• Sonuç bulunamadı

Otto Viktor Karl Liman von Sanders

3.2. Alman Askeri Misyon Heyeti İçerisinde Görev Alan Yahudiler

3.2.1. Otto Viktor Karl Liman von Sanders

Otto Viktor Karl Liman von Sanders, 17 Şubat 1855 tarihinde Polonya'da dünya'ya gelmiştir. Annesi Emma ve Babası Carl Liman kayıtlı

124 Yahudi aileler arasında yer almalarına rağmen kendilerini Hristiyan olarak

tanıtmıştır. Bu ailenin gerçek ismi Liepmann olarak karşımıza çıkmaktadır.368 Baba Carl, Polonya'da tanındık işadamları arasında ilk sıralarda gelmektedir. Liman von Sanders, eğitim almak üzere Berlin'e yerleşmiştir. Berlin'de bulunan Friedrichh Wilhelm Yüksek Okulu'nu bitirerek 13 Mart 1874'te subay adayı olarak Alman askeriyesine kaydını yaptırmıştır. 1878-1881 yılları arasında Savaş Akademisi’nde eğitim aldıktan sonra 1885 yılında Üsteğmen olarak atanmıştır. Daha sonra 1889 yılına gelindiğinde Yüzbaşı rütbesine hak kazanmış ve gelişimini sürdürerek nitekim 1908'de Tümgeneral, 1911'de Korgeneralliğe terfi olmuştur. Liman von Sanders, Sanders ismini 1913 yılında Kayzer Wilhelm tarafından şereflendirildiği vakit, müteveffa eşi Amelie von Sanders'ten almıştır.369 Aynı yıl içerisinde Alman Askeri Misyon Heyeti'nin şefi olarak vazifelendirilmiştir. Heyet çerçevesinde daha önce Goltz Paşa gibi isimler Osmanlı askerini belirli ilkelere yönelik eğitmek amaçlı bu topraklarda vazife almıştır.370 Bir taraftan cihat politikası çerçevesinde halk ayaklandırılmaya çalışılırken, diğer taraftan İttihat ve Terakki yöneticilerine kendinden vazgeçerek küçülmek ve böylece iyileşme stratejileri empoze edilmiştir. Nitekim Birinci Dünya Savaşı’na aynı komutanlar ile girildiği vakit, Osmanlı topraklarının korumak mı, yoksa küçültmek mi istendiği sorusu akıl karıştırmaktadır. Liman von Sanders, çeşitli cephelerde emir verme yetkisine sahip olmasına rağmen genellikle Çanakkale ve Filistin Cepheleri’nde anılmaktadır. Çanakkale'de kıyı şeridinin açık kalması emrini veren Liman von Sanders, 1918 yılında von Falkenhayn yerine Filistin-Sina'ya atandığı vakit yenilgiyi kabul ederek savunmaya çekilmiş, Kutü’l-Amare'de İngilizlerin esir alınmasıyla Wangenheim'a giderek şaşkınlığını dile getirmiş ve daha sonra Irak birliklerinin İran'a bölünerek Kut'un düşmesine sebep olan emri onaylamıştır.371 Türk tarihinde Çanakkale fatihi olarak anılan Liman von Sanders'in çoğunlukla vermiş olduğu emirlerin Osmanlı topraklarına zarar vermesi oldukça ilginçtir. Nitekim 1918 yılında savaşın sona ermesi ile savaş suçu işlemekle suçlanarak Malta'ya gönderilmiştir.372 Altı aydan daha kısa bir süre Malta'da kalan Sanders, "Türkiye’de Beş Yıl" adlı hatıratını burada kaleme almış ve daha sonra 1919 yılında askeriyeden emekli olmuştur. Von Sanders, 22 Ağustos 1929 tarihinde Almanya'da hayatını kaybetmiştir.

368 Wilhelm Rost; Die Nachkommen des Wolf Nathan Liepmann: Ein Beitrag zur Liman

Forschung, Deutsche Zeitschrift für Familienkunde, Şubat 1980, s. 44-51.

369 Daha farklı isimlendirmeler için bkz.: Gothaisches Genealogisches Taschenbuch der Briefadeligen Hauser, 1915, s. 578.

370 Goltz Paşa bahsinde kaynaklarıyla birlikte verilmiştir.

371 Elizabeth Antebi yazmış olduğu eser’de Von Sanders ile Wangenheim’ın Amerikan Büyükelçisini ziyaret ederek Kutü’l Amare’de İngilizler tarafından yaşanılan yenilgiye şaşırdıklarını dile getirmiştir. Antebi, a.g.e., s. 405. Bütün bu olaylar karşısında Liman von Sanders’in tavrı için bkz.: Sanders, a.g.e., s. 99-213.

372 Joseph Pomiankowski; Der Zusammenbruch des Ottomanischen Reiches: Erinnerungen

125 3.2.2. Friedrich Fritz Heinrich Bruno Julius Bronsart von

Schellendorf

Friedrich Fritz Heinrich Bruno Julius Bronsart von Schellendorf, 16 Temmuz 1864 tarihinde Almanya'nın Berlin şehrinde dünyaya gelmiştir. Babası savaş bakanı olarak eski Prusya’da görev aldığından dolayı Julius gibi bütün oğulları askeri çizgiyi takip etmiştir. Liman von Sanders gibi asıl dinleri gizli tutulan bu askerlerlerin aileleri ancak Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra açığa çıkmaya başlamıştır. Bu tür ailelere Alman belgelerinde genellikle Hristiyanlığı tercih etmiş aileler olarak rastlamak mümkündür. Bunun sebebi, Yahudilerin herhangi bir ülke için askerlik yapmaları gerek dinleri gerekse devletler açısından uygun görülmediğindendir.373 Nitekim Julius askeriyenin içerisine doğmuş bir isim olarak 1890 ve 1893 yılları arasında Savaş Akademisini tamamlar ve Kayzer'e yakın Birinci Deniz Topçuları Birliğinde teğmen olarak görev alır. Daha sonra 12 Eylül 1895 tarihinde Almanya'nın IX. Ordu Genelkurmaylığına atanmıştır. Schellendorf 1896 yılında Almanya'da en yüksek mertebe olan İmparatorluğun Askeri Yüksek Komutasına getirilmiştir. Daha sonra 1904 ile 1905 yılları arasında Japon- Rus Savaşına gözlemci olarak katılmıştır. Nihayet 1913 yılına gelindiğinde Alman Askeri Misyonu çerçevesinde Osmanlı topraklarına gitmek isteyip istemediği sorulmuştur. Daha önce von der Goltz Paşa ile Osmanlı ülkesi hakkında arasında hem fikir olan Schellendorf, şimdi bu toprakları yakından takip etme fırsatı bulmuştur. Julius Schellendorf, vazifeyi kabul ederek Aralık 1913'te İstanbul'a geçmiştir. Enver Paşa ile oldukça sıkı ilişkiler içerisinde bulunan Schellendorf, Kafkas Cephesi’nin açılmasında karar merci içerisinde yer almıştır.374 Bu konuda Liman von Sanders ile çekişmeleri, daha sonra onun Osmanlı topraklarından geri çağrılmasına sebep olmuştur. Schellendorf, Ermeniler ile alakalı tehcir kararında da önemli rol oynamıştır. Ancak o daha sonra 1919'da bu tehcirin bir katliam olduğunu ve Yahudiler gibi Ermenilerin de aksi takdirde her yere dağılarak büyüyeceklerini ifade etmiştir.375 Yahudilerin azınlık olarak dağılıp büyümüş olmaları karşılaştırmasının 1919 yılında yapılması oldukça dikkat çekicidir. Nitekim henüz Yahudi gücü diye bir güçten kimse açıktan söz etmemektedir. Ancak bu dönem Ermeniler üzerinden Yahudilerin söylem üretmesi oldukça meşhur bir olgudur. Tuhaf bir gelişme ise 1921 yılında Deutsche Allgemeine Zeitung’ a vermiş olduğu röportajdır.376 Burada Schellendorf, Türklerin katliam gerçekleştirmemesi durumunda birçok Türk'ün öldürüleceği ve köylerin talan edileceği ifadelerini kullanmıştır. Ermeni Tehciri ile ilgili Alman şahitlerimiz bu kadar çok iken, Almanya'nın bu arşivleri açmamış olması aslında birçok noktaya açıklık getirmektedir. Julius Schellendorf'un bu konu ile alakalı net ifadeler kullanmamış olması onun birçok Alman tarafından sözde Ermeni katliamının sorumlu şahıslar listesine taşınmasına sebep olmuştur. Julius Schellendorf,

373 Rege, Harry, “Offizier Stammliste des İnfanterie-Regiments Nummer 76”, No.259, 1902, s. 184.

374 Bihl, Wolfdieter, “Die Kaukasuspolitik Der Mittelmachte, İhre Basis İn Der Orientpolitik

und İhre Aktionen 1914-1917”, Teil 1, Böhlau Yayınları, Köln 1975, s. 55, 224-262.

375 Andreas Baum; Deutschlandradio Kultur, Sendung vom 27 April 2005.

376 Bronsart von Schellendorf; Ein Zeugnis für Talaat, Deutsche Allgemeine Zeitung, 24 Temmuz 1921.

126 Liman von Sanders ile Kafkas Cephesi’ne yönelik kararları konusunda ters

düşmüştür. Von Sanders Kafkas Cephesi’nde yaşanan yenilgi konusunda Schellendorf'u sorumlu tutmuştur. Erich Luddendorf ve Erich von Falkenhayn bu anlaşmazlığın sürmemesi adına Schellendorf'un Almanya'ya, onun yerine ise Hans von Seeckt'in getirilmesini sağlamıştır.377 Schellendorf 1919 yılında Almanya'da askeriyeden emekli olmuştur. Daha sonra Erich Luddendorf tarafından yazılmış hatıratta Schellendorf'un Osmanlı topraklarından Almanya'ya çağrılmasının bir hata olduğunu ve onun Osmanlı Ordusu içerisinde en önemli Alman komutanı olduğu belirtilmiştir. Burada ilginç olan bir diğer husus Schellendorf'un Erich Luddendorf'un çocukluk arkadaşı olmasıdır.378 Daha sonra da Schelldorf, Luddendorf'un koyu bir destekçisi olarak karşımıza çıkmaktadır. 23 Ocak 1950’de hayatını kaybetmiştir. Schellendorf'un kızı Huberta von Schellendorf, Hitler tarafından şüpheliler listesine alınarak bir dönem hapse atılmıştır. Ancak ailenin Almanya'ya vermiş olduğu hizmetten dolayı serbest bırakılmıştır.

3.2.3. Friedrich siegmund Georg Freiherr Kress von