• Sonuç bulunamadı

BİRİNCİ BASAMAKTA SAĞLIK KURUMLARINDA ÇALIŞAN SAĞLIK PERSONELİNİN KADINA YÖNELİK AİLE İÇİ ŞİDDET KONUSUNDAKİ GÖRÜŞ VE UYGULAMALARI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "BİRİNCİ BASAMAKTA SAĞLIK KURUMLARINDA ÇALIŞAN SAĞLIK PERSONELİNİN KADINA YÖNELİK AİLE İÇİ ŞİDDET KONUSUNDAKİ GÖRÜŞ VE UYGULAMALARI"

Copied!
12
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Özet

Amaç: Çalýþma, birinci basamak saðlýk kurumunda çalýþan saðlýk personelinin kadýna yönelik "aile içi þiddet" hakkýndaki görüþ ve uygulamalarýný belirlemek amacýyla tanýmlayýcý olarak yapýldý. Yöntem: Araþtýrma Marmara Bölgesi'nde bulunan bir il merkezindeki saðlýk ocaklarýnda yapýldý. Evren il merkezine baðlý 34 saðlýk ocaðýnda görev yapan toplam 350 saðlýk personelinden oluþtu. Örneklem seçimine gidilmeyip, evrenin tamamýna ulaþýldý (n=304). Veriler araþtýrmacýlar tarafýndan hazýrlanan iki soru formu ile toplandý. Veriler bilgisayar ortamýnda deðerlendirildi ve frekans daðýlýmý olarak sunuldu. Ýstatistiksel deðerlendirmede ki-kare testi kullanýldý.

Bulgular: Saðlýk personelinin %54,6'sýnýn çalýþma yaþamý süresince aile içi þiddetten þüphelendiði en az bir durum olmuþtur. Bu durumda ne yaptýklarý sorulduðunda, saðlýk personelinin %60,2'si durumu açýklaþtýracak biçimde soru sorduðunu ifade etti. Saðlýk personelinin %34,2'sinden þiddet maðduru olduðunu ifade ederek yardým isteyen kadýnlar olmuþtu. Saðlýk personelinin tamamýna yakýný (%92,8) aile içi þiddeti önemli bir toplum saðlýðý sorunu olarak görmekteydi. Ayrýca saðlýk personelinin %70,1'i aile içi þiddet maðduru bir kadýna hizmet vermenin saðlýk personeli için zor olduðu ve %37,5'i ise saðlýk personelinin aile içi þiddet ile uðraþacak zamaný olmadýðý ifadesine katýldýlar.

Sonuç: Aile içi þiddetin birinci basamakta sýk karþýlaþýlan bir sorun olduðu ve saðlýk çalýþanlarýnýn da aile içi þiddeti önemli bir saðlýk sorunu olarak gördükleri söylenebilir. Diðer taraftan saðlýk çalýþanlarýnýn bu soruna yönelik nitelikli hizmet verebilmeleri için hizmet içi eðitimlere gereksinim olduðu düþünülmektedir.

Anahtar Sözcükler: Koruyucu saðlýk hizmetleri, aile içi þiddet, saðlýk personelinin tutumu.

* Bilim Uzmaný Hem. Girne Askeri Hastanesi, Girne KKTC.

** Yrd. Doç. Dr. Cumhuriyet Üniversitesi Saðlýk Bilimleri Fakültesi Hemþirelik Bölümü, Sivas. e-mail: zehragolbasi@gmail.com

HEMAR-G

Birinci Basamak Saðlýk Kurumlarýnda Çalýþan Saðlýk Personelinin

Kadýna Yönelik Aile Ýçi Þiddet Konusundaki Görüþ ve Uygulamalarý

GELÝÞTÝRME DERGÝSÝ

Arife Serap ORHAN* Zehra GÖLBAÞI**

(2)

Opinions and Practices of Primary Health

Care Professionals on Domestic Violence

against Women

Abstract

Objective: This descriptive study was performed to determine the opinions and practices of health professionals working in primary health care institutions on "domestic violence" against women. Method: The study was carried out in the primary health care institutions in the center of a province in the Marmara region. The universe constituted of totally 350 health professionals working at 34 primary health care institutions in the city center. No sample election was made, and complete universe was reached (n=304). The data were collected with two question forms prepared by the researchers, evaluated by computer, and presented as frequency distribution. Chi-square test was used for statistical analysis.

Results: Of the health professionals, 54.6% suspected of domestic violence against women at least once in the whole work life. When the health professionals were asked what they did at such case, 60.2% stated that they asked questions to make the situation clear. Of the health professionals, 34.2% encountered women, who were victims of violence and asked for help. Almost all of the health professionals (92.8%) considered domestic violence against women as a very important public health issue. Moreover, 70.1% agreed the statement that providing service to women who were victims of violence was very difficult, and 37.5% stated that they did not have enough time to take care of them. Conclusion: Domestic violence against women can be considered as a common issue seen in primary care, and health professionals consider it as an important health problem. On the other hand, health professionals working at primary health care institutions need to be trained to

provide efficient service and interfere.

Keywords: Preventive health services, domestic violence, attitude of health professional.

Giriþ

Dünya Saðlýk Örgütü (DSÖ) þiddeti, "Fiziksel güç veya iktidarýn kasýtlý bir tehdit ya da gerçeklik biçiminde bir baþkasýna uygulanmasý sonucunda maruz kalan kiþide yaralanma, ölüm ve psikolojik zarara yol açmasý ya da açma olasýlýðý bulunmasý durumu" olarak tanýmlamaktadýr (Krug ve dið. 2002). Kaynaðýna göre þiddet; kiþinin kendisine yönelik, kiþiler arasýnda veya organize þiddet þeklindedir. Kiþiler arasý þiddet türü arasýnda ele alýnan Aile Ýçi Þiddet (AÝÞ), bireye en çok zarar veren ve kalýcý hasarlara yol açan þiddet türü olarak deðerlendirilmektedir (Eryýlmaz 2001).

AÝÞ her ülkede, her ýrkta, bütün dini ve etnik gruplarda yaygýn olarak görülebilen evrensel bir sorundur (Eryýlmaz 2001, Mayda ve Akkuþ 2003). AÝÞ, kendini aile olarak tanýmlamýþ bir grup içerisinde; zorlamak, aþaðýlamak, cezalandýrmak, güç göstermek, öfke ve gerginlik boþaltmak amacýyla bir bireyden diðerine yönelen þiddet davranýþýdýr (Baþbakanlýk Aile Araþtýrma Kurumu 1998, Krug ve dið. 2002). Ailede þiddet genelde çocuða, ergene, yaþlýya ve kadýna yönelik olmaktadýr. Literatür AÝÞ uygulayanlarýn %95'inden fazlasýnýn erkek, þiddete maruz kalanlarýn %90'ýndan fazlasýnýn kadýn ve çocuk olduðunu ortaya koymaktadýr (Baþbakanlýk Aile Araþtýrma Kurumu 1998, Subaþý ve Akýn 2003, Hýdýroðlu ve dið. 2006). Bu nedenle DSÖ kadýna yönelik þiddeti ciddi bir insan haklarý ihlali olmasýnýn yaný sýra evrensel bir toplum saðlýðý sorunu olarak deðerlendirmektedir (Harvey ve dið. 2007)

DSÖ kadýnlarýn yaþamlarý boyunca en az bir kez þiddet olayý ile karþýlaþma oranýnýn %27 olduðunu belirtmektedir. Dünya nüfusunu temel

(3)

alan ve 1982 -1999 yýllarýný kapsayan 48 çalýþmanýn verilerine göre, kadýnlarýn eþleri ya da birlikte olduklarý özel bireyler tarafýndan þiddete uðrama oranýnýn %10-69 arasýnda deðiþtiði vurgulanýrken (Cann ve dið. 2001, Krug ve dið. 2002), DSÖ'ün ilk sonuçlarýný 2005 yýlýnda yayýnladýðý 10 ülke ve 24 097 15-49 yaþ grubu kadýný kapsayan çalýþmanýn sonuçlarý ise kadýnlarýn %15-71'inin yaþamlarýnýn herhangi bir döneminde eþlerinden fiziksel ya da cinsel þiddet gördüðünü göstermektedir (Garcia-Moreno ve dið. 2006). ABD'de kadýnlarýn yaklaþýk %21-30'u yaþamlarýnýn bazý zamanlarýnda aile içi þiddet kurbaný olmuþtur (Moore 1998). Jewkes ve dið. (2001) tarafýndan Güney Afrika'da yapýlan baþka bir çalýþmada kadýnlarýn %19-28'inin þimdiki ya da önceki eþleri tarafýndan þiddete uðradýklarý belirlenmiþtir. Ýsveç ve Finlandiya'da da kadýna yönelik þiddetin yaygýnlýðý araþtýrýlmýþ ve Ýsveç'te 15-64 yaþ arasýndaki kadýnlarýn %46'sýnýn, Finlandiya'da ise %40'ýnýn þiddet yaþamakta olduðu tespit edilmiþtir (Haggblom ve dið. 2005). Baþbakanlýk Aile Araþtýrma Kurumu'nun 2001'de yaptýðý çalýþma sonuçlarý kadýnlarýn %30'unun kocalarýndan þiddet gördüðünü göstermektedir (Subaþý ve Akýn 2003). Baþbakanlýk Kadýnýn Statüsü Genel Müdürlüðü'nce yürütülen ve 2009 yýlýnda raporu yayýnlanan Türkiye'de Kadýna Yönelik AÝÞ Araþtýrmasý sonuçlarý ise kadýnlarýn %42'sinin eþlerinden fiziksel ya da cinsel þiddet, %44'ünün ise duygusal þiddet gördüklerini ortaya koymaktadýr. Bölgesel boyutta yapýlan bazý çalýþmalarda ise kadýna yönelik AÝÞ sýklýðýnýn %30.8-50.0 arasýnda deðiþtiði belirtilmektedir (Mayda ve Akkuþ 2003, Çivi ve dið 2008, Dindaþ ve dið, 2009, Kelleci ve dið. 2009).

AÝÞ her kadýnýn bu sorun açýsýndan risk altýnda olduðunu varsayacak kadar sýk görülen bir problemdir. AÝÞ'nin önlenmesine yönelik uluslararasý ve ulusal çabalara karþýn dünyada ve ülkemizde yapýlan çalýþmalar AÝÞ'nin önemli bir

sorun olarak güncelliðini koruduðunu göstermektedir. Dolayýsýyla hem AÝÞ'nin önlenmesi hem de þiddet maðduru kadýna yönelik hizmetlere gereken önemin verilmesi yaþamsaldýr. Þiddete yönelik yasal, politik ve eðitimsel düzenlemelerin yaný sýra saðlýk hizmetlerinde de kadýna yönelik þiddetin önlenmesi, ortaya çýkarýlmasý ve þiddet maðduru kadýna gereken profesyonel yardýmýn saðlanmasý için özellikle toplumun en uç noktalarýna hizmet götüren birinci basamak saðlýk kurumlarýnda görev yapan saðlýk personeline önemli sorumluluklar düþmektedir. Saðlýk personeli þiddetin önlenmesinde ve kadýnýn desteklenmesinde geleneksel görüþlerin deðiþtirilmesi, cinsiyet ayrýmcýlýðýnýn kaldýrýlmasý ve kadýnýn toplumsal statüsünün artýrýlmasýnda etkin rol oynayabilir. Bunun için saðlýk personelinin AÝÞ konusunda hem formal eðitimleri sýrasýnda hem de hizmet içi eðitimlerle bilgilendirilmeleri, AÝÞ sorunu ve bu sorunu yaþayan kadýna yönelik duyarlýlýklarýnýn geliþtirilmesi önemlidir (Davas Aksan ve Aksu 2007, Diþsiz ve dið. 2008, Akýn 2008). Bakým verdikleri kadýnlarýn AÝÞ konusunda risk taþýmadýklarýný ve bu konuda deðerlendirme yapýlmasýna gerek olmadýðýný düþünen saðlýk personeli sorunun büyümesine neden olabilmektedir (Eryýlmaz 2001, Gale ve Sharon 2002).

Yöntem

Araþtýrmanýn Türü ve Amacý

Araþtýrma, birinci basamak saðlýk kurumlarýnda görev yapan saðlýk personelinin (doktor, hemþire, ebe ve saðlýk memuru) kadýna yönelik aile içi þiddet konusunda görüþ ve uygulamalarýný belirlemek amacýyla tanýmlayýcý olarak yapýlmýþtýr.

(4)

Araþtýrmanýn Yapýldýðý Yer, Evren ve Örneklem

Araþtýrma Marmara Bölgesi'nde bulunan bir il merkezine baðlý saðlýk ocaklarýnda yürütülmüþtür. Ýl merkezine baðlý toplam 34 saðlýk ocaðý bulunmaktadýr. Araþtýrmanýn evrenini saðlýk ocaklarýnda görev yapan saðlýk çalýþanlarý oluþturmuþtur. Ýl Saðlýk Müdürlüðü 2008 yýlý verilerine göre bu saðlýk ocaklarýnda toplam 350 saðlýk personeli (toplam 98 doktor, 70 hemþire, 142 ebe ve 40 saðlýk memuru) görev yapmaktadýr. Çalýþmada örneklem seçimine gidilmeyip tüm saðlýk personeline ulaþýlmasý hedeflenmiþtir ancak, veriler 304 saðlýk personelinden (evrenin %93.8'i) toplanmýþtýr. Araþtýrma dýþýnda kalan 46 saðlýk personelinin 26'sýna araþtýrmanýn yapýldýðý tarihlerde raporlu veya yýllýk/ücretsiz izinde olmalarý nedeniyle ulaþýlamamýþtýr. Yirmi saðlýk personeli ise araþtýrmada yer almayý kabul etmemiþtir.

Veri Toplama Araçlarý

Araþtýrmanýn verileri, araþtýrmacýlar tarafýndan literatüre dayalý olarak hazýrlanan iki form ile toplanmýþtýr.

Saðlýk personelinin tanýtýcý özellikleri ve AÝÞ ile ilgili uygulamalarýný belirleme formu: Bu form iki bölümden oluþtu. Ýlk bölüm saðlýk personelinin; yaþ, cinsiyet, medeni durum, çalýþma yýlý, birinci basamakta çalýþma yýlý vb. bazý kiþisel özelliklerini belirlemek amacýyla hazýrlanmýþ sorulardan oluþtu. Formun ikinci bölümünde ise saðlýk personelinin AÝÞ'ye yönelik uygulamalarýný belirleyen sorular yer aldý.

Saðlýk personelinin AÝÞ ile ilgili görüþlerini belirleme formu: Bu form da literatür doðrultusunda araþtýrmacýlar tarafýndan hazýrlandý ve AÝÞ ile ilgili 21 maddeden oluþtu (Gömbül 1998, Moore 1998, Cann ve dið. 2001, Corbally 2001, Gale ve Sharon 2002, Taþçý 2003). Maddeler AÝÞ ve AÝÞ'ye yönelik saðlýk

personelinin rol ve sorumluluklarý ile ilgili ifadelerden oluþtu.. Maddelerden 12'si olumsuz (2, 3, 4, 6, 7, 8, 10, 12, 13, 15, 17, 21.), dokuzu ise olumlu (1, 5, 9, 11, 14, 16, 18, 19, 20.) ifade özelliði taþýmaktadýr. Her bir maddenin karþýsýnda 1’den 5'e doðru sýralanan likert tipi dereceleme bölümü yer almaktadýr (1=kesinlikle katýlmýyorum, 2=katýlmýyorum, 3=kararsýzým, 4=katýlýyorum, 5=kesinlikle katýlýyorum). Formda yer alan maddeler hazýrlandýktan sonra kapsam geçerliliði açýsýndan uzman görüþüne baþvuruldu (Psikiyatri Hemþireliði Anabilim Dalý'ndan bir öðretim üyesi, Doðum ve Kadýn Hastalýklarý Hemþireliði Anabilim Dalý'ndan iki öðretim üyesi ve Toplum Saðlýðý Hemþireliði Anabilim Dalý'ndan bir öðretim üyesi olmak üzer dört uzmandan görüþ alýndý). Uzman görüþleri doðrultusunda gerekli düzenlemeler yapýlarak forma son hali verildi. Formun son þekli, araþtýrma kapsamýnda yer almayan 6 doktor, 7 hemþire, 7 saðlýk memurundan oluþan 20 saðlýk çalýþanýna uygulandý ve formda anlaþýlmayan madde olmadýðý belirlendi. Formun ön uygulamasý sýrasýnda ebelerin olmamasý araþtýrmanýn bir sýnýrlýlýðý olarak ele alýnabilir, ancak çalýþmada formun Cronbach's Alpha iç tutarlýlýk katsayýsý 0.85 olarak hesaplandý.

Verilerin Toplanmasý ve Deðerlendirilmesi

Veriler 1-31 Ocak 2009 tarihleri arasýnda toplandý. Formlar saðlýk personeli tarafýndan bireysel olarak doldurulduktan sonra araþtýrmacý tarafýndan alýndý. Veri toplama formlarýnýn doldurulmasý yaklaþýk 15-20 dakika sürdü. Formlar katýlýmcýlar tarafýndan eksiksiz olarak dolduruldu. Elde edilen veriler bilgisayar ortamýnda SPSS 14.0 programý kullanýlarak deðerlendirildi ve frekans daðýlýmý olarak sunuldu. Mesleðine göre saðlýk personelinin AÝÞ ile ilgili uygulamalarýnýn karþýlaþtýrýlmasýnda Ki-kare testi kullanýldý.

(5)

Araþtýrmanýn Etik Boyutu

Çalýþmaya baþlamadan önce araþtýrmanýn yapýlacaðý kurumlardan yazýlý izin alýndý. Saðlýk personeline araþtýrma ile ilgili kýsa bir açýklama yapýldýktan sonra sözel olarak araþtýrmada yer almayý kabul ettiðini ifade edenler çalýþmaya dahil edildi. Gizliliði saðlamak açýsýndan katýlýmcýlardan formlara isim ve kurum bilgisi yazmamalarý gerektiði belirtildi.

Bulgular

Araþtýrma kapsamýnda yer alan saðlýk personelinin %40.1'i ebe, 29.6'sý doktor, %21.4'ü hemþire ve %8.9'u saðlýk memuruydu. Saðlýk

personelinin %76'sý kadýn %24'ü erkekti. Saðlýk personelinin yaþ ortalamasý 34.09 ± 5.88 (Min:21, Max:58) idi ve %74.7'si evliydi. Saðlýk personelinin çalýþma yýlý ortalamasý ise 12.39 ± 6.72 (Min: 1, Max:30) idi. (Saðlýk personelinin %19.7'sinin çalýþma süresi 5 yýl ve daha az iken, %25.7'sinin çalýþma süresi 6-10 yýl arasýnda, %54.6'sýnýn ise 11 yýl ve daha fazlaydý.

Saðlýk personelinin AÝÞ ile ilgili bilgilenme durumuna bakýldýðýnda %24.7'si þiddet ile ilgili hizmet içi eðitim aldýðýný, %34.9'u þiddet ile ilgili konferans/seminere katýldýðýný, %24.0'ý ise mesleki eðitim sýrasýnda þiddet ile ilgili bilgi aldýðýný belirttiler (Tablo 1).

Bilgilendirme durumu Sayý (S) Yüzde (%)

Hizmet içi eðitim alma

Alan 75 (24.7)

Almayan 229 (75.6)

Konferans/seminere katýlma

Katýlan 106 (34.9)

Katýlmayan 198 (65.1)

Mesleki eðitim sýralamasýnda bilgi alma

Alan 73 (24.0)

Almayan 231 (76.0)

Toplam 304 (100.0)

Tablo 1: Saðlýk Personelinin AÝÞ ile Ýlgili Bilgilenme Durumu

Saðlýk personelinin %54.6'sýnýn çalýþma yaþamý boyunca en az bir kez, hizmet verdiði kadýnýn AÝÞ maðduru olma olasýlýðýndan þüphelendikleri durum olmuþtur (Tablo 2). Bu durumda ne yaptýklarý sorulduðunda saðlýk personelinin %60.2'si durumu açýklaþtýracak soru sorduðunu ifade ederken, %29.5'i ise hiç bir þey yapmadýðýný belirtti Saðlýk personelinin yalnýzca %9.6'sý kadýnla konuþarak onu rahatlatmaya çalýþtýðýný ifade etti. Diðer taraftan saðlýk

personellerinin sadece %34.2'si AÝÞ maðduru olduðunu ifade edip yardým isteyen kadýnla karþýlaþmýþtýr. Bu durum karþýsýnda yapýlan uygulamalar incelendiðinde, "kadýna bu durumu güvenlik güçlerine bildirmesini söyleme" (%67.3) ilk sýrada yer almýþtýr. "Kadýný sivil toplum kuruluþlarýna gönderme" (%36.5) ve "yalnýzca dinleyip baþka bir þey yapmama" (%20.2) diðer sýk yapýlan davranýþlar arasýndaydý (Tablo2).

(6)

Saðlýk çalýþanlarýnýn mesleðine göre hizmet verdiði bir kadýnýn AÝÞ maðduru olma olasýlýðýndan þüphelenme ve AÝÞ maðduru bir kadýn tarafýndan yardým istenme durumlarý arasýnda istatistiksel olarak anlamlý bir fark olduðu bulundu (p<0.05) (Tablo 3). Saðlýk

memurlarýnýn hizmet verdiði bir kadýnýn AÝÞ maðduru olabileceðinden þüphelenme yüzdesi %22 olup, diðer meslek gruplarýndan düþüktü. AÝÞ maðduru kadýnlarýn yardým istediði saðlýk personeli arasýnda ise %46.2 ile ilk sýrada hemþireler yer aldý (Tablo 3).

Deneyim ve Uygulamalar S %

Hizmet verdiðiniz kadýnýn AÝÞ maðduru olabileceðinden þüphelendiðiniz bir durum oldu mu?

Evet 166 54.6

Hayýr 138 45.4

AÝÞ’den þüphelenme durumunda ne yaptýnýz? (n=166)*

Durumu açýklaþtýracak soru sorma 100 60.2

Hiçbir þey yapmama 49 29.5

Kadýnla konuþarak rahatlatmaya çalýþma 16 9.6

Adli rapor düzenleme 11 6.6

Doktora sevk 7 4.2

Diðer** 5 3.0

AÝÞ maðduru bir kadýn sizden yardým istedi mi?

Evet 104 34.2

Hayýr 200 65.8

Yardým talebi karþýsýnda ne yaptýnýz? (n=104)*

Güvenlik güçlerine bildirmesini söyleme 70 67.3

Sivil toplum kuruluþlarýna yönlendirme 38 36.5

Yalnýzca dinleyip, yardýmcý olamama 21 20.2

Baþka bir saðlýk kurumuna yönlendirme 11 10.6

Kiþisel problemi olduðunu düþünme 8 7.7

Darp raporu düzenleme 6 5.8

Doktora sevk etme 4 3.8

Diðer ** 4 3.8

Tablo 2: Saðlýk Personelinin AÝÞ ile Ýlgili Deneyim ve Uygulamalarý

(7)

Saðlýk personelinin tamamýna yakýný (%92.8), AÝÞ'nin önemli bir toplum saðlýðý sorunu olduðu ve %71.3'ü hiçbir nedenin kadýnýn AÝÞ'e maruz kalmasýný haklý çýkarmayacaðý ifadesine katýlýrken, %79'u eþinin istediði gibi davranmayan kadýnýn þiddeti hak ettiði ifadesine katýlmadýðýný bildirdi (Tablo 4). Ayrýca, saðlýk çalýþanlarýnýn yarýsý (%50.7) AÝÞ'nin özel yaþamla ilgili karýþýlmamasý gereken bir sorun olduðu ifadesine katýlmazken, %64.6'sý AÝÞ'nin güvenlik güçleri ve adli kurumlarýn ilgileneceði bir konu olduðuna katýldýklarýný bildirdiler. Diðer taraftan saðlýk personelinin %34.2'sinin kadýna þiddetle ilgili soru sormanýn gereksiz olduðu ve kadýn isterse bu durumu anlatacaðý ifadesine katýlýrken, %33.3'ü AÝÞ'in ortaya çýkarýlmasýyla durumun kadýn açýsýndan daha da kötüye gideceði ifadesine katýldýklarýný belirttiler (Tablo 4).

Saðlýk personelinin AÝÞ ile ilgili rollerine yönelik maddeler incelendiðinde, katýlýmcýlarýn %70.1'inin AÝÞ maðduru bir kadýna hizmet

vermenin saðlýk personeli için zor olduðu, %76.9'unun tüm saðlýk personelinin eðitimleri sýrasýnda AÝÞ konusunda bilinçlendirilmeleri, %76'sýnýn saðlýk personelinin AÝÞ konusunda hizmet içi eðitim almasý, %55.2'sinin ise AÝÞ'den þüphelenme durumunda saðlýk personelinin durumu kesinleþtirmek için kadýna soru sormasý gerektiði ifadelerine katýldýklarý belirlendi (Tablo 4). Diðer taraftan katýlýmcýlarýn %37.5'i saðlýk personelinin AÝÞ ile uðraþacak zamaný olmadýðý, %39.8'i saðlýk personelinin AÝÞ'e müdahale etmemesi gerektiði, %36.5'i saðlýk personelinin AÝÞ'in çözümlenmesinde bir þey yapamayacaklarý ifadesine katýldýlar. Bununla birlikte çalýþmaya katýlanlarýn%52.6'sý saðlýk personelinin AÝÞ'in önlenmesi için toplumun bilinçlendirilmesinde %43.1'i ise AÝÞ'in tanýlanmasýnda aktif rol almasý gerektiði ifadesine katýldý (Tablo 4).

Tablo 3: Saðlýk Personelinin Mesleðine Göre AÝÞ Deneyimleri

Deneyimler

Meslek

X2/p

Doktor Hemþire Ebe Saðlýk

Memuru

S % S % S % S %

Kadýnýn AÝÞ maðduru olduðundan þüphe duyma

Duyan 54 40.0 34 52.3 72 59.0 6 22.2

13.57/0.004

Duymayan 36 60.0 31 47.7 50 41.0 21 77.8

AÝÞ maðduru bir kadýn tarafýndan yardým istenmesi

Evet 39 43.3 30 46.2 33 27.0 2 7.4

18.84/0.0001

(8)

Ýfadeler T amamen Katýlýyorum Katýlýyorum Kararsýzým Katýlmýyorum Kesinlikle Katýlmýyorum S%S%S% S % S %

AÝÞ önemli bir toplum saðlýðý sorunudur

196 64.5 89 28.3 11 3.6 11 3.6

-AÝÞ özel yaþamla ilgili karýþýlmamasý gereken bir sorundur

. 43 14.1 74 24.3 33 10.9 93 30.6 61 20.1 Saðlýk personelleri

AÝÞ'ye müdahale etmemelidir

. 29 9.5 92 30.3 58 19.1 91 29.9 34 11.2

AÝÞ maðduru bir kadýna hizmet vermek saðlýk personeli için zordur

. 59 19.4 154 50.7 32 10.5 50 16.4 9 3.0 Bir kadýnýn

AÝÞ maðduru olabileceðinden þüphelenen saðlýk personeli durumu

kesinleþtirmek için mutlaka soru sormalýdýr

. 39 12.8 129 42.4 82 27.0 44 14.5 10 3.3

Kadýna þiddete maruz kalýp kalmadýðýný sormak gereksizdir

, kadýn isterse anlatýr

. 32 10.5 72 23.7 55 18.1 11 8 38.8 27 8.9 Saðlýk personeli

AÝÞ varlýðýný ortaya çýkardýðýnda durum kadýn açýsýndan daha da

kötüye gider . 26 8.6 75 24.7 71 23.4 105 34.5 27 8.9 Saðlýk personelinin

AÝÞ ile uðraþacak zamaný yoktur

. 36 11.8 78 25.7 60 19.7 105 34.5 25 8.2

Maðdur olan kadýn yardým istemese de

AÝÞ saðlýk personelinin müdahale etmesi

gereken bir konudur

13 4.3 103 33.9 64 21.1 92 30.3 32 10.5

Kadýn önemli bir zarar görmediði sürece saðlýk personeli

AÝÞ'ye müdahale etmemelidir . 14 4.6 56 18.4 63 20.7 120 39.5 51 16.8 Saðlýk personeli

AÝÞ konusunda hizmet içi eðitim almalýdýr

. 92 30.3 139 45.7 24 7.9 42 13.8 7 2.3

AÝÞ güvenlik güçlerinin ve adli kurumlarýn ilgileneceði bir konudur

. 82 27.0 11 4 37.5 32 10.5 68 22.4 8 2.6

AÝÞ yaþanan bir ailede mutlaka geçerli bir neden vardýr

. 27 8.9 35 11.5 32 10.5 11 7 38.5 93 30.6 Saðlýk personeli

AÝÞ'in önlenmesi için toplumu bilinçlendirmede aktif rol almalýdýr

. 56 18.4 104 34.2 55 18.1 70 23.0 19 6.3

AÝÞ'nin ortaya çýkarýlmasýnýn kadýnýn saðlýðý açýsýndan olumlu bir etkisi olmaz.

25 8.2 65 21.4 34 11.2 122 40.1 58 19.1

Hiç bir neden kadýnýn

AÝÞ'ye maruz kalmasýný haklý çýkarmaz.

150 49.3 67 22.0 16 5.3 45 14.8 26 8.6

Eþinin istediði gibi davranmayan kadýnlar eþinden þiddet görmeyi hak eder

. 14 4.6 33 10.9 17 5.6 65 21.4 175 57.6 Saðlýk personeli

AÝÞ'nin erken tanýlanmasýnda aktif rol almalýdýr

. 30 9.9 101 33.2 81 26.6 63 20.7 29 9.5 Saðlýk personelinin

AÝÞ'nin önlenmesinde ve erken tanýlanmasýnda daha fazla

sorumluluk almasý gerekir

. 19 6.3 11 1 36.5 85 28.0 67 22.0 22 7.2

Tüm saðlýk personeli eðitimleri sýrasýnda

AÝÞ konusunda bilinçlendirilmelidir

. 70 23.0 164 53.9 28 9.2 31 10.2 11 3.6 Saðlýk personeli

AÝÞ'nin çözümlenmesinde bir þey yapamazlar

. 41 13.5 70 23.0 51 16.8 98 32.2 44 14.5

(9)

Tartýþma

Þiddet yaþayan kadýnýn ilk temas ettiði meslek gruplarýndan biri saðlýk personelidir. Saðlýk personelinin AÝÞ'e uðrayan kadýnlara profesyonel yardýmda bulunabilmeleri için bu sorunu önemsemeleri ve kendilerini bu sorunun tanýlanmasý ve müdahalesinde önemli bir rolde görmeleri beklenir. Özellikle birinci basamak saðlýk kurumlarýnda görev yapan saðlýk personelinin AÝÞ sorununun önlenmesi, erken tanýlanmasý ve gerekli yardýmý alabilmeleri için þiddet maðduru kadýnýn uygun merkezlere yönlendirilmesinde anahtar kiþi olduklarý söylenebilir. Ancak bunun için saðlýk personelinin hem mesleki eðitimleri hem de mezuniyet sonrasý hizmet içi eðitimleri kapsamýnda AÝÞ sorununa yönelik gerekli bilgi ve beceriyi kazanmýþ olmasý gerekir (Akýn 2008). Bu çalýþmada saðlýk personelinin yalnýzca yaklaþýk 1/4'i mesleki eðitimleri sýrasýnda ve hizmet içi eðitimler kapsamýnda AÝÞ ile ilgili bilgi aldýðýný belirtmiþtir. Katýlýmcýlarýn %65.1'i ise AÝÞ ile ilgili herhangi bir bilimsel toplantýya katýlmadýðýný ifade etmiþtir (Tablo 1). Benzer þeklide Kýyak ve Akýn (2010)'ýn çalýþmasýnda birinci basamakta çalýþan hemþire ve ebelerin %82.6'sýnýn öðrenimi sýrasýnda, %94.2'sinin ise çalýþma yaþamlarý sýrasýnda kadýna yönelik þiddet ile ilgili bilgi almadýklarý belirlenmiþtir. Schoening ve dið. (2004)'nin çalýþmasýnda da hemþirelerin sadece %54'ünün örgün eðitimleri sýrasýnda AÝÞ'e yönelik bilgi aldýklarý ve çoðu hemþirenin AÝÞ'e yönelik bilgilerinin yetersiz olduðu vurgulanmaktadýr. Oysa çalýþmamýzda mesleðe göre AÝÞ maðduru bir kadýnýn saðlýk personelinden yardým talebinde bulunma yüzdesi arasýnda istatistiksel olarak anlamlý bir fark vardý (p<0.05). Hemþireler en fazla yardým talebinde bulunulan saðlýk personeliydi (Tablo 3) ve bu bulgu hemþirelerin AÝÞ sorununun çözümünde önemli bir konumda olduklarýný düþündürmekteydi. Ayrýca hemþirelerin hizmet alan kadýn grubuyla ayný cinsiyete sahip olmasý

ve sosyokülkürel özellikler açýsýndan da büyük ölçüde bu grupla benzer özellikler taþýma olasýlýðý da hemþirelerin, diðer meslek gruplarýndan daha fazla yardým istenen meslek grubu olmalarýnýn bir nedeni olarak düþünülebilir. Cann ve dið. (2001)'nin çalýþmasýnda da AÝÞ maðduru kadýnlarýn %44'ü hemþirelerin kendilerine yönelik tutumlarýnýn diðer saðlýk çalýþanlarýndan daha olumlu olduðunu ve þiddet konusunu konuþurken hemþirelerle daha rahat olduklarýný bildirmiþlerdir.

Bu çalýþmada saðlýk personelinin %56.4'ünün çalýþma yaþamý boyunca hizmet verdiði kadýnlar arasýnda AÝÞ maðduru olabileceðinden þüphelendiði en az bir durum olmuþtur. Böyle bir durumla karþýlaþan saðlýk personelinin %60.2'si durumu açýklaþtýrmak için kadýna soru sorduklarýný belirttiler. Saðlýk personelinin %34.2'si ise þiddet maðduru olan bir kadýnýn kendisinden yardým istediðini bildirdi. Bu durumda yapýlan ilk müdahale ise %67.3 ile kadýna bu durumu güvenlik birimlerine iletmesini söyleme olmuþ (Tablo 2). Bu sonuçlar AÝÞ sorununun birinci basamak saðlýk kurumlarýnda görev yapan saðlýk personelinin önemsenecek sýklýkta karþýlaþtýðý bir durum olduðunu düþündürmektedir. AÝÞ olasýlýðýndan þüphelenme durumunda, kadýna soru sorarak durumu açýklaþtýrmaya çalýþmak yapýlmasý gereken bir davranýþtýr. Ancak saðlýk personelinin %29.5'inin bu durumda hiçbir þey yapmadýðýný ifade etmesi (Tablo 2), þiddet sorununu ortaya çýkarma ve sorunu kadýn için daha yýkýcý boyutlara ulaþmadan ele alma fýrsatýnýn kullanýlamadýðýný düþündürdü. Bu durumun bir nedeni, saðlýk personelinin özellikle soruna müdahale etme konusunda kendini yetersiz hissetmesinden kaynaklanýyor olabilir. Nitekim saðlýk personelinin %70.1'inin "Saðlýk personeli için AÝÞ maðduru bir kadýna hizmet vermek zordur", %36.5'inin "Saðlýk personeli AÝÞ'nin çözümlenmesinde bir þey yapamaz", ifadelerine

(10)

katýlmalarý (Tablo 4), yarýdan fazlasýnýn þiddet maðduru bir kadýnýn yardým talebi karþýsýnda bu durumu güvenlik birimlerine iletmesini söylemeleri (Tablo 2) ve %64.5'inin "AÝÞ güvenlik güçleri ve adli kurumlarýn ilgileneceði bir konudur" ifadesine katýlmalarý bu düþünceyi destekler niteliktedir. Fikree ve dið. (2004)'nin çalýþmasýna katýlan doðum ve kadýn hastalýklarý uzmaný doktorlarýn yaklaþýk %60'ý þiddet maðduru bir kadýný belirlediðinde ne yapacaðýný bilmediðini belirtmiþtir. Haggblom ve Spilsbury (2005)'nin çalýþmasýna katýlan hemþirelerin yalnýzca %25'i bakým verdiði kadýnlarý deðerlendirirken herhangi bir taciz ya da þiddet olayý yaþayýp yaþamadýðýný sorguladýklarýný belirtirken, bu konuda soru sormadýðýný ifade eden hemþireler ise kadýný incitmek istememe (%23) ve soru sormakta zorlanma (%15) gibi gerekçeler getirdiler. Florida'da aile içi þiddetin rutin deðerlendirilmesi ile ilgili hemþire ve doktorlarýn davranýþlarýný deðerlendiren bir çalýþmada, hemþirelerin sadece %8'i ve doktorlarýn %17'sinin hastalara AÝÞ ile ilgili soru sorduðunu belirtmektedir (Moore ve dið. 1998). Gale ve Sharon (2002)'un çalýþmasýnda, hemþirelerin bakým verdiði kadýnlarýn yalnýzca %13'üne konuyla ilgili soru sorduðu belirlenmiþtir. Þiddetle ilgili olumsuz görüþlere sahip olmanýn, saðlýk personelinin maðdurlarý yeterli düzeyde belirlemelerini engelleyebileceði vurgulanmaktadýr (Schoening ve dið. 2004, Hotun-Þahin ve dið. 2008). Çalýþmamýzda saðlýk personelinin tamamýna yakýnýnýn AÝÞ sorununu önemli bir toplumsal sorun olarak gördüðü bulundu. Yapýlan diðer çalýþmalarda da saðlýk personelinin AÝÞ'i önemli bir saðlýk sorunu olarak ele aldýklarý belirtilmektedir (Reid ve Glasser 1997, Cann ve dið. 2001). Kýyak ve Akýn (2010)'ýn çalýþmasýnda ise birinci basamakta çalýþan ebe ve hemþirelerin önemli bir kesiminin kadýna yönelik þiddeti onaylamayan bir tutum içinde olduklarý bulunmuþtur. Diðer taraftan saðlýk personelinin yarýya yakýný AÝÞ'in özel

yaþamla ilgili ve karýþýlmamasý gereken bir sorun olduðu, %33.3'ü ise AÝÞ'in ortaya çýkarýlmasýyla durumun kadýn açýsýndan daha da kötüye gidebileceði düþüncesine katýldýlar (Tablo 4). Bu yanýtlar saðlýk personelinin bir kýsmýnýn AÝÞ sorununu toplumsal bir sorun olmaktan çok, ailesel bir durum olarak deðerlendirdiðini düþündürmektedir. Türk toplumunun kültürel yapýsýnda "aile içinde yaþananlarýn aile içinde kalmasý gerektiðine" yönelik anlayýþ yaygýndýr. Saðlýk personelinin de bu toplumun bir üyesi olduðu göz önüne alýndýðýnda, bu sonuç saðlýk personelinin bireysel tutum ve deðerlerinin profesyonel yaklaþýmlarý üzerinde etkili olduðunu da ifade etmektedir. Nitekim katýlýmcýlarýn önemli bir bölümünün "saðlýk personeli AÝÞ'e müdahale etmemelidir" ifadesine katýlmalarý da yukarýda belirtilen düþünceyi destekler niteliktedir. Hotun-Þahin ve dið. (2008)'in yaptýðý bir çalýþmada da saðlýk çalýþanlarýnýn AÝÞ'e yaklaþýmlarýnýn toplumumuzun þiddete yönelik geleneksel bakýþ açýsýndan etkilendiði belirtilmektedir. Ancak kiþi hak ve özgürlüklerini kýsýtlamasý nedeniyle bir insan hakký ihlali olarak da deðerlendirilen þiddet sorununu saðlýk personelinin, aile içi öznel bir yaþantý olarak deðerlendirmesi düþündürücüdür. Bu sonuçlar saðlýk personelinin hem mesleki eðitimleri hem de mezuniyet sonrasý hizmet içi eðitimleri aracýlýðýyla þiddet sorununu ele alma konusunda gerekli bilgi ve becerileri kazanmalarý ve soruna profesyonel bir bakýþ açýsý geliþtirmelerine yönelik giriþimlerin gereðini koymaktadýr.

Literatürde saðlýk personelinin þiddet ile ilgili yeterli eðitim almamasý, kadýn sorunlarýný yalnýzca üreme saðlýðý olarak görmesi, þiddeti bir saðlýk sorunu olarak görmemesi, þiddete yönelik uygulanacak müdahalelerin tanýmlanmamasý ve saðlýk personelinden beklenen hizmetler arasýnda þiddete uðrayan kadýna yardým etmenin bulunmamasý da saðlýk personelinin þiddete iliþkin mesleki rollerine yönelik görüþlerini

(11)

olumsuz yönde etkileyen diðer faktörler olarak belirtilmektedir (Woodtli 2001, Akýn 2008, Zacharoula ve dið. 2008). Çalýþmamýzda saðlýk personelinin %37.5'inin "saðlýk personelinin AÝÞ konusu ile uðraþacak zamaný yoktur" ifadesine katýldýðý belirlenmiþtir. Oysa saðlýk personelinin þiddet ortaya çýkmadan önce þiddeti önlemede ve erken tanýlamada, þiddet oluþtuktan sonra müdahale etmede rol ve sorumluluklarý vardýr. Ancak saðlýk personelinin bu sorumluluklarý yerine getirebilmesi için gerekli bilgi ve beceriye sahip olmasý gerekir (Gale ve Sharon 2002, Davas-Aksan ve Aksu 2007). Çalýþmamýzda katýlýmcýlarýn yaklaþýk yarýya yakýný (%43.1) "Saðlýk personeli AÝÞ'nin erken tanýlanmasýnda aktif rol almalýdýr" ve %52.6'sý "Saðlýk personeli AÝÞ konusunda toplumun bilinçlendirilmesinde aktif rol almalýdýr" ifadelerine katýlmýþlardýr. Ancak bu konuda kararsýz olan ve katýlmayanlarýn oraný da dikkat çekicidir. Bu sonuçlar saðlýk personelinin AÝÞ ile ilgili rol ve sorumluluklarý konusunda bir belirsizlik yaþadýklarýný düþündürmektedir. Diðer taraftan katýlýmcýlarýn çoðunluðunun tüm saðlýk personelinin eðitimleri sýrasýnda AÝÞ konusunda bilinçlendirilmeleri ve bu konuda hizmet içi eðitim almalarý gerektiðini ifade etmeleri konuya olumlu bakýþ açýsýný göstermesi açýsýndan önemlidir.

Sonuç

AÝÞ kadýn saðlýðýný etkileyen önemli bir faktördür. Bu çalýþmanýn sonuçlarý birinci basamakta çalýþan tüm saðlýk personeline genellenebilir olmamasýna karþýn, bazý önemli bilgiler içermektedir. Çalýþmada yer alan saðlýk personelinin AÝÞ sorununu önemli bir toplumsal sorun olarak gördükleri, ancak AÝÞ'e yönelik kendi rol ve sorumluluklarý konusunda bazý belirsizlikler yaþadýklarý söylenebilir. Bu nedenle saðlýk personelinin hem mesleki eðitimleri, hem de hizmet içi eðitimler kapsamýnda AÝÞ sorununu ele almaya yönelik bilgi ve becerileri geliþtirilmelidir.

Yazarlarýn Katkýlarý

Çalýþma tasarýmý: Z G, AS O

Veri toplama ve/ veya analiz: AS O, Z G Makalenin hazýrlanmasý: AS O, Z G

Kaynaklar

Akýn A (2008) Kadýna Yönelik Aile Ýçi Þiddetle

Mücadelede Saðlýk Hizmetleri. Retrieved agust, 24, 2010, from http://www.ksgm.gov.tr/Pdf/ 02%20KYAIS%20Mucadelede%20Saglik%20Hizmet leri.pdf

Baþbakanlýk Aile Araþtýrma Kurumu (1998) Aile

Ýçinde ve Toplumsal Alanda Þiddet. Bilim Serisi 113,

Ankara.

Cann K, Withnell S, Shakespeare J, Doll H, Thomas J (2001) Domestic violence:AA comparative

survey of levels of detection, knowledge, and attitudes in health care workers. Public Health 115, 89-95.

Çivi S, Kutlu R, Marakoðlu K (2008) The frequency

of violence against women and the factors affecting this: A study on women who applied to two primary health care centers. Gülhane Týp Dergisi 50, 110-116.

Davas-Aksan HA, Aksu F (2007) The training needs

of Turkish emergency department personnel regarding intimate partner violence. BMC Public Health 7, 350 doi:10.1186/1471-2458-7-350.

Dindaþ H, Ege E (2009) Kadýna yönelik ev içi

þiddetinin sosyo-ekonomik durum ve yaþam kalitesi ile iliþkisi. Hemþirelikte Araþtýrma Geliþtirme Dergisi 3, 5-17.

Diþsiz M, Þahin-Hotun N (2008) Evrensel bir kadýn

saðlýðý sorunu: Kadýna yönelik þiddet, Maltepe

Üniversitesi Hemþirelik Bilim ve Sanatý Dergisi

1,50-58.

Eryýlmaz G (2001) Aile içi þiddet, kadýn saðlýðý ve

hemþirelik. Cumhuriyet Üniversitesi Hemþirelik

Yüksek Okulu Dergisi 5, 19-24.

Fikree FF, Jafarey SN, Korejo R, Khan A, Durocher JM (2004) Pakistani obstetricians'

recognition of and attitude towards domestic violence screening. International Journal of Gynecology and

(12)

Gale AS, Sharon A (2002) Domestic violence: What

do nurse practitioners think? Journal of the American

Academy of Nurse Practitioners 14,421-427.

Garcia-Moreno C, Jansen HAFM, Ellsberg M, Heise L, Watts CH (2006) Prevalence of intimate

partner violence: findings from the WHO multi-country study on women's health and domestic violence. Lancet 368, 1260-69.

Haggblom AME, Hallberg LRM, Möller AR (2005)

Nurses' attitudes and practices towards abused women. Nursing and Health Sciences 7, 235-242.

Harvey A, Garcia-Moreno C, Butchart A (2007)

Primary prevention of intimate-partner violence and sexual violence: Background paper for WHO expert meeting. World Health Organization, Geneva.

Hýdýroðlu S, Topuzoðlu A, Ay P, Karavuþ M (2006)

Kadýn ve çocuklara karþý fiziksel þiddeti etkileyen faktörlerin deðerlendirilmesi: Ýstanbul'da saðlýk ocaðý tabanlý bir çalýþma. Yeni Symposium Dergisi 44, 196-202.

Hotun-Þahin N, Diþsiz M, Sömek A, Dinç H (2008)

Saðlýk çalýþanlarýnýn aile içi þiddet deneyimleri ve bu konudaki yaklaþýmlarýnýn belirlenmesi. Hemþirelikte

Araþtýrma Geliþtirme Dergisi 2, 17-31.

Jewkes R, Penn-Kekana L, Levin J, Ratsaka M, Schrieber M (2001) prevalence of emotional,

physical and sexual abuse of women in three South African provýnces. South African Medical Journal 91, 421-428.

Kelleci M, Gölbaþý Z, Erbaþ N, Tuðut N (2009) Eþ

þiddetinin kadýnlarýn ruh saðlýðýna etkileri. Türkiye

Klinikleri J Med Sci 29, 1587-1593.

Krug EG, Dahlberg LL, Mercy JA, Zwi AB, Lozano R (2002) World report on violence and

health. World Health Organization, Geneva.

Kýyak S, Akýn B (2010) Hemþire ve ebelerin kadýna

yönelik þiddet konusunda bilgi ve tutumlarý.

Hemþirelikte Araþtýrma Geliþtirme Dergisi 2, 5-16.

Mayda AS, Akkuþ D (2003) Ev kadýnlarýna yönelik

aile içi þiddet. Saðlýk ve Toplum 13, 51-58.

Moore ML, Zaccaro D, Parsons LH (1998) Attitudes

and practices of registered nurses toward women who have experienced abuse/domestic violence. JOGNN 27, 175-182.

Reid SA, Glasser M (1997) Primary care physicians'

recognition of and attitudes toward domestic violence.

Acad Med 72, 51-53.

Schoening A, Greenwood J, McNichols J, Heermann J, Agraval S (2004) Effect of on intimate

partner violence educational program on the attitudes of nurses. JOGNN 33, 572-580.

Subaþý N, Akýn A (2003) Kadýna yönelik þiddet;

nedenleri ve sonuçlarý, toplumsal cinsiyet, saðlýk ve kadýn. Hacettepe Üniversitesi Kadýn Sorunlarý

Araþtýrma ve Uygulama Merkezi, Hacettepe Üniversitesi Yayýnlarý, Ankara.

TC Baþbakanlýk Kadýnýn Statüsü Genel Müdürlüðü (2009) Türkiye'de kadýna Yönelik Aile

Ýçi Þiddet Araþtýrmasý, 2008. Retrieved jun 21, 2010, from: http://www.ksgm.gov.tr

Woodtli MA (2001) Nurses' attitudes toward

survivors and perpetrators of domestic violence.

Journal Of Holistic Nursing 19, 340-359.

Zacharoula A, Michalis R, Dimitrios T, Anastasios M, Zacharias Z, Kyriakos K, Emmanouil A, Maria P (2008). The phenomenon of women abuse: Attitudes

and perceptions of health professionals working in health care centers in the prefecture of Lasithi, Crete, Greece. Health Sciences Journal 2, 33-40.

Referanslar

Benzer Belgeler

Boyutları ve Toplumsal Cinsiyet, İletişimde Toplumsal Cinsiyete Dayalı Farklılıklar, Litera-Türk Academia Yayınları. 8

1 Teorik (T): Optisyenlik III dersine giriş, Uygulama (U): Cihaz ve görev tanıtımı 2 T: Optik mağaza için yer seçimi, U: Kapalı çerçeveye tek odaklı mercek montajı. 3 T:

13 Yakınsak ve Iraksak mercekler ve görüntü oluşumu Serkan Akkoyun, Tuncay Bayram, Fizik ve Geometrik Optik 1&amp;2, Seçkin yayıncılık, Ankara, 2016, syf: 81-85. 14 Yakınsak

Dersin Amacý Evde bakımın kavranması, yaşlılarda ve kronik hastalıklarda verilecek evde bakım hizmetlerinin öğrenilmesi amaçlanmaktadır.. Dersin Öðrenme Çýktýlarý Bu

AK Parti Genel Merkez MKYK Üyesi ve Çorum Milletvekili Ahmet Sami Ceylan, Çorum Eczacý Odasý Baþkaný Eczacý Emine Þefkat Gü- ler ve beraberindeki Yönetim Kurulu Üyelerini

Dersin Tanýmý Bu ders kadın sağlığının önemini, kadın sağlığını etkileyen sosyal ve kültürel faktörleri, üreme sisteminin anatomi ve fizyolojisini,

Anatomisi Nobel tıp kitap evi s.121-127 7 Dolaşım sisteminin topografik anatomisi ve yapısı - Damarlar-lenfatik sistem Prof. Dr.Mehmet

Dersin Tanýmý Bu ders; ameliyathane yapı, mimarisi ve yönetimini, ameliyathanede hasta pozisyonlarını, ameliyathane hemşiresininnin görev yetki ve sorumluluklarını,