13
PAZARIN PENCERESİNDEN
Ata’nm evinin değeri
SELÇUK EREZ_________________
aşlığında “ Kılavuz Kitaplarının Şahı" olduğu savunulan Fodor’un Yunanistan’ı -Atina, adalar,
manastırlar ve klasik ören yerleri ile beraber- anlatan kitabının 1995 baskısının Selanik bölümünde şu bilgiler yer alıyor:
“(St. Dimitrios Kilisesi’nden).. doğuya doğru sekiz blok yürürseniz Mustafa Kemal’in doğduğu eve varırsınız. Mustafa Kemal, Atatürk olarak da bilinir. Bu ev, Türk Konsolosluğu’nun bahçesinin içindeki tahta çerçeveli evdir.
Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı olan bu asker ve devlet adamı 1881 'de Selanik’te doğmuştur. Bu kentte katılmış olduğu Jöntürk hareketi, sonuçta saltanatın yıkılıp yerini modern Türk devletinin almasına yolaçmıştır.
Fodor’un bu kitabının 201’inci sayfasındaki • Selanik haritasında Atatürk’ün evi
gösterilmektedir.
Bu evi gezenlere dağıtılan broşüre göre bu ev, 1870 yılından önce Rodoslu müderris Hacı Mehmet Vakfı
1 tarafından yaptırılmış ! olup önce İbrahim
Zühtü adlı birisine, ! daha sonra da i Abdullah Ağa ve eşi | Ümmü Gülsüm’e
satılmıştır, ı Selanik arşiv
; belgelerindeki kayıtlara l göre ev, Atatürk’ün i babası Ali Rıza Efendi I tarafından kiralanmıştır.
'■ Ali Rıza Efendi, bir
süre Selanik Evkaf Katipliğinde bulunmuş ve gümrük memurluğu yapmıştı; 1878 yılında Zübeyde Hanımla evlenen Ali Rıza Efendi, bu eve taşındığı zaman ev üç katlı klasik, çıkmalı bir evdi.
Dış yüzü sıva üzerine pembe boyalı olup üst pencereleri ahşap, alt pencereleri ise demir kafesliydi.
Zübeyde Hanım, eşi ölünce daha küçük bir eve taşınmış ancak Atatürk İkinci Meşrutiyet’ten önce Selanik’te
görevlendirildiğinde bu evi satın almış. Annesinin Balkan Harbi’nden sonra bu
evden ve Selanik’ten göçtüğü biliniyor. Selanik Belediyesi bu evi satın alıp 1937’de konsolosluğumuza teslim etmiştir. Bu tarihten sonra evin onarıldığı, alt katında açılan dükkanlara ait eklemelerin kaldırıldığı ve Prof. Enver Ziya Karal ile eşi Fatma Karal’ın Dolmabahçe ve Topkapı Saraylarından seçtikleri eşyalar ile
donatıldığı 10 Kasım 1953’te ziyarete açıldığı biliniyor.
1981 yılında yeniden restore edilmiş olan bu üç katlı yapı, devrinin birçok özelliğini içeren güzel bir yapıdır: Dış yüzeyindeki sadelik ve simetri, içinde her iki katın arasında yer alan tuvaleti, ikinci katta insan boyunda çinko kaplı hamamı, oturma ve yatak odaları, mutfağı ile hoş bir yapıdır.
Atatürk’ün evinin bulunduğu bölgenin eskiden Türk mahallesi olarak bilindiği, 1917 büyük yangınında bu bölgenin de büyük çapta zarar gördüğü, bugün burada çok az sayıda eski Türk evinin kaldığı düşünülürse bu bakımlı evin sadece cumhuriyetimizin kurucusunun evi olduğu için değil, mimari
tarihi açısından da değeri olduğundan önemsenmesi gereken bir yapı olduğu anlaşılır.
Son restorasyonda, alaturka ayakyolunun - kullanılmasını önlemek için- çimentoyla tıkanması dışında başka bir yanlışın yapılmamış olduğunu sanıyorum. Sayın Cengiz Çandar’ın otelden aldığı iki Selanik’i tanıtan kitapta Atatürk’ün evinden bahsedilmiyordu. Sayın konsolosumuz Koray Targan’a sorduk: Yunanistan’da basılmış turist broşür ve kitaplarında bu evden söz açılmazmış!
Avrupa Topluluğu, Selanik kentinin, 1997 yılında “Avrupanın Kültür Başkenti” olacağını ilan etmiş. Bu nedenle kente büyük çapta maddi yardımda bulunmuşlar: 52 milyar drahmiye varan bir bütçe ile 94 altyapı projesini gerçekleştiriyorlar. Öteden beri burada yapılan uluslararası film festivaline çok sayıda konser, sergi ve seminer ekleyecekler. Birçok eski eser restore ediliyor, eski yapıların önemi, bunların korunmasının gerekliliği vurgulanıyor. Böyle bir ortamda, Atatürk’ün evi, 19. yüzyıldan
kalmış, yangınlara, yıkımlara direnmiş ve iyi bakılmış haliyle tanıtılması, vurgulanması, incelenmesi gereken bir yapı değil midir? Bu ev onu restore etmiş, müze olarak donatmış olan Türk Devleti’nin 1997 Avrupası’nın kültür merkezine bir katkısı değil midir?
Bunu biraz daha vurgulamak kabil: Selanik Belediyesi’ne ve Avrupa Topluluğu’nun kültür işlerine bakan yetkililerine başvurup “İşte bizim de katkımız budur!” demeli. Ata’nın evinin bahçesini emniyet için konsolosluk bahçesinden geçici olarak ayırıp bu binanın caddeye bakan kapısından meraklıları alıp bunlara binayı gezdirdikten sonra, binanın ardında, ortadaki göbekte yer alan ağacı da içine alan -ya da bozmadan çevresinde gezen- bir çadır içinde Balkanlar’daki Türk evlerini gösteren panolardan oluşan bir sergiyi de göstermeli.. Ata’nın evi Yunan broşürlerinde yer almalı.
Dışişleri ve Kültür Bakanlığı’nın işbirliği ve Çekül Vakfı’nın koordinasyonu ile bu pekala gerçekleştirilebilir.-^
Mustafa Kemal'in doğduğu ev.
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Ta ha T o ro s Arşivi