• Sonuç bulunamadı

SİNEMA ESERLERİ KATEGORİSİ BAKIMINDAN DEĞERLENDİRME

VİDEO OYUNLARINDAKİ UNSURLARIN FSEK ANLAMINDA ESER OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ

B. VİDEO OYUN ÖGELERİNİN GÜZEL SANAT ESERLERİ BAKIMINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

IV. SİNEMA ESERLERİ KATEGORİSİ BAKIMINDAN DEĞERLENDİRME

A. GENEL OLARAK

Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 5. maddesi, sinema eserleri başlığını taşımaktadır. FSEK 5. madde, “Sinema eserleri, her nevi bedii, ilmi, öğretici veya teknik mahiyette olan veya günlük olayları tespit eden filmler veya sinema filmleri gibi, tespit edildiği materyale bakılmaksızın, elektronik veya mekanik veya benzeri araçlarla gösterilebilen, sesli veya sessiz, birbiriyle ilişkili hareketli görüntüler dizisidir” şeklinde tanımlanmıştır.

Fikir veya sanat eserleri hukukumuzda sinema eserlerine ilişkin özel hükümler düzenlenmeden evvel, sinematografi tekniklerinin henüz yeni ortaya çıktığı dönemlerde, içerdiği eser türlerine göre korunma yoluna gidilmesi gerektiği düşünülmekte ve örneğin sözsüz filmlerin sözsüz sahne eserleri olarak, sözlü ve sesli filmlerin de dil veya beste ile ifade olunan ilim ve edebiyat eserleri olarak kabul edilmesi gerektiği ifade edilmekte idi337. Ancak sinema eserlerinin kendilerine özgü nitelikleri göz önünde bulundurulduğunda, bu ayrımın mantıksız olduğu ve film eserlerinin ayrı bir kategoride değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir338. Bunun üzerine Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’muzda sinema eserleri ayrıca düzenlenmiş ve FSEK madde 5 uyarınca korunacağı belirtilmiştir. Sinema eserleri kanunda ilk yer aldıkları şekliyle, gösterildikleri cihazlara göre sınıflandırılmışlardır 339 ancak teknolojik gelişmeler dikkate alınarak 4630 sayılı kanunla yapılan değişiklik ile kanun maddesi günümüzdeki hâline gelmiş, tespit edildiği materyal ve gösterilme usulü bir sınıflandırma kıstası olmaktan çıkmıştır.

Sinema eserlerine ilişkin bir diğer tanıma ise, 5224 sayılı Sinema Filmlerinin Değerlendirilmesi ve Sınıflandırılması ile Desteklenmesi Hakkında Kanun’un 3/(a) bendinde rastlamaktayız. Anılan maddede sinema filmleri, “Sinema sanatına özgü dil ve yöntemler ile maydana getirilen belgesel, kurgu, animasyon ve benzeri türlerde;

337 ARSLANLI, s. 26.

338 ARSLANLI, s. 26.

339 ARSLANLI, s. 26, TEKİNALP, s. 126.

106

konulu veya konusuz, uzun veya kısa metrajlı, tespit edildiği materyale bakılmaksızın elektronik, mekanik veya benzeri araçlarla gösterilebilen, sesli veya sessiz, birbiriyle ilişkili hareketli görüntüler dizisinden ibaret filmler” olarak tanımlanmıştır.

Sinema eserleri, kanundaki tanımına ve öğretideki görüşlere binaen340, sinema eserlerinin temel unsurlarını şu şekilde açıklayabiliriz:

Birbiriyle ilişkili olmak kaydıyla sesli veya sessiz hareketli bir görüntü dizisi: Sinema eserleri (fimler, motion picture), birbirini takip eden fotoğraf veya resimlerin art arda oynatılması ve/veya gösterilmesi ile fotoğraf veya resimde yer alan cisimlerin hareket ettiği şeklinde bir optik illüzyon yaratılması mantığına dayanır341. Bu fotoğraf ve resimler, sinematografik ve teknik kurallara uygun şekilde hazırlanırlar342. Yapılan bu hazırlığın sonucunda ortaya çıkan yapay canlılıktaki görüntülere dilimizde ve 5224 sayılı kanunun 3/(a) fıkrasında film denmektedir.

İngilizcede ise “motion picture”, yani hareketli resim denir. Günümüzde ise

“Audiovisual work”343 yani görsel-işitsel çalışma olarak nitelendirilmeye başlanmıştır.

Görüntü dizisinin tespiti: Tespit, objektif unsur olarak her fikir veya sanat eserinde aranan bir unsurdur. Sinema eserleri film şeridi, fiziksel görüntü ve ses kayıt cihazları ile kaydedilebildikleri gibi, günümüzde dijital ses ve görüntü kayıt cihazları ile de kayıt yapılabilmesi mümkündür. Kanunda da belirtildiği üzere, sinema eserlerinin tespit edildikleri materyal önemli değildir. Kanunda belirtilen diğer şartları taşımaları durumunda, sinema eserinin tespit edildiği materyale bakılmaz. Önemli olan husus, tesiptin kalıcı bir madde üzerinde gerçekleşmesidir344. Kalıcılık ile kastedilen, bu eserin tekrar gösterilmesine imkan verecek bir özelliğe sahip olmasıdır345.

Görüntü dizisinini mekanik, elektronik veya benzeri bir araçla gösterilebilir olması: Çalışmamızda daha evvel de bahsettiğimiz üzere, sinema eserleri kanuna ilk yer aldığı şekliyle, gösterildikleri cihazlara göre sınıflandırılmışlardır346. Günümüzde yalnızca sinema salonlarında bulunan ve film şeridi ile çalışan cihazlar veya slayt cihazları ile değil, bilgisayar, cep telefonu, akıllı

340 TEKİNALP, s. 127, ATEŞ, s. 265, EREL, 73-74,

341 Merriam-Webster Dictionary, “Motion Picture”

342 ARSLANLI, s. 26.

343 Duhaime.org, “Audiovisual Work Definition”,

(http://www.duhaime.org/LegalDictionary/A/AudiovisualWork.aspx, Erişim Tarihi: 21.12.2019).

344 EREL, s.75.

345 ATEŞ, s.267.

346 ARSLANLI, s. 26, TEKİNALP, s. 126.

107

saat, araç bilgisayarları ve hatta buzdolapları bile video saklama ve oynatma teknolojisine sahip olabilmektedir. Gelişen teknoloji, yeni görüntüleme şekilleri ve cihazları da getirmektedir. Bu cihazları kanunda tahdidi olarak saymak, gelişen teknoloji içerisinde sinema eserlerinin korunmasını güç kılacak, sürekli olarak kanun tadilatı gerektirecektir. Bu nedenledir ki kanunumuzda “herhangi bir cihazla gösterilebilir olması” şeklinde tanımlanmış olması, sinema eserlerinin muhteviyatına ve gelişen teknolojiye uygun düşmektedir.

Eserin sinematografi tekniğine uygun olarak meydana getirilmiş olması:

FSEK’te sinematografi ile ilgili bir bilgi yer almamakla birlikte, 5224 sayılı kanunun 3/b maddesinde “sinema sanatına özgü dil ve yöntemler ile meydana getirilen”

filmlerin sinema filmi sayılacağı hükmü yer almaktadır. Sinematografik yapı, bir sinema eserini meydana getirebilmek için senaryo ve diyalog, yönetim, özgün müzik, oyuncular, yapım ve teknik ögelerin kullanım biçimi ve bunların tamamının veya bir kısmının bir arada bulunması ile meydana gelir347. Burada sayılan ögeler tahdidi veya olmazsa olmaz ögeler değildir. Genel olarak sinema eserleri bu ögeleri kullanmaktadırlar fakat bu ögeler olmadan da sinema eserleri meydana getirilebilir348.

Meydana getirenlerin hususiyetini taşıması: Sinema eserlerinde hususiyet, sahnelerin kompozisyonu, sıralanması, düzenlenmesi, eserin çekimi esnasında kullanılan ışık, kamera, çekim açısı ve benzeri film ögelerinin kullanımı ile gösterir349. Film, türü ve niteliği bakımından bir meseleye ağırlıklı olarak değinmiş olabilir.

“Mesela tabiat manzaralarını nakleden kültür filmlerinde bedii vasıf, sırf diyalogdan ibaret sözlü filmlerde edebî vasıf, sırf besteli filmlerde musiki vasıf ön planda bulunabilir”350. Lakin sinema eserlerinde hususiyet ve sinematografik yapı, bir sinema eserini meydana getirebilmek için senaryo ve diyalog, yönetim, özgün müzik, oyuncular, yapım ve teknik ögelerin kullanım biçimi ve bunların birleşimi ile meydana gelir351.

347 TOSUN, s.15.

348 TOSUN, s. 16.

349 ARSLANLI, s.28.

350 ARSLANLI, s.28.

351 TOSUN, s.15.

108

B. VİDEO OYUN ÖGELERİNİN SİNEMA ESERLERİ