet sağlayıcı ile müşteri arasındaki bilgilendirmenin sağlanmasına seyahât düzenleyenin aracı olarak kabul edilmesi, ayıp bildiriminin yirmi sekiz günden az olmamak üzere taraflar arasında özgürce kararlaştırılabilmesi ve yaralanma halinde üç, diğer hallerde ise altı yıl olarak belirlenmiş özel zamanaşımı süresi oluşturmaktadır33

.

Avusturya Hukuku’nda ise AB. direktifinin aktarılması öncesinde paket turlar hakkında özel bir düzenlemeye rastlanılmamaktadır. Önceki dönemde, paket tur sözleşmelerinin karma sözleşme olarak değerlendirilmesi ile genel hükümlere göre başvurulması söz konusu olmaktaydı. AB. direktifinin tüketici mevzuatına eklenmesiyle bu durum son bulmuştur34. Paket tura ilişkin ilk düzenleme ise, 01.01.1995 tarihli “Profesyonel Sivil Sorumluluk” yasası ile sağlanmıştır. Bu yasa ile sözleşmenin sivil sorumluluk esasına göre yapılacağına ve seyahât edene geçerli bir kredi kurumundan teminat sağlanmasına ilişkin iki temel düzenleme getirilmiştir35.Teminat gösterme yükümlüğü kapsamında, seyahât düzenleyenin yıllık cirosunun %5 i oranında teminat göstermesi ve her yıl gösterilen teminatının varlığının ispatlanması düzenleme altına alınmıştır. Bunun yanısıra, aydınlatma dokümanları ile birlikte, seyahât edene teminat sağlandığına dair bir garanti belgesinin de verilmesi zorunlu kılınmıştır36 . 29 Yaqub, 543 vd. 30 AB Hukuku ve Turizm, 42 vd. 31 AB Hukuku ve Turizm, 44. 32 AB Hukuku ve Turizm, 41 ve 44. 33 AB Hukuku ve Turizm, 43 vd. 34 Sayın, 28. 35 AB Hukuku ve Turizm, 37. 36 AB Hukuku ve Turizm, 37.

(20)

Belçika’da ise, iç hukuka aktarım, 29.06.1994 tarihli bir torba yasa ile sağlanmıştır37 . Genel sistemde farklılık arz eden nokta, çeşitli kriterler için, farklı miktarlarla yükümlülük söz konusu olmasıdır. Yaralanma, maddi hasarlar ve maddi olmayan hasarlar için seyahât edenin sigorta ettirilmesi gereken meblağlar ayrı ayrı belirtilmiştir. Zararın aşılması halindeyse, aşan tutar bakımından seyahât düzenleyenin sorumluluğunun devam edeceği düzenleme altına alınmıştır. Bu kriterlerin sağlanıp sağlanmadığının denetimi ise özel ajanlara bırakılmıştır. Sorumluluk kapsamı bakımından ise olumsuz bir tanıma yer verilmiştir. Bu tanım uyarınca, seyahât düzenleyen, seyahât eden veya üçüncü kişinin davranışından, doğa olaylarından ve öngörülemez hallerden kaynaklanan haller dışındaki tüm hallerden sorumludur38. Belçika Hukuku’nda paket tur düzenlemelerine ilişkin bir başka hususu ise garanti fonu oluşturmaktadır. Seyahât edenin teminat altına alınması amacıyla özel bir seyahât garantisi fonu bulunmaktadır. Seyahât düzenleyenin, bu fona katılma zorunluluğu bulunmamakla birlikte, seyahât edeni sigorta ettirme yükümlülüğü vardır. Sigorta yükümlülüğü ile ilgili yapılan ayrımda, ikili bir korumanın sağlanması gerektiği de hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir yandan seyahât düzenleyenin iflasına bir yandansa seyahât sırasında sözleşmeden dönülme ihtimaline karşı sigortalama yapılması zorunludur39

.

Bu direktifin yanısıra tüketici hukukuna ilişkin düzenlemelerde, paket tur sözleşmeleri bakımından uygulama alanı bulmaktadır40. Zira direktiften anlaşıldığı üzere, bu sözleşme kapsamında seyahât eden tüketici sayılmıştır. Özellikle haksız şartlara ilişkin olan “ The Unfair Contract Terms Directive41” bu açıdan önemli bir rol oynamaktadır. Bu sebeple yeri geldiğince, Paket Tur Direktifi’nin yanısıra, AB Hukukundaki tüketicinin korunmasına ilişkin mevzuattan da bahsedilecektir.

Türk Hukukunda Paket Turların Gelişimi

Ülkemizde ilk turizm hareketleri 1860’lı yıllarda demiryolu hatlarının inşa edilmesiyle başlamıştır. 1800’lü yılların sonlarına doğru demiryoluyla İstanbul’a gelerek Pera Palas otelinde konaklama içeren seyahâtler; paket tur sözleşmelerine benzer ilk örneklerdendir42

. Cumhuriyet döneminde ise turizmin dönüm noktalarını ilk ulusal seyahât acentemiz olan NATTA ile Reşit Saffet Bey tarafından kurulan Türk Seyahât Cemiyeti (Türk Turing Kurumu) oluşturmaktadır. Ayrıca, havayolu taşımacılığının dünyaya paralel olarak gelişmesi

37 Zevkliler/Aydoğdu, 195 vd. 38 AB Hukuku ve Turizm, 38. 39 AB Hukuku ve Turizm, 38. 40 Yaqub, 73vd. 41 93/13/EEC 42 Ünlü, 6.

(21)

ile 1968 yılında seyahât acentelerinin kuruluşunu izne tabi tutan düzenlemeleri de içeren hükümler önemli gelişmeler arasında sayılabilir43

.

TKHK..’dan önce, hukukumuzda turizm hukuku sözleşmelerine ilişkin düzenlemeler uygulama alanı bulmaktaydı. SASABK., SAY., SABY. ile Kütahya Çizelgesi’nin başlıca düzenlemeler olduğu söylenebilir. Bu düzenlemeler genellikle idari yaptırım sonucuna bağlanan, seyahât edenle seyahât düzenleyen arasındaki ilişkileri yanısıra, seyahât düzenleyenle hizmet sağlayıcılar arasındaki ilişkileri ve acentelerin bakanlığa karşı yükümlülüklerine de değinen genel kapsamdaki hükümlerden ibarettir. Ancak seyahât edenin tüketici olarak kabul edildiği herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Bir yandan, söz konusu düzenlemelerin koruma bakımından yetersiz kalması, öte yandan AB müktesebatına uyum hareketleri, paket tur sözleşmelerine katılanların tüketici olarak koruma altına alınmalarına ve bu düzenlemelere ek olarak kendilerine ek koruma imkânı sağlamasına zemin hazırlamıştır.

Buna karşın, paket tur sözleşmeleri, ilk olarak 2003 yılında TKHK. ile hukukumuzda düzenlenmiştir. Ancak, 4077 sayılı TKHK.’da paket tur sözleşmesinin yalnızca bir tanımının yapılması ile yetinilmiş; Paket Tur Sözleşmesi’ne ilişkin usul ve esasların belirlenmesi yönetmeliğe bırakılmıştır44. Tüketicinin etkin bir biçimde korunabilmesi için söz konusu düzenlemelerin yönetmeliğe bırakılması bağlayıcılık açısından yerinde değildir. Hükümlerin nisbi emredici nitelikte olması, sözleşmeden dönme, sözleşme özgürlüğünü kısıtlayan hükümler vs. başta olmak üzere esaslı değişikliğe sebep olacak hükümler barındırma da bu konudaki eleştirilerdir45. Söz konusu düzenleme, aynı zamanda AB. direktifinin hukukumuza aktarılmasına ilişkin ilk adım olarak da nitelendirilebilir. Zira, bu düzenleme ile direktif tanımı hukukumuza alınmış olup; paket tur yönetmeliği de yine çoğunlukla AB direktifinden aktarılmıştır.

28.11.2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 6502 Sayılı TKHK. ile daha kapsamlı bir düzenleme yapılmıştır46. Yapılan yeni düzenleme uyarınca, paket turun tanımı daha kapsamlı bir biçimde yapılmış ve kapsamı daha net bir biçimde belirlenmiştir. Ayrıca AB düzenlemesine de paralel olarak, özellikle tüketicinin hakları ve seyahât düzenleyenin

43

İlhan, Cengiz: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun Şerhi, Ankara 2006, 141; Ünlü, 6.

44 4077 S.K. m.6/c: “(1)Paket tur sözleşmeleri; ulaştırma, konaklama ve bunlara yardımcı sayılmayan diğer

turistik hizmetlerin en az ikisinin birlikte, her şeyin dahil olduğu fiyatla satılan veya satış taahhüdü yapılan ve hizmeti yirmi dört saatten uzun bir süreyi kapsayan veya gecelik konaklamayı içeren ve bir nüshasının tüketiciye verilmesi zorunlu, önceden düzenlenmiş yazılı sözleşmelerdir. (2) Paket tur sözleşmelerine ilişkin usul ve esasları Bakanlık belirler.”

45 Öksüz, 333; Vardar-Hamamcıoğlu;276; Zevkliler/Aydoğdu, 196 vd.; Sayın, 34. 46 Bu Kanun, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

(22)

sorumluluğuna ilişkin yönetmelik hükümlerinin bir kısmı kanuna aktarılmıştır47

. TKHK. m.51’de sözleşmenin tanımına ve unsurlarına, kısmen de olsa seyahât düzenleyenin sorumluluğunun kapsamına, tanıtım broşürü verilmesi gibi tüketicinin aydınlatılması bakımından oldukça önem arz eden bir yükümlülüğe, seyahât edenin, seyahât düzenleyene karşı sahip olduğu haklara değinilmiştir. AB. direktifinden Paket Tur Yönetmeliği(PTY)’ne alınmış olan birçok hükmün, doğrudan kanun kapsamına alınması, kanunla düzenlenmesine ilişkin noktaların yönetmelikte düzenlenmiş olmasına ilişkin tartışmaların kısmen de olsa önüne geçilmiştir. Zira halen yönetmelikte olan birçok hususun kanuna aktarılması ihmal edilmiş; düzenleme yine açıkça yönetmeliğe bırakılmıştır.

Paket tur sözleşmelerinin paket tatil veya paket seyahât olarak adlandırılması da bu direktifteki düzenlemeye paralel olarak mümkündür48

.

AB. Hukuku’nda olduğu gibi, ülkemiz mevzuatında, seyahât eden tüketici olarak kabul edilmektedir. Bu itibarla, seyahât eden gerek TKHK.’da gerekse diğer mevzuatta

47 6502 S.K. m.51: “(1) Paket tur sözleşmesi, paket tur düzenleyicileri veya aracıları tarafından aşağıdaki

hizmetlerden en az ikisinin birlikte, her şeyin dâhil olduğu fiyatla satıldığı veya satımının vaat edildiği ve hizmetin yirmi dört saatten uzun bir süreyi kapsadığı veya gecelik konaklamayı içerdiği sözleşmelerdir: a) Ulaştırma

b) Konaklama

c) Ulaştırma ve konaklama hizmetlerine bağlı olmayan başka turizm hizmetleri.

(2) Turun ayrıntılarının, paket tur düzenleyicisi, aracısı veya tüketici tarafından belirlenmiş olması veya aynı paket tur içindeki hizmetlerin ayrı ayrı faturalandırılması hâllerinde de bu madde hükümleri uygulanır. (3) Paket tur düzenleyicisinin Türkiye’de temsilcisinin bulunmadığı hâllerde paket tur aracısı paket tur

düzenleyicisi gibi sorumlu olur.

(4) Paket tur sözleşmesinin kurulmasından önce tüketiciye ön bilgilendirme amaçlı broşür verilmesi zorunludur. (5) Paket tur düzenleyicileri veya aracıları, yazılı veya mesafeli olarak kurulan paket tur sözleşmelerinin bir

nüshasını kâğıt üzerinde veya kalıcı veri saklayıcısı aracılığıyla tüketiciye vermek zorundadır.

(6) Tüketici, kendisinden kaynaklanmayan nedenlerle paket tur sözleşmesinin esaslı unsurlarından birisinin değişmesi veya turun başlamadan önce iptal edilmesi hâllerinde bu değişikliği veya paket tur düzenleyicisi tarafından sunulan alternatif bir turu kabul edebileceği gibi sözleşmeden dönme hakkına da sahiptir. Sözleşmeden dönülmesi hâlinde paket tur düzenleyicisi veya aracısının, dönme bildiriminin kendisine ulaştığı tarihten itibaren tüketicinin ödemiş olduğu tüm bedeli herhangi bir kesinti yapmaksızın derhâl iade etmesi zorunludur.

(7) Tüketicinin, sözleşmenin ifası sürecinde ortaya çıkan her türlü eksiklik nedeniyle bedelin indirilmesini talep etme hakkı vardır. Paket tur düzenleyicisinin, tur başladıktan sonra önemli bir yükümlülüğünü yerine getirmediği veya getiremeyeceği tespit edildiğinde tüketici sözleşmeden dönebilir. Bu hâllerde paket tur düzenleyicisi veya aracısının ücret talep etme hakkı sona erer. Yapılmış olan ödemelerin sözleşmeden dönüldüğü tarihten itibaren tüketiciye derhâl iade edilmesi zorunludur. Ancak paket tur düzenleyicisi o ana kadar ifa etmiş olduğu edimler için tüketiciden hizmetten faydalandığı oranda uygun bir karşılık talep edebilir.

(8) 14/9/1972 tarihli ve 1618 sayılı Seyahât Acentaları ve Seyahât Acentaları Birliği Kanununun zorunlu sigorta ile ilgili hükümleri saklı olmak üzere, paket tur düzenleyicisi sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi nedeniyle tüketicinin uğradığı her türlü zarardan sorumludur. Tüketici boşa harCanan tatil zamanı için de uygun bir tazminat talep edebilir.

(9) Ticari veya mesleki faaliyetleri çerçevesinde paket tur hizmetinden faydalanan kişiler de tüketici olarak kabul edilir.

(10) Ön bilgilendirme, sözleşmenin içeriği, paket turun devri, sözleşmede değişiklik yapılmasının koşulları ve bu hâllerde tüketicinin hakları, paket turun iptal edilmesinin sonuçları, paket tur düzenleyicisinin ve aracısının sorumlulukları, tüketicinin hangi hâllerde tazminat talep edebileceği, sözleşmeden dönme ve sonuçları ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir.”

(23)

tüketiciye sağlanan imkânlardan yararlanma imkânına sahiptir. Özellikle ayıplı hizmet, paket tur sözleşmesinin mesafeli olarak yapılması hali, her tüketici sözleşmesine uygulanacak olan hükümler bakımından Tüketici Hukuku mevzuatı da bu sözleşmeler bakımından önemli bir yer tutmaktadır.

Tüketici hukukuna ilişkin düzenlemelerin yanı sıra, turizm hukukuna ilişkin mevzuatta da seyahât eden ve seyahât düzenleyene ilişkin çeşitli hükümler bulunmaktadır. Seyahât Acentaları Birliği Kanunu’nun yanı sıra, bu kanuna bağlı olan yönetmeliklere ve çizelgelere de bu kapsamda yeri geldiğince değinilmiştir.

(24)

BİRİNCİ BÖLÜM

1 PAKET TUR SÖZLEŞMESİNİN TANIMI, UNSURLARI, TARAFLARI, KURULMASI, ŞEKLİ ve HUKUKİ NİTELİĞİ

1.1 Paket Tur Sözleşmesinin Tanımı ve Unsurları 1.1.1 Tanımı

Paket tur sözleşmeleri, seyahât düzenleme sözleşmesinin bir alt türü olarak karşımıza çıkmaktadır. Dolayısıyla işbu sözleşmeler, seyahât düzenleme sözleşmelerinin özelliklerini de yansıtmaktadır. Bu nedenle, öncelikle seyahât düzenleme sözleşmesinin tanımını yaparak, daha sonra paket tur sözleşmesini tanımlamak daha yerinde olacaktır.

Seyahât sözleşmeleri en genel anlamıyla seyahât işlemleri içeren turistik ürün olarak tanımlanabilir49. Bir başka tanıma göre ise bu sözleşmeler bir yanın diğer yandan alacağı götürü ücret karşılığında taşıma, yeme-içme, eğlence, rehberlik hizmetleri verme gibi yükümlülükler altına girdiği sözleşmelerdir50. Doktrinde yapılan çeşitli tanımlara göre seyahât düzenleme sözleşmesi (uygulamada kısaca seyahât sözleşmesi olarak adlandırılan) seyahât acenteleri tarafından konaklama, transfer ve çeşitli tekil turistik hizmetleri bir bünyede içeren turizm sözleşmeleri olarak tanımlanabilir51. Tanımda söz edilen tekil turizm hizmetlerinin ise oldukça fazla çeşitlilik göstermesi nedeniyle bir sınırlamaya tabi tutulması mümkün değildir. Ancak yeme-içme, eğlence, özel aktiviteler, ekstra turlar, rehberlik gibi hizmetler bu tip hizmetlere örnek olarak gösterilebilir52

.

Paket tur sözleşmeleri ise TKHK. m.51/1 ’de tanımlanmıştır. Buna göre, “Paket tur

sözleşmesi, paket tur düzenleyicileri veya aracıları tarafından aşağıdaki hizmetlerden en az ikisinin birlikte, her şeyin dâhil olduğu fiyatla satıldığı veya satımının vaat edildiği ve hizmetin yirmi dört saatten uzun bir süreyi kapsadığı veya gecelik konaklamayı içerdiği sözleşmelerdir:

a) Ulaştırma b) Konaklama

c) Ulaştırma ve konaklama hizmetlerine bağlı olmayan başka turizm hizmetleri.”

49 Küçükaslan, 31; Vardar-Hamamcıoğlu, 278. 50

Yurt, Bülent: Seyahât Düzenleme Sözleşmesi, Ankara 2000, 41; Vardar-Hamamcıoğlu, 278.

51 Küçükaslan,, 31; Can, 243; Hacıoğlu, 34; İçöz, 167; Vardar-Hamamcıoğlu, 278.

52 Aslan, İ. Yılmaz: Tüketici Hukuku Dersleri, Bursa 2013,307; Küçükaslan, 31; Can, 243; İçöz, 167 vd.;

(25)

Söz konusu düzenleme kaynağını 90/314/EEC sayılı AB. direktifinden almakta olup söz konusu direktifin 2. maddesindeki tanımlamanın baz alındığı görülmektedir53. 4077 sayılı TKHK.’daki tanım da bu direktiften aktarılmıştır. Ancak son değişiklikle, direktifte bulunmakta olan ancak önceki düzenleme kapsamında tanım büyük bir farklılık arz etmemekle birlikte, kapsam belirleyici hükümler yönünden daha fazla hususun aktarıldığı ilk incelemede göze çarpmaktadır. Benzer bir tanıma SAY. m.4/e’de rastlanmaktadır. Bu maddede paket tur “Seyahât acentası tarafından önceden belirlenmiş bir program kapsamında;

ulaştırma, konaklama ve bunlara yardımcı sayılmayan diğer turistik hizmetlerin en az ikisinin birlikte, her şeyin dâhil olduğu fiyatla satılan veya satış taahhüdü yapılan ve hizmeti yirmi dört saatten uzun bir süreyi kapsayan veya gecelik konaklamayı içeren, düzenlenen ticarî faaliyet” olarak tanımlanmaktadır. Kanuni tanımdan farklı olarak, bu tanımda satış taahhüdünün de paket tur kapsamında sayılması ile seyahât düzenleyen tarafından önceden belirlenmiş bir programın varlığına dayandırılması hususlarına değinilmiştir. Satış taahhüdünün de paket tur kapsamında sayılması şüphesiz ki tüketicinin sözleşmenin kurulmasından önce korunmasına imkân sağlamaktadır. Böylece satış yapılmadan önce de tüketicinin paket tur kapsamındaki korumalardan yararlanması mümkün olabilmektedir. Önceden belirlenmiş programa dayandırılma ise tüketicinin korunmasına yönelik şekli bir unsur olup sözleşmenin şekli incelenmiştir.

Mevzuatımızda paket turun bir başka tanımı ise Turizm Tüketici Taleplerini Değerlendirme Amaçlı Kütahya Çizelgesi’nde yapılmıştır. Bu düzenlemenin 1. maddesinde “ulaşım, konaklama, şehir ya da çevre turu, ağırlama, refakat, karşılama ve rent a car

hizmetlerinden en az ikisini içeren seyahât acentesi ürününün tek bir fiyat altında tüketiciye pazarlandığı ve bu özellikleri nedeniyle "paket tur" olarak anılan hizmetler” olarak tanımlanmıştır. Bu tanımlamada, kanuni tanımlamadaki paket turun ulaşım ve konaklama dışında içerebileceği diğer edimlerin kapsamı hakkında açıklama da yapılmıştır. Bu tanımlamaya göre, şehir ya da çevre turu, ağırlama, refakat, karşılama ve rent a car hizmetlerinin “diğer edimler” olduğu belirtilmiştir. Çizelgede yapılan tanımlamada diğer edimlerin sınırlı sayıda düzenlendiği görülmektedir. Ancak kanımızca, turistik edimlerin sınırlı olarak sayılması çoğu zaman tüketicinin aleyhine bir halin doğmasına neden olacaktır.

53

90/314/EEC m.2 “For the purposes of this Directive:

1. 'package' means the pre-arranged combination of not fewer than two of the following when sold or offered for sale at an inclusive price and when the service covers a period of more than twenty-four hours or includes overnight accommodation:

(a) transport; (b) accommodation;

(c) other tourist services not ancillary to transport or accommodation and accounting for a signifiCant proportion of the package.”

(26)

Zira tarafların anlaşmasına göre, turistik edim olarak nitelendirilebilecek edimler sözleşme serbestisi ilkesinden ötürü oldukça büyük bir çeşitlilik arz etmektedir. Turistik edimlerin sınırlı olarak sayılması birçok halde seyahât edenin paket tur ve dolayısıyla tüketici hukukundan kaynaklanan haklarını bertaraf edebilecektir. Örneğin, yalnızca konaklama ve olimpiyat oyunlarının izlenmesini konu alan bir paket tur sözleşmesinin yapılması TKHK.’da bulunan tanıma göre mümkündür. Ancak Çizelge’deki tanım dikkate alındığında, akdedilen sözleşmenin gerekli unsurları sağlamaması sebebiyle paket tur olarak nitelendirilmesi mümkün olmayacaktır. Bu itibarla seyahât eden kullanabileceği birçok haktan mahrum kalacaktır. Bu sebeple, Çizelge’deki tanıma sıkı sıkıya bağlı kalınmaması gerekmektedir. Çizelgede sayılmış olan turistik edimlerin örnek kabilinde sayıldığı farz edilerek, belirlemenin kanundaki tanıma göre yapılması daha yerinde olacaktır. Kütahya Çizelgesi’ndeki tanımda, paket turun süre unsuruna da yer verilmemiştir. Unsurlar kısmında da ayrıntılı olarak değinildiği üzere, süre paket turun olmazsa olmaz unsurlarından biridir. Yirmi dört saati aşmayan seyahât sözleşmelerinin paket tur olarak nitelendirilmesi mümkün olmayacaktır. Çizelgede böyle bir unsurun belirtilmemiş olmasının kanun koyucunun iradi bir seçimi olduğu varsayımının kabul edilemeyeceği kanaatindeyiz. Bu nedenle, süre unsurunun ihmalen atlandığı varsayılarak değerlendirmenin buna göre yapılması daha yerinde olacaktır.

Gerek mevzuatımızdaki gerekse AB müktesebatındaki kanuni tanımlamalara ek olarak paket tur sözleşmesi, doktrinde de farklı biçimlerde tanımlanmıştır. Bir tanıma göre, “tüketici ile düzenleyici veya seyahât aracısı arasında yapılan ve konusu bir paket turun düzenleyici tarafından yerine getirilmesi veya getirtilmesi olan ve buna karşılık tüketicinin de belirli bir ücret ödemesi gereken sözleşmedir54”.

Doktrindeki diğer tanımlar ise, bu tanıma paralel olmakla birlikte bazı noktalar da farklılık göstermektedir. Bir başka görüşe göre ise, tatil unsurları sınırlandırılmayarak yalnızca tatil unsurlarının bir araya getirilmesi ve bir yanın tüketici olması yeterli bulunurken55, unsurlardan bahsedilirken mevzuattaki tanıma göre bir plan izlenmektedir. Diğer tanımlamalar ise yukarıdaki tanımların bir sentezi niteliğinde olup, önemli bir farklılık mevcut değildir56

.

Yukarıdaki açıklamalar ışığında paket tur şu şekilde tanımlanabilir: Seyahât acentesi ile tüketici arasında akdedilen, en az yirmi dört saatlik süreyi kapsayan, tüketicinin ödeyeceği götürü ücret karşılığında, seyahât acentesinin başta ulaşım ve konaklama olmak üzere birçok tekil turizm unsurundan (yeme-içme, rehberlik, transfer, eğlence) en az ikisinin asli edim

54 Aslan, 309. 55 Hacıoğlu, 92.

(27)

olarak birlikte sunulduğu, her türlü gider ve karı da eklenmiş biçimde, tek bir fiyat altında satılan seyahât sözleşmeleridir.

Şüphesiz ki, tanımdaki unsurların bulunmaması halinde, hükmün sınırlayıcı olması nispetiyle, sözleşmenin paket tur olarak sayılması mümkün değildir. Bu itibarla, seyahât eden tüketiciye paket tur kapsamında sağlanmış haklardan yararlanamaz. Özellikle bir kimsenin kendi hazırladığı turların, diğer özellikleri haiz olsa dahi tanım çerçevesinde paket tur olarak nitelendirilmesi mümkün değildir. Bir sözleşme mevcut olmadığından, seyahât edenin tüketici olarak korunması ihtiyacını doğuracak bir karşı taraf da bulunmamaktadır. Doktrinde de, bireyin kendisinin organize ettiği turların tüketici korumasından yararlanamayacağı görüşü hakimdir57. Yapılan açıklamalara paralel olarak, bu halde seyahât edenin tüketici olarak korunmamasının, bir yandan diğer tarafta bağımlılık ilişkisi bulunan bir muhatap olmaması, bir yandan da organizasyon yapabilecek nitelikteki kimsenin belli bir deneyime sahip olduğu varsayımından kaynaklandığı ileri sürülmektedir58

.

Son olarak değinilmesi gereken bir başka husus ise, tarafların sözleşmenin niteliğini aralarında belirlemeleri halinde sözleşmenin türünün ne şekilde etkileneceğine ilişkindir. Bu husus, paket tur sözleşmesinin tüm unsurlarını sağlamasına rağmen, taraflarca adi seyahât sözleşmesi olarak nitelendirilen sözleşmeye hangi hükümlerin uygulanacağının saptanması bakımından büyük bir önem arz etmektedir. Zira bu varsayımın kabulü halinde, seyahât eden tüketici olarak kabul edilemez. Dolayısıyla, paket tur sözleşmelerinde tüketiciye sağlanan imkânlardan yararlanması mümkün değildir. Hakkını daha kısıtlı bir koruma sağlayan genel hükümlere göre aramak zorunda kalmaktadır. Bu sebeple, tarafların paket tur sözleşmesinin içeriğine uygun bir sözleşme yapmasına rağmen farklı bir nitelendirmeye gitmeleri halinde dahi, yapılan sözleşmenin yine de paket tur sözleşmesi olarak kabul edilmesi gerekmektedir59

. Bu durum, yapılan sözleşmeye paket tur sözleşmesine ilişkin hükümlerin uygulanarak60

, özellikle tüketicinin olası hak mahrumiyetlerinin önüne geçilmesini sağlar. Kaldı ki, Yargıtay bir kararında paket tur sözleşmesi olarak nitelendirilmemiş bir seyahât sözleşmesinde tüketici işlemi olarak nitelendirme yapmıştır61. Bu açıdan da tüketicinin korunması bakımından, isimlendirmenin büyük bir önem arz etmediği anlaşılmaktadır.

Unsurların sağlıklı bir biçimde belirlenebilmesi ve değerlendirilebilmesi için mevzuatımızdaki düzenlemenin yanı sıra Paket Tur Direktifi’nin de dikkate alınması

57 Stauder/ Fevre- Bulle, 5( Naklen, Sayın,11); Sayın, s.11. 58

Sayın,11.

59 Aslan, 309. 60 Aslan, 309.

(28)

gerekmektedir. Zira kanun gerekçesinde, AB müktesebatı ile uyumlaştırma amacının özellikle altı çizilmiştir. Kanunun amacının yorumlanmasında AB Direktifi’nin de göz önüne alınması daha doğru olacaktır.

Tüm tanımlamalar dikkate alındığında, paket tur sözleşmesi, edimlerin bütünlüğü ile bileşik edim içerme, ücret ve süre olmak üzere üç temel unsurdan oluşmaktadır. Bu itibarla, sözleşmenin unsurları da bu üç başlık altında incelenecektir.

1.1.2 Unsurları

1.1.2.1 Edimlerin Bütünlüğü ve Bileşik Edim İçerme

Edimlerin bütünlüğü unsuru temel olarak, seyahât düzenleme sözleşmesine göre tur düzenleyen tarafından yerine getirilmekle yükümlü olunan birden çok edimin bir bütün halinde mevcut olması gerekliliğini ifade etmektedir62. Bir başka deyişle, birden çok edimin adeta tek bir edimmişçesine ifası söz konusu olmaktadır63. Doktrinde bir başka görüş ise bu unsurun, edim kombinasyonu olarak adlandırılması gerektiğini savunmaktadır. Bu görüşe göre, edimleri bütünlüğü ifadesi sözleşmedeki edimlerin tümünü ifade etmektedir. Buna karşılık paket tur sözleşmelerindeki edimlerin bütünlüğü unsurunda yalnızca asli edimler bulunmakta olup; bu ifadenin kullanılmaması gerekmektedir64. Ancak gerek mevzuatımızda edimlerin bütünlüğü ifadesinin kullanılması, gerekse doktrinde yerleşik hale gelmesi sebebiyle bu çalışma kapsamında edimlerin bütünlüğü ifadesi kullanılmıştır.

Edimlerin bütünlüğü ilkesinin varlığından bahsedilebilmesi için, asli nitelikte bulunan birden fazla edimin birbirine bağlı olarak sözleşme içeriğinde bulunması gerekir65

. Asli nitelikte bulunana iki edimin bulunmaması halinde, yapılan sözleşmenin paket tur olarak kabul edilemeyeceği konusunda tartışma yoktur. Ancak birden fazla olmakla birlikte edim sayısının asgari sayısı ile bu edimlerden birisini ulaşım veya konaklama ediminin oluşturması zorunluluğu konuları tartışmalıdır.

Asgari edim sayısı konusundaki tartışmalar kanun maddesinin yazılış biçiminden ileri gelmektedir. Kanunun lafzından ulaşım, konaklama ve bunların dışındaki asli edimlerden ikisinin bulunmasının yeterli olup olmayacağı net olarak anlaşılamamaktadır. Zira kanuni ifadede “ulaştırma, konaklama ve bunlara yardımcı sayılmayan diğer turistik edim hizmetlerin en az ikisi” ibaresine yer verilmiştir. Bu itibarla, kanuni ibarenin konaklama ve ulaşım

62 Deryal, Yahya: Tüketici Hukuku Ders Kitabı, Ankara 2008, 124; Yurt, 44; İlhan, 142;

Vardar-Hamamcıoğlu, 279; Kara, 474; Sayın,37; Zevkliler/Aydoğdu, 204.

63

Sayın,37.

64 Sayın, 36-37.

65 Yurt, 44; Özel, 166; Vardar-Hamamcıoğlu, 279; Zevkliler/ Aydoğdu, 205; Öksüz, 338; Oktay, 9;

(29)

hizmetlerinin yanı sıra bunlara dahil olmayan diğer turistik hizmetlerden en az ikisi olmak üzere toplam dört edimin aranması gerektiği şeklinde yorumlanması da mümkündür. Ancak bu görüşün kabul edilmesi halinde, paket tur sözleşmesinin kapsamının önemli ölçüde daralması ile tüketicinin birçok halde sağlanan korumadan yoksun kalması ihtimali gündeme gelmektedir66. Örneğin; ulaşım veya konaklama edimlerini içermeyen turların paket tur olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Öte yandan; uygulamada paket turlar arasında büyük bir yer tutan yalnızca konaklama ve ulaşım edimlerini içeren turlar da koruma kapsamında sayılmaz. Tüketicinin aleyhine olan bu durumun önüne geçilebilmesi için, tüketici lehine yorum ilkesinin de gereği olarak, düzeltici yorum uygulanarak, asli nitelikteki iki edimin yeterli olacağının kabul edilmesi gerekmektedir67

.

Edimlerin bütünlüğü konusundaki bir başka tartışma ise, iki asli edimden en az birisini ulaşım veya konaklama edimlerinden birisinin oluşturması gerekip gerekmediği hususudur. Zira kanunda ulaşım ve konaklama hizmetlerine ayrıca değinilmesi ile bu edimlere özel bir önem atfedildiği görülmektedir. Bu husustan hareketle, ulaşım ve konaklama edimlerden en az birinin asli edim olarak bulunmasının paket turun ayırıcı özelliklerinden olduğu savunulmaktadır68. Ancak bu görüşün kabul edilmesi tüketicinin aleyhine sonuçlar doğmasına yol açabilir. Bu nedenle konaklama ve ulaşım edimlerine atfedilen özel önemin, bu edimlerin kural olarak asli edim niteliğinde kabul edilmesine ilişkin olduğunun kabulü ile, zorunlu unsur olarak kabul edilmemesi daha yerindedir69.

O halde, ulaşım, konaklama ve bunlara yardımcı olmayan turistik hizmetler olmak üzere başlıca üç grup edimin belirlendiğinin kabul edilmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra, bu üç edim grubuna ait en az iki asli edimin bulunmasının da edimlerin bütünlüğü unsurunun yerine getirilmesi açısından yeterli olduğu sonucuna da ulaşılmaktadır70

.

Bu itibarla, öncelikle birbirine bağlı olan edimlerin asli edim olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceğinin saptanması önem teşkil etmektedir. Seyahât düzenleme sözleşmelerinde, bir edimin asli edim olarak kabul edilmesi için ilk şart, seyahât edimi niteliğini haiz olmasıdır71. Başka bir deyişle, söz konusu edim seyahât sözleşmesinin içeriğine uygun bir nitelikte olmalıdır. Bu noktada bu edimlerin vekâlet, aracılık, istisna ya da nadiren kira sözleşmesi hükümleriyle karıştırılması temel sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Söz konusu belirlemenin yapılabilmesi için daha önce de belirtildiği üzere seyahât sözleşmesinin

66 Zevkliler/Aydoğdu,205; Vardar-Hamamcıoğlu, 279; Öksüz, 338; Sayın, 38. 67 Zevkliler/Aydoğdu,205; Vardar-Hamamcıoğlu, 279; Öksüz, 338; Sayın, 38. 68

Vardar-Hamamcıoğlu, 279.

69 Sayın,41.

70 Vardar- Hamamcıoğlu, 279; Zevkliler/Aydoğdu, 205; Sayın,39. 71 Yurt, 44; Vardar-Hamamcıoğlu, 279.

Referanslar

Benzer Belgeler

Örne¤in, uzay istasyonuna gidecek kozmonot- lar› uzay ortam›na haz›rlayan ve için- de UU‹’nin bire bir modelinin bulun- du¤u sualt› setinde gerçek uzay elbi-

Bu romanda ve diğer eser­ lerinde maziyi dış ve iç görünüşle­ riyle yaşatmakta büyük bir maharet gösterir, ustaca seçtiği tipleri ince bir tahlilden

Türkiyedeki çevre ile ilgili kuruluşlar ise şunlardır: Yüksek Çevre Kurulu, Çevre Şurası, Mahalli Çevre Kuruluşları, Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı, Kültür

Fotoğraf çekimi için verilen serbest zaman sonrası Kaçkar dağlarının en güzel yaylalarından biri olan

Yol üzerinde asıl adı Feretiko olan bölge iklimine uygun bir kumaş türü olan Rize Bezi’nin üretildiği bir fabrikada alışveriş imkânı... 4 UZUNGÖL - DEMİRKAPI YAYLASI

2014 Türkiye'nin En Beğenilen Turizm Şirketi - Capital Dergisi 2013 Yılın En İyi Rehberlik Hizmetleri - Voyager Dergisi.. 2013 S

  TUI AG gurubunun sahibi olduğu şirketlerin arasında oteller, seyahat acentaları, uçak şirketleri ve gemi şirketleri vardır. Ayrıca yüklü miktarda mal transfer

Bu çalışmada da uluslararası pazarlama faaliyetlerini yürüten işletme ve ülkelerin mutlaka tespit etmek zorunda oldukları tüketici etnosentrizminin ve