• Sonuç bulunamadı

1. LITERATÜR ÖZETI ............................................................•...................... 1 O

2.2. Araştırmada Kullanılan Alet ve Makineler

2.2.1. Yüzey Pürüzlülük Ölçme Aleti

Bu çalışmada, yüzey pürüzlülük ölçme aleti olarak, dokunmalı iğne

tara-malı yüzey pürüzlülük ölçümü test cihazı kullanılmıştır. Bu test cihazı metal ve

ahşap malzemelerin yüzey pürüzlülüğünün ölçümünde kullanılabilmektedir.

Test cihazının kısımları, ana gövde buna bağlı olan iğne parçası ve özel de-tektördür. Şekil 1' de yüzey pürüzlülük ölçüm test cihazının şematik resmi gö-rülmektedir.

;r

Şekil1. Yüzey pürüzlülük ölçüm test cihazı (Mitutoyo SJ-301) Figure 1. Surface roughness tester (Mitutoyo SJ-301)

1.2kg

Yüzey pürüzlülük ölçme aletinde ana gövde içinde bir sürücü bulunmak-tadır. Iğne parçası bu sürücü üzerine monte edilmektedir. Sürücünün iler-leme hızı ölçüm sırasında saniyede 0.5 mm, dönüş sırasında ise saniyede 1 mm dir. Iğne parçasının ölçülecek numune üzerindeki durumu şekil 2' de

verilmiştir.

Deney numunesi Ölçüm yüksekliği ile dedektör

yüksekliği birbirine eşit olmalıdır.

Şekil 2. Iğne uç {detektör) ve bağlantı elemanı Figure 2. Dedector and driver unit

Destek

Test cihazında sınır dalga boyunda ( Ic ), değişik değer aralığında Ra, Rz ve Rmax yüzey pürüzlülük parametreleri ölçülebilmektedir. Yüzey pürüzlülük test cihazının kumanda paneli şekil 3' de verilmiştir.

SJ-301

Kontrol

Şekil 3. Yüzey pürüzlülük test cihazının kumanda paneli Figure 3. The control panel of the surface roughness tester

2.2.2. Etüv Fınnı ve Klimatize Odası

Çalışmamızda kullanılan deney materyallerini istenilen rutubet miktarına

getirmek için klimatize odasından yararlanılmıştır. Yaklaşık üç hafta süreyle klimatize odasında bekletilen deney numunelerinin rutubetlerinin tespitinde etüv tırını ve hassas teraziden yararlanılmıştır. Klimatize odasından alınan ru-tubet tespit numunelerinin önce 0,01 gr hassasiyetindeki terazi de ağırlıkları tartılmış, daha sonra 1 04 ± 2

oc

ısıdaki Etüv fırınında değişmez ağırlığa gelin-ceye kadar bekletilmişlerdir. Çalışmamızdaki deney numunelerinin rutubet yüzdeleri; hava kurusu için %12, lif doygunluğu rutubet derecesi için %30 olarak alınmıştır.

2.3. Ağaç Işleri Endüstrisinde Üst Yüzey Işlemleri

2.3.1. Rendelerne Işlemi

Dönen bir kesicinin, yongaları yarı dairesel bir formda keserek keresteyi

şekillendirme işlemine rendelerne adı verilir.

Planya, kalınlık, dört taraflı kenar işleme (freze), zincirli freze ve zıvana

makineleri genellikle rendelerne işlemi yapılan makinelerdir.

Makinelerde rendelerne genellikle liflere paralel yönde yapılmakla birlikte

bazı ürünlerde konstrüksiyon gereği liflere dik yönde rendelerne yapılabilmek­

tedir.

2.3.2. Zımparalama

Ağaç malzeme yüzeylerini uygun olan pürüzlülük derecesine getirmek

amacıyla sivri ve sert tanecikler ile aşındırma işlemine zımparalama denilmek-tedir. Aşındırıcı taneciklerin keskin kenarları bıçak görevi yapar. Aşındırıcı

lev-hanın hareketi yönünde uygulanan kuvvet, tanecikleri ağaç malzemenin içine

doğru aşındırma işlemine zorlar ve levhanın hareketi boyunca ağaç malze-meden küçük parçacıklar koparılmasını sağlar. Böylece yüzeydeki bıçak iz-lerinin kaldırılması boya, vernikierne vb. üst yüzey işlemlerinin uygulanması

için yüzeyin hazırlanmasında kullanılmaktadır.

2.4. Yüzey Pürüzlülüğü

Yüzey pürüzlülüğü, kullanılan imalat metotları ile ve/veya başka etkilerle ortaya çıkan, mutad tarzda başka düzensizliklerle sınırianan oldukça küçük

aralıklı yüzey düzensizlikleridir (TS. 6956). Yüzey pürüzlülükleri kullanılan ima-lat metoduna göre gözle görülebilir veya elle hissedilebilir olabileceği gibi, hassas elektronik cihazlarla ölçülebilecek büyüklüklerde de olabilir.

Hjorth (1958)' a göre yüzey pürüzlülüğü, küçük yüzey düzensizliklerinin öl-çüsüdür. Diğer bir tanımla, imalat sırasında oluşan küçük miktardaki pürüzlü-lükler ile diğer etkiler sonucu meydana gelen pürüzlerin tamamı yüzey

pürüz-lülüğü olarak tanımlanır.

Ayrıca ahşabın dış katmanı arasındaki morfolojik ilişkiler olarak tanımlan­

mıştır (Richter et al., 1995).

Işlenmiş bir ağaç malzeme, lup altında bakıldığında lifler parçalanmış ve

dağlar arasında vadiler oluşmuş gibi bir görüntü verir. Bunlar, yüzeyde ortaya

çıkan girinti ve çıkıntılardan oluşan dalgalar serisidir (United Nations, 1981).

2.4.1. Ağaçişleri Sektöründe Yüzey Pürüzlülüğünün Önemi

Yüzeyleri birinci, ikinci ve üçüncü kalite olmak üzere derecelendiren Mari-an ve arkadaşları, odun ve diğer malzemeler için çeşitli yaklaşımlarda

bulun-muşlardır. Yüzey pürüzlülüğünün odunun tekstürü, kullanılan makine ve işle­

me metoduna bağlı olduğunu, yüzey bozukluklarının ise; burulma, bükülme,

çalışma ve hücre çökmelerinden meydana geldiğini belirlemişlerdir (Marian et al., 1962).

Ağaçişlerinde yüzey pürüzlülüğünü etkileyen birçok faktör vardır. Bunlar-dan ağacın anatomik yapısı ve tekstürü, yüzey pürüzlülük değerini önemli öl-çüde etkilemektedir. Pürüzlülük, yumuşak odunlu ağaçlarda sert odunlu

ağaçlara göre daha fazladır. Bunların yanında, ağaç malzemelerin yüzeylerin-de oluşan çatlaklar, lif kopmaları, lif düzensizlikleri ve hücre çökmeleri de

pü-rüzlülüğü arttırıcı faktörler olarak karşımıza çıkmaktadırlar (Sieminski ve Skarzynska, 1989).

Zımparalama ve zımparalama gereçleri de yüzey pürüzlülüğünü etkileyen faktörlerdir. Zımparalama işleminde yüzeyde oluşan pürüzlülüklerin

büyüklü-ğü, zımpara numarası, makine besleme hızı ve kesici derinliğine göre farklılık­

lar göstermektedir. Aşındırıcı madde boyutunun küçülmesi ve zımpara baskı

kuvvetinin arttırılması ile yüzey pürüzlülüğü daha az olmaktadır. Ayrıca lif yö-nünde yapılan zımparalamada pürüzlülük, liflere dik yönde yapılana oranla daha düşüktür.

Testere ile kesim işleminde yüzey pürüzlülüğüne, testere dişlerinin

yük-sekliği ve geometrisi ile besleme ve kesim hızlarının etkili olduğu, kesme hızı

ve kesici diş sayısının arttırılması ile yüzey pürüzlülüğünün azaldığı tespit

edil-miştir (Stumbo, 1960).

Tam kuru ve rutubetli yüzeyler üzerindeki pürüzlülük incelemelerinde, ru-tubetli yüzeylerde pürüzlülük artışının olduğu belirlenmiştir (Pahlitzch and Dziobek, 1962).

Pürüzsüz ve düzgün yüzeylerin, kaba zımparalı, kör planya bıçağıyla

ren-delenmiş, bıçak izli veya yanmış yüzeylere oranla, daha dayanıklı birleştirme­

ler verdiği ispatlanmıştır. Yapıştınlacak ağaçların yüzeyleri ne kadar düzgün-se, o kadar iyi yapışma sağlanır. Kusursuz düzgünlükte birbirine temas eden iki ağaç yüzeyi, hem daha az tutkal kullanımı gerektirir, hem de daha güçlü bir

bağiantıyı gerçekleştirir 0/Vood Handbook, 1985).

Ağaçişlerinde daha az tutkal kullanmak ve boya, vernik gibi üst yüzey mal-zemelerini ekonomik olarak sarf etmek için ağaç malzemelerin yüzey pürüz-lülüklerinin kullanılan makinelere ve aletiere göre tespit edilmesi ve yüzey

pü-rüzlülüğünün amaca uygun düzeye indirilmesi gerekmektedir.

2.4.2. Yüzey Pürüzlülüğünü Etkileyen Faktörler

2.4.2.1. Biçme Teknikleri

Yüzey pürüzlülüğü açısından ağaç malzemenin kesiliş yönü etkilidir. Zım­

paralama işleminin liflere paralel yapılmasında, liflere dik yapılmasına nazaran daha az yüzey pürüzlülüğü oluşmaktadır. likbahar ve yaz odunu arasındaki sertlik farkı arttıkça yüzey pürüzlülüğü de artmaktadır. Liflere dik işlemede,

paralel işlemeye nazaran daha fazla yüzey pürüzlülüğü oluştuğu ortaya

kon-muştur (Sieminski et al., 1987).

2.4.2.2. Ağaç Türü

Ağaç işleme yöntemlerinden ayrı olarak, odunun anatomik yapısındaki farklılıklar da yüzey pürüzlülüğüne etki etmektedir. Bu nedenle ağaç malze-rnede yüzey pürüzlülüğü, birinci derecede anatomik yapıya, ikinci derecede de kullanılan makine ve yüzey işleme metotlarına göre değişmektedir. Yüzey

pürüzlülüğü, yumuşak odunlarda sert odunlara nazaran daha fazla

olmakta-dır. Odun türlerinin tekstürü anatomik bir büyüme karakteristiği olduğundan

masif mobilya yüzeyleri incelenirken tekstür ve mobilya yüzeyleri farklılıkların­

dan oluşan farklılıklar ayrı ayrı değerlendirilir. Bunlara ilaveten, odunun yüze-yinde oluşan çatlaklar, hücre çökmeleri, koparılmış lifler ve lif uzunluğu da yü-zey pürüzlülüğünde etkili olmaktadır. Ayrıca, odundaki doğal büyüme karak-teristiklerinden budak ve lif eğriliği oluşumları yani liflerin normal gidiş hattını

bozan faktörler, pürüzlülüğü arttırıcı etki yapmaktadır (Sieminski et al., 1989).

Zımparalamadan sonra değişik odun örneklerinin yüzey pürüzlülükleri üzerinde yapılan çalışmalar gürgen, huş, kayın ve kızılağaç odun yüzeylerinin

meşe, dişbudak, sarıçam, avrupa kayını ve titrek kavak odunlarından daha pürüzsüz olduğunu ortaya koymuştur (Sieminski et al., 1987).

2.4.3. Yüzey Pürüzlülüğü Belirleme Metotlan

Günümüzde yüzey pürüzlülüğünün belirlanebilmesi için birçok metot

uy-gulanmaktadır.

Bunlar;

Dokunmalı iğneli tarama metodu,

Işık kurdele metodu, Yüksek ışık metodu, Forster aleti,

Optik metotlar, Pnomatik metot, Kapasitans metodu,

Işık projeksiyon metodu olarak sıralanabilir

3. Materyal ve Yöntem

3.1. Deney Materyallerinin Elde Edilmesi

Deney materyalleri Yaylacık Araştırma ormanındaki Uludağ Göknan meş­

cerelerinden 1200 m yükseltiden temin edilmiştir. Örnek ağaçların seçilme-sinde yön, eğim, çap, yüksel<lik ve sıklık özellikleri göz önünde tutulmuştur.

Gövde ve tepe oluşumu bakımından normal ve sağlıklı olmasına, odun rengi-nin doğal, böcek ve mantar zararlllarına uğramamış bulunmasına dikkat

edil-miştir. Ayrıca ekstrem yetişme yerlerinden kaçınılmış, fazla dallı, budaklı,

anormal tepe formları gösteren diğer ağaçların arasına sıkışmış ağaçlar alın-·

mamıştır. Toplam 8 adet ağaç seçilmiş, seçilen toplam 8 adet ağaca ait ge-nel özellikleri Çizelge 3' te verilmiştir.

Çizelge 3 : Deneme Ağaçlannın Özellikleri Table 3 : Properties of Sample Trees

Ağaç No 1.30 m'deki çapı(cm)

başlamak üzere her bir örnek ağacından 1 m uzunlukta gövde kısmı alınmış­

tır. Alınan bu örnekler Iç Anadolu Ormancılık Araştırma Müdürlüğü

laboratu-ariarına getirilmiş kabukları soyulmuş ve gölge bir yerde kurutulmuştur.

3.2. Deney Numunelerinin Hazırlanması

Deney materyallerinden radyal ve teğet yönde 1.6 cm kalınlığında, 6 cm

genişliğinde, 50 cm uzunluğunda parçalar biçilmiştir. Biçilen her bir parçanın

üzerine hangi ağaçtan kesildiğinin tespiti için numarası ve kesit yönü ( radyal,

teğet) yazılmıştır. Elde edilen deney numunelerinin genişlik ve uzunlukları net ölçüye getirilmiş olup kalınlıkları ise yüzeyi elde edecek makinelerdeki (zım­

para ve kalınlık makinesi) işlemlerden sonra net ölçüye getirilmiştir. Deney nu-munelerinin kalınlık makinesi kullanılarak elde edilecek yüzeyleri için 512 ade-ti Hacettepe Üniversitesi Ağaç Işleri Endüstri Mühendisliği Bölümüne zımpa­

ralanacak 256 adeti ise Tepe Kapı-Dağrama AŞ'ne ait fabrikaya götürülmüş­

tür.

Uygulanacak yüzey işlemleri (zımparalama ve rendeleme) tamamlanan ve ilgili standartlardaki ölçülere getirilen deney numuneleri , Orman Bakanlığı Iç Anadolu Ormancılık Araştırma Enstitüsü laboratuarıf1daki klima odasında

bekletilmiş, TS 2471' e göre rutubet ölçümleri yapılarak% 12 ve %30 rutu-bet derecesine gelmeleri sağlanmıştır. Hava kurusu, tam kuru ve lif

doygun-luğu rutubet değerlerinin belirlenmesinde 1/10 mm duyarlılıkla ölçüm yapa-bilen kumpas ve hassas terazi kullanılmıştır.

3.3. Ölçü ve Sayımlar

Bu çalışma için hazırlanan örneklerin yüzey pürüzlülük değerleri "Dokun-malı lğneli Tarama Metodu" ile ölçüm yapan yüzey pürüzlülük cihazında (Mi-tutoyo Surftest-301 Series) yapılmıştır.

Kullanılan yüzey pürüzlülük cihazının ölçme hızı 0.5 mm/sn, sınır dalga boyu {le) 4 mm ve ölçme uzunluğu {lt} 21 mm'dir. Yüzey pürüzlülük ölçümleri sonucunda her bir parçanın Ra, Rz ve Rmax değerleri tespit olunmuştur.

Numune yüzeylerinin hazırlanmasında kullanılan makineler, bu makinele-rin hızları ve her bir işlem için hazırlanan materyal sayısı aşağıda verilmiştir

(Çizelge 4).

Çizelge 4 : Yüzey Işlemleri ve Örnek Sayısı Table 4 : Surface Treatment and Sample Number

Kullanılan Makineler KesişYönü Makine Hızı Num.Sayısı

(m/dk)

80 Kum Radyal 5 32

Zımpara Teğet 5 32

Makinesi 100 Kum Radyal 5 32

Teğet 5 32

2 Bıçak Radyal 5 32

Teğet 5 32

3 Bıçak Radyal 5 32

Kalınlık Teğet 5 32

Makinesi 2 Bıçak Radyal 10 32

Teğet 10 32

3 Bıçak Radyal 10 32

Teğet 10 32

TOPLAM DENEY MATERYALI SAYISI 768

3.4. Yüzey Pürüzlülük Değerlerinin Tayini

Parçaların yüzey durumunu tanımlamak için 50' nin üzerinde birbirinden

farklı parametre bulunmaktadır. Bunlardan Ra, Rz ve Rmax en yaygın olarak

kullanılan parametrelerdir.

a) Aritmetik Ortalama Pürüzlülük, Ra

Kabul veya ret kararları için basit bir değer vermesinden ötürü yaygın ola-rak kullanılır. Aritmetik ortalama pürüzlülük Ra, bir örnek boyu (1) içinde ölçü-len pürüzlülük düzensizliklerinin ortalama pürüzlülük çizelgesinden (m) olan aritmetik ortalama yüksekliğidir. Ra , pürüzlülük parametresi aşağıdaki for-mülle hesaplanabilmektedir (TS 6956).

Ra = ·~ Jıy(x)ldx

o

Profil sapmalarının aritmetik ortalaması grafiği şekil 4' te verilmiştir.

Sampling length e

Evaıuation length en

=

n X e

Şekil 4. Profil sapmalarının aritmetik ortalaması (Ra) Figure4. The arithmetic average of the profile deviation

b} On Nokta Yüksekliği (Rz)

On nokta yüksekliği (Rz), belirli bir örnek uzunluğu içerisinde (L}, beş en yüksek tepe noktası (Yp) ve beş en derin çukur noktası (x) arasındaki ortala-ma mesafedir. Bu değer, ortalama çizgisine paralel ancak pürüzlülüklerin pro-filini kesmeyen bir referans çizgisinden ölçülmektedir. Rz, on nokta

yüksekli-ğinin ölçülmesinde kullanılan formül aşağıda verilmiştir (TS 6956).

Ra =

1

Yp 1 + Yp2+ Yp3 + Yp4+ Yp51+

1

Yv 1 + Yv2+ Yv3 + Yv4+ Yv51

5

Yüzey pürüzlülüğünün on nokta yüksekliği (Rz) şekil 5' te verilmiştir.

Şekil 5. Yüzey pürüzlülüğünün on nokta yüksekliği (Rz) Figure5. The ten point heightness of surface roughness

c) Tepe Noktası lle Dip Noktası Arasındaki En Büyük Yükseklik (Ry veya Rmax)

En büyük pürüzlülük değeri (Ry), örnek boyu (L) içindeki en yüksek tepe

noktası ile en derin çukur noktası arasındaki yüksekliktir. Bu parametre, yük-sek uç noktaları ile derin yerleri çok hassas bir şekilde göstermektedir. En bü-yük pürüzlülük değeri (Ry) nin formülü aşağıda verilmiştir.

Rmax(Ry)=Yp+Yv

En büyük pürüzlülük değeri Rmax, şekil 6' da verilmiştir.

Yv

Şekil 6. En büyük pürüzlülük değeri (Rmax}

Figure6. Maximum Roughness Value (Rınax)

3.5. Istatistiki Metotlar

Araştırmada kullanılan iki farklı rutubet miktarı, iki farklı kesiş biçimi (rad-yal, teğet), altı farklı yüzey özelliklerinin (80, 1 00 zımpara, 2 Bıçak 5 ve 1 O m/dk, 3 Bıçak 5 ve1 O m/dk) Uludağ Göknarının yüzey pürüzlülüğüne etkisi-nin değerlendirilmesi,

Anadolu Ormancılık Araştırma Enstitüsü, Proje Plan-lama ve Değerlendirme Bölüm Başmühendisliğinde yapılmıştır.

Varyans analizi sonucu ana faktörlere ait F kontrolünün önemli çıktığı hal-lerde ortalamaların karşılaştırılması için Duncan Çoklu Testi kullanılmıştır.

4. Verilerin

Değerlendirilmesi

ve Bulgular

4.1. Ra için Yüzey Pürüzlülük Verilerinin Değerlendirilmesi

Yüzey pürüzlülük değerlerinden Ra için hesaplanan varyans analizi çizel-ge 5'te verilmiştir.

Çi:zelge 5 : Ra için Varyans Analizi Table 5 : Variance analays for Ra

Varyasyon Serbestlik Kareler

* : önemli %5 alfa seviyesinde (signifiacant at alfa level %5)

**:Önemli %1 alfa seviyesinde (signifiacant at alfa level %1)

***: önemli %0,1 alfa seviyesinde (signifiacant at alfa level %0,1)

Alfa Tipi Hata

Çizelge beş incelendiğinde görüleceği üzere rutubet yüzdelerinin, kesiş

yönlerinin ve yüzey işlemlerinin Ra değerini etkilediğini, Kesiş yönü ile yüzey

işlemlerinin ortaklaşa etkisinin olduğu ve ayrıca Rutubet x Kesiş yönü x Yü-zey işlemlerinin ortaklaşa etkisinin Ra değerine etki ettiği görülmektedir. Bu-na göre, ortalamaların karşılaştırılması için yapılan Duncan Çoklu Testinde

%12 rutubete sahip numunelerin yüzey pürüzlülük değerleri %30 rutubete sahip numunelerinkinden 0.01 olasılık daha düşük (R 12=4,801 mm, R3o=4,935mm) olduğu, başka bir anlatımla düşük rutubetteki numunelerin daha düzgün yüzey verdikleri anlaşılmıştır.

Kesiş yönü bakımından yapılan değerlendirmede radyal ve teğet kesitie-rin yüzey pürüzlülükleri arasında yeterli düzeyde bir farklılığın olduğu ve yapı­

lan Duncan Çoklu Testinde teğet kesitin radyal kesitten 0,01 olasılık düzeyin-de daha düzgün yüzey verdiği (Tk=4,797mm, Rk=4,940mm) belirlenmiştir.

Yüzey işlemleri bakımından yapılan değerlendirmede denenen işlemler arasında 0,001 olasılık düzeyinde farklılık bulunduğu tespit edilmiştir. Bu

fark-lılığın uygulana işlemlerden hangisinin lehine olduğunu bulmak için Duncan Çoklu Testi uygulanmıştır. Buna göre en düzgün yüzeyi (Ra=3,876mm) 3 Bı­

çakii ve 1 O m/dk hızla çalışan kalınlık makinesi vermiştir. Bunu sırasıyla 3 Bı­

çak 5m/dk (Ra=3,992mm), 2 Bıçak 1 O m/dk (Ra=4, 1 07mm), 2 Bıçak 5m/dk (Ra=4,361 mm), 100 numaralı zımpara (4, 769mm) ve 80 numaralı zımpara

(8, 1 04mm) işlemi takip etmektedir. Istatistiksel anlamda ilk iki sırada yer alan

işlemler ile 2. ve 3. sırada yer alan işlemler arasında yeterli düzeyde farklılık bulunmamaktadır. Bununla ilgili değerler çizelge 6 da verilmiştir.

Çizelge 6: Yüzey Işlemleri Için Duncan Çoklu Testi (Ra) Table 6: Duncan Multiple Test For Surface Treatment (Ra)

Sıralanmış Sıra Yüzey Işlemleri Pürüzlülük (J!m) Arrangement Order Surface Treatment Roughness

1 3 Bıçak 1 O m/dk 3,876

Rutubet ve kesiş yönü ile rutubet ve yüzey işlemlerinin ortaklaşa etkileri yeterli düzeyde olmamasına karşılık kesiş yönü ve yüzey işlemlerinin

ortakla-şa etkileri 0,05 olasılık düzeyinde önemli bulunmuştur. Bununla ilgili Duncan Çoklu Testi aşağıda verilmiştir (Çizelge 7).

Çizelge 7 : Kesiş Yönü x Yüzey Işlemleri Için Duncan Çoklu Testi (Ra) Table 7 : Duncan Multiple Test For Cutting Direction x Surface Treatment (Ra)

Radyal Kesiş

Radial Cross Seetion

Sıra X Yüzey Işlemleri Püri.izlülük (J.ım) Fark

Ord er Surface Treatment Roughness Diff.

1 2 Bıçak 5 m/dk 3,785 a

2 3 Bıçak 5 m/dk 4,068 b

3 2 Bıçak 10 m/dk 4,164 b

4 3 Bıçak 10 m/dk 4,603 c

5 100 Zımpara 4,807 c

6 80 Zımpara 8,214 d

TeğetKesiş

Tangentia! Cross Seetion

Sıra X Yüzey Işlemleri Pürüzlülük {J.ım} Fark

Ord er Surface Treatment Roughness Diff.

1 3 Bıçak 5 m/dk 3,918 a

2 2 Bıçak 5 m/dk 3,968 a

3 2 Bıçak 10 m/dk 4,049 a

4 3 Bıçak 1 O m/dk 4,119 a

5 100 Zımpara 4,732 b

6 80 Zımpara 7,994 c

XSıralanmış Sıra (Arrangement Order)

Çizelge 7 incelendiğinde görüleceği üzere Radyal kesit için en düzgün yü-zeyi 2 Bıçaklı ve 1 O m/dk besleme hızlı rendelerne işlemi vermiştir. Bunu sıra­

sıyla 3 Bıçak Sm/dk, 2 B ıç ak 1 Om/dk, 3 B ıç ak 1 Om/dk, 1 00 zımpara ve 80

zımpara işlemleri takip etmiştir. 2. ve 3. sırada yer alan işlemlerle 4. ve 5.

sı-rada yer alan işlemler arasında istatistiksel anlamda bir fark yoktur. Teğet ke-sitte ise en iyi sonucu 3 Bıçaklı ve 5 m/dk besleme hızlı rendelerne işlemi

ver-miştir. Bunu sırasıyla 2 Bıçak 5 m/dk, 2 Bıçak 1 Om/dk, 3 Bıçak 1 O m/dk, 1 00 zımpara ve 80 zımpara işlemleri takip etmiştir. lik dört sırayı alan işlemler

ara-sında istatistiksel anlamda bir fark bulunmamaktadır. Son iki sırada yer alan 1 00 ve 80 numaralı zımparalama işlemleri hem kendi aralarında hem de diğer işlemlerle aralarında istatiksel anlamda farklılık göstermektedir

Rutubet x Kesiş Yönü x Yüzey Işlemleri' nin ortaklaşa etkileri 0,01 olasılık düzeyinde önemli bulunmuştur. Ortalamalar Duncan Çoklu Testi ile karşılaş­

tırılmıştır (Çizelge 8).

Çizelge 8: Rutubet x Kesiş Yönü x Yüzey Işlemleri Için Duncan Çoklu Testi (Ra) Table 8 : Duncan Multiple Test For Moisture x Cutting Directian x Surface Treatment

Radyal Kesiş TeğetKesiş

Radial Seetion Tangential Seetion

Sıra X Yüzey Işlemleri Pürüzlülük (J.ım) Fark Sıra X Yüzey Işlemleri Pürüzlülük (J.ım) Fark Ord er Surface Treatment Roughness Diff. Ord er Surface Treatment Roughness Diff.

1 2 Bıçak 5 m/dk 3,705 a 1 3 Bıçak 5 m/dk 3,923 a

Çizelge 8 incelendiğinde görüleceği üzere radyal kesitte %12 ve %30 ru-tubette en iyi sonuçları 2 bıçaklı ve Sm/dk besleme hızına sahip rendelerne

işlemi vermiştir. Teğet kesitte ise en iyi sonuçları 3 bıçaklı ve Sm/dk besleme

hızına sahip rendelerne işlemi vermiştir.

%12 rutubet ve radyal kesit için ilk üç sırada yer alan yüzey işlemleri

ara-sında Duncan Çoklu Testi sonucuna göre bir fark bulunmamaktadır. 4. ve S.

sırada yer alan işlemler arasında da bir fark yoktur. Son sırada yer alan işlem diğer S işlemden yeterli düzeyde farklılık göstermektedir.

%12 rutubet ve teğet kesit için ilk dört sırada yer alan yüzey işlemleri

ara-sında Duncan Çoklu Testi sonucuna göre bir fark bulunmamaktadır. S. ve 6.

sırada yer alan 1 00 ve 80 numaralı zımparalama işlemleri hem kendi araların­

da hem de diğer işlemlerle aralarında istatiksel anlamda farklılık göstermek-tedir.

%30 rutubet ve radyal kesit için ikinci ve üçüncü yer alan yüzey işlemleri

ile üçüncü ve dördüncü sırada yer alan yüzey işlemleri arasında Duncan Çok-lu Testi sonucuna göre bir fark bulunmamaktadır.

%30 rutubet ve teğet kesit için ilk dört sırada yer alan yüzey işlemleri ile üçüncü ve dördüncü sırada yer alan yüzey işlemleri arasında Duncan Çoklu Testi sonucuna göre bir fark bulunmamaktadır. S. ve 6. sırada yer alan 1 00 ve 80 numaralı zımparalama işlemleri hem kendi aralarında hem de diğer işlem­

lerle aralarında istatiksel anlamda farklılık göstermektedir.

Üç faktörün ortaklaşa etkilerinde en düzgün yüzeyi 3, ?OS mm ile %12 ru-tubette radyal kesilmiş ve 2 bıçak Sm/dk hızla çalışan kalınlık makinesinde rendelenmiş deney numuneleri sağlamıştır. Ikinci sırayı %30 rutubette radyal

kesilmiş ve 2 bıçak Sm/dk hızla çalışan kalınlık makinesinde rendelenmiş de-ney numuneleri üçüncü sırayı ise %12 rutubette radyal kesilmiş ve 3 bıçak

Sm/dk hızla çalışan kalınlık makinesinde rendelenmiş deney numuneleri

al-mıştır.

4.2. Rmax (Ry) için Yüzey Pürüzlülük Verilerinin Değerlendirilmesi

Rmax için hesaplanan varyans analiz tablosu çizelge 9'da verilmiştir.

Çizelge 9 : Rmax için Varyans Analizi Table 9 : Variance analays for Rmax

Varyasyon Serbestlik Kareler Genel (Total) 191 21547,341 ns: Önemsiz (not significant)

**: Önemli %1 alfa seviyesinde (signifiacant at alfa level %1)

***: Önemli %0,1 alfa seviyesinde (signifiacant at alfa level %0, 1)

Çizelge 9 incelendiğinde görüleceği üzere yüzey işlemlerinin arasında

Rmax değerleri bakımından 0,001 olasılık düzeyinde farklılık bulunmasına karşılık tek başına rutubet ve kesiş yönünün etkisi önemli düzeyde

bulunma-mıştır. Ancak Rutubet x Kesiş yönü ile Kesiş Yönü x Yüzey işlemlerinin ikili

et-kileşimlerinde Rmax değerleri açısından önemli düzeyde farklılık bulunmakta-dır. Istatiksel anlamda farklılık gösteren işlemlerin ortalamaları Duncan Çoklu Testi ile karşılaştırılmıştır (Çizelge 1 0).

Çizelge 10: Yüzey Işlemleri Için Duncan Çoklu Testi (Rmax) Table 10: Duncan Multiple Test For.Surface Treatment (Rmax)

Sıralanmış Sıra Yüzey Işlemleri Pürüzlülük {J1m) Fark

Sıralanmış Sıra Yüzey Işlemleri Pürüzlülük {J1m) Fark

Benzer Belgeler