• Sonuç bulunamadı

Verilerin analizinde ilk olarak, kodlama yapılmıştır. Kodlanan veriler SPSS18.0 paket programına aktarılarak analiz edilmiştir. Analiz sürecinin başında maddelere ait kayıp değerler % 5’ini geçmemesi kaydıyla (Field, 2005) o maddelere ait serilerin ortalaması ile değiştirilmiştir. Kayıp değerlerin % 5’i geçtiği durumlarda ise o kişilere ait veriler analiz sürecinden çıkarılmıştır.

Ölçeklerdeki maddelere ait Skewness ve Kurtosis değerleri incelenmiş tamamının -2 ile +2 değerleri arasında olduğu (Field, 2005) belirlenmiştir. Ayrıca Histogram analizi yöntemi ile maddelerin normal dağılım özelliği gösterdiği tespit edildiği için analiz sürecinde parametrik testlerin kullanılmasına karar verilmiştir.

Araştırmanın alt problemlerinin çözümlenmesi amacıyla, toplanan verilerin analizinde temel olarak bağımlı ve bağımsız değişkenlerin özellikleri dikkate alınmış ve her alt problem için ayrı bir alt başlık oluşturularak, çözümleme ve yorum yapılmıştır.

Verilerin analizinde frekans, yüzde, ortalama, standart sapma istatistiklerinin yanı sıra ortalama karşılaştırmaları için t-testi, varyans analizi (ANOVA), korelâsyon ve kovaryans analizi (MANCOVA) kullanılmıştır. Veriler SPSS 18 paket programı ile analiz edilmiş olup anlamlılık düzeyi 0.05 olarak ele alınmıştır.

Varyans analizleri yapılırken ikili karşılaştırmalar için varyansların homojen olması durumunda Tukey HSD, homojen olmaması durumunda ise Dunnet-C testi kullanılmıştır.

Ortalamalar karşılaştırılırken t-test için etki büyüklüğünü hesaplamada;

r =√t2t+df2

formülü kullanılmıştır (Field, 2005, s. 302).

Varyans analizleri için etki büyüklüğünü hesaplamada;

ω

2

=

SSM-(dfM). MSR

Kovaryans analizi için etki büyüklüğünü hesaplamada;

ω

2

=

SSM-(dfM-1). MSR

SST +MSR

formülü kullanılmıştır (Field, 2005, s. 372).

Kovaryans analizi yapılırken medya okuryazarlık düzeyinin; düşük, orta ve yüksek olarak grupladırılmasında ise ortalamanın 1 standart sapma altı ve üstü sınır değer olarak alınmıştır. Bu şekilde; medya okuryazarlık düzeyi 2,98163’ten küçük olan adaylar düşük, 2,98164 ile 3,87536 arasında olan adaylar orta ve 3,87537’den büyük olan adaylar yüksek medya okuryazarlık düzeyine sahip olarak gruplandırılmıştır.

BULGULAR VE YORUM

Bu bölümde araştırmada kapsamında toplanan verilerden elde edilen bulguların sunulması ve bu bulguların alanyazın bağlamında yorumlanması yer almaktadır. Araştırma çerçevesinde elde edilen bulgular 3 başlık; örneklem grubuna ilişkin betimsel istatistikler, medya okuryazarlığına ilişkin bulgular ve aktif vatandaşlığa ilişkin bulgular, altında incelenecektir.

4.1. Örneklem Grubuna İlişkin Betimsel İstatistikler

Tablo 5 Öğretmen Adaylarının Anne ve Baba Eğitim Durumu

n % Toplamalı Yüzde Anne Eğitim Durumu Okuryazar değil 72 6,5 6,5 İlkokul mezunu/Okuryazar 586 53,2 59,8 Ortaokul/İlköğretim 161 14,6 74,4 Lise 202 18,3 92,7 Üniversite 78 7,1 99,8 Lisansüstü 2 ,2 100,00 Toplam 1101 100,0 Baba Eğitim Durumu Okuryazar değil 16 1,5 1,5 İlkokul mezunu/Okuryazar 406 36,9 38,3 Ortaokul/İlköğretim 182 16,5 54,9 Lise 334 30,3 85,2 Üniversite 158 14,4 99,5 Lisansüstü 5 ,5 100,00 Toplam 1101 100,0

Tablo 5, öğretmen adaylarını anne ve babalarının eğitim durumlarını göstermektedir. Buna göre; annesi okuryazar olmayan öğretmen adaylarının oranı % 6,5’tir, babası

okuryazar olmayanların oranı ise % 1,5’tir. Hem anne hem de baba eğitim durumunda en çok gözlenen ölçüm “ilkokul mezunu/okuryazar” olma durumudur. Buna göre öğretmen adaylarının annelerinin % 53,2’si, babalarının ise % 36,9’u ilkokul mezunudur. Adayların annelerinin % 14,6’sı ve babalarının % 16,5’i ortaokul ya da ilköğretim mezunudur. Hem anne hem de baba eğitim durumunda ikinci en çok gözlenen ölçüm “lise mezunu” olmaktır. Öğretmen adaylarının % 18,3’ünün annesi lise mezunu iken %30,3’ünün babası lise mezunudur. Annesi üniversite mezunu olan öğretmen adaylarının oranı % 7,1, babası üniversite mezunu olan öğretmen adaylarının oranı ise % 14,4’tür. Lisansüstü eğitim hem anneler hem de babalar arasında en az sahip olunan eğitim durumudur. Annelerin sadece % 0,2’si, babaların ise % 0,5’i lisansüstü eğitim yapmıştır.

Baba eğitim durumunun genel olarak annelerden daha yüksek oluşu dikkat çekicidir. Bunun yanı sıra adayların annelerinin okuryazar olmama oranını % 6,5 ile annelere göre düşük olsa da babalarının okuryazar olmama durumunun da % 1,5 oluşu üzerinde düşünülmesi gereken bir durumdur.

Tablo 6 Öğretmen Adaylarının Aile Gelir Durumu

n % Toplamalı Yüzde Aile Gelir Durumu 700-1500 480 43,6 43,6 1500-3000 492 44,7 88,3 3000-4500 94 8,5 96,8 4500 ve üzeri 35 3,2 100,0 Toplam 1101 100,0

Aday öğretmenlerin ailelerinin gelir durumunu gösteren Tablo 6 incelendiğinde en yüksek oranın % 43,6 ile 1500-3000 TL arası gelir düzeyine ait olduğu gözlenmektedir. 700-1500 TL arası gelir düzeyine sahip aile oranı % 43,6, 3000-4500 TL arası geliri olan ailelerin oranı oranı ise % 8,5’tir. 4500 TL ve üzerinde gelir sahibi olan ailelerin oranı ise sadece % 3,2’tir.

Genel olarak, öğretmen adaylarının ailelerinin yarıya yakın bir kısmının gelir durumunun farklı kaynaklarca açıklanan yoksulluk sınırı ortalamasının altında kaldığı gözlenmektedir.

Tablo 7 Öğretmen Adaylarının Kendileri Dâhil Kardeş Sayısına Göre Dağılımı n % Toplamalı Yüzde Çocuk Sayısı Tek çocuk 58 5,3 5,3 2 çocuk 484 44,0 49,2 3 çocuk 301 27,3 76,6 4 çocuk 134 12,2 88,7 Beş ve üzeri 124 11,3 100,0 Toplam 1101 100,0

Öğretmen adaylarının kendileri dâhil kardeş sayısını gösteren Tablo 7 incelendiğinde % 5,3’ünün tek çocuk, % 44’ünün 2 kardeş, % 27,3’ünün 3 kardeş, % 12,2’sinin 4 kardeş ve % 11,3’ünün ise beş ve üzerinde kardeş oldukları gözlenmektedir. Öğretmen adaylarının yaklaşık yarısı, % 49,2 iki ya da daha az kardeş iken, yaklaşık 3’te 1’i, % 76,6, ise 3 ya da daha az kardeştir. Genel olrak öğretmen adaylarının kardeş sayısının ülke ortalaması düzeyinde olması dikkat çekmektedir.

Tablo 8 Öğretmen Adaylarının Yetiştiği Yere Göre Dağılımı

n % Toplamalı Yüzde Yetişilen Yer Büyükşehir 332 30,2 30,2 Şehir 508 46,1 76,3 Kasaba 151 13,7 90,0 Köy 110 10,0 100,0 Toplam 1101 100,0

Tablo 8, öğretmen adaylarının kendi ifadelerine göre yetiştiği yerleşim türünü göstermektedir. Buna göre öğretmen adaylarının % 30,2’si büyükşehir, % 46,1’i şehir, % 13,7’si kasaba ve % 10’u köyde yetişmiştir. Adayların yaklaşık 3’te 1’inin,% 76,3, şehirde (büyükşehir dâhil) yetişmiş olması ve sadece % 10’unun ise köyde yetişmiş olması dikkat çekicidir. Köyde yetişen öğretmen adaylarının oranının azlığı öğretmenlik mesleğinin köylü çocukları tarafından tercih edilmediği ya da ulaşılamadığı şeklinde yorumlanabilir.

Tablo 9 Öğretmen Adaylarının Mezun Oldukları Lise Türüne Göre Dağılımı n % Toplamalı Yüzde Mezun Olunan Lise Türü Düz/Genel Lise 562 51,0 51,0 Anadolu Lisesi 258 23,4 74,5 Meslek Lisesi 114 10,4 84,8 Teknik Lise 41 3,7 88,6 Öğretmen Lisesi 52 4,7 93,3

İmam Hatip Lisesi 12 1,1 94,4

Güzel Sanatlar Lisesi 62 5,6 100,0

Toplam 1101 100,0

Tablo 9 incelendiğinde; öğretmen adaylarının % 51’inin genel lise mezunu, % 23,4’ünün Anadolu Lisesi mezunu, % 10,4’ünün meslek lisesi mezunu, % 3,7’sinin teknik lise mezunu, % 4,7’sinin öğretmen lisesi mezunu, % 1,1’inin imam hatip lisesi mezunu ve % 5,6’sının ise güzel sanatlar lisesi mezunu olduğu gözlenmektedir.

Öğretmen lisesi mezunlarının % 4,7 oranına sahip olması ve mesleki eğitim veren liselerden (meslek lisesi, teknik lise ve imam hatip lisesi) mezun olanların toplam oranının % 15,17 olması dikkat çekicidir. Tek başına meslek lisesi mezunlarının sayısı bile, öğretmen lisesi mezunlarının sayısından fazladır. Bu durum araştırmaya katılan öğretmen adaylarının içerisinde BÖTE’de öğrenin gören adayların olması ve üniversite giriş sınavlarında meslek liselerinin bilgisayara ilişkin alan kollarından mezun öğrencilere BÖTE bölümünü tercih etmeleri durumunda ek puan vermesi olarak açıklanabilir. Zira BÖTE bölümünde öğrenim gören öğretmen adaylarının 60’ı meslek lisesi, 35’i ise teknik lise mezunudur.