• Sonuç bulunamadı

3. SİNEMADA MİNİMALİZM

3.1. Akım Filmlerinde Minimalist Yaklaşımlar

3.1.8. Yeni Sinema

Yeni sinema Brezilya‟da ortaya çıkan bir ulusal sinemadır. Dünya sinemalarındaki endüstrileşmeye karşı kendi sinema anlayışını gerçekleştirmeye çalışan Yeni Sinema akımı Üçüncü Sinema olarak da anılır.

Roy Armes, Üçüncü Dünya ülkeleri sinemasını açıklarken, bu ülkelerde 1960‟lı ve 1970‟li yıllarda yaşanan film patlamasının 60‟larda bu ülkelerde başlayan değişik tiplerdeki endüstrileşme süreci ile birlikte yeni yaratılan kentli proleter sınıfının eğlence gereksinimini karşılamak için ortaya çıktığını söyler. Ancak, ona göre, endüstrileşmenin bu düzenli gelişimi 1960‟larda Üçüncü Dünya‟da artan ulusal bilinçlenme ile birleşince, yeni bir sosyalist devrim çağının Üçüncü Dünya ülkelerinde filizlendiğine dair yaygın bir inanca yol açmıştır (Coşkun, 2003: 225).

Üçüncü sinema alternatif bir devrimci sinema olarak ortaya çıkmıştır. Hollywood sinemasının izleyiciyi pasifleştiren sinema anlayışına karşı, onu harekete geçirecek bir sinemasal anlayış benimsemiştir. Bu anlayışla ortaya çıkan Üçüncü Sinemacılar Amerika‟daki eğlenceye dayalı sinema kültürü ve Avrupa‟daki bireyci sinemasal anlayışı zararlı bularak yeni bir alternatif arayışlarına girişmiştir. Üçüncü Sinemacılar sinemayı toplumsal mücadelenin bir parçası olarak gördükleri ve bu iki türün toplumsal mücadeleye zarar verdiklerini düşündükleri için bu iki türü eleştirmişlerdir. Onlara göne yeni bir sinema anlayışına ihtiyaç vardır ve bu yeni sinema devrimci mücadeleye katkı sağlamalıdır. Üçüncü Sinemanın başlıca yönetmenleri Fernando Solanas, Octavio Getino, Julio Garcia Espinosa gibi isimlerdir (Erus, Biryıldız, 2007: 173).

Emperyalizme karşı bir duruş sergileyen Yeni Sinema duruş olarak diğer akımlardan farklı olarak toplumun en alt tabakasına inmiş ve sistemin başladığı yerden başlamıştır sinemaya. Şehirden önce kırsalı, ucuz işçiden önce ezilen köylüyü seçmiştir kendine. Çünkü emperyalizm buralara giremeden şehirleri dolduramazdı onlara göre.

Üçüncü Sinema kavramının öncüsü sayılan Yeni Sinema hareketi Latin Amerika kökenlidir. Teknik olarak Yeni Dalga‟cılardan etkilenen hareket estetik yeniliklerin yanında sosyal temaları işlemişlerdir filmlerinde. Konu olarak şehirden ziyade kırsala inen Yeni Sinemacılar sorunun temeli olarak köylüleri, topraksız işçileri taşımışlardır perdeye. Filmlerinde, ezilenlere, etnik azınlıklara, kırsal hayat işçilerine ve topraksız köylülere seslenen bu hareket üslup ve kimi teknik özellikler olarak Avrupalı Yeni Dalgalacılardan etkilenmiş olsalarda daha politik ve daha toplumsal bir sinema anlayışı içerisinde olmuşlardır (Biryıldız, Erus, 2007: 25).

Yeni Sinema, İtalyan Yeni Gerçekçiliği ve Fransız Yeni Dalgasından kimi özellikler açıksından etkilenmiş olsalarda daha sert ve daha politik filmler yapan bir akım olmuştur. Temel olarak toplumasallıktan hareket eden Brezilya kökenli Yeni Sinema anlayışı, adaletsizliği ve sömürüyü en gerçekçi hali ile anlatmaya çalışmışlardır.

Akımın en önemli isimleri Nelson Pereira dos Santos, Glauber Rocha ve Ruy Guerra gibi isimlerdir. Bu yönetmenlerin öncülük ettiği filmlerin genel özellikleri, toplumsal adaletsizliğin ve sömürünün hüküm sürdüğü bir ülkede ki bu gerçekleri en gerçekçi haliyle anlatmaktır. Yeni Sinemacılar bu gerçekçiliği bazen bir belgesel gerçekçiliğinde, bazende Brezilya kültürünün izlerini taşıyan simgeler ile anlatmışlardır. Akım, o dönem diğer bir çok sinema akımınında etkilendiği gibi İtalyan Yeni Gerçekçi ve dönemin bir çok ülke sinemasını etkileyen Yeni Dalga akımının auter yaklaşımından etkilenmiştir (Coşkun, 2007: 227-228).

Yeni sinemacı yönetmenlerinin temel özelliği ulusal ve toplumsal bir devrimci hareket içerisinde sinemanın politik işlevine inanmış olmalarıdır. Akım genel olarak, adaletsizlik, sömürü, yeni gelişen siyahi elit tabakanın yozlaşması, taşranın, kırsalın azgelişmişliği ve ulusal özgürlük mücadelesi gibi konuları işlenmiştir. İşlenen konulardaki temel esas gerçekliğin halkın düzeyine indirgenip onun anlayabileceği bir duruma getirilmesidir. Üçüncü Sinemacılar için öğretmen sayılan Arjantinli Fernando Birri, filmüretme çabasını şöyle özetler: „‟Gerçekliği bir kamerayla karşılamak ve onu belgelemek, onu gerçekçi bir şekilde filme almak, azgelişmişliği halkın bakış açısından filme almak‟‟ (Güldoğan, 2010: 86-87).

Yeni sinema yönetmenleri yaptıkları filmlerde, anlatımlarındaki özgürlükleri ve yapımdaki bağımsızlıkları açısından örnek gösterilecek bir akım olarak dikkat çekmektedir (Biryıldız, 2002: 125).

Yeni Sinemacılar askeri cuntanın başa gelmesi ile etkinliğini yitirmiştir. Toplmsaldan yana tavır alan bu sinama akımın faşist bir cunta döneminde ayakta kalması pek mümkün değildi. Baskılar ve şiddetin artması ile bir çok sinemacı ya gizli gizli sinemaya yapmaya devam etmiş ya da ülke dışına kaçmakta bulmuştur çareyi.

Etkileri günümüzde de görülen Yeni Sinema, duruşu ve anlattıkları ile birçok kişiye ilham kaynağı olmuş ve olmaya devam etsede tarihdeki yerini almıştır. Her ne kadar bireyler üzerinden bu akım devam ediyor olsada 1970‟lerin başında bu akım bitmiştir. Akımın bitmesinin en önemli nedeni Brezilyada 1964 ve 1968 yıllarında yaşanan iki askeri darbedir. Askeri cuntanın başa gelmesi ile ülkedeke baskı, sansür, şiddet gibi faşist uygulamalar Yeni Sinemacıların üretimine olanak bırakmakdığı için birçok sinemacınında yurt dışına kaçmasına neden olmuştur (Coşkun, 2003: 223).

Yeni sinema bir devrim sinemasıdır. Hayatın içine yönelen bir sinema kültürüdür bu akım. Kendinden önceki diğer sinema akımları gibi hayatın gerçeklerine sırtını dayayan Yeni Sinema gerçekçi duruşu ve işlevselliği ile minimalist sinemanın kimi özelliklerini taşımaktadır. Teknik özellikleri konusunda her ne kadar tek tek filmler üzerinden konuşmak gerekse de hayatın içerisinden olması ve toplumun sorunlarına eğilmesindeki sorumluluğu ile minimalist sinemanın akrabalarından olan bir akımdır Yeni Sinema.