• Sonuç bulunamadı

Dünyada ve Türkiye de Bilişim Teknolojileri Öğretmeni Yetiştirme Günümüzde ülkeler bilgiyi kullanmaları ve üretmeleri miktarıyla gelişmişlik

YETERLİKLERİ

2.2. BİLİŞİM TEKNOLOJİSİ ÖĞRETMENLERİ

2.2.1. Dünyada ve Türkiye de Bilişim Teknolojileri Öğretmeni Yetiştirme Günümüzde ülkeler bilgiyi kullanmaları ve üretmeleri miktarıyla gelişmişlik

açısından karşılaştırılmaktadır. Alan yazında çoğu zaman bilgi çağı, bilgisayar çağı diye adlandırmalar kullanılmakta olup bilişim teknolojileri toplumlar için giderek daha çok önem kazanmaktadır.

Yirmi birinci yüzyılın başından beri öğretim uygulamalarında bilgi ve iletişim teknolojileri bütünleştirme profilinde sanayileşmiş ülkelerin çoğunluğunda altyapı ve okullarda bulunan malzeme düzeyinde gerçekleştirilen hükümet çabaları da göz önüne alındığında bir durgunluk olduğu söylenebilir. Aslında, birçok öğretmen Avrupa’da ya da Kuzey Amerika’da herhangi bir yerde de bilgi ve iletişim teknolojilerini hem planlamalarını, hem de günlük rutinlerini sürdürme şekillerine entegre ederler. Kanada’da, Avrupa’da ya da ABD’de gerçekleştirilen sayısız çalışmanın sonuçları bunu doğrular niteliktedir (Larose, Grenon, Morin, ve Hasni, 2009: 290).

Bilgi toplumunda değişim, bilgi teknolojilerinin toplumun üyeleri tarafından aktif kullanımıyla paralellik göstermektedir. Günümüz toplumları bilgi edinmede bilgi teknolojilerinden olabildiğince yararlanma ve bu yönde ciddi yatırımlar yapma çabası içerisindedirler. Günümüzde ulusların eğitimlerinde başarıya götüreceğine inanılan bilgi teknolojileri tüm düzeylerdeki okullarda yerini almakta, öğrenciler bu yönde donanımlı

hale getirilmeye çalışılmakta ve nitelik olarak öğretmen davranışlarında değişimler beklenmektedir (Çavuş ve Gökdaş, 2006: 57).

Çağa uygun nitelikli insan yetiştirmek eğitimde en temel ve genel amaçlardan birisidir. Sürekli değişen dünyada nitelikli insan yetiştirmek, ancak nitelikli bir eğitimle mümkündür. 21. yüzyıl toplumlarında, araştırmacı, sorgulayıcı, bilgiye ulaşma ve paylaşma yollarını bilen, teknoloji okuryazarı, iletişim becerilerine sahip, üretken, takım çalışmasına yatkın, akılcı ve bilimsel düşünebilen bireylere ihtiyaç vardır (Gündoğdu, Kızıltaş ve Çimen, 2011:318).

Bilgi ve İletişim Teknolojileri (BİT), son on yılda çok hızlı bir şekilde gelişmiş ve BİT’in eğitimde kullanımı öğretim uygulamalarında, yöntemlerde, içerikte ve değerlendirme süreçlerinde değişimler ortaya çıkarmaktadır. Öğrencilerin yaratıcı gelişimlerini ve dijital yeterliklerini teşvik etme AB’nin Eğitim ve Öğretim 2020 stratejisinin en öncelikli alanlarından birisidir. Avrupa ülkelerinin çoğunda yönetmelikler, BİT’in öğretmenlerin başlangıç eğitimlerindeki kazandıkları bilgi ve becerilerden olduğunu belirtmektedir. Danimarka ve İzlanda dışında, bütün Avrupa ülkeleri, öğretmenlerin BİT becerilerinin gelişiminin Sürekli Mesleki Gelişim’e (CPD) ilişkin merkezi olarak teşvik edilen programlar arasında yer aldığını bildirmektedir (Eurydice, 2011a)

Bilgi ve iletişim teknolojileri toplumlarda yayılmaya devam etmektedir. Bilgi ve iletişim teknolojileri konusunda öğretmenlerin eğitimi için büyük oranda istekler mevcuttur. Araştırmalar teknoloji ile ilgili etkili mesleki gelişimin de; bilgi ve iletişim teknolojilerinin öğretmen eğitimine başarılı bir şekilde entegre olması ve sürdürülebilirliğinin önemli bir destek olduğunu ortaya koymaktadır (Davis, Preston ve Şahin, 2009: 136).

Teknolojinin topluma yaptığı etkiler sonucunda bilgisayarların ve diğer teknolojik araçların eğitimde kullanımıyla birlikte okulların yapısında, öğretme-öğrenme ortamlarının tüm katılımcılarında ve okul programlarının düzenlenmesinde önemli değişikliklere neden olabilmekte ve öğretmenler için de farklı yeterlik ve nitelikler gerekmektedir (Öksüz ve Ak, 2009: 2).

Genelde Avrupa ülkelerinde ilköğretimdeki tüm öğretmenlerin bilgi-iletişim teknolojileri konusunda zorunlu asgari yeterlikleri taşımaları gerektiği anlayışı geçerlidir. İlköğretim düzeyinde öğretmenler öğrencilerin sonraki yaşamında ihtiyaç

duyacağı bilgi iletişim teknolojileri ile ilgili bilgi ve becerilerini kazandırmak ve geliştirmelerine yardımcı olmada önemli bir rol oynamaktadır (Eurydıce, 2011b: 63).

Bilgi ve iletişim teknolojilerinin yaşamımızın her alanında giderek daha çok yer alması ve sürekli değişimlerin yaşanması son 25 yıllık süreçte bu alandaki uzman, eğitmen, öğretici gereksinimini önemli bir noktaya getirmiştir. Yürütülen çalışmalar bazen ekonomik veya diğer değişik nedenlerle kesintiye uğramıştır. 2005 yılının sonuna doğru ilköğretim okullarında bilgisayar ders saatleri ve uygulanması ile ilgili gelişmeler, alanda görev yapan ve alana eleman yetiştiren bireyleri hayal kırıklığına uğratmıştır. Yetiştirilen ve okullara atanan bilişim teknolojileri öğretmenleri Milli Eğitim Bakanlığının bilişim teknolojileri öğretmenlerinin konu ile ilgili olarak görüşlerini almadan alınan karar nedeniyle tepkilerini değişik platformlarda dile getirmektedirler (Altun ve Ateş, 2008: 681).

Türkiye’deki öğretmenlik alanlarından biri de 1998 yılından itibaren üniversitelerin eğitim fakülteleri bünyesinde yer alan Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri öğretmenliğidir. Bu alanın bilişim teknolojileri öğretmenleri olarak adlandırılan mezunları, ülkemizde çağın gerektirdiği niteliklere sahip, ihtiyaç duyduğu bilgiye ulaşabilen ve ulaştığı bilgiyi amacı doğrultusunda kullanabilen nesiller yetiştirmek amacıyla ilköğretim okullarında yer alan bilişim teknolojileri dersini yürütmekle görevlidirler (Odabaşı ve Diğerleri, 2011: 29).

Bilgi ve iletişim teknolojilerinin ilköğretim okullarında uygulanması çağdaş bir gerekliliktir; çünkü öğrencilerin zamanımızın sosyo-ekonomik ortamı ile baş edebilmelerini sağlamaları ve bilgi ve iletişim teknolojileri ile ilgili becerileri kazanmaları önemlidir. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin okullarda öğretimi ve uygulanması teknolojik olarak okuryazar öğretmenler gerektirmektedir. Bu yüzden bilgi ve iletişim teknolojileri öğretmen eğitimi çok büyük öneme sahiptir (Panagiotis, Adamantios, Efthymios ve Adamos, 2011: 3).

Türkiye’de olduğu gibi dünyanın diğer ülkelerinde de bilişim teknolojileri öğretmenleri değişik isimlerle anılabilmektedir. Dünyada daha çok bu alan öğretmenleri sertifika programlarıyla fen, matematik gibi alanlardan seçilebilmektedir. ABD’de ve dünyadaki diğer ülkelerde bilgisayar öğretmenliği sertifikası standartlarında önemli ölçüde tutarlılık eksikliği vardır (Gal-Ezer. ve Stephenson, 2010: 66).

Wilson, Ann-Sudol, Stephenson, Stehlik (2010: 11) “Amerika için bilgisayar bilimi eğitimini iyileştirmek üzere belirli planlar geliştirmeleri için eyaletleri teşvik etmeliyiz”, diyerek yaptığı önerilerde çok az eyalet bilgisayar bilimi eğitimi için ortaokul (k-12) düzeyinde öğrenme standartlarını tanımlamıştır. Bu standartların var olduğu yerde de temel olarak bilgisayar bilimi kavramlarını öğretme yerine hesaplama becerilerini geliştirmeye odaklanıldığını ve bilgisayar öğretmenliği sertifika programlarının birçok eyalette mevcut olmadığını ve mevcut olduğu yerlerde de sıklıkla hataların var olduğunu, bu nedenle eksiklikleri tespit için eyaletlerde harekete geçilmesini, Kongre’nin bilgisayar bilimi eğitiminin şu anki durumunu değerlendirmek, iyileştirilmesi için planlar geliştirmek ve eyalet çapında ve yerel reformlar uygulamak için eyaletlere ödenek ayırmaları gerektiğini belirtmektedir.

İskoçya’daki bilgisayar öğretmenleri: eğitim fakültesinde lisans derecesi veren 4 yıllık bir programı; ya da birleşik bir derece (bazen eş zamanlı derece olarak da bilinir); ya da lisans eğitimini takiben eğitimde mesleki mezuniyet diploması programını tamamlamak zorundadırlar (Aktaran; Gal-Ezer, Stephenson, 2010: 65).

İsrail’de bilgisayar öğretmenleri çok sıkı bir dizi kriteri karşılamak zorundadır. Bunlar örgün bir lisans bilgisayar bilimi derecesi ve bir öğretmen yetiştirme programından mezun olmayı gerektirir. Üniversitedeki Bilgisayar Bilimi bölümleri bilgisayar bilimi derecesi isteyen öğrencilere ve okullarda bilgisayar bilimi öğretmeye hazırlanan öğretmenlere dersler açarlar. Öğretmen yetiştirme programları Bilgisayar Bilimi Öğretmenliği ya da Eğitim bölümleri ya da Fen Öğretmenliği Bölümü tarafından verilmektedir (Gal-Ezer, Zur, 2007: 251).

Ülkemizde, Yüksek Öğretim Kurulu tarafından eğitim fakültelerinde yapılan düzenlemelerle eğitim fakültelerindeki bazı bölümler kapatılıp bazıları açılmıştır. Bu yeni açılan bölümlerden birisi de Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi bölümüdür. Bölüm ülkemizin ihtiyacı olan bilişim teknolojileri (bilgisayar) öğretmenlerini yetiştirmeyi amaçlamaktadır. Bölüm mezunlarının büyük çoğunluğu Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda çalışmaktadırlar.

Türkiye’deki çeşitli üniversitelere bağlı eğitim fakültelerindeki öğretmenlik bölümleri, 1998-1999 öğretim yılından itibaren Yüksek Öğretim Kurulunca yürütülen

Eğitim Fakültelerinin Yeniden Yapılandırılması çalışmalarıyla birlikte tek bir eğitim

sunmayı amaçlayan sözü edilen programlar, 2001–2002 öğretim döneminde ilk mezunlarını vermiştir. Amaç kaliteli öğretmenlerin yetişmesini sağlamaktır.

İlk kez 1998 yılında, eğitim fakültelerinin yeniden yapılandırılması çerçevesinde YÖK tarafından Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi (BÖTE) bölümü açılmış ve aynı öğretim yılında eğitime başlamıştır. Bölümün amacı, ilk ve ortaöğretim kurumlarına bilgisayar öğretmeni yetiştirmektir. Bilgisayar öğretmenlerinin görev yaptıkları okullarda hem öğretmen, hem öğretim teknoloğu, hem formatör hem de teknisyen olarak görülmeleri bilgisayar öğretmenlerinin işini zorlaştırmaktadır (Erdoğan, 2008: 136). Dünyada BÖTE bölümünün dengi lisans programı henüz bulunmamakta, bu alan için yalnızca yüksek lisans ve doktora programları hizmet vermektedir (Şahinkayası, Şahinkayası, 2004: 2).

Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği Bölümü Lisans programının amaçları; ilk ve orta öğretimde görev alacak olan, temel mesleki bilgi ve becerileri kazanmış bilişim teknolojileri öğretmenlerini yetiştirmektir. Öğrenci kitlesinin eğitim düzeyine ve eğitim içeriğine uygun öğretim materyali ve eğitim yazılımı tasarlama, geliştirme, uygulama ve değerlendirme alanlarında donanımlı BDÖ (Bilgisayar Destekli Öğretim) uzmanlarını yetiştirmektir (Sevindik ve Kayak, 2012: 5).

Alanın bilişim teknolojileri öğretmenleri olarak adlandırılan mezunları, ülkemizde çağın gerektirdiği niteliklere sahip, ilköğretim öğretim programında yer alan bilişim teknolojileri dersini yürütmekle görevlidirler. İlköğretim düzeyindeki bilişim teknolojileri dersi, hedeflenen kazanımları, içerdiği teorik bilgi ve laboratuar ortamında uygulamalı etkinlikleri ile diğer disiplin alanlarından ayrılmaktadır. Bilişim teknolojileri dersinin hedeflerine ulaşabilmesi için bu dersi verecek öğretmenin, konu alanı bilgisinin yanı sıra, bilgisayar laboratuvarında sınıf yönetimi becerilerine sahip olması, öğrenci veya teknik donanım kaynaklı sorunlara etkili bir biçimde çözüm getirebilmesi gereklidir. Bu nedenle, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi (BÖTE) Bölümlerinde yetiştirilen öğretmenlerin, mesleklerine iyi hazırlanabilmeleri için, öğretmenlik uygulaması etkinliklerinin alana özel bir biçimde planlanması ve yürütülmesi gereklidir (Odabaşı ve Diğerleri, 2011: 29).