• Sonuç bulunamadı

Divan Oteli

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Divan Oteli"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

' h *

OTOMOBİL KURUMU

D iv a n O te li

Vehbi Koç

Le grand négociant turc qui vient de construire le nouvel Hôtel «Divan»

Bugünlerde hep sıkıntılı şeyler konuşuluyor ve yazılıyor. îyi, kusursuz ve ferahlı bir şeyden bahsetmek her halde iç açar. Yeni açılan Divan oteli her türlü teferrüatiyle yüze gülen bir ha­ reket... Her §cyın yüksek hır naille vc zevke uy­ gun kalmasına titizce dikkat edilmiştir. Meselâ isim üzerinde uzun uzadıya danışmalar yapılmış, altmış altı teklif alınmış, dört edip ve sanatkâr­ dan mürekkep bir heyet bunları süzgeçten geçi­ rerek (Divan) adı üstünde karar kılmıştır.

Batı tipi iş adamlığının en iyi nümünesini Türkiyede temsil eden Vehbi Koç ile eşi, misa­ firlerini büyük bir tevazu ve nezaketle karşılı­ yor ve ağırlıyorlardı. Koç’un başarısının sim ne olduğu daha otele girerken göze çarpıyordu. Mi­ safirleri karşüıyanlar arasında Vehbi Koç teş­ kilâtındaki vazifelilerden eski Bursa valisi Hâ- şim îşean, Sümerbank eski umum müdürü Hul- ki Alisbah, İş Bankası eski ikinci umum müdürü Fazıl Öziş vardı. Vehbi Koç, Ankarada küçük bir dükkân sahibi iken, bugün takım takım ge­ niş teşebbüslerin başında yaratım bir rol oynıya- bilmesini, müstakil surette düşünecek, mes'uli- yet alacak ve iş görecek elemanları etrafına toplayıp kendilerine geniş salâhiyetler devret­ mesine ve bizzat teferrüatı düşünmiyerek, umu­ mî sevk ve idare ve nezaret mevkiinde kalabil­ mesine borçludur. Siyaset adamlarımız, başarılı bir imtihandan geçen bu salâhiyet devretmek usulünü tahlilden geçirirlerse, devlet işlerimizin neden yürümediğinin sırrına ermiş olurlar. Otel­ cilik sanatı memleketimizde henüz başlangıç ha­ linde bulunduğu için Vehbi Koç, sanatın en ileri gittiği tsviçreden müdürler ve kısım âmirleri

(2)

ge-ŞUBAT 1956

+-u£$rnoı

19 tirmiş, Türk müdür ve personeli de en iyilerden

seçmiştir. Büyükada Anadolu Klübünün eski müdürü Bedri, Türk personelinin başındadır.

Kaideden istisna

Yeni bir işin açılış resminde kargaşalık ve intizamsızlık olması âdeta bir kaide hükmünde­ dir. Divan otelinin açüışı bunun bir istisnasını teşkil etmiştir. Büyük ekseriyeti Türk olan gar­ sonlar, görünmez âmirlerin sevk ve idaresi al­ tında her türlü hizmetleri başından sonuna ka­ dar bir âhenk ve zevkle ve güler yüzle yürüt­ müşler, bir angarya ile değil, kendilerine haz ve­ ren bir şeyle meşgul bulundukları intibaını ya­ ratmışlardır. Her biri, misafirlerini memnun et­ meği dert edinen nazik bir ev sahibi gibi hareket etmiştir. Servis esnasında hep güzel bir Türkçe duyulmuş, yemek listesi de temiz bir Türkçe ile yazılmıştır.

Misafirler küçük yemek sofralarına ayrılmış­ lardı. Her sofrada da birleşenlerin birbirlerine uygun olmaları ince ince düşünülmüştü. Ev sa­ hiplerinin ve teşrifatçüann ellerinde bulunan al­ fabe sıralı listelerde her davetlinin masa numa­ rası, diğer bir listede de muhtelif numaralı ma­ salarda kimlerin oturduğu gösterilmişti. Teşri­ fatçılar herkesin yerini ve sofra arkadaşlarını birer birer iptidadan büdiriyorlardı. Böylece is­ temediği birisiyle bir araya düşen bir davetliye yerini değiştirmek imkâm verilmiş oluyordu. Fa­ kat tertipler o kadar mükemmeldi ki böyle bir ihtiyacı duyan çıkmamıştır.

Turizm hizmeti

Yemekten sonra Vehbi Koç, mikrofon başma geçti, bir Türk iş adamının ticarî vazifelerinden başka vazifeleri de olduğunu, turizmin gelişme­ sine çalışmağı böyle bir millî vazife diye karşı­ ladığını, yedi milyon lira kadar bir parayı daha kârlı bir ticarî işde kullanmak mümkün iken, bu oteli kurduğunu izah etti. Hararetle alkışlandı. Vali ve Belediye Reis vekili Profesör Fahrettin Kerim Gökay şehir namına teşekkür etti ve ba­ şarı diledi. İsviçreli müdür, hoş bir nutukla bu teşebbüsün mahiyetini bir otelci gözüyle izah et­ ti. Nutku Türkçeye çevrildi.

Eğlence programı

Bundan sonra zengin bir eğlence programı başladı. Soprano Leylâ Erman zarif ve hoş ha­ liyle Butterfly’den bir parça okudu. Kendisini ses sanatkâra ve karikatürist Selma Emiroğlu takip etti. Ketti Çürükoğlu da Toska’dan bir parça okudu. Bundan sonra mükemmel bir saz takımı orkestranın yerine geçti. Ustad Münir

Divan O teli TaksLm-îstanbul

Nureddin, melâikeleriyle beraber parçalar oku­ du. Cemal Reşit bir piyano parçasından sonra, genç yaşma rağmen sanat kabiliyetini en yük­ sek bir olgunluğa vardıran ince ruhlu sanatkâr Aylâ Erduran kemanla seçme parçalar çaldı, çal­ dığı güzel parçalar hayranık içinde, hararetli al­ kışlarla dinlendi.

Film safası

Eğlence programının ilk kısmı ikiye doğru bittikten ve dans başlamazdan evvel davetliler hoş bir sürpriz karşısında kaldılar. Merasim es­ nasında alınan film alt kat salonunda gösterildi ve herkesin görmesi için defalarla tekrar edildi. Sadun Bil filmi çekerker her davetlinin alınma­ sına dikkat etmişti. Herkes filmde kendini keş­ fedince çocuk gibi seviniyordu. Fotojenik sima­ ların çokluğu da hayret uyandırıyordu.

Bu kadar hoş ve intizamlı tertipler içinde açılan Divan oteline başarılar dileriz. Öyle uma­ rız ki bu teşebbüs, Türk turizm hareketinde bir merhale olacak ve bu örneğe ayni kalite titiz­ liğiyle uymağı dert edinenler zuhur edecek ve bunlar, memleketin her tarafında vazifeye geçe­ ceklerdir.

«Vatan» dan.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

O İlham ağabey, 7 yıl sonra bir akşam vakti aynı binanın tepesine çıkıp İstiklal Marşı eşliğinde kendini yakacağını söyleyecekti.. bölgeden

ferahlamaya çalışan Kıymet Hanım geçmişe dalıyor. Portakal Yokuşu na kırk yıl önce gelin gelmişti. Birkaç ahşap ev vardı o zamanlar sahilde, ağaçlığın

Yurdumuzun yalnız sosyal hizmette 7000 diş he­ kimine ihtiyacı olduğu halde, sosyal hizmetteki toplam diş hekimi kadrolanmn sayısı 500’ü geçmedi.. Günümüzde

Fakat Cumhuriyetin ilânı sırasın­ da Büyük Millet Meclisinin OsmanlI hanedanı hakkında ittihaz ettiği ka­ rar dolayısile Prens Sabahattin Bey de, vatanını

Hizmetimiz bu kadarla da kalmıyor, kitapseverlerin gereksinimlerini göz önüne alarak yeni yayınlar üzeri­ ne bilgi veren, ücretsiz olarak gönderilecek bir bül­ ten

Vücut geliştirme amaçlı kullanılan bitkisel içerikli ürünlerin çoğu kolestatik tipte karaciğer hasarına neden olurken, diğer bitkisel ürünlerin çoğu

In conclusion, we found that exposure to tobacco smoke, during pregnancy whether active or passive, affects cord-blood eosinophil counts and perhaps IgE levels.

[r]