• Sonuç bulunamadı

Yaşam tatmini kavramı ilk kez Neugarten tarafından ortaya atılmış olup, Neugarten yaşam tatmininde çeşitli etmenlerin etkili olduğunu belirtmiştir. Bu etmenler; kişinin günlük hayatında yaptığı etkinliklerden keyif alması, hayatın birey için bir anlamının olması, hayatıyla ilgili bir amaç taşıması, geçmişte yaptığı eylemlerin yükümlülüğünü alması, hayatı boyunca öngördüğü amaçlara eriştiği inancının olması, olumlu benlik imajına sahip olması, yaşamın ilerleyen evrelerinde her türlü zayıflığına rağmen kendini değerli bir varlık olarak görmesi ve hayata karşı olumlu bir bakış açısı olmasıdır (Kaya, 2006: 3).

Yaşam tatmini, bireyin hayattan beklentileri ile gerçek durumun karşılaştırılması neticesinde meydana çıkan tablodur. Yaşam tatmini, bireyin hayatının bütünü ile hayatının çeşitli boyutlarını kapsamaktadır. Yaşam tatmini denilince yaşamın genelinden alınan doyum anlaşılmaktadır (Aras, 2012: 40). Başka

bir ifadeyle yaşam tatmini kişinin hayatından ne kadar hoşnut kaldığını anlatmaktadır.

Yaşam tatmini yüksek seviyede olan kişiler, genel olarak yaşamıyla ve yaşam şartlarıyla ilgili olumlu bir algıya sahip olan bireylerdir. Yaşam tatmini düşük mutsuz bireyler ise, hayatlarındaki faktörleri amaçlarının önünde birer engel olarak nitelendirirler ve yaşam şartlarıyla ilgili algıları olumsuzdur (Yavuzer ve Çivilidağ, 2014: 116).

2.4.2. Yaşam Tatminini Etkileyen Faktörler

Yaşam tatminini etkileyen faktörler pek çok yazar tarafından farklı şekillerde ele alınmıştır. Yaşam tatminini etkileyen faktörler bireye göre dahi farklılık göstermesi bakımından böyle bir durumun ortaya çıkması oldukça doğaldır. Yaşam tatminini etkileyen başlıca faktörler şu şekilde sıralanabilir (Çiçeklioğlu, 2016: 50; Turgut, 2010: 41-42).

 Psikolojik ve fiziksel açıdan sağlıklı olmak,  Toplumun üst tabakasından olmak,

 Özgürlük ve demokrasi atmosferinin hâkim olduğu, refah seviyesi yüksek bir ülkede yaşamak.

 Yaşanan ülkede siyasi istikrarın olması,

 Yaşamının kontrolünün kişinin kendisinde olduğunu hissetmesi,

 Yaşanan toplumda azınlıkta olan grubun değil, çoğunlukta olan grubun bir parçası olmak,

 Evli olmak, aile ve arkadaş çevresiyle iyi ilişkiler geliştirmek,  Sosyal ve maddi değerlere sahip olmaya karşı istekli olmak.

Keser (2005) ise yaşam tatminini etkileyen faktörleri aşağıdaki şekilde sıralamıştır (Aktaran Çiçeklioğlu, 2016: 49):

 Fiziksel yönden kişinin kendisini iyi hissetmesi  Olumlu bir kimlik imajı,

 Hayatı anlamlı bulmak,

 Günlük hayattan mutluluk duymak,  Amaçlara ulaşma konusunda uyum

 Ekonomik, güvenlik ve sosyal ilişkiler.

Görüleceği üzere yaşam tatminini etkileyen faktörleri farklı şekilde sıralamak ve çoğaltmak mümkündür. Aşağıda ise yaşam tatminini etkileyen faktörlerden yaş, cinsiyet, eğitim seviyesi, gelir durumu, çalışma ve iş hayatı üzerinde durulacaktır.

2.4.2.1. Yaş

Yaşam tatmini ile yaş arasındaki ilişki konusunda araştırmacılar farklı görüşler belirtmektedir. Bazı araştırmacılara göre gençlerde yaşam tatmini düzeyi daha yüksekken, bazı araştırmacılara göre ise yaşın ilerlemesiyle birlikte yaşam tatmini artmaktadır. İlerleyen yaşlarda yaşam tatmininin artacağını ileri süren araştırmacılara göre, gençlik dönemindeki kişilerde yaşamdan beklenti fazla olduğundan ve gerçekçi beklentilere sahip olunmadığından yaşam tatmini düşük seviyede olmaktadır. İlerleyen yaşlarda ise bireyin kendini gerçekleştirmesi, gerçekçi beklentilerinin olması ve mevcut durumunu kanıksaması yaşam tatminini artırmaktadır (Özdevecioğlu, 2003: 703).

2.4.2.2. Cinsiyet

Yaşam tatmini cinsiyete göre değişkenlik gösterebilir. Kadın ve erkeğe göre yaşam tatmininde, içinde bulunulan toplumsal çevrenin belirleyici rol oynadığı düşünülmektedir. Nitekim kadının çalışma hayatında yer alması ile birlikte ekonomik özgürlüğünü kazanması, toplumsal statü kazanması ve sosyal güvencesinin olması yaşam tatminini etkilemektedir. Aksine kadın ve erkek tarafından ailevi sorumlulukların paylaşılmadığı, kadının sorumluluğunun daha fazla olduğu sosyal yapılarda da kadın ve erkeğin yaşam tatminin değişkenlik gösterdiği belirtilmektedir. Diğer taraftan günümüz toplumunda erkeklerin toplumsal ve ailevi rolleri de değişmiştir. Gerek çocukların ihtiyaçları ve bakımı, gerekse ev ve ailevi meselelerde erkeğin de destek olduğu bilinmektedir. Dolayısıyla kadın ve erkeğin yaşam tatmini değişen toplumsal yapıyla birlikte değişkenlik göstermektedir (Özdevecioğlu, 2003: 701).

2.4.2.3. Eğitim Seviyesi

Yaşam tatminini etkileyen faktörlerden bir diğeri ise eğitim seviyesidir. Çünkü bireyin eğitim seviyesi sosyal statüsü üzerinde belirleyici rol oynamaktadır. Sosyal statü sahibi bireyin ise refah seviyesi daha yüksek olacağından ve toplumda daha yüksek kabul göreceğinden, özgüveni yüksek olacak ve olumlu bir kimlik oluşturacaktır. Bu sebeple eğitim seviyesi yüksek bireylerin yaşam tatminlerinin de daha yüksek olduğu belirtilmektedir (Çiçeklioğlu, 2016: 50-51).

2.4.2.4. Gelir Durumu

Yaşam tatmini ile gelir seviyesi arasında da bir ilişkinin olduğu söylenebilir. Nitekim bir grup yaşlı üzerinde yapılan araştırmaya göre emekli olmadan önce kişinin beklentileri emekli maaşının fazla ya da az olmasına göre yaşam tatminini artırmakta ya da azaltmaktadır. Çünkü emekli maaşı yüksek birey, emeklilikle ilgili beklentilerini büyük oranda gerçekleştirebilirken, emekli maaşı düşük olan birey beklentilerini kısmen ya da hiç gerçekleştirememekte, bu da kişinin yaşam tatminini azaltmaktadır (Tabuk, 2009: 35).

Sadece yaşlılarda değil, diğer yaş gruplarında da gelir durumu yaşam tatminini etkileyen bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü gelir durumunun iyi olması, çalışma hayatı dışında sosyal hayatta her türlü imkândan faydalanmayı mümkün hale getirirken, konfor seviyesini de artırmaktadır. Bu tür şeyler kişinin yaşam kalitesinde iyileşme meydana getirdiğinden dolayı yaşam tatminini de artırmaktadır (Çiçeklioğlu, 2016: 51).

2.4.2.5. Çalışma ve İş Hayatı

Yaşam tatmini, kişinin kendi yaşamını ve ailesinin yaşamını idame ettirmede oldukça önemli olan iş hayatı ile yakından alakalıdır. Günümüzde insanların zamanlarının büyük bir kısmı iş ortamında geçmektedir. Hal böyle olunca, kişilerin iş yaşantılarının iyi ya da kötü olması yaşamlarını oldukça etkilemektedir (Özdevecioğlu, 2003: 697). Dolayısıyla çalışma ortamı ve iş hayatı bireyin yaşam tatmininde belirleyici rol oynamaktadır. İş hayatında kötü çalışma koşullarına maruz kalan birisi, yaşadığı stres ve mutsuzluğu gün sonunda ev ortamına ya da sosyal

ortamına taşıyacağından hayatından daha az keyif almaya başlayacak, bu durum da günden güne yaşam tatmininin düşmesine yol açacaktır (Çiçeklioğlu, 2016: 51).

2.4.3. İşyerinde Psikolojik Yıldırmanın Yaşam Tatminine Etkisi

Moral seviyesi, mutluluk düzeyi, gelir, iş, aile, boş vakit, psikolojik ve fizyolojik sağlık, çevreyle iyi ilişkiler kurma gibi unsurların tümüne dair değerlendirme yaşam tatminini ortaya koymaktadır. Kişinin bu unsurlardan biri ya da birden fazlasının yaşam çizgisinde beklentilerine karşılık gelişmemesi yaşam tatminini düşürecektir (Yavuzer ve Çivilidağ, 2014: 116-117). Özellikle bu unsurlardan iş hayatı, kişinin yaşamında oldukça büyük bir etkiye sahiptir. Çünkü kişinin iş hayatında karşılaştığı olumlu ya da olumsuz durumlar, iş ortamıyla ilgili algıları ve duyguları iş hayatı dışında aile hayatını ve sosyal hayatını da fazlasıyla etkilemektedir. Dolayısıyla kişinin iş hayatı genel olarak yaşamını etkilemektedir (Keser, 2005: 78).

İş tatmini ve yaşam tatmini birbirleriyle ilişkili ve birbirini tamamlayan iki kavram şeklinde düşünülebilir. İş hayatında yaşanan olumlu ve olumsuz durumlar aileye yansıtılırken, aile ortamında yaşanan olumlu ve olumsuz durumlar da iş hayatına yansıtılabilmektedir. İnsanoğlu duygu ve düşüncelerini de gittiği her yere beraberinde götürdüğünden dolayı iş hayatındaki durumlarla aile ve sosyal hayatındaki durumları tamamıyla ayrıştırabilmesi mümkün değildir (Çivilidağ, 2016: 132). Diğer taraftan kişinin iş hayatında edindiği bilgi, beceri ve tecrübeleri direk iş yaşamı dışına da transfer ederek kullandığı, bu sayede yaşamını daha dolu ve anlamlı kıldığı bilinmektedir. Bu tür olumlu bir transferin kişinin yaşam doyumunu da artırdığı belirtilmektedir (Aktaran: Aras, 2012, s. 41). Fakat iş yerinde maruz kalınan psikolojik yıldırma davranışları ve olumsuzluklar ise kişinin yaşamına olumsuz etki etmektedir. Çünkü psikolojik yıldırmaya maruz kalan kişi özgüvenini kaybetmekte ve zamanla hiçbir konuda kendine güvenemez hale gelmektedir. Bu durumun etkileri ise kişinin ailesi ve yakın çevresiyle olan ilişkilerine yansımaktadır. Dolayısıyla yıldırma davranışının olumsuz etkileri kişinin iş yaşamından sosyal ve ailevi yaşantısına da sıçrar (Çivilidağ, 2016: 132).

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM BANKACILIK SEKTÖRÜNDE PSİKOLOJİK YILDIRMANIN

PERSONELİN İŞ VE YAŞAM TATMİNİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ ARAŞTIRMASI

Bu bölümde araştırmanın modeli, evren ve örneklemi, veri toplama araçları, verilerin analizi ile ilgili açıklamalara yer verilmiştir.