• Sonuç bulunamadı

Sema’/ Musikî Hakkındaki Görüşleri 28

C. BAZI FİKİRLERİ VE ONLARA YÖNELİK ELEŞTİRİLER 25

3. Sema’/ Musikî Hakkındaki Görüşleri 28

İbnü’l-Kayserânî’ye göre kadın veya erkek sesiyle yahut bir enstrümanla olsun icra edilen musikiyi dinlemek haram değil caizdir. O, bu görüşünü desteklemek için önce şu ayeti kerimeyi delil getirmiştir: “Onlar, yanlarındaki Tevrat'ta ve İncil'de

yazılı buldukları Resûl’e, o ümmî Peygamber’e uyan kimselerdir. O, onlara iyiliği emreder, onları kötülükten alıkoyar. Onlara iyi ve temiz şeyleri helal, kötü ve pis şeyleri haram kılar. Üzerlerindeki ağır yükleri ve zincirleri kaldırır. Ona iman edenler, ona saygı gösterenler, ona yardım edenler ve ona indirilen nura (Kur'an'a) uyanlar var ya, işte onlar kurtuluşa erenlerdir”.79

76 İbahilerin çeşitli fırkaları vardır. Bazıları haramla helal arasında fark gözetmezler ve Allah'ın kendi

ibadetlerine ihtiyacı olmadığını savunurlardı. Bazıları, "Allah şehveti yok etmeyi buyurduğu halde, tecrübemizle anladık ki bundan kurtulmak imkânsızdır. O halde kendimizi bu uğurda yormak ahmaklıktır" derlerdi. Bir kısmı, kalpleriyle Allah'ın huzurunda olduklarını bu sebeple ibadetten kaçınmalarının ve şehvete dalmalarının bir mahzuru olmayacağını iddia ederlerdi (Şehristanî, Muhammed b. Abdülkerim, el-Milel ve'n-Nihal, Beyrut, 1993, I, 209).

77 İbnü’l-Kayserânî, Safvet, s. 97. 78 İbnü’l-Kayserânî, Safvet, s. 83. 79 Araf, 7/157.

İbnü’l-Kayserânî’ye göre musîkî, helal olan temiz şeyler kapsamına girmektedir. Müzik dinlemeyi haram saymak insanlara ağır bir yük yüklemek olur. Çünkü onlar müziği sevmekte ve onu dinlemektedirler. Hz. Peygamber, Allah’ın izniyle helal ve haram kılma yetkisine sahiptir. O, musîkî dinlemeyi yasaklamayarak insanların sırtından ağır bir yükü indirmiştir. Hz. Aişe’nin rivâyet ettiği şu hadis musîkî dinlemenin, oyun ve eğlenceyi izlemenin helal olduğuna delildir: “Bir bayram gününde siyâhîler kalkan mızrak oyunu oynuyorlardı. (Pekiyi hatırlamıyorum) ya ben, Resûlüllâh (sav)`den (bakmaya) izin istedim, yâhud (kendiliğinden): "Bakmak istiyor musun?" diye sordu. Ben de "Evet" dedim. Bunun üzerine beni arkasında yanağım yanağına değecek şekilde ayaküstü durdurup (Habeşlîlere): "Haydin (devâm edin) Erfide oğulları" buyurdu. Nihâyet seyretmekten usandığımda: "Artık yeter mi?" diye sordu "Evet" dedim ". Hz. Peygamber de, öyle ise git!" buyurdu.80

Buna göre Hz. Aişe, Hz. Peygamber ile birlikte Habeşlilerin oynamalarını izlemiş ve onların icra ettikleri teğannileri dinlemiştir. Bu da müzik dinlemenin caiz olduğuna delalet etmektedir. Yukarıda geçen hadis herkes tarafından sahih olarak kabul edildiği için İbnü’l-Kayserânî her defasında onu delil olarak getirmekten çekinmemiştir.

İbnü’l-Kayserânî, Hz. Peygamber ve yolunda gitmemizi istediği raşit halifelerinden sonra muhkem bir ayet, sahih bir sünnet veya ümmetin icmaı olmadıkça hiçbir kimse ne bir şeyi helal ne de haram kılabilir,81 tespiti yaptıktan sonra şunları söylemektedir:

“Mevzû ve ferd rivayetleri kendi iddialarına delil getirenlerin ve kendi görüşlerini desteklemek için Kur’an’ı heva ve hevesine göre yorumlayanların sözüne itibar edilmez. Sadece, vahiy ile desteklenen ve değişiklikten korunan söze itibar edilir. Bu da sahih sünnettir. Yüce Allah şöyle buyurur: “Peygamber kendi heva ve

80 Buhârî, Muhammed b. İsmâîl Ebû Abdullah, el-Câmiu’s-Sahîh, İydeyn, 2, el-Mektebetü’s-

Selefiyye, Kahire, 1980, I, 302; İbnü’l-Kayserânî, Semâ’, v. 2.

hevesiyle konuşmuyor. O, kendisine vahyedilen bir vahiyden başka bir şey değildir (Necm, 3-4)”.82

İbnü’l-Kayserânî, kendi delillerinin sahih, müziğin haram olduğunu iddia edenlerin getirdikleri hadislerin sahih olmadığını, haramlığına dair sahih hadis kaynaklarından bir rivâyeti bile getiremediklerini, bilakis daha önce bu iddiada bulunanları taklit ederek, sahih veya batıl olduklarına bakmadan, râvilerini araştırmadan bazı kitaplarda geçen bilgilere dayanarak bunu ifade ettiklerini söylemektedir.83

İbnü’l-Kayserânî, müziğin haram mı helal mi olduğu noktasında hasımlarıyla arasında Müslümanların sihhatinde ittifak ettikleri Buhârî ve Müslim’in

Sahîhayn’lerinin ve onların hadis toplamada öngördükleri şartlara bağlı kalarak

yazılan eserlerin hakem olacağını söylemekte ve bu eserleri incelediğini, onları destekleyen hiçbir hadisi görmediğini iddia etmektedir.84 İddiasını desteklemek için yukarıda zikrettiğimiz hadisle birlikte şu rivayetleri de delil olarak getirmektedir:

"Hz. Aişe dedi ki; yanımda şarkı söyleyen iki câriye vardı. Derken Ebû Bekir içeri girdi. Rasûlüllah'ın evinde şeytanın düdüğünün işi nedir? dedi. Allah Resûlü şöyle buyurdu: "Onları bırak. Bu, bayram günleridir"85

“Hz Aişe anlatıyor: "Bir kadını, Ensar’dan bir erkekle evlendirmiştik Rasûlüllah (s.a.v): "Ey Aişe! Eğlenceniz yok mu? Zira Ensar eğlenceyi sever!" buyurdular "86

“Haram olan nikâhla helal olan nikâh arasındaki ayırıcı özellik def çalmak ve evliliği duyurmaktır.”87

Bu rivâyetler den başka Hz. Peygamber’in İbn Mesûd’an Kur’an okumasını

82 İbnü’l-Kayserânî, Semâ’, v. 3. 83 İbnü’l-Kayserânî, Safvet, s. 299. 84 İbnü’l-Kayserânî, Safvet, s. 299.

85 Buhârî, İydeyn, 2, Beytü’l-Efkâr, Riyad, 1998, s. 190. 86 Buhârî, Nikâh, 93.

87 Tirmizî, Ebû İsâ Muhammed b. Îsâ, el-Câmi’ü’l-Kebîr, Nikâh, Dârü’l-Garb el-İslâmî, Beyrut, 1996,

isteyip dinlemesini ve Hassân b. Sâbit’e şiir söyletmesi gibi durumları da müzik dinlemenin cevazına delil olarak getirmektedir.88 Böylece İbnü’l-Kayserânî, getirdiği bütün bu delillere dayanarak kadın veya erkek sesiyle yahut bir enstrümanla icra edilen mûsîkîyi dinlemenin caiz olduğunun hükmüne varır.

İbnü’l-Kayserânî, müzik dinlemenin caiz olduğunu iddia etmekle kalmamıştır. Bilakis bunun dinde tavsiye edilen bir husus olduğunu, müslümanın terk etmemesi gerektiğini ve hatta Peygamber’e ittiba kapsamına girdiğini ifade etmektedir. Çünkü ona göre müzik, ilahi aşka gelmek ve Allah’a ulaşmak için bir yol ve araçtır.89

İbnü’l-Kayserânî, müziğin haram olduğunu söyleyenlerin getirdikleri delillerin sahih olmadığını iddia ederken nedense onların delillerinden hiçbirini incelemeye tabi tutmamakta ve neden sahih olmadığına değinmemektedir. Sadece bir takım genellemelerde bulunmakla yetinmektedir. Konuyla ilgili olarak Buhârî ve Müslim’in Sahîhayn’i gibi sahih hadis kaynakların kendilerine yeterli olacağını söylemesine rağmen müziğin haram olduğuna delalet eden birçok rivâyeti görmemezlikten gelmektedir. Bunlardan bazıları şu şekildedir: “Yemîn olsun, üm- metimden muhakkak birtakım kavimler meydana gelecektir. Bunlar zina yapmayı, ipek elbiseler giymeyi, şarâb içmeyi, çalgı âletleri çalıp eğlenmeyi halâl ve mübâh sayacaklar”90

Ayrıca İbnü’l-Kayserânî’nin müzik dinlemek ilahi aşka gelmek ve Allah’a ulaşmak için bir yol ve araçtır iddiasını destekleyen hiçbir sahih rivâyet bulunmamaktadır. O bu iddiasını destekleyen herhangi bir delil getirmemektdir.

İbnü’l-Kayserânî, konuyla ilgili ilk çalışmalardan biri sayılan, Kitâbü's-Semâ’ adlı müstakil bir risale telif etmiş ve aynı zamanda Safvetü’t-Tasavvuf adlı eserinde sûfîlerin müzik dinlemesi bölümünde meseleyi detaylı olarak işlemiştir.

88 İbnü’l-Kayserânî, Safvet, s. 308. 89 İbnü’l-Kayserânî, Safvet, s. 306-321. 90 Buhârî, Eşribe, 6.

Benzer Belgeler