• Sonuç bulunamadı

K.G.S.K.’nın yürürlüğe girmesinden 2009 yılına kadar gerçekleşen 7 toplu görüşmeye, 3 konfederasyon, 15 yetkili sendika katılmıştır. 7 hizmet kolunda toplu görüşmelerin uygulandığı 2002 yılından bu yana yetkili sendika değişmemiştir. 11 hizmet kolunun bulunduğu ve yetkili sendikanın her yıl değişebildiği hukuki çerçevede sadece 4 sendikanın ve dört hizmet kolunun değişime sahne olması sendikal örgütlenmenin kanıksanmış bazı politik temelleri olduğu gerçeğini göstermektedir.

Toplu görüşmelerde yetkinin hizmet kolları çerçevesinde değerlendirilmesinde Tablo 3’teki verilerden yararlanılacak, hem toplam kamu görevlisi sayıları hem de hizmet kolundaki sendikalaşma oranları üzerinden değerlendirme yapılacaktır.

Sendikalaşma Oranları (SO)

Kaynak: Çalışma Hayatı İstatistikleri (2002,2003) ve www.calisma.gov.tr istatistiklerinden derlenmiştir.

Hizmet Kolları

Yetkili sendikaların hizmet kolları bazında değerlendirilmesi ile daha önce bahsettiğimiz temeller daha iyi anlaşılacaktır. Büro, bankacılık ve sigortacılık hizmetleri hizmet kolunda 2002 yılından beri yetkili sendika, KAMUSEN’e bağlı Türk Büro Sen’dir. 2008 yılı itibarıyla %43,9’luk sendikalaşma oranının gözlendiği hizmet kolunda 7 yıl boyunca yetkili sendika özelliğini koruyan sendika, bu süreçte KESK’e bağlı Büro Emekçileri Sendikası ile rekabet yaşamıştır. Üye oranını ciddi şekilde arttıran MEMURSEN’e bağlı Büro Memur Sen, bu rekabette her iki sendikanın da üye sayısını azaltıcı etkide bulunmuş ancak yetkili sendika olma hakkını kazanamamıştır.

KESK’e bağlı Büro Emekçileri Sendikasının da KAMUSEN’e bağlı Türk Büro Sen’i tehdit eden üye sayısı bu süreçte azalma göstermiştir.

Eğitim, öğretim ve bilim hizmetleri hizmet kolunda, 2002 yılından 2005 yılına kadar yetkili sendika KESK’e bağlı Eğitim Sen iken, 2006 yılından itibaren yetki KAMUSEN’e bağlı Türk Eğitim Sen’e geçmiştir. Bu durumun en önemli nedeni MEMURSEN’e bağlı Eğitim Bir Sen’in üye sayısını arttırması ancak en çok kamu görevlisinin bulunduğu hizmet kolunda sendikalı kamu görevlisi sayısının artmamasıdır.

Bu durum KESK’e bağlı Eğitim Sen’in üye sayısının düşmesine yetkiyi kaybetmesine neden olmuştur. Dağınık bir örgütlenmenin bulunduğu hizmet kolunda 7 bağımsız sendika ve tüm kamu görevlileri konfederasyonlarının birer sendikası olmak üzere 14 sendika mevcuttur. Kamu görevlileri sendikacılığında özel bir anlamı bulunan ve kamu görevlileri sendikacılığının temellerinin atıldığı hizmet kolunda sendikalaşma oranı ne yazık ki genel sendikalaşma oranından düşüktür. %49,3 olan oran tüm kamu görevlileri arasında sendikalaşmanın gerekliliğine ilk inanan bu grup için yeterli gözükmemektedir.

Sağlık ve sosyal hizmetler hizmet kolunda, geçen 7 yıl boyunca yetkili sendika KAMUSEN’e bağlı Türk Sağlık Sen olmuştur. Hizmet kolunda görev yapan toplam kamu görevlisi sayısının özellikle 2006 yılında artması ile birlikte sendikalaşma oranları da değişiklik göstermiştir. 2008 yılı itibarıyla hizmet kolunda sendikalaşma oranı

%57.27’dir. Bu hizmet kolunda da MEMURSEN’e bağlı Sağlık Sen’in KESK’e bağlı SES’te üye kaybına yol açtığını söylemek mümkündür. Mutlak bir Türk Sağlık Sen egemenliğinin bulunduğu hizmet kolunda, Sağlık Sen özellikle 2008 yılında ciddi bir üye artışı sağlayarak yetkili sendika olabilmek için mücadele ettiğini göstermiştir. Bu

noktada belirtilmesi gereken, bu artışın diğer sendikalardan üye çekme şeklinde sağlanmayıp, hizmet kolundaki kamu görevlisi sayısının artması ve hizmet koluna yeni katılan kamu görevlilerinin sendikalaşma oranında bir önceki yıla göre %8’lik bir artış sağlamasıdır. Bu noktada özellikle KAMUSEN’in dile getirdiği ve 4/B’lilerin sendikalaşmasının MEMURSEN’e avantaj sağladığı görüşü destek bulmaktadır.

Yerel yönetim hizmetleri hizmet kolu, sendikalaşmanın yüksek düzeyde yaşandığı ve daha önce belirtilen özelliklerinden dolayı kamu görevlileri sendikacılığı açısından önemli hizmet koludur. Savunduğumuz görüş çerçevesinde, kamu görevlilerinin toplu sözleşme hakkının kapısını açacağını düşündüğümüz hizmet kolunda sendikalaşma oranı 2008 yılı itibarıyla %93,64’tür. Hizmet kolunda bu kadar yüksek bir sendikalaşmanın söz konusu olması ve 2006 yılından bu yana sadece üç konfederasyona bağlı sendikaların hizmet kolunda örgütlü bulunması, siyasal sendikacılığın etkileri olarak değerlendirilebilir. 2008 yılında söz konusu durum değişmiş ve tüm konfederasyonlara bağlı birer sendika hizmet kolunda örgütlü hale gelmiştir. Bununla beraber belirtilmesi gereken nokta, 2002 yılından 2006 yılına kadar yetkili sendika KESK’e bağlı Tüm Bel Sen iken, 2006 yılından itibaren MEMURSEN’e bağlı Bem Bir Sen yetkili sendika olmaya hak kazanmıştır. Kamu görevlileri sendikacılığında fiili durum yaratmanın mümkün olduğu ve bu çerçevede toplu sözleşme hakkının kazanılmasında önemli görevler yüklenebilecek hizmet kolunda görülen siyasi yaklaşımların bu hedefe varmakta engel olmaması tüm kamu görevlileri açısından önemli ve gereklidir.

Basın, yayın ve iletişim hizmetleri hizmet kolunda 2002 yılından itibaren yetkili sendika KAMUSEN’e bağlı Türk Haber Sen’dir. Hizmet kolunda sendikal rekabet düşük düzeyde kalmış ve sendika üye sayısını diğer sendikalara göre oldukça arttırmıştır.

Hizmet kolundaki sendikalaşma oranı 2008 yılı verilerine göre %66,48 gibi yüksek bir orandır.

Kültür ve sanat hizmetleri hizmet kolunda KESK’e bağlı Kültür Sanat Sen, 2002 yılından bu yana yetkili sendika özelliğini korumaktadır. Bu süreçte KAMUSEN’e bağlı Türk Kültür Sanat Sen ile rekabette bulunan sendika, üye sayısını arttıran Türk Kültür

Sanat Sen’in baskısını hissetmektedir. Kültür Sanat Sen’in yetkili sendika olmasının bir diğer önemi, KESK’in 2008 yılı itibarıyla yetkili olduğu tek hizmet kolu olmasıdır. Bu özelliği ile sendika KESK’in toplu görüşmelere katılmasını sağlamaktadır. Hizmet kolunda görülen %46,54’lük sendikalaşma oranı ise eğitim öğretim ve bilim hizmetleri hizmet kolunda görülen %43,9’luk orandan sonra en düşük orandır.

Bayındırlık, inşaat ve köy hizmetleri hizmet kolunda KAMUSEN’e bağlı Türk İmar Sen 2002 yılından bu yana yetkili sendika konumundadır. Türk İmar Sen ile KESK’e bağlı Yapı Yol Sen arasında ciddi bir rekabet yaşandığı ancak yetkili sendikanın değişmediği vurgulanması gereken noktadır. Ancak yine %51 gibi düşük bir sendikacılık oranının söz konusu olması yadırganacak bir durumdur. Bu noktada belirtilmesi gereken, sendikal rekabetin sadece mevcut sendikalı üyeleri sendikalar arasında seçim yaptırmaktan çok sendikasız kitleyi sendikalara çekmenin yollarını araştırmaya itecek bir unsur olarak gözükmektedir.

Ulaştırma hizmetleri hizmet kolunda da benzer bir durum yaşanmakta ve 2002 yılından itibaren yetkili sendikanın KAMUSEN’e bağlı Türk Ulaşım Sen olduğu görülmektedir.

Bu hizmet kolundaki temel farklılık sendikal rekabetin neredeyse hiç yaşanmaması ve kamu görevlisi sayısının ve sendikalara üye kamu görevlisi sayısının neredeyse hiç değişmemesidir. 2008 yılı itibarıyla %58,69’luk sendikalaşma oranının yaşandığı hizmet kolunda bu oran yıllar itibarıyla ciddi değişiklikler göstermemiştir.

Enerji, sanayi ve madencilik hizmetleri hizmet kolunda da KAMUSEN’e bağlı Türk Enerji Sen’in 2002 yılından beri yetkili sendika olduğu gözükmektedir. Bununla beraber hizmet kolunda ciddi bir rekabetin yaşandığı ve yine Türkiye’nin siyasal konjonktüründeki değişimlerin hizmet kolundaki sendikal rekabeti etkilediği gözlenmektedir. 2002, 2003 ve 2004 yıllarında KESK’e bağlı ESM ile ciddi rekabet yaşayan Türk Enerji Sen, 2004 yılından itibaren örgütlülüğünü hızla arttıran MEMURSEN’e bağlı Enerji Bir Sen’in, KESK’e bağlı ESM’nin üye sayısını azaltması sonucu sendikal rekabeti bu yıllardaki kadar sert hissetmemiştir. Ancak politik temelli sendikacılığın önüne geçilemediği Türkiye’de, konjonktürün bu şekilde devam edeceği düşünülürse, sendikalara kayıtlı kamu görevlisi sayısının artış göstermeden sadece

sendikaların üye sayısının değiştiği bir durumun ortaya herhangi bir sonuç çıkarmayacağı açıktır. Enerji hizmet kolundaki sendikacılık oranları belirtilen yıllar arasında artış göstermemiş sadece kamu görevlilerinin üye olduğu sendikanın isimleri değişiklik göstermiştir.

Tarım ve ormancılık hizmetleri hizmet kolu, enerji hizmet koluyla benzer özellikler göstermektedir. Yıllar itibarıyla kamu görevlisi sayısının artmadığı, ancak sendikalaşma oranının az da olsa artış gösterdiği hizmet kolunda, 2002 yılından 2008 yılına kadar yetkili sendika KAMUSEN’e bağlı Türk Tarım Orman Sen iken, 2008 yılında yetki MEMURSEN’e bağlı Toç Bir Sen’e geçmiştir. Burada belirtilmesi gereken nokta Toç Bir Sen’in düzenli olarak üye sayısını arttırdığı ve hem KESK’e bağlı Tarım Orkam Sen’de, hem de KAMUSEN’e bağlı Türk Tarım Orman Sen’de üye azalışlarına neden olduğudur. Hizmet kolunda görülen %77,2’lik sendikalaşma oranı, yerel yönetim hizmetleri hizmet kolundaki orandan sonra en yüksek orandır. Türkiye’de istihdamın yapısından kaynaklanan nedenlerden ötürü kamu görevlisi sayısının azalmasının beklendiği hizmet kolunda, yüksek bir sendikacılık oranının gözlenmesi sendikaların bazı hakların korunabilmesinde güçlü bir dayanak olarak görüldüğünün göstergesi olarak değerlendirilebilir. Ancak unutulmamalıdır ki sendikalar zorda kalındığında sığınılacak örgütler değil, hakların korunması ve geliştirilmesinde baş aktör olması gereken kalıcı örgütlenmelerdir.

Çalışmanın önceki bölümünde belirtildiği üzere, MEMURSEN’in Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu T.B.M.M.’de görüşüldüğü sıradaki talebi doğrultusunda 11. hizmet kolu olarak Kanuna eklenen diyanet ve vakıf hizmetleri kolu, MEMURSEN için ayrı bir anlam taşımaktadır. Hizmet kolunda 2004 yılına kadar KAMUSEN’e bağlı Türk Diyanet Vakıf Sen yetkili sendika konumundayken, 2004 yılından itibaren MEMURSEN’e bağlı Diyanet Sen yetkiyi alarak MEMURSEN’in bu yıldan itibaren toplu görüşmelere katılmasını sağlamıştır. Yıllar içinde kamu görevlisi sayısının artış gösterdiği hizmet kolunda, sendikalaşma oranları önemli değişiklikler göstermemiştir.

Hizmet kolunda %74,33 gibi önemli bir sendikalaşma oranı söz konusudur. Hizmet kolu için önemli bir bilgi, tüm hizmet kollarında önemli bir taraf olarak görünen KESK’in bu

hizmet kolunda 2002 ve 2004 yılında hiç üye kaydedememesi ve 2008 yılı itibarıyla da bazı bağımsız sendikaların dahi üye sayısı bakımından gerisinde kalmasıdır.

Toplu görüşmelere katılan konfederasyonların ve hizmet kolları bazında sendikaların değerlendirilmesinden ortaya çıkan sonuç, toplu görüşmeler tarihi boyunca KAMUSEN’in en çok üyeye sahip konfederasyon olduğu ve KESK’in, MEMURSEN’in örgütlülüğünü arttırması sonucu hem üye sayısını, hem de iki hizmet kolunda yetkili sendika olma özelliğini kaybettiğidir. Kamu görevlilerinin sendikalaşma oranındaki artışın ise kayda değer olmadığı gözlenmekte ve 2008 yılı itibarıyla geçerli olan %55,07’lik sendikalaşma oranının da yeterli olmadığı gözlenmektedir. Bu noktada belirtilmesi gereken, 2002 yılında toplu görüşmelere yetki itirazlarının sonuçlanması beklenmeden başlandığı ve bu nedenle bu yılki oranlarda hataların bulunabileceğidir298. Sendikal rekabetin yaşandığı hizmet kolları bulunmakla beraber, 7 hizmet kolunda yetkili sendika toplu görüşmenin uygulanmaya başladığı 2002 yılından bu yana değişmemiştir. Bu noktada belirtilmesi gereken nokta, kamu görevlilerinin toplu görüşmeler sonucunda gerçekleşen maaş artışlarından ve sosyal haklardaki gelişmelerden memnun olmamalarına rağmen üye oldukları sendikaları değiştirmedikleri gerçeğidir. Bu noktada ne yazık ki daha öncede değinilen siyasi temelli sendikacılık anlayışı ön plana çıkmaktadır.