8 HAZİRAN 1999 SALI
Hurnye
J
Istanbul
123 yıllık Adile Sultan Sarayı Kandilli Kongre ve Kültür Merkezi oluyor
KancElli’ye tarihi
küttür m erkezi
Restorasyonun birinci kısım çalışmaları binanın kabaca koruma altına alınmasını amaçlıyor. İkinci kısım restorasyonda iç dekorasyon ele alınacak.
Adile Sultan Sarayı, uzun
yıllar lise olarak hizmet
verdikten sonra geçirdiği
bir yangın neticesinde
kullanılamayacak duruma
geldi. 1986'da geçirdiği
yangından sonra hiçbir
yenileme çalışması
yapılmayan saray 13 yıllık
gecikmenin ardından
restore edilmeye başlandı.
K
andillinin güneyinde, İstanbul Boğazı'nı tüm çıplaklığıyla gözler önüne seren bir tepenin üstüne inşa edüen Adile Sultan Sarayı, II. Mahmud'un kızı Adile Sultan'ın vasiyeti üzerine 1909'dan itibaren Kandilli Kız Lisesi olarak kullanılmaya başlanmış. Uzun yıllar İstanbul'un ilk kız lisesi olarak eğitim ve öğretime hizmet veren saray, 1986'da elektrik kontağından çıküğı varsayılan bir yangından sonrakullanılamaz duruma gelmiş. Uzun yıllar harabe olarak kalan sarayın, kumarhane veya borsa olarak yeniden
düzenleneceği söylentilerini duyan Kandilli Kız Lisesi'nin
eski mezunlan, 1993'te biraraya
gelerek, sarayın restore edilip eski kimliğine kavuşturulması için KandM Kız Lisesi Eğitim Vakfı'm (KANKEV) kurdular. Vakfın kurulmasından sonra restorasyon için gerekli çalışmalan başlatan KANKEV, ilk olarak Milh Eğitim
Bakanlığiyla bir protokol imzalamış. KANKEV'in Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Imre Orhon, "Vakıf kurulduktan ve protokol imzalandıktan sonra binanın imkanlarım araştırdık ve buna uygun bir röleve çalışmasını gerçekleştirdik. Sonra da restorasyon projesini oluşturduk. ITÜ Mimarlık Fakültesinden beş öğretim görevlisinin katküanyla projeleri tamamladık. Projeler Anıtlar Yüksek Kurulu’na onaylattırıldı ve belediyeden inşaat izni'alındı. Beş yıl süren çalışmaların sonucunda ilk kısım ihaleyi açtık ve Yapı Merkez A.Ş. ilk kısım ihaleyi kazandı. 1998 Eylülünden beri çalışmalan sürdürüyoruz" diyor.
Restorasyonun birinci kısım çalışmalan, binanın kabaca koruma altına alınmasını amaçlıyor. Imre Orhon, "Şu anda içimizi rahatlatan tek nokta tarihsel kimliğine uygun bir biçimde koruma altına almıyor olması. Bakımsızlık yüzünden sarayın iç
ADİLE Sultan Sarayı, Sultan II. Mahmud'un kızı olan Adile Sultan (1826-1899) için, 1876 yılında Ser Mimar-ı Devlet Sarkis Balyan tarafından inşa edilmiş. Boğaziçi'nin Anadolu yakasında Kandilli'de Akıntıburnu sırtlanndaki düzlükte bulunan saraya, sahil yolundaki koruluktan giriliyor. Düzgün bir biçimi
bölümlerinde ağaçlar, otlar çıkmıştı. Duvarlar ise yıkılıyordu. Birinci paket ihaledeki amacımız da, binanın çatısının kapatılması,
döşemelerinin yapılması ve kapışırım kapatılarak koruma altına alınmasıydı. Bunu büyük oranda gerçekleştirdik. Haziran ayında birinci kısım
restorasyonu tamamlanır" şeklinde konuşuyor.
Birinci kısım restorasyonun bitiminin hemen ardmdan başlaması planlanan ikinci kısım restorasyon için daha büyük çaba gerekeceğini
olmayan saray arsasının ön yüzü sahil yoluna, arka yüzü ie Sıraevler Sokağı'na bakıyor. Saray, batı, doğu ve merkez bölümü olarak üç bölümden oluşuyor. Ahşap ağırlıklı olarak inşa edilmiş saray, genç rokoko
denebilecek bir üslup özelliği taşıyan yüklü ve zengin bezemelere sahip.
vurgulayan Orhon şöyle devam ediyor:
İç dekorasyon
"İç dekorasyonunun gerçekleştirilmesi için daha fazla finansal kaynağa ihtiyacımız var. Sarayın aslına uygun biçimde yapılmasının üzerinde titizlikle duruyoruz. Binanın şeması olduğu gibi durduğundan ayrı çalışma yapmamıza gerek kalmadı. İç dekorasyon konusunda ise o dönemde inşa edilmiş yapılar incelendi, fotoğraflar ve yazılar tarandı. Yapının üstünde bulduğumuz ayrıntılar oldu, bulamadığımız ayrıntıları da diğer yapılarla karşılaştırarak bulmaya çalışıyoruz".
Sarayın arazisi Milh Eğitim Bakanhğı'na ait. Bu nedenle eğitim kurumu olarak görünüyor. KANKEV'in çalışmalan da buranın eskiden olduğu gibi kültür ve eğitim yuvası olarak gelecek kuşaklara bırakılmasında odaklanıyor. Orhon, "Sarayı kültür amaçh kullanım için düşünüyoruz. 'Kandilli Kültür ve Kongre
Merkezi' kimliğiyle, İstanbul'un kültür ve sosyal yaşamıria büyük katkılar sağlayacak. Manzarası çok güzel, iki boğaz köprüsünü ve boğazı tümden görebilme şansınız var. Ama sadece bir dinlenme ve mesire yeri olarak düşünemiyorum. Ağırlıklı olarak kültüre hizmet verecek. Belki bahçesinde yemek yeme, çay içme imkanı olur ama gelen insanların amacı farklı olacak."
Proje, sarayın tarihi yapışırım korunmasının yarımda, mekanlara yeni işlevler de kazandırıyor. Eskiden sarayın harem bölümünü selamlığa bağlayan ve sarayın merkez bölümünü oluşturan oval salon, kongre merkezinin, 500 kişilik yemekli toplantıların yapüabileceği en büyük salonu olacak. Ayrıca 250 kişilik kongre salonu, basm, delegasyon odalan, sergi ve fuar salonları sarayın yeni iç mekanlarını oluşturuyor.
Restorasyonun üçüncü kısırımda, işletilmesi konusu ele almıyor. Orhon "Restorasyona başlamadan önce 7 milyon dolar civarında bir gider tespit
ettik. Birinci kısım için devletin ve KANKEV’in katkılanyla 1,5 müyon dolar harcadık. Beş milyon dolara daha ihtiyaç var. Bunu, restorasyonun üçüncü kısmı olan sarayın
işletilmesinden elde edilecek gelirle karşüamayı
düşünüyoruz. Amacımız, anonim bir model
gerçekleştirmek. Bu parayı sağlayacak bankalara, şirketlere belki de kullanım hakkı
taranacak. Onlardan kiralama bedellerini peşin ahp bu sorunu çözebiliriz. Dış kaynak bulma çabamız da var. Böyle bir yazıya kaynak sağlayabilecek uluslararası vakıflar, demekler, sivil toplum örgütleri, finansal kuruluşlar olabilir. Her öneriye açığız".
On üç yü sonra yenilenmeye başlanan sarayın
restorasyonunun bitim tarihi konusunda ise, Orhon kesin yarat veremiyor: "İkinci ihaleyi hemen yapabilirsek 1,5 yüda restorasyon tamamlanabilir."
Yazı ve fotoğraflar
Yeşim KÜÇÜKKAYA- MİHA
▼ Sarayın tarihçesi
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi