• Sonuç bulunamadı

Diyabetik Hastalarda Görülen İnvazif İnfeksiyonlar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Diyabetik Hastalarda Görülen İnvazif İnfeksiyonlar"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Girifl

Baz› infeksiyon hastal›klar› ile diyabet aras›nda s›k› iliflki oldu¤u tarih boyunca yap›lan çal›flmalarla gösterilmifltir. Mu-kormikoz (zigomikoz) ve malign otitis externa daha çok diya-betik hastalarda görülmektedir. Diyadiya-betik olmayanlarda, ancak altta yatan çeflitli hastal›klar›n ve granülositopeni varl›¤›nda görülebilir ve nadir olarak rastlan›r. Bu hastal›klar›n oluflu-munda, diyabet zemin haz›rlay›c› bir faktördür (1,2).

Mukormikoz

Mukormikoz, Zygomycetes s›n›f›na ait mantarlar taraf›ndan oluflturulan, ciddi ve s›kl›kla ölümcül seyreden bir infeksiyon-dur. Rinoserebral mukormikoz en s›k görülen klinik forminfeksiyon-dur. Ayr›ca akci¤er, cilt gastrointestinal sistemi tutan infeksiyonlar da geliflebilir; sistemik seyirli infeksiyonlar yapabilir (1-5).

Rinoserebral mukormikoz olgular›n›n yaklafl›k % 50-75’i diyabetiktir. Ketoasidoz sadece % 50 olguda olmas›na ra¤men önemli bir predispozan faktör gibi görünmektedir. Diabetes mellitus’ta asidoz s›ras›nda; transferrine demir ba¤lanmas› en-gellenir ve serumda serbest demir sal›n›m› artar. Üremek için demire gereksinme duyan Rhizopus türleri bu ortamda konak savunmas›ndan korunarak ço¤al›r ve hastal›k oluflmas›na ne-den olabilir. Deneysel olarak tek bafl›na asidoz veya hipergli-semi hastal›k oluflturmada yeterli de¤ildir. Ba¤›fl›k yan›tta as›l önemli olan nötrofillerdir (1,2).

Zygomycetes s›n›f›ndan Mucorales ve Enthomophthorales tak›m›ndaki cinsler insanda hastal›k yapabilirler (fiekil 1). Cunninghamella, Apophysomyces ve Saksanaea cinsleri de na-diren zigomikoz etkeni olabilmektedir. Zygomycetes’ler do¤a-da yayg›n olarak bulunmaktad›rlar. Özellikle toprak, meyve ve çürümüfl sebzelerde bulunur. Fungus, çevrede ve dokularda, kal›n, septumsuz ve dik aç› yapan hifler oluflturarak ürerler (2,5). Mantar sporlar› en s›k solunum yolu ile al›n›rlar ve spor-lar burun bofllu¤una yerlefltikten sonra akci¤erlere solunurspor-lar.

Rinoserebral mukormikozu olan hastalarda bafllang›ç bul-gusu olarak atefl, bafl a¤r›s›, yüzde a¤r› ve flifllik, göz a¤r›s›, pe-riorbital flifllik ve ak›nt›n›n efllik etti¤i burun t›kan›kl›¤› olabi-lir. Kronik bir seyir gösterebildi¤i gibi s›kl›kla 3-10 gün içinde geliflen fülminan bir tablo oluflturur. Bafllang›çta yanl›fll›kla bakteriyel sinüzit tan›s› al›r ve antibakteriyel ajanlarla tedavi edilirler, ancak tedaviye yan›t al›nmaz. Diabetes mellitus’lu bir hastada, sinüzitten flüphe edilirse ve tedaviye yan›t al›n-mazsa, yüzde a¤r› veya inflamasyon varsa mukormikoz düflü-nülmelidir (1-3,5).

Nazofarinkste yerleflen mantarlar›n doku invazyonu sonucu kanl› ve koyu k›vaml› burun ak›nt›s›; burun mukozas›nda ve sert damakta nekrotik alanlar ve üzerinde siyah kurutlar

olu-Klimik Dergisi • Cilt 18, Say›:1 • 2005, s:3-5 3

Diyabetik Hastalarda Görülen ‹nvazif ‹nfeksiyonlar

fiebnem Eren

Ankara Numune E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, 1. ‹nfeksiyon Hastal›klar› ve Klinik Mikrobiyoloji Klini¤i, S›hhiye-Ankara

flur. Nazal veya damak mukozas›nda siyah eskar yan›nda koyu renkli ak›nt›n›n varl›¤›, klinisyeni mukormikoz tan›s›na yön-lendirmelidir (1-3).

Daha sonra ortaya ç›kacak klinik bulgular, fungusun büyü-me tarz›n› yans›tacakt›r. Kan damarlar› invazyonu mukormi-kozun karakteristik özelli¤idir. Damarlar› invaze eden bu bü-yüme sonucunda tromboz, infarktüs ve hemoraji olur. Sinirleri tutar, dokular aras›ndan yay›larak doku nekrozu oluflturur (1-3,5).

Fungus burundan sinüslere, orbitaya, meninkslere, frontal veya temporal loba ilerleyebilir. Orbita selüliti de¤iflik derece-lerde olabilir. Yüzde ve orbitada inflamasyon, ekstraoküler kaslarda fonksiyon kayb›, proptoz, kemoz, lakrimasyon görü-lebilir. Orbitan›n ve santral sinir sistemi (SSS)’nin invazyonuna ba¤l› olarak görme kayb›, oftalmopleji ve kraniyal sinir (s›k-l›kla 5. ve 7. sinirler) felçleri geliflebilir. Orbitan›n invazyonu ve kraniyal sinir tutulumu kötü prognoz iflaretidir. Kavernöz sinüs tutulumunda di¤er kraniyal sinir felçleri, arteria carotis interna’n›n trombozu ile masif felç görülebilir. Do¤rudan be-yine yay›l›mda meningoensefalit, beyin apsesi geliflebilir. Hastal›k son derece h›zl› ilerler. Bu nedenle erken tan› ve te-davi hayat kurtar›c›d›r (1-5). Tan›da, öncelikle hastal›¤›n akla getirilmesi önemlidir.

Risk alt›ndaki hastalarda, antibakteriyel tedaviye yan›t vermeyen sinüzit veya orbitofasiyal bulgular› varsa, koyu renkli burun ak›nt›s›, burun ve damak mukozas›nda siyah es-karlar varsa mukormikoz düflünülmeli, biyopsi, bilgisayarl› to-mografi (BT) ve manyetik rezonans (MR) gibi radyolojik kiklere yönelinmelidir. Klinik bulgular yan›nda radyolojik tet-kiklerle tan› desteklenebilir.

Ak›nt› veya eskardan kaz›narak al›nan materyal, KOH ile yap›lan preparatla incelenebilir. Bu preparatta karakteristik, genifl, septumsuz ve dik aç›yla dallanan hifler görülebilir. Sü-rüntü veya pü kültürleri rinoserebral mukormikoz tan›s›nda nadiren yard›mc› olur. Tutulan dokudan biyopsi almak gerek-lidir. Histolojik incelemede, nekroz, nötrofil infiltrasyonu ve karakteristik genifl, septumsuz, dik aç›yla dallanan hifler görülür (1-3,5).

BT ve MR gibi radyolojik yöntemlerle orbitadaki kitle, göz kaslar›ndaki kal›nlaflma, kemik erozyonu, sinüs tutulumu gibi intrakraniyal yay›l›m saptanabilir. Bu da debridman ya-parken cerraha yard›mc› olur (1-5).

Tedavinin üç yönü vard›r: [1] Diyabetik ketoasidoz gibi altta yatan haz›rlay›c› faktörün h›zla kontrol alt›na al›nmas›; [2] paranazal sinüslerin, orbitan›n ve intrakraniyal invazyon bölgelerinin h›zla ve genifl kapsaml› cerrahi debridman›; [3] sistemik antifungal tedavinin bafllanmas› (1-3,5).

Mukormikozda kullan›lacak antifungal tedavinin bafll›ca ilac› amfoterisin B’dir. 1-1.5 mg/kg dozda bafllan›r; toplam doz 2.5-3 gr d›r. En az 6-8 hafta kullan›l›r; tedavi süresi 6-12

(2)

aya kadar uzat›labilir. Ancak infüzyona ba¤l› yan etkiler ve re-nal tübüler toksisite nedeniyle, hastalar uzun süre yüksek doz amfoterisin B tedavisini tolere edememektedirler. Amfoterisin B lipid kompleks (ABLC), lipozomal amfoterisin B ve amfo-terisin B koloidal dispersiyon (ABCD) gibi yeni lipid formü-lasyonlar›, daha iyi tolere edilebildi¤i için mukormikoz tedavi-sinde kullan›labilir. Birçok olgu sunumunda lipid formülas-yonlar›n›n yüksek, kümülatif dozlarda kullan›ld›¤› ve iyi yan›t al›nd›¤› bildirilmifltir. Ancak nadir görülen bir hastal›k olmas›, kontrollü bir çal›flma yap›lmas›n› olanaks›z k›lmaktad›r (1,2,5). Bu infeksiyonun tedavisinde azollerin (flukonazol ve itrakonazol) veya flusitozinin yeri yoktur (1,2).

Tedavi edilmezse hastal›k öldürücüdür. Erken tan› ve teda-viye ra¤men mortalite oran› %50’ye kadar ç›kabilir. Erken ta-n›, agresif cerrahi giriflim ve uzun süre yüksek doz amfoterisin B tedavisi bir seride bildirildi¤ine göre mortalite oran›n› %16.7’ye inebilmektedir (6). Kurtulanlar rekonstrüktif cerrahi ve uzun süreli psikolojik dan›flmanl›¤a gereksinme duyabilir. Agresif cerrahi debridman, yüksek doz amfoterisin B ya-n›nda hiperbarik oksijen tedavisi ile iyi sonuçlar al›nd›¤›n› bil-diren yay›nlar vard›r (7-10) Ancak hiperbarik oksijen yan›nda granülosit koloni stimüle edici faktör gibi di¤er tedavilerin yarar› konusunda ileri araflt›rmalar yap›lmal›d›r (1).

Malign Otitis (‹nvazif) Externa

Malign veya invazif otitis externa, diyabetlilerde intrakra-niyal yay›l›m yapabilecek bir di¤er infeksiyondur. En s›k izole edilen mikroorganizma Pseudomonas aeruginosa’d›r. Etyolo-jisinde nadiren Aspergillus, Klebsiella pneumoniae veya di¤er mikroorganizmalar rol oynayabilir. Hastalar›n %90’›nda kontrol alt›na al›namayan diyabet vard›r. Kan flekerinin regüle edile-memesi, ileri yafl, yüzme, iflitme cihaz›n›n kullan›m›, steril ol-mayan su ile kulak irigasyonu risk faktörleridir (1).

Bu infeksiyonun bulgular› aras›nda, hafiflemeyen kulak a¤r›s›, kronik eksternal otit, d›fl kulak yolunda yayg›n granü-lasyon dokusu, kanalda erozyonun klinik veya radyolojik bul-gusu, d›fl kulak yolundan Pseudomonas izolasyonudur.

Hastal›k karakteristik olarak periauriküler selülitle, d›fl ku-lak yolunun kemik ve k›k›rdak dokular›n›n birleflme yerinden bafllar ve k›k›rdak boyunca yay›larak ilerler. Stilomastoid fora-men hizas›nda fasiyal siniri tutar. Di¤er tutulum yerleri ise

tem-Klimik Dergisi • Cilt 18, Say›:1 4

feksiyon bulgular› vard›r. Ancak d›fl kulak yolu, flifl, k›zar›k ve hassast›r. Granülasyon dokusunun varl›¤› ile basit otitis exter-na’dan ayr›l›r. Muayenede kulak zar› görülüyorsa normaldir.

Radyolojik tetkiklerden direkt grafi, kemik destrüksiyonu varl›¤›nda de¤erledir. MR, yumuflak doku ve kemik tutulumunun yayg›nl›¤›n› gösterme yetene¤inden dolay› tercih edilmelidir. BT de tan›ya yard›mc›d›r. Her iki tetkik, tan› koydurmas›n›n yan›nda, genifl debridman yapacak cerraha da yol gösterici ol-maktad›r. Ayr›ca, teknesyum veya galyum sintigrafileri gibi radyonükleer tetkikler, temporal kemik osteomyelitine ait bul-gular›, MR veya BT’den önce gösterebilece¤i için yararl› ola-bilir (1).

Tedavisinde, nekrotik dokular cerrahi olarak debride edil-melidir. Mikroorganizman›n duyarl›k paternini saptamak için derin doku biyopsi kültürü yap›lmal› ve anti-Pseudomonas an-tibiyotiklerle ampirik tedavi bafllanmal›d›r. Tedavide kullan›-lacak standart antibiyotik flemas›nda; anti-Pseudomonasb -lak-tam ajan (piperasilin, seftazidim, sefepim, aztreonam) ile bir aminoglikozid kombinasyonu vard›r. Bu kombinasyonla, 4-6 hafta veya daha uzun süreli tedavi uygulanmal›d›r.

Baz› yazarlar, yan›t› göstermek için galyum sintigrafisi ve sedimantasyon de¤erlerini izlemeyi önermekte, çünkü yetersiz tedavi süresi relapslara neden olmaktad›r. Seçilmifl hafif olgu-larda siprofloksasin tedavisi uygun olabilir.

Oral ve Özofageal Kandidiyaz

Diabetes mellituslu hastalarda, mantar infeksiyonlar›n›n artm›fl oldu¤u bildirilmektedir. Günlük yaflamda diyabetli has-talarda en s›k karfl›lafl›lan mantar infeksiyonlar› mayalara ba¤l› olanlard›r. Uzun süreli ve kontrolsüz diyabetlilerde, ileri yaflta antibiyotik birlikte kolonizasyonda art›fl olmaktad›r; normal popülasyonda %35 olan kolonizasyon, diabetes mellitus’lu hastalarda %75 olarak saptanm›flt›r. Kolonizasyonda mikroor-ganizma yüzeyel mukozada tutunmakta ve ço¤almakta ancak epitele penetrasyon veya inflamasyon olmamaktad›r. Sistemik ve lokal savunman›n bozuldu¤u durumlarda daha derin doku-lara invazyon gözlenmektedir (11,12).

Oral kandidiyazda dil ve a¤›z mukozas›n›n di¤er bölgele-rinde, beyaz, kesilmifl süt görünümünde lezyonlar görülür. Lezyonlar kaz›nd›¤›nda kanayan, a¤r›l› ve k›rm›z› bir zemin b›rak›r. Beyaz lezyonlar Candida, deskuame epitel hücreleri,

S›n›f Tak›m Aile Cins Zygomycetes Mucorales

Mucoraceae Cunninghamellaceae Mortierallaceae Saksenaeaceae Syncephalastraceae

Absida Mucor Rhizomucor Rhizopus

Cunninghamella Mortierella Saksenaea Syncephalastrum

Entomophtoraceae

Conidiobolus Basidiobolus Entomophthorales

fiekil 1. Mukormikoz yapan önemli mantarlar.

poromandibuler eklem, mastoid ha-va hücreleri, kafatas› taban›, sigmo-id sinüs, meninksler, servikal ver-tebralard›r. Fasiyal sinir tutulumu olgular›n %30-40’›nda görülür ve prognozu çok kötü de¤ildir. Ancak, 9. ve 12. kraniyal sinir paralizisi ba-zen sigmiod sinüs trombozu ve SSS infeksiyonu ile komplike olan derin infeksiyonu gösterir ve hastalar›n %30’unda ölümle sonuçlan›r. Rino-serebral mukormikozda oldu¤u gibi h›zl› tan› ve tedavi gereklidir (1).

Yafll› ve diyabetli bir hastada kula¤a ait yak›nma varsa hastal›k düflünülmeli ve araflt›r›lmal›d›r. Fi-zik muayenede nadiren sistemik

(3)

in-lökosit, bakteri, keratin ve nekrotik doku ve g›da art›klar›ndan oluflur. Tan›, lezyonun klinik görünümü ve lezyondan yap›lan mikroskopik inceleme ile konulur. Kaz›nt›dan yap›lan yayma, Gram boyamas› ile veya KOH ile muamele edildikten sonra in-celendi¤inde hif, psödohif ve maya formlar› görülmektedir. Basit kültürler tan›y› desteklemez çünkü normal kiflilerin a¤-z›nda da Candida kolayl›kla üremektedir (11,12).

Di¤er mantar infeksiyonlar›nda oldu¤u gibi özofageal kan-didiyaz›n da diyabetli hastalarda görülme s›kl›¤› artmaktad›r. En s›k görülen etken C. albicans’t›r; daha az s›kl›kla, özellikle antifungal tedavi alan hastalarda, C. tropicalis, C. parapilosisis, C. krusei ve C. glabrata gibi non-albicans Candida türleri gö-rülebilmektedir (12). En s›k bulgusu, disfaji, yutarken tak›lma hissi ve s›cak veya so¤uk içeceklern al›n›m›ndan sonra oluflan substernal a¤r›d›r, bulant› ve kusma da olabilir. Bu hastal›k ge-nifl spektrumlu antibiyotik alan diyabetik hastalarda daha s›k oluflur. A¤›zda lezyon olmayabilir. Tan› için endoskopi tercih edilmektedir. Endoskopik incelemede özofagus hiperemik gö-rülür; üzerinde sar›-beyaz s›k›ca tutunmufl mukozal plaklar var-d›r. Plaklar kald›r›ld›¤›nda, alt›ndan düzensiz, kolay kanayan yüzeyler ç›kar. Lezyonlar s›kl›kla özofagusun 1/3 distal bölü-müne yerleflir. Kesin tan› endoskopi ile al›nan biyopsi ve f›rça-lama yöntemi ile al›nan materyalin incelenmesi ile konulmak-tad›r. Al›nan materyal, PAS, gümüfl veya Gram boyamas› ile boyanabilir. Lezyon veya ülser kenar›ndan al›nan biyopsilerden histopatolojik inceleme, HSV ve CMV için viral kültür yap›la-bilir. Preparatlarda görülen maya ve psödohifler Candida infek-siyonu için tan›sald›r. Kontrastl› radyolojik tetkikler özofajitli hastalarda nadir uygulan›r ve tan›sal de¤eri s›n›rl›d›r (11,12).

Yayg›n hale gelen psödomemebranlar, lümen içine prot-rüzyona ve parsiyel özofagus obstrüksiyonuna neden olabilir-ler. Özofageal kandidiyaza ba¤l› özofagus perforasyonu çok nadirdir. Baz› hastalar, yayg›n özofageal hastal›¤› olmas›na ra¤men asemptomatik olabilir. Bu muhtemelen hastal›¤a ba¤l› özofagus denervasyonu sonucu geliflmektedir. Di¤er komp-likasyonlar› aras›nda kanama ve yay›lma say›labilir (12).

Klimik Dergisi • Cilt 18, Say›:1 5

Mukoza kandidiyaz›n›n tedavisinde nistatin primer ajand›r; hafif ve orta dereceli infeksiyonlar›n tedavisinde kullan›labilir. Klotrimazol ve mikonazol de etkindir ve kullan›labilir. Dirençli olgularda amfoterisin B kullan›labilir (11). Kaynaklar

1. Calvet HM, Yoshikawa TT. Infections in diabetes. Infect Dis Clin North Am 2001;15(2):407-21

2. Kullberg BJ, van der Meer JWM. Approach to the patient who has zygomycosis. In: Armstrong D, Cohen J, eds. Infectious Diseases. London: Mosby, 1999: 4-9.14-9.15

3. Sugar AM. Agents of mucormycosis and related species. In: Man-dell GL, Bennett JE, Dolin R, eds. ManMan-dell, Douglas, and Bennett’s Principles and Practice of Infectious Diseases. 5th ed. Philadelp-hia: Churchill Livingstone, 2000: 2685-95

4. Johnston CLW. Infection and diabetes mellitus. In: Pickup J, Wil-liams G, eds. Textbook of Diabetes. Oxford: Blackwell Science, 1997: 70.1-70.14

5. Serody JS, Kelley M, Cohen MS. Infection in the immunocomp-romised host. In: Brillman JC, Quenzer RW, eds. Infectious Disease in Emergency Medicine. 2nd ed. Philadelphia: Lippincott-Raven Publishers, 1998: 317-37

6. Peterson KL, Wang M, Canalis RF, et al. Rhinocerebral mucormy-cosis: evolution of the disease and treatment options. Laryngoscope 1997; 107: 855

7. Price JC, Stevens DL. Hyperbaric oxygen in the treatment of rhino-cerebral mucormycosis. Laryngoscope 1980; 90(5; Pt 1) 737-47 8. Kays-Wyllie M. Hyperbaric oxygen therapy for rhinocerebral

fun-gal infection. J Neurosci Nurs 1995; 27(3): 174-81

9. Couch L, Thailen F, Mader JT. Rhinocerebral mucormycosis with cerebral extension successfully treated with adjunctive hyperbaric oxygen therapy. Arch Otolaryngol Head Neck Surg 1988; 114(7): 791-4

10. De La Paz MA, Patrinely JR, Marines HM, Appling WD. Adjunc-tive hyperbaric oxygen in the treatment of bilateral cerebro-rhino-orbital mucormycosis. Am J Ophthalmol 1992; 114(2): 208-11 11. Edwards JE. Candida species. In: Mandell GL, Bennett JE, Dolin

R, eds. Mandell, Douglas, and Bennett’s Principles and Practice of Infectious Diseases. 5th ed. Philadelphia: Churchill Livingstone, 2000: 2656-74

12. Graman PS. Esophagitis. In: Mandell GL, Bennett JE, Dolin R, eds. Mandell, Douglas, and Bennett’s Principles and Practice of Infec-tious Diseases. 5th ed. Philadelphia: Churchill Livingstone, 2000: 1094-8

Referanslar

Benzer Belgeler

10- DeShazo kriterleri esas al›narak allerjik fungal sinüzit tan›s› konan ve konmayan hastalarda afla¤›daki de¤iflkenler aras›ndaki farklar

B ütün Beethoven senfonileri, gelecek yıl için­ de Borusan İstanbul Filar­ moni Orkestrası tarafından seslendirilecek. Bunları din­ leyenler kocam an bir CD almış

Şerif İçli’nin ilk bestesi 1924 tari­ hini taşıyan, güftesi Süleyman Nazif tarafından kaleme alınmış, «Derdimi.. ummana döktüm« mısraıyla

leri çalışma prensiplerine göre termal, elektrokim- yasal, alan etkili, iletkenlik ve kapasite ve iletkenlik değişimine dayalı, kütle değişimine duyarlı ve optik

Orhan Eyüboğlu'nun mezarını yeniden yaptıran Vakıf Başkanı Rüstem Eyüboğlu, “Ailemizin değerli büyüklerinden merhum Orhan Eyüboğlu, Türk siya­ si

High plasma homocysteine level may be an important risk factor for ischemic hearth disease and diabetic neuropathy in type 2 diabetes mellitus.. New researches are needed to prove

[8] DM olan ve olmayan hastalarda komplike olmayan standart katarakt ameliyatından sonraki birinci ve dör- düncü haftada maküla değişikliklerini OKT ile incele- diklerinde;

NSD sapta- nan hastaların dekadlara göre dağılımı incelen- diğinde, ikinci ve üçüncü dekadlarda NSD sık- lığı diğer yaş gruplarına göre daha fazla idi ve tespit