• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 3: PERSONEL GÜÇLENDĠRMEDE TAPU VE KADASTRO ÖRNEĞĠ

3.3. Tapu ve Kadastro‟da Personel Güçlendirme

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü birimlerinin faaliyetlerinde belli ölçüde personel güçlendirme uygulamaları yer almaktadır. Ancak daha yüksek düzeyde bir kurumsal baĢarının sağlanarak vatandaĢ memnuniyetini arttırılması için personel güçlendirme, daha ileri boyutta uygulanması gereken bir tekniktir. Tapu ve kadastro hizmetleri gibi, hizmet sektöründe faaliyet gösteren kurumlarda alt düzey çalıĢanlar vatandaĢlarla doğrudan temas kurmaktadırlar. Bu durum, hizmet alanların memnuniyetini sağlamak açısından personel güçlendirmeyi önemli hale getirmektedir (Sarkar, 2010: 48).

Kurumda personel güçlendirme uygulamalarının sınırları; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, 2644 sayılı Tapu Kanunu, 3402 sayılı Kadastro Kanunu, 3194 sayılı Ġmar Kanunu ve diğer taĢınmaz mal konusundaki hükümler içeren yasal mevzuat ile bunlara bağlı olarak uygulanmakta olan tüzük, yönetmelik gibi diğer alt normlar tarafından çizilmektedir.

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü‟nde kendi baĢına yeterliliği olan, bağımsız Ģekilde vatandaĢ taleplerini karĢılayabilecek kararları alıp uygulayabilen en küçük birim, tapu sicil müdürlükleri ve kadastro müdürlükleridir. Her iki birimdeki personel güçlendirme uygulamalarını ayrı ayrı olarak ele almak, konunun daha net anlaĢılmasını sağlayacaktır.

Tapu Sicil Müdürlüklerinin en üst yetkilisi Tapu Sicil Müdürü ya da Tapu Müdürü‟dür. Tapu Müdürü, sınırları yasal mevzuat ile çizilen konularla ilgili olarak biriminde cezalandırma ve ödüllendirme dahil bir çok yetkiye sahiptir. Bir Ģekilde yürütme makamıdır. Ancak tapu müdürlerinin sahip oldukları bu yetkilerini daha alt kadrolara devretmelerinin yolunu açacak bir yasal düzenleme 5831 sayılı Tapu Kanunu ve Bazı Kanunlarda DeğiĢiklik Yapılması Hakkındaki Kanun aracılığıyla gerçekleĢtirilmiĢtir. Bu yasa ve kurumun uygulama talimatlarıyla müdürlerin

yetkileri ile birlikte iĢlemsel bazdaki sorumluluklarını da müdür yardımcılarına devredebilmeleri mümkün kılınmıĢtır. Ancak müdürlerin genel anlamdaki sorumlulukları olan birimin genel olarak faaliyetlerinin yürütümündeki sorumluluğu devam etmektedir. Böylelikle tapu sicil müdürlüklerince yerine getirilen bir tapu iĢlemiyle ilgili olarak müdür tarafından yapılan “onay”, müdür yardımcısı düzeyine bırakılmıĢtır. Müdür yardımcıları, müdürlükteki diğer görevliler tarafından hazırlanan tapu iĢlemlerine onay vererek iĢlemlerin daha hızlı Ģekilde sonuçlandırmaktadırlar. Bütün iĢlemlerin sonuçlandırılabilmesi için sadece bir müdürün onayının aranması iĢlemlerin azımsanmayacak derecede gecikmesine ve vatandaĢ memnuniyetsizliğine yol açabilmektedir. Daha çok sayıda onay makamının oluĢturulması, gerektiğinde inisiyatif alarak karar veren çalıĢan sayısındaki artıĢ ile iĢlemlerin daha akıcı ve hızlı bir Ģekilde sonuçlandırılmasına katkı yapmaktadır.

Ne var ki, personel güçlendirme yaklaĢımı açısından tapu sicil müdürlerinin yetkilerinin müdür yardımcısı düzeyine devredilmesi yeterli bir uygulama değildir. Tapu iĢlemlerinde “hazırlayan” ve “onaylayan” Ģeklindeki iki aĢamalı bir anlayıĢ sürece hakimdir. Onay makamı olarak müdür ya da müdür yardımcısının kontrol yetkisi ve karar verici olması, personel güçlendirmenin ruhuna tam uygun değildir. ĠĢi yapanın aynı zamanda karar vermesi ve kontrol edebilmesi ile, gerçek anlamdaki personel güçlendirme uygulamasından söz edilebilir. Bu noktada tapu sicil müdürlüklerinde yerine getirilen tapu iĢlemlerinin hazırlanması ile görevli personel aynı zamanda yaptığı iĢin kontrolünü de yaparak iĢlemi sonuçlandırması gerekmektedir. ĠĢlemin sonuçlandırılması sürecindeki “onay” aĢamasının ortadan kalkması ile daha etkin ve hızlı bir hizmet sunumu ortaya çıkabilecektir.

Kontrol eden ile iĢi yapan kiĢinin aynı kiĢi olmasının ortaya çıkarabileceği olumsuzluklar da dikkate alınmalıdır. Hatalı bir iĢlem yapılması durumunda iĢi yapanın kendi iĢini kontrol ederken hatasını dıĢarıdan kontrol eden bir kiĢiye göre fark etmesi daha zor olabilir. Bu riski ortadan kaldırmak açısından bilgi teknolojileri ve bilgi sistemlerinden faydalanmak mümkündür. Zaten TAKBĠS olarak kısaltılan Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemi, çalıĢanların yaptığı iĢlemlerde hatayı minimuma indirmeyi hedefleyen bir sistem olarak öngörülmektedir. Sağlıklı bir hale getirilerek kullanıma sunulması durumunda TAKBĠS, tapu iĢlemlerinin görevli personel tarafından yasal ve iĢlemsel olarak mevzuata uygun Ģekilde hazırlanarak vatandaĢların istemlerinin yerine getirilmesini sağlayacak özelliklere sahiptir. TAKBĠS‟in etkin Ģekilde faaliyetlerde kullanılması, tapu iĢlemlerinin iki aĢamalı Ģekilde yürütülmekte olan zaman kaybına ve vatandaĢ memnuniyetsizliğine yol açan iĢlem süreçlerini ortadan kaldıracaktır. Bu iki aĢamalı

iĢlem süreçleri yerine her noktadan tapu bilgilerine “çevrimiçi” olarak ulaĢılabilen ve hızlı sonuç alınabilen, vatandaĢ istemlerini en kolay ve etkin Ģekilde yerine getiren bir uygulama, kurumsal düzeydeki baĢarının anahtarı olacaktır.

Kadastro müdürlüklerinin en üst yetkilisi kadastro müdürüdür. Ödüllendirme ve cezalandırma dahil birçok yetkilere sahiptir. Kadastro iĢlemleri konusunda kadastro müdürlüğündeki iĢlemlerde doğrudan kadastro müdürlerinin inisiyatif kullanmalarına gerek kalmadan gerçekleĢtirilen birçok iĢlem bulunmaktadır. Söz konusu kadastro iĢlemlerinin önemli bir kısmında kadastro müdürlüklerinde görevli “kontrol mühendisi” statüsündeki personelin etkin olduğu görülmektedir. Ancak burada da Türk kamu yönetiminin geleneksel “onay” anlayıĢının bir sonucu olarak kadastro müdürlerinin devreye girdiğini söylemek gerekir.

Kadastro iĢlemleri boyutunda personel güçlendirme uygulamalarına daha çok yer verildiği görülmektedir. “Tesis kadastrosu” olarak tanımlanan ilk kez tapu kaydı oluĢturulmasına yönelik çalıĢmalarda, kadastro müdürlüğü personeli olan kadastro teknisyenleri görevlendirildikleri çalıĢma alanlarındaki diğer görevliler olan köy/mahalle muhtarı ve bilirkiĢiler ile birlikte bir grup faaliyetinde bulunmaktadırlar. Kadastro çalıĢmalarını birlikte yürüten bu ekipte, kadastro teknisyeni çalıĢmaların ana belirleyicisi olmakla birlikte özellikle taĢınmazların hak sahiplerinin ve sınırlarının tespitinde bütün ekip üyeleri birlikte hareket ederek bir ortak karar almaktadırlar. Ortak karar alınamaması durumunda veya alınan karara karĢı üyelerden birinin itirazı ya da hak sahiplerinden itiraz edenlerin olması halinde konu, her kadastro müdürlüğü bünyesinde oluĢturulan “kadastro komisyonu” tarafından değerlendirilerek karara bağlanmaktadır. Bu komisyon; kadastro müdürünün baĢkanlığında, kontrol mühendisi ve kadastro üyesinin yer aldığı üç kiĢiden oluĢmaktadır. Komisyon üyeleri, önlerine gelen konuyu değerlendirerek kararlarını vermektedirler. Uygulamada oldukça çok yer alan kadastro komisyonlarının karar alması durumu, müdürlüklerdeki personelin kararlara katılımlarını sağlamaktadır.

Kadastro müdürlüklerinde gerçekleĢtirilen iĢlemler arasında, personelin görevlendirilmesi sonrasında bireysel bazda baĢlayıp sonuçlandırdığı çeĢitli iĢlemler bulunmaktadır. “Aplikasyon” ve “bilirkiĢilik görevi” gibi iĢlemlerde görevlendirilen personel, baĢından sonuna kadar iĢlemleri kendi baĢına gerçekleĢtirmekte ve sonuçlandırmaktadır. Burada da personel güçlendirme uygulamalarının daha etkili Ģekilde gerçekleĢtirilmesinde TAKBĠS gibi bilgi sistemlerinin kullanılması yanında, harita-kadastro sektöründe kullanılan çağdaĢ teknoloji ürünü çeĢitli araç gereçlerin önemi büyüktür.

Genel olarak TKGM‟nde çalıĢanların kendilerini geliĢtirebileceği eğitim ve öğrenme ortamının var olduğunu söylemek mümkündür. Kurumun personel ihtiyaçlarını karĢılama temel amacı doğrultusunda 1912 yılından 2007 yılına kadar kurum bünyesinde faaliyetini sürdüren 2007 yılından sonra da Milli Eğitim Bakanlığına devredilen Anadolu Tapu ve Kadastro Meslek Lisesi‟nden mezun olanlar, TKGM‟ne karĢı en az eğitim süreleri kadar mecburi hizmet yükümlüsü olarak çalıĢma yaĢamına atılmaktadırlar. Buradan mezun olanların önemli bir kısmı üniversitelerin Harita-kadastro mühendisliği bölümlerine devam etmektedirler ve üniversite sonrasında da TKGM‟nde çalıĢmaktadırlar. Ayrıca Gazi Üniversitesi ve TKGM‟nün yaptığı protokol uyarınca Gazi Üniversitesi Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesine bağlı olarak faaliyet gösteren Tapu ve Kadastro Meslek Yüksek Okulu, ÖSYM aracılığıyla da olsa kurum mensuplarının eğitim ve öğrenim yapmalarına imkan sunmaktadır.

Kurum mensuplarının lisans üstü eğitim fırsatlarından faydalanabilmeleri açısından TKGM‟nce Türkiye Orta Doğu Amme Ġdaresi Enstitüsü‟nün her yıl açtığı kontenjanlara baĢvurmak isteyen personele duyurular yapılmakta ve personel kurum tarafından bu yönde teĢvik edilmektedir. Aynı Ģekilde personelin diğer yüksek öğretim kurumlarında da lisans üstü öğretim programlarına devam etmesine imkan tanınmaktadır. 2009 yılı verilerine göre halen kurumda çalıĢan lisans üstü programlardan mezun olan personel sayısı 122 kiĢidir (www.tkgm.gov.tr).

ÇeĢitli üniversitelerde yüksek öğrenim yapmakta olan personel, bu üniversitelerin bulunduğu yerlerde görevlendirilmekte ve kendilerine çeĢitli kolaylıklar sağlanarak eğitimlerine devam etmeleri desteklenmektedir.

Ayrıca her yıl düzenli olarak hizmet içi eğitim programları düzenlenerek personelin teknolojik yenilikler, mevzuat konusundaki değiĢiklikler, çağdaĢ uygulamalar ve diğer konularla ilgili olarak geliĢtirilmesine çalıĢılmaktadır. ÇalıĢanların görev yerlerinin belirli sürelere bağlı olarak değiĢtirilmesi suretiyle de yetenek ve tecrübelerinin arttırılması sağlanmaktadır.

3.4. Tapu ve Kadastro ÇalıĢanlarının Personel Güçlendirme Algılarının Tespitine Yönelik

Benzer Belgeler