• Sonuç bulunamadı

2.3. Çevresel Kuznets Eğrisini Ele Alan Literatür Çalışmaları

2.3.1. Uluslararası Literatür Çalışmaları

Çevresel bozulma ve ekonomik büyüme arasındaki ilişki, emisyon azaltma stratejilerinin geliştirilmesine katkıda bulunmak için son yıllarda artan araştırma ilgisi kazanmıştır. Ekonomik büyüme ve çevresel bozulma arasındaki ters U şeklinde ilişki, çevresel Kuznets eğrisi olarak bilinmektedir.

Çevresel Kuznets Eğrisi yaklaşımının başlangıcı ve Çevresel Kuznets Eğrisi’ni birkaç kirletici için ampirik olarak test eden bir araştırma dalgası ilk kez 1990’larda görülmüştür.Ekonomik büyüme ve çevresel kalite ilişkisinin seminal literatürü, Grossman ve Krueger (1991), Shafik ve Bandyopadhyay (1992) ve Panayotou (1993) ‘un makalelerine dayanmaktadır.

Grossman ve Krueger (1991), 1977-1988 döneminde NAFTA’nın parçası olan 32 ülke için Çevresel Kuznets Eğrilerini araştırmışlardır. Kişi başına düşen GSYİH ile çeşitli hava kalitesi ölçümleri (SO2, karanlık madde ve askıda kalan parçacıklar) arasındaki ilişkiyi tahmin etmek için ülkeler arası verileri kullandılar. Hem SO2 hem de havada asılı kalan kara maddenin, düşük milli gelir seviyelerinde

kişi başına düşen GSYİH ile birlikte arttığını,ancak kişi başına GSYİH’ye göre daha yüksek gelir seviyelerinde düşüş yaşandığını ortaya koymuşlardır. Bununla birlikte, asılı parçacıkların kütlesi için, kirlilik ve GSYİH arasındaki ilişkinin monoton bir şekilde azaldığını tespit etmişlerdir.

Shafik ve Bandyopadhyay (1992), 1960-1990 dönemi için 149 ülkeden verileri kullanarak ekonomik büyüme ve çevresel kalite arasındaki ilişkiyi araştırmışlardır. Bağımlı olarak sekiz çevresel kalite göstergesini kullandılar. Panel regresyonlarındaki değişkenler ve gelirin çevresel kalite göstergeleri üzerinde en tutarlı etkiye sahip olduğunu bulmuşlardır.Gelir arttıkça çoğu çevresel göstergenin başlangıçta kötüye gittiğini ve ülkelerin orta gelir düzeylerine yaklaşırken birçok göstergenin iyileşme eğiliminde olduğunu ortaya koymuşlardır.

Panayotou (1993), 1980’lerin sonlarında çevresel bozulma ve ekonomik kalkınma arasındaki ilişkiyi ampirik olarak test etmiştir. Bir gelişmiş ve gelişmekte olan ülke örneğinden ormansızlaşma ve hava kirliliği hakkındaki enine kesit verilerini kullanan bulgular, Çevresel Kuznets Eğrisi terimini ilk kez belirleyen tersine U biçiminde bir ilişkinin hipotezini destekledi.

Lindmark (2002), İsveç’te çevre kirliliğinin bir göstergesi olarak CO2 emisyonları ile ekonomik büyüme arasındaki ilişkiyi üç aşamada incelemiştir. İlk aşamada, 1870’den I. Dünya Savaşı’na kadar olan dönemde teknolojik ve yapısal değişiklikler emisyonlarda bir düşüşe katkıda bulunmuştur.İkinci aşamada, I. Dünya Savaşı’ndan 1960’a kadar olan dönemi ele aldı.Üçüncü aşamada, 1960’tan 1997’ye kadar emisyon artışı yaşandı.1973’teki petrol şokunun yol açtığı yakıt fiyatlarındaki artış, emisyonların azaltılmasına ve özellikle nükleer enerjinin gelişmesine katkıda bulunan önemli yapısal ve teknolojik değişikliklere yol açtığı tespit edilmiştir.

Tamazian, Chousa ve Vadlamannati(2009), ekonomik ve finansal kalkınmanın BRIC ülkeleri için çevre kirliliği üzerindeki etkisini panel regresyon analizi ile araştırmıştır.Sonuçlar, ekonomik ve finansal gelişmelerin çevre kirliliği ile negatif ilişkili olduğunu ve Çevresel Kuznets Eğrisi yaklaşımının BRIC ülkeleri için geçerli olduğunu göstermektedir.

Luzzati ve Orsini (2009) ayrıca Çevresel Kuznets Eğrisi hipotezinin varlığını belirlemek için enerji tüketimi ile kişi başına GSYİH arasındaki ilişkiyi analiz etmek için bir çalışma yürütmüştür. 1971-2001 döneminde petrol üreten ülkeler de dahil olmak üzere 113 ülke için veri kullandılar ve enerji tüketimi ile kişi başına GSYİH arasında tersine çevrilmiş bir U modeli olduğuna dair bir kanıt bulamamışlardır.

Bununla birlikte, son zamanlarda çevresel bozulma süreçlerinde önemli rol oynayabilecek ek faktörlerin belirlenmesi için daha fazla çalışma başlatılmıştır.Örneğin, enerji tüketimi çevre kalitesinin kilit bir belirleyicisi olarak kabul edilmiştir. Sugıavan ve Managi (2016), 1971–2010 dönemi için Endonezya’da Çevresel Kuznets Eğrisi’ni elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin rolünü göz önüne alarak ve otoregresif dağıtılmış gecikme (ARDL) yaklaşımını tahmin yöntemi olarak eşbütünleşme yaklaşımını kullanarak değerlendirmiştir.Uzun vadede ekonomik büyüme ile CO2 emisyonu arasında ters U şeklinde bir Çevresel Kuznets Eğrisi ilişkisi bulmuşlardır.

Ayrıca, bu konudaki mevcut literatürün çoğu, ekonomik büyüme ile çevresel bozulma arasında bir bağlantı kurmak için bir grup ülkenin panel verilerinden faydalanmıştır. Ancak, tek bir ülke için bir zaman serisi analizi, ilişkiyi incelemek için daha iyi bir çerçeve sağlayabilir. Ayrıca, çevre politikalarının, ticari ilişkilerin gelişiminin ve diğer dışsal faktörlerin zaman içindeki etkisinin incelenmesine de olanak sağlayacaktır.

Çevresel Kuznets Eğrisi- tipi ilişkilerin bazı çevresel baskı faktörleri için var olduğu ve çok önemli bir noktada, yani dönüm noktasında bir geçiş beklendiği açıktır. Bu U-biçimli ilişkilerin dönüm noktaları, farklı kirleticiler veya çevresel göstergeler için değişmektedir. Ayrıca, aynı göstergeler için yapılan çalışmalar arasında büyük farklılıklar vardır.Ekonomik büyüme kötüleşen çevresel faktörlerle ilişkilendirilebilir. Az gelişmiş veya fakir ülkelerdeki koşullar, ancak kritik gelir seviyesine ulaşıldığında, ekonomik büyümeden hava ve su kalitesinden yararlanıldığı görülmektedir. Koop ve Tole (1999),Çevresel Kuznets Eğrisi ilişkisini incelemek için kullanılmıştır. Bu çalışmalar, her ülkenin Çevresel Kuznets Eğrisi’ni aynı

şekilde izlemesi gerektiğini varsaymaktadır ancak eğrinin seviyesi, ekonomik konumlarına göre ülkeler arasında değişebilir. Çevresel Kuznets Eğrisi’ni, şekillendirmek için sosyal ve politik faktörler de çok önemlidir.

Benzer Belgeler