• Sonuç bulunamadı

KADIN POSTA DAĞITICILARIN YAZLIK ÜNİFORMALARINA İLİŞKİN MEMNUNİYET DURUMLARININ İNCELENMESİ VE BİR ÖRNEK TASARIM

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "KADIN POSTA DAĞITICILARIN YAZLIK ÜNİFORMALARINA İLİŞKİN MEMNUNİYET DURUMLARININ İNCELENMESİ VE BİR ÖRNEK TASARIM"

Copied!
154
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

GİYİM ENDÜSTRİSİ VE GİYİM SANATLARI EĞİTİMİ ANA BİLİM DALI

KADIN POSTA DAĞITICILARIN YAZLIK ÜNİFORMALARINA İLİŞKİN MEMNUNİYET DURUMLARININ İNCELENMESİ VE BİR ÖRNEK TASARIM

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Kadriye ULUDAĞ

Ankara Haziran,2010

(2)

MEMNUNİYET DURUMLARININ İNCELENMESİ VE BİR ÖRNEK TASARIM Kadriye ULUDAĞ

(3)

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

GİYİM ENDÜSTRİSİ VE GİYİM SANATLARI EĞİTİMİ ANA BİLİM DALI

KADIN POSTA DAĞITICILARIN YAZLIK ÜNİFORMALARINA İLİŞKİN MEMNUNİYET DURUMLARININ İNCELENMESİ VE BİR ÖRNEK TASARIM

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Kadriye ULUDAĞ

Danışman: Yrd. Doç. Dr. Gülçin ÜSTÜN

Ankara Haziran,2010

(4)

JÜRİ VE ENSTİTÜ ONAY SAYFASI

Kadriye ULUDAĞ „ın “Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniformalarına ĠliĢkin Memnuniyet Durumlarının Ġncelenmesi ve Bir Örnek Tasarım” baĢlıklı tezi …/…/2010 Tarihinde, jürimiz tarafından Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Anabilim Dalında Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiĢtir.

Adı Soyadı Ġmza

BaĢkan:………. ………... Üye (Tez DanıĢmanı): Yrd. Doç. Dr. Gülçin ÜSTÜN ... ……… Üye : ... ……… Üye : ……….……… ………

(5)

ÖNSÖZ

Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Eğitimi Ana Bilim Dalı yüksek lisans tez çalıĢması olarak hazırlanan bu araĢtırma, kadın posta dağıtıcıların yazlık üniformaları ile ilgili sorunların ve beklentilerinin incelenmesi ve ideal bir üniforma tasarımı hazırlamayı amaçlamaktadır.

AraĢtırmanın birinci bölümünde, konuyla ilgili kavramsal çerçeve belirlenerek teorik açıklamalar yapılmıĢ, problem durumu açıklanmıĢ, araĢtırmanın amacı, önemi, sınırlılıkları ve kullanılan terimler tanımlanmıĢ. Ġkinci bölümünde, araĢtırma niteliğindeki ilgili çalıĢmalar genel hatları ile açıklanmıĢtır. Üçüncü bölümde, araĢtırmanın yöntemi, veri toplama tekniği ve verilerin analizi ile ilgili bilgiler sunulmuĢtur. AraĢtırmanın dördüncü bölümünde, bulgu ve yorumlara, beĢinci bölümünde ise; bulgular ıĢığında ulaĢılan sonuçlara ve geliĢtirilen önerilere yer verilmiĢtir.

Bu araĢtırmada kadın posta dağıtıcıların yazlık üniforma giysilerinden kaynaklanan problemler tespit edilmiĢ, mevcut yazlık giysilerinin iĢgücü etkileĢimi ve giysi konforu yönünden değerlendirilerek elde edilen sonuçlar doğrultusunda yeni tasarımlar oluĢturulmaya çalıĢılmıĢtır. Bu nedenle bu araĢtırma kadın posta dağıtıcıların fikir ve önerilerinin geniĢ tabanlı olarak sorulması, toplanan veriler değerlendirilerek bu anlamda personelin tercihinin belirlenmesi yönünden bir ilk olmaktadır.

AraĢtırmanın hazırlanmasında bana yardımcı olan, bilgilerinden ve değerli görüĢlerinden yararlandığım hocam, Yrd. Doç. Dr. Gülçin ÜSTÜN„ e, çalıĢmaya her türlü desteği sağlayan PTT Genel Müdürü Osman TURAL‟a ve Ankara Posta ĠĢleme Merkezi Personeline, sonsuz sabır ve desteklerinden dolayı değerli arkadaĢlarıma ve emeği geçen herkese sonsuz teĢekkürlerimi sunarım.

(6)

ÖZET

KADIN POSTA DAĞITICILARIN YAZLIK ÜNĠFORMALARINA ĠLĠġKĠN MEMNUNĠYET DURUMLARININ ĠNCELENMESĠ VE BĠR ÖRNEK TASARIM

ULUDAĞ, Kadriye

Yüksek Lisans, Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Ana Bilim Dalı Tez DanıĢmanı: Yrd. Doç. Dr. Gülçin ÜSTÜN

Haziran, 2010,153Sayfa

Çağımızın teknolojisi ile her alanda bir değiĢim gözlenmektedir. Söz konusu değiĢim, iĢ giysi üretiminde de günümüz tekstil ve hazır giyim sektöründe oldukça önemli bir yere sahiptir ve bu alanda önemli çalıĢmalar yapılmaktadır.

ĠĢ giysisi söz konusu olduğunda çalıĢanların kendilerini ifade edebilmeleri, rahat hissetmeleri, estetik görünmeleri, sağlıklı olmaları açılarından değerlendirilmesi önemlidir. Zor Ģartlarda görev yapan ve üniforma giyen kiĢileri korumak ve rahat ettirmek için tekstil ürününe yüksek bir konfor performansı kazandırılması gerekir. Bu ise konforun meslek koĢullarına göre değerlendirilmesi, giysi tasarımının görev sırasında rahatsızlık hissi yaratmayacak Ģekilde yapılması ve giyim materyallerinin üretiminde iĢ hareketlerine uygun tasarımlara yer verilmesi ile mümkün olmaktadır.

Kadın posta dağıtıcıların yazlık üniformalarına iliĢkin memnuniyet durumları ve sorunların belirlenerek elde edilen veriler ıĢığında yeni bir yazlık üniforma tasarlamayı amaç edinen bu araĢtırmada; betimsel yöntem (survey) ve genel tarama modeli kullanılmıĢtır. AraĢtırmanın evrenini Ankara il sınırları içerisinde yer alan kadın posta dağıtıcıları oluĢturmaktadır. Örneklem grubu ise Ankara posta iĢleme merkezinde görev yapan 126 kadın posta dağıtıcısının tümü olarak belirlenmiĢtir. ĠĢ Ģartnamelerinde yer alan zorunluluklar ile halen kullanılan giysilerde yapılan inceleme sonucunda ve kavramsal çerçeve ıĢığında konu ile ilgili kiĢilerin görüĢleri için ön bir çalıĢma yapılmıĢ bu doğrultuda araĢtırma konusu ile ilgili anket soruları hazırlanarak, tesadüfi (random) yöntemiyle seçilen küçük bir grup üzerinde uygulanmıĢtır. Buradan alınan cevaplar ilgili uzman kiĢilerinde görüĢleri alınarak tablolaĢtırılmıĢ ve anket sorularının Ģıkları oluĢturulmuĢ, uygulanacak anketin sorularının belirlenmesinde bu verilerden

(7)

yararlanılmıĢtır. AraĢtırmanın genel amacı çerçevesinde hazırlanan anketten elde edilen veriler bilgisayar ortamına aktarılarak ve gerekli istatistiksel çözümlemeler SPSS 16.0 paket programından yararlanılarak elde edilmiĢtir.

AraĢtırma sonuçlarına göre, halen kullanılan kadın posta dağıtım yazlık giysileri Ģartnamelere uygun hazırlanmıĢ olmasına karĢın, giysi modellerinin, ergonomik açıdan vücut ölçülerine uygun olmadığı, termal konfor ve kullanım konforu açısından da bu meslek grubunun ihtiyaçlarına cevap vermediği sonucu ortaya çıkmıĢtır. Ayrıca üniformalarının terlettiğini, yıkandığında çekmeye neden olduğu ve renk dayanıklılığı açısından da uygun olmadığı belirlenerek, üniformaların fonksiyonelliğinden çok fazla bahsedilemeyeceği ve kullanılan kumaĢların doğa koĢullarına karĢı fazla koruyucu özellikler taĢımadığı sonucuna varılmıĢtır.

Elde edilen verilere göre araĢtırma kapsamına alınan kadın posta dağıtıcılarının yazlık üniformalarının günün modasına uygun olarak farklı kumaĢ ve renklerde tasarlanması yönünde olduğu tespit edilmiĢtir. Bu doğrultuda iĢ gücü etkileĢim koĢullarına ve fonksiyonel kullanım konforuna uygun yeni tasarımlar oluĢturularak kalıp çizimleri yapılmıĢtır.

AraĢtırma sonuçlarına dayanarak kadın posta dağıtıcıların giyecekleri üniforma konusunda fikirlerinin sorulması, değerlendirilmesi ve beklentilerini dikkate alarak yeni tasarımlar hazırlanmasına dikkat edilmesi, çalıĢanların mutluluğu açısından önerilebilir.

(8)

ABSTRACT

EXAMINING SATISFACTION STATE OF WOMEN MAIL CARRIERS RELATED TO THEIR UNIFORMS AND A CASE DESĠNG

ULUDAĞ, Kadriye

Post Graduate, Department of Clothing Industry and Clothing Arts Thesis Advisor: Assist. Prof. Dr. Gülçin ÜSTÜN

June, 2010,143Pages

Change is observed all around with the technology of our era. The change is question has quite an important place in both current workwear production and, textile and ready-made clothing sector and important studies are being carried out in this field.

When workwear is in question, it is important to evaluate people in terms of expressing themselves, feeling comfortable, appearing aesthetic and feeling healthy. In order to protect people working under tough conditions, wearing uniforms and to make them feel comfortable, the textile product has to be gained a high comfort performance. This is however possible by evaluating comfort according to vocational circumstances, designing clothes that do not give any feeling of discomfort on duty, giving place to designs that are suitable to body movements at work, in production of clothing materials.

In this study which aims to determine satisfaction state of women mail carriers related to their uniforms and problems; descriptive survey and general scanning models have been used. The population of the study is composed of women mail carriers within the borders of Ankara Province. The sampling group has been determined as entire 126 women mail carriers employed at Ankara Post Processing Center. As a result of study made on obligations taking place in business specifications and clothing currently used and in the light of conceptual framework, a preliminary study has been carried out concerning opinions of related people, and accordingly to prepare survey questions related to the topic of study and applied on a randomly selected small group. Expert opinions related to the survey answers have been received and tabulated to be used as choices for survey questions and these data have been utilized to determine questions of the survey to be conducted. Data obtained as a result of the survey, prepared within the

(9)

framework of the study‟s general purpose, is transferred to electronic environment and required statistical analysis have been performed making use of SPSS 16.0 packet program.

According to the results of study, although currently used women mail carrier clothes have been prepared in compliance with the specifications, it has been determined that their designs are not ergonomically suitable for body sizes and that do not meet requirements of this vocational group in terms of thermal comfort and ease of use. Besides, it has been decided that these clothes cause sweating, tend to shrink when washed and is not suitable in terms of color resistance which lead to the conclusions that there is not a lot of reasons to mention about functionality of the clothes and garments used do not have much protective features against natural conditions.

Based on acquired data, women mail carriers within the scope of study have stated that their summer uniforms should be manufactured fashionable and designed in different garments and colors. In this direction, new designs have been created and new patterns have been drawn in accordance with labor force interaction conditions and functional usage comfort.

Based on study results, getting women mail carriers‟ opinions about their uniforms, evaluating them and preparing clothes taking their opinions into account is recommended in terms of employee satisfaction.

(10)

İÇİNDEKİLER Sayfa No

JÜRĠ ÜYELERĠNĠN ĠMZA SAYFA………... i

ÖNSÖZ……… ii

ÖZET ……….. iii

ABSTRACT………. v

ĠÇĠNDEKĠLER……… vii

TABLOLAR LĠSTESĠ………. x

ġEKĠLLER LĠSTESĠ……… xii

RESĠMLER LĠSTESĠ……….. xiii

KISALTMALAR LĠSTESĠ………. xiv

1.GİRİŞ……… 1

1.1.Giysi………. 1

1.1.1.ĠĢ Giysilerinin Tanımı……… 1

1.1.2.ĠĢ Giysilerinin Tarihçesi……… 3

1.2.ĠĢ Giysilerinde Ergonomi………. 4

1.2.1.Ġnsan Vücut Hareketlerinin ĠĢ Giysileri Ġle ĠliĢkisi………... 7

1.3.ĠĢ Giysilerinde Konfor………... 12 1.3.1.Termofizyolojik Konfor.……… 14 1.3.2.Duyusal(Dokunsal Konfor)……… 15 1.3.3.Estetik(Psikolojik Konfor)………. 16 1.4.ĠĢ Giysilerinde Tasarım……… 17 1.5.ĠĢ Giysilerinde Kalıp……… 20 1.6.ĠĢ Giysilerinde KumaĢ……….. 23

(11)

1.6.1.ĠĢ Giysilerinde Kullanılan KumaĢ ÇeĢitleri………... 23

1.7.GeçmiĢden Günümüze Postacı ve Postacı giysileri………. 30

1.7.1.Ġlk Çağda Postacı ………... 30

1.7.2.Türk Tarihinde Postacı ……….. 31

1.7.3.Osmanlı Devletinde Postacı………... 33

1.7.3.1.Ulaklar……….……….. 33

1.7.3.2.Peykler………... 34

1.7.4.1840-1900 Yılları Arasında Postacı Giysileri……… 35

1.7.5.Osmanlı Posta Çantalarından Örnekler……….. 40

1.7.6.Avrupa ve Amerika‟da GeçmiĢden Günümüze Postacı Giysileri…...…... 41

1.7.7.Türkiye Devletinde Postacı………...…….……… 46

1.7.7.1.1982-2010 Yılları Arasında Postacı Giysileri………... 46

1.8.Problem Durumu………. 49 1.9.AraĢtırmanın Amacı………... 50 1.10.Problem cümlesi………. 50 1.11.Alt Problemler……… 50 1.12.AraĢtırmanın Önemi……….. 50 1.13.Sayıltılar……… 52

1.14.Sınırlılıklar………

52 1.15.Tanımlar……… 53 2.İLGİLİ YAYINLAR VE ARAŞTIRMALAR………... 54 3.YÖNTEM………. 57

(12)

3.1.AraĢtırmanın Modeli 57

3.2.Evren ve Örneklem……….. 57

3.3.Veri Toplama Teknikleri………..……… 57

3.3.1.ÖngörüĢme formu 58 3.3.2.Anket formu 58 3.4.Verilerin Analizi………... 59 4.BULGULAR ve YORUM………. 60 5.SONUÇ ve ÖNERİLER……… 86 5.1.Sonuç………... 86 5.2.Öneriler………. 89 KAYNAKÇA……….. 95 EK 1.ÖngörüĢme Formu……….. 105 EK 2.Anket Formu... 106

EK 3.Kadın Posta Dağıtıcı Yazlık Üniforma Teknik Çizimleri……….. 113

EK 4.Kadın Posta Dağıtıcı Yazlık Üniforma Kalıp Çizimleri ……… 115

EK 5.PTT Genel Müdürlüğü Erkek-Kadın Dağıtıcı Yazlık Pantolon Teknik ġartnamesi………... 117

EK 6.PTT Genel Müdürlüğü Kadın Dağıtıcı Yazlık Gömlek Teknik ġartnamesi……….. 126

(13)

TABLOLAR LİSTESİ

Sayfa No Tablo 1 Kadın Posta Dağıtıcıların YaĢ Dağılımı……… 60 Tablo 2 Kadın Posta Dağıtıcıların Eğitim Durumu……… 60 Tablo 3 Kadın Posta Dağıtıcıların Görev Süresi Dağılımı……… 61 Tablo 4 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma Yakalarında YaĢadıkları Sorunlar… 61 Tablo 5 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma Omuz bölgesinde YaĢadıkları

Sorunlar……….. 62

Tablo 6 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma Kol Bölgesinde YaĢadıkları Sorunlar………..

63

Tablo 7 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma Beden Bölgesinde YaĢadıkları Sorunlar………..

65

Tablo 8 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma Pantolon Bel Bölgesinde YaĢadıkları Sorunlar………..

66

Tablo 9 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma Pantolon Kalça Bölgesinde YaĢadıkları Sorunlar………..

66

Tablo 10 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma Pantolon Paça Bölgesinde YaĢadıkları Sorunlar………..

67

Tablo 11 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma Pantolon Ağ Bölgesinde YaĢadıkları Sorunlar………

67

Tablo 12 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniformalarında KumaĢ Özelliği Yönünden YaĢadıkları Sorunlar………..

69

Tablo 13 Kadın Bayan Dağıtıcıların Yazlık Üniformalarında Kullanım Özelliği Yönünden YaĢadıkları Sorunlar………

71

Tablo 14 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma Gömleğinde DeğiĢtirilmesini Ġstedikleri Bölümler………...

73

Tablo 15 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma pantolonlarında DeğiĢtirilmesini Ġstedikleri Bölümler………...

74 Tablo 16 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma Pantolonunda Tercih Ettikleri

Renkler………... 75

Tablo 17 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Üniforma Gömleğinde Tercih Ettikleri Renkler………

(14)

Tablo 18 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Gömlek Yaka Modelinde Tercih Ettikleri Modeller……….

77

Tablo 19 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Gömlek Cep Modelinde Tercih Ettikleri Modeller……….

79

Tablo 20 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Gömlek Roba Modelinde Tercih Ettikleri Modeller……….

80

Tablo 21 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Gömlek Kol Modelinde Tercih Ettikleri Modeller……….

82

Tablo 22 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Pantolon Fermuar Dikim Ģeklinde Tercih Ettikleri Modeller………...

83

Tablo 23 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Pantolon Kemer Dikim Ģeklinde Tercih Ettikleri Modeller………...

84

Tablo 24 Kadın Posta Dağıtıcıların Yazlık Pantolon Yan Cep Dikim Ģeklinde Tercih Ettikleri Modeller………

(15)

ŞEKİLLER LİSTESİ

Sayfa No

ġekil 1 Ergonomi ve giysi arasındaki iliĢki………. 6

ġekil 2 Ġnsan Vücudunun Hareket Sistemi……….. 9

ġekil 3 Konforun yapısı……….. 13

ġekil 4 KumaĢın Fiziksel Özelliği ve Duyumsal Özellik Tanımlayıcıları…………. 16

ġekil 5 Farklı Anatomik Yapılarda Bayan Vücutları………. 21

ġekil 6 3 Boyutlu Vücut Tarayıcı……… 22

ġekil 7 Hareketli Canlandırma……… 22

ġekil 8 Üç Ġplik Sistemli Duradry KumaĢın ġematik Örgü Düzeni………... 26

(16)

RESİMLER LİSTESİ

Sayfa No

Resim 1 Osmanlı Dönemi Tatarları………... 35

Resim 2 Osmanlı Dönemi Peykleri………... 38

Resim 3 MeĢrutiyet Dönemi Postacıları……… 39

Resim 4 Osmanlı Posta Çantaları……….. 40

Resim 5 1800-2000 Yılları Arasında Postacı Giysileri………. 41

Resim 6 1982 Yılında Erkek-Kadın Posta Dağıtıcı Üniforması……… 47

Resim 7 1990 Yılında Yazlık Erkek-Kadın Posta Dağıtıcı Üniforması……… 47

Resim 8 20010 Yılında Kadın Posta Dağıtıcı Yazlık Üniforması……… 48

Resim 9 2010 Yılında Kullanılan Kadın Posta Dağıtım Çantası ve ġapka………….. 48

Resim 10 Kadın Posta Dağıtım Yazlık Üniforma Gömleği……..……….. 71

Resim 11 Kadın Posta Dağıtım Yazlık Üniforma Gömlek Yakası………. 77

Resim 12 Kadın Posta Dağıtım Yazlık Üniforma Gömlek Cep Modeli………. 80

Resim 13 Kadın Posta Dağıtım Yazlık Üniforma Gömlek Roba Modeli………... 81

Resim 14 Kadın Posta Dağıtım Yazlık Üniforma Gömlek Kol Modeli………. 82

Resim 15 Kadın Posta Dağıtım Yazlık Üniforma Pantolon Fermuar Modeli…………. 84

(17)

KISALTMALAR LİSTESİ

AR-GE: AraĢtırma GeliĢtirme

APİM: Ankara Posta ĠĢleme Merkezi

PTT: Posta ve Telgraf TeĢkilatı Genel Müdürlüğü

SPSS (Statistical Package For Social Sciences): Sosyal Bilimler Ġstatistik Paketi

TDKS: Türk Dil Kurumu Sözlüğü

(18)

1.GĠRĠġ

1.1. Giysi

Giysi, insan vücudu hareket ve ölçüm sistemi verilerine dayanarak oluĢturulan bir üründür(ġener, 1995:22–23). Bu ürün insan vücut formu ve ölçülerine uygun olarak, modanın etkisi ile belirlenen model doğrultusunda hazırlanan bir kalıp ve kesilen kumaĢın, dikim iĢlemi ile bir araya getiriliĢi ile elde edilmektedir(Bozkurt, 1995:158).

Giysilerin insanoğlunun temel fizyolojik ihtiyaçlarından biri olarak, yaĢam süreci içerisinde çok önemli bir boyuta yerleĢtiği yadsınamaz bir gerçektir. Bu boyutun kiĢiler üzerindeki etkisi oldukça farklıdır. Giyinme istemi bazen sadece iklim koĢullarına karĢı vücudun doğal ısısını korumak amacıyla ortaya çıkarken bazen de yaĢamın amacı olmak gibi boyutlara kadar ulaĢabilmektedir(Erdoğan ve Ġlleez, 2004:1).

Ġlk çağlardan bugünlere kadar gelen giysilerin; özelliklerine, kullanım amaçlarına ve giyildikleri yere göre isim alarak yeni parçalar eklenip çoğalarak ortaya çıktığı görülmektedir.

1.1.1. ĠĢ Giysilerinin Tanımı

ĠĢ giysileri, bir iĢin gereklerine göre yapılan aktivite sırasında giyilmesi zorunlu olan giysilerdir(Kuru ve diğerleri, 2004:112).

Daha geniĢ anlamda iĢ giysileri, kiĢinin zararlı maddelere, kötü çevre koĢullarına maruz kalma riskini önlemek ve bu riskten korunmasını sağlamak ve/veya bu riski azaltmak için giyilen giysilerdir(Kansoy ve diğerleri, 2008:307).

Toplumsal yaĢamda iĢ bölümü artıkça giyim-kuĢamda mesleklere göre belirli biçimler ve ölçütler oluĢmuĢ, bu da üniforma denen tek tip giysileri ve iĢ giysilerini ortaya çıkarmıĢtır(Ural, 1998:7).

(19)

ĠĢ giysilerinin giyilmesiyle mesleğini icra eden kiĢilerin korunması ve iĢ elbiseleri sayesinde tanınmaları söz konusu olduğundan toplumsal bir faydayı da sağlamaktadır(Anonim 1).

ĠĢ yerinde giyilen tek tip giysi olan üniforma ise ayrıca çalıĢanların diğer bireylerden daha kolay ayırt edilmesini ve hangi iĢ yerine ait elemanlar olduklarının anlaĢılmasını sağlar(Gönen ve diğerleri, 2003:88).

ĠĢ giysilerinden farklı olarak üniforma, kurumların farklı kademe ve derecelerdeki çalıĢanlarını ayırt etme ihtiyacını karĢılama amacıyla özellikle geliĢtirilmiĢ ve kurum yönetiminin yansıtmayı istediği çalıĢan imajını ifade etmede kullanılır(Crane, 2000:121). Önceleri askerlikteki sınıf ve rütbeleri, asalet gibi sınıf farklarını belirleyen üniforma, toplumsal geliĢme ve örgütlenme ile daha da çeĢitlenmiĢ ve yaygınlaĢmıĢtır(Turan, 1994:204).

ĠĢ elbiselerinin ve üniformaların yaygın olarak giyildiği veya mecburi olduğu bazı meslekler vardır. Bu meslekler özel sektöre ait olabildiği gibi devletin kamu kurum ve kuruluĢları için de icra edilirler. ĠĢ elbiselerinin renkleri ve biçimleri, dikildikleri kumaĢları, tasarımları ve armaları ve iĢaretleri hep aynı iĢ kolunu veya kurumu temsil ederler. Bazı kurumların iĢ elbiselerinde rütbeleri belirten niĢanlar, apoletler, yıldızlar, yakalıklar ve benzer iĢaretler de bulunur(Anonim 1).

ĠĢ giysilerinin ve üniformalarının iki amacı vardır. Kurumsal kimliğe katkıda bulunması ve çalıĢana rahat, kullanıĢlı, verimli bir çalıĢma ortamı sağlamasıdır(Anonim 2).

ĠĢ giysileri çalıĢanların gereksinimlerine uygunluğunun yanı sıra kurum imajı ve insan kaynaklarından yararlanma gibi kurum dinamiklerini de etkileyebilmektedir. Hizmet sektöründe çalıĢanların iĢ giysileri kurum imajının ve kurum kimliğinin ayrılamaz bir öğesidir. Kurumlar, imajlarına ve vermek istedikleri mesaja göre iĢ giysilerinin model ve rengini seçmektedirler(Solak, 2003:416).

Ġyi seçilmiĢ bir iĢ giysisi, çalıĢanların moralini yükseltmekte, kurum atmosferine katkıda bulunmakta, kurumun hizmet verdiği bireylerin tatmin düzeyini artırmaktadır.

(20)

Kurumlar, imajlarına ve vermek istedikleri mesajlara göre çalıĢanların giysilerine özen göstermek zorundadırlar(Koç ve diğerleri, 2008:376).

1.1.2. ĠĢ Giysilerinin Tarihçesi

ĠĢe göre giysiler, dünyada ilk kez Fatih Sultan Mehmet zamanında kullanılmıĢtır. Bunlar aĢçılar, ġeyhülislamlar, mahkumlar askerler gibi değiĢik iĢ gruplarından olup farklı kıyafetler giymiĢlerdir(Ural,1998:7). Ġlk giyim fabrikası Amerika BirleĢik Devletleri‟nde 1812 yılında üniforma üretmek için kurulmuĢ, 1820‟li yılların sonlarında hazır giyim sivil nüfus tarafından da benimsenmiĢtir.

XIX. yüzyılın ikinci yarısında iĢçi giysileri ve üniformaların sayısı hızla artmıĢ bu giysiler iĢçi sınıfı mensuplarını tanımlamayı ve diğer sınıflardan ayırt etmeyi kolaylaĢtırmıĢtır. Üniformalar ve iĢ giysileri, sıradan giysilerle artık belirgin bir biçimde dıĢa vurulamayan toplumsal farkları ifade etmede kullanılmıĢtır(Crane, 2000:122).

Bu dönemin üç temel üniforma kategorisi Ģöyle tanımlanabilir:

1) Polis, postacı, itfaiyeci, ve demiryolu iĢçisi gibi kamu görevlilerinin üniformaları

2) Dükkanlar, mağazalar ve fabrikalar gibi özel iĢletmelerin çalıĢanlarının üniformaları

3) Ev hizmetçilerinin üniformaları .

ĠĢ giysileri XIX. ve XX. yüzyıllarda, iĢçilerin statülerindeki değiĢimleri yansıtır biçimlerde sürekli olarak yenilenmiĢtir. Örneğin, XIX. yüzyılın baĢlarında postacılar redingot(bir tür palto), yelek ve round hat(silindir Ģapka) giymiĢlerdir. 1830‟da Ģehirdeki postacılar koyu mavi ceketleri, sarı metal düğmeler, mavi süslemeli kırmızı dik yaka, gri pantolon ve parlatılmıĢ silindir Ģapka kullanırken kırsal kesimdeki postacılar düĢük saygınlığı gösteren iĢçi sınıfına ait mavi önlükler giymiĢlerdir. 1862‟de, Ģehir postacılarına sarı metal düğmeli askeri ceket ve askeri kepler tahsis edilmiĢ; kırsal kesim postacılarının, yazın Rus kepleri ve kıĢın hasır Ģapkalarla kullanılan mavi önlüklerine dokunulmamıĢtır. 1890‟larda hem Ģehir hem de kırsal kesim postacılarından bir tür iĢ önlüğü giymeleri istenmiĢtir( Crane, 2000:122-123).

(21)

Yüzyılın sonlarına doğru iĢletmeler en alt katmanda yer alan vasıflı ve vasıfsız iĢçilerin giysilerinde standartlaĢmaya gitmiĢlerdir. AlıĢveriĢ mağazalarındaki satıĢ görevlileri gibi diğer çalıĢanlara getirilen giyim standartları da bu dönemde ortaya çıkmıĢtır. Uzun beyaz bir ceket ve pantolondan oluĢan iĢ önlükleri bu dönemde ilk kez Ġngiltere de yasaların zorunlu kıldığı koruyucu bir giysi türü olarak göze çarpmaktadır. Bu tür iĢ önlüğünü giyen ilk iĢçiler sokak süpürücüleri ve süt dağıtıcılarıdır. XIX. yüzyılın sonlarında Ġngiltere‟de Amerikan tarzı önlüklü ve askılı iĢ tulumları ortaya çıkmıĢtır.

ĠĢ giysileri ve üniformalar aslında devlet organlarında veya kurumlarda yetkili yöneticilerce saptandığı için bu alan veya meslekte çalıĢan kiĢi, önceden belirlenmiĢ olan o kıyafeti kabullenmek durumunda kalmaktadır(Turan, 1994:204). Örneğin, 1850‟lerin New York‟unda polisler hizmetçi üniformalarına benzettikleri üniformaları küçük düĢürücü bulduklarından baĢta giyinmeyi reddetmiĢlerdir. Kurumların üst katmanlarında kullanılan giysiler çoğu kez saygınlığı çağrıĢtırmıĢ, alt katmanlarında çalıĢanların üniformaları ise genellikle bu tür anlamlardan yoksun kalmıĢ ve bir toplumsal kontrol biçimini temsil etmiĢlerdir. Belirli bir biçimde giyinmesi istenen birey kurumla özdeĢleĢtirilmiĢ ve kurum kural ve düzenlemelerine uygun davranmaya zorlanmıĢtır(Crane, 2000:121).

1900‟lerin baĢında koruyucu tarzda iĢ giysileri ön plana çıkmıĢ ve ilk olarak cerrahi giysi için düĢük ağırlıklı kumaĢta sterilize edilmiĢ iki parça olarak üretilmiĢtir. Bu giysilerin kol uzunluğu dirsekte sonlandırılmıĢ, giysi boyu ise yere kadar uzatılmıĢtır. 1950‟ler boyunca iĢ giysi imalatı önemini artırmıĢ aynı zamanda yeni tasarımlar da araĢtırılmıĢtır. Yenilikçi kumaĢların geliĢtirilmesi ile birlikte çalıĢanlar için performansı artırma fikri, yeni iĢ giysi tasarımlarını değerlendirmeyi hızlandırmıĢtır.

1.2. ĠĢ Giysilerinde Ergonomi

Günümüzde insana verilen değerin artması ve yaĢadığı ortam ile olumlu yönde etkileĢime girebilmesi için “Ergonomi” yani iĢ bilimi önem kazanmıĢtır.

(22)

Ergonomi; üretim sistemi içinde insan-makine-çevre uyumunun temel yasalarını belirleyerek, iĢ ortamında optimal sağlık ve güvenlik koĢulları için insancıl bir düzen kurulmasını amaçlar. Bunun yanı sıra ergonomi; insanların anatomik ve antropometrik özelliklerini, antropometrik fizyolojik kapasite ve toleranslarını göz önünde tutarak; endüstriyel iĢ ortamındaki tüm faktörlerin etkisi ile oluĢabilecek organik ve psikososyal stresler karĢısında, sistem verimliliğini sağlayarak insana uygun yerleĢim ve tasarımların yapılmasını ön gören, çok disiplinli bir araĢtırma ve geliĢtirme alanıdır(Erkan, 1997: 373).

Ergonomi; insanın fiziksel ve duyuĢsal yapısı ile iĢ ortamına uyumunu inceler ve en uygun ortamın oluĢması bilgisini üretir. Tanımından da görüleceği üzere; iĢ ve insanı ele alır. Sebebi uygun iĢ ortamı ve verimliliği artırmak ve kaliteli ürün ortaya çıkarmaktır(Solak,2003:416). Bu sayede çalıĢanla iĢi arasında uyumlu bir iliĢki kurmaya çalıĢarak, bir yandan üretim verimliliğinin en yüksek düzeyde olduğunu, öte yandan fizik ve ruh sağlıklarının yıpranmadığını ispatlamaya çalıĢır(ġimĢek, 1994: 317).

Ergonominin temel amacı; insan becerilerini en iyi Ģekilde kullanarak onu doğal yapısının içinde en uygun iĢe yerleĢtirmek ve performansının en yüksek seviyeye çıkartılmasını sağlamaktır. BaĢka bir deyiĢle anatomik, fizyolojik ve psikolojik özelliklerle iliĢkin bilgilerin, çeĢitli araç-gereç ve çevre tasarımında, kiĢilerin rahatını sağlığını ve verimliliğini artıracak biçimde kullanılmasıdır(Yakar, 1996:6).

Bunlara bağlı olarak yapılan araĢtırmalar sonucunda ergonomi, üretim vasıtaları ergonomisi; üretim araç ve gereçlerinin ergonomik verilere uygunluğunu, ürün ergonomisi ise; üretilecek malların (arabalar, ev aletleri, giyim vb.) bunu kullanacak olan toplumun antropometrik ölçü ve Ģartlarına uyumu olarak ifade edilmektedir(KiĢoğlu ve diğerleri, 2004:239).

Anatomi, antropoloji, fizyoloji, psikoloji ve mühendislik gibi bilim dallarından yararlanan ergonominin giyim konusuna önemli katkıları söz konusudur. Bu katkılar daha çok giysi fizyolojisi, antropometri, fonksiyonel özellikler ve ürün değerlendirme ile ilgili olmaktadır. Bir giysi tasarlanırken; kiĢinin psikolojik olarak kendini rahat hissedeceği renk, kumaĢ, biçim tercihlerinin göz önüne alınması, rahatlık ve

(23)

iĢlevselliğin sağlanabilmesi için kalıpların antropometrik ölçüler kullanılarak oluĢturulması giysi-ergonomi iliĢkisinin açık göstergesidir(Koca, 2007: 20)

Ġnsanın üzerine giydiği giysi, insan ile birebir sürekli temas halindedir. Giysi insanın vücut hareketlerini etkilediği gibi psikolojisi üzerinde de bir etkisi vardır. Dolayısıyla bir giysi tasarlanırken doğru antropometrik ölçülere bağlı olarak tasarlanması gerekir.

Ġnsanın boyutları değiĢtirilemeyeceğine göre giysinin boyutları insanın boyutlarına uygun bir Ģekilde yapılmalıdır. Bir giysi teknik yönden ne kadar mükemmel olursa olsun, onu kullanacak olan insanın boyutlarına ve biyomekanik özelliklerine uygun değilse o giysi giyim konforuna sahip değildir. Ġnsanın içinde bulunduğu koĢullar ne kadar iyi olursa olsun kiĢinin içinde bulunduğu giysinin giyim konforu yok ise kiĢiden yüksek verim alınamayacağı gibi zamanla kiĢiye zararlı bir hale dahi gelebilir(Akın ve Koca, 2002:43-44).

Ergonomi ve giysi arasındaki iliĢki ise Ģu Ģekilde açıklanabilir.

ġekil 1: Ergonomi ve Giysi Arasındaki ĠliĢki

Kaynak:(Gönen ve diğerleri, 1991:130) ERGONOMĠ  ĠĢlevsellik  Orjinallik  Estetiklik  Teknolojiklik  Kullanılacak malzeme  Antropometrik tasarım  Ekonomiklik  Kullanıcı isteklerine ve sağlık koĢullarına uygunluk  Kullanıcının fizyolojik ve mental özellikleri ile  Kapasitesine uygun tasarım GĠYSĠ  Giyim konforu Termofizyolojik konfor Duyusal konfor Estetik konfor  Giyim fizyolojisi  Giysi faktörleri Ġnsan vücut yapısı Giysi kalıbı KumaĢ Dikim teknikleri Aksesuar ve malzeme Moda  Prototip çözüm alternatiflerinin ergonomik değerlendirilmesinin yapılması TÜKETĠCĠ MEMNUNĠYETĠ

(24)

ĠĢ giysilerinin çalıĢma ortamına uygun ergonomik özelliklere sahip olması büyük önem taĢımaktadır(Koç ve diğerleri, 2003:89). Üniformalar çalıĢanların kendilerini ifade edebilmeleri, rahat hissetmeleri, estetik görünmeleri, sağlıklı olmaları ve çalıĢma statüsü açısından önemlidir. Bu nedenle iĢ giysilerinin fonksiyonellik, vücuda uygunluk, termal koruma sağlama, ve estetik görünüm gibi özelliklere sahip olması büyük önem taĢımaktadır(Gönen ve diğerleri, 1991:116).

ÇalıĢma Ģartlarının ağır olduğu günümüzde çalıĢan kiĢiler günlerinin en az sekiz saatini aynı kıyafet ile geçirmektedir. Bu nedenle bu kıyafetlerin çalıĢanın sağlığını ve güvenliğini koruyucu olması yanında rahat, kullanımı kolay ve vücut özelliklerine uygun olması da gerekmektedir. Özellikle iĢ kıyafetlerinin vücut hareketlerini engellememesi büyük önem taĢımaktadır. Eğer iĢ kıyafeti hareketleri engelleyici veya sınırlayıcı bir özellik gösteriyorsa bu hem çalıĢanı rahatsız edecek hem de iĢin hızını, yapılıĢ zamanını ve verimini etkileyecektir(Dirgar ve diğerleri, 2004:156).

1.2.1. Ġnsan Vücut Hareketlerinin ĠĢ Giysileri ile ĠliĢkisi

Giysi, insan vücudu hareket ve ölçüm sistemi verilerine dayanarak oluĢturulacak bir üründür. Ancak, fiziksel büyüme ve geliĢmedeki farklılıklar; buna bağlı olarak vücut tipleri, vücut oranları ve vücudun dinamik yapısını oluĢturan eklem hareketleri, ideal giysi üretimini güçleĢtirmektedir(ġener, 1995:22–23).

Giysiye iyi bir uyum ve hareket serbestliği kazandırmak için insan vücudunu iyi tanımak, durağan ve hareket halindeki vücut ölçülerini iyi irdelemek ve hareket alanlarını iyi bilmek gerekir(Mete, 1990:150).

Giysi tasarımında önemli ergonomik unsurların baĢında olan vücut hareket rahatlığı, insan vücudunun yapısının belirlenmesini, vücuda uygun kalıp hazırlanmasını, dikim özelliklerini, model özelliklerini, kumaĢ özelliklerini, aktiviteye/göreve uygunluğu, kol bacak gibi hareketli organların hareket sırasında giysiye etkilerini, eklem biçimlerini, insan vücudunun dinamik özelliklerini içermektedir(Mete, 1990:152)

Tüketiciyi ilk etapta giysinin rengi, modeli, kumaĢı etkiler gözükse de, giysinin vücuda uyumu ve hareket serbestliği, sağlaması ön planda gelir. Özellikle fonksiyonel

(25)

giysilerde uyum ve hareket serbestliği estetik özelliklerden önce geldiği için kalıpların oluĢturulmasında giysi fonksiyonlarına dikkat etmek gerekmektedir. Kullanım alanlarına göre üretilen her bir giysi farklı amaçlara yönelik olduğu için kalıpları da farklı olmaktadır..Ancak bütün giysilerin ortak amacı,vücut hareketlerinin giysi tarafından engellenmemesidir. Bu amacı sağlayabilmek öncelikle vücut hareketlerine bağlı olarak hareketin neden olduğu boyut değiĢmelerinin bilinmesi ile mümkün olabilecektir.Vücut hareketleri ile oluĢan boyut değiĢmeleri, insanların üzerindeki çeĢitli değiĢmeler yaratan kuvvetler olarak etki ederler(Bozkurt, 1995:1-2).

Bir vücudu oluĢturan organlar fiziksel güç gerektiğinde birbirlerine bağımlı olarak birlikte hareket ettiklerinden organların dinlenme durumlarında ki ölçüleri ile hareket halindeki ölçüleri arasında farklılıklar oluĢur. Bu değiĢim giysi formunu etkiler. Örneğin; statik(hareketsiz) diz ölçüsü ile dinamik(hareket halindeki) diz ölçüsü farklı değerlerdedir. Bu nedenle diz ölçüsü belirlenirken bacağın dinamik özelliği de göz önünde bulundurulmalıdır. Giysi uyumu ve serbestliği; beden ve giysi arasındaki iliĢkiden, giysi tasarımının doğallığından, kumaĢ sürtünme katsayısından, giysinin vücuda değme temasından yani sonuçta kumaĢtan etkilenir. Bu nedenle, kumaĢ esnemesi, giysi uyumu ve giysi serbestisini, vücut esnemesinin üç farklı değiĢkeni olarak tanımlamak mümkündür(Vural, ve diğerleri, 2006:379).

Statik ve dinamik durumlardaki hareketlerde vücut ölçülerinde değiĢiklikler oluĢtuğu için, giysiyle vücut arasındaki iliĢkinin diğer bir deyiĢle giysi uyumunu önemi büyüktür. Giysinin fonksiyonel olması ve rahat hareket olanağı sağlaması kalıpların antropometrik ölçülerden yararlanılarak hazırlanmasını gerektirir(Koca, 2007: 20).

Eklemlerin hareket sınırları incelendiğinde, anatomik özelliklerin etkisinin önemli olduğu görülür. Eklemlerin hareketleri değiĢtikçe kuvvet farklılaĢarak açısal hareketler oluĢur. Ergonomik açıdan önemli olan sadece kuvvet değil, eklemlerin hareketine göre en kısa uygulama pozisyonu, en uzun süre uygulamalarda elveriĢli noktalar gibi gereksinimler dikkate alındığından, kol ve bacakların farklı eklem açıları içinde hareketleri bu yaklaĢımlarla incelenir. Bir açıdan fonksiyonel anatomi olarak adlandırabileceğimiz bu yaklaĢımların araĢtırılması, vücut giysi uyumunun sağlanması açısından önemlidir(Erkan, 1997:34).

(26)

ġekil 2: Ġnsan Vücudunun Hareket Sistemi

(27)

ġekil 2 de hareketsiz ve hareket halindeki çeĢitli pozisyonlarda insan vücut değiĢimleri gösterilmiĢtir. Ekleme katılan kemiklerin ve kas dokusunun bu birlikte hareketleri, o bölgedeki vücut yüzey ölçülerinin belirli oranlarda değiĢmesine neden olmaktadır. Bu değiĢim ise giysi formunu az da olsa etkilemektedir. Örneğin; dirsek eklemlerinde, dirsek serbest yani dinlenme durumundayken dirsek çevresi ölçüsü, eklemlerin bu hareketlerinden ötürü farklı değerler almaktadır. Bu değerler göz önüne alınmadan tasarlanan giysinin, kiĢinin kol hareketlerini kısıtlayarak rahatsızlık vereceği aĢikardır(Toka, 1978:43). Aynı durum tüm eklem hareketleri için geçerli olup, giysi formuna yansıması vücudun diğer kalan bölgelerinin esneme oranlarına göre değiĢmektedir.

Ayrıca giysinin yapısının belirlenmesinde kol, bacak gibi hareketli organların hareket sırasında giysiye etkileri dikkate alındığında eklem biçimleri ve insan vücudunun dinamik özellikleri de önem kazanmaktadır(Gönen,1991:120–122).Örneğin; ayakta durma pozisyonunda kolun yukarı kaldırılması durumu incelendiğinde, kol yukarı kaldırıldığında eğer kol evi dar yapılmıĢ ise giysinin yan yüksekliği yukarı kalkacağından, belde bir açılma olacak ya da bele bağlı olan alt parça bir miktar yukarı kalkacaktır. Giysinin etek ucunun açısının yukarı kalkması hem estetik, hem de sağlık açısından istenmeyen bir durumdur(Mahalleli, 1995:75).

Giysilerin, hareketsiz vücut ölçülerine göre hazırlanan kalıplardan üretildiği, bundan dolayı da vücut hareketlerinin giysi tarafında engellenmekte ya da hareketin kısıtlanması anında, giysi dikiĢlerinde açılmalar, sökülmeler gibi sorunların ortaya çıktığı görülmektedir. Bu nedenle hem tasarı aĢamasında hem de kalıp hazırlarken vücut hareketleri hareket ile ortaya çıkan deri esneme oranları, kumaĢların esneme oranları ve dolayısıyla dikiĢ açılmaları ve patlamaları dikkate alınmalıdır(Bozkurt, 1995:120).

Kirk ve Ġbrahim(1966) bir çalıĢmasında kumaĢ ve vücut esnemesi arasındaki iliĢkiyi araĢtırarak Vücut Esnemesi= Giysi Uyumu + Giysi Serbestliği + KumaĢ Esnemesi eĢitliğini elde etmiĢlerdir. Elde edilen verilere göre giysi uyumu ve serbestliğine; beden ve giysi arasındaki iliĢki, kumaĢ sürtünme katsayısı, giysi tasarımının doğallığı, giysinin vücuda teması ve kumaĢ etki etmektedir. Kalça ve diz çevresinde bulunan sonuçlara göre, giysi uyumu ve serbestliği hususları göz önüne

(28)

alınmıĢ bir kumaĢın esnemesinin %25 civarında olduğu ve bu esnemenin bazı hareketlerde yeterli olmadığı saptanmıĢtır. Diz bölgesindeki hareketlerin giysiyi yıprattığı ve bunu önlemek için esnekliği fazla olan kumaĢların tercih edildiği anlaĢılmıĢtır(YeĢilpınar, 1997:30-41).

Crowther (1985), Kirk ve Ibrahim‟in(1966) araĢtırma sonuçlarını kabul etmiĢtir. Ancak bazı hareketler için giysi serbestliğinin yeterli olmadığını, giysi kalıbı üzerindeki bazı uzunlukların artması gerektiğini belirtmiĢtir. Esneyen ve esnemeyen kumaĢlardan üretilen pantolonların vücut-giysi uyumu incelenmiĢ kumaĢlar vücuda uygun olarak kesilmiĢtir. KumaĢların bedeni, kalçayı ve bacağı sarması sağlanmıĢtır. Crowther (1985), ayrıca pantolonların ağ eğrisi üzerinde çalıĢılmıĢ, giysi-vücut uyumunu sağlamak için pantolonların arka ağ yüksekliklerinin azaltılması ve ağ eğrisinin ayarlanması gerektiği üzerinde durmuĢtur. Giyim denemeleri sırasında ağ eğrisi verevliğinin fazla olduğu pantolonların vücutla uyumlu olmadığı tespit edilmiĢtir. Esnekliği fazla olan kumaĢlar seçildiğinde ise giysi uyumunun ve konforunun daha yüksek olduğu saptanmıĢtır(Bozkurt, 1995:158).

Ulrich (1981), kadın ve erkekler üzerinde 12 ölçüm noktası belirleyerek vücut hareketleriyle ölçüm noktalarında ortaya çıkan boyut değiĢimlerini incelemiĢtir. Erkeklerde kadınlara göre daha fazla vücut değiĢimi olduğu ve bu değiĢimin vücut hareketinin Ģekline göre %2-%50 arasında olduğu görülmüĢtür. Giysiler vücut hareketleri nedeniyle çekme kuvvetine maruz kaldığında bu kuvvetlerin hareket uzunluğuna ve kumaĢın esneme özelliklerine göre giysiyi yıpratabildiği de belirlenmiĢtir. ÇalıĢmada hiç esnemeyen dar, normal ve geniĢ kesimli gömlekler hazırlanarak yetiĢkinlere giydirilmiĢ, gömlek geniĢledikçe hareket serbestliğinin arttığı saptanmıĢtır. Hareket serbestliğinin yaĢa, cinsiyete, giysi türüne göre subjektif olarak değerlendirildiği de ortaya çıkmıĢtır. AraĢtırmaya göre yetiĢkinlerin giysilerdeki daralmayı kalça ve baldır bölgelerinde hissettiği, pijama ve eĢofman gibi giysilerde hissetmediği anlaĢılmıĢtır. Vücut hareketleri nedeniyle giysilerde meydana gelen dikiĢ bozulmaları ve sökülmeleri de incelenmiĢtir. DikiĢ bozulmaları daha çok pantolonların arka dikiĢlerinde görülmüĢtür(Özcan,2007:41).

(29)

BaĢka bir deyiĢle, hareketlerle ortaya çıkan ve giysiyi etkileyen bu kuvvetler, hareketin cinsine ve giysinin kesimine bağlı olarak, giysiyi yırtabilecek Ģekilde değiĢebilmektedir. Genellikle pantolonlarda rastlanan bu hatalar, gömlek, bluz, ceket, etek ve elbiselerde de sıkça karĢımıza çıkmaktadır. Hatanın ilk aĢaması hareket serbestisinin kısıtlanması, ikinci aĢaması ise zorlanan bölgelerde dikim bölgesinin yırtılmasıdır.

Sonuç olarak yapılan çalıĢmalar özel kullanım alanı olan iĢ giysilerinin de vücut hareketlerine uygun olması gerektiğini ortaya koymaktadır. Vücut ölçülerine uygun olmayan giysilerin, iĢ esnasında hareketleri engelleyerek iĢ kazalarına yol açabileceği ve iĢ performansını azaltarak verimliliği düĢüreceği kabul edilen bir gerçektir(KiĢoğlu ve diğerleri, 2004:240).

1.3. ĠĢ Giysilerinde Konfor

Günümüzde tüketicilerin giysilerden beklentileri yalnızca örtünmek ve korunmak değil, aynı zamanda iyi görünmek ve iyi hissetmek olmuĢtur. Giysilerin kullanıcıların kiĢilik, görünüĢ ve statüleriyle uyumlu olmaları arzu edilmekte; fiziksel, sosyal ve psikolojik beklentileri karĢılaması istenmektedir.Tüketicilerin bu beklentileri konfor kavramını ortaya çıkarmıĢ ve bunları karĢılamaya yönelik çalıĢmalar konfor araĢtırmalarına yön vermiĢtir(GüneĢoğlu, 2005:22). Fizik, kimya, tıp, tekstil ve konfeksiyon alanlarıyla iliĢkili olan bu bilim dalı, moda ve satıĢ özelliklerini de dikkate alarak, giyen kiĢinin sağlığını korumanın yanında, kiĢinin rahatlığını ve iĢ verimini azaltmayan giysilerin tasarımı ve üretimini sağlayabilecek kuralları ortaya koymayı amaçlamaktadır( Erdoğan, 1993:63).

Günümüzde fonksiyonel ve koruyucu giysilerin satıĢlarının son yıllardaki artıĢından dolayı, giysi konforu ve konfor ile ilgili değerlendirme metotları oldukça önemli hale gelmiĢtir.

Genel anlamda konfor; gözler, kulaklar, burun ve dokunma yoluyla algılanan ve herhangi bir acı ya da rahatsızlığın algılanmaması durumu olarak ifade edilir(Sivri, 2008: 2).

(30)

Giysi konforu ise giysi içinde kiĢinin kendisini rahatsız, memnunsuz hissetmediği hal olarak tanımlanabilir(Güney, 2008:15).

Giysi konforu, insanın giydikleri ve çevresi ile psikolojik, fizyolojik denge sağlayarak memnun olma halidir. ÇalıĢırken üzerindeki giysi ile kendini konforlu hissetmeyen iĢ görenin dikkati iĢinden çok giysinin kendini rahatsız eden bölümüne yönelecektir. ĠĢte bu nedenle giysi konforu iĢ sırasında iĢ görenin performansı ve motivasyonu açısından önem taĢır(Solak, 2003:417).

Konforlu olmamak ise, kullanıcının giysiden rahatsız olma durumudur. Rahatsız olma durumları, alerji gibi fiziksel tepkilerden, vücuda yapıĢan giysiden aĢırı terleme ya da herhangi bir toplantıda uygun olmayan giysiden dolayı bireyin kendisini kötü hissetmesini de içermektedir. Konfor, sübjektif ve fiziksel özelliklerin her ikisinin kombinasyonudur. Giysinin içinde ısı, nem ve hava hareketleri konforu sağlayan en önemli faktörlerdir. Ancak, giysinin büyüklüğü, uygunluğu ve estetik olması gibi sübjektif faktörler de oldukça önemlidir.

ġekil 3: Konforun yapısı

Fiziksel etkiler Psikolojik faktörler Fiziksel aktivitelerin seviyesi

KumaĢ /giysi özellikleri Lif içeriği / kumaĢ yapıları

Nem ve ısı transferi Hava geçirgenliği Uygunluk /esneklik /tutum

Çevresel faktörler Hava sıcaklığı, nem, vb.

Giysinin;

Amaca ve giyime elveriĢli olması

Tarzı olması Modaya uygun olması

Vücuda uygun olması

SaklanmıĢ nitelikler GeçmiĢ deneyimler Önyargı Beklentiler YaĢam tarzı Kaynak:(Utkun ve Öndoğan, 2009:106)

(31)

ġekil 3‟de konfora veya konforsuzluğa neden olan faktörler için „Konforun Yapısı‟ verilmiĢtir. Ġnsanın konfora tepkisini etkileyen fiziksel etkiler ve psikolojik faktörleri tanımlar.

Literatür bilgilere göre giyim konforu üç gruba ayrılarak incelenmektedir.Bunlar;

1) Termofizyolojik Konfor 2) Duyusal (Dokunsal) Konfor

3) Estetik – Psikolojik Konfor‟dur(Utkun,2007:29).

1.3.1. Termofizyolojik konfor

Termofizyolojik konfor, insan vücudu tarafından oluĢturulan ter ve ısı transferi sırasında ciltteki sıcaklığı korumak için kumaĢın sahip olduğu yetenekle ilgilidir(Das, 2005).

Konforun en geniĢ parametresini oluĢturan termofizyolojik konfor, giysilerin ısı ve nem iletim özelliklerine, giysilerin deride yarattıkları hisse ve giysi ile deri arasındaki mekanik etkileĢime bağlıdır. Bu nedenle termofizyolojik konfor, deri üzerindeki kumaĢ rahatlığının algılanması, sıcaklık, soğukluk, ıslaklık ve hissedilebilirlik duygularını içeren karmaĢık bir olaydır(Gürcüm, 2007:15)

Termofizyolojik konforu etkileyen parametreler çevresel ve kiĢisel olmak üzere iki grupta incelenebilir. Çevresel parametreler hava sıcaklığı, bağıl nem, hava hızı (akıĢı) ve ortalama ısınım sıcaklığıdır. KiĢisel parametreler ise insanın hareketlilik düzeyi (aktivitesi) ve giysilerdir. Tüm bu parametreler termofizyolojik konforu farklı Ģekillerde etkiler. Giysiler vücutta olan ısı kayıplarını ve dolayısıyla vücudun enerji dengesini etkilediğinden önemli bir faktördür. Isı kayıplarının yanı sıra vücutta üretilen terin uzaklaĢtırılmasında da rol oynamaktadır. Giysi direncinin artması terin geçiĢini kısıtlayarak vücudun daha büyük kısmının ter tabakasıyla kaplanmasına neden olur ki bu durum insanın rahatsız hissetmesine yol açar(Utkun ve Öndoğan, 2009:121). Kullanım sırasında özellikle cilde temas eden giysilerde derideki yağ, toz ve ter hareketi nedeniyle lif yüzeyinde değiĢiklikler meydana gelmektedir. Giysi üzerinde biriken bu

(32)

kirlilikler yıkama iĢlemi sırasında tamamen atılamaması ve yıkama iĢlemi sonucu da giysi üzerinde bir takım artıklar kalması giysi konforu açısından deride rahatsızlık yaratır(Gürcüm,2007:58).

ÇalıĢanların yaz ve kıĢ koĢullarındaki iĢ giysileri ve üniformaları kiĢiden kiĢiye göre de farklılık göstermektedir. ÇalıĢanlar rahat ve konforlu olduklarında fiziksel ve zihinsel performansları en üst düzeydedir. Rahatsızlık veren ısıl koĢullar altında insanların çalıĢma performansı ve iĢ verimi olumsuz etkilenir. Bu nedenle, bir ortamda bulunan çalıĢanların çalıĢma aktiviteleri ve giyim tarzları göz önünde bulundurularak gerekli çevresel koĢulların belirlenmesi ve uygun iĢ giysilerin seçilmesi kiĢisel rahatlığın yanında iĢ kalitesini de etkileyeceğinden son derece önemlidir(Kaynaklı ve diğerleri, 2005:20-28).

1.3.2. Duyusal konfor

Duyusal konfor ise giysi kullanıcısının duyuları ile cildin dokunma tepkisinin karĢılıklı etkisini anlatır. Duyusal konfor esas olarak tenle temas duyguları tarafından belirlenmektedir, yumuĢaklık, pürüzsüzlük, nemlilik, yapıĢkanlık, kaĢındırıcılık ve bunun gibi duygulardan etkilenir(Utkun, 2007:39).

Duyusal özellikler bir kumaĢın performansını da tanımlar lif materyaline, kumaĢ yapısına (yüzey yapısına) ve kumaĢ bitim iĢlemlerine bağlıdır. Gerilme, yırtılma, basma ve bükülme gibi küçük zorlamalarda boyutsal değiĢimler, sürtünme yada sertlik gibi yüzey özellikleri ve yüzey soğukluğu veya sıcaklığı el ile dokunularak hissedilen özelliklerdir. Düz yüzeye sahip bir kumaĢın deriyle temas eden geniĢ bir alanı vardır bu yüzden deriye serinlik hissi verebilir. Çünkü ısıl yalıtıcı bir hava tabakası mevcut değildir. Yüzey sürtünmesi sadece dokunsal özellikleri etkilemez. Ayrıca kullanım güvenliği açısından da önemlidir. Ancak düĢük sürtünme özelliği, kaygan bir materyalin dökümlülüğünü iyileĢtirirken güvenliğini düĢürecektir(Güney, 2008:17).

KumaĢın ciltle mekanik dokunuĢunu temel alan cilt duyusal konforu; hareket esnasında esneklik ve yumuĢaklıktır ayrıca rutubet olduğunda karıncalanma, kaĢıntı ve yapıĢma görülmemesidir. Vücuda uygun olan, yumuĢak, sinirlendirici ve rahatsız edici olmayan giysiler duyusal olarak konforlu giysilerdir(Anonim 3).

(33)

KumaĢın fiziksel özelliği ile ilgili duyumsal özellik tanımlayıcıları ve bu tanımlayıcıların fiziksel özellik bağlantıları aĢağıdaki tabloda gösterilmiĢtir.

ġekil 4: KumaĢın Fiziksel Özelliği ve Duyumsal Özellik Tanımlayıcıları

Duyumsal Özellik Tanımlayıcıları

Fiziksel Özellik Bağlantıları

Rahat Uygun

Kalın ağır Ağırlık

Eğrilmez Eğme bükme

YapıĢkan Nem Emmezlik Nem Islak Nem Nemli Nem YapıĢkan sıvı Nem Dikenli Yüzey Esnemezlik Gerilme KaĢındırıcı Yüzey Kaynak:(Utkun, 2007:39)

1.3.3 Estetik (Psikolojik) Konfor

Diğer bir giyim konforu çeĢidi; ürün hakkındaki psikolojik memnuniyeti ifade eden estetik konfor ya da psikolojik konfordur.

Psikolojik konfor; giysiyi giyen kiĢinin giysiden beklentileri ve hissettiği rahatlıktır(Üstün ve Çeğindir, 2006).

Psikolojik konfor; beden, uygunluk durumu, renk, göz alıcılık, model, modaya uygunluk gibi faktörleri içeren çekicilikle ilgilidir(Anonim 3). Psikolojik olarak insan, deri sıcaklığı 33 ile 35 derece arasında olduğu ve deri üzerinde terin birikmediği durumda kendisini konforlu ve rahat hisseder(GüneĢoğlu, 2005:27).

ĠĢ giysilerde psikolojik konfor, çalıĢanın beklenti ve duygularının kumaĢ veya giysi tarafından ne kadar karĢılandığının bir ifadesidir. Giysi, vücut ile temas ettiğinde neler hissettirir, göze nasıl görünür sorularıyla ilgilenir. ĠĢ giysileri güzel görünüm

(34)

(estetik, vücuda uyum, renk), leke tutmaması, yıkama sonrası Ģekil muhafazası, rahatlığı gibi giysi özelliklerinden etkilenir. Modaya uygun ve estetik açıdan cazip iĢ giysileri, çalıĢanın fark edilme güdüsünü tatmin edecek psikolojik rahatlamayı sağlar. ÇalıĢan, giydiği giysinin kendisi veya bulunduğu ortam için uygun olmadığını düĢündüğünde ise psikolojik konforsuzluk hisseder.

Ġnsanlar çalıĢırken üzerindeki giysi ile, kendini konforlu hissetmezse iĢ görenin dikkati iĢinden çok giysinin kendini rahatsız eden bölümüne yönelecektir. ĠĢte bu nedenle giysi konforunun ergonomi bilimi içinde ele alınması, iĢ sırasında iĢ görenin performansı ve motivasyonu açısından önem taĢır(Solak, 2003:417).

ĠĢ giysileri çalıĢanın sağlığını korumanın yanında, kiĢinin rahatlığını ve iĢ performansını düĢürmemelidir. Bu noktalara dikkat edilerek giysileri tasarlamak ve üretimini sağlayabilmek için, insan vücudunu iyi tanımak, giysinin kullanım amacını göz önünde bulundurmak ve kullanılacak olan malzemelerin özelliklerini iyi bilmek gerekmektedir. Aksi takdirde iĢ giysilerinde ortaya çıkacak konforsuzluk hisleri, alerjik reaksiyonlar, kaĢıntı, üĢüme hissi, aĢırı darlık hissi, vücut hareketlerinin kısıtlanması gibi giysiden kaynaklanan çeĢitli rahatsızlıklar iĢ verimini düĢürecektir.

1.4. ĠĢ Giysilerinde Tasarım

Tasarım, insan gereksinimlerini karĢılamayı amaçlayan genel görünüm, fonksiyonellik, teknoloji ve üretim gibi yüksek düzeyde yenilik getirici karmaĢık ve disiplinli bir olgu olarak tanımlanmaktadır( Aydın ve diğerleri, 1993: 268).

Bir ürünün düĢünme safhasından baĢlayarak, tasarım aĢamasının sonuçlandırılmasına kadar ki her basamakta tasarımcı görme, kavrama, hissetme, analiz, sentez, düĢünme, karar verme yeteneklerini, hayal gücünü ve yaratıcılığını ortaya koymak zorundadır. Tasarımcı her aĢamada, çok yönlü düĢünmek ve ürünün hammaddesinden baĢlayarak, parçaların uyumluluğundan kullanacak kiĢilerin, biyolojik ve psikolojik özelliklerine ve kapasitelerine kadar her etmeni değerlendirmek durumundadır. Bir tasarımdaki baĢarı, ergonomik kriterlerin göz önünde tutularak değerlendirilmesine bağlıdır(Akın ve Özer, 2004:79).

(35)

Giysinin tasarımı genel anlamda, diğer tasarımlarından farklı düĢünülmez. Giysinin kullanım amacına uygun olabilmesi ancak tasarım aĢamasında mümkün olacaktır. Giysinin amaca uygun olabilmesi için, giysinin kullanıcısının beklentilerine de cevap vermesi gerekliliği açıktır. Kullanıcı, giysinin fonksiyonel ve ekonomikliliğinin yanında estetik, orijinal, teknolojik de olmasını ister(Koca, 2007:24).

ĠĢ giysilerinin kullanılacağı yere ve iĢe göre nasıl bir rahatlık sunması gerektiği tasarım aĢamasında düĢünülmelidir. Ġyi kumaĢ, giysi görünüĢü ve giysi rahatlığı iĢ giysilerinde olması gereken kriterlerdir.

ĠĢ giysileri tasarlanırken, iĢ faaliyetlerinde performans oluĢumu için etkili olabilecek ergonomik faktörler dikkate alınır. Giysinin nasıl bir iĢde kullanılacağını ve giysinin kullanım alanındaki hareket sınırlarının iyi bilinmesi gerekir. Bu yüzden giysiye istenilen iĢlevselliği verebilmek için tasarımdan önce vücudunun hareketsiz ve hareket halindeki duruĢ ve ölçüler dikkate alınarak uygun iĢ giysileri tasarlanmalıdır.

ĠĢ giysi tasarımında, öncelikli iĢlemlerden biri de insanın antropometrik ölçüleridir. Giysinin boyutları insanın antropometrik boyutlarına uygun ve çalıĢanın antropometrik ölçüleriyle orantılı olmalıdır. Bunun yanında iĢ giysilerinin parçalarının da kendi içinde ve bireyin vücut özellikleriyle uyumlu bir Ģekilde tasarlanması gereklidir. Kullanıcının antropometrik oranları uygun tasarlanan bir giysi ile estetik görünümünü de artırdığı gözlenir.

Ancak, insanların antropometrik ölçüleri arasında farklılıklar bulunmaktadır.Bu farklılıklardan dolayı, her çalıĢanın kullandığı giysinin vücuda uyması, fonksiyonel olması ve rahat hareket olanağı sağlaması giysi kalıplarının antropometrik ölçülerden yararlanılarak hazırlanmasını gerektirmektedir. Örneğin, tasarlanan giysi ne kadar estetik, teknolojik, ve orijinal olursa olsun, insan boyutlarına uygun değilse insana rahatlık, kolaylık sağlamaz(Kalınkara ve KayabaĢı, 1995: 73).

Günümüzde tasarımcılar yeni ürünler için çeĢitli materyalleri temin etmeye çalıĢırlar. Ancak iĢ giysilerinde kullanılacak olan aksesuar ve malzemelerin çok sert olmayan materyallerden seçilmesi ve , kumaĢın esneklik derecesine göre tasarlamaları gerekir. Ayrıca iĢ giysilerinde geniĢ süslemeler de tasarlanmamalıdır. Çünkü bu tür

(36)

ilaveler kumaĢın performansını azaltarak giysi süslemelerinin çalıĢanı rahatsız etmesine yol açabilir. Çok büyük ve sert bir yüzey oluĢturan estetik unsurlar hem cildin tahriĢ olmasına hem de giysinin rahat kullanılmamasına neden olmaktadır. ĠĢ giysileri vücut hareketlerini, kan dolaĢımını engellemeyecek Ģekilde her bedene göre rahatlık unsuru göz önünde bulundurularak tasarlanmalıdır. Bir iĢ giysisinde öncelikle kol boyu, ön ve arka geniĢlikleri, ön ve arka uzunlukları, omuz düĢüklükleri, yaka oyuntuları, kol oyuntuları vb. noktalarda istenen rahatlık sağlanmalıdır(Anonim 4, 1994: 83).

ĠĢ giysilerinin tasarımında kullanım konforunu arttırıcı pek çok geliĢme söz konusudur. Günümüzde artık birçok tasarımcı kötü koku ve bakteri tehdidine karĢı cildi tahriĢ etmeyen kumaĢları kimyasal katkılı özel iĢ ayakkabı tabanları tasarlamaktadır. Örneğin, iĢ giysilerinin içine yerleĢtirilen gümüĢ iyonları bakterilerin çoğalmasını önlemektedir. Bazı iĢ dallarında kullanılan eldivenlerde antibakteriyel doku sayesinde küf mantarının oluĢumu da engellenmiĢtir. GümüĢ iyonu katkılı pantolon, iĢ tulumları veya kaĢkol gibi giysilerde koku oluĢumu söz konusu değildir. Bu sayede koku ve bakterilerin neden olduğu kaĢıntı, kızarıklık ve ĢiĢlikler de önlenmektedir(Anonim 5, 2005:7).

ĠĢ giysilerindeki renkler de tasarım açısından çok büyük bir öneme sahiptir. ÇalıĢanın psikolojik rahatlığı için uygun renklerin kullanılması önemlidir. Bazı iĢ giysilerinde renklerin uyarıcı ve koruyucu etkilerinden faydalanılır. Belirli mesleklerde giyilen iĢ giysilerinin rengi iĢçiyi dıĢarıdan gelebilecek tehlikelerden koruduğu gibi, bazı iĢ giysilerinin renkleri uluslar arası kurallara bağlı olduğu için toplum tarafından o meslek ile özdeĢleĢtirilip sembol haline gelmiĢ renkler kullanılmaktadır.

Rengin uyarıcı ve koruyucu etkisine örnek olarak yol iĢçilerinin giydiği sarı- turuncu giysi örneğini vermek mümkündür. Turuncu ve sarının ıĢık Ģiddetinin fazla olması ve doğal çevreden ayrılarak uyarıcı gücünün artması onun daha çabuk görülmesini sağlar. Aksine askerlerin eğitim elbiselerinde ise yeĢil ve kahverengi tonlar onların doğal çevreye uyumunu ve dikkat çekmemesini mümkün kılmaktadır(Polat, 1998: 89).

Bu sebeple amaca uygun seçilmiĢ renklerdeki bir giysi iĢçinin görünebilirliğini artırıp onu olası kazalardan da korur. Ayrıca Bundan dolayı bu renkler uyarı rengi olarak da kullanılırlar. Aynı sebepten dolayı itfaiye erleri de görüĢ mesafesini azaltan yoğun duman altında bu parlak renkleri giyer(Süer,1992: 47).

(37)

1.5. ĠĢ Giysilerinde Kalıp

Bir giysinin esasını oluĢturmak amacıyla yapılan çizim iĢlemlerinin bütününü kalıp olarak tanımlamak mümkündür(Pamuk, 2002: 40).

Kalıp, “Dokuma veya örme kumaĢtan hazırlanacak giysinin, üç boyutlu vücut Ģeklini istenilen model ve özelliklerde sarabilmesi için genellikle kâğıt üzerine hazırlanan iki boyutlu geometrik formdur” Ģeklinde tanımlanabilir(Öndoğan, 2000: 68).

Bir baĢka tanıma göre ise tasarımda amaçlanan giysi modelini oluĢturmaktır. Giysi modelini oluĢturan her bir temel çizim parçası kalıp olarak tanımlanmaktadır (Torgalöz, 1997:32-33).

Önceleri kumaĢların vücuda sarılıp belli yerlerden tutturularak elde edilen giysilerin; kesim yapılarak vücuda uyumlu hale getirilmesine ilk kez Minos medeniyetinde rastlanmıĢtır(M.Ö.3000–1400). Ayrıca bilinen ilk giysi kalıbı 12. yüzyılda Ġtalyan keĢiĢler tarafından kullanılmıĢtır(Ercan, 1994: 49).

Kalıp ergonomik açıdan ele alındığında; insanın üç boyutlu vücut formuna, ergonomik ve antropometrik açıdan uyum sağlayacak fonksiyonel ve estetik giysilerin hazırlanabilmesi için; vücut formunun iki boyutlu izdüĢümünü ve giysi modelini yansıtmak üzere hazırlanan çizimler akla gelir(Sezer, 2006: 42)

Giysi kalıbı hazırlama zaman, malzeme, enerji, masraf, kalite, vücuda uygunluk, estetik gibi unsurların gerektiği önemli bir iĢlemdir. Kalıp hazırlığı fiziki gücü, üretimi ve planlamayı doğrudan etkiler.

Antropometrik ölçülere göre kalıpların hazırlanabilmesi için öncelikle insan vücudundaki tüm eklem hareketlerinin ölçüleri alınmalıdır. Vücut hareketlerinin engellenmeden yapılabilmesi için giysi kalıplarına minimum hareket payları ilave edilmelidir(YeĢilpınar, 1997: 30-31). Vücuttaki eklem hareketleriyle giyside esneyen bölümler dikkate alınmalıdır. Giysiye bu özelliklerin kazandırılması durumunda, esneme olabilecek noktalarda dikiĢlerin kopması, kumaĢın aĢırı gerilme nedeniyle yırtılması veya yıpranması engellenmiĢ olur. Bu esneme özelliği giysiye bir pile, büzgü

(38)

yada drape gibi model özellikleri ile veya hareketin etkili olduğu bölümler için kalıpta büyütme iĢlemi yapılarak kazandırılmalıdır(Eray ve diğerleri, 1999: 447-455).

Giysilerin vücuda uyum ve kalıp özellikleri estetik ve fonksiyonel özelliklerini de doğrudan etkilemektedir. Ġnsan vücudu çok çeĢitli boyut ve Ģekillerde olduğundan kullanılmakta olan kalıp çizim sistemlerinin vücuda daha iyi uyum göstermesi ve vücudu sarması için geliĢtirilmesi gerekmektedir. Vücuda iyi oturan bir giysi estetik bir görüntü sergilemekle birlikte giyen kiĢiye yüksek düzeyde konfor ve hareket serbestliği sağlar. Giysinin vücuda iyi oturmasını sağlayan pek çok unsur vardır. Bunların baĢında 2 boyutlu kalıpların vücudun 3 boyutlu formunu doğru yansıtması gelmektedir.Bu nedenle insanların farklı anatomik yapıları dikkate alınarak ara bedenlerin oluĢturulması gerekir. Ġnsan vücudunun eklem hareketlerini engellemeyecek ölçüler giysi kalıbına yansıtılmalıdır(Eray ve diğerleri, 1999: 447-455). Kalıp çizim sistemlerinde karĢılaĢılan sorunları en aza indirmek için farklı vücutlara uygulanabilecek, direkt olarak vücut üzerinden alınan ölçülere dayalı, verimli ve etkili bir kalıp hazırlama yönteminin geliĢtirilmesi bu konuda atılacak acil gerekliliklerden biridir(Mete, 2001: 69-82).

ġekil 5: Farklı Anatomik Yapılarda Bayan Vücutları

Kaynak:(Walter, 2002: 29). KumaĢın esneme derecesi ölçü tablolarının hazırlanmasında ve ölçülendirmede önemlidir. KumaĢın esneme derecesine bağlı kalınarak beden ölçülerine ilave edilecek bolluk ve rahatlık payları ve diğer toleranslar göz önünde bulundurulur. Esnek kumaĢlardan yapılan giysiler vücudu saracağından belirli bir beden aralığı için tek bir beden kullanılabilir. Esnek malzemeden yapılan bir giysinin beden sayısı, esnek olmayan malzemeden yapılan giysinin beden sayısından daha az olur. Esneme miktarı az olan ya da hiç olmayan giysilere yönelik ölçü tabloları hazırlanırken beden sayısının arttırılması gerekir.

(39)

Yapılan bir araĢtırmaya göre Efes kalıp sistemi antropometrik ölçümlerle alınan yükseklik, derinlik ve geniĢlik ölçülerine dayanan bir sistemdir. Bu sistem ile 3 boyutlu vücut formları oluĢturulur(Mete, 2001: 76-77). Günümüzde artık hazır giyim sektöründe kalıp ve kesim planı hazırlığı aĢamalarında ileri teknoloji kullanılmaya baĢlanmıĢtır(Öndoğan,1999:5-8). Giyim sektöründe kullanılan bu teknolojilere “üç boyutlu bilgisayar sistemleri” denir. Bu sistemler aracılığı ile insan vücudunun üç boyutlu yapısını incelemek, model tasarlamak, her türlü kalıbı hazırlamak, iki boyutlu kalıplar ile vücut boyutları arasındaki bağlantıyı matematiksel bir formül kullanmadan yapmak ve otomatik serileĢtirme iĢlemlerini uygulamak mümkündür. Son yıllarda bilgisayar teknolojisindeki hızlı geliĢmeler sayesinde, insan vücudunu çok kısa bir sürede yüksek çözünürlükte tarayabilen ve bilgisayara aktarabilen 3-D tarayıcılar(scanner) geliĢtirilmiĢtir. Bundan sonraki adım, giysilerin insan vücudu üzerinde 3-D olarak modellenmesi ve 2 boyutlu açınımlara (giysi kalıbı formlarına) dönüĢtürülmesidir(ġekil 6). Bugün pek çok araĢtırmacı bu konu üzerinde çalıĢmalarını sürdürmektedir. Giysilerin bilgisayarda kumaĢın mekanik özelliklerine göre 3 boyutlu olarak modellenmesi çalıĢmaları arasındadır(ġekil 7). Diğer bir deyiĢle 3 boyutlu olarak modellenen insanın üzerinde bulunan giysisinin hareket ettikçe ne Ģekilde salınım yapacağının, döküleceğinin modellenmesi üzerinedir(Özcan,2007;27).

ġekil 6: 3 Boyutlu Vücut Tarayıcı ġekil 7: Hareketli Canlandırma

Kaynak: (Walter, 2002:10) Kaynak: (Walter, 2002: 26)

ĠĢ giysileri sektörünün geliĢim göstermesi, kadın-erkek ayrımını da ortadan kaldırmıĢtır. Üç boyutlu bilgisayar sistemleri ile iĢ giysileri tasarlanmakta, çalıĢanın vücudu üzerinden veya yüzey modelleme yöntemi ile alınarak büyük boyutlarda

(40)

hesaplamalar yapılmakta, model ve kalıp hatları vücut üzerinde direkt uygulanmaktadır. Ayrıca çalıĢanın farklı duruĢlarına göre giysi konforu da göz önüne alınmaktadır.

1.6. ĠĢ Giysilerinde KumaĢ

KumaĢ; tekstil liflerinin düzgün bir yüzey ve değiĢmez kalınlıkta ince bir doku oluĢturacak biçimde bir araya gelmesiyle elde edilen her tür yapıya denilmektedir(Serdar, 1998: 87)

KumaĢ giyim eĢyasının siluet veya stilini oluĢturur, fonksiyonel veya dekoratif amaçlarla vücut yapısına uymak üzere kalıplanır, form edilir veya serbest bırakılır. DikiĢler, pensler, kırmalar kullanarak kumaĢa form verilir. KumaĢın lif özelliği dokusu, kalınlığı, inceliği, pürüzlü veya düz yüzeyli oluĢu, yumuĢaklığı gibi özellikleri üretimi yapılacak giysi türünü, modelini ve beden ölçüsünü etkilemektedir. Bu bakımdan giysi modelinin esasını oluĢturan çizgiler kumaĢ özelliğine dayanmaktadır(Utkun, 2007:73)

Giysinin kullanım amacına göre, dünyada sınırsız sayıda kumaĢ çeĢitleri bulunmaktadır.Bu kumaĢlar için terbiye iĢlemlerinin önemi büyüktür. ĠĢ giysilerinde kullanılan kumaĢlara uygun terbiye iĢlemlerinin uygulanması kumaĢ performansı üzerinde etkili olmaktadır. KumaĢa dikilebilirlik yeteneği, dökümlülüğü, yumuĢaklığı, esnekliği, ütü tutması, özel amaçlar doğrultusunda buruĢmazlığı, hava geçirgenliği, su geçirmezliği gibi özelliklerin kazandırılması gerekir.

1.6.1. ĠĢ Giysilerinde Kullanılan KumaĢ ÇeĢitleri

Ġplik ve kumaĢ üretiminde kullanılan hammaddenin iĢ giysilerinde kaliteli olması gerekir. Ürün ile ilgili kalite gereksinimleri, hammadden beklenen standardı artırmaktadır. Son zamanlarda ileri teknolojiler sayesinde iĢ giysilerinde kullanılmak üzere pamuk liflerinden sentetik liflere kadar çok geniĢ bir yelpazede çok farklı isimlerde dokuma, örgü ve nonwoven (dokunmamıĢ) kumaĢlar üretilmektedir.

Şekil

ġekil 1: Ergonomi ve Giysi Arasındaki ĠliĢki
ġekil 2: Ġnsan Vücudunun Hareket Sistemi
ġekil 4: KumaĢın Fiziksel Özelliği ve Duyumsal Özellik Tanımlayıcıları
ġekil 8: Üç Ġplik Sistemli Duradry               ġekil 9: Duradry KumaĢa Nüfuz                KumaĢın ġematik Örgü Düzeni           Eden Nemin Yüzeyden BuharlaĢması
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Adana İlinde Organik Tarım Ürünleri Pazarlama Yapısı, So runlar Ve Öneriler Adana İlinde Organik Tarım Ürünleri Pazarlama Yapısı, So runlar Ve Öneriler KANTAR DAVRAN M.,

Timelike Translatio n Surface Acco rding to q-F rame in Minko wski 3-Space Timelike Translatio n Surface Acco rding to q-F rame in Minko wski 3-Space EKİCİ C., TOZAK H., DEDE

Kaygı: Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisi, sa.17, ss.111-120, 2011 (Diğer Kurumların Hakemli Dergileri)... F elsefe eğitiminde edebiyatın yeri F

European Journal of Radiology Extra, cilt.70, sa.1, 2009 (Diğer Kurumların Hakemli Dergileri) XI. Pankreas Kistik Tümö rlerinin Radyo lo jik Tanısı Pankreas Kistik Tümö rlerinin

Özdemir M., “Singularity analysis of two-legged planar parallel robots with three degrees of freedom” başlıklı makale ile TÜBİTAK Türkiye Adresli Uluslararası Bilimsel

To tal Pheno lic Co ntent and Antio xidant Capacity in So me Representatives o f Tribe Anthemideae To tal Pheno lic Co ntent and Antio xidant Capacity in So me Representatives o f

Dijital Resim Formatları: Günümüzde teknoloji ilerledikçe; görselin kalitesi, boyutu gibi etkenlere bağlı olarak çeşitli dijital resim formatları oluşmuştur.. Örnek:

Psikolojik Danışmanlıkta Kariyer: Kariyer Psikolojik Danışmanlığı, Konferans, Türk PDR Der / PDOK, Türkiye, Ocak 2021 Okullarda Pozitif Kariyer Danışmanlığı