• Sonuç bulunamadı

Sivas Sanayi Mektebi (Sivas Açık Cezaevi)

3. SİVAS’TAKİ GEÇ DÖNEM KAMU YAPILARI KATALOĞU

3.4. Sivas Sanayi Mektebi (Sivas Açık Cezaevi)

Sivas Sanayi Mektebi Çayyurt Mahallesi, Rahmi Günay Caddesi üzerinde bulunmaktadır. 1951 yılından günümüze açık cezaevi olarak kullanılan yapı, sanat okulu olarak yapılmış ve uzun süre bu amaçla kullanılmıştır.

Sultan Abdülmecid’in batılılaşma yolunda yaptığı girişimler sırasında ordu ve sarayın gereksinimleri için yeni fabrikalar, bunlarda çalışacak işçilerin yetiştirilmesi için sanayi mektepleri açtırmasıyla, bu konuda yeni bir dönem başlamıştır60. Gittikçe yaygınlaşan bir eğitim kurumu olan sanayi mekteplerinin ilk örneklerinden biri de Sivas Sanayi Mektebi’dir.

İlin sanat sahasındaki gelişmesini temin etmek ve memlekete sanatkar yetiştirmek maksadıyla ilk defa Vali Hacı Hasan tarafından düşünülüp başlanılan ve Sanatlar Okulu olarak kurulmak istenen yapı uzun süre imkansızlıklar nedeni ile gerçekleştirilememiş ve Reşit Akif Paşa’nın (Resim 125) valiliği sırasında Sanayi Mektebi, halinde kurulmuştur. Vali Muammer Bey zamanında demircilik, marangozluk ve halı atölyeleri açılmıştır. Mektebin tahsil süresi dört yıldır61.

Yapının ön ve arka cepheleri olan batı ve doğu cepheleri geniş bir bahçe şeklinde düzenlenmiş, kuzey ve güney cephelerine ise mahkumların kullanmaları için yemekhane ve halı atölyeleri gibi çeşitli tesisler inşa edilmiştir.

Günümüzde cezaevinin deposunda muhafaza edilen Sivas Sanayi Mektebi’nin kitabesinde (Resim 61) şu ifadeler yer alır:

ÊUŽ— ®œUFŽ vìU¦“ sšìd*Ôd$0 e¦²bM§« vìU8 ÊU• bšL1¼«b¾ u*×½u–

”«uŽ sšìd*Ôd$0 U–UÄ n½U bš–— Ê œ&—“Ë rE« Ë ˆbM²d*ìu²UL£

v£U–œUÄ v¦Uì ÂUì Ë ¡UM l²UM# V×J¦ u¾–& ˆbMšJ*š¼«Ë

s*²œ« œU–u½ ‚—ôË« ëF§œ p¼« «bŽ«uŽÅÅÅ Ë gLìu¼Ë« ö« —b­ ë§U$ö

±≥≤∞ ëMŽ.—bAL*²œ« ‹U¥ÒÔ« ˆ—z«œ vŽ«—u ˆbš½dŽ

“Şevketlu Abdülhâmid Han-ı Sâni efendimiz hazretlerinin zaman-ı saadet-i resân-i

Hümayunlarında ve eâzâmü vüzeradan Reşit Akif Paşa hazretlerinin

60 Sözen, M.,- Dülgerler, O. N., “Birinci Ulusal Mimarlık Döneminin Önemli Bir Yapısı: Konya’ da

Sanayi Mektebi”, Doğumunun 100. Yılında Atatürk’e Armağan, İstanbul, 1981, s. 444

Sivas valiliğinde iş bu mekteb-i sanayi bina ve nam-ı nâmi padişahî Bi’l izafe kadri âlâ olunmuş ve Sivas’ta ilk defa olarak küşâd Edilen sergide burası daire ittihaz edilmiştir. Sene1320/1902”

Yapı genel olarak simetrik düzenlenmiş “U” plan tipindedir. Yaklaşık 14,50 m. enindeki kollar yapıdan 17,70 dışarı taşırılarak düzenlenmiştir. Dışarı taşırılan kolların ortalarına birer giriş yerleştirilmiş olup bu girişler içeri çekilmiştir. İki katlı olarak inşa edilen yapının ana girişi ise batı cephedeki dışarı taşırılan kolların ortasındaki avluya yapılmıştır. Dışta kesme taş ve moloz taş malzeme kullanılan yapı içte dolmagöz duvar tekniğindedir ve dış yüzeyler tamamen sıvanmıştır. Yapı iki katlı olarak inşa edilmiş ve kırma çatısı sac ile kaplanmıştır.

Toplam 55,50 m. cephe uzunluğuna sahip olan yapının ana girişi batı cephenin ortasında düzenlenen avludaki beş merdivenle çıkılan giriştir. (Resim 52) Sahanlığın kuzey ve güney yönlerinden başlayan merdivenler, çeyrek daire şeklinde batıya dönerek sonlanır. (Resim 55) Merdivenlerin taştan yapılmış korkulukları bulunur. İkinci basamakta merdiven korkuluklarının silindirik şekilde babaları vardır ve bu babaların üzerine küre şeklinde taşlar yerleştirilerek estetik bir görünüm kazandırılmıştır. Sahanlığın üzeri iki sütun tarafından taşınan ahşaptan yapılmış üçgen alınlıklı bir çatı ile örtülmüştür. Sütunlar, ahşap olup üzerlerine bitkisel süslemeler yapılmıştır. Ayrıca sütunların alt kısımları küçük nişler şeklinde oyularak yivli sütun elde edilmiştir. (Resim 57) Sütun başlıkları iyon düzenindedir. (Resim 54) Silmeli kaideleri olan Sütunlar 0,90 m. yüksekliğinde içleri kartuşlanan ve deniztarağı ile süslenen ikinci bir kaideye sahiptirler. Sütun başlıklarının üzerine ince tablalar yerleştirilmiş ve tablaların üzerine de 0,55 m. yüksekliğinde kiriş oluşturulmuştur. Üçgen alınlığın ortasında 53×76 m. ölçülerinde kitabelik bölümü vardır. Kitabelik bölümünün iki kenarına stilize palmet ve lotus motifleri ile volütler, “S ve C” kıvrımlı bitkisel süslemeler yapılmıştır. (Resim 53) Sahanlıktan 1,50×2,86 m. ölçülerindeki basık kemerli kapı ile yapının içerisine geçilir. Kapı iki kanatlı olup üzerine sekizgenler ve köşeleri pahlanmış dikdörtgenler çakılmıştır. Kapının iki yanına da basık kemerli birer pencere açılmıştır.

Yapı avlu bölümünde revaklı olarak düzenlenmiştir. (Çizim 29) Yapının avlusundaki 1,95 m. dışarı taşırılan giriş bölümü ve kolların doğu bölümlerinin avluya doğru 3,16 m. dışarı taşırılması sonucu arada kalan bölüm revak olarak düzenlenmiştir. Revakların her biri sekizgen kesitli yedi sütun ve üzerlerindeki

kemerlere yapılan “S ve C” kıvrımlı süslemelerle oluşturulmuştur. (Resim 59) Ancak günümüzde bu görüntü, yapıya sonradan yapılan madeni camekan ve altındaki ince bir duvarla zedelenmiştir. Bu ahşap kemerlerin üzerine çok kollu palmetlerden oluşan bir yatay bordür oluşturulmuş, bordürün üzerine de çok küçük ölçekli ahşap konsollar yerleştirilmiştir. Ayrıca avluda revakların köşelerine birer kapı açılmış, bu kapılara da altı basamaklı birer merdiven düzenlenmiştir.

Batı cephedeki dışarı taşırılan kolların her birinin revaklı bölümden sonra avluya açılmış üç penceresi vardır. Bu pencerelerden ortadakinin altına bodrum kattaki odayı aydınlatmak için küçük bir pencere açılmıştır. Dışarı taşırılan kolların batı cephelerinde girişin iki yanına açılmış ikişer pencere bulunur. Girişte beden duvarları paralelinde zeminden yaklaşık 5 m. yüksekte olan ve kilit taşına bir gülbezek işlenen bir basık kemer kullanılmıştır. Bu açıklık 4,20 m. ölçüsündedir. Bu abidevi girişten sonra beden duvarlarından 2,70 m. içeri çekilerek yine basık kemerli ve 1,40×2,78 m. ölçülerinde ikinci bir giriş oluşturulmuştur. (Resim 51) Bu girişlerden kuzeydekine beş, güneydekine ise kot farkından dolayı yedi basamak ile çıkılır. Giriş kapısının iki yanına oldukça dar ve uzun birer pencere yerleştirilmiştir. Girişin içeri çekilmesi sonucu merdivenlerin kenarlarında kalan bölümlerin etrafı madeni korkuluklarla çevrilmiş ve bu bölüme balkon havası verilmiştir.

Cephenin kuzey ve güneyi arasında yaklaşık 0,40 m. kot farkı bulunmaktadır. Cepheyi revak bölümleri hariç üç silme baştanbaşa dolaşır. Bunlardan en alttaki zemin kat taban seviyesindedir. İkinci silme pencerelerin üzerine zemin katın tavanını karşılayacak şekilde düzenlenmiştir. Bu silme aynı zamanda yapının dışarı taşırılan kollarındaki büyük basık kemerli girişlerin üstünü de üçgen alınlık oluşturacak şekilde dolaşır. Üçüncü silme ise saçaklardır ki, bu silme yapının ön cephesinde revaklı bölümler dışında kullanılmıştır. Kuzey-güney cephelerde de yaklaşık 1 m. daha devam ettikten sonra yerini ahşap saçaklara bırakmıştır. Ahşap saçakların silmelerle uyumlu olması için silmeler gibi meyilli şekilde düzenlenmiştir. Yapının güney cephesinde batı ve doğu cepheler arasında yaklaşık 1m. kot farkı bulunur. (Çizim 31) Cephe toplam 29,50 m. uzunluğundadır. Cephenin batısındaki 8,80 m. uzunluğundaki bölüm yaklaşık 4 m., doğusundaki 10,10 m. uzunluğundaki bölüm ise 2 m. dışarı taşırılmıştır. Batıdaki dışarı taşırılan bölümün ortasına dikdörtgen bir kapı oluşturulmuş, üzerine de küçük bir pencere açılmıştır. Orta bölüme de yine bir kapı ve iki pencere açılmıştır. Doğudaki dışarı taşırılan bölümün ortasında bir kapı ve iki yanında da birer pencere vardır. Cephenin bodrum

kat pencereleri küçük tutulmuştur. Batıdaki bölümün zemin katında basık kemerli üç pencere düzenlenmiştir. Cephedeki diğer iki bölüme ise bodrum kattaki pencere ve kapılarla düşeyde aynı aks üzerinden çalışacak şekilde birer pencere yerleştirilmiştir.

Çatının cephedeki çıkmalar üzerine aynı eğimle yapılmasıyla ortadaki bölüm üzerine kalkan duvarı yapılmıştır. Kalkan duvarına zemin kattaki üç pencereden kenarlardakilerin üzerine gelecek şekilde açılan iki küçük pencere ile çatının aydınlatılması sağlanmıştır.

Arka cephe ön cepheye nazaran oldukça sade tutulmuştur. Yapı yaklaşık 0,57 m. yüksekliğinde bir subasman üzerine inşa edilmiştir ve kot farkı yoktur. (Çizim 32) Cephe toplam 52 m. uzunluğundadır. Doğu cephede kenarlardaki 10,23 m. ve 11.75 m. uzunluğundaki bölümler ve ortadaki 10,11 m. uzunluğundaki bölüm 2,60 m. dışarı taşırılmış, içte kalan mekanlarla üst katta balkon oluşturulmuştur. (Resim 47) Dışa taşırılan bölümlere bodrum katta ve zemin katta üçer pencere açılmış, içeride kalan bölümlere de bodrum katta ortada bir kapı ve kenarlarında birer pencere, zemin katta ise balkonların bulunduğu cepheye yakın olan açıklıklar kapı diğerleri de pencere olarak düzenlenmiştir. Bu cepheye günümüzde tuvalet, banyo gibi mekanlar eklenmiş, cephedeki bazı pencereler de kapatılmıştır. Cephenin güneyindeki balkonu 0,77 m. yüksekliğinde taş kaideleri olan beş sütün taşımaktadır. Zemin katta balkon bölümüne tuvalet ve banyo eklenince sütunlar dörde düşmüştür. Sütunlar başlık bölümleri ve kemerlerinin süslemesiz yapılması dışında ön cephedekilerle aynı özelliklere sahiptir. Balkonların 0,80 m. yüksekliğinde ahşap korkulukları vardır. Ön cephedeki silmelerin sadeleşerek bu cephede de devam ettiği görülür. Cephedeki bütün pencere ve kapılar basık kemerli olup silmelerle çevrelenmiştir. Sonradan yapılan banyolardan güneydekine bir, kuzeydekine ise iki küçük pencere açılmıştır.

Kuzey cephenin batı ve doğu cepheleri arasında yaklaşık 3,80 m. kot farkı vardır. (Çizim 30) Cephenin doğudaki çıkıntı yapan bölümünün bodrum ve zemin katına üçer pencere yerleştirilmiştir. Ortadaki bölüme bodrum ve zemin kata yerleştirilen üçer pencereden bodrum kattakiler güney cephedekiler gibi kot farkından dolayı küçük ölçekli yapılmışlardır. Ayrıca bu orta bölümün üzerine yine kalkan duvarı yapılmış ve iki pencere oluşturulmuştur. Batıdaki dışarı taşırılan bölüme sonradan küçük ölçekli bir aralık düzenlenmiş ve bu aralıktan yapıya bir kapı açılmıştır.

Yapının batı ve güney cepheleri beyaz, doğu ve kuzey cepheleri ise vişne rengine boyanmıştır. Doğu ve kuzey cepheler kullanılmayan arka bahçede

olduklarından oldukça bakımsız durumdadır. Ayrıca yapının bodrum katının kullanılmaması da bu görünüşte önemli bir etkendir. Yapının içteki plan düzeninin dış cephelere yansıdığı söylenebilir. Yapının dışarı taşırılan bölümleri ve pencere dizileri dışardan yapının planının okunmasını sağlamaktadır.

Yapı sac ile kapatılmış bir kırma çatıya sahiptir. Çatıda avludaki girişin üçgen alınlıklı çatısı ve kuzey güney cephelerdeki ikişer çıkıntı dikkati çeker. (Çizim 28)

Yapıda bodrum kat duvar kalınlıkları yaklaşık 1 m. olarak düzenlenmiştir. (Çizim 26) Yapının bodrum katı batı cephede dışarı taşırılan kollardan, güney koldaki mekanlar dışında kullanılmamaktadır. Güney cephenin bodrum katına düzenlenen üç kapı birbirinden bağımsız üç odaya açılır. Bu odalardan doğudakinin yüksekliği batıdakilere nazaran kot farkından dolayı biraz daha düşüktür. Odalar depo olarak kullanılmaktadır. Bodrum katın ortasındaki büyük mekana giriş yapının hem arka cephesindeki balkonların altındaki kapılardan, hem de zemin katta hol diyebileceğimiz dikdörtgen mekanlara simetrik olarak düzenlenen merdivenlerle oluşturulmuştur. Bodrum katta merdivenlerin olduğu bölüme tuvaletler düzenlenmiştir. Bu merdivenlerden kuzeydekinin aralık bölümünden sonra köşedeki odaya ve oradan da kollardan kuzeydekinin bodrumuna geçilir. Kuzeydeki kolun batısındaki mekana giriş zemin kattaki odadandır. Bodrum katın da planı yine “U” şeklindedir. Bodrum katta her odanın ortasına gelecek şekilde birer ahşap kiriş atılmış ve altlarına da ahşap destekler yerleştirilmiştir. (Resim 64) Tavan ahşap kirişlerle oluşturulmuş, alttan kaplamalı tavan tekniğinde çakılan tahtalarla da kirişler kapatılmıştır.

Zemin kat duvarları 0,80 m. kalınlığındadır. (Çizim 27) Bu katın güney cephedeki dışarı taşırılan kol üzerindeki mekanlar tamamen cezaevi çalışanlarına aittir. Burada cezaevi müdürü, yardımcıları, memur odaları ve iki depo vardır. Doğudaki müdür ve yardımcılarının odasının memur odalarıyla bağlantılı olabilmesi için revakların bittiği bölüme bir kapı açılmış ve holdeki müdür odasının yanındaki mekan kaldırılarak burası hole dahil edilmiştir. Ayrıca avluda, güneydeki revağın köşesindeki kapıdan girildiğinde yapının özgün halinde bütün olan yalnız sonradan eklemelerle üçe bölünen memur odalarına geçilir. Bu bölümde ortadaki odanın kapısı pencerelerden birinin kapıya dönüştürülmesiyle oluşmuştur.

Kuzeydeki kolun doğu yönündeki girişine bir aralık bölümü yapılmış, bu bölümün de güneyindeki iki oda yine cezaevi çalışanlarına ayrılmıştır. Kuzeyindeki büyük oda ise berber olarak düzenlenmiştir. Diğer mekanlar mahkumlar için

düzenlenmiş olup, televizyon odası, çay ocağı gibi mekanlardır. Camekanlarla kapatılmış bölümdeki kapılardan revaklı bölüme geçildiğinde biri televizyon odasına diğeri de hole açılın iki kapı görülür. Bu holden bodrum kata iniş bulunmaktadır. Balkona geçilen kapılarda bu holdedir. Balkonlara sonradan birer banyo ve tuvalet eklenmiştir. Ancak buralar günümüzde kullanılmamaktadır.

Yapının ortasında oluşturulan avludaki giriş kapısı mahkumların maket evler ve gemi yapımı gibi işlerle uğraştığı odaya açılır. Bu bölümün doğusunda ise terzihane vardır.

Zemin kat tavanları da bodrum katta olduğu gibi alttan kaplamalı tavan tekniğinde çakılan ahşaplarla oluşturulmuştur. Bu tahtalar odaların hepsinde düz iken ana girişin açıldığı odada tahtalar 45 derecelik açıyla çakılmıştır. Bu odanın tavanının ortasına küçük bir baklava dilimi yerleştirilmiş ve tahtalar üzerindeki çıtalar 0,25 m. ara ile çakılarak estetik bir görünüm elde edilmiştir. Duvarlarla tavanların birleşim noktaları içbükey şekildedir ve güneydoğudaki odada bu bölümlere alçı süslemeler yapılmıştır.

Pencerenin kenar silmeleri, yataydaki kat ayrımlarına yapılan silmeler, saçak, avludaki girişin sütun kaideleri, dışarı taşırılan kolların girişlerindeki büyük basık kemer üzerinde yer alan gülbezek motifi ile ön ve arka cephelerdeki ahşap sütunların kaideleri yapıdaki taş süslemelerdir.

Revak bölümündeki sekizgen ahşap sütunlar, sütun başlıkları, küçük konsollar, avludaki üçgen alınlık merdivenlerin tırabzanları, tavanlar ve basit silmelere sahip çıtaların çakılmasıyla oluşturulmuş kapılar ahşap süslemeleri gördüğümüz bölümlerdir. Ayrıca yapının güneydoğu köşesindeki günümüzde depo olarak kullanılan oda diğer odalara nazaran daha itinalı yapılmıştır. Bu odanın tavan ve duvarın birleşim yerlerindeki içbükey kıvrımların hemen altına alçı süslemeler yapılmış olup odanın tavanına tekne tavan havası verilmeye çalışılmıştır. (Resim 63)

Sivas Sanayi Mektebi büyük boyutu ile dikkati çekmektedir. Yapı günümüzde sağlam bir durumda olmasına rağmen bazı bölümlerine ve özellikle de bodrum kata ve arka cephenin tamamına ciddi bir tadilatın yapılması gereklidir. Ayrıca yapının bodrum katının büyük oranda kullanılmaması da yapıya büyük oranda zarar vermektedir.

Yapıda ampir özellikleri ağırlıktadır. Özellikle avludaki girişin üçgen alınlıkları, yivli sütunlar, iyon düzenindeki sütun başlıkları, sütun kaidelerindeki istiridye kabuğu motifi ve dışarı taşırılan kolların basık kemerli girişlerinin

üzerindeki silmenin de basık kemeri üçgen alınlık oluşturacak şekilde dolaşması yapıdaki ampir özelliklerdir. Özellikle iyon düzenindeki sütun başlıkları, başlıklar üzerlerindeki yastıklar ve 0,55 m. yüksekliğindeki kiriş antik dönemdeki abaküs ve arşitrav şekillerini anımsatmaktadır.

Avludaki girişin merdivenlerinin dairesel formu Barok sanata yapılan atıftır. Yapıdaki en dikkati çeken uygulama revak uygulamasıdır. Bunun dışında sütunların üzerlerindeki kemer formları ve duvarların tavana yakın bölümlerindeki alçı süslemeler Sivas’taki sivil mimarlık ürünlerinde görülen uygulamalardır.

1902 yılında yapılan Sivas Sanayi Mektebi Barok ve Ampir gibi batılı iki üslubun özelliklerinin yanında Osmanlı Mimarisi’nin tekrar özüne dönmeye başladığı 1900’lerin başında ortaya çıkan Milli Mimarlık Dönemi’nin de özelliklerini bünyesinde barındıracak şekilde düzenlenmiştir.

Sivas ili merkezinde bulunan Sivas Açık Cezaevi, Kültür Bakanlığı Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulun 20.10.1990 tarih ve 851 sayılı kararı ile tescil edilerek koruma altına alınmıştır.

Benzer Belgeler