• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 2: HADİSLERDE TEDAVİNİN ÖNEMİ VE TEDAVİ YOLLARI

2.3. Hadislerde Geçen Tedavi Yolları

2.3.2. Ruhsal Tedavi Yolları

2.3.2.5. Sabır

Ağrı, acı, tahammülü güç ve katlanması zor hadise ve vakalar karĢısında diĢini sıkıp dayanma manalarına gelen sabır, Kur‘an‘da birçok yerde farklı manalarda geçmektedir. Sabır dinin övdüğü, teĢvik ettiği ahlaki bir sıfattır. Hz. Peygamber‘in sabır tanımı da Ģu Ģekildedir: Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm), (ölen) çocuğu için ağlamakta olan bir kadına rastlamıĢtı: "Allah'tan kork ve sabret!" buyurdu: Kadın (ızdırabından kendisine hitap edenin kim olduğuna bile bakmadan): "Benim baĢıma gelenden sana ne?'' dedi. Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) uzaklaĢınca, kadına: "Bu Resulullah idi!'' dendi. Bunun üzerine, kadın çocuğun ölümü kadar da söylediği sözden dolayı (utanıp) üzüldü. (Özür dilemek için) doğru Hz. Peygamber‘in kapısına koĢtu: Ama kapıda bekleyen kapıcılar görmedi, doğrudan huzuruna çıktı ve: "Ey Allah'ın Resulü, (o yakıĢıksız sözü) sizi tanımadan sarfettim (bağıĢlayın!)" dedi.

Hz. Peygamber: "Makbul sabır, musibetle karĢılaĢtığın ilk andakidir" buyurdu.598

Hz. Peygamber sabrı, musibet de ilk karĢılaĢıldığı anda gösterilen bir tepki olarak tanımlamıĢtır.

Övülen sabır, musibet aniden geldiği anda ortaya konan sabırdır, bundan sonra gösterilen, sabır değildir. Çünkü zamanla musibette unutulur.599

Ruh sağlığı, hayatın güçlüklerine katlanmanın, zorluklara direnmenin belirtilerinden biridir. BaĢına gelen bela ve musibetlere karĢı sabreden, bunlara karĢı zayıf kalmaz, yıkılmaz ve umutsuzluğa düĢmez. Sabır ve direnmeyle felaketlere karĢı direnen kiĢi, dengeli Ģahsiyeti olan, ruh sağlığından olabildiğince yararlanan bir kimsedir.600

Allah Teâlâ birçok ayette ve Hz. Peygamber birçok hadisinde sabrı tavsiye etmektedirler. ―Sabredenleri sevdiğini‖601

bildiren Yüce Allah, sabır ve namazla kendisinden yardım istenilmesini emretmektedir:

598

Buhari, Cenaiz, 43,7; Tirmizi, Cenaiz, 13; Nesai, Cenaiz, 22.

599 Canan, Ġbrahim, Kütüb-i Sitte, IX, 190.

600 Necati, Hadis ve Psikoloji, s. 233.

127

―Sabır göstererek, namazı vesile ederek Allah‘tan yardım dileyin. Gerçi bu çok zor bir iĢtir, fakat içi saygı ile ürperenlere değil.‖602

Ġnsan hayatında iĢler daima insanın istediği Ģekilde gitmez. Ġnsan birçok olumsuzluklar, eza, cefa ve afetlerle karĢılaĢır. Bütün bunlara ancak sabırla karĢı konulabilir.603 BaĢarı ancak sabırla,604

sabır da ancak Allah‘ın yardımıyla605 mümkün olur. Bunun için Yüce Allah her durumda sabrı tavsiye etmektedir:

―Ey Ġman edenler! Sabredin! Sabır yarıĢında düĢmanlarınızı geçin! Cihad için daima hazırlıklı ve uyanık bulunun! Ve Allah‘a karĢı gelmekten sakının ki, felah bulup baĢarıya eresiniz.‖606

Allah Teâlâ insanı yarattığında insana belli bir ömür tayin etmiĢtir. Ömür bir sermayedir. Bu sermayeyi güzel değerlendirmek gerekiyor. Güzel değerlendirilmezse zayi olur gider. Allah Teâlâ insanı baĢıboĢ yaratmamıĢtır. Birtakım imtihanlara tabi tutmuĢtur. Allah, musibetler karĢısında insanların sabırlı olmalarını istemektedir. Bunu Kuran Ģöyle ifade ediyor: ―Çaresiz biz sizi biraz korku, biraz açlık, biraz da mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltme ile imtihan edeceğiz. Müjdele o sabredenleri!‖607

Bu imtihanlardan birisi de hastalıklardır. Hastalıklara karĢı Ģikâyet değil sabretmek gerekir. Hz. Peygamber ashabına, karĢılaĢtıkları bir felaketin Allah‘ın bir imtihanı olduğunu, derecelerini yükselteceğini, bir takım günahlarının silineceğini ve kendilerine sevap yazılacağını öğretirdi. Bu telkin genellikle ashabın hayatın güçlüklerine karĢı direnme gücünü, Yüce Allah‘ın hükmüne razı olan nefsin felaketlere dayanma gücünü kuvvetlendirmekteydi: ―Müminin baĢına bir ağrı sızı, bir hastalık, bir keder, onu üzen bir durum gelirse, bu yüzden Allah onun bazı günahlarını bağıĢlar‖608

buyurmuĢtur. Hastalığın insanda bıraktığı dıĢ görünüĢüne değil manasına bakmak daha önemlidir. Hastalığın insana kazandırdığı birçok mükâfat vardır. Eğer hastalık çok kötü bir Ģey olsaydı Allah Teâlâ en sevdiği kullarına hastalık vermezdi. Oysaki bir hadis-i Ģerifte Peygamber (s.a.v.) Ģöyle buyuruyor: ―Ġnsanların en çok bela ve musibete maruz

602 Bakara, 2/45.

603 Karagöz, Ayetler ve Hadisler Işığında Engelliler, s. 50.

604 Enfal, 8/65–66.

605

Nahl, 16/ 127.

606 Al-i Ġmran, 3/200.

607 Bakara, 2/155.

128

kalanları peygamberlerdir. Sonra evliyalar, sonra da derecelerine göre diğer salih insanlar gelir.609 Musibetlerin en büyük ve meĢakkatlisiyle peygamberler ve sırasıyla diğer salih kimseler karĢılaĢmıĢtır. BaĢta Hz. Eyyub Aleyhisselam olmak üzere sırasıyla diğer evliya ve sâlih kimseler bu durumu Allah‘tan gelen bir hediye olarak düĢünmüĢler ve sabretmiĢlerdir. Kuran‘da Hz. Eyyub‘ün büyük sıkıntılara katlanıĢı, sabrediĢi, kullukta ve görevde kusur etmeyiĢi, Ģikayette bulunmaması ile ibadet ehline ve akıl sahiplerine örnek olmasından bahsedilir.610

KiĢi en sevdiklerini kaybettiğinde Eyyub Peygamber gibi düĢünebilmelidir. ġu hadisle insanlar sevdiklerini kaybettiklerinde sabra çağrılmaktadırlar: Ebu Hureyre anlatıyor: Resulullah (a.s.) buyurdular ki: ― Allah Teâlâ Ģöyle demiĢtir: ― Ben kimin iki sevdiğini almıĢsam ve o da sevabını umarak sabretmiĢse, ona cennet dıĢında bir mükâfat vermeye razı olmam.‖611

Burada sabırlı olanların mükâfata ereceğinin müjdesi vardır. Hadislerde müminin imtihan olduğu iki sevgilisinden maksat, gözleridir. Gözün sevgili olarak isimlendirilmesi onların insanda en kıymetli organlar olması hasebiyledir. Gözlerin kaybı insanda öteki organlara nazaran daha büyük hüsran meydana getirir. Onların gitmesiyle ne görmek istediği hayrı görebilir ne de kaçınmak istediği Ģerlerden kaçabilir. Allah‘ın dünyadaki imtihanı, kula olan öfkesinden, garazından değildir. Bilakis Allah sevdiği kuluna bazı kötülükleri ondan uzaklaĢtırmak için veya günahlarına kefaret olmak için yahut da mertebesini yüceltmek için musibetler verir. Kul bunları rıza ve sabır ile karĢılarsa Allah‘ın istediği gerçekleĢmiĢ olur. 612

Hastalık eğer sabredilirse günahlara kefarettir. Hastalık, bir sabun gibi insanın iĢlemiĢ olduğu günahlardan ortaya çıkan kirleri temizler. Bir hadis-i ġerifte Peygamber(s.a.v.) Ģöyle buyuruyor: ―OlmuĢ ağacı sallamakla nasıl meyveleri düĢer; imanlı bir hastanın titremesi de öyle günahları döker.‖ 613

609 Buhari, Merda:3; Tirmizi, Zühd:56; Ġbni Mace, Fiten: 23; Darimi, Rikak: 67.

610

Çakan, Solmaz, Kur‟an‟ı Kerim‟e Göre Peygamberler ve Tevhid Mücadelesi, s. 179,181.

611 Tirmizi, Zühd, 58.

612 Canan, Kütüb-i Sitte, IX, 195, 196.

129

Sabır, insanı baĢarıya ve mutluluğa götürür. Çünkü sabır aydınlıktır.614

Sabır en hayırlı nimettir. Hz. Peygamber Ģöyle buyurmuĢtur: ― Hiç kimseye sabırdan daha hayırlı ve daha çok nimet verilmemiĢtir.‖615

Dikkat çekici bir husus da Yüce Allah, her türlü iyilik ve amellere on katı616

ve yolunda infak etmeye yedi yüz katı mükâfat vaat ederken,617 sabretmeye hesapsız derecede mükâfat vaat etmiĢtir. ―Sabredenlerin ücretleri hesapsız bir tarzda ödenir‖618

Bu ve benzeri ayetler Müslümanlara, zamanın zorluk ve belalarına karĢı sabrı öğretir. Ġnsana, karĢılaĢtığı bu felaketlerde kendisi için büyük hayırlar olduğunu, altında bir hikmet olduğunu, günahlarının silineceğini, sevaplarının artıracağı inancını verdiği için Allah‘ın bu hükmünü gönül hoĢnutluğuyla karĢılamayı öğretir.619

Dolayısıyla hastalıklar ve musibetler karĢısında tahammüllü olabilmek, sıkıntıların altından kalkabilmek, tedavide baĢarıya ulaĢabilmek ancak sabırla mümkündür. Tedavisi mümkün olmayan hastalıklar karĢısında feryat etmeden sakin ve huzurlu olabilmek, inanç ve sabırla mümkün olur. 620

Hz. Peygamber buyuruyor ki: ―Müminin iĢine ĢaĢarım. Onun bütün iĢleri hayırdır. Bu durum sadece mümine özgüdür. BaĢına iyi bir Ģey gelirse, Ģükreder, hayır olur. BaĢına kötü bir Ģey gelirse, sabreder, onun için hayır olur‖621

buyurdular.

Kur‘an-ı Kerim‘in en kısa suresi olan Asr Suresinde kurtuluĢ reçeteleri sayılırken hüsrandan kurtulan insan zümrelerinden bir tanesinin de sabrı tavsiye etmek olduğu zikredilmektedir.622