• Sonuç bulunamadı

Cüneyt Gökçer

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Cüneyt Gökçer"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

CÜNEYT GÖKÇER

Sanat p olitikanız n e d ir ?

Devlet Tiyatrosunun s a ­ nat politikası kuruluş yasası­ nın gerekçesinde belirtilm iş olan amaçları gerçekleştir - meye çalışmaktır.Bu am aç­

lar :

a) Y e rli ve yabancı eser - lerle halkın genel eğitimini , yurt ve güzellik sevgisini,dil ve kültürünü yükseltmek ;

b) Türk dram sanatının ya­ yılmasını ve gelişmesini sağ­ lamak ;

c) Yurt içinde ve dışın­ da Türk dram sanatını yaya­ rak Türk dilini yerleştirm ek, şive birliğini meydana g e tir­

mek,

olarak özetlenebilir. Devlet Tiyatrosunun 27 yıllık çalışm aları bu amaçla­ rın doğrultusunda yürütülmüş, olumlu sonuçlar da alınmış - tır. Bunları teker teker say - mayı gereksiz buluyorum . Çünkü tiyatro bir halk eğiti - mi hizmetidir. Ve bu hizmet kapalı yerlerde değil, halkın ve sanat çevrelerinin gözleri önünde yapılmaktadır. Bunun­ la birlikte önemli saydığım bazı aşamaları hatırlatabili­ rim :

1946-47 lerde, Ankara'da, bir sahne üzerinde başlayan sanat çalışm alarım ız, bugün 4'U başkentte,öbürleri Bursa, İzm ir ve İstanbul'da, bütün mevsim perdelerini açık tu - tan 7 sahneye yayılacak ka - dar genişlem iştir ;

Aynı tarihlerde sayıları 3O 'u,4 0 'ı geçmeyen sanatçı ve teknisyen kadrolarımız bu­ gün 100'leri aşmış, 7 sahne­ mizdeki sürekli çalışmaların yanı sıra,uzun Anadolu tur­ neleri yapabilmemize ve re - pertuvarımızı her türde seç — kin eserlerle zenginleştirme­ mize olanak verecek bir ni -

tellk de kazanmıştır. İlk yıllarda parmakla sa­ yılacak kadar az olan yerli o - yunlar,şimdi repertuvarımı- zın,ortalam a,% ’ 50 sini kap- sıyacak kadar g e liş m iş tir. Yirm lbeş yıl önce yılda 2,3 yerli oyunla mevsimi kapat­ mak zorunda kalırken şimdi, mevsimi 7,8 yerli oyunla a- çabilecek duruma gelm işiz - dir. Bugün tiyatroda Un yap­

mış yazarlarımızdan çoğunun ilk oyunları sahnelerimizde

oynanmış,bütün bir tiyatro

yazarı kuşağı sahnelerimizde yetişm iştir.

Türk Tiyatrosu, yazar ve sanatçısıyla birlikte,Batı sa­ nat merkezlerine götürülüp ta­ nıtı im iş, iki kez M illetler Ti­ yatrosu çalışmalarına,bir kez de Venedik Festivali'ne katıl­ mamız, ayrıca Atina ve B elg-

rad'da tem siller vermemiz

sağlanm ış,tem sillerim iz y a ­ bancı ‘ sanat ve basın çevre­ lerinde çok olumlu yankılar uyandırmıştır.

Görülüyor ki kısa zaman - da yeni seyirci .sanatçı ve ya­ zar kuşakları yetiştirilm iş, yeni tiyatrolar açılm ış,tiyat­ ro sanatımızın yurt içinde ve dışmda yayılması,tanıtılma - sı ödevi yerine getirilm iştir.

Sizce tiyatronun işlevi nedir? Türk tiyatrosunun dünya tiyatrosundaki y eri -

ni b elirler misiniz ? Tiyatronun iş le v i, bence , halkın kültürünü besleyerek temel değerler üzerinde doğ­ ru yargılara varmasını sağ­ lamak, sanat ve estetik duy­ gusunu geliştirm ektir.

Türk tiyatrosunun , dünya tiyatrosundaki yeri ise, kuş­ kusuz, kendi ulusal yeridir. Bununla,tiyatromuzun dünya tiyatro sanatı düzeyine kıyas­

la hangi düzeyde olduğunu kas­ tediyor sanız, bunun Batı Ti­

yatrosu düzeyinde olduğunu

söyleyebilirim . P a ris'te, V e - nedi k' te , Atina ve Be Igrat 'da verdiğim iz tem silleri izle - miş olanFransız,İtalyan, Yu­ nan ve Yugoslav eleştirm en- lerin yazıları ve yargıları orta- dadır.Yalnız şunu eklemek i s ­ terim ; her sanat dalı gibi ti­ yatro sanatı da hızla g e liş i­ yor .teknolojinin,bilimsel a- raştırm aların ve deneylerin sağladığı yeni olanaklardan yararlanarak kendini yenile­ meye,yeni ifade biçim leri ka­ zanmaya çalışıyor.Bu bakım­ dan .teknik olanaklarımızı güç­ lendireceğine inandığımız İs - tanbul Kültür Merkezi'nin bir an önce yeniden iş le r hale geF meşini bekliyoruz. Buradaki çalışmalarımıza yeniden baş­ layınca öteden beri işbirliği etmekten geri kalmadığımız, uluslararası Un sahibi tiyat­ ro adamlarıyla yeni ilişk iler kuracağız, Türk dram sanatı­

nın daha yüksek bir düzeye

ulaşması için her çabayı gös­ tereceğiz. Bunun yanı sıra,re­ ji alanında yüksek düzeyde bir eğitim ve araştırmaya önem verilm esini de zorunlu görü - yorum. Tabii bunlar .geniş ö l­ çüde,Kültür Bakanlığının çö­ züm getirebileceği sorunlar - dır.

D evlet Tiyatrolarının çalışmasında eleştirilen bir

konu, oyunların halka dö - nük olmaması. Bu konuda­ ki düşünceleriniz ?

Her şeyden önce " halka dönük" deyimiyle ne kastedil­ diğini bilmek i steri m.Sanatta, hele tiyatro sanatında, her es e r halka sunulduğuna göre "halka dönük"tür bir bakıma. Bununla,halkın günlük olay­ la r, sorunlar karşısındaki tep­ kileri ve eğilim leri kastedili- yorsa,bunlar tiyatrodan çok basın ve kitle haberleşme ku- rumlarının e le alacağı konu­ lardır. Aksi halde,çeşitli f i ­ kir spekülasyonlarını sahne­ mize çıkarmak gerekir. Kuş­ kusuz bunu yapan tiyatrolar da vardır ve olacaktır, ama Devlet Tiyatroları değil.

Aslında ben, tiyatronun, hatta bütün sanatların, her çevre tarafından değişik b i­ çimlerde yorumlanabilecek bu gibi klişe form üller ve slo­ ganlar içine hapsedilmesini, onun özgürlüğü ile çelişir ni­ telikte görüyorum.

Kaldı ki, repertuvarımız- da yer alan antik,klasik, r o ­ mantik ve realist eserler , çağdaş,hatta avangard oyun - lar için bugüne kadar-eğilim­ leri bilinen çevreler dışında - asıl sorumlu olduğumuz halk­ tan ters bir tepki gelmemiş , sunduğumuz eserlerin "halka dönük" olmadığı yolunda bir şikayetle karşılaşılm am ıştır. Kaldı ki halk sanat konuların­ da hiç bir zaman dogmatik olm am ıştır. Sonra, Sophoklesl ten Moliöre'e.Shakespeare' - den Arthur M ille r'e ve Piran- dello'ya kadar dünya tiyatro - suna hizmet etmiş büyük us­ taları , her y ıl oyunlarıyla sah­ nelerim izi dolduran ve sayı - la n bugün otuzu aşan Türk tiyatro yazarlarını böyle bir sloganın içine atmak, onlara "halka dönük değil" damgası­ nı vurmaya kalkmak hem bü­ yük bir haksızlık,hem de en azından sağduyuyu inciten bir hafiflik olmaz mı?

Bununla birlikte,bu konu­ nun aydınlığa kavuşmasını is ­ tediğimiz için,bu mevsim se­ y irc i araştırması alanında ça­ lışmalar yapmak istiyoruz.

(D evam ı 33. sayfada)

©

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

“12 yılı aşkın süredir fintek alanında faaliyet gösteren PayTR olarak; bu- gün her segment ve sektörde hizmet veren 50 binden fazla işletmeyi Sa- nal

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Genci Cerrahi Ana- bilim Dalı, Uz.. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana- bilim Dalı,

* fiekildeki kare piramit A, B ve C noktalar›ndan geçen bir düzlemle kesilirse oluflan kesit alan› bir üçgendir. * fiekildeki kare dik piramit A, B, C ve D noktalar›ndan geçen

(fiekil 5.1) de al›nan 0 sabit noktaya kürenin merkezi, küre yüzeyi ile merkezi aras›ndaki sabit uzakl›¤a kürenin yar›çap›, küre yüzeyinde al›nan A ve B gibi

Tafl›d›klar› kan›n içinde vücut hücrelerinin at›k maddeleri ve karbon dioksit bulunur(kirli kan). K›lcal damarlar kan ve vücut hücreleri ile bizzat

Bir ortamdan baflka bir ortama dik olarak gönderilen ›fl›k ›fl›nlar› do¤rultusunu de¤ifltirmezken, farkl› aç›lar alt›nda gönderilen ›fl›k için gelme

ileri fark ve geri fark yönteminde ad¬m uzunlu¼ guna ba¼ gl¬ olarak de¼ gi¸ sirken, merkezi fark yönteminde ise ad¬m uzunlu¼ gundan ba¼ g¬ms¬zd¬r ve elde edilen yakla¸

taneciklerin enerjisi yeteri kadar taneciklerin enerjisi yeteri kadar bü b üy yü ükse kse çekirdek bunlarla ç ekirdek