• Sonuç bulunamadı

Klindamisin ile İlişkili Diyare ve Saccharomyces boulardii

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Klindamisin ile İlişkili Diyare ve Saccharomyces boulardii"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

31

Girifl

Klindamisin, s›kça diyare oluflturan antibiyotiklerden birisidir. Oral kullan›m› esnas›nda %20-50 civar›nda diyare gözlendi¤i bildirilmektedir. Antibiyoti¤in kullan›m›n› s›n›r-layan en önemli yan etkisi diyare ve Clostridium difficile’ye toksinleri ile oluflan psödomembranöz enterokolit (PMK)’tir (1). Saccharomyces boulardii ise farkl› etyoloji-lere ba¤l› ishallerin önlenmesinde ve tedavisinde kullan›lan nonpatojen bir mantard›r (2). S. boulardii’nin, antibiyotik kullan›m›n›n oluflturdu¤u intestinal sorunlar› ve C. diffici-le’ye ba¤l› toksisiteyi de önledi¤i bildirilmektedir (3). Biz çal›flmam›zda oral klindamisin tedavisi ile oluflan antibiyo-tikle iliflkili diyareyi ve bunun önlenmesinde S. boular-dii’nin etkinli¤ini araflt›rd›k.

Yöntemler

Çal›flmam›za antibiyoterapi indikasyonu olan hastalar dahil edilmifltir. Fizik muayene ile farinksi hiperemik, ödemli, tonsilleri hipertrofik ve kript formasyonu bulunan hastalar kriptik tonsillit olarak tan›nm›fl ve çal›flmam›za al›nm›fllard›r. Hastalar›n yaz›l› olarak izinleri al›nm›flt›r. Araflt›rmam›z fiubat-Haziran 2002 döneminde gerçekleflti-rilmifl ve çal›flmaya 45 hasta kabul edilmifltir. Bunlardan

25’ine günde 4 kez 300 mg oral klindamisin, 20’sine ise yi-ne ayn› dozda klindamisin ve günde bir kez S. boulardii (Reflor®250 mg kapsül, Sanofi Do¤u ‹laç Afi) preparat› ve-rilmifltir. Tedavi süresi 10 gün ile s›n›rland›r›lm›flt›r. Diyare saptanan hastalara mikroskopik d›flk› incelemesi yap›lm›fl ve etken saptananlar çal›flmadan ç›kar›lm›flt›r. Etken saptan-mayanlarda diyarenin ortaya ç›kt›¤› gün kaydedilmifl, d›flk› örneklerinden toksin A (Card test, Pasteur, Fransa) çal›fl›l-m›fl ve klindamisin tedavisi sona erdirilmifltir. Her iki teda-vi grubunda ishal ortaya ç›kma oranlar›n›n karfl›laflt›r›lma-s›nda c2testi, tedavi gruplar› aras›nda ishalin ortaya ç›kt›¤› gün ortalamas›n›n karfl›laflt›r›lmas›nda ise Mann Whitney-U testi kullan›lm›flt›r.

Sonuçlar

Klindamisin ve S. boulardii verilen 20 hastan›n 13’ün-de (%65) ishal gözlenirken, sa13’ün-dece klindamisin verilen 25 vakan›n 15 (%60) tanesinde ishal oluflmufltur. Bu haliyle S. boulardii uygulamas›n›n bir üstünlü¤ü gösterilememifltir (p=0.73). D›flk› incelemelerinde vakalar›n tamam›nda sade-ce direkt mikroskopi ile küme yapan ve kümeleflmeye e¤i-limli maya hücreleri görülmüfltür. Vakalar›n üçünde ise in-celemede her sahada ortalama 2-3 lökosit ve eser miktarda eritrosit saptanm›flt›r. Toplam hastalar›n %13.3’ünde (n=6) ve klindamisinle iliflkili diyarelerin %21.4’ünde C. difficile toksin A saptanm›flt›r. Bunlardan dördü klindamisin ve S. boulardii verilen hastalar olup, ikisi sadece klindamisin alan hastalard›r. Tedavi s›ras›nda diyarenin ortaya ç›kt›¤› gün incelendi¤inde, klindamisin grubu için ortalama 2.9±0.6 gün, klindamisin-S. boulardii grubu için 3.8±1.5 olarak bulunmufltur. Günlere göre diyare oluflma oranlar›

Klimik DergisilCilt 16, Say›:1 l2003, s:31-33

Klindamisin ile ‹liflkili Diyare

ve Saccharomyces boulardii

Hakan Erdem

1

, Zülfikar Polat

2

, Selim K›l›ç

3

, Alaaddin Pahsa

4

(1) Asker Hastanesi, ‹nfeksiyon Hastal›klar› ve Klinik Mikrobiyoloji Servisi, S›vas

(2) Asker Hastanesi, ‹ç Hastal›klar› Servisi, S›vas

(3) Gülhane Askeri T›p Akademisi, Halk Sa¤l›¤› Anabilim Dal›, Etlik-Ankara

(4) Gülhane Askeri T›p Akademisi, ‹nfeksiyon Hastal›klar› ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dal›, Etlik-Ankara

Özet: Klindamisin s›kça diyare oluflturan antibiyotiklerden birisidir. Oral kullan›m› esnas›nda %20-50 civar›nda di-yare gözlendi¤i bildirilmektedir. Saccharomyces boulardii ise farkl› etyolojilere ba¤l› ishallerin önlenmesinde ve tedavi-sinde kullan›lan nonpatojen bir mantard›r. Biz çal›flmam›zda oral klindamisin tedavisi ile oluflan antibiyotikle iliflkili di-yareyi ve bunun önlenmesinde S. boulardii’nin etkinli¤ini araflt›rd›k. Fizik muayene ile kriptik tonsillit saptanan 45 has-ta çal›flmaya dahil edildi. Yirmi befl hashas-tadan oluflan birinci gruba günde 4 kez 300 mg oral klindamisin ve 20 hashas-tal›k ikinci gruba ise yine ayn› dozda klindamisin ve günde bir kez S. boulardii tableti 10 gün süreli verildi. Birinci grupta di-yare oluflma oran› %60, ikinci grupta ise %65 idi. Bu haliyle S. boulardii uygulamas›n›n bir üstünlü¤ü gösterilemedi.

Anahtar Sözcükler: Klindamisin, diyare, Saccharomyces boulardii.

Summary: Clindamycin-associated diarrhea and Saccharomyces boulardii. Clindamycin is a frequent causative agent of diarrhea. It is reported that 20-50% of diarrhea brings up during oral usage. Saccharomyces boulardii is a non-pathogenic yeast used for the treatment of diarrhea in various forms. We investigated the diarrhea seen after oral clindamy-cin administration and the efficacy of Saccharomyces boulardii for the prevention of this diarrheal illness. We included in 45 patients who were diagnosed as cryptic tonsillitis on physical examination. The first group involving 25 patients were given oral clindamycin qd while the second group comprising 20 patients were given clindamycin at the same dosages plus S. boulardii pills for 10 days. The rate of diarrhea formation was 60% in the first and 65% in the second groups. We co-uld not show the efficacy of S. boulardii administration.

(2)

32 Klimik DergisilCilt 16, Say›:1

Tablo 1’de gösterilmektedir ve iki grup aras›ndaki fark ista-tistiksel olarak anlaml› de¤ildir (p=0.12).

‹rdeleme

Antibiyotikle iliflkili diyareler bafll›ca üç klinik formda görülmektedir: Antibiyoti¤e ba¤l› basit diyare, antibiyoti¤e ba¤l› kolit ve PMK. Antibiyoti¤e ba¤l› basit diyare dehidra-tasyona ve toksik belirtilere yol açmayan sulu bir ishaldir. Antibiyoti¤e ba¤l› kolit ise hastay› halsiz b›rakan sar›-yefli-limsi, bazen müküslü bol ve s›k d›flk›lama ile karakterizedir. D›flk›da bol lökosit ve eritrosit görülebilir. PMK’de ise ol-dukça ciddi bir tablo hakimdir. Kolonoskopik olarak gözle-nen sar› gri renkte plaklar kolonu kaplam›flt›r. Fülminan ko-lite kadar ilerleyebilir (4). Oral klindamisin tedavisinin ar-d›ndan %20-50 vakada diyare görüldü¤ü, yine tüm vakala-r›n %0.1-10’unda PMK olufltu¤u bildirilmektedir (1). Bi-zim çal›flmam›zda hastalar›m›z›n %62.2’sinde diyare göz-lenmifl ve vakalar›m›z›n tümünde ishal basit diyare tarz›nda olmufltur. Diyare geliflmesinin hemen ard›ndan antibiyote-rapiyi durdurmam›z vakalar›m›zda antibiyoti¤e ba¤l› kolit ve PMK geliflmeyiflinin esas nedeni gibi görünmektedir. Ancak üç vakada d›flk› incelenmesinde lökosit ve eritrosit görülmesi kontrolsüz antibiyotik kullan›m› sonucu basit di-yarenin kolite ilerleme olas›l›¤›n›n çok da düflük olmayaca-¤›n› düflündürmektedir.

C. difficile Gram-negatif anaerop bir basildir. Hospitali-ze hastalarda 1980’li y›llardan beri C. difficile’ye ba¤l› is-hal salg›nlar› s›kça bildirilmifltir (5). Toksijenik sufllar, anti-biyotikle iliflkili diyarenin %20-25’inden; PMK’nin ise he-men tamam›ndan sorumlu tutulmaktad›r (6-9). Patojenik sufllar›n toksin A ve B olmak üzere iki protein ekzotoksin ürettikleri bilinmektedir (10). Toksin A belirgin intestinal inflamasyon ve s›v› sekresyonu oluflturan, mukozal hasar› indükleyen 308 kDa a¤›rl›¤›nda bir sitotoksin ve enterotok-sindir. Toksin B’nin de ishale katk›s›ndan söz edilmektedir (10,11). Bizim çal›flmam›zda klindamisin ile iliflkili ishalle-rin %21.4’ünde, tüm klindamisin verilen hastalar›n %13.3’ünde C. difficile toksin A saptanm›flt›r. Geri kalan 22 diyare vakas›n›n etkeni bilinmemektedir.

Gastrointestinal floradan kaynaklanan veya ekzojen mikroorganizmalara ba¤l› diyarelerde S. boulardii’nin olas› baz› etki mekanizmalar›ndan bahsedilmektedir (12). De-neysel çal›flmalara dayal› oluflturulmufl bu hipotezlerde, bakteriyel toksin üretiminin ya da etkisinin inhibe edildi¤i ileri sürülmektedir. Mantar›n toksin nötralizan etkisi intra-selüler adenilat siklaz düzeylerini etkileyen bir protein sen-tezine ba¤lanmaktad›r. ‹leri sürülen baflka bir mekanizma ise toksinin mantara selektif ba¤lanmas› olabilir (13). S.

bo-ulardii’nin antidiyare-ik özellantidiyare-ikleri yayg›n olarak bilinmekle bir-likte, preparat empirik zeminde önerilmekte ve koruyucu mekaniz-malar› da tam olarak bilinmemektedir. Bu durum do¤al olarak farkl› yorumlar yap›l-mas›na neden olmak-tad›r (14,15) C. diffici-le’ye ba¤l› hastal›kla-r›n seyrinde en s›k kul-lan›lan ilaçlar 10 gün süreyle verilen metronidazol ve van-komisindir. Hafif seyirli hastal›klar›n tedavisinde eflde¤er etkinlik gösterdikleri bildirilmektedir (16-18). Teikoplani-nin de vankomisinle benzer etki gösterdi¤i bildirilmektedir (19). Yine yap›lan çal›flmalarda S. boulardii uygulamas›n›n antibiyotik verilen hastalarda ishal s›kl›¤›n› azaltt›¤› ve metronidazol ya da vankomisin ile kombine verildi¤inde C. difficileinfeksiyonuna ba¤l› relapslar› azaltt›¤› bildirilmek-tedir (20). Bizim çal›flmam›zda, oldukça potent bir ishal se-bebi olan klindamisin ile eflzamanl› verilen S. boulardii kapsüllerinin etkin olmad›¤› görülmektedir. Antibiyotik ke-silmesi ile tüm diyareler geçmifl ve antibiyoterapi indikas-yonu olan hastam›z olmam›flt›r. Sonuçlar›m›z antiyotiklerle iliflkili diyarelerin önlenmesinde tedavinin kesilmesinin ne kadar dramatik olumlu etki yapt›¤›n›n somut göstergesidir. Bunun d›fl›nda, Saccharomyces cerevisiae gibi baflka man-tarlar›n da benzer enterik sorunlar›n çözümünde kullan›la-bilece¤i, özellikle etki mekanizmalar› aç›s›ndan kapsaml› araflt›rmalara gereksinim duyuldu¤u öne sürülmektedir (15,21).

Kaynaklar

1. Çokça F, Linkozamidler. In: Topçu AW, Söyletir G, Do¤anay M, eds. ‹nfeksiyon Hastal›klar› ve Mikrobiyolojisi. ‹stanbul: Nobel T›p Kitabevleri, 2002: 264-6

2. Elmer GW, Surawicz CM, McFarland LV. Biotherapeutic agents. A neglected modality for the treatment and prevention of selected intestinal and vaginal infections. JAMA 1996; 275:870-6

3. Borneman J, Hartin RJ. PCR primers that amplify fungal rRNA genes from environmental samples. Appl Environ Mic-robiol 2000; 66(10):4356-60

4. Do¤anc› L. Antibiyoti¤e ba¤l› diyare ve psödomembranöz ko-lit. In: Eraksoy H, Yenen Ofi, eds. ‹nfeksiyon Hastal›klar› ve Klinik Mikrobiyoloji 2000. ‹stanbul:Klinik Mikrobiyoloji ve ‹nfeksiyon Hastal›klar› Derne¤i, 2000: 183-9

5. Barbut F, Decré D, Burghoffer B, et al. Antimicrobial suscep-tibilities and serogroups of clinical strains of Clostridium dif-ficile isolated in France in 1991 and 1997. Antimicrob Agents Chemother 1999; 43(11):2607-11

6. Bartlett JG, Chang TW, Gurwith M, Gorbach SL, Onderdonk AB. Antibiotic-associated pseudomembranous colitis due to toxin-producing clostridia. N Engl J Med 1978; 298:531-4 7. George WL, Rolfe RD, Finegold SM. Clostridium difficile and

its cytotoxin in feces of patients with antimicrobial agent-as-sociated pseudomembranous colitis and miscellaneous condi-tions. J Clin Microbiol 1982; 15:1049-53

8. Kelly CP, Pothoulakis C, LaMont JT. Clostridium difficile co-litis. N Engl J Med 1994; 330:257-62

9. Viscidi R, Willey S, Bartlett JG. Isolation rates and toxigenic potential of Clostridium difficile isolated from various patient Tablo 1. Klindamisin Tedavisi Verilen Hastalarda Diyare Ortaya Ç›kan Günlerin

Da¤›l›m›

Diyarenin Olufltu¤u Günler Klindamisin Grubu Klindamisin ve S. boulardii Grubu 2. gün 3 (%20) 3 (%23) 3. gün 10 (%66.7) 3 (%23) 4. gün 2 (%13.3) 4 (%30.7) 5. gün 1 (%7.6) 6. gün 1 (%7.6) 7. gün 1 (%7.6) Toplam (n=28) 15 13

(3)

Klimik DergisilCilt 16, Say›:1 33

populations. Gastroenterology 1981; 81:5-9

10. Pothoulakis C. Pathogenesis of Clostridium difficile-associ-ated diarrhoea. Eur J Gastroenterol Hepatol 1996; 8:1041-7 11. Dove CH, Wang SZ, Price SB, et al. Molecular

characterizati-on of the Clostridium difficile toxin A gene. Infect Immun 1990; 58:480-8

12. Berg RD. The indigenous gastrointestinal microflora. Trends Microbiol 1996; 4:430-5

13. Brand„o RL, Castro IM, Bambirra EA, et al. Intracellular sig-nal triggered by cholera toxin in Saccharomyces boulardii and Saccharomyces cerevisiae. Appl Environ Microbiol 1998; 64(2):564-8

14. Chia JKS, Chan SM, Goldstein H. Baker’s yeast as adjunctive therapy for relapses of Clostridium difficile diarrhea. Clin In-fect Dis1995; 20:1581

15. Schellenberg D, Bonington A, Champion CM, Lancaster R, Webb S, Main J. Treatment of Clostridium difficile diarrhoea with brewers yeast. Lancet 1994; 343:171

16. Teasley, DG, Olson MM, Gebhard RL, et al. Prospective ran-domised trial of metronidazole versus vancomycin for

Clostri-dium difficile-associated diarrhoea and colitis. Lancet 1983; i:1043-6

17. Wenisch C, Parschalk B, Hasenhündi M, Hirschl AM, Granin-ger W. Comparison of vancomycin, teicoplanin, metronidazo-le and fusidic acid for the treatment of Clostridium difficimetronidazo-le-as- difficile-as-sociated diarrhea. Clin Infect Dis 1996; 22:813-8

18. Wilcox MH, Howe R. Diarrhoea caused by Clostridium diffi-cile: response time for treatment with metronidazole and van-comycin. J Clin Microbiol 1995; 36:673-9

19. DeLalla, F, Nicolin R, Rinaldi E, et al. Prospective study of oral teicoplanin versus oral vancomycin for therapy of pseudo-membranous colitis and Clostridium difficile-associated diarr-hea. Antimicrob Agents Chemother 1992; 36:2192-6 20. McFarland LV, Surawicz CM, Greenberg RN, et al. A

rando-mized placebo-controlled trial of Saccharomyces boulardii in combination with standard antibiotics for Clostridium difficile disease. JAMA 1994; 271:1913-8

21. McCullough MJ, Clemons KV, McCusker JH, Stevens DA. Species identification and virulence attributes of Saccharomy-ces boulardii. J Clin Microbiol 1998; 36(9):2613-7

Referanslar

Benzer Belgeler

siyasetçilerin isteklerini emir kabul eden ,İl Genel Meclisi Başkanları ve üyeleri, Encümen üyeleri, Valiler ve Genel Sekreter yüzünden batan İl Özel

Herein we report two cases of KS developing in patients who were receiving immunosuppressive therapy; in patient 1 for the prevention of rejection after renal transplantation and

Lezyon proksimalinde jejenal anslar dilate görünümde olup, lümen çap› 46 mm olarak ölçüldü.. Oral kantrast verilmeden yap›lan bilgisayarl› tomografi (BT) incelemesinde,

Bizim serimizde de mide operasyonu sonras› 3 ay sonra Krukenberg tümörü saptanm›fl ve ortalama yaflam süresi ikinci operasyondan sonra 4 ay olmufltur.. Demographic Trends in

Karaci¤er, böbrek kist hidati¤i primer hastal›k ortaya ç›karken, akci¤er kist hidati¤i primer veya sekonder olarak ortaya ç›kabilir (4).. Kist hidati¤in akci¤er

Brusella endo- karditleri sadece antibiyotiklerle tedavi edilmesine ra¤- men pek çok hastada kombine tedaviye gerektirir (2). Bu olguda cevap daha

Destek Hizmetleri Müdürlüğü’nde bulunduğu halde Mali Hizmetleri Müdürlüğü bütçesinde bütçe tertibi olmayan 03.2.9.90 Diğer Tüketim Mal ve Malzeme

Amatör Telsizcilik çalışmaları için bölgesel haberleşmenin önemi çok büyüktür. Şu an Sis dağı ve Eğribel’e kurulan bu haberleşme sistemleri tamamen amatör