• Sonuç bulunamadı

Ermeni meselesinin içyüzü:Hınçak ve Taşnak Örgütleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ermeni meselesinin içyüzü:Hınçak ve Taşnak Örgütleri"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

©

M

E S E L E Y İ iyice kav­rayabilmek bakı­ mından verdiğimiz tarihî gelişme özetine göz attık­ tan sonra Ermenilerin meşhur Hınçak ve Taş- nak ya da Taşnak Sutyun denilen ihtilâl örgütleri­ nin kuruluş ve faaliyetle­ rini gözden geçirebiliriz.

Fransa’nın İstanbul büyük­ elçisi M. Cabon o zamanlarda kurulmuş Ermeni komitelerini şöyle tanımlamaktadır:

DÜŞMANLIK HİSLERİ “Ermeni toplumunun ara­ sına iki basit fikir sokulması gerekiyordu. Bunlar hürriyet ve millî idealler idi. İhtilâlci komiteler bu ideallerin yayıl­ masını üzerlerine aldılar. Bu suretle birkaç yıl içinde gizli cemiyetler teşekkül etti. Bun­ lar propagandalarına Türk idaresinin fena ve noksan ta­ raflarını katarak, Ermeniler arasında millî uyanış ve is­ tiklâl fikirlerinin gelişmesine sebep oldular’’

Hayli gerçekçi olan Rus dip­ lomatı general Mayevski ise şöyle söylüyor: "Ermeni ru­ hani reislerinin din hususun­ daki faaliyetleri yok gibidir. Buna mukabil milli fikirlerin inkişafı yönünde üstün gay­ retler gösterdiler, yüzlerce yıl bu tür fikirler esrarlı manas­ tırların sessiz duvarları için­ de gelişti. Buralarda dinî a- yinler yerine Hıristiyan .

Müs-ERMENİ

MESELESİNİN

ç y ü z u

Hınçak

NtŞTEH çetesi askerleri binlerce masum Türk’ü katlettiler. Çünkü komite onlara “Türk’ü, Kürd’ü ber yerde, her türlü koşullar arasında yok etmelisin. Mültecileri, yeminden dönenleri. Ermeni kainlerini öldür. İntikamım al„ diyordu. Ve bu emir binlerce Türk’ün katline sebep oldu...

v e

liiman düşmanlığı yaratıldı. Zamanla dinî taassubun ye­ rine düşmanlık hisleri yerleş­ tirildi.”

KÜÇÜKLER

Kiliseden ve asıl dıştan beslenen, tahrik edilen Er­ meni azınlığı Hınçak ve Taş­ nak gibi büyük örgütlerden önce KiHkya’yı yükseltmek a- macıyla “ Hayırseverler” cc miyeti kurdular. Arkadan "Fc dakârlar,, geldi. 1872’de Van da “ Ittihad ve Halâs” Rus ya'dan medet umarak faaliye­

te geçti: Daha sonra “ Kilik- ya Cemiyeti” “ Silâhlılar Ce­

miyeti” “ Müttehit Ermeni

Cemiyeti” hattâ “ Ermenistan’a Doğru” cemiyetiyle, türlü î- simler alan örgütler birbirini kovaladı, dışardan destek gö­ rüldükçe örgütlenme de ayni oaralelde gelişedurdu.

Gariptir, bunların çoğunda laşrolü alanlar Rusya'dan gel tniş Ermenilerdi. Meselâ 189( da İstanbul'da kurulan Sanı ( Yıldırım) İhtilâlci Derneği ile (Kurban) adındaki teşkilât)

düzenleyenlerin başında Dr.

İntihar ekipleri kurulup

katliam harekâtı başladı

Navasartyan vardı ve hu ko-

nitelerin faaliyeti Tiflis'ten Önetiiiyordu.

HINÇAK KOMİTESİ Hınçak, “ Can sesi” anla­ nma gelir. İhtilâlci hatta sos­ yalist ihtilâlci bir teşekküldür.

Kar) Marks’m felsefesinden e. sinlenerek 1887 de İsviçre'de kurulmuştur.

AZITMA VE DAĞILMA 1890'larda Türkiye’de mer­ kez olarak İstanbul’u seçen ve

birçok illerde şubeler açan

Hmçaklar önce Rusya’dan

kendilerine iltihak edenlerle gittikçe işi azıttılar, öızellikle bugünkü anlamıyla intihar e- kipleı-i kurarak kanlı hareket­ lere giriştiler, sonraları ise . her Marksist örgütte görüldü­ ğü gibi bölünmeler başladı. İ- kîye ayrıldılar. Bir kısmı a- sıl Hınçaklar ismini aldı ve kurucu Nazarberg'in taraftan oldular. Ötekilere “ Yenilikçi Hmçaklar” , “ Veragos Miyal Hmçaklar” adı verildi ki ade­

ta düşman kardeşler misâli

birbirlerini öldürmeye başla, dılar.

TAŞNAKLAR VEYA TAŞNAK SUTYUN

CEMİYETİ...

Bu örgüte Taşnaksagauda

denilir. Gerçekten bir dernek değil, Ermeni ihtilâl dernek­ lerinin birleştirilmiş ihtilâl komitesidir.

Hmçaklar içinde mücadele levam ederken Hınçakm du­ rumundan memnun olmayan birtakım Ermeniler 1890 yı­ lında Kafkasya'da önce

Tru-şak (Bayrak) adında bir ga­ zete çıkarmaya başladılar. A r­ kasından aynı isimde bir ce­ miyet kurdular. İşte bu cemi­ yet “ Taşnak Sutyun,, denilen komitenin çekirdeği oldu.

Komitenin emri korkunçtur: “ Türk’ü, Kürkt’ü her yerde her türlü koşullar arasında yok etmelisin. Mültecüeri, ye­ niden dönenleri. Ermeni ha- fiyelerini hainleri öldür in­ tikamını al!” diyordu Taşnak komitesi.

Bu amaçla Türkiye'ye çete­ ler soktular bu amaçla Tür­ kiye’deki Ermenileri silâhlan­ dırdılar ve yine bu amaçlar­ la harekete geçtiler.

Sonunda ne oldu? Müyon-

larca masum Türk, Ermeni

katliâmında öldürüldü, mil­

yonlarca Türk hiç bir şeyden habersiz. Ermeni intikamı adı

verilen harekâtta hunharca

katledildi. Karşılığını tabiîdir ki gördüler. Göreceklerdi zira Türlder haksızlığı kalleşçe ha­ reketleri affetmezlerdi. Hele hele bir zamanlar en fazla korudukları bağırlarına bas­ tıkları bir azgınlığın kanlı kal­ kışmasını hiç mi hiç affede- mezlerdi.

TÜRKİYE İLE SAVAŞ

Nitekim yine tarihe baka­

lım; 1914 Ekiminde Çarlık

Rusyası’yla beraber Taşnaklar da Türkiye’ye karşı savaş ilân ettiler. Komite yayınladığı bil­ diride Rusya’yı destekleyece­ ğini bildirdi. İlk isyan yine

Maraş’a bağh “ Zeytun” da

çıktı, seferberlik yüzünden Er­ meniler devlete baş kaldır­ dılar. bir Ermeni alayının ku­ rulmasını istediler, red kara­ rıyla karşılaşınca çeteler ku­ rarak dağlara çıkarak eşkıya­ lığa başladılar.

---T'v& aiıg?

Korkunç bir dönemdir bu

Türk-Ermeni ilişkilerinde.

Zeytun’daki isyanda neler ya­ pılmamıştır ? Terhis edilen as­ kerler soyulmuş, öldürülmüş, hükümet konağına, kışlalara taarruz edilmiş, köyler yakıl­ mış, çoluk çocuk katledilmiş­ tir. Ayrıca, Erzurum ve Beya­ zıt’taki dışardan tahrik edi­ len Ermeni askerlerinin yap­ tıklarının da hâddi ve hesabı

yoktur. Hattâ Ermenilerin

Erzurum’da yaptıkları mezâli­ me mâni olamayan Erzurum Rus komutanı Albay Khleboff bile şöyle demiştir:

"Ermeniler öyle şeyler ya­ pıyorlar ki akıl durur. Ancak rüzgâr ekiyorlar, sonunda fır­ tına biçeceklerdir"

Gerçekten de fırtına biçti­ ler. Kalleşliğe karşı hırslanan Türklerin yarattığı fırtınayı biçtiler, öç alma değil fakat vatan kurtarmak için girişi­ len çabanın fırtına gibi ola­ nını...

Ermeni meselesinin aslı dış tahriklerle şişirilen işte bu haddini bilmez, dostluğu bil­ mez arkadaşlığı ve sevgiyi an­ lamaz bir sürü maceraperestin yarattığı sonuçtur bir facia­ dır.

Ne yazıktır ki o zamanki facianın kalıntıları hâlâ de­ vam ediyor ve hâlâ dışarda- ki bir kısım Ermeniler Tür­

kiye’ye ve Türklere karşı

düşmanlıklarını sürdürüyor­

lar.

Y A R I N :

İ S Y A N L A R V E

O L A Y L A R ...

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Dolay~s~yla Alevili~in d~~~ tarihi diyebilece~imiz (burada ~illi~in tarihini Alevili~in tarihi olarak de~erlendirmenin çok yanl~~~ oldu~unu bir kere daha vurgulayal~m), siyasal

Düşündüm ki bu kalabalıktan bazı- lan bizim bayrağı gördü, çoğunun babası o bayrak altında efendilik yaptı ve hemen hepsinin dedesi de Alemdarın

dostla- kalem yürütm esi, başına d e- nna»î(beğmıdirmeğe uğraşsm- ğHse |biie y aşm a "yakışm az. Ağustos böceği aç ve perişan, soğuktan tir tir

«Bu yıl burada, gelecek yıl şu­ rada; bu yıl şunlarla, gelecek yıl bun­ larla çalışırız» gibilerden bir tutuma girmemiş; beş yıl küçük Sahne’de on

Ahmed Hamdi Hoca’nın, Diyanet iş­ leri Başkanlığı sırasında yazdığı “ İslâm Dini” isimli eser, defalarca basılmış, bu­ güne kadar 1.5 milyon

hileus'larla dolu şiirleri yüzünden Yunan casusu sanılarak tutuklanan Salih Zeki Ak­ tay sonunda aklanınca, onu gören Haşim, «Ulan casus bile değilmişin»

Ve işte şimdi de, bugün ha yıkıldı, ha yıkılacak bir yor­ gunluk ve hüzünle duran, tari­ hi açıdan son derece önemli, Boğaziçi'nin en eski

Ben bir yandan Kuşadası, Çeş­ me, Antalya gibi festivaller çerçeve­ sinde, Bilsak Caz Festivali gibi olay­ larda müzik yaptım.. Diğer taraftan da pop ve caz