• Sonuç bulunamadı

RE MAJÖR DİZİ PERFORMANS DEĞERLENDİRME FORMU Çok İy

3.1. Flüt Öğretiminde Kullanılan Genel ve Özel Öğretim Yöntemlerine İlişkin Bulgular ve Yorumlar

3.1.2. Flüt Öğretiminde Kullanılan Özel Öğretim Yöntemler

3.1.2.4. Suzuki Yöntem

Çalgı öğretiminde önemli bir yöntem olan Suzuki yöntemi, Japonya’da ünlü müzik eğitimcisi Schinicki Suzuki (1898-1998) tarafından geliĢtirilmiĢtir.

Suzuki bu yönteme, çocukların anadillerini öğrenmekte gösterdikleri baĢarıyı baĢka becerilerde de gösterebilecekleri inancından yola çıkarak “yetenek eğitimi” adını vermiĢtir. Bu doğrultuda dil öğrenimine benzer olarak bir “(çalgısal) müzik dilini öğrenme yöntemi” oluĢturmayı amaçlamıĢtır (Uçan, 1999: 72-73). Suzuki, konuĢma öğreniminde olduğu gibi iyi çevre koĢullarının yetenek geliĢimine etkisi olduğu inancıyla bu ilkeyi keman eğitiminde kullanmaya karar vermiĢ, kalıtsal etmenleri düĢünmeksizin her çocuğun, dıĢ uyaranlar yardımıyla yüksek düzeyde yetenek geliĢiminin sağlanabileceğini savunmuĢtur. (Gürgen, 2006:91).Yöntem, dinleme, ezberleme, taklit etme, gözlemleme, yineleme davranıĢları

üzerine kurulur. Diğer öğretim yöntemlerindan farklı olarak uzun bir süreci kapsar ve bu yönüyle yöntemden çok baĢlı baĢına bir eğitim sistemidir denilebilir.

Yöntem, oluĢturucusu ve geliĢtiricisi Shnichi Suzuki’nin keman eğitimcisi olması nedeniyle baĢlangıçta keman eğitiminde uygulanmıĢ, daha sonra viyola, viyolonsel, piyano ve flüt eğitiminde de kullanılmıĢtır. (Uçan, 1999: 72-73)

Suzuki yönteminin kullanılıĢını Uçan, Yıldız ve Bayraktar (1999: 72-73) Ģu Ģekilde açıklamıĢtır:

“Bu yöntemde yetenek eğitimine bebeklik döneminde müziğin dinletimiyle baĢlanır. Çocuk bu parçaları dinleyerek büyür, böylece müzikleri belleğine alır, belleğinde depolar ve ezberler. Dinletilen müzik bebeğin çevresinin ve aile içindeki yaĢamının ayrılmaz bir öğesini (parçasını) oluĢturur. Çocuk iki buçuk-üç yaĢına gelince belleğinde zengin bir müzik dağarcığıyla çalgı eğitimine baĢlanır. Daha önce dinlediği parçaların çalınıĢlarını izlemeye, çalınırken neler olup bittiğini görmeye- anlamaya ve kısa bir süre içinde onları kendi çabasıyla kendi çalgısında ezberden çalmaya baĢlar. Çocuğun çalgı eğitimi sürecinde baĢlangıcından itibaren annesi de yanında bulunur böylece çocuğun güven duygusu içinde olmasını sağlar ve anneside günlük çalıĢmalarında ona yardımcı olur. Çocuğun salt ezber yoluyla çalgı eğitimi yaklaĢık iki-üç yıl sürer. Ondan sonra notadan okuyarak çalgı eğitimi aĢamasına gelinir. Ancak bu aĢamada da teknik geliĢim için gerekli çalıĢmalar ezber çalma yoluyla yapılır, gerçekleĢtirilir. Çalınan/çalıĢılan parçalar yalından karmaĢığa ve kolaydan zora doğru giden bir sıra izler.” (....)

Yöntemin kullanılıĢı Özen (2004:61) tarafından Ģöyle açıklanmıĢtır:

Bu yöntemle çocuğun doğuĢtan itibaren müzik dinlenmesi sağlanmakta, böylece kulağı eğitilmektedir. Müzik dinleyerek büyüyen çocuk çalgı çalmaya baĢladığında birçok kavramı zaten bilir durumdadır. Bu yöntem yinelemeye ve öykünmeye dayalıdır. Bu sisteme göre çocuk haftalık dersinin dıĢında ve diğer uğraĢlarının yanı sıra hergün annesinin gözetiminde o hafta çalacağı parçayı kasetten dinler, kasetten dinlediği parçayı çalar ya da çalıĢır (...) Bu yöntem kullanılarak eğitilen bir çocuk hiç bilmemesine rağmen çalgıyı kulaktan ezbere çalabilmektedir (...) Çalgı öğrenimine erken yaĢta baĢlamanın kolaylıklarını vurgulayan bu yöntemle eğitim veren kurumlar hâlen Japonya, Ġngiltere, Almanya ve Amerika’da bulunmaktadır.

Suzuki yönteminin amaçlarını ise Kasap (2005: 115-128) Ģu Ģekilde özetlemiĢtir:

Çocuklara 3 veya 4 yaĢlarında baĢlamak üzere çalgı eğitimi vermek, Sürekli olarak, mümkünse doğumdan itibaren çocuklara müzik dinletmek,

Çalgı eğitimine baĢladıktan sonra nota eğitimine geçmek,

Verilen aktiviteleri her gün sürekli olarak tekrarlatmak (Suzuki çocuklara “sadece yemek yediğiniz günler çalıĢın” diye tavsiyede bulunmuĢtur),

Doğal bir yolla baĢkaları ile ve baĢkalarının önünde müzik yapmak, Diğer öğrencilerin derslerini izlemek ve haftada bir kez grup dersi yapmak,

Aile iĢbirliğini sağlamak,

Pozitif bir öğrenme ortamı hazırlamak,

Çocukların, evlerde küçük, konser salonlarında ise büyük boyutlarda konserler vermelerine olanak sağlamak,

EğitilmiĢ öğretmenlerin vereceği yüksek standartlarda eğitim sağlamak, Dünyanın dört bir tarafındaki Suzuki öğrencileri ile müzik dili aracılığı ile sosyal bir iletiĢim kurabilmek.

Kısaca Suzuki yöntemi, küçük yaĢlardaki çocukların çalgı eğitiminde kullanılan bir yöntemdir. Müzik kulağını geliĢtirmeye yönelik olarak çocuğa doğuĢtan itibaren müzik dinletilerek kulaktan çalgıyı çalabilecek duruma getirilir (Çevik, 2007: 97). Bu aĢamadan sonra çalgı eğitimine baĢlanır. Çalgı eğitiminin ardından nota okuma, teknik, Suzuki repertuarının çalıĢılması ve öğrenilen parçaların gözden geçirilmesi aĢamaları ile devam eder (Gürgen, 2006: 91). Çalgı ve nota eğitimi aĢamalarına geçiĢ ve dağarcıkta ilerleme çocuğun yeteneğine, yaĢına ve geliĢimine bağlı olarak değiĢir. Ġki buçuk-üç yaĢından daha önceki dönemde ise çocuğun oynayabileceği veya kullanabileceği, çocuğa uygun diğer çalgılarla da müziksel yetenek geliĢtirme yöntemi veya yetenek eğitimi yöntemleri uygulanabilir (Uçan, Yıldız ve Bayraktar, 1999: 73).

Suzuki yöntemi, erken yaĢta öğrenme, belirli bir konu üzerinde yoğunlaĢabilme, bellek geliĢimi, müziğe duyarlılık, uyum, kendine saygı ve güven gibi faydaları bulunmasına

karĢın çocukta ezberciliğe yol açtığı ve yaratıcılığı engellediği yolunda eleĢtirilmektedir (Kıvrak, 1994: 4-24).

Yukarıda açıklamaları verilen özel öğretim yöntemlerinden üç tanesi (Dalcroze, Orff ve Suzuki yöntemlerinin) 0-6 yaĢ grubu çocukların çalgı eğitiminde, Orff yöntemi ise sadece vurmalı çalgıların öğretiminde kullanılabilmektedir. AraĢtırmanın amacı, problem ve alt problemleri ve uygulama yapılan örneklem grubuna uygunluğu bakımından bu üç yöntem, kapsam dıĢı bırakılmıĢ, çalgı öğretim yöntemlerinden flüt öğretimine uygun olanları seçilerek kapsamına alınmamıĢtır.