• Sonuç bulunamadı

Sanat Eğitiminde Anasanat Resim Derslerinin Mesleki ve Düşünsel

2.5. Sanat ve Eğitim

2.5.5. Sanat Eğitiminde Anasanat Resim Derslerinin Mesleki ve Düşünsel

Anasanat resim derslerinin nitelikli sanat eğitimcisi ve nitelikli sanatçı yetiştirmede önemli bir yeri bulunmaktadır. Bu ders, el, göz ve beyin koordinasyonunun kazanımı, estetik anlayışın gelişimi, teknik kullanma becerisinin gelişimi gibi mesleki kazanımlar üzerinde önemli rolleri vardır. Öğrencinin yaparak ve yaşayarak uygulamaya koyduğu çalışmalarıyla dünyayı algılamaya yönelik çabalarının somut ürünler olarak sunulmasında bu dersin yeri özeldir. Güzel Sanatlar Fakültesi, Resim Bölümlerinde ve Güzel Sanatlar Eğitimi, Resim-İş Öğretmenliği Bölümlerinde resim anasanat dersi, mesleki kazanımları barındıran, elzem derslerden birisidir ve öğrencilerden, bu dersin öneminin farkında olan bir bakış açısı ile değerlendirmeleri beklenilir.

Öncelikli olarak anasanat resim derslerinin günümüzdeki durumuna ve çağdaş eğitim sistemi içerisindeki yerine vurgu yapmadan önce dersin içeriği ve kapsamı üzerindeki tartışmalara değinmekte fayda var. Günümüz anasanat resim derslerinin kapsamının ve içeriğinin belirlenmesinde ders hocasının kişisel yorumu diğer pek çok alana göre daha etkili rol oynadığı görülmektedir (Aksoy, 2002, s. 91). Bu yüzden genel geçer bir müfredat ekseninde yürütülmeyen bu ders kapsamında, derse giren öğretmenlerin kişisel deneyimleri, estetik beğenileri, sanata olan bakışları önemli bir unsur durumuna gelmekte, sanatları üzerindeki kişisel yorumları eğitimlerine yansımaktadır. Anasanat resim dersi içerisindeki öğrencilerin, çalışmaları üzerinde bahse geçen ders hocasının kişisel yorumları, öğrencilerin sanatsal çalışmaları ve estetik beğenileri üzerinde etki unsuru yaratmaktadır. Atölyelerdeki bu kişisel yorumların etkisi, öğrenci çalışmaları üzerinde kolaylıkla görülebilmekte, öğrencilerin sanata bakışlarını belirlemelerinde önemli görülmektedir. Bu sayede atölye hocası, alanına yönelik gelişimi konusunda öğrencisini büyük ölçüde etkilemektedir (Ayaydın, 2009, s. 39). Belirli bir okul içerisinde homojen bir

60

eğitim kalitesinin görülmemesinin bir sebebi de, dersin hocasının sahip olduğu estetik anlayışın dersin kapsamını belirlemede etken olması söylenilebilir (Aksoy, 2002, s. 92). Anasanat resim dersleri uygulamanın ağırlığında yürütülen, mesleki kazanımın yüksek olduğu bir derstir. Yukarıda bahsettiğimiz gibi eğitimcinin önemli bir yeri olduğu bu derste, öğrencilerin sanata bakışlarını belirleyecek kazanımlar mevcuttur. Bu kazanımların başında gelen en önemli unsurlardan birisi yaratıcılıktır. Bilindiği üzere yaratıcılık, “sorunlara, bozukluklara, bilgi eksikliklerine, kayıp öğelere, uyumsuzluğa karşı duyarlı olma; güçlüğü tanımlama, çözüm arama, tahminlerde bulunma ya da eksikliklere ilişkin denenceler geliştirme, bu denenceleri geliştirme ya da yeniden sınama, daha sonra da sonucu başkalarına iletmektir” (Sungur, 1997, s. 13). Eğitimin her alanında yaratıcılığın önemine yapılan vurgu, anasanat resim derslerinde daha da önemli bir yer teşkil eder duruma gelmektedir.

Yaratıcılık eğitimin her alanında etkin olan bir kavramdır. Günümüzde yaratıcılığın önemi hem biyoloji, kimya, fizik, matematik gibi fen bilimlerinde hem de edebiyat, sanat, sosyoloji, tarih, coğrafya gibi sosyal bilimlerde önem kazanmıştır. Teknolojik gelişmelerin de kaynağında yaratıcılık vardır. Özellikle resim, müzik, şiir gibi sanat alanında yaratıcılığın önemi kaçınılmazdır. Bu ve buna benzer sebeplerden dolayı, daha çok bilginin eğitimci tarafından öğrenciye aktarımının söz konusu olduğu geleneksel eğitim anlayışının yerine yaratıcılığı ön plana çıkaran çağdaş eğitim anlayışı eğitsel uygulamalarda önem kazanmıştır. Çağdaş eğitim anlayışında bilgi aktarımına ek olarak, kişideki yaratıcı yetinin keşfedilmesi ve geliştirilmesi gündeme gelen konu olmuştur (Bölükoğlu, 2002, s. 253). Bu eğitim anlayışı içerisinde yer alan ve eğitim sistemindeki iki tür düşünme biçiminden birisi olan Iraksak düşünme, “daha çok çağdaş, demokratik eğitim sistemlerinin ortaya çıkardığı yenilikçi ve yaratıcı düşünme biçimidir” (Balcı, 2005, s. 118). Bu düşünme biçimi sanat eğitiminde yaratıcılığı geliştirmeye yönelik özelliklere sahiptir. Geleneksel eğitim sisteminin özelliklerine karşı olarak bu düşünme biçimi, bireyin aktif katılımının yenilikçi ve yaratıcı ürünler ortaya koymanın söz konusu olduğu çözümlemeler sunar. Bu yüzden anasanat atölye derslerindeki uygulamalı etkinlikler, ıraksak düşünmenin geliştirilmesinde son derece önemli görülmektedir.

Aksoy (2002, s. 94)’ın belirttiği üzere “atölye derslerinin kavramsal ve teorik içeriğinin kalitesi çağdaş bir eğitim anlayışını yansıtmaktadır”. Öğrencinin teorik olarak edindiği sanat tarihi, sanat eleştirisi, estetik gibi alanlara yönelik bilgilerinin atölye derslerinde

61

uygulama fırsatı edinmesi, düşünsel boyuttaki kazanımların somut ürünler olarak sunulmasını sağlamaktadır. Bu ders içerisinde öğrencilerin, alana yönelik edindikleri bilgilerini, çalışmaları üzerindeki eleştirilerini, malzemeyle olan ilişkilerini uygulamalar yolu ile eleştirel bir tavır geliştirmesine yardımcı olacak kazanımlar mevcuttur. Günümüz sanatının plastik açıdan soru ve sorunlarına yönelik çözümler üretilmesinde dersin önemi büyüktür.

Anasanat resim derslerinde yapılan çalışmalar, çağdaş sanat eğitimi sisteminin getirileriyle Türkiye’deki “zanaatçı” anlayışı karşısında yaratıcılığın ön plana çıkarılması konusunda önem arz etmektedir (Bulut, 2001, s. 82). İyi bir anasanat resim dersi, bu bağlamdaki anlayışlar karşısında dimdik duran, sanatsal üretimdeki özgürlüğün tadına varan, sorunlara karşı mantıklı çözümler üretebilen genç yeteneklerin, mesleki açıdan gelişimlerine yardımcı olmaktadır. Bulut (2001, s. 81)’ın belirttiği üzere “görsel sanat eğitimi, atölyede bilinçli bir eğitimin sürdürülmesidir. Bu eğitim atölyede hem grup içinde, hem de bireysel olarak gelişir. Bu süreçte öğrenciler, özgür düşünme, yaratıcılık, kendi sanat eğilimini ve felsefesini belirleme imkânını bulurlar”.

Öğrencilerin sanatsal eğilimlerinin belirlenmesinde atölye hocalarının katkısı şüphe götürmez bir konudur. Anasanat resim (atölye) dersi süresince eğitimcinin bilgi aktarımına ek olarak, öğrenci ile girilen diyalogların, öğrencinin çalışma süreci üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Eğitimcinin diyalog kurmadaki titizliği, özellikle çalışmaların eleştirilmesi sürecinde etkilidir. Bu süreçte saygı ve sevgi çerçevesinde, yapıcı ve güven verici diyaloglar kurmaya dikkat edilmelidir. Atölye eğitiminde saygı ve hoşgörü, eğitimci ile öğrenci arasındaki ilişkide önemlidir çünkü yaratıcılık ve özgüven öğrencinin hocasıyla olan ilişkiden aldığı mutluluk ile ortaya çıkar (Balamir, 2002, s. 198). Bu yüzden anasanat resim (atölye) eğitiminde eğitimci, öğrenci ile kurduğu ilişkilere dikkat etmeli, onu, geleceğe hazırlayan, çağın sanatsal anlayışının farkında olan bir bakış açısını kazandırmayı hedefleyen, belirli bir estetik beğeni kazandırmaya çalışan, çalışmalarındaki özgünlüğünü her zaman korumasının önemine dikkati çeken yapıcı diyalogları tercih etmelidir.

Geleceğin sanat eğitimcilerinin günümüz sanatını kavrayabilmelerinin ön koşulu çağdaş anlayıştaki eğitim sürecinden geçilmesidir (Emrali, 2002, s. 214). Bu anlayış çerçevesinde yürütülen eğitim programları, öğrencilerin çok boyutlu gelişimlerine destek vermekte, günümüz sanatını ve sanatsal hareketlerini anlamada da onlara yardımcı olabilmektedir. Bu sebeplerden dolayı günümüz yükseköğretim kurumlarında Resim ve Resim-İş Eğitimi

62

Bölümlerinde anasanat resim derslerinin içerik kalitesi, bu bağlamdaki eğitim anlayışını yansıtmalıdır. Günümüz sanatının getirilerinin farkında olan bakış açısı kazanımı için, bu dersin etkin değerlendirilmesi, öğrencilerin sadece mesleki kazanımları üzerinde değil onların düşünsel yöndeki kazanımları üzerinde de katkı sağlayacağı unutulmamalıdır. Atölye, öğrenciler için sadece bir derslik değil aynı zamanda ev, kafe, kütüphane gibi geniş anlamı olan, öğrenciyi üretmeye güdüleyen, içinden çıkmak istemediği, yaşamı içerisindeki en değerli mekân olmalıdır. Bunu sağlamanın ön koşulu anasanat resim derslerindeki eğitimci-öğrenci arasındaki ilişkiler, fiziki donanım, alana yönelik bilgilendirmeler, sanattan tat alınmasını sağlayan bir bakış açısı vs. görülmektedir. Atölyeyi seven, atölyede vakit geçirmekten hoşlanan öğrencinin sanatsal üretimden uzak olası, anasanat resim (atölye) derslerini verimli geçirmemesi olanaksızdır. Çünkü atölye öğrenciyi çalışmaya güdüleyen bir ortamdır. Atölye bütün fiziki donanımıyla, mesleğin icra edilmesine yönelik hazırlanmış bir ortamdır, öğrenciyi güdüler ve çalışmaya sevk eder.