• Sonuç bulunamadı

Onbefl yafl›nda k›z hastan›n 50 günlükken atefl ataklar›-

Poster Sunumlar (PS-001 — PS-294)

Olgu 2: Onbefl yafl›nda k›z hastan›n 50 günlükken atefl ataklar›-

ataklar›-n›n bafllad›¤›, rekürren idrar yolu enfeksiyonu tan›s› ile takip edildi¤i, 5 yafl›nda bir kez artrit ata¤› geçirdi¤i, bu dönemde bafllayan ateflli kar›n a¤r›s› ataklar› nedeniyle ailevi Akdeniz ate-fli (AAA) tan›s› ile kolate-flisin baflland›¤›, ayn› dönemde aftöz sto-matit ve tonsillit ataklar›n›n da bafllad›¤›, 7 yafl›nda

adenotonsil-lektomi oldu¤u, kolflisin tedavisi sonras› ateflli kar›n a¤r›s› atak-lar› azal›rken, tonsillit ve aft atakatak-lar›n›n devam etti¤i, befl yafl›n-da farkedilen hepatosplenomegalinin hala araflt›r›ld›¤›, ebe-veynler aras›nda akrabal›k olmad›¤›, anneannesinin AAA tan›s› ile kolflisin kulland›¤› ö¤renildi. Son olarak artrit ata¤› ile gelen hasta romatoloji klini¤inde de¤erlendirildi. Takibinde ayda 2 kez aftl› farenjit, a¤r›l› servikal lenfadenopati ve beraberinde akut faz reaktanlar›nda yükselme olan hastaya atak dönemlerin-de steroid verildi. Genetik çal›flmas›nda MEFV M694V hetero-zigot, MVK’da V377I heterozigot mutasyonlar› tespit edildi. Kolflisin kullanan hastaya kanakinumab tedavisi baflland›. Üçüncü ayda klinik remisyon sa¤land›.

Sonuç: Otoinflamatuar hastal›klar Çocuk Romatolojisinin

ol-dukça zor bulmacalar›d›r. Hasta hikayesindeki ufak ayr›nt›lar, klinik takipte ola¤an olmayan de¤ifliklikler hastay› bir tan›dan ötekisine tafl›yabilir.

Anahtar sözcükler: Genetik, klinik, otoinflamatuar hastal›k PS-141

Poliarteritis nodoza ile ailevi Akdeniz atefli birlikteli¤inin bir bulgusu: Bilateral renal subkapsüler hematom

Melike Özgüven1

, Selda Çelik2

, Nilüfer Alpay Kan›tez2

, Ozan Ce-mal ‹çaçan2

, Melis Özyazanlar2

, Cemal Bes2

1Sa¤l›k Bilimeleri Üniversitesi T›p Fakültesi, Kanuni Sultan Süleyman

E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, ‹ç Hastal›klar› Klini¤i, ‹stanbul; 2Sa¤l›k Bilimeleri Üniversitesi T›p Fakültesi, Bak›rköy Dr. Sadi Konuk E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, Romatoloji Klini¤i, ‹stanbul

Amaç: Ailevi Akdeniz atefli (AAA), ülkemizde s›k görülen

has-tal›klardan olup bu hastal›¤›n seyrinde baz› vaskülit türlerinin görülme s›kl›¤› artm›flt›r. Poliarteritis nodoza (PAN), AAA has-talar›nda s›k görülebilecek vaskülitlerden biridir. AAA ile PAN’›n bir arada oldu¤u hastalarda perirenal hematom önemli bir bulgudur. Burada, bilateral perirenal hematomu olan PAN ile AAA birlikteli¤i bulunan bir olgu sunuyoruz.

Olgu: 25 yafl›nda kad›n hasta, kar›n a¤r›s› flikayetiyle bir d›fl

merkez acil poliklini¤ine baflvuruyor. Kar›n a¤r›s› 5 ay önce bafllam›fl, son 1 ayd›r fliddeti özellikle yemek sonras› art›fl gös-termifl ve bu dönemde 10 kg kadar kilo kayb› olmufl.. Hasta me-zenter iskemisi ön tan›s› ile opere edilmifl (ince barsak ve kolon rezeke edilmifl). Taburculu¤undan saatler sonra sa¤ yan a¤r›s› flikayeti ile tekrar acil poliklini¤e baflvurmufl; sa¤ renal subkap-süler hematom tespit edilmifl ve sa¤ nefrektomi yap›lm›fl. Birkaç gün sonra sol yan a¤r›s› yak›nmas› bafllam›fl; görüntülemede sol renal subkapsüler hematom ve perirenal s›v› tespit edilmifl. Bu-nun üzerine sol nefrektomi planlanm›fl ancak olas› etyolojik ne-denler aç›s›ndan taraf›m›za konsülte edildi. Hasta PAN ön tan›-s› ile romatoloji klini¤imize devir al›nd›. Hasta anüride ve acil diyaliz endikasyonu olmas› nedeniyle acil hemodiyalize al›nd›. Sorgusunda, çocuklu¤undan beri olan, özellikle uzun süre ayak-ta kald›kayak-tan sonra orayak-taya ç›kan ve birkaç gün süren ayak bile¤in-de k›zar›kl›k ve flifllik tarif etti (AAAile iliflkili erizipel benzeri eritem, artrit). Hastaya PAN + AAA tan›s› konarak pulse 1 gram metilprednisolon/3 gün verildi; ard›ndan 1 mg/kg prednisolon ile idam tedavi ve renal yetersizlik doz ayar› yap›larak pulse sik-lofosfamid tedavisi baflland›. Takip eden günlerde bat›nda

dis-tansiyon ve a¤r› yak›nmas› oldu; splenik arter anevrizma rüptü-rü ve bat›n içinde hematom tespit edildi ve buna yönelik koil embolizasyon ifllemi yap›ld› (bu esnada mezenter arterlerde mikroanevrizmalar izlendi). Hastan›n böbrek fonksiyonlar›nda düzelme olmamas› üzerine haftada 3 gün düzenli hemodiyaliz program›na al›nd›.

Sonuç: PAN, nadir görülen vaskülit türlerinden biri olup

de¤i-flik klinik bulgular ile prezente olabilmektedir. Subkapsüler, pe-rirenal hematomun oldu¤u PAN hastalar›nda AAA sorgulan-mal›d›r. Çünkü PAN’a AAA’n›n efllik etti¤i hastalarda renal subkapsüler hematom, AAA’n›n efllik etmedi¤i hastalara göre daha s›k görülür.

Anahtar sözcükler: Subkapsüler hematom, vaskülit PS-142

Refrakter intertisyel akci¤er hastal›¤› olan anti-sentetaz sendromlu bir olguda rituksimab ile uzun dönem tedavi deneyimi

Müge Ayd›n Tufan, Ahmet Eftal Yücel

Baflkent Üniversitesi T›p Fakültesi, ‹ç Hastal›klar› Anabilim Dal›, Romatoloji Bilim Dal›, Ankara

Amaç: Romatizmal hastal›klarda akci¤er tutulumu en önemli

mortalite ve morbidite sebebidir. Bu hastalarda temel tedavi siklofosfamid ve kortikosteroidlerdir. Refrakter olgularda mi-kofenolat mofetil, azatiyoprin, plazmaferez, rituksimab kullan›-labilecek tedavi seçenekleridir. Anti-sentetaz Sendromu akci¤er tutulumu tan›s›yla 54 ayd›r stabil olarak izlenen bir olguyu sun-duk.

Olgu: 66 yafl›nda kad›n hasta 2009 y›l›nda kol ve bacaklarda

güçsüzlük, ck yüksekli¤i nedeniyle Romatoloji poliklini¤imize baflvurdu. Tetkiklerinde ESH 50 mm/saat, CRP 55 mg/l, ANA+++, Anti –Jo1 ++ saptand›. Hastaya anti sentetaz sendro-mu, miyozit tan›s›yla siklofosfamid, prednizolon ve metotreksat tedavisi baflland›. Takipte remisyonda olan hasta 2012 y›l›nda 1 ayd›r devam eden nefes darl›¤› ve öksürük yak›nmas›yla baflvur-du. Fizik incelemede oksijen sat 86 yayg›n ralleri olan hastan›n HRCT’de her iki akci¤er bazalinde yo¤un yamal› formda yay-g›n buzlu cam infiltrasyonu vard›. DLCO %39, Ck 60 normal saptand›. Pulse steroid ve iv siklofosfamid ard›ndan kaskad fil-trasyon uyguland›. Refrakter hastada 11/2013 de ilk kür rituk-simab tedavisi verildi. Tedaviden sonra solunum s›k›nt›s›nda ve akci¤er grafisinde 3. ayda düzelme elde edildi. 54 ayl›k izlemde total 8 kür rituksimab alan hasta 2 mg metilprednizolon tedavi-si ile halen klinik olarak stabil izlenmektedir (DLCO %54). Bu dönem içerisinde hastal›k aktivasyonu veya hastaneye yat›fl ge-rektiren bir komplikasyon geliflmemifltir.

Sonuç: Literatürde konvansiyonel tedaviye dirençli anti sentetaz

sendromu ile ilgili s›n›rl› say›da olgu serileri mevuttur. ‹lac›n et-kinli¤i, yan etki ve enfeksiyon riski ile ilgili bu hastalarda uzun dönem sonuçlar halen net de¤ildir. 2009’da refrakter IAH’l› 7 ol-guda rituksimab ile faydal› sonuçlar elde edilmifltir. 2017 de RE-CITAL çal›flmas›nda rituksimab IAH’ da birinci basamak tedavi-de umut verici olarak bildirilmifltir. Biztedavi-de klinik ve laboratuvar olarak 54 ayd›r hastam›z› güvenli ve etkin olarak izledik.

Anahtar sözcükler: Anti-sentetaz sendromu, intertisyel

akci-¤er tutulumu, rituksimab

PS-143

Ankilozan spondilit tan›l› hastada lokalize ya¤ dokusu hipertrofisi

Zerrin fiahin

Haydarpafla Numune E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, ‹stanbul

Ya¤ dokusu hücreleri kök hücre özelli¤i tafl›makta, bu özelli¤in-den dolay›da osteoartrit gibi hastal›klar›n tedavisinde kullan›l-maya bafllanm›flt›r. Ankilozan spondilitte (AS) de ossifikasyon öncesi ya¤l› dejenerasyon gözlenmektedir. Ankilozan spodilit patogenezinin anlafl›lmas›na katk›s› olabilece¤i düflüncesiyle uy-luk bölgesinde ya¤ dokusu hipertrofisi geliflen bu olguyu sun-mak istedim. 46 yafl›ndaki AS tan›l› erkek hastan›n ilk flikayetle-ri 16 yafl›nda bel, topuk a¤r›s› ile bafll›yor. Otuz befl yafl›na ka-dar steroid olmayan anti inflamatuar kullan›yor ve düzenli eg-zersiz yap›yor. fiirketinin iflas›, boflanma gibi stresli dönemle birlikte 35 yafllar›nda boyun hareketleri k›s›tlan›yor, sol dizinde belirgin flifllik gelifliyor. Bir kaç kez intraartiküler steroid uygu-lan›yor yan›t al›nam›yor. Adalinumab, etanercept kuluygu-lan›yor yan etkilerden dolay› b›rakmak zorunda kal›yor. Hastay› gördü-¤ümüzde lomber, torakal ve servikal hareketler tam k›s›tl›, ok-siput-duvar mesafesi 30 cm, gö¤üs ekspansiyonu 1 cm, lomber schober 1 cm, ileri derecede dorsal kifozu mevcuttu. Kalça ha-reketleri hafif k›s›tl›, sol dizde belirgin effüzyon vard›. Ayr›ca hasta sa¤ uyluk iç bölesinin kas›¤a yak›n k›sm›n› daha dolgun hissetti¤ini söylüyordu. Uzun bir süredir prostatit flikayetleri

nedeniyle tedavi oluyor ama yan›t alam›yordu. Kalça MRG’de sa¤ uyluk proksimal iç k›s›m subkutan ya¤ dokusu sola göre da-ha kal›nd› (fiekil 1 PS-143). Bu ya¤ kitlesi yürürken bacaklar›-n›n birbirine sürtünmesine neden oluyor, bu kendisini rahats›z ediyordu. Bu nedenle opere edilen hastan›n ya¤ kitlesi al›nd›-¤›nda prostatit flikayetleri de geçmiflti. Her iki kalça MRG’de belirgin sinoviyal hipertrofi gözlenmekte hatta sa¤ kalça eklemi arkas›na do¤ru yönelen sinoviyal kitle siyatik sinire bas› yap-makta ve yar›m saat kadar oturdu¤unda siyatalji yak›nmalar› oluflmaktayd› (fiekil 2 PS-143). Steroid injeksiyonu sonras› siya-talji flikayetleri düzelmiflti. Ya¤ dokusu obesite, lipödem, lenfö-demde artar. Lipödem ayaklar d›fl›nda, simetrik olarak alt eks-tremiteyi etkileyen subkutan ya¤ dokusu art›fl›d›r. Lenfödemde ise ilerleyen dönemlerde ödem, fibrozisle birlikte ya¤ dokusu hipertrofisi gözlenir. Bu hastada kalça çevresinde gözlenen çev-reye do¤ru geniflleyerek kitle etkisi yapan sinoviyal dokunun bas›s›na ba¤l› lenfödem neticesinde ya¤ dukusu hipertrofisi ge-liflmifl olsayd› bacakta gittikçe arta ödemle karakterize olmal›y-d›. Hastan›n klini¤i her ikisi ile de uyumlu de¤ildi. Lokal etkili sitokinlerin etkisi mi?

Anahtar sözcükler: Ankilozan spondilit, ya¤ dokusu hipertrofisi PS-144

Disfaji ile baflvuran ankilozan spondilit tan›l› olgu

Öznur Kutluk, Cahit Kaçar, Ali Nail Demir

Akdeniz Üniversitesi T›p Fakültesi, Fiziksel T›p ve Rehabilitasyon Ana-bilim Dal›, Romatoloji Bilim Dal›, Antalya

Amaç: Ankilozan spondilit aksiyel iskeleti etkileyen ve

ekstraar-tiküler tutulumlar› da olan kronik inflamatuvar romatizmal bir hastal›kt›r. Servikal bölgede anterior osteofite ba¤l› yutma güç-lü¤ü nadir görülen bir durumdur. Biz de burada yutma güçgüç-lü¤ü olan 38 yafl›nda ankilozan spondilit (AS) tan›l› hastay› sunmak istedik.

Olgu: 38 yafl›nda 5 y›ld›r AS ile takipli hasta s›v› ve kat›

g›dala-r› yutarken zorlanma, yutkunurken a¤g›dala-r› flikayeti olmas› ile po-liklini¤imize baflvurdu. Hastan›n muayenesinde; servikal rotas-yonlar› ve ekstansiyonu k›s›tl›yd›. Boyun ekstansiyonu ile bo-¤azda a¤r› ve batma hissi olan hastada osteofit ? ile servikal gra-fisi istendi. Servikal grafide anterior seviyede; anteriorda sin-desmotik köprüleflmeler görüldü. Lateral servikal grafide C4 anteriorunda osteofiti mevcut olan hastan›n boyun bilgisayarl› tomografisi istendi. Boyun BT de C4 seviyesinde vertebra kor-pus anteriorunda sindesmotik/osteofitik ç›k›nt›n›n neden oldu-¤u özefagusa d›fltan bas› olduoldu-¤u görülen hasta beyin cerrahisine yönlendirildi (Sekil 1 ve 2 PS-144).

Sonuç: Servikal omurgada büyük osteofite ba¤l› disfaji nadir

görülen bir durumdur ve daha çok yafll› insanlarda ve DISH ta-n›s› olan hastalarda bulunur. AS servikal omurgada sindesmofit-lere ve büyük osteofitsindesmofit-lere neden olabilir. Özellikle kat› ve s›v› g›dalar› yutarken zorluk, a¤r› tarifleyen AS tan›l› hastalarda na-dir de olsa servikal omurgada osteofit/sindesmofit varl›¤› ak›lda tutulmal›d›r.

Anahtar sözcükler: Ankilozan spondilit, disfaji,

osteofit/sin-desmofit fiekil 2 (PS-143): Sinoviyal hipertrofiye ba¤l› siyatik sinir bas›s›.

fiekil 1 (PS-143): Sa¤ uyluk proksimalinde subkutan ya¤ dokusu hiper-trofisi.

PS-145

Ankilozan spondilit tan›s›yla takip edilen hastada geliflen eriflkin bafllang›çl› Still hastal›¤›: Olgu sunumu

Sezgin Zontul1

, Metin Özgen2

1Ondokuz May›s Üniversitesi T›p Fakültesi, Fiziksel T›p ve Rehabilitasyon

Anabilim Dal›, Romatoloji Bilim Dal›, Samsun; 2Ondokuz May›s Üniversitesi

T›p Fakültesi, ‹ç Hastal›klar› Anabilim Dal›, Romatoloji Bilim Dal›, Samsun Amaç: Ankilozan spondilit (AS) sakroiliak eklem, omurga ve

pe-riferik eklemlerin tutulumu ile karakterize, kronik inflamatuar bir hastal›kt›r. Eriflkin bafllang›çl› Still hastal›¤› (EBSH) ise atefl, kaybolan somon pembe döküntü ve poliartralji ile karakterize olan ve s›kl›kla nötrofilik lökositozun efllik etti¤i, sistemik bir has-tal›kt›r. AS ile EBSH’n›n birlikteli¤i literatürde oldukça nadirdir. Biz bu yaz›da AS’li bir hastada EBSH geliflen vakadan bahsettik.

Olgu: 60 yafl›nda erkek hasta 20 y›l› aflk›n süredir baflka

merkez-lerde AS nedeni ile takipli olup 10 ay infliksimab, 3.5 y›l etaner-cept sonras›nda adalimumab kullanm›fl. Hastan›n çekilen sakroili-ak grafisinde grade 4 ssakroili-akroiliit mevcuttu (fiekil PS-145). Hasta 4 gündür atefl, bo¤az a¤r›s› olmas› üzerine klini¤imize baflvurdu. Ön planda enfeksiyon düflünülen hasta klini¤imize yat›r›ld›. Hastaya ampisilin+sulbaktam intravenöz antibiyotik tedavisi baflland›. ESBH’yi düflündürecek cilt bulgusu yoktu. Splenomegali ve AST, ALT yüksekli¤i yoktu. Hastada atefl, bo¤az a¤r›s›na ek olarak be-yaz küre ve nötrofil yüksekli¤i mevcut olup ANA ve RF negatifti. Ayr›ca hastada 2 haftad›r eklem a¤r›s› flikayeti vard›. Hasta baflvur-du¤unda sedimentasyon (ESH) 77 CRP si 177 mg/lt idi. Serum immunoglobulinleri normaldi. Ferritin de¤eri 1097 idi. Kan kül-türleri ve brusella tetkikleri negatif geldi. Malignite taramas› ola-rak çekilen toola-raks, alt ve üst abdomen BT incelemesinde maligni-te lehine bulgu saptanmay›p solda minimal plevral mayii izlendi. Çekilen pozitron emisyon tomograsi normal olarak de¤erlendiril-di. Lenfadenopati lehine bulgu saptanmad›. 10 gün civar›nda an-tibiyotik tedavisi alan hastada klinik ve labaratuvar olarak düzelme olmad›. Hastada EBSH düflünülerek 100 mg/gün metil prednizo-lon tedavisi baflland›. Tedavi sonras›nda flikayetleri ile birlikte akut

faz reaktanlar›da geriledi. 1 ay sonraki ESH 23 CRP normal dü-zeye geriledi. Bunun üzerine hastan›n tedavisine metotreksat ek-lendi. Metilprednizolon azalt›larak kesildi. Hastan›n sonras›nda tekrar ata¤› olmad›.

Sonuç: AS’ de atefl, lenfadenopati gibi sistemik semptomlar

na-diren görülerken ESBH’ da bu semptomlar s›k görülür. EBSH’ da adalimumab›n etkinli¤i IL-1 reseptör antagonistleri ve IL-6 inhibitörü kadar etkili olmasa da literatürde bildirilmifltir. Bi-zim hastam›zda adalimumab kullanmas›na ra¤men EBSH gelifl-ti. Sonuç olarak AS’li hastalarda EBSH geliflebile¤i unutulma-mal›d›r. ‹lgili semptom varl›¤›nda EBSH aç›s›ndan sorgulan-mal› ve tetkik edilmelidir.

Anahtar sözcükler: Ankilozan spondilit, eriflkin bafllang›çl› Still

hastal›¤›

fiekil 1 (PS-144): Servikal BT. fiekil 2 (PS-144): Servikal grafi.

PS-146

Periferik spondiloartrit klini¤ini gölgeleyen omuz kalsifik tendinit olgusu

Tu¤çe Özekli M›s›rl›o¤lu, Deniz Palamar, Gyulnaz Durmushali Emin, Kenan Akgün

‹stanbul Üniversitesi-Cerrahpafla T›p Fakültesi, Fiziksel T›p ve Rehabilitasyon Anabilim Dal›, ‹stanbul

Amaç: Kristal depo hastal›klar› klinikte farkl› tablolarla ortaya

ç›kabilir. Omuz rotator kaf (RK) tendonlar›nda hidroksiapatit kristal birikimi fliddetli a¤r›ya neden olabilir. Burada omuz kal-sifik tendinit yak›nmalar› ön planda olmas› nedeniyle spondilo-artrit (SPA) klini¤ini gölgeleyen bir olgu sunulacakt›r.

Olgu: K›rk sekiz yafl›nda kad›n hasta 3 y›ld›r olan sol topuk, her

iki omuz ve sol diz a¤r›s› yak›nmalar› ile epin kalkanei, patellofe-moral sendrom, omuz kalsifik tendiniti, fibromiyalji sendromu ve psödogut tan›lar› alarak ve son olarak kolflisin tedavisi bafllanarak klini¤imize yönlendirildi. Enflamatuar karakterde a¤r›lar› olan hastan›n atipik bel a¤r›s› da mevcuttu. Fizik muayenesinde her iki omuz eklem hareketleri k›s›tl› ve a¤r›l›, sol topu¤u presyonla has-sas, sol dizi flifl ve s›cakt›. Grafilerinde her iki omuz RK yap›flma bölgesinde (fiekil 1 PS-146) ve pelviste entezis kalsifikasyonlar› mevcuttu. Ultrasonografik incelemede her iki topukta entezit ve solda retrokalkaneal bursit ile birlikte sol dizde effüzyon, sinovi-yal hipertrofi ve sinovit bulgular› saptand›. Hastan›n enflamatuar bel a¤r›s› da göz önüne al›narak SPA ön tan›s› ile sakroiliak eklem (S‹E) manyetik rezonans (MR) incelemesi istendi. Laboratuvar incelemesinde akut faz yan›t› negatif, HLA-B27 negatif; S‹E MR incelemesi flüpheli olarak de¤erlendirildi. Sol diz aspirasyonu sonras›nda yap›lan mikroskobik analizin kristal aç›s›ndan negatif de¤erlendirilmesi üzerine psödogut tan›s› d›flland› ve kolflisin te-davisi kesildi. Artrit, entezit bulgular› ve enflamatuar bel a¤r›s› öyküsü nedeniyle hastaya periferik SPA ve omuz kalsifik tendini-ti teflhisleri konuldu. Non-steroidal antendini-ti-inflamatuar ilaç (NSA‹‹) kullan›m›, sa¤ omuz kalsifik lezyonuna yönelik yap›lan aspirasyon (fiekil 2 PS-146) ve i¤neleme, subakromiyel ve sol diz steroid en-jeksiyon uygulamalar› sonras›nda sadece topuk a¤r›s›nda yeterli yan›t al›namad›. Bunun üzerine uzun süredir NSA‹‹ ilaç

kullan-mas› ve yan etkileri de göz önüne al›narak adalimumab tedavisi baflland›, ancak bu sefer de fliddetli sol omuz a¤r›s› nedeniyle an-ti-TNF yan›t› de¤erlendirilemedi. Bu nedenle, sol omuz kalsifik lezyonuna yönelik enjeksiyon tedavisi yap›ld› ve bu giriflim ile bir-likte tüm a¤r›lar›nda tama yak›n rahatlama sa¤lanm›fl oldu.

Sonuç: Omuz kalsifik tendinitleri klinikte fliddetli ve kronik

a¤-r›ya neden oldu¤u için efllik eden di¤er hastal›klar› maskeleye-bilir, tedavi yan›t›n› gölgeleyebilir. Bunu önlemek için omuz kalsifik tendinitleri öncelikli olarak tedavi edilmelidir.

Anahtar sözcükler: Kalsifik tendinit, kristal depo hastal›klar›,

spondiloartrit

PS-147

Ankilozan spondilitli hastada bariatrik cerrahinin etkinli¤i ve güvenirli¤i

fienol Kobak1

, Hasan Altun2

, Burçin Batman2

1‹stinye Üniversitesi T›p Fakültesi, Liv Hospital, Romatoloji Klini¤i, ‹stanbul; 2‹stinye Üniversitesi T›p Fakültesi, Liv Hospital, Obezite Cerrahi Merkezi, ‹stanbul

Amaç: Obezite, inflamatuvar yolaklar›n aktivasyonu yaparak,

birçok romatolojik hastal›klar›n aktivasyonuna sebep olabil-mektedir. Bariatrik cerrahi, morbid obez hastalar›n tedavisinde etkili ve güvenilir bir yöntem olarak kabul edilmektedir. Bu te-davi yönteminin romatolojik hastal›klar›n üzerine etkileri he-nüz bilinmemektedir. Bu bildiride, AS tan›s› ile takip edilen 31yafl›nda bayan hastada, bariatrik cerrahinin hastal›k aktivas-yon parametrelerin üzerine etkileri tart›fl›lm›flt›r.

fiekil 1 (PS-146): Her iki omuz rotator kaf yap›flma bölgesinde entezis

Olgu: 31 yafl›nda kad›n hasta, bel, s›rt ve topuk a¤r›, sabah

tutuk-lu¤u flikayetleri ile baflvurdu. FM’de morbid obez, bilateral FA-BERE FADIR pozitif idi. Laboratuvar tetkiklerde; ESH: 38mm/h, CRP: 43 mg/dl, KCFT, BFT, rutin idrar, hemogram normal, RF, ANA, anti-CCP, brucella aglütinasyon testleri ve HLA-B27 negatif olarak saptand›. Çekilen S‹E grafi ve MR’da bi-lateral aktif sakroiliit saptand›, bi-lateral topuk grafide entezit mev-cuttu. Bat›n USG’de hepatosteatoz saptand›, AC grafi normal idi. New York kriterleri do¤rultusunda AS tan›s› konuldu. Hastal›k aktivasyonu aç›s›ndan; BASDA‹: 7.2 cm, BASF‹: 6.9 cm idi. El-yer mesafesi 12 cm, gö¤üs ekspansiyonu 4 cm, oksiput-duvar me-safesi: 0 cm idi. Hastaya NSA‹‹ ve ekzersiz önerildi. 6 ay sonra kontrole geldi¤inde, hafif klinik regresyon vard›, fakat ESH ve CRP hala yüksek idi. Bu arada obezite ve insülin direnci nedeniy-le Endokrinolojinin önerdi¤i bariatrik cerrahi için randevu ald›¤›-n› söyledi. Cerrahi operasyonun 4. ay›nda kontrole geldi¤inde, eklem flikayetlerin geriledi¤ini, 22 kg verdi¤ini belirtti. Yap›lan tetkiklerde AFR normale geldi¤ini, BASDA‹: 3.9 cm, BASF‹: 2.8 oldu¤unu saptand›. Genel durumu iyi olan hastan›n, NSA‹‹ ve ekzersiz ile takipleri devam etmektedir.

Sonuç: Morbid obez romatolojik hastalar›n tedavisinde yan›t

oranlar› daha düflük, komplikasyonlar daha fazlad›r. Kilo ver-mek, hastal›k aktivasyon parametreleri üzerine olumlu etkileri vard›r. Bariatrik cerrahi, morbid obezitesi olan inflamatuvar ro-matizmal hastalar› için etkin ve güvenilir bir tedavi seçene¤i olabilir.

Anahtar sözcükler: Ankilozan spondilit, morbid obezite,

bari-atrik cerrahi

PS-148

Ankilozan spondilit ay›r›c› tan›s›nda lenfoma

Fatih Sar›tafl

Haydarpafla Numune E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, ‹stanbul Amaç: Ankilozan spondilit, spondiloartritler denilen hastal›k

grubunun prototipidir. Özellikle genç eriflkinlerde görülen has-tal›¤›n tipik özellikleri inflamatuvar karakterde bel a¤r›s›, rad-yografik sakroiliit, spinal mobilitede azalma, HLA B27 iliflkisi ve aile öyküsüdür.

Olgu: 29 yafl›nda kad›n hasta, bilinen hastal›¤› yok. 6 ayd›r

ge-celeri uykudan uyand›ran, dinlenmekle artan, NSA‹‹ yan›tl›, gün içinde azalan kalça ve bel a¤r›s› mevcut. Çekilen sakroiliak MR’da sakrum, sakroiliak eklem komflulu¤u ve iliak kemikte heterojen ödem tespit edilerek (fiekil PS-148) malignite ve sak-roiliit ay›r›c› tan›s› için tüm vücut kemik sintigrafisi önerilmifl. Sintigrafi sonucunda malignite bulgusuna rastalanmam›fl, bila-teral sakroiliit olarak raporlanm›fl. Hasta ankilozan spondilit ön tan›s›yla romatoloji poliklini¤ne sevk edilmifl. Tetkiklerinde se-dimantasyon 68 mm/h, CRP 6.3 mg/dl, hgb 9.7, hct 30.1 sap-tand›. 6 aydan uzun süredir çeflitli NSA‹‹ kullanan hastan›n ila-c› de¤ifltirilerek kontrole ça¤›r›ld›. 1 ay sonraki kontrolünde akut faz de¤erleri yüksek olan ve a¤r›s› devam eden hastaya TNF blokeri baflland›. Hastan›n flikayetleri tedavi alt›nda azal-d› ve labaratuvar bulgular› düzeldi. 3. hafta sonunda ÜSYE son-ras› ilaçlar›na 2 hafta ara verilerek tekrar baflland›. ‹laca tekrar bafllanmas›na ra¤men flikayetleri artt›. Akut faz de¤erleri tekrar

yükseldi. Sakroiliak MR tekrarland›. Sakrumda ve iliak kemikte heterojen ödem görülen hastaya toraks ve tüm bat›n BT çekil-di. Kemik yap›larda yayg›n litik lezyonlar görüldü. Hasta malig-nite ön tan›s›yla ilaçlar› kesilerek ileri merkeze yönlendirildi. PET/CT de iskelet sisteminde yayg›n artm›fl FDG tutulumu uyumlu bulgular tespit edildi. Kemik ili¤i ve mide biyopsi so-nuçlar› yüksek grade B hücreli lenfomayla uyumlu bulundu.

Sonuç: Ankilozan spondilitin ola¤an bafllang›ç semptomu bel,

boyun ve kalça a¤r›s›d›r. Özellikle 2-3. dekatlarda s›kt›r. ‹nfla-matuvar karakterde a¤r› tipik özelli¤idir. Bizim hastam›zda