• Sonuç bulunamadı

2.2.2. Sosyal Medya Platformları

2.2.2.6. Sosyal Ağlar

Sosyal medya platformlarından olan sosyal ağlar, kullanıcıların bir profil oluşturacağı ve başkaları ile kişisel ya da profesyonel amaçlarla iletişim kurmak gibi çeşitli amaçlarla kişisel bir ağ inşa edebileceği çevrimiçi ağlardır. Sosyal ağlar, Web 2.0 teknolojisinin gelişmesiyle en çok kullanılan internet uygulamaları haline gelmiştir. Sosyal ağlar, kullanıcılarına;

1) Sınırlandırılmış bir sistem içerisinde açık ya da yarı açık profiller oluşturmalarına imkân sağlar

2) Bağlantı içerisinde olduğu kullanıcıların listelerini oluşturmayı sağlar ve

3) Ağ içerisindeki bağlantılı olduğu diğer kişilerin yaptıklarını ve bağlantılarını dikkatli bir şekilde inceleme fırsatları sunmaktadır (Boyd ve Ellison, 2007). “Sosyal ağlar kullanıcıların internet üzerinde birbirleriyle iletişim kurarak bilgi ve içerik paylaştıkları alan olarak da tanımlanabilir” (Akgündüz, 2013: 43). Sosyal ağlar kullanıcılarına zengin içerikler ve diğer kullanıcılarla etkileşimler sağlar (Çam ve İşman, 2013). Sosyal ağları eşsiz yapan şey, onların bireylere tanımadıkları insanlarla tanışma fırsatı sunması değil, daha ziyade kullanıcılarına kendilerini ifade edebilme ve kendi sosyal ağları üzerinde görünür olmaları için bir fırsat sunmasıdır (Boyd ve Ellison, 2007). Ancak sosyal ağların kullanım amaçlarının daha çok diğer kullanıcıların profilini görüntüleme, arkadaş grupları oluşturma, dosya paylaşımında bulunma, iletişim kurma ve yeni arkadaşlar edinme şeklinde olduğu görülmektedir (Safko ve Brake, 2009’dan akt. Doğruluk, 2017).

Günümüzde kullanıcı sayıları birbirinden farklı olmakla birlikte büyüklü küçüklü birçok sosyal ağ bulunmaktadır. Bunlardan en çok bilinenleri ve en çok kullanıcı sayılarına sahip olanları ise Twitter, Instagram ve Facebook’tur. Twitter, Facebook ve Myspace gibi platformlar kullanıcılarına istedikleri şekilde kişisel bilgilerini az ya da çok miktarda paylaşabileceği çevrimiçi topluluklar oluşturmaktadır (Roy ve Chakraborty, 2015). Sosyal ağlar, eğitimde de önemli bir şekilde kullanılmaktadır. Sosyal ağların öğretmen-öğrenci arasındaki etkileşimi artırması, öğrenci ve öğretmenler açısından daha geniş bir çerçevede katılım sunması ve sanal ortamda sosyal öğrenmelerin gerçekleştirilmesi gibi olumlu yönleri öğrencinin eğitimine önemli katkılar sunmaktadır (Doğruluk, 2017). Öğrenciler arasında en yaygın olarak kullanılan sosyal ağ Facebook olarak bilinmektedir (Genç, 2010).

Facebook

Facebook, insanların diğer insanlarla etkileşim kurmasını sağlayan ve bilgi alışverişine imkân sağlayan bir sosyal ağ olarak 4 Şubat 2004 tarihinde Harvard Üniversitesi öğrencisi Mark Zuckerberg tarafından kurulmuştur. Öncelikle Harvard Üniversitesi öğrencilerinin kendi aralarında iletişim kurması amacıyla kurulan Facebook, 2005 yılında lise öğrencilerinin de bu ağa katılmalarını sağlandı. Kullanıcılar sadece okumuş oldukları okulun e-posta adresiyle (.edu, .ac.uk, vb.) üye olabiliyordu.

11 Eylül 2006 tarihinden itibaren ise Facebook tüm e-posta adreslerine, bazı yaş sınırlandırmalarıyla açıldı. Kullanıcılar diledikleri ağlara; liseleri, çalışma yerleri ya da yaşadığı yerler itibarıyla katılım gösterebilmektedirler. Ayrıca Facebook, dünyanın en fazla ziyaret edilen sitelerinden biridir. Facebook kendi sitesinde şirketin misyonunu şu şekilde tanımlamaktadır: “İnsanlara topluluğu oluşturma ve dünyayı birlikte daha yakın bir hale getirme gücü verin” (Wikizero, 2017; Facebook, 2017).

Her geçen gün internet erişiminin kolaylığı ve akıllı telefon sayılarının giderek artışı insanların bu sosyal ağlarda bulunma oranını da gittikçe artırmaktadır. Dünya genelinde sosyal ağların kullanımı ile ilgili yapılan bir araştırmada Facebook yaklaşık 2 milyar kullanıcı sayısı ile dünya genelinde kullanılan sosyal medya platformları arasında ilk sırada yer almaktadır. Facebook kişisel bilgilerin paylaşılması, insanlarla etkileşim halinde bulunma, eski ve yeni arkadaşları bulma ve hatta insanların işlerini yürütmesi bakımından en popüler sosyal ağdır (Akiti, 2012).

Facebook, web otoriteleri tarafından teknik açıdan en başarılı Web 2.0 teknolojisi olarak gösterilmiş ve Amerika’daki eğitimciler arasında en popüler sosyal medya platformu olarak rapor edilmiştir (Özmen vd., 2011). Facebook, kullanıcıların birbirleriyle iletişim kurmalarını, etkileşimde bulunmalarını, hesap oluşturmalarını, grup kurmalarını, fotoğraf, video ve bağlantılar ile çeşitli içeriklere sahip özel ya da genel paylaşımlar yapmalarını mümkün kılmaktadır (Gülbahar vd., 2010). Özellikle de Facebook, paylaşma ve yorum yapma fonksiyonu sayesinde, çevrimiçi tartışma meclisi oluşturarak insanların neredeyse aynı anda bilgiyi tartışmalarına ve paylaşmalarına izin vermektedir (Shih, 2011).

Facebook ayrıca Türkiye’deki aktif sosyal medya kullanıcılarının da Ocak 2017 itibariyle en çok kullandıkları sosyal medya platformlarından Youtube’dan sonra ikinci sırada yer almaktadır (Wearesocial, 2017). Facebook’u diğer sosyal ağlardan en önemli özellik onun sahip olduğu uygulamalardır. Bu özellikleri kullanıcılarının Facebook’ta çok fazla vakit geçirmelerini de sağlamaktadır (Çam ve İşman, 2013; Roy ve Chakraborty, 2015). Ayrıca geçirilen bu süre içerisinde insanlar tanısın veya tanımasın birçok kişi ile etkileşime geçebilmektedir. Bu bakımdan Facebook, kullanıcılarına çok fazla etkileşim imkânı sunmaktadır (Akiti, 2012).

Facebook öğrenciler ve gençler tarafından en çok tercih edilen sosyal ağlardan biridir ve Facebook’ta boşa geçirilen zamanı azaltmak için derslerini Facebook

üzerinden yürütme eğilimi de göstermektedir. Öğrenme ve öğretme sürecinde sosyal ağların kullanımı üzerine yapılan birçok araştırma bulunmaktadır. Bu araştırmalar incelendiğinde araştırmacıların çoğunun popüler paylaşım sitesi olan Facebook’u temele aldıkları görülmektedir (Çam ve İşman, 2013). Yüz yüze iletişimin yerini kısmen de olsa sosyal medyada gerçekleşen etkileşimler almaktadır (Liccardi vd., 2007). Öğretmen ve öğrenciler için de bu bağlantı kurma ve etkileşim içerisinde olma durumu kaçınılmaz olmuştur (Akiti, 2012). Ayrıca Facebook bireylerin sosyal ve akademik açıdan faydalı olan sosyal bağlarının devamını ve güçlenmesini sağlamaktadır. Buna rağmen bu gibi sitelerin; öğrencilerde özel hayatın gizliliği, güvenlik, derse odaklanma ve sağlıkları üzerine olumsuz etkileri de bulunmaktadır (Roy ve Chakraborty, 2015). Öğrenci ve öğretmenin Facebook üzerindeki arkadaşlığı birçok kişi tarafından endişe verici olarak görülmektedir. Birçok öğretmen sosyal medyayı uygun bir şekilde kullanmasına rağmen bazı öğretmenler uygun olmayan yorumlar, fotoğraflar ya da iletişimler kurarak kullanmaktadır. Bazen öğretmen ve öğrenci arasında olması gereken sınırların bile aşıldığı görülmektedir (Akiti, 2012). Facebook’un öğretmen-öğrenci etkileşimleri açısından olumlu yönleri olduğu kadar olumsuz yönlerinin de olduğu görülmektedir. Bu bakımdan Facebook üzerinden gerçekleşen öğretmen-öğrenci etkileşimlerinde dikkatli olunmalıdır.