• Sonuç bulunamadı

26 yafl erkek hasta, tüm eklemlerinde 7 y›ld›r ilerleyici

Poster Sunumlar (PS-001 — PS-294)

Olgu 2: 26 yafl erkek hasta, tüm eklemlerinde 7 y›ld›r ilerleyici

kontraktürleri mevcuttu. Hastaya 4 y›l önce seronegatif RA tan›s› konularak çoklu DMARD tedavisi bafllanm›flt›. Tedaviden fayda görmeyen hastan›n FM’de tüm falankslarda fleksiyon deformitele-ri mevcuttu. Sistemik muayenesinde hepatomegali saptand›. Laboratuvar de¤erlerinde hafif CRP yüksekli¤i vard›. Tam kan ve biyokimya de¤erleri normaldi. Anti-ccp ve RF negatifti. El grafi-sinde eklem aral›klar› dar olarak görüldü, erozyonu yoktu. Gönde-rilen enzim analizinde L-iduronidaz de¤eri düflük görülen hasta MPS-I tan›s› ile pediatrik metabolizma bölümüne yönlendirildi.

Sonuç: MPS-I hastalar› genellikle çocuk yaflta tan› almakla

bir-likte, tan› konulmam›fl eriflkin hastalar da romatoloji poliklini-¤ine eklem a¤r›s› ve kontraktürler ile baflvurabilmektedirler. MPS-I hastal›¤›nda enzim replasman tedavisi seçene¤i mevcut-tur. Bu nedenle, erken dönemde tan› konulmas› hem gereksiz tedavilerin önlemesi hem de hastal›¤›n ilerlemesinin engellen-mesi aç›s›ndan gereklidir. Romatoloji polikini¤ine baflvuran

özellikle a¤r›s›z ilerleyici eklem kontaktürleri, kaba yüz görünü-mü, organomegali efllik eden hastalarda ay›r›c› tan›da metabolik hastal›klar›n da düflünülmesi gereklidir.

Anahtar sözcükler: El deformiteleri, mukopolisakkaridoz PS-172

Orbital psödotümör: IGG4 (immünglobulin IGG4) iliflkili hastal›¤›n nadir görülen prezentasyonu

Aydan Köken Avflar, Berrin Zengin, Sinem Burcu Kocaer, Merih Birlik, Sadettin Uslu, Ali Karakafl, Ünal Tafldemir, Gerçek Can, Fatofl Önen

Dokuz Eylül Üniversitesi T›p Fakültesi, Romatoloji Bilim Dal›, ‹zmir Amaç: IgG4 iliflkili hastal›k, çeflitli organ sistemlerini etkileyen,

tipik patolojik bulgular›; IgG4 pozitif plazma hücre infiltrasyo-nu, storiform fibrozis ve obliteratif flebit olan, artm›fl IgG4 dü-zeyleri ile seyreden immun arac›l› sistemik bir hastal›kt›r. IgG4 iliflkili oftalmik hastal›kta lakrimal gland, nazolakrimal kanal, retrobulber yumuflak doku (orbital psödotümör) ve ekstraoku-ler kaslar tutulabilir. Bu olguda lakrimal gland tutulumu ve or-bital psödotümörü olan bir vaka anlat›lacakt›r.

Olgu: 47 yafl›nda kad›n hasta her iki gözde dolgunluk,d›fla do¤ru

f›rlama ve göz kapaklar›nda flifllik flikayeti ile göz hekimine bafl-vurmufl. Muayenesinde bilateral egzoftalmus ve proptozis sap-tanm›fl. Tiroid testleri normal olarak gelmifl. Çekilen orbita MR: Bilateral orbitada simetrik, superior kas gruplar›, lakrimal gland,rektus lateralis volümü artm›fl, orbital psödotümör olarak gelmifl. Taraf›m›za MR sonucu ile baflvuran hastan›n yap›lan tet-kiklerinde; RF, ANA, ANCA, immunblot testleri negatif olarak

geldi. Wegener aç›s›ndan yap›lan KBB muayenesinde patoloji saptanmad›. Sarkoidoz aç›s›ndan serum ACE ve akci¤er görüntü-lemesi normal saptand›. Lenfoma ekartasyonu için PET-CT çe-kildi: Bilateral retroorbital alanda ve lakrimal glandda yo¤un tu-tulum olarak sonuçland›. Hastadan gönderilen serum IgG4 düze-yi 998 (0–135 mg/dl)olarak saptand›. Hastan›n 1 y›l önce pankre-asta kitle nedeniyle opere oldu¤u ö¤renildi. Hpankre-astan›n d›fl merkez patoloji sonucunun sklerozan pankreatit olarak raporland›¤› gö-rüldü. D›fl merkez patoloji preperatlar› fakültemiz patoloji bilim dal›nda incelendi ve: pankreas dokusunda lenfopazmositer infil-trat, storiform fibrozis ve çok say›da damarda obliteratif flebit; IG-G4/IG-G oran› >%40 olarak geldi. Hastaya tüm bu bulgular-la IgG4 iliflkili hastal›k tan›s› konulmufl olup 0.5 mg/kg prednizo-lon ve azatiopurin tedavisi baflland›. 15 gün sonraki kontrolde hastan›n egzoftalmus ve proptozisinin geriledi¤i görüldü. Hasta halen takibimizde olup tedaviye devam etmektedir.

Sonuç: IgG4 iliflkili hastal›k son zamanlarda fark›ndal›¤› artan

tüm sistemleri etkileyebilen immün bir hastal›kt›r. IgG4 iliflkili oftalmik hastal›k nadir görülen bir tutulum fleklidir ve sklerit, üveit ya da retrobulber doku, ekstraokuler kaslar, lakrimal gland tutulumu fleklinde görülebilir. Di¤er tutulumlardan fark-l› olarak kad›n erkek eflitli¤i mevcut olup bafllang›ç yafl› daha gençtir. Sonuç olarak orbital psöodotümör olgular›nda ay›r›c› tan›da lenfoma, sarkoidoz ve Wegener ile birlikte ak›lda tutul-mas› gereken bir di¤er hastal›k da IgG4 iliflkili hastal›kt›r.

Anahtar sözcükler: IgG4 iliflkili hastal›k, orbital psödotümör PS-173

Eritema nodozum etiyolojisinde unutulmamas› gereken hastal›k: Maligniteler

Emrah Koç, Esra Kayacan Erdo¤an, Ayfle Gül Yi¤it, Yalç›n Bozkurt, Mustafa To¤un, Didem Arslan Tafl

Çukurova Üniversitesi T›p Fakültesi, Balcal› Hastanesi, Adana

Amaç: Eritema nodozum (EN) çeflitli uyaranlar›n tetikledi¤i

reak-tif bir süreç olup, gecikmifl tipte bir hipersensitivite reaksiyonudur.

Olgu: 57 yafl›nda bayan hasta, bir y›ld›r kollarda ve bacaklarda

deriden kabar›k, ›s› art›fl› olan, a¤r›l› lezyonlar› için dermatolo-ji polklini¤ine baflvurmufl. Bu flikayetlerle beraber 30 dk y› gec-meyen sabah tutuklu¤u, halsizlik, yorgunluk ve son 3 ayda 10 kg kadar kilo kayb› olmufl. ‹lk olarak dermatoloji taraf›ndan birkaç ay topikal steroid tedavisi uygulanm›fl.Düzelme olmay›nca EN düflünülerek, etiyoloji araflt›r›lmas› amaçl› gö¤üs hastal›klar› ile konsülte edilmifl; Bak›lan PPD’si ve balgamda ARB’si negatif olarak sonuçlanm›fl, toraks BT’de patolojiye rastlanmay›p, sar-koidoz/tüberküloz tan›lar› ekarte edilmifl. Dahiliyeye yönlendi-rilen hastan›n romatolojik hastal›klar aç›s›ndan anlaml› bulgusu yoktu (Tablo PS-173). ‹leri tetkik için servise yat›r›lan hastaya çekilen tomografilerinde bat›nda paraaortik ve paraçölyak alan-da mult›pl say›alan-da, boyutlar› 2 cm’yi gecen lenfadenomegaliler (LAP) saptand›. PET CT sonucunda mediastende en büyü¤ü subkarinada 2.5 cm sa¤ supraklavikular ve her iki axillada, ba-t›nda paraaortik, parakaval ve iliak zincirde boyutlar› 2.5 cm’nin üzerinde, artm›fl F-18 FDG tutulumu gözlenen LAP’lar saptan-d›. Hastaya kemik ili¤i biyopsisi yap›ld› ve normoselüler olarak saptand›. Ard›ndan hastaya axilladan eksizyonel LAP

örnekle-mesi yap›ld›. Patoloji sonucu Non-Hodgkin Lenfoma (Histiyo-sitten zengin B-Hücreli) fleklinde raporland›.

Tablo (PS-173): Labarauvar bulgular›.

ANA Negatif WBC 7310

Anti-DS DNA Negatif NEU 5120

Anca profili Negatif HB 11,5

Anti-RNP Negatif MCV 75

Anti-SM Negatif PLT 436

Anti-Sentromer Negatif Sedim 45

Ant -CCP Negatif CRP 2.52

Anti-SSA Negatif Ferritin 138

Anti-SSB Negatif V‹T B12 936

RF <20 Folat 8.9

Bulgular: Eritema nodozum (EN) çeflitli uyaranlar›n

tetikledi-¤i reaktif bir süreç olup,gecikmifl tipte bir hipersensitivite reak-siyonudur. Kad›n/erkek oran› 6/1 dir. Vakalar›n %55’i idiopa-tik olup en s›k nedenler enfeksiyon, ilaçlar, sarkoidoz, ‹nflama-tuar ba¤›rsak hastal›klar›ndan (‹BH), Behçet hastal›¤›, Takaya-su, IgA nefropatisi, Sjögren sendromu, gebelik ve lenfoma gibi malignitelerdir. Altta yatan hastal›klar co¤rafik bölgeye göre farkl›l›k gösterebilir. Öykü ve fizik muayene ile tan› konu-lur.Ani bafllayan, hassas, eritemli, s›cak nodül ve plaklar olduk-ça karakteristiktir ve en s›k bacaklara yerleflim gösterir. Spesifik bir laboratuvar bulgusu yoktur. Tedavi olarak yatak istrahati ile birlikte NSA‹‹, potasyum iyodür, steroidler, kolflisin, dapson, hidroksiklorokin, metotreksat, talidomid yer almaktad›r.

Sonuç: Sebebi bilinenlerin aras›nda s›k rastlanmasa da;

hasta-m›zda oldu¤u gibi EN un nadir sebepleri aras›nda lenfoma gibi maligniteler mutlaka ak›lda tutulmal›d›r.

Anahtar sözcükler: Eritema, nodozum, lenfoma PS-174

Azatioprin tedavisine ba¤l› nadir bir yan etki: Akut total alopesi

Müge Ayd›n Tufan, Elvan Endo¤ru Riflvano¤lu, Ahmet Eftal Yücel

Baflkent Üniversitesi T›p Fakültesi, Ankara

Amaç: Azatioprin baflta Sistemik Lupus Eritamatozus,

vaskülit-ler, Behçet ve sistemik tutulumlu romatoid artrit olmak üzere bir çok hastal›¤›n tedavisinde s›kça kulland›¤›m›z sitotoksik, im-munsüpresif etkili bir ilaçt›r. En s›k ve önemli yan etki olarak; bulant›, karaci¤er toksisitesi ve kemik ili¤i süpresyonu gözlenir. S›k olmamakla birlikte nadir olarak saç dökülmesi, baz› hasta-larda ise alerjik reaksiyon fleklinde cilt döküntüleri görülebilir. Klini¤imizde azatioprin kullan›m› sonras›nda akut total alopesi geliflen bir olguyu sunduk.

Olgu: 39 yafl›nda kad›n hasta sa¤ gözde bulan›k görme

flikaye-tiyle göz bölümüne baflvuruyor. Optik nörit teflhisi konuluyor. Hastan›n 3–4 ayd›r omuz, kalça ve el bileklerinde a¤r› yak›nma-s› mevcut. Romatoloji bölümünce konsülte edilen hastan›n tet-kiklerinde beyin MRG normal, ANA ++, anti ds DNA +, ESH 66 mm/saat, CRP 21 mg/l saptan›yor. Hastaya SLE teflhisi ile hidroksiklorokin, prednizolon ve siklofosfamid tedavisi

bafllan-d›. 4 kür 500 mg siklofosfamid tedavisi sonras› idame tedavi ola-rak azatioptin 100 mg baflland›. Azatioprin tedavisinin 1. hafta-s›nda hastada saç ve kafllarda dökülme bafll›yor. 3. haftada ilac› kesip hasta kontrole geliyor. Muayenede tüm saçlarda ve kafllar-da dökülme, alopesi totalis mevcuttu. Laboratuvarkafllar-da hb 10 gr/dl, bk 1300 %20 PMNL , ESH, CRP ve C3-C4 normal sap-tand› . Hematoloji ve Dermatoloji bölümüne konsülte edilen hastada ilaç iliflkili nötropeni ve akut total alopesi tan›s› konul-du. Tüm saç ve kafllar› dökülen hastan›n 4. ayda klinik bulgula-r› düzeldi.

Sonuç: Literatürde azatioprine ba¤l› akut total alopesi olgusu

mevcut de¤ildir. Azatioprin yan etkisi gelifliminde, genetik en-zim defektleri, enen-zim polimorfizmi ve beraber kullan›lan allo-pürinol, ACE inhibitörü gibi ilaçlar›n rolü mevcuttur. Eritrosit-lerde thiopurine methyltransferase (TPMT) enzim aktivitesi popülasyonda %89 normal, %11 aktivitesi az veya olmayabilir. Bu enzim eksikli¤i olan hastalar Azatioprin metabolitlerini etki-li flekilde inaktivite edemezler. Düflük enzim aktiviteetki-li hastalar-da, 6-Thio Guanine Nucleosid (TGN)’nin kan düzeyi artar ve buna paralel yan etkiler geliflir. Bu etkilerinden dolay› tedaviye uygun hastay› belirlemek için fenotipik ve genotipik testler ge-lifltirilmifltir. Genetik test pahal› ve kullan›fll› de¤ildir; ancak en-zim aktivitesi ölçülebilir. Bu nedenle bu ilaçlar uygulanmadan önce TPMT aktivitesinin bilinmesi klinisyen için oldukça önemli olabilir.

Anahtar sözcükler: Azatioprin, akut total alopesi, thiopurine

methyltransferase

PS-175

Ultrason eflli¤inde enjeksiyon testi ile tan› alan peroneal nöropati taklitçisi piriformis sendromu

Gamze Gül Güleç, ‹lknur Aktafl, Feyza Ünlü Özkan, P›nar Akp›nar

Sa¤l›k Bilimleri Üniversitesi, Fatih Sultan Mehmet E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, Fiziksel T›p ve Rehabilitasyon Klini¤i, ‹stanbul

Olgu: 64 yafl›nda kad›n olgu, 7 ayd›r progresif olarak devam eden

sa¤ kalça a¤r›s›, sa¤ ayak 1. ve 2. parmaklar aras› ve bacak latera-linde a¤r› ve uyuflma flikayetiyle klini¤imize baflvurdu. Daha ön-ce çekilmifl lomber bölge Manyetik Rezonans Görüntüleme

(MRG) ‘de L4-5 ekstrüde herni ve sa¤ L5 kök bas›s› mevcuttu. Fizik muayenede bel hareketleri her yöne aç›k ve a¤r›s›z, Düz Ba-cak Kald›rma (DBK) testi negatifti. Kas kuvveti, sa¤ tibialis ante-riorda 4/5 di¤er alt ekstremite kaslar›nda 5/5 idi, sa¤ bacak late-ralinde hipoestezi mevcuttu, derin tendon refleksleri normoaktif-ti, patolojik refleks yoktu. Sa¤ radikülopanormoaktif-ti, peroneal tuzak nöro-pati, anterior tarsal tünel sendromu ön tan›lar›yla istenen elektro-fizyolojik de¤erlendirme sonucu normaldi. Hastan›n sa¤da sak-roiliak eklem mobilite ve a¤r› provakasyon testleri pozitifti, sa¤ kalça eklem hareketleri aç›k ancak a¤r›l›yd›. Sa¤ kalça piriformis loju ve sakroiliak eklemler üzeri palpasyonla a¤r›l›yd›. Pelvis an-tero- posterior filminde sakroiliak eklemler ve koksafemoral ek-lemler aç›k olarak de¤erlendirildi. Sakroiliak disfonksiyon (S‹D) ve piriformis sendromu (PS) ay›r›c› tan›s› için ultrason (US) eflli-¤inde sakroiliak eklem ve piriformis kas›na tan›sal enjeksiyon testleri uyguland› (fiekil PS-175). Sakroiliak ekleme uygulanan test sonras› olgunun klini¤inde bir de¤iflme olmazken, piriformis enjeksiyonu sonras› a¤r›lar› ve uyuflma kar›ncalanmas› tamamen geçen olguya PS tan›s› konuldu.

Sonuç: PS, kalça a¤r›s› ve siyatalji yan› s›ra izole peroneal

nö-ropati semptomlar›n› taklit edebilir. Ay›r›c› tan›da göz önünde bulundurulmal›d›r.

Anahtar sözcükler: Tan›sal enjeksiyon, ultrason, peroneal

nö-ropati, piriformis sendromu,

PS-176

Otuz y›l boyunca romatoid artrit olarak takip ve tedavi edilen SAPHO hastas›

Zühre Sar› Sürmeli

‹stanbul Ayd›n Üniversitesi VM Medical Park Florya Hastanesi, ‹stanbul

Aktif romatoid artritli 65 yafl›nda erkek hasta Romatoloji polik-lini¤ine Ortopedi Bölümü’nden sa¤ kalçaya total protez replas-man› operasyonu öncesi yönlendirildi. Hastaya romatoid artrit tan›s› 30 y›l önce konmufl. Daha önce metotreksat 12.5 mg/hft 6 ay boyunca kullanm›fl ancak hasta bu tedaviye yan›t vermemifl. Yaklafl›k 10 y›ld›r da flantadin 6 mg/g ve hidroksiklorokin 200 mg/g kullanmakta. Muayenesinde sa¤ el bilek ve her iki ayak bi-le¤inde artriti vard›. MKF, D‹F VE P‹F eklemlerinde herhan-gi bir deformitesi yoktu. Dirseklerde fleksiyon deformitesi, sol diz ve sol kalçada protez eklemleri vard›. Her iki tibia üzerinde k›zar›kl›k ve hassasiyet mevcuttu. Hastan›n s›rt›nda da akneye benzer lezyonlar› vard›. RF ve anti-CCP negatifti, ESR ve CRP de¤erleri yüksekti. Alt ekstremite doppler ultrasonografisinde bilateral sellülit saptand›. El filminde el bilek ve interkarpal ek-lemlerde eklem aral›¤› daralmas› ve osteopeni, karpal kemikler-de kistler, MKF ve P‹F eklemlerkemikler-de periartiküler osteopeni, proksimal falankslarda periosteal kortikal reaksiyonlar, ver her iki 2. MKF eklemlerde büyük osteofitler mevcuttu. Eklemlerde erozyon yoktu (fiekil 1 PS-176). Hastan›n pelvis filminde de her iki sakroiliak eklemde sakroileit ve vertebra gövdelerinde de büyük köprüleflen osteofitleri vard›. Diz filminde ise sa¤ dizde total ankiloz solda protez eklem vard›. Sa¤ tibia ve femurda da kortikal kemik kal›nlaflmas› göze çarp›yordu (fiekil 2 PS-176). Hastaya SAPHO teflhisi kondu. SAPHO Sendromlu bir hasta-da afla¤›hasta-daki 4 Benhamou kriterinden biri olmak zorunhasta-dad›r: fiekil (PS-175): Enjeksiyon s›ras›nda piriformis kas›n›n ultrason görüntüsü.

(1) fiiddetli aknenin osteoartiküler belirtileri; (2) Palmoplantar püstülozisin osteoartiküler belirtileri; (3) Dermatozla beraber olan veya olmayan hiperostozis; (4) Dermatozla beraber olan veya olmayan aksiyel veya periferik eklemde kronik rekürren multifokal osteomiyelit (CRMO). SAPHO sendromlu hastala-r›n ço¤unda deri lezyonlar› olur. Bizim hastam›z›n da s›rt›nda hafif aknesi ve bacaklarda bilateral sellüliti vard› ki bakteriyel bilateral sellülit çok çok nadir bir durum oldu¤undan hastam›z-da belki de tibia kemiklerinde CRMO vard› fakat kemik biyop-sisi veya MRG tetkiki yap›lmad›¤›ndan bu konu ayd›nlat›lama-d›. SAPHO sendromlu hastalarda hiperostozis, osteit ve artrit geliflebilir. Bizim hastam›zda vertebral gövdeler, proksimal fa-lankslar, sa¤ femur ve tibiada hiperostozis mevcuttu. El bilek ve dirsek eklemlerinde artrit ve bilateral sakroileiti vard›. Lefluno-mid 20 mg/g artrit tedavisi olarak baflland› ve tedaviden 1 ay sonra ESR ve CRP de¤erleri normal s›n›rlara geriledi ve artriti yat›flt›.

Anahtar sözcükler: SAPHO sendromu, romatoid artrit,

hipe-rostozis, osteit, deri lezyonlar›

PS-177

Ay›r›c› tan›s› zor bir olgu: Tüberküloz artriti

Gezmifl Kimyon1, Güner Akgüner2, Muzaffer Akkan2, Vusal Sad›khov2, Mustafa Turgut Y›ld›zgören3, Ayd›ner Kalac›4

1Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi T›p Fakültesi, Romatoloji Bilim Dal›,

Hatay; 2Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi T›p Fakültesi, ‹ç Hastal›klar›

Anabilim Dal›, Hatay; 3Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi T›p Fakültesi,

Fiziksel T›p ve Rehabilitasyon Bilim Dal›, Hatay; 4Hatay Mustafa Kemal

Üniversitesi T›p Fakültesi, Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dal›, Hatay Amaç: Monoartriti olan bir hastada ay›r›c› tan› da septik artrit

ilk düflünülmesi gereken hastal›klardan biridir. Ancak

tüberkü-loz gibi bir ajana ba¤l› olarak septik artrit geliflen hastalar da ta-n›y› koymak zor olabilmektedir.

Olgu: 68 yafl›nda, kad›n hastan›n 7 ay önce sol el bile¤inde

flifl-lik ve a¤r› yak›nmas› bafllam›fl. A¤r› ve fliflflifl-lik giderek artm›fl ve hastan›n önkol kaslar›nda atrofi geliflmifl. Hipertansiyon d›fl›n-da bilinen bir hastal›¤› olmayan hastaya gitti¤i kliniklerde anal-jezik, steroid, intra-artiküler enjeksiyon, pregabalin ve fizik te-davi yöntemleri uygulanm›fl. Hastaya sudek atrofisi, algonöro-distrofi ve klini¤imize baflvurmadan 1 ay önce romatoid artrit tan›s› konarak Metotrexat ve Prednisolon tedavisi bafllanm›fl. Sol el bile¤inde belirgin sinoviti olan hastan›n di¤er eklemleri normal idi. Hastan›n atefl, kilo kayb›, sabah tutuklu¤u gibi bul-gular› yoktu. Laboratuvar tetkiklerinde sedimantasyon: 60 mm/h, CRP: 22 mg/L (0–5), hemoglobin 10.6 (kronik hastal›k anemisi ile uyumlu) idi. Hastan›n di¤er rutin biyokimya, he-mogram, idrar tetkikleri normal idi. Brucella, RF, CCP ve ANA de¤erleri negatif saptand›. Eklem USG’de sinovit ve gra-de 2–3 power doppler sinyal art›fl› vard›. Direkt grafi gra-de 3 ay önceki grafiye k›yasla subkondral erozyon bulgular› vard›. El bile¤i MR’da radioulnar eklem düzeyinde koleksiyon ile uyum-lu görünüm ve kemik sintigrafisi geç faz RSD (refleks sempatik distrofi) ve artrit ile uyumlu olarak raporland›. ‹ntra-artiküler ponksiyon yap›lan hastan›n eklem s›v›s› pürülan vas›fta idi (fiekil PS-177). Eklem mayide yap›lan yaymada bol polimorfik lökosit, eritrosit ve seyrek Gram + kok görüldü. Bakteri kültü-rü ve ARB negatif idi. Ampirik septik artrit tedavisine yan›t al›-namayan hastaya ortopedi taraf›ndan sinevektomi yap›ld›. Bu-radan gönderilen ARB ve bakteri kültürü yine negatif idi. Pato-loji raporu granülamatöz inflamasyonla uyumlu gelen hastan›n mikobakteri kültüründe mikobakterium tüberkülosis komplex üredi. Hastaya tüberküloz artriti tan›s›yla anti-tüberküloz teda-vi baflland›.

Sonuç: Tüberküloz ülkemizde az görülen bir hastal›k de¤ildir.

Tüberküloz artriti veya akci¤er d›fl› tüberküloz immunsupresif tedavi alan hastalarda daha çok görülse de hastam›zda kronik inflamatuar hastal›k, immünsüpresif tedavi kullan›m› veya tü-berküloz ile temas öyküsü yoktu. Atipik seyirli veya uzam›fl ar-triti olan hastalarda tüberküloz arar-triti ay›r›c› tan› da unutulma-mal›d›r.

Anahtar sözcükler: Artrit, tüberküloz PS-178

Dermatomiyozit ve piyoderma gangrenozum birlikteli¤i

Ayfle Ünal Enginar, Cahit Kaçar

Akdeniz Üniversitesi T›p Fakültesi, Fiziksel T›p ve Rehabilitasyon Anabilim Dal›, Romatoloji Bilim Dal›, Antalya

Amaç: Dermatomiyozit (DM), progresif seyreden, proksimal

kas güçsüzlü¤ü ve spesifik deri bulgular›yla karakterize, etyolo-jisi tam bilinmeyen inflamatuvar bir hastal›kt›r. Piyoderma gan-grenozum (PG), nötrofilik dermatozlar grubunda yer alan kro-nik inflamatuvar bir hastal›kt›r. Karakteristik lezyonu a¤r›l›, de-riden kabar›k, düzensiz s›n›rl›, skarla iyileflen nekrotik ülserdir. PG, 20–60 yafl aral›¤›nda, kad›nlarda erkeklere göre daha s›k görülen bu hastal›k nadiren çocuklarda da görülebilmektedir. PG %25–50 idiyopatik olmakla birlikte %50 sistemik hastal›k-lar efllik etmektedir. En s›k Crohn hastal›¤› olmak üzere infla-matuvar barsak hastal›klar› (IBH), romatoid artrit, miyeloproli-feratif ve lenfoprolimiyeloproli-feratif hastal›klarla iliflkisi bildirilmifltir. Ro-matolojik hastal›klardan Takayasu arterit, Cogan’s sendromu, sistemik lupus eritematozus, antifosfolipid sendromu, sistemik sklerozis, granulamatöz polianjitis de etyolojide yer almaktad›r.

Olgu: 66 yafl›nda DM tan›s›yla takip edilen kad›n hasta, sa¤ alt

ekstremitede cilt lezyonlar› flikayetiyle poliklini¤imize baflvurdu (fiekil PS-178). Hasta 6 mg metilprednizolon kullanmaktayd›. Daha önceden azatioprin ve metotreksat kullanm›fl ancak yan etki nedeniyle kesilmiflti. Üst ekstremite proksimal kas gücü 4+/5, alt ekstremite proksimal kas gücü 4+/5 idi. Solunum ses-leri bilateral bazallerde ralses-leri mevcuttu. Laboratuvar

sonuçla-r›nda hemogram, tam idrar tetkiki normaldi. sedimentasyon: 12 mm/saat, CRP: 0.2 mg/dl, CK 207 IU/L, AST 27 IU/L, ALT 32 IU/L, RF (-), ANA (-), anti-jo1 ve anti Ro 52+ idi. Sa¤ alt ekstremiteden al›nan cilt biyopsisinde ülsere krutlu epidermis alt›nda süperfisiyel ve derin dermiste subkutan alana da uzanan yayg›n nötrofillerden bask›n mikst yang›sal infiltrasyon izlendi. Yang› hücreleri damar duvarlar›n› atake etmektedir. Fokal ya¤ nekrozu alanlar›n oldu¤u fleklinde piyoderma gangrenozum olarak raporland›. ‹nterstisyel akci¤er hastal›¤› da saptanan has-taya mikofenolat mofetil baflland›. Takiplerinde cilt lezyonla-r›nda ve solunum fonksiyon testlerinde k›smi düzelme oldu.

Sonuç: PG’nin primer tedavisi kortikosteroidlerdir. Dirençli

vakalarda siklosporin, azatioprin, mikofenolat mofetil, infliksi-mab, rituksimab kullan›labilir. Biz de hastam›zda interstisyel akci¤er hastal›¤›n›n da efllik etmesi nedeniyle mikofenolat mo-fetil bafllad›k. Nadir görülen bu iki hastal›¤›n birlikteli¤ine dik-kat çekmek için olgumuzu sunmak istedik.

Anahtar sözcükler: Dermatomiyozit, piyoderma gangrenozum PS-179

Biyolojik ilaç kullanan hastalarda herpes zoster enfeksiyon birlikteli¤i

Alper Y›ld›r›m1

, fiule Ketenci Ertafl1

, Soner fienel1

1Erciyes Üniversitesi T›p Fakültesi, ‹ç Hastal›klar› Anabilim Dal›, Romatoloji Bilim Dal›, Kayseri

Amaç: Anti-TNF ve nonanti-TNF biyolojik ilaçlar günümüzde

romatoid artrit, ankilozan spondilit, psöriyatik artrit ve Chron fiekil (PS-177): Eklem ponksiyon s›v›s›.

fiekil (PS-178): Sa¤ alt ekstremitede piyoderma gangrenozuma ba¤l› lezyonlar.

hastal›¤› gibi bir çok inflamatuar hastal›¤›n tedavisinde baflar›yla kullan›lmaktad›r. Biyolojik ajanlarla tedavi edilen hastalar, enfek-siyon yatk›nl›k aç›s›ndan yüksek risk tafl›maktad›r. Özellikle tü-berküloz enfeksiyonlar›nda art›fla neden olmalar› viral, bakteriyel, paraziter enfeksiyonlara yatk›nl›k görülmektedir. Viral enfeksi-yonlardan herpes zoster nadir görülen bir durumdur. Biyolojik ajan ile tedavi gören hastalarda herpes zoster enfeksiyonunu arafl-t›rmay› amaçlad›k.

Yöntem ve Bulgular: Erciyes Üniversitesi Romatoloji

bölü-münde biyolojik ajan alarak tedavi gören hastalar› araflt›rd›k. Bütün biyolojik ajan alan hastalarda dört hastada herpes zoster enfeksiyonu saptand›. Bu hastalardan iki tanesi tofasitinib, bir tanesi rituksimab ve bir taneside tosilizumab tedavisi almaktay-d›. Tofasitinib alan ilk hasta 64 yafl›nda bayan hastayd› ve 4 y›l-d›r romatoid artrit tan›s› ile takip ediliyordu. ‹lac›n 18. ay›nda herpes zoster enfeksiyonu geliflmesi üzerine ilaç kesildi di¤er biyolojik ajana geçildi. Di¤er tofasitinib kullanan hasta 54 ba-yan hasta 3 y›ld›r romatoid artrit tans› ile takip ediliyordu.