• Sonuç bulunamadı

Klarnet dahisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Klarnet dahisi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ı_»az.Giı o^jrıv^^jA ivıs^n n ıu ciI ÖCÜ

bile korkuyorum.”

Jay L e n o ’dan sonra Conan O ’Brien’ın programı var. Konuğu top model Heidi Klum. Çok gü­ z e l^ ) bir kadın. Beğendiğiniz gi­ bi! Gülüyor, konuşuyor, şirinlik­ ler yapıyor. Kimse korkmuyor. Hiç kimseyi korkutacak bir şey söylemiyor. Söylemez! Çünkü o bir tek. tçi hiç kalabalık değil. H e­ idi. H eidi’den ibaret! Patti Smith

i gibi değil.

Yalnız kalm am ak

için eksil!

Kimi kadınlar tanıdım. Tek başlarına bile birden fazlaydılar. Birçokları gibi, sadece kendilerin­ den ibaret olamadılar, insanları

¡

korkutur bu. insanlar bir tek olan

insanları severler; içlerinde bir ka- I labalıkla gidersen, kafaları karışır, ürküp kaçarlar hemen. Bu yüzden işte, kimi kadınlar gördüm. Epey

Faks: SOS 68 02 e-mai

— .w un nayvan katlia­ mı yapıp, bir adama gittiler. Yal­ nız kalmamak için eksilmeyi seçti­ ler.

Yalnızlık zehir gibidir çünkü. Tadı tarifsiz bir zehir gibi, insanın bütün gözeneklerini kanatır, ağır ağır. Kanamasın diye gözenekleri, tıpkı diğerleri gibi, içi katmansız olan diğerleri gibi, “ erdiler murat­ larına, içsiz kalabalıkları oturttu­ lar kerevetlerine” . Yalnızlıkla ze­ hirlenmemek için aza kanaat etti­ ler! Am a o adamlar, bunu asla bil­ mediler...

“ Manolya” filminin son sahne­ si. Feleğin çemberinden geçmiş kokainman kadın, sırf artık birini sevmek istediği için, aptal bir A - merikan polisinin sevgilisi olmayı kabul ediyor. Gözeneklerindeki kan kuruyor, içinde usulca bir or­ man dolusu hayvan ölüyor, insan içindeki hayvanları gerçekten öl­ dürebilir mi?

i:

ecete@hotmail.com

Klarnet dahisi

ECE BİLGİN

Faks:

(0212) SOS 68 02 ebilgin@milliyet. com. tr

A

lmanya’nın “ Klarnet dahi­si” olarak adlandırdığı M erve Kazokoğlu, henüz 17 yaşında olmasına rağmen başarıla

Avrupa, "Enstrümantal ve Vokal Müzik

Yarışması "nda finale kalan tek Türk kızı

17 yaşındaki Merve'yi konuşuyor

rıyla daha şimdiden adını duyurdu. A l­

man Müzik Şurası’nm 1964 yılından beri organize ettiği yarışmada, finale kalan tek Türk kızı oldu. M erve, Dün­ ya Alm an Liseleri’nin Doğu Akdeniz ayağında Roma, Kahire, Selanik, Ce- nova ve M ilano’dan seçilen öğrenci­ lerle birlikte 8 -1 5 Haziran tarihleri a- rasında Berlin’de Türkiye’yi temsil e- decek.

İkisi bir arada

Merve, Alm an Lisesi’nde öğrenci. Bu arada okulla birlikte konservatuvar eğitimine de büyük bir hızla devam e- diyor. “Alm an Lisesi, her zaman bana çok büyük destek verdi. Am a ben ayrı­ ca bir konservatuvar eğitimi almak is­ tedim. Henüz çok gencim ve her türlü donanıma ihtiyacım var” derken, klar­ netini yanından hiç ayırmıyor. Sekiz yaşından beri her gün çalışıyor. Piya­ noyla başlayan müzik yaşamı, şimdi nefesli çalgılarla devam ediyor.

Almanya davet etti

m ğ

17 yaşında böylesi bir başarıya sa­ hip olan M erve’y i , Alman Gençlik Ba­ kanlığı, “ Oda Müziği Kursu” na özel o- larak davet etti. Burada kursun profe­ sörleriyle on beş günlük bir kampa gi­ ren Merve, “ Bu benim için çok önem­ li. Hem çok ünlü isimlerle çalışıyorum hem de on beş gün sonunda verilecek konsere hazırlanıyorum” dedi.

Geçen yıl düzenlenen “ Oda Müziği Kursu” nun anlamı ise M erve Kazo­ koğlu için bambaşka: “ II. Dünya Sava­ şı sırasında toplama kamplarında ölen Musevi bestecilerin eserlerini seslen­ dirmek, benim için çok özeldi. Ö zel­ likle Rudolf Karel’e ait bestelerin tu­ valet kağıtlarının üstüne yazılmış hal­ de bulunduğunu öğrendikten sonra duygulanmamak elde değildi.”

Depremzedelere yardım

Deprem den sonra gazetelerde çıkan yazılardan M erve için endişe­ lenen Almanlar, genç kızın sağ ol­ duğunu öğrenince gözyaşlarını tu­ tamamışlar.

“ Benden haber alamadıkları i- çin konsere gelip gelmeyeceğimi bilemiyorlardı. Beni havaalanında karşıladıklarında çok sevindiler. Verdiğimiz konserde bir kutu yap­ tılar ve herkes içine para attı. Tam olarak bin 750 mark toplandı. Biz || banka aracılığıyla bu parayı dep­

rem zedelere verdik” diyen Mer- P ve, o günün coşkusunu hâlâ için­ de yaşıyor. Bu coşku gelecekteki .kariyeri için önemli.

Piyanoyla başladı

"Henüz çok gencim ve her türlü donanıma

ihtiyacım var" diyen Merve Kazokoğlu'nun

piyanoyla başlayan müzik yaşamı klarnetle

devam ediyor.

Hedefi uzun

vadeli

H ER

gün mutlaka iki saat nefes egzersizleri yapan M erve’nin, müzikli cümlelerin sonunu getirebilmesi için iyi bir ciğere sahip olması gerekiyor. Diyafram nefesini geliştirmek için yatarak çalışan M erve, karnına ansiklopedi koyarak daha uzun süre nefessiz kalabildiğini söylüyor. Bunun dışında, parmak egzersizlerini de asla ihmal etmiyor. “ Uzun vadeli

bir hedef istiyorum” diyen M erve’nin müzik dışındaki tek tutkusu, sinema; arkadaşlarıyla film izlemeye bayılıyor.

M ER V E

Kazokoğlu, her konser öncesi Alain Boeglin adında Fransız bir müzisyenle çalıyor. Boeglin, uzun süre Türkiye’de Bilkent

Üniversitesi’nde öğretim elemanı olarak görev yapmış.Merve, hocasıyla nasıl çalıştığını şöyle anlatıyor; “ H er üç haftada bir annemle Ankara’ya trenle giderdik. Çalışmam bittikten sonra da otobüsle İstanbul’a dönerdik. Çok yoruluyordum. Am a her şeye değerdi. Şimdi ülkesine döndü. Onu çok özlüyorum.” M erve’nin ağabeyi de piyano çalıyor ve zaman zaman kardeşine eşlik ediyor.

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Göllerin, istek üzerine süresi uzatılacak şekilde, 15 yıllığına özel şirketlere kiralanacağı belirtiliyor.Burada "göl geliştirme" adı verilen faaliyet,

l~yların sakinleşmesine ramen yine de evden pek fazla çıkmak 1emiyorduk. 1974'de Rumlar tarafından esir alındık. Bütün köyde aşayanları camiye topladılar. Daha sonra

,ldy"ryon ordı, ırnığ rd.n ölcüm cihazlan uy.nş ü.rinc. saİıtrd fıatiycılcri

Ankara Büyükşehir Belediyesi, kendilerine verilmiş görevler konusunda Ankara'nın ve Ankaralı'nın karşılaşacağı sorunlar ı, kurumsal risk yönetimi anlayışını

Bir tarafta siyasal iktidar gücünü ve meşruiyetini tüm kolluk kuvvetleriyle simgelerken, diğer taraftan toplumun daha çok özgürleşme talebiyle kamusal alanda var olma

Cumhurbaşkanı Sezer, Yakın Doğu Üniversitesi'nde devam eden, "çevre: Yaşam ve Sürdürülebilirlik" konulu konferans nedeniyle Rektör Prof.. Hassan'a gönderdi ği

Erzincan'ın İliç ilçesinin çöpler köyünde altın çıkarmaya hazırlanan çokuluslu şirketin, dönemin AKP'li milletvekillerini, yerel yöneticileri ve köylüleri gruplar

Öte yandan, hemen her konuda "bize benzeyeceksiniz" diyen AB'nin, kendi kentlerinde yüz vermedikleri imar yolsuzluklar ını bizle müzakere bile etmemesi; hemen tüm