• Sonuç bulunamadı

5. TÜRKİYE’DE TURİZM POLİTİKALARI VE GELİŞİMİ

6.2. Avrupa Birliği ve Türkiye Turizminin Karşılıklı İncelenmesi

6.2.2. Türkiye Turizminin Güçlü ve Zayıf Yanları

Avrupa Birliği turizmi değerlendirilmesinden sonra bu aşamada, Dünya’daki ve Türkiye’deki turizm trendleri dikkate alındığında, turizm destinasyon olarak Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu güçlü ve zayıf yanlar aşağıdaki gibi sıralanabilir.

6.2.2.1. Türkiye Turizminin Güçlü Yanları

Türkiye turizminin güçlü yanları aşağıdaki gibi sıralanabilir (Tavmergen, 2002: 114; TÜBİTAK, 2003: 24) :

1. Dört mevsim turizm potansiyeline sahip bir bölge olması,

3. Turizmin sosyal ve ekonomik değerinin farkında olan bir toplum yapısı,

4. Türk halkının misafirperverliği, gastronomi ve Türkiye’nin zengin tarihi, kültürü, örf ve adetleri,

5. Turizm olgusuna kolaylıkla uyum sağlayabilecek genç ve dinamik nüfusa sahip olması,

6. Özgün sosyo-kültürel nitelikler ve doğu ile batının başka yerde rastlanılamayacak bir bileşimini sunması,

7. Coğrafi konumu sebebiyle ana pazarlara olan yakınlığı,

8. Rakip ülkelere oranla daha yeni ve daha nitelikli işletmelere sahip olması,

9. Genç ve kıta ötesi pazarlar için henüz keşfedilmemiş bir destinasyon olması,

10. İç turizmdeki hareketlenme,

11. Alternatif turizme, diğer bir deyişle turizmin çeşitlendirilmesine imkan veren coğrafi ve doğal yapının varlığı,

12. Halı, deri, konfeksiyon ve mücevher başta olmak üzere farklı alışveriş olanakları,

13. Son on yılda gelişmiş destinasyonlar arasına katılmış olması,

14. Kalite konusuna yönelik anlayışın güçlenmesi; artan rekabetin beraberinde kalite anlayışını getirdiğini, Türkiye’de Hilton’da TKY (Toplam Kalite Yönetimi) yönelik eğitimlerin verilmesi,

Türkiye, en başta coğrafi konumundan dolayı birçok imkana sahiptir ve bu nedenle turizm sektöründe coğrafi konumunu avantaj olarak kullanarak değerlendirmeye çalışmaktadır. Türkiye’de hala tahrip edilmemiş ve bozulmamış bir çok doğal alan olması nedeniyle, turizmin çeşitlendirilmesi açısından geniş imkanlara sahiptir. Buna istinaden, turizm potansiyeline sahip bölgelerin ortaya

çıkarılması ve bölge fiziki planlarına uygun bir şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu sayede, ulusal ve uluslararası düzeyde turizm tanınırlığını ve ekonomisini geliştirecektir. Çünkü, Türkiye, coğrafi konumu nedeniyle, ana pazarlara yakınlığı ile bilinmektedir.

AB’nin önem verdiği kalite konusu, Türkiye’de de karşımıza çıkmaktadır ve bu konu ile ilgili gerekli çalışmalar yapılmaktadır. Ürün, mal veya hizmet sunumunda geniş bir alana yayılmıştır ve çok farklı hizmet alanları bulunmaktadır. turizme doğrudan ve dolaylı olarak etki eden bu alanlar, halı, deri, otel işletmeleri, ulaşım, kuyum olarak sıralanabilir.

Türkiye, bu sektöre kolay adapte olabilecek genç nüfusa sahiptir ve bu genç nüfusun hem turizm hareketlerine katılması hem de istihdamının sağlanması açısından turizmin sağladığı faydanın farkındadır. Bununla birlikte, son on yıl içerisinde gelişmiş destinasyonlar arasına katılması da turizmin Türkiye’deki önemini gösteren ve bu sektörü güçlü kılan bir diğer faktördür.

6.2.2.2. Türkiye Turizminin Zayıf Yanları

Türkiye turizminin zayıf yanları aşağıdaki gibi sıralanabilir (DPT, 2001: 66- 68; TÜBİTAK, 2003: 24) :

1. Türk basınının haber özgürlüğü ile toplumsal çıkarlarını dengeleyememesi nedeniyle karşılaşılan olumsuzlukların uluslararası medyaya yansıması,

2. Talep artışı ile birlikte gerçekleşen hızlı ilerleme neticesinde ortaya çıkan ihtiyaçlara, altyapının, hizmet kalitesinin ve destek veren sektörlerin yetersiz kalması,

3. Turist sağlığı ve emniyetindeki eksik ve yetersizlikler,

4. Yüksek standartlı tesis civarlarındaki oluşumlar ile uyumsuz olması,

5. Düzensiz ve denetimsiz olarak meydana çıkan ticari hareketlerin ülke turizminde ve ürün kalitesinde yol açtığı yozlaşma,

7. Düşük mevsimsellik ve kapasite kullanım oranları,

8. Tanıtımda yetersiz dış yatırımlar,

9. Yerel yönetimler ve kamunun olmak turizme olan ilgisinin yetersizliği,

10. Pazarlara ve turizm arzı için yapılan araştırmaların yetersizliğinden kaynaklı sağlıklı stratejik kararların alınmasındaki güçlükler,

11. Türk ekonomisinin alışılagelmiş yüksek enflasyon sorunu,

12. Toplumda turizm bilinci eksikliği,

13. Turistik bölgelerde esnafın turistlere karşı olumsuz davranışları,

14. Turizm sektörüyle ilgili kurumlar arasında iletişim eksikliği; yetki karmaşası ve çok başlılık.

Türkiye’de turizmin zayıf yanları değerlendirildiğinde, turizm sektörünün öneminin anlaşılmasına rağmen, bilinç eksikliği olduğu görülmektedir. Bunun en basit sonucu olarak, turizm bölgelerinde turistlere olan davranışlardaki olumsuzluklar gösterilebilir. Ayrıca, sektöre olan artışla birlikte doğan ihtiyaçlara cevap verilememesi de Türkiye’de turizmi zayıf kılan bir özellik olarak tespit edilmiştir. Turizmde talep arttıkça, ulaşım, konaklama gibi konularda sorunlar yaşanmaktadır ve bunların çözümüne acil çözümler üretilememektedir.

Türkiye’de, turistlere sağlanan sağlık ve güvenlik imkanları ise yetersiz bulunmaktadır ve bu nedenle, turistler tedirginlik yaşamaktadırlar. Söz konusu durumlara maruz kalan turistler, daha sonraki tercihlerine Türkiye’den yana kullanmayarak talep artışlarını düşürmeye sebep olacaklardır. Bu sayede, turizmin zayıf halkaları da çoğalacaktır. Ayrıca, Türkiye’de, tanıtım ve reklam çabalarına gereken yatırımın yapılmaması da, uluslararası piyasalarda ziyaret düşüşlerine sebep olacaktır.

Turizm sektöründe dört mevsime elverişli olan Türkiye’de, mevsimsellik konusunun önemi bilinmesine rağmen, hala bu konuda yeterli çalışma

yapılmamaktadır. Turizmde aktif rol oynayan kişi ve kurumların ortaklaşa çalışma yapmamaları, konular karşısında ilgisiz kalmaları ve yetki konusundaki belirsizlikler turizm sektörünün diğer zayıf halkalarını oluşturmaktadır. Bu zayıf yönlere eğilim olmadığı ve turizm, hükümet programlarında yeterli ilgiyi görmediği sürece, diğer güçlü tarafların da zayıf bir halkaya dönüşmesi muhtemeldir.