• Sonuç bulunamadı

1.4. Öğretim Teknolojileri ve Materyal GeliĢtirme

1.4.6. Sanat Eğitimi Alanında Öğretim Teknolojileri

Sanat eğitimi alanlarında öğretim yöntemlerinin ve öğretim teknolojilerinin nasıl olması gerektiği konusunda literatürde yeteri kadar araĢtırmaya rastlanmamaktadır. Sanatsal alanlarda öğretim teknolojilerinin çocukların resimsel ve zihinsel geliĢim evrelerine uygun olarak düzenlenmesinde yarar vardır.

Çocuklarda Sanat Öğretimi Teknolojileri

Çocuğun daha anne karnında iken sesleri duyduğu, anne müzik dinlerken karnındaki bebeğin de müziği dinlediği, günümüzde herkesin bildiği gerçekler arasındadır. Çocuk 18 aylık olunca eline kalem alır ve resim yapmaya çalıĢır. Ancak, çocuğun henüz ince kas geliĢimi tamamlanmadığı için, elbette ki yaptığı bu resimler bize göre anlamsız ve acemice karalamalardır. Çocuğun bu ilk karalamaları daireseldir. Üç yaĢından itibaren artık çocuğun görsel belleği geliĢmeye baĢlar ve etrafını daha iyi algılar. Bu dönemde çocuk Ģarkı sözleri ezberler. Çizdiği resimlere kaba formlar oluĢturur. Ancak yavaĢ yavaĢ ayrıntıları yakalamaya baĢlar. Çocuğun yaratıcılığı geliĢtikçe karmaĢık oyuncaklardan ve bilgisayar oyunlarından haz alır.

Müzik çocukluk döneminin önemli bir malzemesidir. Bu nedenle çocukların müzik ile deneyim kazanabilmeleri için yaratıcı ve destekleyici bir ortama ihtiyaç vardır. Bunun içinde boĢ alana ve müzik aletine ihtiyaç duyulur.

Çocuk okula baĢlayacağı döneme geldiğinde yaratıcılık açısından son derece ileri bir seviyededir ve soyut kavramlara ilgi duyar. “Bir varmıĢ, bir yokmuĢ” yetiĢkin için bir anlam taĢımazken çocuklar bu cümle de derin anlamlar bulurlar. Ancak hala nesnelerin yer aldığı mekân ile nesnelerin çokluğu ve azlığı arasında plan kuramazlar. Somut iĢlem dönemindeki bir çocuk algı yanılsamasına düĢmez. Yani bu dönemdeki çocuğa, içerisi su dolu farklı Ģekillerdeki kavanozları gösterirseniz içerilerindeki su miktarlarının aynı olduğunu söyleyebilir.

Somut iĢlem öncesindeki bir çocuğa, eĢit miktarda hamurlar ile bir yuvarlak bir de elips Ģeklinde geometrik form gösterildiğinde ikisinin de eĢit büyüklükte olduğunu söyleyemeyebilir. ġeklin değiĢmesi ile miktarın değiĢmeyeceğini anlaması 7- 8 yaĢından sonra daha iyi yerleĢir.

137 Cihad Demirli, “ Materyal Değerlendirme”, Öğretim Teknolojileri ve Materyal Hazırlama, Ankara 2006, s. 295- 297.

Çocuk soyut iĢlemler dönemine geldiğinde artık çizdiği resimlerde ayrıntılara girer. Resimlerinde hala perspektif sorunları olabilir. Ancak resimlerindeki kahramanların cinsiyetlerine göre rolleri belirlemiĢtir. Renk kullanımında daha kompleks durumlar göze çarpar ki ıĢık- gölge kullanımı baĢlamıĢtır. 14 yaĢındaki bir ergen resim yaparken artık özel duygulara cevap verecek tarzda renk kullanabilir.

Öğretim Teknolojilerinde Yazıların ve Renklerin Kullanımı

Renk, görsel bütünlüğün sağlanması açısından önemli bir elemandır. Renkleri, çocuk psikolojisi üzerindeki etkileri ve içerdiği anlamlar, eğitim amaçlı kullanılan materyallerde düĢünülmelidir. Soğuk renkler çocukta uzaklık ve derinlik etkisi yaratırken sıcak renkler onları neĢelendirebilir.

Öğretim materyallerinde kullanılan yazı karakterlerinin de süslü olması çocuklar için okunurluğu zayıflatacaktır. Çünkü çocuklar kendilerine sunulan materyal üzerindeki Ģekilleri ve renkleri algıladıktan sonra yazıları algılayacaktır. Özellikle sabit levha tipi materyallerden sunulan yazı karakterlerinin çocukların geliĢim düzeylerine ve görsel algılarına uygun olmasında yarar vardır.

Çocuklar için hazırlanmıĢ kitaplarda ve dergilerde de kullanılan yazı karakterlerinin çocuğun algı yapısına uygun olması ve süslü olmaması gerekir. Tek tip yazı karakterleri kullanılmalı ve harfler arasındaki boĢlukları çocuğun algılayabileceği Ģekilde düzenlemek önemlidir.

Son olarak, teknoloji sanatı ve sanat eserlerini daima etkilemiĢtir. Bilgisayar teknolojisi disipline dayalı sanat eğitiminde ilk olarak sanat çalıĢmalarına girmiĢtir. Ġkinci olarak disipline dayalı sanat eğitimi teorisinin diğer parçalarını ( sanat tarihi, sanat eleĢtirisi, estetik) etkilemiĢtir. Bilgisayar teknolojisinin iki Ģekli olan CD- ROM ve Ġnternet; estetik, sanat tarihi ve sanat eleĢtirisi için kaynak olabilir. Her ne kadar CD- ROM pek çok kitabın yerini alamasa da sanat hakkında derin bilgi edinebilmek için çok kullanıĢlı olmaktadır. Pek çok öğrenci için CD- ROM motive edici bir teknoloji olarak görülmektedir. Yüzlerce web sitesi de sanat hakkında öğrencilere kaynaklık edebilmektedir.138

138 Ayhan Dikici, “ Sosyal Alanda Öğretim Teknolojileri ve Materyaller” , Öğretim Teknolojileri ve Materyal Hazırlama, Ankara 2006, s. 232- 237.

2. OKUL ÖNCESĠNDE MATERYAL KULLANIMININ ÇOCUĞUN YARATICILIĞINA ETKĠLERĠ

Zengin uyarıcılarla dolu bir çevrede yetiĢen çocukta, zihinsel ve ruhsal faaliyetler artmaktadır. Uyarıcı eksikliği ya da yokluğu, bütün ruhsal proseslerin geri kalmasına neden olmaktadır.

Okul öncesi kurumlarda uygulanan etkinliklerin önemli bir çoğunluğu çocukları yaratıcılığa götüren etkinliklerdir. Algılamanın ve öğrenmenin çok hızlı olduğu bu dönem, gerek çocuğun bireysel olarak yaptığı, gerekse grup ile gerçekleĢtirdikleri etkinlikler de materyal kullanımının önemini artırmaktadır. Bu dönemde çocukların soyut düĢünme yeteneğinin yeterince geliĢmemiĢ olması ve yaratıcı etkinlikler için hazırlanan materyallerin somut öğeler olması 0- 6 yaĢ eğitimi için uygun ortamlar yaratmaktadır.

Okul öncesi eğitim kurumlarında yaratıcı etkinliklere materyal hazırlamanın amacı, ekonomik, kolay, yaparak ve yaĢayarak öğrenmeyi destekleyen, uyarıcı materyaller oluĢturmaktır. Yaratıcılığın temeli hayal ve fanteziden oluĢtuğuna göre çocuğun içinde biriktirdiklerini dıĢarıya yansıtabileceği ortamlar hazırlanmalıdır. Bu materyaller yaratıcılık ortamı hazırlamanın dıĢında yaratmak için nedenler oluĢturma ve bizzat yaratma eyleminin oluĢmasını sağlamaktır. Materyallerin çocukların özelliklerine ve materyal hazırlama ilkelerine uygun olarak düzenlenmesi gerekmektedir. En za materyalin hazırlanması kadar korunması, yenilenmesi ve verimli bir Ģekilde tüketilmesi de önemlidir.

Okul öncesi çağ çocukları için materyal hazırlarken, bir takım ilkeleri dikkate almak zorunluluğu doğmaktadır. Bunlar:

Çocuğa görelik ilkesi, Amaca uygunluk ilkesi,

Güvenlik ilkesi, KullanıĢlık ilkesi, Dayanıklılık ilkesi, Estetiklik ilkesi, Ekonomiklik ilkesi,

Özgünlük ilkesidir.

YetiĢkin eğitim veren kurumlarda, alanlarına uygun yaratıcılığın yansıtıldığı etkinliklerde beklenir. Çocuklara özgün eserler sunmak onlara yeni bakıĢ açıları kazandırır. Çocuklarda yaratıcılığın geliĢmesinde model almanın önemli katkıları olduğu akıldan çıkarılmamalıdır. Özgün ürünler çocukta farklı bir Ģeyler yapma isteği uyandırır. Çocukların araĢtırma ve buluĢlar yapabileceği ortamlar sağlar. Çocuklar oyunlarında serbest kaldıkları zaman çok daha kolay kendilerini ifade edebilirler. Hayal ettikleri Ģeyleri görmek ya da hayal etmedikleri farklılıkları görmek onları yeni hayallere yönlendirecektir.139