• Sonuç bulunamadı

Son yıllarda Türkiye de öğrenci tutumları araştırma konuları arasında gide- rek artmıştır. Araştırmalar içerisinde bölüm, fakülte ya da okula yönelik tutumlar bir grupta ele alınmaktadır. Bu grup içerisindeki araştırmalar amaçlar, ders ki- tapları ve diğer kaynaklar, yöntemler, araç-gereçler, sınavlar, öğretim elemanla- rına yönelik tutumlar gibi konuları kapsamaktadır. Bunlar arasında yabancı dil öğrenme alanında tutumları içeren araştırmalar ayrı bir grupta incelenmiştir. Akboy ve Semercioğlu (1991:18–25), Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fa- kültesi Fransız Dili Eğitimi Anabilim Dalı öğrencilerinin meslekî beklentileri ve mesleklerine karşı duygusal tepkilerinin belirlenmesi amacı ile bir araştırma yapmışlardır.

Al-Makhzoumi (1989:345-368), Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakülte- si’nde, öğrencilerin Arap Dili’ne yönelik tutumlarını, uygulanan programın çeşitli boyutlarında ölçülmesine dayalı bir araştırma yapmıştır.

yapmıştır. Araştırmasında, Yabancı Diller Bölümü Okutmanlarına bu bölümde görevli yabancı öğrencilerle birlikte çalışmaya yönelik tutumları ölçmek üzere Likert tipi bir ölçme aracı ile üniversitenin tanıtılmasıyla ilgili görüşlerini öğrenme amacıyla düzenlenmiş sorulara yer vermiştir.

Berberoğlu (1990:10–27), Likert tipi ölçek kullanarak “Kimyaya İlişkin Tu- tumlar” konusunda bir araştırma yapmıştır.

Boztaş (1991:7–15), özel amaçlı yabancı dil programlarının hazırlanması- na ilişkin, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde uygulanacak Özel Amaçlı Ya- bancı Dil Programı Modeli oluşturmak amacıyla ilgili bir araştırma yapmıştır. Araştırmasında anket hazırlayarak bilgi toplamıştır. Anketin birinci bölümünde öğrenci hakkında genel bilgiler, ikinci bölümündeyse dil öğrenme ile ilgili güçlük- ler, dil öğrenmedeki amaçlar ve öğrencilerin dil becerilerindeki durumlarını belir- leyecek sorular bulunmaktadır.Üçüncü bölüm, öğrencilerin dil becerileri ile ilgili beklentilerini araştırma amacıyla hazırlanmış soruları, dördüncü bölüm ödevler, beşinci bölüm sınavlar, altıncı bölüm öğrenme becerileri, yedinci bölümde öğ- rencilerin çeviriye gereksinim duyup duymadıklarına ilişkin sorular, sekizinci bölümde yabancı dil öğrenmede anadilin etkisi, dokuzuncu ve son bölümdeyse öğrencilerin meslekteki beklentilerine ilişkin konuları belirlemeye yönelik öğeler- den oluşmaktadır.

Çelenk (1988), Bursa, Ağrı , Niğde ilkokul sınıf öğretmeni bölümünün yük- sekokul öğrencilerinin, öğretmenlik mesleğine yönelik tutumlarını değerlendir- mek amacıyla bir araştırma yapmıştır. Bu araştırmada ölçme aracı olarak Likert tutum ölçeğini kullanmış ve bazı önemli bulgular elde etmiştir. Bunlar :

- Okullar arası bir tutum farkı gözlenmemiştir.

- Öğretmenlik mesleğini ilk sırada tercih eden, severek tercih ettiğini belirten ve ÖSYS ‘ ye yeniden başvurmayan öğretmen adaylarının tutum puan- ları daha yüksek bulunmuştur.

Bu veriler mesleğe yönelik olumlu tutum sergileyen öğrencilerin okula da olumlu tutum sergilediklerini göstermektedir.

Durukafa (1994), Türkiye’de ve Almanya’da Almanca Bölümü öğrencileri- nin öğretim programlarına yönelik beklenti ve değerlendirmelerini belirlemeyi

amaçlayan araştırmasında yöntemler konusuna yer vermektedir. Araştırmanın bir bölümü de derslerde araç-gereç kullanımı konusunu ilgilendirmektedir.

Durukafa (1994), “Eğitim Fakülteleri Almanca Öğretmenliği Programı için Eğitim Teknolojisi Açısından Bir Model” konulu doktora araştırması yapmıştır. Türkiye’de ve Almanya’da Almanca Bölümleri bulunan dörder fakültede yaptığı araştırma bu bölümlerde okuyan öğrencilerin öğretim programları ile ilgili bek- lenti ve değerlendirmeleri konu almaktadır. (Akt: Koydemir, 1994)

Ekmekçi (1983:109), yabancı dil öğretiminde yabancı dil öğrenimine yöne- lik birçok etmenin olumlu ya da olumsuz yönde tutum oluşmasında etkili oldu- ğunu söylemiştir. Bu etmenler şunlardır:

- Anlama yeteneği - Dil öğrenme yeteneği - Öğrenme yeteneği - Kullandığı anadili - Eğitim ve kültür düzeyi - Kişiliği

- Yaşı

- Öğrendiği dile ve bu dili konuşan toplumsal gruba ve kültüre yönelik tutumu - Anne ve babanın yabancı dile ve o dile konuşan insanlara yönelik olumsuz tavrın kişinin yabancı dile yönelik tutumunu etkilediği ortaya konmuştur.

Gürel (1988), yabancı dile yönelik tutumları ele aldığı araştırmasında, ya- bancı dil olarak İngilizce öğrenme başarısı ile öğrencilerin akademik benlik ta- sarımları ve tutumları arasındaki ilişkiyi araştırmıştır. Araştırmasının sonucunda öğrencilerin okula ilişkin tutumları ve akademik başarı arasındaki korelasyonu düşük çıkmıştır. Buna göre okula yönelik tutumun başarıyı yordamada güvenilir olmadığı anlaşılmaktadır ve bu sonuç bu konuda da önce elde edilmiş olan so- nuçlarla çelişmektedir.

Koydemir (1994), Dokuz Eylül Üniversitesi Alman Dili Eğitimi Öğrencileri ile Ege Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Öğrencilerinin kendi

- Her iki anabilim dalı öğrencilerinin Alman Diline yönelik tutumları kendi ana- bilim dallarına yönelik tutumlarından daha olumlu yönde anlamlı bir fark gös- termektedir.

- Ege Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Öğrencilerinin Alman Diline yönelik tutumlarında olumlu yönde anlamlı bir fark bulunmaktadır. - Erkek öğrencilerin tutumları kız öğrencilerinden olumsuz yönde anlamlı bir

fark göstermektedir.

- Almanya’da veya Almanca konuşulan bir ülkede kalmayan bir öğrencilerin tutumları kalanlardan daha olumlu yönde bir eğilim göstermektedir.

- Almanya’da veya Almanca konuşulan bir ülkede bir iki yıl öğrenim görenlerin tutumları, daha uzun diğer öğrenim sürelerine göre olan tutumlardan olumlu yönde anlamlı bir fark oluşturmaktadır.

Yabancı dil olarak yalnızca Almanca bilen öğrencilerin tutumları bundan başka yabancı dil bilenlerin tutumlarından daha olumlu bir eğilim göstermektedir. Köksal ve Ersoy (1991:67–75), öğretmenlerin bilgisayarlı öğretime yönelik tutumlarını ölçmek üzere Öğretmenlerin Bilgisayar ve Bilgisayar Destekli Eğiti- me Yönelik Tutum Ölçeğini geliştirmiştir.

Saracaloğlu (1992:14), Binbaşıoğlu’nun Türkiye’de tutum araştırmaları arasında ilk sıralarda yer alan 1948 Yılı İlkokul Programının öğrencilerin fen ve doğa ilgilerine etkisini belirlemek üzere yaptığı çalışmayı bildirmektedir. Bu öğ- retim programının duyuşsal alan davranışlarından olan ilgi ve gelişiminde olum- lu ya da olumsuz etkilerinin bu programın ilk başta hangi davranışsal amaçlara dönük hazırlandığı ile ilgilidir.

Temel (1991:217–227), daha önce Tekindal (1991) tarafından Okula Yö- nelik Tutumları ölçmek üzere geliştirilen tutum ölçeğini kullanarak Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğrencilerinin akademik başarıları ile fakülteye yö- nelik tutumları arasındaki ilişkilerini araştırmıştır.( Akt: Koydemir, 1994)

Tokdemir (1992), araştırmasında yabancı dili öğrenmeyi etkileyen faktörle- ri konu almıştır. Faktörler iki grupta incelenmektedir. Bunlar, dil dışı faktörler ve dilden kaynaklanan faktörlerdir.

- Dil dışı faktörler; Anadili olarak o dilin öğrenildiği ülkede yaşayan insanlar için geçerli sosyal ve psikolojik faktörler kişinin yaşadığı topluma bakış açı- sını, yaşadığı çevre koşullarını ve öğrenilen dilin konuşulduğu ülkede geçir- diği süreyi kapsamaktadır. Motivasyonu ,yaşı ve öğretim yöntemi kişinin öğ- renmesinde belirleyici olmaktadır.

- Dilden kaynaklanan faktörler ; Kişinin öğrenmeye yapıcı yaklaşımından kay- naklanan dile yaklaşım biçimlerinden vazgeçme, genelleştirme, girişim stra- tejileridir.

Yaşar (1985), Uzaktan Öğretim Sistemi konusunda, Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Yaygın Eğitim Bölümü öğrencilerinin yabancı dile yöne- lik tutumlarını belirlemek amacı ile bir ölçek geliştirerek yabancı dil öğretim sü- reçleri konusunda bir bölümde ve bu grupta bazı maddeler ders kitapları ve kaynaklara yönelik öğrencilerin tutumunu belirlemeyi amaçlamaktadır. Bu mad- deler ders kitaplarının anlaşılır olması, yazılı materyallerin yabancı dil öğretimini destekler nitelikte bulunması gibi konuları içermektedir.

Benzer Belgeler