• Sonuç bulunamadı

5. SONUÇ, TARTIŞMA ve ÖNERİLER

5.2. Tartışma

Bu araştırmada Fen ve Teknoloji dersi çevre konularının öğretiminde yapılandırmacı yaklaşıma dayalı işbirlikli öğrenme yönteminin öğrencilerin erişilerini olumlu yönde artırdığı görülmüştür.

Yapılandırmacı yaklaşıma dayalı işbirlikli öğrenme ile ders işeyen deney grubunun geleneksel yöntemlerin uygulandığı kontrol grubuna göre daha başarılı olduğu sonucunu daha önce Açıkgöz (1992), Gömleksiz (1994), Erçelebi (1995), Kasap (1996), Delen (1998), Karaoğlu (1999), Yıldız (1998), Özkal (2000) ve Aslan (2004) tarafından yapılan araştırmaların sonuçları desteklemektedir.

Araştırmada yapılandırmacı yaklaşıma dayalı işbirlikli öğrenmenin öğrencilerin erişilerini arttırmada geleneksel yöntemlere göre daha etkili olduğu görülmektedir. İşbirlikli öğrenmenin öğrencilerin başarılarını artırması ile ilgili olarak Sünbül (1995), Gömleksiz (1997) ve Gillies (2003) tarafından yapılan araştırmalarda da benzer sonuçlara ulaşılmıştır.

Yapılandırmacı yaklaşımı temele alınarak işlenen dersin öğrencilere farklı öğrenme yaşantıları sunarak onların başarılarını artırdığı Yanpar-Şahin’in (2001b) yaptığı araştırmada da belirlenmiştir. Kamii, Rummelsburg ve Kari’nin (2005) araştırmalarında kullandıkları yapılandırmacı öğrenme çevresinin, öğrencilerin akademik başarılarının arttırdığı sonucu bu çalışmanın sonuçlarıyla örtüşmektedir.

Yapılandırmacı yaklaşımın öğrencilerin başarılarını artırdığı ve öğrencilerin derse karşı tutumları olumlu yönde etkilediği sonucunu Becker ve Mousiniyet (2004) tarafından yapılan araştırma sonuçları da desteklemektedir.Araştırma sonuçlarına göre yapılandırmacı yaklaşımla ders işleyen gruplar, geleneksel öğrenmenin uygulandığı gruplara göre daha yüksek başarı elde etmiş ve deney grubundaki öğrenciler yapılandırmacı yaklaşımı tercih ettikleri tespit etmişlerdir.

Araştırmada kullanılan işbirlikli öğrenme yönteminin öğrenci başarısını artırdığı sonucu, ülkemizde daha önce yapılan işbirlikli öğrenmenin çeşitli tekniklerinin uygulandığı ve işbirlikli öğrenmenin öğrenci başarısı üzerindeki olumlu etkilerini ortaya çıkaran bir çok araştırma (Açıkgöz 1992, Kasap 1996, Akın 1996, Sarıtaş 1998, Karaoğlu 1998, Oral 2000, Kurt 2000, Nakipoğlu 2001, Bilgin ve Geban 2004) tarafından da desteklenmektedir.

Gömleksiz (1997) tarafından yapılan bir araştırmada da işbirlikli öğrenmenin uygulandığı deney grubunun arkadaşlık ilişkilerini artırdığı belirlenmiştir. Bununla birlikte yöntemin ilk defa uygulanmasından ve grup içi anlaşmazlıklardan dolayı uygulama başında görülen problemlerin uygulama sürecinde giderilmiş olduğu görülmüştür. Bu çalışmada da öğrenciler ilk defa çalıştıklarından ve grup içi kişisel anlaşmazlıklardan şikayetçi oldukları belirlenmiştir. Bu durumlar işbirlikli öğrenmenin dezavantajları olarak belirtilebilir.

Sidney ve diğerlerinin (2004) yaptıkları araştırma sonucunda işbirlikli öğrenmenin öğrencilerin grupla çalışma isteklerini olumlu etkilediği belirtilmiştir. Açıkgöz’ün (1995) yaptığı araştırmada da İşbirlikli öğrenmenin, öğrenmeyi sağlamanın yanında, yardımlaşmayı, sorumluluk almayı ve paylaşmayı öğretmeye de yardımcı olduğu belirtilmiştir bu çalışmada elde edilen sonuçlarla paralellik göstermektedir.

Arslan, Yanpar Şahin (2004) yapılandırmacı yaklaşıma dayalı olarak düzenlenen işbirlikli öğrenme tekniklerinden grup araştırması ve birlikte öğrenmenin öğrencilerin derse karşı tutumlarını ve başarılarını artırdığı sonucunu bulmuşlardır, bu sonuç, bu çalışmadaki öğrencilerin erişilerini artırdıkları sonucunu desteklemektedir.

Araştırma sonuçlarından biri olan çevreye yönelik tutum ve davranış cinsiyete göre değişmemektedir sonucunu destekleyen bir çalışma Görümlü tarafından yapılmıştır. Görümlü (2003), “Liselerde Çevreye Karşı Duyarlılığın Oluşturulmasında Çevre Eğitiminin Önemi” adlı tezinde lise öğrencilerinin kendilerine yöneltilen çevre, çevre sorunları ve çevre ile ilgili kavram sorularına yeterli cevaplar veremedikleri, çevre duyarlılıklarının orta seviyede olduğu ve çevreye yönelik tutumlarının cinsiyete göre farklılık göstermediği sonuçlarına varmıştır.

Cingör (2000), “Fen Eğitiminde Öğrencilerin Çevre ve Çevre Koruma Projesi Hazırlanmasına Yönelik Bir Çalışma” adlı tezinde doğal mirasın herhangi bir parçasının bozulmasının ya da yok olmasının bütün insanlığa zarar vereceğini ve bunun telafisinin mümkün olamayacağını vurgulamıştır. Sonuç olarak da öğrencilerin bizzat hazırladıkları projelerle çevre eğitimi konusunda bilinçlendirilebileceğini savunmuştur. Öğrencilerin kendilerinin öğretime aktif olarak katılmaları çevre eğitimi konusunda bilinçlenmeleri, aktif öğrenme yöntemlerinden biri olan işbirlikli öğrenme yöntemiyle mümkün olmaktadır nitekim, bu çalışmadaki öğrencilerin çevreye yönelik tutumlarının artışı bunu destekler niteliktedir.

Öznacar (2005), “İlköğretim Fen Bilgisi Dersi Biyolojik Çeşitlilik, Çevre Kirliliği ve Erozyon Konularının Yapıcı Öğrenme Kuramına Göre Öğretiminin Akademik Başarıya ve Kalıcılığa Etkisi” adlı tezinde ilköğretim 5. sınıf deney ve kontrol grubu öğrencilerinin bu konulardaki öğrenmelerinin başarı ve kalıcılığına yapıcı öğrenme kuramının etkisini araştırmıştır. Sonuç olarak deney grubu lehine anlamlı bir fark bulmuş ve bunun nedeni olarak da deney grubu öğrencilerinin etkinliklere aktif olarak katılmış olmalarını göstermiştir. Bu çalışmada da öğrencilerin aktif olarak bilgileri yapılandırmaları, ve birbirlerinden öğrenerek bilgilerini pekiştirmeleri erişilerinin yüksek çıkmasını sağlamıştır.

Pooley ve O’Connor (2000), “Çevre Eğitimi ve Tutumlar” adlı çalışmalarında ders programlarında tutum ve davranış boyutunun ihmal edildiğini; ağırlıklı olarak çevresel bilgilere yer verildiğini görmüşlerdir. Araştırma, hedef grubun çevreye karşı olan inançları, duyguları ve tutumları üzerine yoğunlaşmıştır. Elde edilen program bilgileri ve araştırma sonuçlarına göre; çevre eğitiminde amaç, ağırlıklı olarak bilgi vermek olmamalı, çevreyle dost insanların yetiştirilmesi için eğitim programlarının tutum ve davranış boyutuna öncelik verilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Bu araştırmada da işbirlikli öğrenmenin sadece başarıyı artırdığı sonucu değil aynı zamanda çevreye yönelik tutum ve davranışlarında olumlu yönde bir artış olduğu görülmektedir ki bu da öğrencilerin işbirlikli öğrenme gruplarında sosyalleşmelerinden, sorumluluk duygularını geliştirmelerinden, edinilen bilgilerin kalıcılığından, duyuşsal özelliklerini geliştirmelerinden, empati yeteneklerini artırmalarından kaynaklanmaktadır. Amaç öğrenciye çevre ile ilgili kavramları ezberletmek değildir, asıl amaç iyi bir çevre eğitimi vererek topluma bilinçli bir vatandaş ve çevresine yönelik olumlu tutum ve davranışlar gösteren bireyler kazandırmaktır. Çevre konuları gibi doğrudan tutum ve davranışlarda etkisini görmek istediğimiz konularda öğrencilerin aktif olarak öğrenme sürecine katıldıkları yöntemlerden biri olan işbirlikli öğrenme gibi yöntemlerin kullanılmasının daha faydalı olacağı belirtilebilir.

Morgil ve diğerleri (2002), “Fen Eğitiminde Çevre ve Çevre Koruma Projesi Hazırlamasına Yönelik Çalışma” adlı araştırmalarında, 30 ilköğretim 6. Sınıf öğrencisinin çevre eğitimi konusunda bilgi düzeyleri ve fen derslerinde çevre eğitimi ile ilgili yapılabilecek çalışmaların neler olabileceğini araştırmışlardır. Sonuç olarak ise öğrencilerin proje tabanlı öğrenme yaklaşımı modeli ile çevre eğitimi konusundaki bilgi düzeylerinin arttığı belirtilmiştir. Yapılandırmacı yaklaşımda kullanılan yöntemlerden biri olan proje tabanlı

öğretimde de öğrenciler aktif olarak öğrenme sürecine katılmaktadırlar tıpkı işbirlikli öğrenmede olduğu gibi. Bu çalışmada bulunan yapılandırmacı yaklaşıma dayalı işbirlikli öğrenme yönteminin erişi ve çevreye yönelik tutum ve davranışları artırdığı sonucu, Morgil ve diğerleri’nin (2002) fen derslerinde çevre ile ilgili yapılabilecek çalışmalarının neler olabileceği ile ilgili araştırmalarına bir katkı sağlar niteliktedir.

Bütün bu sonuçların elde edilmesinde yapılandırmacı yaklaşıma dayalı işbirlikli öğrenme yönteminin uygulanmasında ilkeler önemli rol oynamıştır. Öğrencinin hem öğrenen hem de öğreten olması, öğretmenin etkinliklerde organizasyonunu sağlaması ve rehberlik etmesi, öğrencilerin bütün süreçlerde ve grup çalışmalarında derse etkin katılımının sağlanması, bireysel, süreç ve toplu değerlendirmelerin yapılarak sürecin izlenmesi ve bir üyenin başarısızlığı diğer üyeleri etkileyecek olması, deney grubunun başarısının artmasına ve olumlu tutum düzeyinin yüksek çıkmasına etki etmiştir.

Günümüz eğitim anlayışında, öğrenciler pasif bir bilgi alıcısı olmaktan çıkmıştır. Öğrenme ortamında kaliteli ve zengin etkinliklerle bilginin yapılandırılması önem kazanmıştır. Bilginin öğrenen tarafından aktif olarak yapılandırıldığını söyleyen yapılandırmacılık yaklaşımı, eğitim ve öğrenmeye farklı bir bakış sunmaktadır. Yapılandırmacılık yaklaşımında kullanılan yöntemlerden biri olan işbirlikli öğrenme ile etkileşimli ortamlar oluşturarak, öğrenme zevkli, heyecanlı ve kalıcı hale getirilmektedir. İşbirlikli öğrenme yöntemi öğrencilerin; birbirlerinden öğrenerek öğrenmeye güdülenmelerini, problem çözme ve üst düzey düşünme becerileri kazanmalarını, empati kurma yeteneklerini geliştirmelerini, sorumluluk sahibi olma, görev paylaşma, eleştirel düşünme, hoşgörülü olma ve saygılı olma becerilerini geliştirmelerini, toplumsal ve demokratik değerler kazanmalarını sağlamaktadır. Bu araştırma, yapılandırmacı yaklaşıma dayalı işbirlikli öğrenmenin fen ve teknoloji dersinde, öğrencilerin çevre konularına yönelik erişi ve tutumlarını etkileme derecesini ortaya koyması ve öğretmenlere bu yöntemin kullanımı konusunda kaynak olabilmesi açısından önemlidir.

İlköğretim düzeyinde fen ve teknoloji dersi kapsamında çevre konularını içeren bir ünitenin işbirlikli öğrenme yöntemiyle öğretiminin etkililiği araştırılmamış olup bu araştırmanın ilgili alana katkısı olacağı düşünülmektedir.

Bu araştırmayla yapılandırmacı yaklaşıma dayalı işbirlikli öğrenme yönteminin öğrencilerin çevre konularını anlamalarına ve çevreye yönelik tutumlarına etkisi olup olmadığı araştırılarak ülkemizde bu konunun irdelenmesindeki eksikliğin giderilmesine katkısı sağlaması beklenmektedir. Bu konuda çalışan uzmanlara, öğretmenlere, öğretmen adaylarına ve araştırmacılara yardımcı olması umulmaktadır. Araştırma sonucunda elde edilen bulguların;

1. Öğretmen ve öğretmen adaylarına çevre konularının öğretiminde yöntem seçimi konusunda yardımcı olması,

2. Fen ve teknoloji dersi öğretiminde yapılandırmacı yaklaşıma dayalı işbirlikli öğrenme yönteminin etkiliği ile ilgili yapılacak deneysel çalışmalara yardımcı olması,

3. Öğrencilerin, Fen ve teknolojiyle ilgili sosyal, ekonomik, etik ve çevresel sorunları fark etmelerini, bunlarla ilgili sorumluluk taşımalarını ve bilinçli kararlar vermelerini sağlamak için öğretimin düzenlenmesinde işbirlikli öğrenme yönteminin yerinin araştırılmasında araştırmacılara yardımcı olması,

4.Öğrencilerin çevreye yönelik tutumlarını geliştirme araştırmalarına yardımcı olması beklenmektedir.