• Sonuç bulunamadı

1. BÖLÜM

2.6. Değer Eğitimi

2.6.9. Sorumluluk Değeri

2.6.9.3. Sorumluluk Eğitimini Etkileyen Kuramlar

Gestalt terapide, sorumluluk konusuna yaklaĢımda danıĢma (terapi) kurgusu içinde iĢlenmiĢtir. Pels‟ün yaklaĢımı sorumluluktan kaçıĢın tanınıp önünün kesilmesi gerektiği temel kavramına dayanır. Bir semptomla çalıĢtığımız sürece semptom daha da kötüleĢecektir. Kendinize yaptığınız Ģeyin; semptomu nasıl ürettiğinizin, varoluĢunuzu nasıl sağladığınızın sorumluluğunu üstlendiğinizde, kendinizle iliĢkiye girdiğiniz an geliĢim baĢlar, bütünleĢme baĢlar (Özen, 2001:6).

Gestalt yaklaĢım, sorumluluğun da DanıĢma-Terapi boyutuyla ilgilenmiĢtir. Günümüzde Gestalt YaklaĢımı benimseyen eğitimciler sorumluluk konusunda yeni eğitim programları ve okulda uygulanacak öğretmen, idareci, ebeveyn eğitimi programları ortaya koymuĢlardır (Özen ve diğerleri, 2002:6).

2.6.9.3.2. Seçim Teorisi ve Gerçeklik Terapisi

Seçim teorisine göre aslında yaptığımız her Ģey kendi seçimimizdir. Buna hissettiğimiz mutsuzluk da dâhildir. BaĢkaları bizi ne mutlu ne de mutsuz edebilir. Onlardan alabileceğimiz ya da kendilerine verebileceğimiz tek Ģey varsa o da bilgidir (Özen, 2001:8).

Seçim teorisi, bir iç kontrol psikolojisidir, hayatımızın yönünü belirleyen seçimleri neden ve nasıl yaptığımıza açıklık getirir. Sorumluluğun geliĢmesi için insanın sorumluluk alabileceği bir ortamda yetiĢmesi gerekir. KiĢinin yetiĢtiği ortamda kendine seçim yapma ve seçimin sonuçlarından sorumluluk alma fırsatı verilmemiĢse sorumluluk duygusu geliĢmez. Bu nedenle çocuklara, kendi düĢüncelerini söyleme ve uygulama olanağı verilmeyen ailelerde çocuklar olgunlaĢamazlar.

2.6.9.3.3. VaroluĢçu YaklaĢım

konusunda Sartre, çoğunluktan daha uç görüĢe sahiptir. Sartre, bir insanın dünyadaki tüm eylemlerden kendisini de sorumlu sayması gerektiği görüĢündedir. Fakat sorumluluk nasıl olup da varoluĢsaldır? Ölümün varoluĢsal bir konu olduğu açıktır. Ölümlü ve fani olma, varoluĢun belirgin getirileridir. Fakat sorumluluk ya da isteklerden söz ettiğimizde kastedilen varoluĢsal anlam çok belirgin değildir (Dökmen, 2000:227; Yalom, 1999:347).

VaroluĢu bu tarzda yaĢamak sersemletici bir histir. Hiçbir Ģey göründüğü gibi değildir. Ġnsanın altındaki zemin açılmıĢ gibi görünür. Gerçekten “zeminsizlik” sorumluluk farkındalığının öznel deneyimi için yaygın kullanılan bir terimdir. Kendi özgürlüğümüzden kaçmamıza izin veren oyunlar, herhangi birini yutmak “otantik olmayan Ģekilde veya samimiyetsiz” yaĢamaktır. Sartre, kendi projesinin “insanları samimiyetsizlikten kurtarıp sorumluluk üstlenmelerine yardımcı olmak” olduğunu düĢünmüĢtür (Özen, 2001:6).

2.6.9.4. Sorumluluk Türleri 2.6.9.4.1. Ulusal Sorumluluk

Abdel-Nour (2003:639-719)‟a göre bireyler, kendilerinin yalnız baĢına olmadıklarını ve ait olduklarını hissettiren ulusuna karĢı sorumlulukları olduğunu ve bu sorumlulukların baĢında o ulusa ait erdem ve doğrulukları sürdürmenin geldiğini bildirmektedirler. Bu ait oluĢ ve sorumluluk, kiĢilere yıllar önce ölmüĢ kiĢilerle bütünleĢme ve onların baĢarılarıyla gurur duyma Ģansı vermektedir. Bu ait oluĢun ve sorumluluğun diğer ucu, insanların atalarının imzasına olumsuz ve suç unsuru olan, utanılan boyutları da içerecek Ģekilde sahip çıkmaktır. Böylece o toplumdaki kiĢiler geçmiĢteki yaĢantıdan hem güç alacak hem de yapılan yanlıĢları tekrarlamayacaktır. Abdel- Nour‟a göre bütün ulusların tarihinden gelen ortak bir belleği vardır. Bütün uluslar kendilerine karĢı sorumluluklarını önyargılardan arınmıĢ olarak ve insanlığın hizmetinde olmayı temel ilke olacak Ģekilde belirlemelidirler.

2.6.9.4.2. Sosyal Sorumluluk

Sosyal sorumluluk terimi, kiĢinin baĢka insanlara karĢı sorumluluğunu ifade etmek için kullanılmaktadır. BaĢkalarının iyiliği, refahı, iyi oluĢuyla ilgili olma, baĢkalarına yardım etmeyi içeren içsel görev duygusu, sivil katılım ve baĢkalarına

yönelik sorumlu tutumları içermektedir. Yine sosyal sorumluluk, paylaĢım, iĢbirliği, baĢkalarına yardım etmek ve sosyal yeterlilikler olarak ele alınmaktadır (Scales ve diğerleri, 2000:337).

Diğer bir deyiĢle sosyal sorumluluk kiĢinin kendi bağımsızlığını yitirmeksizin çevresiyle ve diğer insanlarla bağlantılılarını koruyabilmesi, baĢkalarına ve farklılıklara saygı duyabilmesi ve de sosyal yapı içerisinde kendisinden beklenen rolleri yerine getirebilmesidir.

Saygı sorumlulukla her zaman yan yana, iç içe düĢünülmüĢ bir kavramdır. Genel olarak sorumluluğu artırıcı çabaların içinde kiĢinin kendisine ve diğerlerine yönelik sorumluluğu tartıĢılırken kendi haklarına ve diğerlerinin haklarına saygı da tartıĢılır. KiĢisel haklar, insan hakları, baĢkalarına saygı, baĢkalarının yaĢamını kolaylaĢtırma, baĢkalarına yardım etme, hoĢgörü kiĢisel sınırlara saygı, kendi yaĢamını kontrol etme gibi konular ele alınmaktadır (Douglas, 2001:49).

2.6.9.4.3. KiĢisel Sorumluluk

Bedene ve sağlığa yönelik kiĢisel sorumluluk, kiĢinin tercihlerinin sağlığı üzerindeki sonuçlarını üstlenmek (örneğin, sigara- kanser bağlantısını bilmek ve kabul etmek), kazalardan korunmak, düĢünmeden hareket etmenin sorumluluğunu ve sonuçlarını üstlenmek, tercihlerinin bedelini ve tedavi giderlerini üstlenmek olarak tanımlanmaktadır. Sağlıklı olmada (fiziksel iyi oluĢ) geleneksel kabul, her insanın kendi sağlığından sorumlu olduğudur.

Ancak araĢtırmalar, kiĢilerin kendi baĢına sağlıklarına özen göstermelerinin yeterli olmadığı kiĢisel ve sosyal sorumluğun bir dengesinin olması gerektiğini göstermektedir. DeğiĢen anlayıĢ, kiĢisel sorumluluğa yüklenen herkesin bedeni kendisine aittir anlayıĢı ve sağlıklılığın yalnızca kiĢisel tercihlerin ürünü olduğu anlayıĢındaki değiĢmedir. Ġnsanların yaĢam koĢulları, sosyo-ekonomik düzeyi, eğitim seviyesi ve bazı diğer demografik özellikleri ile sağlıkları arasındaki iliĢkinin varlığını gösteren çok çeĢitli araĢtırma bulunmaktadır. Ġnsanların diyet, egzersiz, sigarayı bırakma gibi belirgin değiĢimlerle sağlıkları üzerinde olumlu değiĢim yaratabilmeleri bu konudaki eğitim ve bilinçlendirme çalıĢmalarına hız verilmesi gerektiğini göstermektedir. Sigara içimini kısıtlama, uygun egzersiz programları ve ortamları

sunma gibi çevresel koĢullarında önemli olduğu bilinmektedir.

Ayrıca, daha geniĢ makro düzey uygulamalarla, örneğin alkol kullanımını sınırlandırıcı koĢullar, ekonomik koĢulların iyileĢtirilmesi ya da ırkçılık gibi genel eğilimlerin önüne geçilmesi sağlık konusundaki sosyal sorumluluk adına yapılabilecek önlemlerdir. KiĢisel sorumluluk, bu koĢullarda kiĢinin kiĢisel sağlığını korumasıdır (Minkler, 1999:87-100).

Bireysel sorumluluk, yaĢamda açık amaçlar belirleme ve bu amaçlara ulaĢmak için tüm sorumlulukları ve görevleri tamamıyla kabullenmektir. Sorumluluğu yüksek olan birey üstlendiği iĢleri ve görevleri çok zor olsa bile tamamlar ve yaptıklarının sonuçlarına katlanır. Bu kiĢiler genellikle, yapılması gereken bir görev olduğunda diğerleri tarafından görevi tamamlamak için seçilirler (Nelson ve Low, 2004:84).

2.6.9.4.4. Ortak Sorumluluk

Ortak sorumluluk istenmeyen sonuçlara yönelik olarak bütün kiĢilere paylaĢtırılmıĢ yükümlülüklerdir. Ġki farklı boyutta ele alınmaktadır. Birincisinde kurumların topluma karĢı sorumluluğu ki burada kurumun kendi çıkarlarının yanı sıra diğer insanların çıkarlarını gözeten politikalar üretmesi ve uygulamasını gerektirmektedir.

Dünyadaki bütün kurumlar, diğer insanlara karĢı sorumludur. Kurumların çalıĢanların tamamının uygulamada göz önünde bulunduracağı kurallar etik ilkeler Ģeklinde belirlenmekte ve uygulanması istenmektedir. Etik ilkeler ahlaki ilkelerin uygulamaya aktarılan, uygulamada uyulacak kuralları gösteren ahlaki sözleĢmelerdir (Mior, 2001: 16-22).

Ortak sorumluluğun bir diğer boyutu ise toplumdaki bütün insanları ilgilendiren sorunlar karĢısında, bütün insanların üzerine sorumluluk alması ve azaltılması ya da ortaya çıkmaması adına üzerine düĢen gerekleri yerine getirmesidir. Özellikle Amerika BirleĢik Devletlerinde 1990‟lı yılların sonunda ardı ardına yaĢanan okul Ģiddeti olarak anılan olaylar bu konuya dikkatleri çekmiĢtir. Bir öğrencinin eline bir silah alıp diğer öğrencilerin yaĢama hakkını elinden alması utanç ve üzüntü verici bir durum olarak algılanmıĢ ve toplumdaki diğer insanların bu konudaki sorumlulukları sorgulanmaya baĢlanmıĢtır.

Bütün insanlar, otorite figürleri, rol modelleri ve yetkililer eleĢtirilmiĢ ve kendi kendilerini eleĢtirmiĢlerdir. 20 Nisan 1999 Colarado‟da yaĢanan, iki öğrencinin diğer 12 öğrenci arkadaĢını ve öğretmenlerini öldürmelerinin ardından Lickel, Schamer ve Hamilton (2003:194-2003) tarafından öğrencinin arkadaĢları, aileleri, diğer aileler ve ilgililer üzerinde yaptığı çalıĢma ortak sorumluluğun iki boyutunu araĢtırmaktadır.

1-Olayın ortaya çıkıĢını kolaylaĢtırıcı ya da cesaretlendirici koĢullar sunmak, 2-Olayın önlenmesi konusunda baĢarısız kalmak

Böylece ortak sorumluluk hem kolaylaĢtırıcı, teĢvik edici unsurları azaltmak, hem de istenmeyen sonucun ortaya çıkmasını engelleme konusunda etkin çalıĢmayı içermektedir. Günümüzde ortak sorumluluk bu doğrultuda sigara, alkol kullanma oranlarının fazlalığını, düĢük akademik baĢarı ve toplumsal katılım sorunlarına, ergen cinselliği ve hamileliği, intiharlar, okulu bırakmalar, AIDS gibi hastalıkların yayılması vb. ergen ve yetiĢkin sorunları da tartıĢılmaktadır (Lickel, Schamer ve Hamilton, 2003:194-203).

2.6.9.5. Sorumluluk Duygusunun Kazanılmasına Etki Eden Faktörler

Benzer Belgeler