1. Karadeniz Ekonomik İşbirliği Konseyi üyeleri olarak, konseyin 25 Mayıs 1992
tarihinde İstanbul'da faaliyetine başladığı günden bu yana gösterdiği gelişmeyi değerlendirmek ve gelecekteki gelişimi için rehberlik yapmak amacıyla 5 Mayıs 1998’de Yalta’da toplandık. Hepimizin kabul ettiği gibi, uluslararası ekonomik konseyimizin gösterdiği gelişme, barışa, istikrara, güvenliğe ve vatandaşlarımıza katkıda bulunmakta olup, konseyimizin uluslararası yasal kimliğini sağlamlaştırma
zamanını geldiği düşünülmektedir. Bu amaçla, mevcut hükümetler arası mekanizmayı bölgesel ekonomik bir organizasyona çeviren bir antlaşma olan “Karadeniz Ekonomik İşbirliği Konseyi Organizasyon Antlaşması”nı imzalamış bulunmaktayız.
2. Bizce, Karadeniz Bölgesinin 21. Yüzyıldaki rolü, hem dünya politikası açısından hem
de global ekonomi açısından, bölgenin stratejik coğrafyası ve büyük ekonomik potansiyeli sebebiyle, önemli oranda artacaktır. Dolayısıyla, Konsey, hızlı bir değişme ve gelişmenin yaşanacağı dünyaya uyum sağlamalı, mevcut alanlardaki faaliyetlerini derinleştirirken yeni işbirliği alanları bulunmalıdır. Bu nedenle, globalizasyon ve bilgi çağına meydan okuyabilmek, ekonomik büyüme gelişmeyi artırabilmek, iş alanları yaratabilmek ve ülkelerimiz arasındaki sinerjiyi artırabilmek için Konseye yeni bir ekonomik program gerekmektedir.
3. Dünya Ticaret Örgütü (WTO) kurallarına göre ticaret özgürlüğü ve yabancı ticaret rejimlerinin uyumu konularındaki yüklenimlerimizi tekrar doğruluyoruz. Bu amaç doğrultusunda, Konseyimiz, Konseye üye ülkeler ve Avrupa Topluluğu arasındaki mevcut antlaşmaların gözden geçirilmesine ve bütün Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerin WTO’ya üye olmasına özel önem vermekte olup bu amaçlarımızı gerçekleştirebilmek için hem Avrupa Topluluğu’nun hem de Dünya Ticaret Örgütü'nün (WTO) desteğini beklemekteyiz. Ayrıca bu noktada, uzun vadede Konseye üye ülkeler arasında bir Serbest Ticaret Bölgesi kurma ve bu amaçla özenli bir Aksiyon Planı hazırlama konusundaki isteğimizi tekrar belirtmek istiyoruz
4. Konseyin geleceğine ait planlarımızın gerçekleşebilmesi için özel sektörün itici güç
olacağını ve hükümetler arasındaki işbirliğinin, iş dünyası arasındaki işbirliği ile tamamlanması gerektiğini düşünmekteyiz. Konseye üye ülkelerdeki somut projelerin
geliştirilmesi ve uygulanması aşamasında özel sektöründe yerine alması gerektiği fikrini destekliyoruz.
5. Selanik'te kurulan ve Konseyin ilk mali kurumu olan ve yakında faaliyetlerine başlaması beklenen “Karadeniz Ticaret ve Gelişim Bankası”nın kuruluşu konusundaki memnuniyetimizi belirtmek istiyoruz. Proje geliştirme aşamasından projenin uygulanması aşamasına geçen banka, Konseye yeni bir kalite ve heyecan getirecektir. Uluslararası bankacılık ve finans kuruluşlarını, Karadeniz Ticaret ve Gelişim Bankasını desteklemeye çağırıyor ve bankamızın faaliyetlerine katılmalarım bekliyoruz.
6. Üye ülkeler arasında paylaşılan değerleri ve diyalogu artıran bu tip faaliyetlerin hayata geçirilmesinin, Konseyin sağlamlaştırılması ve gelişimi açısından hayati önem taşıdığını düşünüyoruz. Bu bağlamda, işbirliğindeki öncelikli alanları belirlemek ve bu alanlarda koordinasyonu yürütecek ülkeler seçmek fikrini benimsiyoruz. Bu yeni oluşum, koordinasyonu yürütmesi istenen ülkelerin yüklenimlerini artırarak, projelerin hayata geçirilmesini daha verimli hale getirecektir.
7. Konsey, Avrupa Topluluğu, OSCE, WTO, UNIECE, UNIDO ve diğer uluslararası organizasyonlarla mevcut ilişkilerini, tamamlayıcılık ve karşılaştırmalı üstünlük bağlamında daha da ilerletecektir. Ayrıca, Konsey Orta Avrupa Girişimi (CEI), Güneydoğu Avrupa İşbirliği Girişimi (SECI) ve diğer bölgesel girişimlerle işbirliği ve yardımlaşma konularında araştırma çalışmaları yapacaktır. Konseyin, Birleşmiş
Milletler Genel Kurulu’nda "gözlemci" statüsüne alınacağını umuyoruz.
8. Bu noktada Konsey ve Avrupa Topluluğu arasındaki ilişkinin önemini belirtmek istiyoruz. Geçen Aralık ayında Avrupa Topluluğu Bakanlar Konseyi’nin almış onduğu Kapanış Bildirisini, Avrupa Topluluğu’nun, Konseye ve Konseye üye ülkelere karşı
atmış olduğu bir adım olarak görüyor ve çok olumlu karşılıyoruz. Avrupa Topluluğu ile ulaşım, enerji, telekomünikasyon şebekeleri, ticaret, ekoloji, adalet ve evsiz insanlar gibi konularda girişilecek işbirliğinin gelecek vaat ettiğine inanıyoruz. Nihai amacımız ise Avrupa Ülkeleri ve Konseye üye ülkeler arasında bir ekonomik işbirliği sahası yaratmaktır.
9. Konsey, hem bizim bölgemizdeki hem de bölgemiz dışındaki ülkeler için, işbirliğine
girmek için uygun bir partner konumuna gelmiştir. Konseye ait faaliyetlere gözlemci olarak katıldıkları için Avusturya, Mısır, İsrail, İtalya, Polonya, Slovakya ve Tunus’a teşekkürlerimizi sunuyoruz. Aynı zamanda, konseyimize üyelik için ve gözlemci statüsünde faaliyetlerimize katılmak için başvuran ve konseyin bir parçası olmak için istekte bulunan tüm ülkelere saygılarımızı sunuyoruz. “Karadeniz Ekonomik İşbirliği Konseyi Organizasyonu
Antlaşması”nın yürürlüğe girmesinden önce, Konseyin genişleme politikasını tartışmak istiyoruz. Yakın bir zamanda, diğer ülkelere ve Ulusal Hükümet Organizasyonlarına (NGOS), gözlemci statüsünde veya başka adlar altında destek verir duruma geleceğiz.
10. Bizce, şu an konsey birden çok amaca hizmet etmektedir. Bütün üye ülkelerde ekonomik ve sosyal gelişimi hızlandırmak ve demokratik kurumları sağlamlaştırmak gibi amaçlar için gerekli olduğu muhakkaktır. Ayrıca, Konsey 21. Yüzyılın birleşmiş Avrupa’sına entegrasyon için bir hazırlık zeminidir. Bunun yanında, Konsey, Karadeniz
Bölgesi'nin yatırım, refah ve istikrar açısından gelecek yüzyılda çekici bir bölge
olabilmesi için devletsel, bölgesel ve
kişisel bazda yapmamız gerekenleri belirlemek ve ortak bir gelecek oluşturmak için tarihi bir fırsatı temsil etmektedir.
11. Üye ülkelerimizin parlamentolarını “Karadeniz Ekonomik İşbirliği Organizasyonu Antlaşması”nı, bu konuda konseyin parlamenter meclisinden her türlü desteği göreceklerini de göz önüne alarak, onaylamaya çağırıyoruz. Ayrıca burada temsil edilen ülkelerin refahları için Konseyin gelişimine büyük yardımları dokunan POBSEC’e şükranlarımızı sunuyoruz.
12. Zirvenin mükemmel organizasyonu ve konukseverlikleri için Ukrayna hükümetine ve halkına teşekkürlerimizi sunuyoruz