Bir Büyük Yazar
Bir Ünlü Roman
SİNEKLİ BAKKAL
Hazırlayan: Kerem ATABEYOĞLU
Y
üzyılımızın başlarında, İstanbul’un mütevazı semtlerinden birinde; Sinekti Bakkal mahal lesinde Emine adında gene ve güzel bir kız yaşamaktadır. M a halle İmamının kızı olan Emine, semtin yakışıklı delikanlıların dan Kız Tevfik adında bir gen ci sevmektedir. Kız Tevfik’in belirli bir Işi-gücü yoktur; ma halle kahvelerinde karagöz oy natıp arada sırada ortaoyunla- rında zenne rollerine çıkarak ekmek parasını kazanmaya çaı- lışmaktadır. Kız Tevfik adı da zenne rollerine çıkmasından ö- türü verilmiştir kendisine.Emine, babasının bütün diren mesine rağmen Kız Tevfik ile evlenir, imam da kızını evlâtlık tan reddeder. Ancak bu evlilik uzun sürmez. Emlne'nin İsra rıyla mesleğini bırakıp bakkal dükkânı açan Kız Tevfik, çevre nin fitneleriyle evliliğini yürü temez .boşanırlar. Emine, kar nında çocuğuyla baba evine döner. İmam, kızını affeder. E
mine bir kız evlât doğurur. A- dını Rabia koyarlar, imam, to
rununu dinî bir terbiye ile bü yütürken babasını da sürekli olarak kötüler. Sesi de pek gü zel olan Rabia, camilerde mev litler, İlâhiler okumaya başlar. Bir gün camide Rabia’yj dinle yen Zaptiye Nâzırı Selim Paşa’ nın eşi onun sesine hayran o- lur. Kızı konağına davet eder. Bu davetler sık sık tekrarlanır. Rabia, Nâzır konağının en iti barlı ve sürekli konuklarından biri olur. Nâzır Paşa ile eşi Ra- bla’yı öz kızları gibi severler. Konağın sürekli konukları a ra sında bulunan İtalyan sanatçısı Peregrini ile Mevlevi dervişi Vehbi Dede, Paşa’nın arzusu üzerine Rabia'ya musikî ders leri vermeye başlarlar. Böylece
Rabia yepyeni bir dünyanın i- çine girmiş olur.
Günün birinde, hiç görmediği babasını merak ederek dükkâ nına gider, onunla tanışır. Ra bia, babasının hiç de dedesinin kötülediği kadar kötü bir insan olmadığını anlar ve ona büyük bir sevgiyle bağlanır. Durumu öğrenen imam, Rabia'ya kızar, ya anasını ya da babasını
seç-lv2.lL,
meşini ister. Kız, bu şiddet kar şısında biraz da kalbinin sesi ni dinleyerek babasını seçer. Onun yanına gider, dükkânının üzerindeki odaya yerleşir. Ba basının yanında kendini daha mutlu hissetmeye başlar. Selim Paşa'nın oğlu Hilmi Bey, hürriyet yanlısıdır. Fransa'dan gelen gazeteleri almak ve dış yayınları izlemek onun başına iş açar. Takip edildiğini öğre
nince, postaneye gelen gaze teleri alamaz olur. Hilmi Bey buna bir çare ararken Kız Tev- flk ’i bulur. Kız Tevfik, Hristlyan kadını kılığına girerek posta neye gider ve Hilmi Bey’in ga zetelerini almaya başlar. An cak çok geçmeden yakalanır. Zaptiye Nâzırı bu olaya fena halde kızar hem durumunu kur tarmak, hem de padişaha ya ranmak için oğlunu ve Kız Tev- flk'i Şam’a sürgün eder. Rabia, babasının sürgün edil mesinden sonra dükkânı tek başına işletmeye çalışır. Bu konuda kendisine destek olan lar arasında Peregrini İle Veh bi Dede de vardır. Vehbi Dede kızı evlâdı gibi sevmektedir, i- talyan Peregrini ise Rabia’ya karşı büyük bir sevgi duymak tadır. Ayrıca onun okuduğu -İlâhiler ve dinî eserlerden Müs
lümanlığa karşı da içinde bam başka duygular doğmaya baş lar. En yakın dostu olan Veh bi Dede’ye içini döker; önce Müslüman olmak, sonra da Ra bio ile evlenmek istediğini söy ler. Vehbi Dede bunu pek ma kûl karşılar. Durumu bir kez Rabia’ya açıklamak ister. Ra- bia’nın da Peregrini’ye ilgi duy duğunu öğrenince memnun o- lur. Müslüman olup Osman adı nı alan Peregrini ile Rabia ev lenirler.
Ancak çok geçmeden Emine ile imam babası ölürler. Os- mon, imamın evini satın alır ve eşinin çocukluk hatıralarıy la dolu bulunan bu evi onartır, sonra da dayatıp döşetir. Ra bia. eşiyle birlikte bu evde mut lu bir hayat sürer. Bu izdivaç tan dünyaya gelen oğulları da mutluluklarını perçinleyen un sur olur.
Çok geçmeden ülkede Meşruti yet ilân edilir. Sürgünler affa uğrayıp istanbula dönerler. Kız Tevfik de dönenler arasında dır. Sinekli Bakkal mahallesi nin sakinleri onu millî bir kah raman gibi karşılayıp omuzlara alırlar.
HALİDE EDİP ADIVAR
Türk edebiyatının en ünlü ka dın romancılarından biri olan Halide Edip Adıvar 1884 yılın da İstanbul’da doğdu. Öğreni mini Üsküdar Amerikan Kız Ko lejinde yaptıktan sonra Rıza Tevfik ve Salih Zeki gibi ünlü öğretmenlerden felsefe, sosyo loji ve matematik dersleri aldı. Mütareke yıllarında Türk Ka dınlar Birliği’nin Sultanahmet Meydam'nda tertiplediği miting- te söylediği heyecan dolu nu tuklarla milli heyecanı şahlan dırdı. Kurtuluş Savaşı yıllarında eşi Adnan Adıvar ile birlikte Anadolu’ya geçerek «Millî Mü- cadele»ye katıldı. «Halide On başı» adıyla anıldı. Yalnız yurt içinde değil, yurt dışında da yazdığı romanlarla büyük üne erişti. «Raik’in Annesi», «Han dan», «Kalp Ağrısı», «Vurun Kahbeye», «Zeyno’nun Oğlu», «Yol Palas Cinayeti», «Tatar cık», «Döner Ayna», «Ateşten Gömlek», «Akile Hanım Soka ğı» gibi ünlü romanları vardır.
Bu sayfada sunduğumuz «Si nekli Bakkal» da yazarın en ün lü eserlerinden biri olup İngi lizce, Norveççe ve Flamancaya çevrilmiş; 1942 yılında «CHP Roman Odülü»nü kazanmıştır. 1950 ve 1954 dönemlerinde De mokrat Parti’den İzmir millet vekili seçilerek teşrii görevde de bulunan Halide Edip Adıvar 1964 yılında İstanbul’da hayata gözlerini yumdu.