• Sonuç bulunamadı

2. KAYNAK ÖZETLERİ

2.9. Türkiye’ den Soğanlı Bitki Bahçesi Örnekleri

2.9.4. Yalova geofit bahçesi

Yalova Geofit Bahçesi, ılıman iklim kuşağı geofit türlerinin birçoğunu içinde barındırmakta olup, dünyanın en önemli araştırma ve eğitim merkezlerinden birisi olacak. Türkiye Geofit Bahçesi 20 bin metrekare alana oturan; Sergileme Alanı, Alpin Sera (Türkiye’de ilk), Tropik Sera, Yetiştirme ve Çoğaltım Serası, Peyzaj Alanları, Laboratuvar ve Herbaryum Kompleksi olmak üzere beş bölümden oluşuyor. Bu bahçe aynı zamanda dünyanın en büyük geofit bahçesi olmaktadır.

41 3. MATERYAL VE METOD

3.1. Materyal

Göller bölgesinde doğal olarak yetişen soğanlı bitki türleri, bu çalışmanın ana materyalini oluşturmaktadır.

3.1.1. Göller bölgesinin coğrafik konumu

Göller bölgesi coğrafi olarak doğuda Beyşehir gölü, batıda Acı göl ve Solda gölü, kuzeyde Eber gölü, güneyde ise Gülük ve Köprülü geçitleri ile sınırlanan irili ufaklı 65 gölün bulunduğu bölgedir. Güneyi Toroslarla çevrili, iç bölümlerinde yüksek ve alçak dağ sıraları, onların arasında kalan havzalar ve de çok sayıda göl ile karstik bir bölgedir (Güneş, 2011). Bölgedeki göllerin büyük çoğunluğu tektonik olsa da Isparta'daki Gölcük gibi yer yer volkanik göllere de rastlanmaktadır.

Yaklaşık 25.000 km² alana sahip olan Göller Bölgesi, Isparta, Burdur illeri ile Afyon, Denizli, Konya ve Antalya illerinin bazı bölümlerini kapsar. Göller bölgesinin sınırlarını coğrafik, ekonomik ve kültürel faktörler belirlemektedir (Karaduman, 1997). Bu çalışmada, Göller Bölgesinin Antalya, Isparta ve Burdur illerini kapsayan (Şekil 3.1) bölümünde yetişen soğanlı bitki türleri ele alınmıştır.

42

Şekil 3.1. Göller bölgesindeki çalışma alanını belirten harita görüntüsü (Kılıçaslan, 2016)

3.1.2. Göller bölgesinin iklimsel özellikleri

Göller bölgesi iklim bakımından hem yanındaki İç Batı Anadolu iklimini andırır, hem de Akdeniz ikliminin etkisi altında bulunur. Burada da Akdeniz kıyı bölgesindeki gibi kış yağışları çok yer tutar. Hem de İç Anadolu ikliminin bazı özelliklerini gösterir. İlkbahar yağışları da, hemen hemen kış yağışları değerine yakındır. Yaz kuraklığı ise, Akdeniz iklimine göre biraz daha hafiftir. Göller bölgesi iklimi bunların bir karışımı ve İç Anadolu‟ya bir geçiş alanıdır. Ayrıca burada donlu günler sayısı, İç Anadolu’dakilere bir dereceye kadar yakın olduğu halde, Akdeniz kıyı bölgelerinden son derece fazladır (URL 1, 2013; Dönmez, vd., 2013).

Göller bölgesinde yüksek dağlık arazi ile bu dağların arasındaki oluklar rüzgâr yönlerini etkilemektedirler. Rüzgâr yönüne bağlı olarak göllerin yüzeyinden buharlaşan su ile nemlenen hava kütlelerinin yaslandığı dağ yamaçları daha nemli iklim etkisinde kalmaktadırlar (Bekçi ve Usul, 2001; Kantarcı, 2008;

Dönmez, vd., 2013). Kuzeydoğudan esen hakim rüzgârlar göllerin yüzeyinden buharlaşan su ile nemlenmekte ve bu nemi göllerin batısındaki dağların yamaçlarına yaslamaktadırlar. Böylece göllerin batısındaki dağ yamaçları daha

43

nemli ve yağışlı, doğudaki dağ yamaçları daha kuru ve daha az yağışlı iklim tiplerinin etkisinde bulunmaktadır.

3.1.3. Göller bölgesinin toprak yapısı

Göller bölgesinde yaygın görülen toprak tipleri; alüvyal ve kolüvyal topraklardır (Avcı, 1996). Bunun yanında kireçsiz kahverengi orman toprağı ve kırmızı renkli Akdeniz topraklarıda (terra–rossa) görülmektedir. Alüvyal topraklar:

Delta ovalarında ve akarsuların oluşturduğu çöküntü ovalarında yaygındır.

Akarsular taşıdığı malzemeleri geniş sahalara yayar ve biriktirir. Malzemelerin boyutuna göre alüvyon topraklarda; kumlu, killi bazende kumlu- killi katlar bulunur. Sürekli birikmenin olduğu alüvyon topraklarda horizonlaşma görülmez. Buna karşılık taşkınların olduğu kenar kısımlarda sığ topraklar vardır. Alüvyal topraklar; mil ve kumdan oluştuğu için kolay işlenir. Kolüvyal topraklar: Dağ yamaçlarından taşınan maddeler yamaçların eteklerinde birikir.

Bu biriken toprakta yamaç deposu, kolüvyal depolar, bu depoların üzerindeki topraklara kolüvyal topraklar denir. Bu toprakların fiziksel ve kimyasal özelliklerini yamaçtan gelen malzemenin özelliklerini etkilemektedir. Yamaç depolarındaki kaba malzemeler yamaçta sellerin oluştuğunu, ince malzemeler doğal dengenin bozulmadığını gösterir. Yamaç toprakların dağ kuşakların etekleri boyunca yer yer görülür. Kireçsiz kahverengi orman toprğı: Bu topraklar, ana materyalin granit, silisli şist, andezit gibi silisli olan ve İç Anadolu’nun kuzey ve doğusu ile İç Batı Anadolu’da 1000 m’nin üzerinde step ormanı veya kuru ormanlar altında gelişme göstermiştir. Besin maddeleri bakımından fakir olan bu topraklar yıkanmanın fazlalığından dolayı hafif asitli reaksiyon gösterirler. Kırmızı renkli akdeniz toprakları (terra–rossa): Bu topraklar, Akdeniz Bölgesi’nin tamamında görülmektedir. Kireçtaşı marn kil ve konglomera ve gnayslar üzerine oluşmuş topraklardır. Toprağın rengi kırmızı açık kırmızı ve sarı renktedir. Toprak iri taneli ve killidir. Toprak kireç taşı üzerinde oluşsa bile kireçli bir yapıda değildir. Bunun sebebi yeterince yıkanmış olmasıdır. Toros dağlarında 1000 m den yüksek sahalarda toprağın rengi organik madde birikiminden dolayı koyulaşarak kırmızımsı kahve ve kahverengine dönüşmektedir.

44 3.1.4. Göller bölgesinin bitki örtüsü

Dağların denize bakan yamaçlarında makilikler ve yer yer yüksek ormanlar kaplı ve arkalarında çukur alanlar ise karasal etkilerin arttığı bir iklim tipine rastlanır. Yine de Akdeniz’in etkisi nedeniyle bu kesimlerdeki iklim, İç Anadolu’daki kadar şiddetli karasal özellikler taşımaz. En sıcak ay ortalaması kıyılardaki 27-28 °C, iç kısımlar 23-25 °C dir; en soğuk ay ortalaması ise kıyıda 10 °C dolayında iken iç kısımlarda 1,5-2 °C kadar iner. Benzer biçimde, yıllık ortalama sıcaklık kıyılarda 18-20 °C, iç kısımlarda ise 12-14 °C kadardır (Günal, 2013).

Göller bölgesinin batı kesiminde, daha fazla yağış alan Barla Dağı’nın (2799 m.) kuzey ve doğusu, Davras Dağı’nın (2635 m) güney ve doğu yamaçları, Karlık Dağı, Sarıkum Tepe, Bucak kuzeydoğusundaki Asar Tepe kuzey yamaçlarının 1200 m.den yüksek seviyeleri Lübnan Sedir ve Toros Göknarının hakim olduğu yarı nemli ormanların yayılış alanıdır. Ihlamur (Tilia rubra subsp. caucasica), kızılcık, fındık, titrek kavak, üvez (Sorbus torminalis), kasnak meşesi (Quercus vulcanica) gibi türlerin karıştığı bu ormanlar batı kesimde Söğüt Dağları, Salda Gölü’nün kuzeyindeki ve güneyindeki dağlık alanlar ile Burdur Gölünün güneyindeki Kestel Dağı (2334 m) üzerinde yerlerini kızılçam, karaçam, ardıç türlerinden oluşan kuru ormanlara bırakırlar (Avcı, 1996; Günal, 2013).

3.2. Metod

Göller bölgesinde yapılan botanik çalışmalarnı sonucunda belirlenmiş olan 2718 bitki türünden 209 farklı soğanlı bitkinin bulunduğu belirlendi. Bu türlerin peyzaj mimarlığında kullanıma uygun 11 parametre üzerinden değerlendirilirdi.

Belirlenen parametrelerden 5 ve üzeri değere sahip 117 tür ele alındı ve bu türlere ait bir çiçeklenme takvimi oluşturularak yıl boyunca çiçekli kalabilecek bir soğanlı bitki bahçesi oluşturulması amaçlanmıştır.

45

3.2.1. Göller bölgesinde yetişen soğanlı bitkilerin belirlenmesi ve peyzaj mimarlığında kullanımının değerlendirilmesi

Bu çalışmada ilk olarak TUBİVES’den yararlanılarak, Göller bölgesinde yetişen toplam 135 familyaya ait 2718 bitki türü incelenmiş, bu çalışmaya benzer araştırmaların yapıldığı tezler, makaleler ve bildiriler irdelenerek soğanlı bitki türleri ortaya konulmaktadır.

3.2.1.1. Çiçeklenme zamanı

Soğanlı bitkilerin çiçekli kalma sürelileri az olmasından dolayı peyzaj mimarlığında kullanılacak olan soğanlı bitkilerin seçimine özen gösterilmelidir.

Seçilecek türlerin çiçeklenme zamanları dikkate alınarak yıl boyunca çiçekli kalabilecek bir soğanlı bitki bahçesi oluşturulabilir. Bu çalışmada, peyzaj mimarlığında kullanıma uygun olan soğanlı bitkilerin çiçeklenme zamanları, daha önce yapılan araştırmalar neticesinde ortaya konulmaktadır.

3.2.1.2. Gösterişli çiçek

Soğanlı bitkilerin peyzaj mimarlığında tercih edilmesinin en önemli nedenlerinden birisi de gösterişli çiçeklere sahip olmasıdır. Kısa sürede yetiştirilebilen ve etkili çiçek açmaları sebebiyle soğanlı bitkiler, peyzaj mimarlığının vazgeçilmezlerindendir. Bu çalışmada yapılan literatür çalışmarı neticesinde, gösterişli çiçeklere sahip olan türlerin oluşturduğu çiçek taslaklarının estetik bir görünüme sahip olup olmamalarına göre sınıflandırılmaktadır.

3.2.1.3. Kokulu olma özelliği

Soğanlı bitkiler, çiçeklerinin gösterişli olmasının yanı sıra bazı türlerinin hoş kokulara sahip olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada tespit edilen soğanlı bitki türlerinden hangilerinin hoş kokulara sahip olduğu, daha önce yapılan araştırmalar irdelenerek ortaya konmaktadır. Örneğin; Nisan ve Mayıs ayında

46

çiçeklenen Hyacinthus’lar, beyaz kağıt görünümlü ve açık sarı çiçekli Narcissus türleri, hoş kokulu bazı soğanlı bitkilerdir.

3.2.1.4. Endemiklik

Endemik bitki, bulunduğu bölgenin ekolojik şartlarından dolayı yalnızca belirli bölgede yetişebilen, dünyanın başka yerinde yetişme ihtimali olmayan, yöreye özgü bitki türüdür. Bu çalışmada ise, Göller bölgesinde doğal olarak yetişen soğanlı bitkilerin sadece bulunduğu yöreye ait olup olmadıkları yapılan literatür çalışmalarında ortaya konulmaktadır.

3.2.1.5. Toprak toleransı yüksekliği

Soğanlı bitkilerin büyük çoğunluğu toprak çeşitliliği açısından kumlu, tınlı, killi olan topraklarda yetişebilmektedir. Bu çalışmada toprak bakımından seçici olmayan soğanlı bitkilerin neler olduğu gösterilmektedir. Bu türlerin toprak töleransı belirlenirken kayalıklarda, yamaçlarda, harabelerde vb. gibi toprağın yetersiz veya az olduğu yerlerde yetişebilmelerine göre değerlendirilmiştir.

3.2.1.6. Gölge ve yarı gölgeye dayanımı

Soğanlı bitkiler, genellikle yarı gölge yerlerde yetişebilmektedir. Ancak bazı türleri gölgede yetişebildiği gibi bazı türleride güneşli yerlerde yetişebilmektedir. Bu çalışmada ise gölge ve yarı gölgeye dayanımı yüksek olan soğanlı bitkiler belirlenirken, bitkilerin orman altında, makilerde, duvar diplerinde vb gibi güneş ışınlarının az olduğu yerlerde yetişebilmelerine göre değerlendirilmiştir.

3.2.1.7. Doğal ve yapay su kenarlarında kullanımı

Doğal ve yapay su kenarlarında kullanılan soğanlı bitkiler genellikle nemli koşullara uygun ve su istekleri fazla olan bitkilerden oluşmaktadır. Bu

47

çalışmada ise bataklıklarda, su birikintilerinde, dere kenerlarında vb. gibi suya yakın ve nemli bölgelerde yetişebilmelerine göre değerlendirilmektedir.

3.2.1.8. Çiçek parterlerinde kullanımı

Çiçek parterlerinde kullanılacak soğanlı bitkiler genellikle formal yerine, informal şekilde kullanılmaları tercih edilmelidir. Çiçek parterlerinde kullanılacak soğanlı bitkilerin gösterişli ve uzun süre çiçekli kalan türler tercih edilmelidir. Bu çalışmada çiçek parterlerinde kullanılması öngörülen bitkilerde, diğer bitkilerle kullanıma uygun olmaları, çiçeklerinin gösterişli olmaları ve çiçeklenme zamanlarına göre değerlendirilmektedir.

3.2.1.9. Sergi ve gösteri amaçlı kullanımı

Soğanlı bitkilerin peyzaj tasarımlarında kullanımı tek veya küçük gruplar halinde kullanılabileceği gibi büyük guruplar halinde de kullanılabilir. Bu çalışmada sergi ve gösteri amaçlı kullanılacak bitkiler belirlenirken, çiçeklerinin gösterişli olmalarına, çiçek parterlerinde kullanılabilmelerine ve hoş kokulara sahip olmalarına göre değerlendirilmiştir.

3.2.1.10. Kaya bahçelerinde kullanımı

Kaya bahçelerinde kullanılacak soğanlı bitkilerin toprak bakımından seçici olmayan ve su istekleri az olan türler kullanılması öngörülmüştür. Tasarımlarda ise daha çok grup bitkilendirmesi tercih edilmelidir. Bu çalışmada kaya bahçelerinde kullanılacak türler belirlenirken, toprak ve su isteklerinin az olmasının yanı sıra, mermer, taş, kaya oyukları vb gibi yerlerde yetişebilmelerine göre değerlendirilmiştir.

3.2.1.11. Tıbbi ve aromatik olarak kullanımı

Tıbbi aromatik bitkilerin görünüşleri cins, tür ve çeşitlerine göre farklılıklar gösterir. Bu farklı özellikler adaptasyon ve kullanımlara yön vererek nerede ve

48

nasıl kullanılabileceklerini ortaya koyar. Son yıllarda önem kazanan ve önümüzdeki dönemlerde peyzaj tasarımlarında kullanımlarının artacağı düşünülmektedir (Yücel ve Evren 2010). Bu çalışmada belirlenen soğanlı tıbbi ve aromatik bitkiler daha önce yapılmış çalışmaların irdelenmesi sonucu bulunmuş ve bu bitkilerin peyzaj tasarımında kullanılabileceği gösterilmiştir.

3.2.1.12. Bordür kulanımı

Bordürlerde yapılacak olan tasarımlarda, çok sayıda tür ve çeşit ile geniş seçim olanağının olması ve değişik dönemlerde dikilebilmeleri nedeniyle soğanlı bitkilerin en çok kullanım alanlarındandır. Bordürlerde soğanlı bitkiler tek veya gruplar halinde, çalı grupları ve otsu türler ile bir arada kullanılarak etkili görünümler yaratılabilmektedir. Bu çalışmada soğanlı bitkilerin bordür kullanımları belirlenirken, diğer bitkilerle kullanımına, gösterişli çiçeklerine kısa sürede etkili görünümlerine göre değerlendirilmiştir.

3.2.2. Peyzaj mimarlığında kullanımı yüksek olan bitkilerin belirlenmesi ve çiçeklenme takviminin oluşturulması

Bu çalışmada soğanlı olduğu belirlenen 209 taksonun, peyzaj mimarlığında kullanımı açısından değerlendirmeye alınmış ve bu değerlendirmede;

endemiklik, gösterişli çiçek (çiçek yapısı olarak peyzaj mimarlığında kullanıma uygun), hoş koku, tıbbi ve aromatik kullanım, gölge ve yarı gölgeye dayanım, çiçek parterinde kullanımı, toprak toleransı yüksek (toprak bakımından seçici olmayan), bordür kullanımı, doğal ve yapay su kenarları kullanımı, sergi ve gösteri amaçlı kullanımı, kaya bahçelerinde kullanımı olmak üzere toplam 11 parametre bakımında ele alınmıştır. Bu parametrelerden yola çıkarak genel bir değerlendirme yapabilmek için en az 5 ve üzeri özelliğe sahip olan türler belirlenmiş ve bu türlere ait bir çiçeklenme takvimi hazırlanmıştır.

49 4. ARAŞTIRMA BULGULARI

Göller bölgesinde yetişen toplam 2718 bitki türden; 64’ü endemik olup 209 türün soğanlı olduğu belirlenmiştir. Bu türler ele alındığında, peyzajda kullanım kriterlerinden 1 ile 2 arasında özelliğe sahip 20 tür, 3 ile 4 arasında özelliğe sahip olan 71 tür bulunurken 5 ve üstü özelliğe sahip 118 tür bulunmaktadır.

Göller bölgesinde yayılış gösteren soğanlı bitkiler çok farklı ekolojik koşullarda yetişmesine karşın orman altı, meralar, alpin çayırlıklar ve kayalık yamaçlarda daha çok bulunmaktadırlar. Allium, Muscari, Colchicum, Tulipa, Cyclamen, Ophrys, bazı Crocus ve Orchis türleri, gölge ve yarı gölgeye dayanıklı ve toprak toleransı yüksek olması sebebiyle peyzaj mimarlığında kaya bahçelerinde ve orman altı bitkilendirmelerinde kullanılabilir türlerdir. Muscari, Lilium ve bazı Ophrys türleri genellikle hoş kokulu ve gösterişli çiçeklere sahip olması sebebiyle çiçek parterlerinde, koku bahçelerinde, sergi ve gösteri amaçlı olarak peyzaj tasarımlarında kullanılabilir türlerden bazılarıdır.

Bu çalışmada soğanlı bitkilerin, nerelerde kullanabilecekleri belirlenmiştir. Bu özellikler doğrultusunda soğanlı bitkilerin peyzajda kullanım olanakları belirlenerek, en fazla kullanıma sahip türlerin hangileri olduğu ortaya konulmuştur. Göller bölgesinde doğal olarak yetişen 209 soğanlı bitkinin peyzaj mimarlığında kullanımlarını gerektiren özelliklerini gösteren türler Çizelge 1’de verilmiştir. Bu türlerin hemen hemen hepsi en az bir özelliğinden dolayı bitkilendirme tasarımında kullanım olanağına sahiptir. Ancak bu özellikleri bakımından öne çıkan türlerin genel bir değerlendirmesini yapabilmek ve kullanımının irdelenmesi amacı ile 5 ve üzeri özelliğe sahip olan 118 tür gri olarak gösterilmiştir (Çizelge 4.1).

4.1. Peyzaj Düzenlemelerinde Kullanılan Soğanlı Bitkilerin Analizi

Göller bölgesinde doğal olarak yetişen 191 soğanlı bitkinin peyzaj mimarlığında kullanımlarını gerektiren özelliklerini gösteren çizelge aşağıda belirtilmiştir.

50

Çizelge 4.1. Göller bölgesinde yetişen soğanlı bitkiler ve peyzaj mimarlığında kullanımı açısından değerlendirilmesi

BİTKİ TÜRLERİ

Endemiklik Gösterişli Çiçek Hoş Koku Tıbbi ve Aromatik Kullanım Gölge ve Yarı Gölgeye Dayanım Çiçek Parterinde Kullanımı Toprak Toleransı Yüksek Bordür Kullanımı Doğal ve Yapay Su Kenarları Sergi ve Gösteri Amaçlı Kaya Bahçelerinde Kullanımı

FAMİLYA BOTANİK ADI           

51

Çizelge 4.1. Göller bölgesinde yetişen soğanlı bitkiler ve peyzaj mimarlığında kullanımı açısından değerlendirilmesi

BİTKİ TÜRLERİ

Endemiklik Gösterişli Çiçek Hoş Koku Tıbbi ve Aromatik Kullanım Gölge ve Yarı Gölgeye Dayanım Çiçek Parterinde Kullanımı Toprak Toleransı Yüksek Bordür Kullanımı Doğal ve Yapay Su Kenarları Sergi ve Gösteri Amaçlı Kaya Bahçelerinde Kullanımı

FAMİLYA BOTANİK ADI           

52

Çizelge 4.1. Göller bölgesinde yetişen soğanlı bitkiler ve peyzaj mimarlığında kullanımı açısından değerlendirilmesi

BİTKİ TÜRLERİ

Endemiklik Gösterişli Çiçek Hoş Koku Tıbbi ve Aromatik Kullanım Gölge ve Yarı Gölgeye Dayanım Çiçek Parterinde Kullanımı Toprak Toleransı Yüksek Bordür Kullanımı Doğal ve Yapay Su Kenarları Sergi ve Gösteri Amaçlı Kaya Bahçelerinde Kullanımı

FAMİLYA BOTANİK ADI           

53

Çizelge 4.1. Göller bölgesinde yetişen soğanlı bitkiler ve peyzaj mimarlığında kullanımı açısından değerlendirilmesi

BİTKİ TÜRLERİ

Endemiklik Gösterişli Çiçek Hoş Koku Tıbbi ve Aromatik Kullanım Gölge ve Yarı Gölgeye Dayanım Çiçek Parterinde Kullanımı Toprak Toleransı Yüksek Bordür Kullanımı Doğal ve Yapay Su Kenarları Sergi ve Gösteri Amaçlı Kaya Bahçelerinde Kullanımı

FAMİLYA BOTANİK ADI           

54

Çizelge 4.1. Göller bölgesinde yetişen soğanlı bitkiler ve peyzaj mimarlığında kullanımı açısından değerlendirilmesi

BİTKİ TÜRLERİ

Endemiklik Gösterişli Çiçek Hoş Koku Tıbbi ve Aromatik Kullanım Gölge ve Yarı Gölgeye Dayanım Çiçek Parterinde Kullanımı Toprak Toleransı Yüksek Bordür Kullanımı Doğal ve Yapay Su Kenarları Sergi ve Gösteri Amaçlı Kaya Bahçelerinde Kullanımı

FAMİLYA BOTANİK ADI           

Sternbergia colchiciflora    

Primulaceae

55

Çizelge 4.1. Göller bölgesinde yetişen soğanlı bitkiler ve peyzaj mimarlığında kullanımı açısından değerlendirilmesi

BİTKİ TÜRLERİ

Endemiklik Gösterişli Çiçek Hoş Koku Tıbbi ve Aromatik Kullanım Gölge ve Yarı Gölgeye Dayanım Çiçek Parterinde Kullanımı Toprak Toleransı Yüksek Bordür Kullanımı Doğal ve Yapay Su Kenarları Sergi ve Gösteri Amaçlı Kaya Bahçelerinde Kullanımı

FAMİLYA BOTANİK ADI           

Primulaceae Cyclamen persicum   

İridaceae

56

Çizelge 4.1. Göller bölgesinde yetişen soğanlı bitkiler ve peyzaj mimarlığında kullanımı açısından değerlendirilmesi

BİTKİ TÜRLERİ

Endemiklik Gösterişli Çiçek Hoş Koku Tıbbi ve Aromatik Kullanım Gölge ve Yarı Gölgeye Dayanım Çiçek Parterinde Kullanımı Toprak Toleransı Yüksek Bordür Kullanımı Doğal ve Yapay Su Kenarları Sergi ve Gösteri Amaçlı Kaya Bahçelerinde Kullanımı

FAMİLYA BOTANİK ADI           

57

Çizelge 4.1. Göller bölgesinde yetişen soğanlı bitkiler ve peyzaj mimarlığında kullanımı açısından değerlendirilmesi

BİTKİ TÜRLERİ

Endemiklik Gösterişli Çiçek Hoş Koku Tıbbi ve Aromatik Kullanım Gölge ve Yarı Gölgeye Dayanım Çiçek Parterinde Kullanımı Toprak Toleransı Yüksek Bordür Kullanımı Doğal ve Yapay Su Kenarları Sergi ve Gösteri Amaçlı Kaya Bahçelerinde Kullanımı

FAMİLYA BOTANİK ADI           

58

Çizelge 4.1. Göller bölgesinde yetişen soğanlı bitkiler ve peyzaj mimarlığında kullanımı açısından değerlendirilmesi

BİTKİ TÜRLERİ

Endemiklik Gösterişli Çiçek Hoş Koku Tıbbi ve Aromatik Kullanım Gölge ve Yarı Gölgeye Dayanım Çiçek Parterinde Kullanımı Toprak Toleransı Yüksek Bordür Kullanımı Doğal ve Yapay Su Kenarları Sergi ve Gösteri Amaçlı Kaya Bahçelerinde Kullanımı

FAMİLYA BOTANİK ADI           

Bu çalışma kapsamında Göller bölgesinde doğal olarak yetişen soğanlı bitkinin;

%51.7’si Liliaceae, %28.2’si Orchidaceae, %10’u İridaceae, %3.8’i Amaryllidaceae % 3.3’ü Primulaceae ve %2.4’ü Araceae familyasında yer aldığı görülmektedir. Bölgede tespit edilen 209 soğanlı bitkinin 64’ü endemik olup bunların, 38 tanesi Liliaceae, 13 tanesi İridaceae, 7 tanesi Orchidaceae, 3 tanesi Primulaceae, 2 tanesi Amaryllidaceae ve 1 tanesi Araceae familyasında bulunmaktadır. %17.2 ile Allium ve Crocus’lar en fazla endemik türe sahip bitkileri oluşturmaktadır. Gösterişli çiçekleriyle öne çıkan familyalar ise %38 ile

59

Liliaceae ve Orchidaceae familyasıdır. %54.8 oranla hoş kokulara sahip olan Liliaceae familyasının %41.4’ünü Muscari’ler oluşturmaktadır. Gölge ve yarı gölgeye dayanımı yüksek olan türlerin %47’si Liliaceae, %31.1’i Orchidaceae ve

%12.9’u da İridaceae familyasında bulunmaktadır. Liliaceae familyasının

%31.2’sini Allium’lar, Orchidaceae familyasının %52.9’unu Ophrys’lar ve İridaceae familyasının %66.6’sını Crocus’lar oluşturmaktadır. Çiçek parterlerinde kullanılma uygun olan soğanlı bitkilerin %39.4’ü Orchidaceae,

%38.5’i Liliaceae, %9.2’ini İridaceae, %6.4’ünü ise Amaryllidaceae ve Primulaceae familyasında yer almaktadır. Göller bölgesinde doğal olarak yetişen soğanlı bitkilerin % 63.1’i toprak toleransı bakımından yüksek olup % 58.3’ünü Liliaceae familyası oluşturmaktadır. Bordür kullanımına uygun olan soğanlı bitkilerin %76’sı Liliaceae familyası, %16.7’sini de İridaceae familyası oluşturmakta olup Allium’lar Liliaceae familyasının %53.1’ini kapsamaktadır.

Doğal ve yapay su kenarlarında kullanılan soğanlı bitkilerin %53’ü Liliaceae familyasında olup bu familyanın %30.8’ini Allium’lar ve %15.4’ünü ise Muscari’ler oluşturmaktadır. Orchidaceae familyası ise %26.5’i oluşturmakla birlikte bu familyanın %38.4’ünü Ophyrs ve %30.8’i Orchis’lerden meydana gelmektedir. Sergi ve gösteri amaçlı kullanılan soğanlı bitkilerin %40’ı Orchidaceae familyasında olup büyük çoğunluğunu Ophyrs türleri oluşturmaktadır. Kaya bahçelerinde kullanılan soğanlı bitkilerin ise %59.3’ü Liliaceae familyasında %16.1’i Orchidaceae ve %10.1’i İridaceae familyasında bulunmaktadır.

4.2. Peyzaj Mimarlığında Kullanılan Soğanlı Bitkilere Ait Çiçeklenme Takvimi

Göller bölgesinde doğal olarak yetişen soğanlı bitkiler belirlenip bu bitkiler peyzaj mimarlığında kullanımı 11 parametre bakımında ele alınmıştır. Bu

Göller bölgesinde doğal olarak yetişen soğanlı bitkiler belirlenip bu bitkiler peyzaj mimarlığında kullanımı 11 parametre bakımında ele alınmıştır. Bu