..
PARAztTOLOJt
Enigh, K. ce D. Düwel: Sı~rlarda Fasciola hepatica ile vaki prena. tal enfeksiyonlara dair. Zur Haeufigkeit der praenatalen Infection mit Fasciola hepatica beim Rind. Berliner und Münchener 'Tieraerztliche Wochenschrift 7.18. 362 - 363 (1"959). \
12 haftalıktan daha genç 661 buza~ muayene edilmiştir. Bunlar-dan 52 (7-9 %) sinin olgun F. hepatica'larla enfekte olduklan .tesbit edilmiştir.
Hatta dör-t günlük bir buZa~da bile kelebek yumurtalannı görmek mümkün olmuştur. Bunların, dokuz haftalı~a kadar olanlannın mut-laka, dokuzdan on, iki haftalıga kadar olanların ise muhtemelen prena-tal invaziyona maruz kaldıkları kanaatına vanımıştır. Buzagılardan bir kısmı çok sayıdakelebek yumurtasını dışanya atıyordu.
O halde prenatal invazyon nadir degildir. Fasciola hepatica ile mü-cadelede, bu, dikkat nazanna alınmalıdır. Mezbahada buza~ etleri muayene edilirken karaci~er ihmal edilmemelidir.
M. MİMİoCLU Enigk, K. ve D. Düwel : Sı~ırların akciger kılkurtlanna Cyana-cethydrazid'in tesirine dair. Die Wırksamkeit. von Cyanacethydrazid beim Lungenvurmbefall des Rindes. 66.14, 379 - 382 (1959).
243 sı~ır, üç günüst üste Cyanacethydrazid (<<Insol» Cela' - IngeF heim und' «Cydrazin» Bengen - Hannover) ile deri altına ve a:~zd.an verilmek suretiyle tedavi edilmiştir. Hafif enfeksiyonlu olan 69 hay-vandan ancak 9'unda akci~er kılkurtlan bertaraf edilmiştir. İlaç ekseri vak'alara tesir etmemiş ve a~ır parazit invaziyonuna maruz kalmış olanlar, tedaviye ragmen, ölmüş veya mecburi kesim yapılmıştır. Cya-nacethydrazid birçokakci~er kılkurtlanm geçici olarak zedelemiştir. Bu hal parazit1erin larva verimlerini bir müddet
azaıtmalanndanan-laşılmıştır. ,. ,
Hasta olan di~er 81 sı~r, Ascaridol - Aerosol ile tedavi edilmiştir. Bir defalık tedavi bunlardan 76'sını sagaltmıştır.' 5 tanesinde ise az miktarda parazit kalmış fak~t klinik araz kısa zamanda düzelmiştir. 166
Özetler
ğır 'invaziyonlar neticesinde husule gelen patolojik de~siklikler teda-viyi güçleştirebilirler. Meralarda alınacak hijiyenik tedbi~ler a~r
inva-iyonlan önliyebilir. M. MtMtOCLU Teuscher, E., Schuler, G.: Gevişenlerm Fasciolose'ım, gaita mua-enesi ile, teşhis İçin yeni araştırmalar. Weitere Untersuchurigen zur oprologischer Diagnose der Fasdolose bei Widerkauem. Schweizer Archiv fü! Tierheilkunde, 7,101, 331-336, 1959.
Fasciolose'ın yumurta ile, teşhisi için daha evvel yapılan araştır-malan göz önünde bulundurarak önce Sedimentation ve bilahare Flotation metotlanmn kullamlmasım uygun bulduk. Sedimentotion metodunda, filtrasiyon'un tam bir şekilde -olabilmesi için bol su kulla-mlmalı ve çökme zamam iyice tayin edilmelidir. Bu şekilde; yumurta-lann inmesine engelolan, gaita parçacıklan bertaraf edilmiş olur.
Bun-dansonra tortu az bir miktar mayi ile yüzdürül~r ve santrifüj e edilir. Santrifüj daha iyi sonuç vermekte ve gaita parçacıklanmn tamamiyle bertaraf edilmesini mümkün kılmaktadır. Kantite hakkında yakın bir fikir sahibi olmak için. gaita miktarının muayyen (5 gr.) olması la-zımdır.
Bu metodu şöylece hUI3:sa edebiliriz :
1 --: 5 gr. gaita (koyunlarda 2,5 gr.) evvela 40 cc. kadar su ile ezilir ve bu miktar yavaş yavaş 120 cc. ye kadar yükseltilir.
2 - 0,5 mm. genişliğinde delikleri ihtiva eden 0,5 mm. lik bir süz-gEçtm" diU sivri 250 cc. lik bir kaba süzülür.
3 - Süzgeçte kalan gaita 50 cc. suda iyice yıkarnr. 4 - Süzgeçten inen mayi tekrar ezme havanına dökülür.
5 - Bu mayi 0,28 mm. lik süzgeçten dibi sivri bir kadehe süzülür ve süzgeç kadeh. doluncuya kadar su ile iyice yıkarnr.
6 - Çökmesi için beş dakika beklenir.
7 - Dipte 40 cc. kalıncıya kadar üst kısmı dikkatlice -dökülür. Dipte kalan bu miktar, en dipte 1,5 cc. lik bir tortu bırakılmak suretiyle enjektör vasıtasiyle dikkatlice emilir.
8 - Bu sedimentin yüzdürülmesi için 10 -12 cc. flotation mahlu-luna ihtiyaç vardır (% 44,4 sulfate de zinc mahlu1u: su1fate de zinc 80
gr. su 100 cc.). Bu mahlul iki defada kadehe boşaltılır ve tortu ile bir-likte küçük bir santrifüj tüpüne (l,5 cm. çapında ve 9,8 cm. uzunlu-ğunda) dökülür.
9 - 4 dakika kadar (ı000 - 2000 dakikada) santufüje edilir. 167
10 - İnce bir pipetle tüpün sathından iki defa 0,1 cc. alınarak la mın üzerine konur ve 21~26mm. lik bir lamelle kapatılır.
Bu metodu en basit ve elverişli bir metod olarak tavsiye ederiz
Çünkü muayene edilen pek az miktardaki (0,1-0,2cc) mayide çok sa. yıda yumurta toplanır. Müsbet vak'alarda, her preparasiyonda sıg-ırdı: 1-100,koyunda ise daha fazla, yumurta bulunabilir.•
Sulfate de zinc'in 66 % nisbetindeki mahlulu . yumurtaları tahriı
etmekte oldugundan biz 44,4% nisbetindeki mahlulunu kullandık. SE
dimentation süresi gaitanın miktarına göre ayarlanmalıdır. Gaita mik
tarı az ise müddet daha uzun olmalıdır 05-30 dakika). Sıg-ır ve kc
yunlarda sistematik muayeneler için bu metodu tavsiye ederiz. B
muayene ile Strongylus(Nematodirus dahil), Dicrocoelium, Trichuri8,
Strongyloides yumurtalarını ve Coccidie oocyste'lerini görmek mürn kündür ..
Hafif olan parazit yumurtaları ve Coccidie oocyste'leri için 33 %
nisbetinde sulfate de zinc ile yapılan flotation metodu tercih
edilme-lidir, M.MtMtOCLU
Enigk, K., Duwel, D. : Tavuk şeritlerinin tedavisi. Die Therapie beim Bandwurbefall des Huhnes. Duetsche Tienırtzliche Wochenschriit. 66, 1, 10-16(1959).
Tavuklarda bulunan şeritleri düşürmek için muhtelif ve bazıları kombine olmak üzere 75 çeşit kimyevi madde ile ceman 564 tedavi de-nemeleri yapılmıstır. Tecrübe hayvanları suni oİarak, Davainea prog-ıottina, Ra-illietinacesticillus, Choanotaenia' infundibulum ve Hymeno-lepis carioca ile enfekte edilmiştir.
Kullanılan ilaçların çogu ya hiç tesir etmemiş veya yalnız halka-ların dökülmesini 2-7 hafta için önlemiştir. Tavuk şeritlerine ve bil-hassa orta Avrupa'da çok yaygın bir durumda olan Davainea
pro~;lot-tina'yı düşürmek çok güç olmaktadır. Scolex ancak,
di-n-butyJ.zin-dilaurat veya hexachlorophene
+
bariumantimonyltartrate'ınkombi-nasiyonu ile, tahrip edilebilmektedir. Son preparat, hayvanın teham-mul edebiiece~i dozlarda, yalnız Raillietina, Choanataenia ve Hymeno. lepis'i öldürmekte Davainea'ya ise cüzi bir tesir yapmaktadı!. Buna
mukabil Di-n-butylzindilaurat'ın tedavi dozu (tavuk başına 282 mg.)
bu son şeridi de imha etmektedir.
Di-n-butylzindilaurat'ı, gerek' tecrübe hayvanları üzerinde ve
ge-rekse pratikte tavuk şeritlerine karşı en müessir ilaç oİarak kabul
etmekteyiz. Bu ilacın, kısmen dahi olsa, Ascaridia ve Heterakis'lere de
tesir ettigi tesbit edilmiştir. M.MtMlOCLlJ
Özetler
Matoff, K., Wassileff, 1.: Koyunlarda bulunan Asearidata'lann
mensub olduklan nevilere dair. Über die Artzugehörigkeit der Ascari. data des Sehafes (Ovis aries). Zeitsehrift mr Parasitenkunde. 29, 111-137 (1959).
2-5 aylık kuzulann barsak ve safrayollanndan, Ascaris ve
Neoas-caris soylannın özelliklerini gösteren, çok sayıda Asearidata toplan.
mıştır. Bunlann anatomo . morfolojik, metrik ve biyolojik hususiyet.
leri üzerinde ineelemeİer yapılmıştır.
Alınan sonuçlar şunlardır :
1. Ascaris soyunun özelliklerini gösteren ve Uteratürde umumi.
yetle Ascaris ovis Rudolphi 1819 adı altında tavsif edilen Asearidata,
Ascaris suum Goetze 1782 nin tamamiyle aynıdır.
2. Neoasearis soyunun özellilerini gösteren koyun askaritleri ise,
Neoasearis vitulorum (Goetze 1782) Travassus 1927 dan başka bir
şey de~ldir. Yalnız koyunlarda bulunan iki askarit nevinin vücut ve iç
organlarının Ascaris suum ve Neoasearis vttu1orum'dan daha küçük
olduıtunu gördük.
Tecrübeye <:Iayananbiyolojik araştırmalanmızın ışı~ altında
ko-yun Ascaris ve Neoasearis'lerine ait yumurtaların küıtürde invaziyon
tevIit edecek bir safhaya kadar geUştikleri görülmüş ve sürfelerinin
beyaz fare, anaç ve gebe koyunlar, domuz yavrusu, dana ve gebe inek. lerdeki muhaceret ve gelişmeleri takip edilmiştir.
Araştırmalanmız bize koyunlardaiki nevi Asearidata bulundu~.
nu g-östermiştir: Ascaris suum G,oetze 1782 ve Neoasearis vitulorum (Goetze 1782) Travassos 1927.Ascaris ovis Rudolphi 1819 başlıbaşına bir nevi olmayup Ascaris suum Goetze 1782 un sinonimi olarak kabul
edilmiştir. M.MİMloGLU
Enigk, K., Federmann, M.: Koyunlann akeiger kılkurtlannın te.
davisi. Die Therapie beim Lungen~rmbefaıı des Sehafes. Monatshefse
Für Veterinarmedizin. 13, 23, 705-709(1958).
Cem'an 227 ~oyun üzerinde, çeşitli Anthelmintika'lar ve muhtelif
tatbik şekilleriyle akciger kılkurtlanna karşı tedavi denemeleri
yapıl-mıstır. Bizden birisinin
.
(E) daha önee yapmış oldultU.denemeler şu.neticeleri vermiştir :
]. Joel ihtiva eden ve diger preparatlann intratraeheal olarak
en-te edilmesiyle Dietyoeaulus'lann % 50-80'inin imha edildi~, fakat
Bu enjeksiyon yapılırken hayvanlann oturtulması ve biraz arkaya do~.
ru meyilli olması lazımdır. .
2. Aerosol tedavisi, sı~rlann aksine olarak, koyunlarda, yardım.
cı personel bakımından, çok pahalıya mal oldu~dan uygun de~ildir.
Bundan baska Askaridol yalnız Dictyocaulus'lan bertaraf etmektedir.
Aer~sol şeklinde verileQ Piperazin tuzlan ve Neguvon, bu parazit1ere tesir etmemektedir.
3. Anthelmintica'lann buhar şeklindekiinhalasyonu tesirsizdir.
4. Antimosan ve Natriumiodid'in damar içine verilmesi suretiyle müsbet sonuç alınamamıştır.
5. Pipera7.in bileşiklerinin, Karbontetraklorid ve Neguvon'un deri altı ve adale içine verilmesi.tesirsiz kalmıştır. Deri altına ve adale içine verilen Emetinhydrochlorid dört kOyurıun bütün Protostrongylidae'le-rini imha etmiş, ,iki koyunda ise bu parazitler .az miktarda kalmıştır.
Zikri geçen ilaç, Dietioeaulus'lara tesir etmemiştir.
cm
altına tatbikedilen Cyanacethydrazid (Dietyeide
ıcn,
Dictyoeaulus fUaria'larate-sir etmiştir. Bununla beraber bu preparatın etki derecesi tamamiyle
anlaşılamamıştır. Muelleriuscapi1laris'ler olduklan gibi kalmışlardı:r. 6. A~z yoluyla verilen Piperazinzitrat ve-suecinat,.Negu~on, Mira. cil D'nin tesiri görülmemiştir. Dictyoeaulus filaria,lı 66 koyuna a~z yo-luyla Cyanaeethydrazid (Helmox ICl) verilmiştir. Bunlardan .43 t~ne-sinde invaziyon bertaraf edildi~ihalde 23 tanet~ne-sindeki parazitJere hemen
hiç tesir etmemiştir. Protostrongylus'ler bütün koyunlarda oldu~ gi.'
bi kalmıştır.
Koyunlann akeig'erlerind~ yaşıyan' Dictyoeaulus'lara karşı Cyana:
cethylhydrazid'in müessir oldu~unu kabul ediyoruz. Protostrongylose'a karşı en iyisi deri altına Emetinhydrochlorid enjekte etmektir. Bu ilaç' nispeten mukavim hayvanlara verilmeli ve yapa~Yı dökmesi gözö:nün~ .de bulundurularak, kırkımdan kısa zaman sonra, tatbik edilfuelidk
Cyanacethydrazid ve Emetinhydroehlorid ile yapılan tedavi
rteti-cesinde koyunlann akci~er kılkurtlan hemen tamamiyla bertaraf edi. lebilir: Bu tarzda yapılan.kombine bir tedavi şekli, bugün için en
mües-sir olmaklaberaber, Emetin'e karşı hayvanın tehammüledememesi ve
her iki preparatın da. çok pahalı olması yüzünden; pratik .için henüz
ideal bir metot de~ildir.. M.MİMtOCLlJ
Barron,
ç.
N., Sounders,L. Z. : Köpekte İntraoeular birToxoplas-mose olayı. Ein fanvon intraokularer. ToxoplasToxoplas-mose beim Hund. "I, 101,
349-354,.1959, 170
.
~.. :._".Özetle!'
Bir köpeğin çıkanlan gözünde Toxolasma etkenleri bulunmuştur.
esbit edilen patolojik degişiklikler.şunlardır: Retinitis, iridocyclitis ve tic neuritis. Tc.bii ve tecrübevi Toxoplasmosis ile meydana getirilen
degişiklikler insarlJ:-da görülen enfeksiyonlarla mukayese edilmiş
aynı olmadıgı görüln~.üştür.Fakat aynı leziyonlar tecrübi olarak tav-, hamsterde tevlit edilebilmiş ve tavuklarda görülen tabii
leziyon-ra benzedigi tasbit edilmiştir. M. MİMloliLU
Holz, Jo, Soetrisno, R. : Endoneziya'da Piroplasmose tedavisine
ir. Zur Therepie der Piroplasmosen in Endonesien. Hemera Zoa, 66, 6, 103-109, 1959.
Piroplasmose, Endoneziya sıgır ve mandalannda orta derecede
ygın bir hastalıktır.
Bu hastalıga karşı konutlarda bir Premünisiyon teşekkül etmiştir. kut hastalık olaylan yaliuz yeni ithal edilenlerde ve genç hayavnlarda "rülmektedir. Bu olaylarda, kilogram başına 3,5 mg. «Berenil
(Farb-erke Hoechst A.
C.»,
tavsiye edilme~tedir.Tropik memleketlerde, kolayenjekte edilebilen ve aynı zamanda
iroplasma, Trypanosoma ve Filaria'ya karşı müessir bulunan bir ilaç zulanır. Tecrübelerimiz, bu maksat için, kimyevi teç1avinin esasını. erenil» «Hyaluronidose-Naganol» veya «Neo-Antimosan»ın verebile-gini göstermiştir.
M. MtMtOCLU