• Sonuç bulunamadı

Üniversiteler arası tiyatro festivali:2

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Üniversiteler arası tiyatro festivali:2"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

.16

Kasım İSSS: Suare

CEP T İ Y A T R O S U

C

EP Tiyatrosu genç­ leri, diyebilirim kİ, amatör truplarımı- un profesyonele yaklaşan bir topluluğu. Oyunlarında tam bir â- henk var. Festivalde Y ıl­ ma* Gruda'nın yazdığı ve Erol Keskin'in sahne­ ye koyduğu

«Parabola

veya

E fendiler Lütfen

Şapkanızı

Çıkarın» İsim­ li bir perdelik bir telif He Anatole France'dan

Göksel Kortay'ın dilimize çevirdiği ve Necdet Ay- bek'in sahneye koyduğu

2

perdelik

«Dilsiz Ka­

dın»

farsını oynadılar.

«Parabola veya Efendiler Şapkanızı Çıka­ rın» çok karışık kaynaklardan ilham almışa ben­ ziyor. Avant Garde tiyatronun İddialı tesirleri bu eserde de kendini belli etmektedir. Program daki açıklamaya göre bu oyundaki tez şu: «Eze­ li sıkıntı insan üzerinedir, yine. Bu sıkıntı, buut­ larını, şahsiyetini, yitirip otomatlaşmağa gidişte daha bir duyuruyor kendini Ortalıkta sadece «kelimeler, kelimeler» var. Kimse şapkasını çıka­ rıp, kollarını sıvamıyor. Sonuncu sıfır ve sıkıntı». Bu modern, yatık mı, yampiri mİ, ne diyor­ lar, o biçim ifadeyi, bu «daha bir duyuruyor ken­ dini» yİ piyeste de bol bol buluyorsunuz. Fakat bu üslûp cephesini bir tarafa bırakın, «Parabo­ la» da yabancı tesirler bir felsefe kasırgası İçin­ de, tam bir saat, dlnliyenleri serseme çeviriyor. Bereket versin, temsildeki gönçler kuvvetli. Eser­ de Shakespeare'in «Hamlet» inden tutun da 5artre'ın «Gizli oturum» una, Lenormand'ın «İn­ san ve Hayaletleri» İle «İnsan müsveddeleri» ne. Freud'ün ruh karanlıklarını deşmesine, Baut!.- laire'ln gözleri yaşlarla dolu, çubuğunu çekerek darağaçları hülya eden ölüm melankolisine kadar herşey var. Bazan bir tiradın — aman ne tirad- la/l— arasından Glrandoux'nun da size hitap et­ tiğini sanırsınız. E, bu kadar karışık malzeme bitmez tükenmez bir lâf yığını arkasından ge­ lirse ne olur? «Parabol» olur İşte!

Neden, modern tiyatro deyince . yalnız bu karanlıkları veya bir başka grupun temsilinde rastladığım mübalâğalı fantezi ve farzları anlıyo­ ruz? «Parabol» da ruhu sıkılan ve hiç durmadan, «Godo'yu beklerken» deki çizgili fanilâyı giymiş arkadaşına, koroya İçini döken adam, insanı kur­

ta

Üniversiteler Arası

Tiyatro Festivali: 2

Halid Fahri OZAN SOY

taracak şayi araştırıyor. Sonunda bulamayınca kendini asmağa kalkı­ yor. Fakat bunu o yapa­ mıyor da, sessiz sedasız, piyesin içine bîr aralık karışan bir kadın 'başa­ rıyor. Kadının kendini asması İle de piyes biti­ yor. Bu felsefeci ve ha­ yatın bulamadığı saadet yolunu arayan tip ne­ dir? Bu sahnede bile Franço'ıs Sagan’ın geçe-n yıl Pariste oynanan ve --- hiç beğenilmiyen bir

pandomimlnden bile İlham mı alınmış? Sonra, Sa- muel BecketPten de bir şeyler geçmiş gibi bu piyese.

Temsiline gelince, Koro'da ilgi Adatan ve Adam'da Can Kolukısa, o yorucu ve sıkıcı rolle­ rini aksatmadan oynadılar. Cidden takdir edilir­ ler. Bir iki basit rol içinde, bilhassa Esin Eden, kadın rolünde, o içinden bezgin ve esrarlı hali ile çok ilgi çekici idi. Kız çocuğunu oynayan l#ü- çük de bir sürrealist tablodaki çocuğu hatırlata­ cak kadar rolünde muvaffaktır. İyi bir istidat. Umumî havası içinde, bu piyes, ancak, temsilin­ deki başarı ile övülebllir

Cep Tiyatrosu’nun diğer piyesi olan Dilsiz

Kadın'a

gelince, bir âlemdi. Otuz beş yıl önce Selim Nüzhet Gerçek'in bir adaptesi ile oynanan bu eser, bu defa aslı İle karşımıza çıkft ve i ,‘n- ci perdesi kapandıktan sonra alkışların sonu gel­ medi. «Cep Tiyatrosu» gençleri bu temsilleri ile haklı olarak öğünebllirter.

Eserin mevzuu kısaca şudur: Hâkim Leo-nard, ditstz bir kadınla evlenmiştir. Doktorlara bir ameliyatla kadının dilini çözdürüyor, fakat bu sefer de kadın bir makine gibi hiç durma­ dan o kadar konuşuyor ki, Leonard, kadının tekrar dilslzleştlrilmesinl istiyor. O acayip dok­ torlar, cevap olarak, tıbbın dilsiz bir kadını ko­ nuşturmağa muktedir olduğunu, fakat konuşan kadını susturacak hiç bir İlâç ve çarenin bulun­ madığını söylüyorlar. Bunun üzerine, hâkim Leonard kendisini sağırlaştırıyor.

İki sene evvelki Festivalde «Rüyaların anah­ tarı» piyesinde harlkulâde muvaffak olan Semih Orkan, bu sefer de emsalsiz bir başarı ile hâkim Leonard'ı oynadı ve İki sene evvelki şuur altı pi­ yesindeki zaferine, komedide, hem de bîr fars- (Devamı 4 üncü sayfada}

I

Referanslar

Benzer Belgeler

Şehir bandosu tekrar matem marşını çaldıktan sonra halk namma kürsüye ge­ len B .Kemal Baki, çok ateşli bir lisanla bir söylev vermiş ve ezcümle demiştir

Kooperatifin bir başka şirket türüyle devralma yoluyla birleşmesi yahut kooperatifin de dâhil olduğu yeni kuruluş yoluyla birleşme hallerinde KK’da herhangi

Sanat tarihini çok iyi tanıyan Tomur için bu pen- tür resminde gerçekten bir bu­ luş, yeni denen bir olgu. Tomur Atagök’ün ilk dönem yapıtlarında figür yok,

meselesini mevzuu bahsede­ rek ve «Keyfiyeti rey beyanın» salâhi­ yeti olanlardan sorup çoğunun ademi malûmat beyan ettiğini ve sualini onıu* silkmekle,

rak ağır eşya ile döşeyip dayama­ sı ve aneak bayramlarda saraya gidiş kabilinden fevkalâde günler­ de giyilen resmî forma, İle maka­ mında da oturan hariciye

Çünkü kendini bütün ömrün­ de apaçık/Türk adını söyliyerek Türk hissetmiş olan Fuzuli, özbeöz Türk olan OsmanlIlardan çekinmemişti.. Fakat türlü

Callas kadar acı çekmediği için kendini daha mutlu hissediyor.. Callas dur­ madan başarılarıyla binlerinden intikam

Çektiğiniz fotoğraflar size çok durağan, çektiğiniz videolar da çok hareketli geliyorsa Echograph ile videolarınızın bir kısmını fotoğrafa dönüştürüp