• Sonuç bulunamadı

Ermeni kısa metrajları:Edebiyat öğretmeni Mıgırdiç Margosyan'dan öyküler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ermeni kısa metrajları:Edebiyat öğretmeni Mıgırdiç Margosyan'dan öyküler"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

~T

"7-St

O

O

Edebiyat öğretmeni M ıgırdiç M argosyan’dan öyküler

Ermeni kısa metrajları

Gâvur Mahallesi / Mıgırdiç

Margosyan / Bebekus’un Kitapları

İst. 1992 RAGIP DURAN Zengin Anadolu toprağının insani değerleri yazıya da dökülüyor. Serdar Çan’ın “Nenemin Masalları”ndan( *) sonra Mıgırdiç Mar- gosyan’ın “ Gâvur Mahallesi” de bir Ermeni yelini getiriyor Diyarba­ kır’dan.

1938 Diyarbakır doğumlu M argos­ yan, 1953’e kadar yaşadığı anakentini anlatıyor 11 öyküsünü topladığı 102 sayfalık kitabmda. Anasını, babasını, amcasını, dayısını, kız ve erkek kardeş­ lerini, evini, komşularını, papaz’ı, kili­ seyi, Kürt esnafı öyle canlı, öyle renkli dile getirıniş k i bu edebiyat ve felsefe öğretmeni, her birinden birer kısa met­ rajlı film çek ilm ezse yazık olur. Özy aşa - möyküsü renkli bir romanın 11 parçası aslında kitap. Yazı dilinde bile zaman zaman o işlek Ermeni şivesi kokuyor.

“Gâvur Mahallesi” otantik edebiyat

- _mı? Yoksa etnik edebiyat mı? Etiket­

lerle sınıflandırmaların önemi yok ki... Yine de özellikle içerikte bir Marquez rengi.

Geçenlerde Midyat’ta Cumhuriyet muhabiri Arıkan’ın eczanesinde oturu­ yorduk. 10 dakika içinde bir Kürt, bir Arap, bir de Süryani müşteri geldi. Pat­ ron, her biriyle 3 ayrı dilde konuştu. Biz de sürdürdük sonra Türkçemizi. “G â­ vur Mahallesi” de öyle. Kırmançı, Za- za, Ermenice, Türkçe söyleniyor şarkı­ lar. Diyarbakırlı Musevilerden de söz açıyor yazar.

Margosyan, Diyarbakır'ın La Rey- nière’i ( Le Monde’un gastronomi y aza­ rı), Ermeni mutfağını öyle bir betimli­ yor ki malzemesi ve pişirme usulüyle, bir ara kitabı bırakıp mutfağa koşası ge­ liyor insanın.

Serdar Çan’ın kitabmda geçmişin acıları anlatılıyordu biraz da bugünün ve haftalık dergilerin biçemiyle. M ar­ gosyan ise günlük yaşamdan kesitlerle anlatıyor Ermeni-Kürt ilişkilerini. A s­ lında sadece geçmişi bu şekilde anlat­ mak bile, edebiyatın çeşitli halklar ara­ sında dostluk köprüsünü kurmasına yeter bence.

Yaşar Kemal’in gazeteciyken kullan­ dığı yaklaşım mı, yoksa Sait Faik’in mahkeme röportajlarını mı anımsatı­ yor Margosyan. İkisi de değil, ikisi de. Benzetmelerin ne kıymeti var? Sade,

ama özgün bir dili var yazarın. Öğret­ menlik ve Marmara gazetesi deneyim­ leri okunuyor öykülerde. Didaktizme hiç kaçmadan, sıcak, dostça birtarz.

Bir-iki soru takılmadı değil: Mıgır- dıç’ın babası hangi dilde okuyordu es­ ki gazeteyi? Ve okulda hangi dille eği­ tim görüyordu yazar? Diyarbakır’da o zamanlar memur, asker, polis, komşu Türkler neyapıyordu?

Uzun ve geniş çağrışımlar yaptı ben­ de bu kitap. H er okur da mutlaka bir Ermeni arkadaşını, dostunu anımsaya­ cak “Gâvur Mahallesi ”nde. Ere- van’dan gelen Kamışlı’daki Ermeni b a­ yan öğretmenle Kars tren istasyonunda bir hamal çocuğun tercümanlığıyla Kürtçe anlaşabildiğimi hatırladım. Sı- vaslı Baston’u da Paris’te Mutualité sa­ lonunda Kürt yazar Mahmut Bakşi’nin bir Ermeni aydınla tartışması geldi gö­ zümün önüne. Mardin ve Midyat’taki manastırlar sonra. Hele Van Kalesi’nin tepesine çıkınca aşağıdaki ovada harap eski kent. Ermeniler otururmuş eski­ den. Bir de tabii ki Akdamar Kilisesi. Ferid E dgü’nün O ’sundaki (Hakkâ­ ri’de Bir Mevsim) Süryani kitapçı da bu filmin bir kahramanı olamaz mı?

Bu memlekette birbirine benzeyen kentsoylu ya da köysoylu yazarlarm ya­ nında yeni bir renk, yeni bir ses Mar- gosyan’ın yazdıkları. Refik Kubalas’ın kapak kompozisyonunda ne büyük bir hüzün! Ama yazarın neşesi, yaşama zevki tüm olumsuzluklara rağmen sa­ tırlarda gülümsüyor. □

Mıgırdiç usta ellerine sağlık!

(*) Nenemin Masalları / Serdar Can / Umııt

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

hileus'larla dolu şiirleri yüzünden Yunan casusu sanılarak tutuklanan Salih Zeki Ak­ tay sonunda aklanınca, onu gören Haşim, «Ulan casus bile değilmişin»

Bu çalışmada, mobil reklamcılık konusunda literatürde yer alan ça- lışmalar hakkında bilgi verilmiş, mobil reklamcılık ve araçlarından bah- sedilmiş, daha sonra da

Yaşamı boyunca bir karşılık bek­ lememiş ki, şimdi beklesinl Ama benim bir hafta boyu beklentim, öfkeye dönüşen beklentim Cevdet Hoca’nın hizmetlerine

İngilizce, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Latince eski ve Yeni Grekçe, Arapça ve Farsçayı ana dili gibi konuşan Cevat Şakir Türkiye’nin ilk tercüme

Çalışmaya konu olan dokuz filmde incelenen şiddet sahneleri genel olarak ele alındığında; şiddet sahnelerine estetik kazandırmak için, devamlılık kurgusunun tercih edildiği,

«Bu yıl burada, gelecek yıl şu­ rada; bu yıl şunlarla, gelecek yıl bun­ larla çalışırız» gibilerden bir tutuma girmemiş; beş yıl küçük Sahne’de on

Ayrıca çalkantılı bir dönem olarak değerlendirdiğimiz 1990 yılı sıkın­ tılarının 1991e sarkmaması için çok başlı siyasi yönetimin daha dengeli bir tutum

Ebûlûlâ Mardiniıı konferans ve makaleleri dışında neşrettiği eserleri şunlardır: Medeni Hukuk deıs'eri, Umumî zam lar, Şahsın hukuku.. Aile hukuku ve