• Sonuç bulunamadı

Türkiye’de KOBİ’lerin Önemi, Güçlü ve Zayıf Yönler

KRİTERLERİ MİKRO

3.5.2. Türkiye’de KOBİ’lerin Önemi, Güçlü ve Zayıf Yönler

GeliĢmekte olan ülkelerde olduğu kadar, geliĢmiĢ ülkelerde de küçük ve orta ölçekli iĢletmelerin (KOBĠ) dinamizmin, yeniliğin ve esnekliğin kaynağı olduğu tüm dünyada kabul edilmiĢ bir gerçektir. Bu iĢletmeler yeni istihdam alanlarının oluĢturulmasında, verimliliğin artmasında ekonomik büyümeye önemli katkılar sağlamaktadır. (OECD, SME and EntrepreneurshipOutlook 2005, s.18)

Günümüzde KOBĠ‟ler, faaliyetlerinde yüksek düzeyde yenilik ve gönüllülük esasına dayanarak risk alma eğilimindedirler. Böylece mal ve hizmet arzını geniĢleterek rekabetin artmasına ve tüketicilere daha geniĢ bir tercih ortamının oluĢturulmasına katkıda bulunmaktadır. Buna karĢılık yapılan yatırımlar ve üstlenilen risklerle kısa zamanda gerekli kazancı sağlama imkânları büyük firmalara göre oldukça güçtür. Bu sebeple KOBĠ‟lerin desteklenmesi için özel politikaların geliĢtirilmesi ve uygulanması zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. (OECD, General Cartel Bans: Criteria for Exemption for Small and Medium-Sized Enterprises, Paris,1997, s.6)

Türk ekonomisi 1980‟li yıllardan baĢlayarak yeniden yapılanma sürecine girmiĢtir. Bu süreçte ülkemiz ekonomisinde tarım sektöründen hizmetler ve sanayi sektörüne dönüĢüm yaĢanırken, bütçe açıkları nedeniyle kamu kesiminde gerekli altyapı yatırımlarına yeterli kaynak ayrılamamıĢtır. Diğer taraftan kamu kesiminin yüksek borçlanma gereği mali sektör tarafından toplanan kaynakların reel sektöre aktarılması engellenmiĢtir. Bu durum, reel sektörün gerek iĢletme sermayesi gerek sabit sermaye yatırımlarının finansmanında önemli bir kısıt oluĢturmuĢtur.

Ekonomide 2001 yılında yaĢanan kriz sonrası, kamu kesimi ve bankacılık sektöründe baĢlayan yeniden yapılandırma ve yapısal reformlar yanında uygulanan sıkı para politikası sonucunda enflasyon oranının düĢmesi, Türkiye için önemli bir

dönüĢümü beraberinde getirmiĢtir. Kamu kesiminin faiz dıĢı fazla politikası ve yapısal reformların hayata geçirilmesi, kamu kesiminin borçlanma gereğinin azalmasını sağlamıĢtır. Diğer yandan kamu kesiminin finansal piyasalar üzerindeki mali baskınlık seviyesinin azalması, reel sektöre aktarılan kaynakların artmasını sağlamıĢtır. Nitekim bankacılık sektörünün aktifleri içindeki kredilerin payı son yıllarda giderek artmıĢtır. Türkiye ekonomisi 2002 yılından beri yüksek oranda büyümüĢtür. Büyümenin özel sektör kaynaklı ve çoğunlukla verimlilik artıĢına dayanması Türkiye‟de yapısal bir değiĢim olduğunu göstermektedir. (Cansız, 2008, s.33)

Uluslararası çerçevede değerlendirildiğinde ülkemizdeki imalat sanayi geliĢme göstermiĢ olsa da geliĢmiĢ ve geliĢmekte olan diğer ülkelere göre ortalamanın altında kalmaktadır. Avrupa Birliği ülkeleriyle de kıyaslandığında ülkemizdeki KOBĠ‟lerin teknoloji durumu ile sermaye finansman durumu diğer ülkelerle rekabeti engellemektedir.

Tablo 6‟de “Türkiye‟de Ġmalat Sanayinde ĠĢletmelerin Ölçeksel Dağılımı” ele alınmıĢtır.

Tablo 6: Türkiye’de İmalat Sanayinde İşletmelerin Ölçeksel Dağılımı Sanayi Ölçeği İşletme Sayısı İşletme Payı(%) Çalışan Sayısı Çalışan Payı(%) Katma Değer(Trilyon TL) Katma Değer Payı(%) Küçük Ölçekli Sanayi(1-49) 194.546 98.4 721.469 47.1 37.9 14.1 Orta Ölçekli Sanayi (50-199) 2.247 1.1 213.676 14.0 35.6 13.2 Küçük ve Orta Boy Sanayi (1-199) 196.793 99.5 953.144 61.1 73.5 27.3 Büyük Sanayi(200+) 982 0.5 595.601 38.9 194.9 72.7 Toplam İmalat Sanayi 197.775 100.00 1.530.745 100.00 268.4 100.00 Kaynak: KOSGEB, 2000 , Küçükçirkin, 2001, s.2-5

Tablo 6‟ya göre, iĢletmelerin %99,5‟lik gibi büyük bir kısmını küçük ve orta ölçekli iĢletmeler oluĢtururken, %0,05‟lik bir bölümünü de büyük iĢletmelerden

oluĢmaktadır. 595.601 kiĢi istihdam edilirken, küçük ve orta ölçekli iĢletmelerde ise 953.144 kiĢi istihdam edilmektedir.

Ekonomik geliĢmenin ve sürdürülebilir kalkınmanın itici gücü olarak değerlendirilen KOBĠ‟ler dinamik yapıları ile DĠE Genel Sanayi ĠĢ Yeri Sayımı 2002 verilerine göre tüm iĢletmelerin %99,89‟unu oluĢturmaktadır. Ġstihdam ettikleri iĢgücü ortalama üç kiĢidir. Tüm iĢletmelerin hukuki durumları ise; %80,6‟sı ferdi mülkiyet, %13,6‟sı limited Ģirket, %2‟si anonim Ģirket, %1,7‟si adi ortaklık ve diğerleri %2,1‟dir. (Uzunoğlu, Apak, Açıkgöz, 2005, s.7)

Bu durum çerçevesinde Yüksek Planlama Kurulu‟nun 04 Mayıs 2005 tarih ve 2005/20 sayılı kararı ile; KOBĠ Strateji ve Eylem Planı‟nın uygulamasından, KOBĠ‟lere yönelik politikaların uygulanmasından doğrudan sorumlu kuruluĢ olan KOSGEB görevlendirilmiĢ, genel yönlendirmenin ise Sanayi ve Ticaret Bakanlığı MüsteĢarı baĢkanlığında, ilgili kuruluĢlardan oluĢan “Yönlendirme Komitesi” tarafından gerçekleĢtirileceği belirtilmiĢtir. Yönlendirme Komitesi; Maliye Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Çevre ve Orman Bakanlığı, DPT, Hazine MüsteĢarlığı, DTM, KOSGEB, TÜBĠTAK, TOBB, TESK ve Halk Bankası A.ġ. temsilcilerinden oluĢmaktadır. (KOBĠ Stratejisi ve Eylem Planı, 2007-2009, s.10)

Avrupa Birliği‟nde KOBĠ verilerine göz atıldığında; AB‟de iĢletme sayısı ve istihdam oranının ölçeksel dağılımı, ülkelere göre değiĢiklikler göstermekle birlikte, çoğunda 1-49 iĢçi çalıĢtıran mikro ve küçük ölçekli iĢletmelerin oranı %70-80 aralığında değiĢirken, ülkemizde bu oran %97,8‟dir. Mikro ve küçük ölçekli iĢletmelerin sektörel dağılımına bakıldığında ise geliĢmiĢ ülkelerde orta ve ileri düzey teknoloji kullanan iĢletmelerin ağırlıklı olduğu gözlenirken, ülkemizde orta düzey veya eski teknoloji kullanan iĢletmelerin ağırlıklı olduğu görülmektedir. (KOBĠ Stratejisi ve Eylem Planı, 2007-2009, s.10)

Tablo 7: AB KOBİ Tanımı ve Türkiye’deki Yeni KOBİ Tanımı (Tüm Sektörler İtibariyle)

Tanım Kriteri Mikro İşletmeler Küçük İşletmeler Orta Ölçekli İşletmeler AB ÇalıĢan Sayısı <10 <50 <250

Yıllık Net SatıĢ

Hasılatı <2 Milyon Avro

<10 Milyon Avro

<50 Milyon Avro Yıllık Mali

Bilançosu <2 Milyon Avro

<10 Milyon

Avro 43 Milyon Avro

TÜRKİYE

ÇalıĢan Sayısı 0-9 10-49 50-249

Yıllık Net SatıĢ

Hasılatı (606,-Avro)<Bin TL

<5 Milyon TL (3 Milyon Avro) <25 Milyon TL (15,15 Milyon Avro) Yıllık Mali

Bilançosu (606,-Avro)<Bin TL

<5 Milyon TL (3 Milyon Avro)

<25 Milyon TL (15,15 Milyon

Avro)

Kaynak: KOBĠ Tanımı Yönetmeliği

Türkiye‟ de ki KOBĠ‟ler sermaye yapıları, faaliyet gösterdikleri sektörler, iĢletme büyüklüğü gibi konularda farklılıklar gösterse de, temel olarak var olan Ģey hepsinin zayıf ve güçlü yönlerinin bulunduğudur.

3.5.2.1. KOBİ’lerin Güçlü Yönleri

Küçük ve orta büyüklükteki iĢletmelerin güçlü yönlerini Ģöyle sıralayabiliriz (Çarıkçı, 2001, s.37):

a)Sahip oldukları esnek yapıları nedeniyle ekonomik dalgalanmalardan daha az etkilenmektedirler.

b)Ġleri teknoloji kullanmamaları ve düĢük maliyetli yatırımlarda bulundukları için ortama uyum sağlamakta, büyüme küçülme kararlarını daha kolay alabilmektedirler.

c)ĠĢletme fonksiyonları genelde tek elde toplandığı için hızlı karar alma yeteneğine sahiptirler.

d)ÇalıĢanların öğrenme isteği büyük iĢletmelerde çalıĢanlara göre daha yüksektir.

e)Büyük iĢletmelerin tamamlayıcısı ve destekleyicisidirler.

f)Daha az yatırımla daha çok üretim ve ürün çeĢitliliği sağlamaktadırlar. g)Daha düĢük yatırım maliyetleriyle istihdam imkânı yaratmaktadırlar.

h)Emek yoğun teknolojilerle çalıĢarak ve genelde düĢük vasıflı eleman istihdam ederek iĢsizliğin aĢağı çekilmesine katkıda bulunmaktadırlar.

ı)Esnek yapıları itibariyle ekonomik dalgalanmalardan daha az etkilenmektedirler.

i)Talep değiĢikliklerine ve çeĢitliliklerine daha kolay uyum gösterebilmektedirler.

j)Bölgeler arası dengeli kalkınmayı sağlamaktadırlar. k)Bireysel tasarrufları teĢvik etmektedirler.

3.5.2.2. KOBİ’lerin Zayıf Yönleri

Küçük ve orta büyüklükteki iĢletmelerin zayıf yönlerini Ģöyle sıralayabiliriz (Müftüoğlu, 1991, s.62):

a)Teknoloji düzeyleri düĢük olması nedeniyle üretim verimlilikleri de genellikle düĢüktür.

b)Bilânçoların da kayıt dıĢılık mevcuttur.

c)Kredi kaynaklarından yeterince yararlanamamaktadırlar.

d)Sermaye piyasalarından fon sağlama konusunda istenilen düzeyde faydalanamamaktadırlar.

e)Ġhracat miktarları düĢük kalmaktadır.

f)DüĢük kar marjı, yüksek maliyetler nedeniyle rekabet güçleri zayıftır.

g)KOBĠ‟lerin ortakları genelde aile bireyleri olduğu için halka açılma konusunda çekimserdirler.

h)Uzun süreli yatırım sermayesi sağlama konusunda yetersiz kalabilmektedirler. ı)Yetenekli ve kalifiye iĢgücü sağlamak KOBĠ‟lerin sıkıntı çektiği zorluklar arasında yer almaktadır.

i)KOBĠ‟ler de AR-GE faaliyetleri istenilen düzeyde olamamaktadır.

j)Vergilendirme sistemi ve vergi kanunları KOBĠ‟ler için sorun teĢkil etmektedir.

k)Finansal planlama yetersizliğidir.

l)Kredi alımında banka ve diğer finansman kurumlarına yeterli güveni verememektedirler.