• Sonuç bulunamadı

5. SENDİKA HAKKI VE ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN KABUL EDİLEN

5.1 Sendika Hakkı ve Özgürlüğünün Özellikleri

Sendika Özgürlüğü tarihsel süreç içerisinde bahsettiğimiz üzere, ekonomik yönden güçsüz olan çalışanların ortak ekonomik ve sosyal hak ve çıkarlarının işveren karşısında korunma ihtiyacından doğmuştur. Sendika özgürlüğü çalışanların işveren karşısında serbestçe örgütlenebilmelerini, bu örgütlere serbestçe üye olabilmelerini, istedikleri zaman üyelikten ayrılabilmelerini ifade eder. Her ne kadar başta sendika özgürlüğü işçilerin korunması ihtiyacı sonucu ortaya çıkmış olsa da daha sonraları güçlenen işçi sendikaları karşısında işverenler açısından da örgütlenme ihtiyacı duyulmuş ve aynı özgürlük işverenlere de tanınmıştır.

Genellikle bu kavram sendika hakkı veya özgürlüğü şeklinde benzer anlamda kullanılmaktadır. Ancak bu noktada açıklamak gerekir ki, hak ve özgürlük deyimleri arasında farklılıklar bulunmaktadır. Özgürlük haktan çok daha kapsamlı ve soyut iken, hak kavramı kişilere hukuk düzenince tanınmış yetkiler şeklinde ifade edilebilir110.

Esasen hak kavramı, özgürlüğün yazılı metinlerde somut hale getirilmiş ve hukuk

110 Sur, Toplu İlişkiler, s. 32; Tuncay/Savaş Kutsal, s. 28; Esener/Bozkurt Gümrükçüoğlu, s. 26;

28 normlarınca güvenceye alınmış bir biçimidir111. Bununla birlikte, uygulamada sendika

hakkı deyimi çoğunlukla sendika özgürlüğünü ifade etmek için kullanılmaktadır112.

Uluslararası belgelerde daha çok sendika özgürlüğü kavramına yer verilirken113,

Anayasamızda da sendika hakkı ifadesine yer verilmiştir114.

Günümüzde sendika hakkı birçok anayasada ve uluslararası belgelerde insan hakkı olarak sendika hakkı veya sendika özgürlüğü adı altında yerini almaktadır115. Bir insan

hakkı olması sebebiyle de vatandaşlığa bağlı olmaksızın herkesin yararlanabileceği temel insan haklarından biridir116. Belirtmek gerekir ki, 87 sayılı Sözleşmenin temel

özelliklerinden biri de temel insan hak ve özgürlüklerini belirleyen belgelerin önemli bir parçasını oluşturmasıdır. Nitekim sendika hak ve özgürlüğünü uluslararası çerçevede ele alan ilk önemli belge olan 87 sayılı Sözleşmenin giriş bölümünde de sendikal özgürlüklerin sağlanması hususunda açıkça Sözleşmeye taraf devletlere yüklenen ödevlere yollama yapılmıştır. Ayrıca yukarıda da değindiğimiz üzere, sendika özgürlüğünün insan haklarından biri olduğu BM İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi (m. 23/4), AİHS (m. 11.), Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesinde (m. 8) ve ASŞ de (m. 5) belirtilmektedir.

Sendika özgürlüğü geniş anlamda özgürlükler bütününü ifade etmektedir ve temel haklar olarak sayılan, dernek kurma özgürlüğü, düşünce ve düşünceyi açıklama özgürlüğü, toplanma, haberleşme gibi haklarla oldukça yakından ilişkilidir117. Hukuki

niteliği açısından ise, sendika özgürlüğünün, çalışanların sosyal ve ekonomik alanda korunma ihtiyacı sonucunda gelişmesi ve içerdiği toplu iş sözleşmesi bağıtlama, grev

111 Sur, Toplu İlişkiler, s. 32; Tuncay/Savaş Kutsal, s. 29. 112 Esener/Bozkurt Gümrükçüoğlu, s. 26.

113 Sur, Toplu İlişkiler, s. 33.

114“Anayasanın 51. maddesinin başlığında eskisinde olduğu gibi “sendika kurma hakkı” denilerek

“sendika özgürlüğü” deyimine yer verilmemekteyse de bu hakkın aynı zamanda bir özgürlük olduğu kabul görmektedir.” Çelik/Caniklioğlu/Canbolat, s. 801.

115 Bkz. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi m. 23/4; Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin

Uluslararası Sözleşme m. 8; İnsan Haklarının ve Temel Özgürlüklerinin Korunmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi m.11; Avrupa Sosyal Şartı, m.5; Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı, m. 5; 87, 98 ve 151 sayılı ILO Sözleşmeleri.

116 Esener/Bozkurt Gümrükçüoğlu, s. 27; Tuncay/Savaş Kutsal, s. 28; Na rmanlıoğlu, Toplu II, s. 29;

Aydın, Mesut, “Anayasa Mahkemesi Kararlarında Sendika Özgürlüğü”, TÜHİS, Şubat-Mayıs 2006, s. 3; (https://www.tuhis.org.tr/), E.T.; 24.12.2019.

29 veya lokavta başvurma hakkı neticesinde, bir mücadele aracı olarak rol oynaması açısından, klasik haklar arasında yer alan dernek kurma özgürlüğünden ayrıldığını da kabul etmek gerekir118. Örgütsel yapı bakımından değilse de amaç ve işlevleri

bakımından sendikalar ve dernekler birbirinden ayrılmaktadır.

Nitekim, sendika hakkı Anayasamızda sosyal ve ekonomik haklar başlığı altında düzenlenmiştir. Sosyal haklar, eğitim hakkı, sosyal güvenlik hakkı, çalışma hakkı, sendikal haklar veya toplu işçi hakları şeklinde ifade edebileceğimiz hakları içermektedir. Bu haklar sahibine devletten ya da üçüncü kişilerden bir hizmet/edim isteme yetkisi vermektedir119. Sendikal haklar toplu iş sözleşmesi ve grev hakkını da içeren çoklu bir

hak olarak, sosyal hakların gelişmesinde yasa kadar önemli bir itici güçtür120.

Sendika hakkı, sosyal ve ekonomik haklar başlığı altında düzenlenmiş olmakla birlikte, yukarıda da değindiğimiz üzere, klasik temel haklar arasında değerlendirilmesi mümkündür121. Sendika hakkının klasik temel haklar arasında mı yoksa sosyal ve

ekonomik haklar arasında mı yer alması gerektiği hususunda kesin bir ayrım yapmak oldukça güçtür. Sendika özgürlüğünün bu özelliğini bir bütün içinde y er alan iki farklı nitelik olarak algılamak gerekir122.

Sendika özgürlüğü niteliği gereği çok yönlü bir haktır ve bireysel, kolektif, olumlu, olumsuz olmak üzere farklı görünüş biçimleri bulunmaktadır. Burada kısaca değinmek gerekirse; Bireysel sendika özgürlüğü, işçi ve işverenlerin birey olarak sendika kurma, üye olma veya üyelikten çekilmelerini ifade eder. Kolektif sendika özgürlüğü ise sendikanın kendini meydana getiren kişilerden bağımsız bir hukuk süjesi olarak, kendi varlığını, bağımsızlığını ve faaliyetini ifade eder. Dolayısıyla sendika özgürlüğü hem bireysel hem kolektif nitelikli olması sebebiyle çifte görünümlü temel bir hak olarak

118 Esener/Bozkurt Gümrükçüoğlu, s. 30 vd.; Tuncay/Savaş Kutsal, s. 29; Akta y, s. 36; Demir,

Sendikalar, s. 6; Çelik/Caniklioğlu/Canbolat, s. 801.

119 Ta nör, Bülent, Anayasa Hukukunda Sosyal Haklar, May Ya yınları, İstanbul, 1978, s. 288. 120 Ta nör, s. 290 vd.

121 Tuncay/Savaş Kutsal, s. 30; Esener/Bozkurt Gümrükçüoğlu, s. 27. Ana yasa Mahkemesi verdiği

bir ka ra rda, sendika özgürlüğü konusunu şu şekilde değerlendirmiştir: “Sendika kurma özgürlüğü bir yandan demokrasiye dayalı düzeni oluşturan kişiliğe bağlı hak ve ödevlerdendir. Öte yandan da toplumsal yaşantıyı çağdaş uygarlık düzeyine eriştirme amacını güden sosyal ve iktisadi hak ve ödevlerdendir…”, E.N.1970/48, K.N.1972/3, KT.8-9.02.1972, RG.19.10.1972, S.14341, Aydın, s. 4.

30 kabul edilmektedir123. Belirtmek gerekir ki, sendika özgürlüğünden bahsedildiğinde

bireysel ve kolektif yanı birlikte düşünülmeli ve sendika özgürlüğünün tamamlayıcı unsurları olarak birlikte aranmalıdır124.