• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 2 : BENLİK SAYGISI

2.2. Benlik Saygısı

Benlik saygısı ve benlik kavramı yakından ilişkili olmakla beraber (Ireland, 2002; Toshimitsu ve diğ., 2007), aralarında bir ayırım söz konusudur (Burger, 2006). Benlik saygısı, benlik kavramının merkezi bir unsurudur (Neiss ve diğ., 2002; Kundu ve Rani, 2007) ve değerlendirmeci yönüdür (Van Zyl ve diğ., 2006). Daha önce de ifade edildiği gibi benlik kavramı, bireyin kişisel özelliklerini nasıl gördüğü, yani nasıl bir insan olduğuna dönük düşünceleri iken; benlik saygısı, bireyin benlik kavramını nasıl değerlendirdiğine bağlıdır (Burger, 2006).

Türkçe’de ‘özsaygı’, ‘kendilik saygısı’, ‘öz-değerlilik duygusu’ olarak da ifade edilen (Dilmaç ve Ekşi, 2008) benlik saygısı; bireyin kendisine yönelik geliştirdiği olumlu ya da olumsuz tutum (Rosenberg, 1965); kendisine ilişkin yaptığı ve alıştığı gibi devam ettirdiği (Coopersmith, 1967) pozitif ya da negatif sübjektif değerlendirmeler ve yargılar (Kundu ve Rani, 2007); kendisini ne kadar iyi ödüllendirdiği, değerlendirdiği, onayladığı, sevdiği (Blascovich ve Tomaka, 1991) ve değer verdiği (Baumeister ve diğ., 2003); kendisi için sahip olduğu genel saygı düzeyi (Harter, 1993); benlik değerinin, kendisine güveninin ya da kendisini kabulünün kişisel ve bütünsel duyguları (Leary,

88

1996); kendi benliğini duygusal ya da değerlendirmeci takdiri (Neiss ve diğ., 2002; Ireland, 2002); kendisi hakkında olumlu bir fikir edinebilme yolu (Knapen ve diğ., 2005) şeklinde tanımlanmıştır.

Yazında çeşitli yazarların, yaptıkları bu tanımlarda esas olarak odaklandıkları noktalar Tablo 6’da gösterilmiştir.

Tablo 6: Benlik saygısı tanımlarının odaklandıkları noktalar

Yazar Tanım

Rosenberg (1965) Olumlu-olumsuz tutum

Coopersmith (1967) Onay, sevgi, ödüllendirme, değerlendirme

Blascovich ve Tomaka (1991) Değerlendirme

Harter (1993) Saygı

Leary (1996) Duygu

Neiss ve diğ. (2002) Duygu, değerlendirme

Ireland (2002) Duygu, değerlendirme

Baumeister ve diğ., (2003) Değer

Knapen ve diğ. (2005) Fikir, değerlendirme

Kundu ve Rani (2007) Yargı, değerlendirme

Tablo 6’da da görüldüğü gibi, tümünün ortak noktası ‘sübjektif değerlendirmeler’ olan benlik saygısı tanımları, önceleri tutumlara odaklanmıştır. Daha sonra yapılan tanımlar; duygular, değerler ve yargıların da vurgulanması ile bilişsel karşılaştırmalar temeline oturtulmuştur. Bu tanımlar, esasen bireylerin kendi benlikleri ile ilgili olumlu ve olumsuz değerlendirmeleri içermeleri dolayısıyla çift kutupludur.

Yazınımızda bazı yazarlara göre de benlik saygısı, bireyin mükemmel hissetmesi değil (Uyanık-Balat ve Akman, 2004), olduğundan üstün ya da aşağı görmeksizin kendisinden memnunluk duyması; değerli, olumlu, beğenilmeye ve sevilmeye değer olduğunu düşünmesidir (Doğru ve Peker, 2004; Erbil ve Bostan, 2004).

89

Benlik saygısının korunması ve güçlendirilmesi, insan davranışının birincil güdüsüdür. Bireyler, görevlerini ya da işlerini, benlik saygıları ile uyumlu bir şekilde yapmak için motive edilirler (Kundu ve Rani, 2007).

2.2.1. Benlik Saygısı Tipleri

Benlik saygısı, benliğin bir bütün olarak değerlendirilmesinin yansıtılması gibi genel; akademik uzmanlık, fiziksel görünüm ya da atletik yetenekler gibi benliğin belirli bir alanının değerlendirilmesinin yansıtılması gibi özel olabilir (Neiss ve diğ., 2002).Genel benlik saygısı, bireyin genel değerlilik duygusu olarak tanımlanmaktadır (Schmitt ve Allik, 2005). Genel benlik saygısı, özel benlik saygısı alanlarındaki düşüncelerin basit bir toplamı ya da ortalaması değildir. Akademik başarının ya da sosyal yeterliliğin genel benlik saygısını nasıl etkileyeceği, bireyin bu alanlara verdiği öneme bağlıdır (Burger, 2006). Genel benlik saygısı, doğasında duygusal olmasına ve genel psikolojik iyilik ile ilişkili görünmesine rağmen, özel benlik saygısı daha bilişsel bir bileşene sahiptir ve davranış ve davranışsal sonuçlarla daha güçlü bir ilişki içinde bulunabileceği ifade edilmektedir (Pullmann ve Allik, 2008). Bu tez çalışmasında, katılımcıların genel benlik saygısı ele alınacak ve değerlendirilecektir.

Başlıca özel benlik saygısı alanlarını şöyle ifade etmek mümkündür:

Görev benlik saygısı: Bireylerin, işlerini yapmadaki uzmanlıkları ya da değerlerine ilişkin yargılarıdır. İşlerini yapmada bireyler kendilerini ne kadar yetkin hissederlerse, kendi iş performanslarına ilişkin görüşleri de o kadar pozitif olmaktadır ve işlerini daha etkin yerine getirmektedirler (Tjosvold ve diğ., 2008).

Sosyal benlik saygısı: Bireyin, çeşitli sosyal durumlarda kendi benliğine ilişkin değerlendirmeleri olarak tanımlanmaktadır. Yüksek sosyal benlik saygısı, bireyin başkaları ile hem kişisel hem de profesyonel ilişki ve iletişim kurma yeteneğini ve başkalarına açık olmada kendine güvenini ifade eder (Gorbett ve Kruczek, 2008). Bireyler, kendi sosyal kimliklerini, görüşlerini ve yeteneklerini başkaları ile karşılaştırırlar. Kendilerini, etkileşim içinde oldukları diğerlerinden daha aşağıda görürlerse, benlik saygıları olumsuz yönde etkilenir (Cevher ve Buluş, 2007).

90

Akademik benlik saygısı: Bireyin, kendi akademik yeteneklerine (Chauhan, 2006) ve yeterliliğine ilişkin değerlendirmelerini ifade eder (Cevher ve Buluş, 2006).

Daha önce de ifade edildiği gibi bir bireyin benlik saygısı, kendisine yönelik bilinçli öz-değerlendirmeci duygu ve düşüncelerinin bütünü olarak görülür ki bu esasen ‘açık

benlik saygısı’dır. Bununla birlikte son zamanlardaki sosyal-bilişsel araştırmalar, ‘örtük benlik saygısı’ olarak isimlendirilen otomatik bileşenin altını çizmektedir. Bu

bağlamda örtük benlik saygısı; benliğin otomatik, bilinçdışı yönüdür (Greenwald ve Banaji, 1995; Koole ve diğ., 2001; Baccus ve diğ., 2004; Pelham ve diğ., 2005; Jordan ve diğ., 2005; Kundu ve Rani, 2007)ve bireyin kendisini ve kendisi ile yakından ilişkili objeleri bilinçaltından da değerlendirmesini ifade eder.

Bilinçaltının gücü, Freud tarafından yaklaşık yüz yıl önce ileri sürülmüştür ve bu zamandan beri bilinçaltı ya da otomatik süreçlerin, insanın düşünce ve davranışlarının çoğunda önemli bir rol oynadığı açıklığa kavuşturulmuştur. Bu bağlamda, bilinçaltı süreçler ile ilgili araştırmaların bir kısmı, örtük benlik saygısı çalışmalarında potansiyel olarak açıklayıcı görünmektedir (Greenwald ve Banaji, 1995; Gailliot ve Schmeichel, 2006).

Örtük ve açık benlik saygısının sadece zayıf bir ilişkiye sahip oldukları yönünde bir konsensüs bulunmaktadır (Pelham ve diğ., 2005; Jordan ve diğ., 2005). Pelham ve arkadaşlarına (2005) göre bu durumun muhtemel nedeni, çoğu insanın, benlikleri hakkındaki otomatik ve bilinçdışı çağrışımlarına, sınırlı bir iç gözlemsel erişime sahip olmalarıdır. Yazarlar, ancak duygusal anlayışı güçlü olan bireylerin, kendilerini değerlendirirken duygularına oransız olarak güvenmeleri durumunda, bu bireyler için açık ve örtük benlik saygısının pozitif ilişkili olmasının beklenebileceğini ifade etmişlerdir.

Yüksek düzeyde açık, fakat düşük düzeyde örtük benlik saygısına sahip bireylerin, yüksek düzeyde örtük ve yüksek düzeyde açık benlik saygısına sahip olanlara göre savunmacı ve benlik pekiştirici oldukları ifade edilmektedir. Düşük düzeyde açık, fakat yüksek düzeyde örtük benlik saygısına sahip bireyler ise tersine, özellikle benlikleri ile ilgili olaylara daha esnek olabilirler (Jordan ve diğ., 2007).

91

Gailliot ve Schmeichel’a (2006) göre, açık benlik saygısı gibi kişiliğin önemli bir bileşeni olan örtük benlik saygısı, bireyin negatif geribildirim, kişilerarası stresörler ve hoş olmayan duygu ve düşüncelerle mücadelesini etkileyebilir.

2.2.2. Benlik Saygısı Düzeyleri

Belirli durumlarda ya da genelde azalıp çoğalması dolayısıyla benlik saygısını, bir özellik kadar bir durum olarak da görmek mümkündür (Mruk, 2006). Özellik olarak benlik saygısı, bireyin temel olarak kendisini kabulü, takdiri ve sevmesi olarak ifade edilmektedir. Durumsal benlik saygısı ise, bir bireyin başkaları üzerinde etkili olma ve onlar tarafından takdir edilme, onaylanma, yetkin ve kontrollü hissetme ihtiyacı olarak ifade edilmektedir. Bu bağlamda durumsal benlik saygısı daha geçici olup, gerçek dünyaya ve laboratuar manipülasyonlarına karşı daha duyarlıdır (Bardel ve diğ., 2010). Görülmektedir ki, benlik saygısı sadece bir kez belirlenebilen, algıları ve davranışları bir yönde şekillendiren sabit bir nitelik değildir. Bireylerin benlik saygısı düzeyleri değişebilir. Bunun yanı sıra, genel benlik saygısı ile durumsal (özel) benlik saygısı arasındaki farklılık doğrultusunda, bir birey, bir yaşam alanında ya da bir durumda bir düzeyde benlik saygısına, başka bir alanda ya da durumda farklı düzeyde benlik saygısına sahip olabilir (Mruk, 2006; Neff ve Vonk, 2009). Durumsal olarak benlik saygısının azalması, sadece belli konularda ortaya çıkar. Örneğin birey; ebeveyn, konuşmacı vb. olarak kendisine güvenebilir; fakat iş konusunda başarısızlığa uğrayacağını düşünebilir. Bir diğeri ise kendisini sosyal ilişkilerde yeteneksiz görebilir; fakat iş alanında güçlü ve becerikli hissedebilir. Kişiliğe bağlı bir özellik olarak benlik saygısında ise, erken yaşlarda terk edilme, suistimal vb. yaşanan travmalar rol oynar (McKay ve Fanning, 1998). Bunların dışında diğer başka faktörler de benlik saygısı düzey ve istikrarını etkileyebilir, onun karmaşık bir şekilde başkalaşmasına neden olabilir (Mruk, 2006).

Benlik saygısı, bireyin kendisine pozitif veya negatif yönelimi olduğundan (Rosenberg, 1965), bu çift kutuplu görünümün, yüksek ve düşük benlik saygısının bir yansıması olduğu düşünülebilir.

Yüksek benlik saygısı, bireyin kendisini genel olarak olumlu değerlendirmesidir (Baumeister ve diğ., 2003; Kundu ve Rani, 2007). Salmivalli ve arkadaşları da (1999)

92

yüksek benlik saygısını, bireyin kendisini tümüyle kabul etmesi, değer vermesi ve güvenmesi olarak tanımlarlar. İnsanlar, pozitif benlik saygılarını korumaya güdülenmişlerdir. Bu bağlamda, benlik saygılarını arttıracak ya da koruyacak şekilde düşünmeyi (biliş), hissetmeyi (duygu) ve hareket etmeyi (davranış) arzu ederler (Kundu ve Rani, 2007).

Eğer bir birey; yaşamın zorlukları ile yüzleşmede kendisini yetersiz hissediyorsa, temel olarak kendisine güven ve saygıdan yoksunsa, diğerlerinin sevgi ve saygısını, mutluluğu hak etmediğini düşünüyorsa, iddialı düşünceler, istekler ya da ihtiyaçlardan korkuyorsa, benlik saygısı eksikliği (düşük benlik saygısı) söz konusudur (Branden, 1994). Bu bağlamda düşük benlik saygısı, bireyin kendisini olumsuz olarak değerlendirmesini ifade eder (Baumeister ve diğ., 2003).Mruk’a (2006) göre düşük benlik saygısının ana karakteristikleri; aşırı duyarlılık, istikrarsızlık, kendine güvenin olmaması, olasılıkları gerçekleştirmekten ziyade tehditlere karşı korunma ile daha çok ilgili olma, risk almama, genel depresyon, karamsarlık, yalnızlık, yabancılaşma vb. durumlardır.

Öğrenilen ve yaşam boyu devam eden bir süreç olan benlik saygısının (Karadağ ve diğ., 2008) gelişimi çocuklukta başlar. Ergenlik döneminde kendi kendini yargılamalar arttığından, bundan olumsuz etkilenebilen benlik saygısında dalgalanmalar söz konusu olabilir. Bu dönemde özellikle beden imajına karşı olumsuz tutum geliştirildiğinde, benlik saygısı düşmektedir (Doğru ve Peker, 2004). Robins ve Trzesniewski’ye (2005) göre; ortalama olarak benlik saygısı çocuklukta göreceli olarak daha yüksektir, ergenlik çağında düşer, yetişkinlikte aşama aşama yükselir ve daha sonra yaşlılıkta kesin bir şekilde düşer. Bir zaman noktasında göreceli olarak yüksek benlik saygısına sahip bireyler, yıllar sonra da göreceli olarak yüksek benlik saygısına sahip olma eğilimindedirler (Kundu ve Rani, 2007).